Katalog

11 KASIM 1990*** CUMMURİYET/19 Moskova buz sirki Moskova Buz Sirki gösterilerini Fransa'nın başkenti Paris'te sürdüruyor. Spor Sarayı'nda sunulan gösterilerden bir tanesi fok balıgı ile ilgili. Gösterici Nikolai Timtchenko fok balığı ile top oynuyor. Timtchenko, buz patenleri üzerinde kayarken fok da bir kiire üzerinde denge sağlamaya çalışıyor. (Fotoğraf: AFP) Açhk grevleri 34. güntinde Haber Merkezi — Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ndeki açhk gre- vini ölüm orucuna dönüştüren 10 tutuklunun eylemi 13., 15 tu- tuklunun eylemi ise 4. günunü tamamladı. Cezaevindeki diğer tutuklu ve hükümlünün açhk grevi ise 34. gününe girdi. İHD Ankara Şubesi Başkanı Muzaffer tltaan Erdost dün bir basın toplantısı düzenledi. Erdost'un açıklamasına göre aç- hk grevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin cezaevlerine göre dağıhmı şöyle: Diyarbakır Cezaevi: 116 kişi (33. gün), Diyarbakır Cezaevi: 4 kadın (13. gün), Diyarbakır Cezaevi: 20 kişi (dönüşümlü), Bismil Cezaevi: 48 kişi (8. gün), Gaziantep özel Tip: 172 kişi (12. gün), Malatya (E) Tipi: 65 kişi (8. gün), Nazilli (E) Tipi: 76 kişi, Aydm (E) Tipi: 49 kişi. N e w Y o r k ' t a M ü 2 a y ede Salomındabir on sergi açıldı. Sergide yer alan sanat eserieri arasında bir siire once ölen Greta Garbo'nun sahibi olduğu bir tablo da yer alı- yordu. Renoir'a ait bu tablo, "Leontine et Coco" için uzmanlar 7 milyon dolann üzerinde değer biçiyorlar. Miizayedede 13-15 kasım tarihleri arasında yapılacak. (Fotoğraf: AP) 'Biz masumuz' Eski Doğu Berlin'deki Mar\-Engels heykeli sadece turistlerin anı fotograflanna konu olmuyor. Berlin Duvarı'nın tarihe geçirilişinin birinci yılında Noel Baba giysili ögrenciler de Marx-Engels Meydam'nı ziyaret eltiler. Marx-Engels f v heykellerini saran kostümlü ögrenciler neşe içinde objektiflere poz verirken he>kel kaidesinin üstunde yazılı "Biz masumuz" sozciikleri sanki Marx ve Engels'in duygulannı dile getiriyor. (Fotoğraf: AP) HABERLEREN DEVAM OLAYLAR1N ARDENDAKI Savaş lafta yürüyor GERÇEK(Baştaraft 1. Sayfada) cak? Gerekli krediyi verecek ka- mu bankasında ANAP'm atadı- ğı genel mudür gözünu Cum- hurbaşkanı Özal'a dikmıştir. Ye- şil ışık yanmadan krediyi açma- yacak ve yerel yönetimi oyala- yacaktır. Halk, otobus duraklannda salkım saçak bek- lerken elbette perde arkasında oynanan bu oyundan habersız- dir. SHP'nin de oyunları kamu- ya duyurmakta yeterlı olmadı- ğını sûylemek gerek. tstanbul Anakent Belediyesi işte bu or- tamda susuzlukla savaşırken "yağmur bombası" denemesme yöneldi; Amerika'da birfırmay- la anlaştı; yüklu bulutlardaki yağmuru îstanbul'un üstunde yakalayarak yağdırma girişimi yürurluğe girdi. Konu bir bakıma lartışmaya açık, bir bakıma değil. Bu gibi deneyleryerti icat edıl- medi; Turkıye için yeni sayıhyor. Batı'da, öncelikle Amerika'da yağmur yağdırma konusu uze- rinefirmalarçalışıyor. Konunun tartışmaya açık yam şu: Yuklu bulut bombayla yağmura aşıla- nıyor; ama bunun ne kadarını bomba yağdınyor? Hesabı yapı- lamıyor. Ancak nehirleri yön- lendirip barajlarda su toplaya- rak enerji sağlayan insanoğh* nun yağmur yiiklü bulutlart bombalayarak yağmur yağdır- ması akla ve bilime uygun... Işin eğlenceli yam, yağmur duasına inananların yağmur bombasına karşı çıkmalarıdır. Elbette konu, ancak bilimsel açıdan tartışılabilir. Darmn'ın "Evrim Kuramı"nda konuya bi- limsel kapsamdayaklaşıhyorsa, tartışma koşullan ayrıdır. Ama "Evrim Kuramı" inanç yaklaşı- mıyla yadsınıyorsa, tartışma başlamadan noktalanmıştır. Çiinkü inanç, akıl kapsammda tartışılamaz. Dileriz kı tstanbul Belediyesi yağmur bombası girışımiyle ba- şarı kazanır; gok gürlemeye, yağmur yağmaya başladı bıle... Bir devlet kadar büyük ve bir ülke kadar kalabalık tstanbul, binbir derdi arasında bir de ANAP iktidanna karşı savaşım veriyor. Sanki tstanbul Beledi- yesi Türkiye Cumhurıyeti'nin yerel yönetimi değil, ANAPik- tidarı SHP'li belediyelerle uğraş- mak yolunda halica acı çektir- meyi siyaset diye benimsemiştir. • • • Piontek (Baştarafı 18. Sayfada) ması nedeniyle otelin önünde saygı duruşunda bulundular. Törene 3 futbolcunun yanı sıra Federasyon Genel Sekreter Yar- dımcısı Adnan Sezgin ve masör tbrahim Gönencan katıldı. Di- ğer oyuncular ise tören saati odalarındaydılar. A mîllilerden (Baştarafı 18. Sayfada) len Ümit Mıllı'den Burhanettin skora dengeyi getirdi. 27. dakı- kada Muhammet'ın kullandığı serbest atışta top Hami'nin önüne düştu. Çaprazdan çok guzel bir şut çıkaran Trabzon- lu oyuncu (A) takımı yeniden öne geçirdi: 2-1, 2. yarıda Ay- kut, Hayrettin ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda tekrar sko- ru eşitledi: 2-2. Daha sonra 60. ve 70. dakikada K.Bülent iki guzel gol atarak maçın sonucu- nu belirledi: (A) Milli Takım: 4 - Ümit Milli Takım: 2. (Baştarafı 1. Sayfada) basına yaptığı kısa açıklamada, "BM Güvenlik Konseyi kararia- n doğrultusunda tavır belirle- meye devam ediyoruz. Çaltşma- lanmızı BM kapsammda surdii- receğiz. James Baker ile hukü- metlerimizin tutumları konu- sunda göriiş alışverişinde bulunduk" dedi. Baker'ın Fransa temasların- dan sonra ortaya çıkan durum şöyle özetleniyor: 1) Fransa, Irak'a karşı bir as- keri müdahalenin olabildiğince geciktirilmesini istiyor. Paris'e göre askeri çözüm dışında çö- züm olmadığının kesinlik ka- zanması gerekiyor. 2) Dumas'nın Baker'la yaptı- ğı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada tekrarladıği gibi Fransa'ya göre askeri bir müda- hale BM Güvenlik Konseyi'nin yeni bir karanru gerektiriyor. Ancak bu Fransa'nın onay ver- meyeceği anlamına gelmiyor. Nitekim Başbakan Michel Ro- card, Singapur'da, "Körfez sa- vaşı askeri bir çöztime yönekbilir" şeklinde açıklama yaptı. 3) ABD, Irak'a karşı koalisyo- nun ne olursa olsun ayakta kal- masını, müdahalenin başansı için gerekli görüyor. Baker, Mit- terrand'ın sözlerinden Fransa 1 nın temelde bu koalisyonu zayıf- latma niyetinde olmadığına ik- na oldu. Ne var ki Paris, geri adım ata- bilmesi için kapının kasım sonu- na kadar Saddam Hüseyin'e "aralık" bırakılmasından yana. Irak, tüm dünyada Amerikan, Ingiliz ve Israil çıkarlanna sal- dırılarda bulunma tehdidini yi- neledi ve ABD Başkanı George Bush'un S. Arabıstan'a yapaca- ğı ziyaretin tüm Araplarca pro- testo edilmesini istedi. AA'nın haberine göre hukümetin yayın organı El-Cumhuriye gazetesin- deki makalede, "Bölgedeki ko- tiilük ittifakı, Irak tufanı tara- fından silinip supiirulecek ve VVbshington, Loodra, Tel Aviv'in VELİEFE1NDİ HİPODROMtPNDAN FKBETDAGUOCUJ Günışık ve Playboy şanslı KEMAL AKYER 1. AYAK: Pist çalışmalan olumlu olan Günışık, bu yarı- şı için iyi bir hazırlık dönemi geçirdi. Başanlı bir startla so- nuç olacaktır. Hafta içi idman- larında göz dolduran Ayşen 2 formunun zirvesinde. Müsait kilosunu değerlendirip birinci- lik mücadelesi verecektir. Altı- nayak ile Şansbalonu da yarış- ta söz sahibidir. 2. AYAK: Uzun süredir bu yanş için hazırlıklannı tamam- layan Arat, düzgün formu ile ilk şansa sahiptir. Yine hazır- lıklarında göz dolduran Doğu- batur grubun müsait olmasın- dan yararlanabilir. Cumartesi sabahı yaptığı sprinti beğenilen Hayırlıoğlu ile Piyango, yanş- ta sırasıyla şanslı atlardır. 3. AYAK: Kayıtlı bulunan rakiplerinden klas olarak üstün olan Dare Devil ve Başkomu- tan arasındaki sıkı mücadele, bizce yanşın birincisini belirle- yecektir. Kayıtlı diğer atların mücadelesi daha çok tabelanın diğer sıraları için olacaktır. Bu mücadelenin de Sagıp ve Do- kuzoğuz arasında geçeceğini varsayıyoruz. 4. AYAK: Bulduğu üstün formunu konıyan kalite Play Boy 1, pistin ve mesafenin le- hine olmasından istifade ede- rek ilk şansa sahiptir. Biz ka- zanacağını tahmin ediyoruz. Yine bu mesafelerin başanh is- mi Calandra, pistin ağır olma- sından yararlanarak ikinciliğe uzanabilir. Yanşın sürpriz ismi Zümrüthanım'dır. 5. AYAK: Sürprize müsaii zor bir B grubu yanşı. Son id- man ve form durumlan göz önüne ahndığında Altuğ ve Doğanbatur'a ilk şansı veriyo- nız. Yine bilinen kalitesi ile Dorutay binicisinin iyi yöneti- mi ile mutlaka netice alacaktır. Çerkez ve Aktolgalı'yı bahiste öneririz. 6. AYAK: Kayıtlı rakiplerin- den üstün olan Tuluyşah, çok koşturulmasına ragmen tormu- nu muhafaza ediyor. Binncili- ğe daha yakındır. Karagüm- rüklü, Mercangüzeli ve Esse daha sonra duşünulebilir. TAHMİNLER 1. KOŞU: F: Selbatur (9), P: Nasrullah 1(2), P: Aldirek (5), S: Muska (6). 2. KOŞU: F: Günışık (4), P: Ayşen 2(8), P: Altmayak (6), Şansbalonu (5). 3. KOŞU: F: Arat (6), P: Do- ğubatur (3), P: Hayırhoğlu (4), S: Piyango 1(8). 4. KOŞU: F: Dare Devil (1), P: Başkomutan (7), P: Sagıp (5), S: Dokuzoğuz (3). 5. KOŞU: F: Playboy 1(1), P: Calandra (7), P. Progay (2), S: Zümrüthanım (3). 6. KOŞU: F: Altuğ (4), P: Do- ğanbatur (3), P: Dorutay 1(1), P: Çerkez (5), S. Aktolgalı (9). 7. KOŞU: F: Tuluyşah (8), P: Karagümruklu (5), P: Mercan- güzeli (11), S: Esse (10). OTORİTELERİN GÖRÜŞ F. Dağhoğlu Kemal Akyer Orhan Özsu Ender Yılmaz 4-8-6-5 4-8 4-8-5 8-4-6 6-1-4-8 6-3-4 6-3-1 14-3-7 1 1-7 1-7 1-5-7 LERİ 1, 1-7 1 1 1-5-9-4 4-3-1-5 4-3-12 1 11-10-5 8 8-10 11-8-18 diinyanın her tarafındaki çıkar- ları, tüm inananlann yıkıcı sal- dınlarına hedef olacaktır" ifa- desine yer verildi. Bush'un S. Arabistan'a yapa- cağı ziyaretin milyonlarca Arap tarafmdan protesto edilmesini isteyen El-Cumhuriye, "Çünkti Arap ulusu işgalcileri ve savaş havarilerini konuk etmeyi reddediyor" diye yazdı. Irak ordusunun yayın organı El-Kadisiye gazetesi de dünkü sayısında "Bush, Irak'a karşı sa- vaş açarsa kesin bir intihara dognı gitmiş otur" ifadesini kul- landı. Gorbaçov-un göriişü Sovyet Başkanı Mihail Gor- baçov'un 2 günlük Almanya ge- zisi dun sona erdi. Gorbaçov'u Ahnanya'dan ulkesi için daha çok ekonomik yardım istediği bildirildi. AP'nin haberine gö- re Gorbaçov ile göruşen Ahnan yetkililerinden biri Sovyet lide- rinin Irak'a karşı kuvvet kulla- mlmasmı göz ardı etmediğini söyledi. SSCB Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, ise ülkesinin Körfez'e askeri güç göndermeme politikasından vazgeçmeyecegini söyledi. Şevardnadze, Konsomolskaya Pravda gazetesine verdiği de- meçte, ABD'nin bunalımm ba- şından beri Körfez bölgesinde bir Sovyet gücu konuşlandınl- ması için çaba gösterdiğini, an- cak Moskova'nın bugune kadar olduğu gibi bundan sonra da Körfez'e askeri birlik gönderme- yeceğini belirtti. SSCB Dışişleri Bakanı, ABD'nin, Körfez'de herhangi bir askeri operasyona girişme- den önce kendilerine mutlaka danışacağından emin olduğunu belirtmekle birlikte, ABD'nin böyle bir operasyonu mutlaka BM kararları çerçevesinde ger- çekleştireceğinden "tam olarak emin olmadıgını" kaydetti. Atina'da savaş hazırlığı Yunanistan muhabirimız Stel- yo Berberakis'in haberine göre başkent Atina'da da, Basra Kor- fezi'ndeki gelişmelerin "Savaşla sonuçlanacağı" inancı yaygın.. Yunanistan Başbakanı Konstan- tin Mitsotakis'ten sonra sosya- list PASOK lideri Andreas Pa- pandreu ile komünistlerin SI- NASPISMOS partisi lideri Ha- rilaos Florakis de Yunan halkı- na "hazıriıkJı olmalan için" cağ- rıda bulundular. Hukümet, bu bağlamda askeri hastaneleri "seferber" edercesine "gönidlii doktor ve hemşire" listeleri çı- karmaya başladı. Brandt döndii Eski Federal Almanya başba- kanlarından WUI>- Brandl önce- ki gece Bağdat'tan ülkesine dön- dü. Brandt, Irak'tan serbest bı- rakılmasını sağladığı 177 Batılı rehineyi de beraberinde getirdi. Primakov, Saddam'ı uyarmış Sovyet lideri Mihail Gorba- çov'un danışmam Yevgeni Pri- makov'un, Irak Devlet Başkanı Saddam Hiiseyia ile yaptığı gö- rüşmede, "Bir askeri hırekât ile karşı karşıya bulunuyorsunuz" uyansında bulunduğu bildirildi. AA'nın haberine göre CNN televizyonunun hazırladığı ve bazı gazetecilerin katıldığı bir programda konuşan Sovyet TASS ajansından Vladimir Mat- yaş, Körfez krizine ilişkin görüş- İerini belirtirken, ulkesi ile Irak arasında geçmişe dayanan "iyi Uişkileri" vurguladı. "Savaş yaparsa Saddam kaybeder" diyen Sovyet gazete- ci, Gorbaçov'un özel temsilcisi sıfatıjja bir süre önce Körfez'e giden ve Irak'ta Saddam Hüse- yin ile görüşen Yevgeni Prima- kov'un temasları hakkında "aydınlatıcı" bilgiler verdi. Matyaş, "Bu, daha önce biç açıklanmadı. Primakov, Sad- dam'a, (bir askeri harekât ile karşı karşıya bulunuyorsunuz) dedi" şeklinde konuştu. Öte yandan Türkiye - AT Kar- ma Parlamento Grubu toplan- tısı nedeniyle Türkiye'de bulu- nan Avrupa Parlamentosu Yeşil- ler Grubu üyelerinden Claudia Rosah, "Körfez krizinde Türki- ye nin çok kritik bir noktada bu- lunması bizi çok kuşkulandır- maktadır" dedi. GOZLEM UGUR MUMCU (Baştarafı l. Sayfada) re biçımlendi. "Soğuk savaş"ın bittiği günlerde Ortadoğu'da bütün dürv yayı da ilgilendıren bir sıcak savaş patlamak üzeredir. Dünya bugüne kadar "ikidünya jandarmast"mn karştlıklı dengeleri üzerindeydi. Bu denge şimdilik, ABD yaranna bo- zulmuş bulunuyor. ABD, bölgede tek süper güçtür. Bir savaş çıkarsa, bölgede hiç kuşku yok, "Amerikan yan- lısı Arap rejimleri" ile "Arap radikalizmi" arasında bir kapış- ma da başlayacaktır. Bu kapışmanın terör eylemleri ile sür- mesi büyük olasılıktır. Türkiye, bu gerilimden ve bu olası terör fırtınasından ken- disini nasıl kurtaracaktır? Kuveyt sorunu çözülürse, Batı için ikinci adım "Kıbns 2 tan Türk askerlerinin çekilmesi" oiacakttr. Bu konu daha şim- diden gündeme getiriliyor. Böyle bir baskı karşısında Türkiye bütün dünyaya karşı tek başına nasıl direnecektir? Bu sorulan şimdiden sormak ve bu konularda hazıriıkJı olmak gerekiyor. Bush'un dostluğu bu konularda ne öiçüde güven verici- dir? Batı, 1950'lerde Kore'ye asker gönderirken de sırtımızı sıvaztamış; Kıbrıs sorunu patlak verince de Türkiye'yi tek başına bırakmıştır. Yalnız Kıbrıs sorununda mı? ABD, Ermenilerin arkasında da yer almıştır. Bunlar ne çabuk unutuluyor? Sosyalist bloktaki çözülmeler, "Birleşik Avrupa" ve "Or- tak Pazar" konularında da değişiklikler yaratacaktır. Bu ge- lişmeler de kaçınılmaz gibi görünüyor. Artık ne NATO eski NATO'dur ne \fersova Paktı. NATO, Sovyet blokuna karşı bir "savunma örgütü" oimaktan çık- mıştır. NATO'nun bundan sonraki kuramı "OutofArea" ola- rak bilinen sorumluluk alanı dışındaki bölgelerdeki askeri müdahalelerdir. Türkiye, bu askeri müdahalelerde "Batı'nın Körfez bekçıliği" görevini üstlenerek Batı dünyasında yerini alrnayı düşünmektedir. Oysa gelişmeler, hiç de öyle değil. AT, Doğu Bloku'ndaki çözülmelerden sonra bu ülkeleri kabule hazırlanıyor. Göreceksiniz, önce Macaristan, Çekos- lovakya ve Polonya AT'ye alınacaktır. Türkiyeye AT kapılan hep kapalıdır. Bu enflasyonla bu çağdışı hukuk düzeni ile bu işsizlikle bizim AT'ye adım atmamıza olanak yoktur. Doğu blokun- dakı değışmelerden sonra bu kapı büsbütün kapandı. Kapandı da bızimkı'ler olup bıtenlerin henüz farkında de- ğiller... Soğuk savaşta Türkiye, "NATO'nun ileri karakolu" olarak görev yaptı. Ortadoğu'da sıcak savaş çıkarken ABD Türki- ye'ye yine bir "ileri karakol" görevi veriyor. Türkiye'yi petrol kuyuları ile AT kapılarında oyalayacak- lar; bu arada "Arap radikalizmi"ri\r\ de hedefi yapacaklar... Emperyalizmin oyunu çok... Rıdvan üzgün Önceki gunku antrenmanda arka adalesi çeken Rıdvan, dün- kü hazırlık maçmda yer alma- dı. Trabzon Teknik Dırektoru özkan Siimer'in aleyhınde so>- lediği ve gazetelerde yer alan de- meçler nedeniyle bir hayli mo- rali bozulan Rıdvan, "Özkan hocsunın bu tiir bir konuşma \a- pacağını tahmin etmiyordum, üzüldüm" dedi. Tanju'nun yaşgünü Viilli takımın ve Galatasa- ray'n golcusu Tanju Çolak, dun28 yaşına bastı. Golcu fut- bolcj için otelde hazırlanan pas- ta rraç sonrası kesilirken yaşgu- nu tirenine tum fuıbolcular ve teknik kadro katıldı.