05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 KASIM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Hindistan'ın yeni başbakanı • YENt DELHt (AA) — Hindistan'ın yeni başbakanı Chandra Shekar dün yemin ederek, ülke tarihinin "en küçuk azınlık hükümeti"nin lideri olarak göreve başiadı. 63 yaşında ve yıllardır ülkedeki sosyalist siyasetin önde gelen isimlerinden olan Shekar, Devlet Başkanı Ramaswamy Venkataraman'ın ofisinde yemin etti. Shekar hukümetinın önünde "dağ gibi sorunlar" bulunuyor. Bunlann başında Uttar Pradeş eyaletinde bir tapmak yapılmasından kaynaklanan ve çok sayıda kişinin ölümüne yol açan Hindu-Müslüman çatışması geliyor. Yemin töreninden sonra bir açıklama yapan Shekar, Hindistan'ın 850 milyonluk nüfusu için sağlık, gıda, eğitim ve suların temizligi konulanna öncelik vereceğini kaydetti. ACTurkiye • BRÜKSEL (AA) — Avrupa Topluluğu üyesi 12 ülkede 18-30 yaşlarındaki gençlerin "Türkiye'yi, AT'ye Uye olabilecek son ülke olarak gördüğü" beürlendi. Belçika Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Fransız Liberation gazetesinin, eski Demokratik Almanya vatandaşları da dahil her ülkeden 100 genç olmak üzere 12 AT ülkesinden toplam 1.300 genç arasında ortaklaşa yaptıklan kamuoyu yoklamasında, ATye uye olması istenen ülkeler arasında başta Isveç'in geldiği saptandı. Henuz AT'ye üyelik başvurusunda bulunmamış olmaJarına rağmen önce Isveç'i isteyen Avrupalı gençler, ikinci tercih olarak Ysviçre'nin üyeliğini desteklediler. Gençler, üyelik başvurusunda bulunan Türkiye'yi ise AT'ye girmesi gereken en son ülke olarak gösterdiler. Emel çekiliyor • BEYRUT (AA) — Lübnan Deviet Başkanı Elias Hravi'nin, Beyrut'un Müslüman ve Hıristiyan kesimlerinin birleştirilmesi planı çerçevesinde Suriye yanlısı Şii Emel örgütü milisleri dün başkentten çekilmeye başladılar. 15 yıllık iç savaşın ardından Beyrut'un yeniden eski haline getirilmesini amaçlayan Hravi planına silahlı mılislerin olumlu yanıt vermesinden sonra görgü tanıklan, Emel militanlarının çekilmeye başladığını kaydettler. Emel milislerinin ağır silahlanyla birlikte Güney Lübnan'a doğru hareket ettikleri belirtildi. Kızıl Meydarîda olay • MOSKOVA (AA) — SSCB'nin en muhafazakâr günluk gazetesi olan Sovets- kaya Rossia, 7 kasımdaki Bol- şevik devrimi törenleri sırasında Başkan Gorbaçov- un bulunduğu Lenin Mozolesi üzerindeki tribüne ateş açan Alexander Smonov'un "anti- komünist olduğunun anlaşıldığını" bildirdi. Gaze- te, Smonov'un Leningrad'da geçen yıl yapıian seçimlerde radikal muhalefete bağlı, "Demokratik Birlik" örgütü- nün bildirilerini dağıttığını, aynca teknisyen olarak çalış- tığı fabrikadan ayrıldığından beri Leningrad'ın en merkezi yerlerinde Komünist Parti aleyhtan örgütlerin propagan- da yaymlannı sattığının belir- lendiğir.! kaydetti. Smonov, 7 kasımdaki olaydan sonra tu- tuklanarak "hücre hapsine" a l ı n m ı ş t ı . Hükümet ant içti • tSLAMABAO (AA) — Pakistan'ın 18 kişiden oluşan yeni kabinesi, Devlet Başkanı Gulam tshak Han huzurunda yemin ederek göreve başiadı. Dışişleri BakanlığVna Şahapzade Yakup Han getirildi. Nawaz ŞeriFin kabinesinde, 1988'de nedeni anlaşılamayan bir uçak kazasında ölen Ziya Ül- Hak'm oğlu tjaz Ül-Hak da bulunuyor. Gulam Mustafa Jatoi'nin geçiş dönemi hükümeti bakanlanndan altısı yeni kabinede de görev aldı. • Italya'da 'SüperNATO'skandalına ilişkin itiraflar sürüyor 'CIA, seçimlere kanşü'Süper NATO'nun kurucularından olan eski CIA Başkanı William Colby, îtalyan seçimlerinde Komünist Partisi'nin başarısız olması için her yolu kullandıklarını, muhafazakâr Hıristiyan Demokratlar için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadıklarını anlattı. resi Claire Boothe Luce'nın özel yardıması olarak Italya'ya gelen William Colby, İtalyan Komü- nist Partisi'nin (İKP) başarısız- lığa uğraması için her yolu kul- landıklarını ve bunun için mu- hafazakâr Hıristiyan demokrat- lar için hiçbir fedakârlıktan ka- çınmadıklannı anlatıyor. İtalyan televizyonuna bir demeç veren Colby, sozlerine "ttalya'nın ko- münist olmasından çok korku- yorduk. Elimizdeki bilgilere gö- re Sovyetler, İtalyan Komünist Partisi'ne yılda 50 railyon dolar akıüyordu. Bunun karşılıgında biz de merkez ve merkez sagda- ki partiler ve sendikalara yardı- nu içeren bir program başlattık. Bizim için özellikle 1953 ve 58 seçimieri çok önemliydi. Bu se- çimterdeki merkez partileıin NtLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — Bir yıl önce yıkı- lan "duyar"la birlikte, demirper- de ötesinin sırları da birer birer ortaya çıkü. Şündi sıra demir perdenin bu tarafmdaki, mütte- fiklerin sırlannı öğrenmeye gel- di. Italya'da iki hafta önce pat- lak veren ve CIA denetiminde kurulmuş anti-komünist bir ge- rilla örgütü olduğu anlaşılan "Süper-NATO" skandaünın ar- dından şimdı artık birer birer es- ki CIA gorevlileri çıkıp, "kızıl tehlikeye" karşı ABD'nin çıkar alanını nasıl koruduklannı an- latıyorlar. ttalya'da "Süper- NATO"nun kurucularından olan eski CIA Başkanı Wi0iam Colby bunlardan biri. 1953-59 yıllannda Roma'daki ABD sefi- başdöodiirttcü başansı biziın eserimizdir" diyerek devam edi- yor. Bizzat kendisinin yönetimin- de "gizli" olarak yapıian yardı- mı, artık gerek ABD'li eski CIA gorevlileri gerekse de eski Hıris- tiyan Demokrat Parti mensup- ları itiraf ediyorlar. Gene başka bir CIA görevlisi olan Richard Brenneke, (ttalya'da sağ eğilim- li bir darbe yapmak peşinde olan ve "Süper-NATO"nun bir yan faaliyeti olarak çalıştığı id- dia edilen) Licio GdB yöneti- mindeki P-2 Mason Locası'na akıtüklan paranın bazen ayda 10 milyon dolara kadar çıktığı- nı söylüyor. Bir- Mason locası paravanı aJtında kurulan ve or- taya çıktığı 80*14 yıllann ortasın- da Italya'da buyük bir skandal yaratan P-2 Mason Locası'nın başı Licio Gelli'nin emirleri, ABD'nin eski dışişleri bakanla- n Henry Kissenger ve Aiexaoder Haig'den aldığı ileri sürülüyor. öte yandan Italya'da 45 yıldır iktidarda olan Hıristiyan De- mokrat Parti'nin 60'b yı1larda- ki genel sekreteri olan eski Baş- bakan Aldo Moro'nun sağ ko- lu Sereno Freato da Moro'nun genel sekreter olduğu yıllarda CIA'nın kendilerine ayda 60 mil- yon liret verdiğini anlatıyor. Bu- nu kendisine Roma'daki ABD sefaretindeki CIA şefinin verdi- ğini beürten Freato, "BCB de" diyor, "bu çeki hemea parti ka- sasına yaünyordıım." Ne ki Freato, Moro ile ABD arasındaki yakın dostluk ilişki- sinin 70'li yüların başında Mo- ro'nun komünistlere açılmaya başlaması ile sona erdiğini an- latıyor. İKP Genel Sekreteri En- rico Bertinguer'in artık (burju- valarla yapılacak) "taribi uzlaşma" ve 'Avrupa komünizmi' gibi kavramlardan bahsettiği yıllarda komünistlerle diyalog arayışı içine giren Mo- ro'nun ABD tarafından kenara itildiğini anlatıyor Freato. Mo- ro'nun Henry Kissinger'la baş- bakan olarak yaptığı son görüş- menin "buz gibi" geçtiğine isa- ret eden Freato, İKP ile diyalog dönemecinden sonra Moro'nun "Gerek Hıristiyan Parti içinde gerek dışında yapayalnız bırakıldığuu" anlatıyor. Ve nite- kim kısa bir süre sonra 1978 martında Moro, kendisi tarafın- dan kurulacak ve ilk kez dışan- dan komünistlerin desteğini ala- cak bir hükümeti parlamentoya açıklamak üzere giderken Kızıl Tügaylar tarafından kaçırılıyor ve 55 gün sonra da öldürülüyor. Işte şimdi Italya'da İKP Genel Sekreteri Achile Occbetto dahil pek çok siyasi gözlemci Moro1 nun burada "Gladyo operasyonn" adıyla anılan CIA denetimindeki gizli NATO örgü- tünün gudümünde öldürüldu- ğünü düşünüyorlar. Bu teze İtalyan devlet televiz- yonunun 3. kanahnda yayımla- nan "Samarcanda" adh bir program da destek veriyor. "Gladyo operasyonn"nun ltal- ya'yı 1968'den 1985'e dek etkisi altına alan terör yıllannda par- mağı olduğunu ileri süren 3 sa- atlik program önceki gece 7 mil- yon TV izleyicisi tarafından hay- retle izlendi. BULGARİSTAN Sofya'da şiddet olaylarıTodor Jivkov'un işbaşından uzaklaştınlmasının birinci yıldönümünde dün Sofya'da düzenlenen gösteride çatışma çıktı. Çok sayıda kişi yaralandı. Hükümetle muhalefet arasında koalisyon kurulmasına ilişkin görüşmede anlaşma sağlanamadı. SOFYA (Ajanslar) — Bulga- rına sahne oldu. AA'nın habe- rine gore, başkentin merkez meydanında, Sosyalist Parti (es- ki KP), 30 bin kişinin katıldığı bir gösteri düzenledi. Karşıt grupların da gösteri yerine gel- mesiyle çatışma çıktı. Gösteri yerine gelen 200 ka- dar komünizm aleyhtannın, ara- ristan'da Türk azınlığa karşı baskı ve eritme politikalarının mimarı olan eski KP lideri ve Devlet Başkanı Todor Jivkov'- un, reformcularca işbaşından uzaklaştınlmasının üzerinden tam bir yıl geçerken, dün Sof- ya'daki bir gösteri şiddet olayla- da polislerin bulunmasına rağ- men "kızıl domuzlar için çalısmavacağız" şeklinde slogan atması üzerine kavga çıktı ve ya- ralananlar oldu. Gösteriyi dü- zenleyenler "faşistler" diye ba- ğırırken, çok sayıda kişi tedavi edilmek üzere hastaneye götu- rüldü. Sosyalistlerin gosterisi Todor Jivkov'un işbaşından uzaklaştı- nlmasının üzerinden bir yıl geç- mesi ve sosyalistlerin "giicünün gösterilmesi" amacıyla düzen- lenmişti. Jivkov'un, 10 kasımda görev- den uzaklaştınlmasından sonra, KP'nin reformcu kanadı, gerek parti içinde, gerek ülke çapında ciddi değişimlerin yolunu açmış- tı. Partinin ismi değiştirilmiş, yıUardan sonra ilk kez haziran ayında serbest genel seçimlere gidiimiş ve Türk azıniıkla ilgili politikalarda olumlu adımlar atılmıştı. Todor Jivkov ise, gö- revini kötüye kullanmak ve yol- suzluk suçlamalanndan yargı- Ianmak üzere evinde hâlâ göz- hapsinde tutuluyor. Genel seçimlerde de sosyalist- ler iktidara gelmişti. Ancak, 6 hafta önce kurulan sosyalist hü- kümetin istifa etmesi için yoğun SOFYA'DA GÖSTERİ — Başkent Sofya'da Sosyalist Parti yaklasık 30 bin kişinin katıldığı bir gösteri düzenledi. Karşıt grupla- nn da gösteri yerine gelmesi ile çatışma çıktı. (Fotograf: Reuter) baskılar bulunuyor. öte yandan Bulgaristan hü- kümeti ile muhalefet liderleri arasında görüşmeler anlaşmaz- lıkla sonuçlandı. Reuter'in Bul- garistan Radyosu'na dayandudı- ğı habere göre beş saat süren gö- rüşmelerde ülkenin içinde bu- lunduğu krizin, koalisyon hükü- meti ile aşılması konusunda an- laşma sağlanamadı. Krize çö- züm bulmak amacıyla önümuzdeki hafta bir daha bir araya gelineceği kaydedildi. Bul- garistan Devlet Başkını Jelyu Jelev, önceki akşam tüm parti- leri toplantıya çağırmıştı. KUDÜS ~~ hrailüpolis bıçakla yaralandı KUDÜS (Ajanslar) — Israil .jgali altındaki Doğu Kudüs'te dün sabah Isralli bir polis, bir Filistinli tarafından bıçakla ağır şekilde yaralandı. Güvenlik kaynaklannm açık- lamasına göre Doğu Kudüs'teki "Şam kapısı" yakınlannda sır- tından bıçak darbeleri yiyen po- lis, Hadaka Hastanesi'ne kaldı- nldı ve ameliyat edildi. Polisi bıçakladıktan sonra kaçmaya çalışan Filistinli, gü- venlik güçleri tarafından açılan ateşle bacaklarından yaralana- rak yakalandı ve hastanede te- davi altına aJındı. Yaralı polisin durumunun ağır olduğu bildirildi. Bu arada Filistin kaynaklan, Israil'le işbirliği yapan bir Filis- tinlinin Gazze Şeridi'nde öldü- rüldügünü bildirdiler. Kaynak- lara göre Harb El Şakre adlı 36 yaşındaki Filistinli, maskeli ki- şiler tarafından bıcaklanarak öl- dürüldü. tntifadanın başladığı 1987 aralık ayından bu yana Is- rail'le işbirliği yapan 263 Filis- tinli, Araplar tarafından öldü- rilldü. lsrail güvenlik güçlerinin yak- laşık üç hafta önce Kudüs'te 22 Filistinliyi öldürüp, 100"den faz- la Filistinliyi yaralamasmdan sonra lsrail polis ve askerlerine karşı saldırılann arttığı gözleni- yor> Siyasal gözlemciler, Kudüs 1 teki katliamın İntifada'yı (Filis- tin ayaklanması) alevlendirdiğini belirtiyorlar. Pazar Gazetesi• İPazarGa; ulkel KÜRTÜN TALİHSİZ RAPORU Güneydogu gerçeğı devleti yalanlıyor "Olaganüstü Bolge"nın Insan Hakları Derneklerı'nın "Doğu raponj'na göre, Cızre, Nusaybin, Silopı ve Kızıltepe ölü kentler >GÜNEYDOĞU'DA EYLEM GÖÇÜ ÛKjm orucuna dönüşen açlık grevleri yayılıyor Açlık grevı yapmak ıçın 'yer1 bulamayan halk Dıyarbakır'a gıdıyor Açlık grevlerıne Adana, Istanbul, Antalya, Ankara ve İzmır gibi büyük kentter de katıkJı *^v • NURCULARI MİT BÖLDÜ 'AK^* Nurcu Operasyonu'nun » \ ^ A ^ perde arkasını O ^ v ^ * Bünyamın Ateş anlattı ^> * c."£» • FASU ŞAİR LA'ABİ * ' "Kürtlerın Ûzgurluğunden Yanayım" • JAPONYA MİLİTARİSTLEŞTİKÇE TOPLUMSAL HUZURSUZLUK OA ARTIYOR • CİZREDE DAM ÜSTÜNOE ÖZGÜRLÜK TİYATROSU Bu Sayıda: i. Şerif VANLI, T. Ziya EKİNCİ, Musa ANTER, Falk BULUT, Hailp DİCLE, Murat MUNZUR Jivkov'un önerisv Hızla pazar ekonomisiDış Haberier Servisi — Bir yıl önce bugun Bulgaristan Devlet Başkanlığı ve Komünist Partisi liderliğinden azledilen Todor Jivkov, kendisiyle yapıian bir söyleşide "1984 yılından sonra iükenin başka birinin kontrolu altında idare edildiğini" iddia etti. AP'nin haberine göre Jiv- kov bu kişinin kimliği konusu- nu tartışmanın zamanının gel- mediği gerekcesiyle açıklamadı. Devrik Bulgaristan lideri, 1984 ve 1985 yıllannda Türk azınlı- ğrn isimlerinin zorla defiştiril- mesinden sonımlu olmadığını da ileri sürdu. Bu karara ken- disinin katılmadığını, ancak Po- litbüro'nun zoruyla onayladığı- nı söyledi. Bulgaristan'ı 35 yıl süreyle idare eden Todor Jivkov'un ik- tidar dönemiyle ilgili görüşleri ilk kez haftalık bir Bulgar gaze- tesinde yayımlandı. Troud gaze- tesinde yer alan söyleşide Jiv- kov, kendisine vöneltilen suçla- maları kabul etmediğini, "snç değU, ancak hata işlemis ola- bilecegini" belirtti. AFP'nin ha- berine göre gunü geldiğinde ger- çekleri anlatacağını da kayde- den devrik Bulgar lideri "elin- de emin yerde sakladıgı belgeler" olduğunu açıkladı. Görevinden alındığından bu yana kendisiyle yapıian ilk söy- leşide Todor Jivkov, Bulgaris- tan'daki Türk azınlığa karşı uy- Bulgaristan'ın eski Devlet Başkanı Jivkov, Troud gazetesine verdiği demeçte Türk azınlığa baskıdan sorumlu olmadığını, bu politikayı Politbüro'nun zoruyla onayladığını öne sürdü. gulanan baskılardan kendisinin sorumlu olmadığını belirtti. Jiv- kov "karşı olduğu halde, PoHt- büro tarafından alınan kolektif karara katılmak zorunda kaldıgını" söyledi. Devrik Bul- gar lider, Türk azmüğm Bulgar yönetimine karşı tutumunun Türkiye eski Devlet Başkanı Ke- nan Evren'in konuşmalanndan sonra değiştiğini ileri sürdü. "Bulgaristan iktidannın Türk azınlıga karşı baskı poHtikasnu Kenan Evren'in provokasyonla- n sonucu başlattıgını" savundu. Todor Jivkov, Bulgaristan'- daki ekonomik krizin aşılması için süratle piyasa ekonomisine geçilmesini ve özel mülkiyetin yasalaşmasını önerdi. Jivkov, yasama ve yürütme yetkilerinin ayrüdığı yeni bir anayasa hazır- lanması gerekliliğine de işaret etti. Bulgaristan'da yasanan hu- zursuzluklardan SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'u so- rumlu tuttuğunu açıklayan Bul- gar lider, ülkesinin "10 ya da 20 yd içinde Kıbns'm kaderini pay- laşma tehlikesi ile karşı karşıya olduguau" da ileri sürdü. Hâlâ ev hapsüıde tutulan dev- rik lider yaşamı boyunca sade- ce iki hata yaptığını savundu. Lidere göre bu iki hatası "on yıl önce görevinden emekliye ay- nlmamak" ve "ilk esi öldükten sonra tekrar evlenmek." DUNYADA BUGUN ALtStRMEN Macera MİT Müsteşan'nın tüyler ürpertici açıklamalarını, uyarıla- nnı okumuş ve toplumun karşı karşıya bulunduğu tehlikenin boyutlarını bir kez daha görmüşsünüzdür sanırım. içişleri Ba- kanı'nın açıklaması ise doğrusu ya kimseye inandırıcı gel- medi. Zaten arkadaşımız Hikmet Çetınkaya'nın da belirttiği gibi açıklamalannda şaşırtıcı bir yan yoktu. Hemen hemen bilinen gerçek bir kez daha ortaya konmuştu. Olsa olsa uya- rının geldiği yer bazılarının ayaklarını daha denk almalarına neden olabilirdi. Öyle de olmadığı anlaşılıyor. İçişleri Bakanı yalnızca gerçekleri örtmekle yetıniyor. Hikmet dünkü Cum- huriyet'teki yazısında, Bakan'ın sözlerini boşa çıkaran somut örnekler sıralıyor. Bakalım yetkılıler bu somut örnekier karşı- sında ne yanıt verecekler? Ama kimsenin yanıtla falan uğraştığı yok. ANAP iktidarı artık maceranın dik yoluna gırmiş bulunmakta ve en akıl al- maz girışimleri birbiri ardına sıralamaktadır. Hanedanlaşma, artık yürütme ve yasamayı da aşarak yargıya da sokulmak istenmekte, bu yolda adımlar atılmış bulunmaktadır. Türkiye'nin en büyük kenti, ülkedeki gelir vergisinin çoğu- nu ödeyen İstanbul'un halkı iktidar tarafından cezalandırıl- maktadır istanbul'un su ve ulaşım sorunlarını çözmek için atılan her adımın önüne iktidar dikilmekte ve bunları engel- lemektedir. 8 milyona yakın insan salt ANAP'ın adayına oy vermedikieri için her gün yollarda süründürülmekte, susuz bırakılmaktadır. Devletin başındaki kişiler iş bulamayana İstanbul'a gitme- sini öğütlemekte, bir yandan da o kentin halkını cezalandır- maktachrlar. Tüm bu girişimler, ANAP'ın şeriatçılarla kol kola bir ma- ceraya atıldığını açık seçik gözler önüne seriyor. ANAP'ın söz- de liberalleri gidışi yainızca seyrediyorlar. Gidiş aslında ANAP'ın artık halktan oy almaktan umudu- nu kesmış olmasının sonucudur. Bunca desteksız, tabansız bir iktidarın bu gözükaralığı, daha büyük boyutta maceraları da gündeme getırecektır. Maceranın son aşaması, Türkiye'nin olasılığı gittikçe ar- tan savaşta önemli roller üstlenmesi olacaktır. Savaştan bek- lenen ise gittikçe artan dış ödemeler açığını kapatacak yar- dımlar ile birlikte, ıç politikada zaten hâlâ tam etkili olama- yan muhalefeti susturmak, başkancı sisteme geçişi kolaylaş- tıracak, belki de seçimleri bir süre erteleyecek bir ortamı ya- ratmak, basının sesini iyiden iyiye kısmaktır. Bu macera senaryosunu hazırlayanlar yanılmaktadırlar. Ar- tık herkes açıkça görmektedir ki Türkiye'nin değıl savaştan, Körfez bunalımından artan zararının bile karşılanması ola- naksızdır. Türkiye'ye belırli oranda yardım gelecektir, ama bu yardımın uğradığımız zararlann çok altında olacağı daha bu- günden bellidir. ABD ile ticaretteki engellerin kaldırılması sorununda da ba- zı adımlar atılacaksa bıle bunun Ankara'nın beklentısinin çok gensinde kalacağını da zaman gösterecektir ve VVashington 1 un bugünkü tutumu bu konuda bazı ipuçları vermektedir. Daha bunalımın ağırlığını bile kaldıramayan ekonominin, savaş durumunda ne olacağını kestırmek ise güç olmaya- caktır. Unutmamak gerekir ki Türkı/e, Irak ile komşudur ve Türkiye'nin savaşta etkin bir rol oynaması halinde çatışma- nın topraklarımıza da sıçraması çok büyük olasılıktır. Böyle bir olasılığın gerçekleşmesi halınde uğranûcak zararın bo- yutlarını ise bugünden kestırmek gerçekten güçtür. Macerayı savaşla tamamlama hevesinin ıç politikada ne- ler getireceğını kestirmek ise çok daha güçtür. Türkiye'nin bir kısım sıvil politikacılarının göremedikleri gerçek, oyunu kuralı dışında oynamaya kalktıkları zaman, kendilerinin de yerlerinden olduklarıdır. İnsanları zor ile susturmaya kalkan- lar, gücü elinde tutanların kendilerine de boyun eğmedikle- fini, eğmeyeceklerini acı bir şekilde göreceklerdir. Ne yazık ki tüm gerçekler, geçmişin tüm olayları, macera- nın baş döndürücü yoluna girmiş olanları uyaramamakta, Türkiye hızla çok tehlikeli gelişmeierin içine doğru sürüklen- mektedir. ANAP iktidarı, tûm kurumları çürütme politikasında, Tür- kiye'deki insanlann ve kurumların büyuk çoğunluğunu kar- şısına aimış kaçınılmaz sonuna doğru hızla ılerliyor. YuNANlSTAN Yeıû seçim yasasına öfke STELYO BERBERAKİS ATtNA — Yunanistan hükü- metinin, Ülkedeki yeni seçim sistemiyle ilgili hazırladığı ya- sa tasansını Yunan Parlamen- tosu'nda onaylanarak yasa ha- line geldi. Yasa tasansını 300 sandalyelik parlamentoda yal- nız hükümet partisi YDP'nin 151 milletvekili onayladı. Ana muhalefet sosyalist PASOK gi- bi komünistlerin SİNASPİS- MOS partisi ve Batı Trakya Müslüman Türk azınhğının iki bağımsız milletvekili ile "çev- recilerin" tek milletvekili tasa- nya karşı çıktılar. Azınlığın ba- ğımsız milletvekillerinden Dr. Sadık Ahmet ile Ahmet Fai- koglu yasa tasarısı oylamaya sunulmadan önce parlamento- da birer konuşma yaptılar. Sa- dık Ahmet ile Faikoğlu, soz ko- nusu yasanın "salt Türk azın- hğının Yunan Parlamentosu- nda sesini duyunnaması için çı- kanklıgını.." dile getirdiler ve böyle bir yasanın "dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmadı- Jını" öne sürdüler. Sadık Ah- met daha da ileriye giderek, "Trakya azınlıgı, 2. Dünya Sa- vaşı'nda Yunanistan için carpış- mıştır. Şimdi de karşılaştjğı so- rnnlan Yunan Parlamentosu- na getirmesi engelleniyor. Bu haksızukür" şeklinde konuştu. Faikoğlu ise "Batı Trakya'da yasayan azınlığın milli kimliği- nin saptınldığına" dikkati çe- kerken parlamentonun geri ka- lan milletvekillerinin "ugultu- ssna" yol açınca, "Anlaşılan httküruetin azınlık konulan için niyeti iyi değil. Bu şartlar altın- da konusamam" dedi ve kürsü- yü terk etti. Bu arada sözü alan İçişleri Bakanı Sotiris Kovelas, Sadık Ahmet ile Faikoğlu'nun "hak- SK yere" konuştuklannı söyle- di. Kuvelas, "Bakınız sayın mestekdaşlar, komşu ve dost ül- ke Tnrkiye'de dahi TBMM'ye girebilmeleri için partileıin en az *7o 10 barajını aşmalan ge- rekiyor. Buna Ecevit ile Erba- kan'ın partileri ömek gosterile- bilir. Oysa bizim koydugumuz baraj 1* 3'tür" dedi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Murat Sungar'ın Yunan Seçim Yasası ile ilgili olarak "dünya- nın hiçbir yerinde böyle bir se- çim sistemi yoktur" şeklindeki değerlendirmesini ise Yunan Hükümet Sözcüsü Viron Poli- doras, "Türkiye'nin Yunanis- tan'ın içişlerine kanşması" şek- linde yorumladı. Hükümet söz- cüsü de tçişleri Bakanı gibi Türkiye'deki seçim sistemini, Yunan seçim sistemiyle karşı- laştırdı ve "Tiirkiye'de % 8.5 alan Ecevit ile % 7.25 alan Er- oakan'ın partileri parlamento dışında kalmışlardır" dedi. Muhalefet partilerinin de karşı çıktığı bu yeni seçim ya- sasına göre partilerin ya da ba- ğımsız adayların 300 sandalye- lik parlamentoya girebilmeleri için ülke çapında konan % 3 oranındaki barajı aşmalan ge- rekiyor. Oysa 1988-90 seçimle- rinde partilerin ya da adayların adaylıklarını koyduklan bölge için gösterilen barajı aşmalan gerekiyordu. Nitekim bu ne- denle Batı Trakya Müslüman Turk azınlıgı, biri tskeçe, diğe- ri Gümülcine'den iki bağımsız aday çıkarabümişti. Ancak bu yeni yasa ile "çevreciler" ve sağ eğilimli DİANA partileri gibi kuçük partilerin de 1994'te ya- pılması beklenen genel seçim- lerde parlamentoya milletveki- li gönderme şanslan olanaksız hale getiriliyor. Bu arada aynı yasaya göre ikinci ve üçüncü ge- lecek partilerin seçim sonuçla- nnın açıklanmasından sonra "işbirligi" yapması engel- leniyor. Batı Trakya azınlığının ise fazla seçeneği kalmıyor. Parla- mentoya.girmek isteyecek olan azınlık milletvekili adayları, adaylıklannı ya büyük partiler- den koyacak ya da kendi ara- larında bir parti kurabilecek. İkinci seçenekte azınlığın, par- lamentoda temsil edilmesi için ülke çapında en az V» 3 topla- ması gerekecek ki bu da olanak dışı görülüyor. Birinci seçenek- te ise büyük partilerden seçil- dikleri durumda, daha sonra "bağımsızhklanm" ilan ederek partilerden "kopabilecekler;'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle