Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 ST R A T E J İ c Cumhuriyet Strateji 3 Kasım 2008/227 RusGürcü çatışmasının yansımaları Ortadoğu’yu da içine alarak sürüyor. İsrail’in Gürcistan’a sağladığı destek, Moskova’yı rahatsız etti. İran, Rusya’yla yakınlaşırken, İsrail de gelişmelerden rahatsız… ğustos ayından beri dünyanın gündemini belirlemeye devam eden RusyaGürcistan Savaşı, bugüne kadar geçen zaman içerisinde ağırlıklı olarak Rusya ve Batı dünyası ilişkileri çerçevesinde değerlendirmeye alındı. Savaş sonrasında Rusya’nın ABD ve NATO arasındaki ilişkilerin seyrinin Soğuk Savaş’ı andıran bir süreç yaşanmasına neden olabileceği sıklıkla dikkat çekilen senaryolardan biri olmuştu. NATO’nun son yıllarda her zamankinden daha açık ve cüretkâr bir tutumla Rusya sınırlarına yaklaşarak genişlemesi, Rusya’nın ise buna karşılık Yakın Çevre politikası dahilinde özellikle Kafkasya’daki hakimiyetini arttırmaya yönelmesi, bu gerginliğin görünen yüzünü gözler önüne sermişti. Ne var ki, Kafkasya’da son zamanlarda ısınan sular bu bloklaşma eğiliminin yanı sıra nükleer güç ve Ortadoğu’daki bölgesel silahlanma yarışı gibi tüm dünyanın geleceğini yakından ilgilendiren politikaları sarsmaya aday gelişmeleri de beraberinde getirdi. Bu gelişmeler özellikle İsrailİran gerginliği çerçevesinde incelendiğinde, Gürcistan savaşının nükleer güç ve güvenlik politikaları konusunda İran’ın ne kadar işine yaradığı görülmektedir. Soğuk Savaş döneminde ideolojik nedenlerden ötürü pek parlak olmayan Rusyaİran ilişkileri, SSCB’nin dağılmasıyla hızla yükselen bir dostluk ve işbirliği grafiği çizmişti. İlerleyen yıllarda silah ve askeri teçhizat satışlarıyla pekişen ve son zamanlarda Rusya’nın İran’ın nükleer programını desteklemesiyle zirve yapan iki ülke arasındaki ilişkiler, Kafkasya’da yaşanan savaştan sonra daha da gelişeceğinin sinyallerini vermeye başladı. Savaştan bir ay sonra toplanan BM Güvenlik Konseyi’nde İran’ın uranyum zenginleştirme programına karşı yaptırımlar uygulanması kararını veto eden Rusya, önceleri uyguladığı geciktirme taktiğini terk edip daha iddialı bir tavır takınmayı tercih etmiş gibi görünüyor. Zira nükleer santral konusunda önceleri Rusya’yı ‘Batı’ya karşı temkinli davranmak’ ile suçlayan İran, santralin neredeyse tamamlandığı son günlerde Rusya’nın hem veto gücünü hem de finansal desteğini garantilemiş durumda. Ancak İran’ın nükleer politikalarına Rusya’nın zaten başından beri sıcak yaklaştığı göz önüne alındığında, son zamanlardaki tavırlarının İsrail’e gözdağı verme amacıyla takınıldığına kanaat getirilebilir. Nitekim Gürcistan ordusuna hem teçhizat hem eğitim bakımından büyük yardım sağladığı ve hatta sıcak savaş esnasında askerlerini görevlendirdiği iddia edilen İsrail ordusu, savaşın ardından Rusya’nın Kafkas denkleminde İsrail Aylin YARDIMCI TUSAM Kafkasya Araştırmaları Masası RusGürcü çatışmasının yansımaları… Zerdari ve Jintao dikkatini üzerine çekmiş bulunuyor. A DENKLEMDEKİ İSRAİL İsrail tarafından Gürcü ordusuna her türlü desteğin sağlandığı özellikle Rusya tarafından sertlikle vurgulanırken, savaşın ardından İsrail’in Gürcistan’la tüm askeri ilişkilerini ve silah satışlarını dondurması kafaları karıştırdı. İran’a karşı Gürcistan’ın üs olarak kullanılması için Tiflis ve Tel Aviv arasında gizli bir antlaşma imzalandığı iddiaları da yankı bulurken, İsrail’in ortaya çıkan bu tablodan memnun olmadığı gayet açık. İsrail gazetesi Haaretz’in haberine göre, İsrail’in bu memnuniyetsizliğinin sebebi Rusya’nın Suriye’ye gelişmiş silahlar sağlaması. Haberde ismi verilmeyen İsrailli bir subayın, Rusya’nın bu ülkelere daha fazla silah satması için mazeret yaratmamak adına “çok dikkatli ve hassas” olunması gerektiğini söylemesi, İsrail’in son zamanlardaki tutumunu açıklar nitelikte. Zira aynı günlerde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın, gelişmiş silah satışı konusunda Dmitry Medvedev’i ikna etmek üzere Moskova’yı ziyaret etmesi, İsrailli subayın temkinle yaklaştığı bu ihtimali gerçekçi kılıyor. Rusya’nın İran ile aynı safta bulunmayı seçtiği bir başka husus da İsrail’i tedirgin eden senaryolardan bir tanesi. Buna göre Gürcistan’ın İran’a karşı düzenlenecek herhangi bir saldırıya ABD veya İsrail’in müttefiki olarak dahil olması, Rusya’yı önemli ölçüde rahatsız edebilir. Rusya Ulusal Güvenlik Konseyi Genel Sekereteri Nikolay Patruşev’in, İran saldırısının Gürcistan ile işbirliği içerisinde yapılmasının Rusya tarafından bir ulusal güvenlik tehdidi olarak kabul edileceğini açıkça belirtmesi, İsrail’i tedirgin etmeye yetecek bir beyanat. Zira böyle bir senaryo gerçekleştiği takdirde Rusya’nın ulusal güvenliğini tehdit altında görerek çatışmaya taraf olması ihtimaller dahilinde. Sonuç olarak Rusya’nın bu hususta takındığı tavır yine İran’a avantaj sağlıyor. Nitekim İran, RusyaGürcistan gerginliği sayesinde ABD ve İsrail’e karşı önemli bir bölgesel gücü arkasına almış gibi görünüyor. Kısacası, alışılagelmiş bir sınır problemi formunda belirdikten sonra beraberinde derin ve komplike hesaplar getiren Kafkasya krizi, bölgede olduğu kadar Ortadoğu’da da etkilerini sürdürmeye devam ediyor. İsrail’in yakın zamanda İran’a saldırma ihtimalinin gün geçtikçe daha sık telaffuz edilmeye başlandığı bugünlerde, Rusya’nın İran’la stratejik ortaklık konusunda iyice yakınlaşması İsrail için kötü bir haber olduğu kadar İran için kazançlı bir fırsat. Gürcistan’a sağladığı destekle Rusya için bir nevi ‘kara liste’ elemanı haline gelen İsrail’in ilişkileri normalleştirme çabaları kolay sonuç vermeyecek gibi görünüyor. Pakistan beklentileri karşılamadı Hindistan Washington’a yaklaşınca Zerdari Çin’le karşılık verdi… P Barış ADIBELLİ TUSAM AsyaPasifik, Çin Danışmanı badibelli@yahoo.com akistan’ın yeni seçilen Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari, ilk yurtdışı gezisini Çin Devlet Başkanının resmi davetlisi olarak 1417 Ekim 2008 tarihleri arasında Çin’e gerçekleştirdi. Seçilmesinden kısa bir süre sonra Çin’e böyle bir ziyaret gerçekleştirmesi sürpriz bir gelişme olarak yorumlandı. Zira Batı ve ABD yanlısı olarak tanınan Zerdari’nin Çin’e mesafeli duracağı tahmin ediliyordu. Hatta parti lideri olarak davet edildiği 2008 Pekin olimpiyatlarının açılış törenine gitmemiş yerine çocuklarını göndermişti. Ziyaret sırasında Çin ve Pakistan arasında, ekonomi, teknoloji, ticaret, maden, tarım, çevre koruma, haberleşme uydusu, radyo, sinema ve televizyon alanlarında 12 işbirliği anlaşmaları imzalandı. Bu anlaşmaların en dikkat çekici olanı Çin’in Pakistan’a sivil nükleer yardım vereceğini taahhüt eden anlaşma oldu. Bu anlaşma uyarınca Çin, Pakistan’ın nükleer reaktör yapımında yardımcı olarak yeni bir reaktörün de kurulması konusunda taahhüt altına girdi. Ayrıca, Zerdari, bundan böyle PakistanÇin ekonomik bütünleşmesini geliştirmek maksadıyla Çin'i üç ayda bir ziyaret etmeyi planladığını kamuoyuna duyurdu. Çin'in resmi rakamlarına göre, iki ülke arasındaki ticaret hacmi ilk 8 ayda geçen yıla oranla yüzde 6,3 artarak 4 milyar dolar oldu. AMERİKAN KOMPLOSU Zerdari’nin ziyaretinin neden dikkat çekici olduğunu anlamak için Benazir Butto suikastı öncesine kadar gitmek gerekmektedir. Hatırlanacağı üzere seçim kampanyası sırasında Benazir Butto, 27 Aralık 2007’de düzenlenen intihar saldırısında ölmüştü. Saldırıyı her ne kadar El Kaide’nin yapmış olduğu söylense de bugüne kadar ne RusGürcü çatışması Ortadoğ’da da dengelere etki ediyor