Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 KASIM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Hindistan'ın
yeni başbakanı
• YENt DELHt (AA) —
Hindistan'ın yeni başbakanı
Chandra Shekar dün yemin
ederek, ülke tarihinin "en
küçuk azınlık hükümeti"nin
lideri olarak göreve başiadı.
63 yaşında ve yıllardır
ülkedeki sosyalist siyasetin
önde gelen isimlerinden
olan Shekar, Devlet
Başkanı Ramaswamy
Venkataraman'ın ofisinde
yemin etti. Shekar
hukümetinın önünde "dağ
gibi sorunlar" bulunuyor.
Bunlann başında Uttar
Pradeş eyaletinde bir
tapmak yapılmasından
kaynaklanan ve çok sayıda
kişinin ölümüne yol açan
Hindu-Müslüman çatışması
geliyor. Yemin töreninden
sonra bir açıklama yapan
Shekar, Hindistan'ın 850
milyonluk nüfusu için
sağlık, gıda, eğitim ve
suların temizligi konulanna
öncelik vereceğini kaydetti.
ACTurkiye
• BRÜKSEL (AA) —
Avrupa Topluluğu üyesi 12
ülkede 18-30 yaşlarındaki
gençlerin "Türkiye'yi, AT'ye
Uye olabilecek son ülke
olarak gördüğü" beürlendi.
Belçika Gençlik ve Spor
Bakanlığı ile Fransız
Liberation gazetesinin, eski
Demokratik Almanya
vatandaşları da dahil her
ülkeden 100 genç olmak
üzere 12 AT ülkesinden
toplam 1.300 genç arasında
ortaklaşa yaptıklan
kamuoyu yoklamasında,
ATye uye olması istenen
ülkeler arasında başta
Isveç'in geldiği saptandı.
Henuz AT'ye üyelik
başvurusunda bulunmamış
olmaJarına rağmen önce
Isveç'i isteyen Avrupalı
gençler, ikinci tercih olarak
Ysviçre'nin üyeliğini
desteklediler. Gençler,
üyelik başvurusunda
bulunan Türkiye'yi ise
AT'ye girmesi gereken en
son ülke olarak gösterdiler.
Emel çekiliyor
• BEYRUT (AA) —
Lübnan Deviet Başkanı
Elias Hravi'nin, Beyrut'un
Müslüman ve Hıristiyan
kesimlerinin birleştirilmesi
planı çerçevesinde Suriye
yanlısı Şii Emel örgütü
milisleri dün başkentten
çekilmeye başladılar. 15
yıllık iç savaşın ardından
Beyrut'un yeniden eski
haline getirilmesini
amaçlayan Hravi planına
silahlı mılislerin olumlu
yanıt vermesinden sonra
görgü tanıklan, Emel
militanlarının çekilmeye
başladığını kaydettler. Emel
milislerinin ağır silahlanyla
birlikte Güney Lübnan'a
doğru hareket ettikleri
belirtildi.
Kızıl Meydarîda
olay
• MOSKOVA (AA) —
SSCB'nin en muhafazakâr
günluk gazetesi olan Sovets-
kaya Rossia, 7 kasımdaki Bol-
şevik devrimi törenleri
sırasında Başkan Gorbaçov-
un bulunduğu Lenin Mozolesi
üzerindeki tribüne ateş açan
Alexander Smonov'un "anti-
komünist olduğunun
anlaşıldığını" bildirdi. Gaze-
te, Smonov'un Leningrad'da
geçen yıl yapıian seçimlerde
radikal muhalefete bağlı,
"Demokratik Birlik" örgütü-
nün bildirilerini dağıttığını,
aynca teknisyen olarak çalış-
tığı fabrikadan ayrıldığından
beri Leningrad'ın en merkezi
yerlerinde Komünist Parti
aleyhtan örgütlerin propagan-
da yaymlannı sattığının belir-
lendiğir.! kaydetti. Smonov, 7
kasımdaki olaydan sonra tu-
tuklanarak "hücre hapsine"
a l ı n m ı ş t ı .
Hükümet
ant içti
• tSLAMABAO (AA) —
Pakistan'ın 18 kişiden
oluşan yeni kabinesi, Devlet
Başkanı Gulam tshak Han
huzurunda yemin ederek
göreve başiadı. Dışişleri
BakanlığVna Şahapzade
Yakup Han getirildi. Nawaz
ŞeriFin kabinesinde,
1988'de nedeni
anlaşılamayan bir uçak
kazasında ölen Ziya Ül-
Hak'm oğlu tjaz Ül-Hak
da bulunuyor. Gulam
Mustafa Jatoi'nin geçiş
dönemi hükümeti
bakanlanndan altısı yeni
kabinede de görev aldı. •
Italya'da 'SüperNATO'skandalına ilişkin itiraflar sürüyor
'CIA, seçimlere kanşü'Süper NATO'nun kurucularından olan eski CIA
Başkanı William Colby, îtalyan seçimlerinde
Komünist Partisi'nin başarısız olması için her
yolu kullandıklarını, muhafazakâr Hıristiyan
Demokratlar için hiçbir fedakârlıktan
kaçınmadıklarını anlattı.
resi Claire Boothe Luce'nın özel
yardıması olarak Italya'ya gelen
William Colby, İtalyan Komü-
nist Partisi'nin (İKP) başarısız-
lığa uğraması için her yolu kul-
landıklarını ve bunun için mu-
hafazakâr Hıristiyan demokrat-
lar için hiçbir fedakârlıktan ka-
çınmadıklannı anlatıyor. İtalyan
televizyonuna bir demeç veren
Colby, sozlerine "ttalya'nın ko-
münist olmasından çok korku-
yorduk. Elimizdeki bilgilere gö-
re Sovyetler, İtalyan Komünist
Partisi'ne yılda 50 railyon dolar
akıüyordu. Bunun karşılıgında
biz de merkez ve merkez sagda-
ki partiler ve sendikalara yardı-
nu içeren bir program başlattık.
Bizim için özellikle 1953 ve 58
seçimieri çok önemliydi. Bu se-
çimterdeki merkez partileıin
NtLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — Bir yıl önce yıkı-
lan "duyar"la birlikte, demirper-
de ötesinin sırları da birer birer
ortaya çıkü. Şündi sıra demir
perdenin bu tarafmdaki, mütte-
fiklerin sırlannı öğrenmeye gel-
di. Italya'da iki hafta önce pat-
lak veren ve CIA denetiminde
kurulmuş anti-komünist bir ge-
rilla örgütü olduğu anlaşılan
"Süper-NATO" skandaünın ar-
dından şimdı artık birer birer es-
ki CIA gorevlileri çıkıp, "kızıl
tehlikeye" karşı ABD'nin çıkar
alanını nasıl koruduklannı an-
latıyorlar. ttalya'da "Süper-
NATO"nun kurucularından
olan eski CIA Başkanı Wi0iam
Colby bunlardan biri. 1953-59
yıllannda Roma'daki ABD sefi-
başdöodiirttcü başansı biziın
eserimizdir" diyerek devam edi-
yor.
Bizzat kendisinin yönetimin-
de "gizli" olarak yapıian yardı-
mı, artık gerek ABD'li eski CIA
gorevlileri gerekse de eski Hıris-
tiyan Demokrat Parti mensup-
ları itiraf ediyorlar. Gene başka
bir CIA görevlisi olan Richard
Brenneke, (ttalya'da sağ eğilim-
li bir darbe yapmak peşinde
olan ve "Süper-NATO"nun bir
yan faaliyeti olarak çalıştığı id-
dia edilen) Licio GdB yöneti-
mindeki P-2 Mason Locası'na
akıtüklan paranın bazen ayda
10 milyon dolara kadar çıktığı-
nı söylüyor. Bir- Mason locası
paravanı aJtında kurulan ve or-
taya çıktığı 80*14 yıllann ortasın-
da Italya'da buyük bir skandal
yaratan P-2 Mason Locası'nın
başı Licio Gelli'nin emirleri,
ABD'nin eski dışişleri bakanla-
n Henry Kissenger ve Aiexaoder
Haig'den aldığı ileri sürülüyor.
öte yandan Italya'da 45 yıldır
iktidarda olan Hıristiyan De-
mokrat Parti'nin 60'b yı1larda-
ki genel sekreteri olan eski Baş-
bakan Aldo Moro'nun sağ ko-
lu Sereno Freato da Moro'nun
genel sekreter olduğu yıllarda
CIA'nın kendilerine ayda 60 mil-
yon liret verdiğini anlatıyor. Bu-
nu kendisine Roma'daki ABD
sefaretindeki CIA şefinin verdi-
ğini beürten Freato, "BCB de"
diyor, "bu çeki hemea parti ka-
sasına yaünyordıım."
Ne ki Freato, Moro ile ABD
arasındaki yakın dostluk ilişki-
sinin 70'li yüların başında Mo-
ro'nun komünistlere açılmaya
başlaması ile sona erdiğini an-
latıyor. İKP Genel Sekreteri En-
rico Bertinguer'in artık (burju-
valarla yapılacak) "taribi
uzlaşma" ve 'Avrupa
komünizmi' gibi kavramlardan
bahsettiği yıllarda komünistlerle
diyalog arayışı içine giren Mo-
ro'nun ABD tarafından kenara
itildiğini anlatıyor Freato. Mo-
ro'nun Henry Kissinger'la baş-
bakan olarak yaptığı son görüş-
menin "buz gibi" geçtiğine isa-
ret eden Freato, İKP ile diyalog
dönemecinden sonra Moro'nun
"Gerek Hıristiyan Parti içinde
gerek dışında yapayalnız
bırakıldığuu" anlatıyor. Ve nite-
kim kısa bir süre sonra 1978
martında Moro, kendisi tarafın-
dan kurulacak ve ilk kez dışan-
dan komünistlerin desteğini ala-
cak bir hükümeti parlamentoya
açıklamak üzere giderken Kızıl
Tügaylar tarafından kaçırılıyor
ve 55 gün sonra da öldürülüyor.
Işte şimdi Italya'da İKP Genel
Sekreteri Achile Occbetto dahil
pek çok siyasi gözlemci Moro1
nun burada "Gladyo
operasyonn" adıyla anılan CIA
denetimindeki gizli NATO örgü-
tünün gudümünde öldürüldu-
ğünü düşünüyorlar.
Bu teze İtalyan devlet televiz-
yonunun 3. kanahnda yayımla-
nan "Samarcanda" adh bir
program da destek veriyor.
"Gladyo operasyonn"nun ltal-
ya'yı 1968'den 1985'e dek etkisi
altına alan terör yıllannda par-
mağı olduğunu ileri süren 3 sa-
atlik program önceki gece 7 mil-
yon TV izleyicisi tarafından hay-
retle izlendi.
BULGARİSTAN
Sofya'da şiddet olaylarıTodor Jivkov'un işbaşından
uzaklaştınlmasının birinci yıldönümünde dün
Sofya'da düzenlenen gösteride çatışma çıktı.
Çok sayıda kişi yaralandı. Hükümetle
muhalefet arasında koalisyon kurulmasına
ilişkin görüşmede anlaşma sağlanamadı.
SOFYA (Ajanslar) — Bulga- rına sahne oldu. AA'nın habe-
rine gore, başkentin merkez
meydanında, Sosyalist Parti (es-
ki KP), 30 bin kişinin katıldığı
bir gösteri düzenledi. Karşıt
grupların da gösteri yerine gel-
mesiyle çatışma çıktı.
Gösteri yerine gelen 200 ka-
dar komünizm aleyhtannın, ara-
ristan'da Türk azınlığa karşı
baskı ve eritme politikalarının
mimarı olan eski KP lideri ve
Devlet Başkanı Todor Jivkov'-
un, reformcularca işbaşından
uzaklaştınlmasının üzerinden
tam bir yıl geçerken, dün Sof-
ya'daki bir gösteri şiddet olayla-
da polislerin bulunmasına rağ-
men "kızıl domuzlar için
çalısmavacağız" şeklinde slogan
atması üzerine kavga çıktı ve ya-
ralananlar oldu. Gösteriyi dü-
zenleyenler "faşistler" diye ba-
ğırırken, çok sayıda kişi tedavi
edilmek üzere hastaneye götu-
rüldü.
Sosyalistlerin gosterisi Todor
Jivkov'un işbaşından uzaklaştı-
nlmasının üzerinden bir yıl geç-
mesi ve sosyalistlerin "giicünün
gösterilmesi" amacıyla düzen-
lenmişti.
Jivkov'un, 10 kasımda görev-
den uzaklaştınlmasından sonra,
KP'nin reformcu kanadı, gerek
parti içinde, gerek ülke çapında
ciddi değişimlerin yolunu açmış-
tı. Partinin ismi değiştirilmiş,
yıUardan sonra ilk kez haziran
ayında serbest genel seçimlere
gidiimiş ve Türk azıniıkla ilgili
politikalarda olumlu adımlar
atılmıştı. Todor Jivkov ise, gö-
revini kötüye kullanmak ve yol-
suzluk suçlamalanndan yargı-
Ianmak üzere evinde hâlâ göz-
hapsinde tutuluyor.
Genel seçimlerde de sosyalist-
ler iktidara gelmişti. Ancak, 6
hafta önce kurulan sosyalist hü-
kümetin istifa etmesi için yoğun
SOFYA'DA GÖSTERİ — Başkent Sofya'da Sosyalist Parti yaklasık 30 bin kişinin katıldığı bir gösteri düzenledi. Karşıt grupla-
nn da gösteri yerine gelmesi ile çatışma çıktı. (Fotograf: Reuter)
baskılar bulunuyor.
öte yandan Bulgaristan hü-
kümeti ile muhalefet liderleri
arasında görüşmeler anlaşmaz-
lıkla sonuçlandı. Reuter'in Bul-
garistan Radyosu'na dayandudı-
ğı habere göre beş saat süren gö-
rüşmelerde ülkenin içinde bu-
lunduğu krizin, koalisyon hükü-
meti ile aşılması konusunda an-
laşma sağlanamadı. Krize çö-
züm bulmak amacıyla
önümuzdeki hafta bir daha bir
araya gelineceği kaydedildi. Bul-
garistan Devlet Başkını Jelyu
Jelev, önceki akşam tüm parti-
leri toplantıya çağırmıştı.
KUDÜS ~~
hrailüpolis
bıçakla
yaralandı
KUDÜS (Ajanslar) — Israil
.jgali altındaki Doğu Kudüs'te
dün sabah Isralli bir polis, bir
Filistinli tarafından bıçakla ağır
şekilde yaralandı.
Güvenlik kaynaklannm açık-
lamasına göre Doğu Kudüs'teki
"Şam kapısı" yakınlannda sır-
tından bıçak darbeleri yiyen po-
lis, Hadaka Hastanesi'ne kaldı-
nldı ve ameliyat edildi.
Polisi bıçakladıktan sonra
kaçmaya çalışan Filistinli, gü-
venlik güçleri tarafından açılan
ateşle bacaklarından yaralana-
rak yakalandı ve hastanede te-
davi altına aJındı.
Yaralı polisin durumunun
ağır olduğu bildirildi.
Bu arada Filistin kaynaklan,
Israil'le işbirliği yapan bir Filis-
tinlinin Gazze Şeridi'nde öldü-
rüldügünü bildirdiler. Kaynak-
lara göre Harb El Şakre adlı 36
yaşındaki Filistinli, maskeli ki-
şiler tarafından bıcaklanarak öl-
dürüldü. tntifadanın başladığı
1987 aralık ayından bu yana Is-
rail'le işbirliği yapan 263 Filis-
tinli, Araplar tarafından öldü-
rilldü.
lsrail güvenlik güçlerinin yak-
laşık üç hafta önce Kudüs'te 22
Filistinliyi öldürüp, 100"den faz-
la Filistinliyi yaralamasmdan
sonra lsrail polis ve askerlerine
karşı saldırılann arttığı gözleni-
yor> Siyasal gözlemciler, Kudüs
1
teki katliamın İntifada'yı (Filis-
tin ayaklanması) alevlendirdiğini
belirtiyorlar.
Pazar Gazetesi• İPazarGa;
ulkel KÜRTÜN TALİHSİZ RAPORU
Güneydogu gerçeğı devleti yalanlıyor "Olaganüstü
Bolge"nın Insan Hakları Derneklerı'nın "Doğu
raponj'na göre, Cızre, Nusaybin, Silopı ve
Kızıltepe ölü kentler
>GÜNEYDOĞU'DA EYLEM GÖÇÜ
ÛKjm orucuna dönüşen açlık grevleri yayılıyor
Açlık grevı yapmak ıçın 'yer1
bulamayan halk
Dıyarbakır'a gıdıyor
Açlık grevlerıne Adana, Istanbul, Antalya, Ankara
ve İzmır gibi büyük kentter de katıkJı *^v
• NURCULARI MİT BÖLDÜ 'AK^*
Nurcu Operasyonu'nun » \ ^ A ^
perde arkasını O ^ v
^ *
Bünyamın Ateş anlattı ^> * c."£»
• FASU ŞAİR LA'ABİ * '
"Kürtlerın Ûzgurluğunden Yanayım"
• JAPONYA MİLİTARİSTLEŞTİKÇE TOPLUMSAL
HUZURSUZLUK OA ARTIYOR
• CİZREDE DAM ÜSTÜNOE ÖZGÜRLÜK TİYATROSU
Bu Sayıda:
i. Şerif VANLI, T. Ziya EKİNCİ, Musa ANTER,
Falk BULUT, Hailp DİCLE, Murat MUNZUR
Jivkov'un önerisv
Hızla pazar ekonomisiDış Haberier Servisi — Bir yıl
önce bugun Bulgaristan Devlet
Başkanlığı ve Komünist Partisi
liderliğinden azledilen Todor
Jivkov, kendisiyle yapıian bir
söyleşide "1984 yılından sonra
iükenin başka birinin kontrolu
altında idare edildiğini" iddia
etti. AP'nin haberine göre Jiv-
kov bu kişinin kimliği konusu-
nu tartışmanın zamanının gel-
mediği gerekcesiyle açıklamadı.
Devrik Bulgaristan lideri, 1984
ve 1985 yıllannda Türk azınlı-
ğrn isimlerinin zorla defiştiril-
mesinden sonımlu olmadığını
da ileri sürdu. Bu karara ken-
disinin katılmadığını, ancak Po-
litbüro'nun zoruyla onayladığı-
nı söyledi.
Bulgaristan'ı 35 yıl süreyle
idare eden Todor Jivkov'un ik-
tidar dönemiyle ilgili görüşleri
ilk kez haftalık bir Bulgar gaze-
tesinde yayımlandı. Troud gaze-
tesinde yer alan söyleşide Jiv-
kov, kendisine vöneltilen suçla-
maları kabul etmediğini, "snç
değU, ancak hata işlemis ola-
bilecegini" belirtti. AFP'nin ha-
berine göre gunü geldiğinde ger-
çekleri anlatacağını da kayde-
den devrik Bulgar lideri "elin-
de emin yerde sakladıgı
belgeler" olduğunu açıkladı.
Görevinden alındığından bu
yana kendisiyle yapıian ilk söy-
leşide Todor Jivkov, Bulgaris-
tan'daki Türk azınlığa karşı uy-
Bulgaristan'ın eski
Devlet Başkanı
Jivkov, Troud
gazetesine verdiği
demeçte Türk
azınlığa baskıdan
sorumlu olmadığını,
bu politikayı
Politbüro'nun
zoruyla onayladığını
öne sürdü.
gulanan baskılardan kendisinin
sorumlu olmadığını belirtti. Jiv-
kov "karşı olduğu halde, PoHt-
büro tarafından alınan kolektif
karara katılmak zorunda
kaldıgını" söyledi. Devrik Bul-
gar lider, Türk azmüğm Bulgar
yönetimine karşı tutumunun
Türkiye eski Devlet Başkanı Ke-
nan Evren'in konuşmalanndan
sonra değiştiğini ileri sürdü.
"Bulgaristan iktidannın Türk
azınlıga karşı baskı poHtikasnu
Kenan Evren'in provokasyonla-
n sonucu başlattıgını" savundu.
Todor Jivkov, Bulgaristan'-
daki ekonomik krizin aşılması
için süratle piyasa ekonomisine
geçilmesini ve özel mülkiyetin
yasalaşmasını önerdi. Jivkov,
yasama ve yürütme yetkilerinin
ayrüdığı yeni bir anayasa hazır-
lanması gerekliliğine de işaret
etti.
Bulgaristan'da yasanan hu-
zursuzluklardan SSCB Devlet
Başkanı Mihail Gorbaçov'u so-
rumlu tuttuğunu açıklayan Bul-
gar lider, ülkesinin "10 ya da 20
yd içinde Kıbns'm kaderini pay-
laşma tehlikesi ile karşı karşıya
olduguau" da ileri sürdü.
Hâlâ ev hapsüıde tutulan dev-
rik lider yaşamı boyunca sade-
ce iki hata yaptığını savundu.
Lidere göre bu iki hatası "on yıl
önce görevinden emekliye ay-
nlmamak" ve "ilk esi öldükten
sonra tekrar evlenmek."
DUNYADA BUGUN
ALtStRMEN
Macera
MİT Müsteşan'nın tüyler ürpertici açıklamalarını, uyarıla-
nnı okumuş ve toplumun karşı karşıya bulunduğu tehlikenin
boyutlarını bir kez daha görmüşsünüzdür sanırım. içişleri Ba-
kanı'nın açıklaması ise doğrusu ya kimseye inandırıcı gel-
medi. Zaten arkadaşımız Hikmet Çetınkaya'nın da belirttiği
gibi açıklamalannda şaşırtıcı bir yan yoktu. Hemen hemen
bilinen gerçek bir kez daha ortaya konmuştu. Olsa olsa uya-
rının geldiği yer bazılarının ayaklarını daha denk almalarına
neden olabilirdi. Öyle de olmadığı anlaşılıyor. İçişleri Bakanı
yalnızca gerçekleri örtmekle yetıniyor. Hikmet dünkü Cum-
huriyet'teki yazısında, Bakan'ın sözlerini boşa çıkaran somut
örnekler sıralıyor. Bakalım yetkılıler bu somut örnekier karşı-
sında ne yanıt verecekler?
Ama kimsenin yanıtla falan uğraştığı yok. ANAP iktidarı
artık maceranın dik yoluna gırmiş bulunmakta ve en akıl al-
maz girışimleri birbiri ardına sıralamaktadır. Hanedanlaşma,
artık yürütme ve yasamayı da aşarak yargıya da sokulmak
istenmekte, bu yolda adımlar atılmış bulunmaktadır.
Türkiye'nin en büyük kenti, ülkedeki gelir vergisinin çoğu-
nu ödeyen İstanbul'un halkı iktidar tarafından cezalandırıl-
maktadır istanbul'un su ve ulaşım sorunlarını çözmek için
atılan her adımın önüne iktidar dikilmekte ve bunları engel-
lemektedir. 8 milyona yakın insan salt ANAP'ın adayına oy
vermedikieri için her gün yollarda süründürülmekte, susuz
bırakılmaktadır.
Devletin başındaki kişiler iş bulamayana İstanbul'a gitme-
sini öğütlemekte, bir yandan da o kentin halkını cezalandır-
maktachrlar.
Tüm bu girişimler, ANAP'ın şeriatçılarla kol kola bir ma-
ceraya atıldığını açık seçik gözler önüne seriyor. ANAP'ın söz-
de liberalleri gidışi yainızca seyrediyorlar.
Gidiş aslında ANAP'ın artık halktan oy almaktan umudu-
nu kesmış olmasının sonucudur. Bunca desteksız, tabansız
bir iktidarın bu gözükaralığı, daha büyük boyutta maceraları
da gündeme getırecektır.
Maceranın son aşaması, Türkiye'nin olasılığı gittikçe ar-
tan savaşta önemli roller üstlenmesi olacaktır. Savaştan bek-
lenen ise gittikçe artan dış ödemeler açığını kapatacak yar-
dımlar ile birlikte, ıç politikada zaten hâlâ tam etkili olama-
yan muhalefeti susturmak, başkancı sisteme geçişi kolaylaş-
tıracak, belki de seçimleri bir süre erteleyecek bir ortamı ya-
ratmak, basının sesini iyiden iyiye kısmaktır.
Bu macera senaryosunu hazırlayanlar yanılmaktadırlar. Ar-
tık herkes açıkça görmektedir ki Türkiye'nin değıl savaştan,
Körfez bunalımından artan zararının bile karşılanması ola-
naksızdır. Türkiye'ye belırli oranda yardım gelecektir, ama bu
yardımın uğradığımız zararlann çok altında olacağı daha bu-
günden bellidir.
ABD ile ticaretteki engellerin kaldırılması sorununda da ba-
zı adımlar atılacaksa bıle bunun Ankara'nın beklentısinin çok
gensinde kalacağını da zaman gösterecektir ve VVashington
1
un bugünkü tutumu bu konuda bazı ipuçları vermektedir.
Daha bunalımın ağırlığını bile kaldıramayan ekonominin,
savaş durumunda ne olacağını kestırmek ise güç olmaya-
caktır. Unutmamak gerekir ki Türkı/e, Irak ile komşudur ve
Türkiye'nin savaşta etkin bir rol oynaması halinde çatışma-
nın topraklarımıza da sıçraması çok büyük olasılıktır. Böyle
bir olasılığın gerçekleşmesi halınde uğranûcak zararın bo-
yutlarını ise bugünden kestırmek gerçekten güçtür.
Macerayı savaşla tamamlama hevesinin ıç politikada ne-
ler getireceğını kestirmek ise çok daha güçtür. Türkiye'nin
bir kısım sıvil politikacılarının göremedikleri gerçek, oyunu
kuralı dışında oynamaya kalktıkları zaman, kendilerinin de
yerlerinden olduklarıdır. İnsanları zor ile susturmaya kalkan-
lar, gücü elinde tutanların kendilerine de boyun eğmedikle-
fini, eğmeyeceklerini acı bir şekilde göreceklerdir.
Ne yazık ki tüm gerçekler, geçmişin tüm olayları, macera-
nın baş döndürücü yoluna girmiş olanları uyaramamakta,
Türkiye hızla çok tehlikeli gelişmeierin içine doğru sürüklen-
mektedir.
ANAP iktidarı, tûm kurumları çürütme politikasında, Tür-
kiye'deki insanlann ve kurumların büyuk çoğunluğunu kar-
şısına aimış kaçınılmaz sonuna doğru hızla ılerliyor.
YuNANlSTAN
Yeıû seçim
yasasına öfke
STELYO BERBERAKİS
ATtNA — Yunanistan hükü-
metinin, Ülkedeki yeni seçim
sistemiyle ilgili hazırladığı ya-
sa tasansını Yunan Parlamen-
tosu'nda onaylanarak yasa ha-
line geldi. Yasa tasansını 300
sandalyelik parlamentoda yal-
nız hükümet partisi YDP'nin
151 milletvekili onayladı. Ana
muhalefet sosyalist PASOK gi-
bi komünistlerin SİNASPİS-
MOS partisi ve Batı Trakya
Müslüman Türk azınhğının iki
bağımsız milletvekili ile "çev-
recilerin" tek milletvekili tasa-
nya karşı çıktılar. Azınlığın ba-
ğımsız milletvekillerinden Dr.
Sadık Ahmet ile Ahmet Fai-
koglu yasa tasarısı oylamaya
sunulmadan önce parlamento-
da birer konuşma yaptılar. Sa-
dık Ahmet ile Faikoğlu, soz ko-
nusu yasanın "salt Türk azın-
hğının Yunan Parlamentosu-
nda sesini duyunnaması için çı-
kanklıgını.." dile getirdiler ve
böyle bir yasanın "dünyanın
hiçbir ülkesinde uygulanmadı-
Jını" öne sürdüler. Sadık Ah-
met daha da ileriye giderek,
"Trakya azınlıgı, 2. Dünya Sa-
vaşı'nda Yunanistan için carpış-
mıştır. Şimdi de karşılaştjğı so-
rnnlan Yunan Parlamentosu-
na getirmesi engelleniyor. Bu
haksızukür" şeklinde konuştu.
Faikoğlu ise "Batı Trakya'da
yasayan azınlığın milli kimliği-
nin saptınldığına" dikkati çe-
kerken parlamentonun geri ka-
lan milletvekillerinin "ugultu-
ssna" yol açınca, "Anlaşılan
httküruetin azınlık konulan için
niyeti iyi değil. Bu şartlar altın-
da konusamam" dedi ve kürsü-
yü terk etti.
Bu arada sözü alan İçişleri
Bakanı Sotiris Kovelas, Sadık
Ahmet ile Faikoğlu'nun "hak-
SK yere" konuştuklannı söyle-
di. Kuvelas, "Bakınız sayın
mestekdaşlar, komşu ve dost ül-
ke Tnrkiye'de dahi TBMM'ye
girebilmeleri için partileıin en
az *7o 10 barajını aşmalan ge-
rekiyor. Buna Ecevit ile Erba-
kan'ın partileri ömek gosterile-
bilir. Oysa bizim koydugumuz
baraj 1* 3'tür" dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü
Murat Sungar'ın Yunan Seçim
Yasası ile ilgili olarak "dünya-
nın hiçbir yerinde böyle bir se-
çim sistemi yoktur" şeklindeki
değerlendirmesini ise Yunan
Hükümet Sözcüsü Viron Poli-
doras, "Türkiye'nin Yunanis-
tan'ın içişlerine kanşması" şek-
linde yorumladı. Hükümet söz-
cüsü de tçişleri Bakanı gibi
Türkiye'deki seçim sistemini,
Yunan seçim sistemiyle karşı-
laştırdı ve "Tiirkiye'de % 8.5
alan Ecevit ile % 7.25 alan Er-
oakan'ın partileri parlamento
dışında kalmışlardır" dedi.
Muhalefet partilerinin de
karşı çıktığı bu yeni seçim ya-
sasına göre partilerin ya da ba-
ğımsız adayların 300 sandalye-
lik parlamentoya girebilmeleri
için ülke çapında konan % 3
oranındaki barajı aşmalan ge-
rekiyor. Oysa 1988-90 seçimle-
rinde partilerin ya da adayların
adaylıklarını koyduklan bölge
için gösterilen barajı aşmalan
gerekiyordu. Nitekim bu ne-
denle Batı Trakya Müslüman
Turk azınlıgı, biri tskeçe, diğe-
ri Gümülcine'den iki bağımsız
aday çıkarabümişti. Ancak bu
yeni yasa ile "çevreciler" ve sağ
eğilimli DİANA partileri gibi
kuçük partilerin de 1994'te ya-
pılması beklenen genel seçim-
lerde parlamentoya milletveki-
li gönderme şanslan olanaksız
hale getiriliyor. Bu arada aynı
yasaya göre ikinci ve üçüncü ge-
lecek partilerin seçim sonuçla-
nnın açıklanmasından sonra
"işbirligi" yapması engel-
leniyor.
Batı Trakya azınlığının ise
fazla seçeneği kalmıyor. Parla-
mentoya.girmek isteyecek olan
azınlık milletvekili adayları,
adaylıklannı ya büyük partiler-
den koyacak ya da kendi ara-
larında bir parti kurabilecek.
İkinci seçenekte azınlığın, par-
lamentoda temsil edilmesi için
ülke çapında en az V» 3 topla-
ması gerekecek ki bu da olanak
dışı görülüyor. Birinci seçenek-
te ise büyük partilerden seçil-
dikleri durumda, daha sonra
"bağımsızhklanm" ilan ederek
partilerden "kopabilecekler;'