Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
A. CELAL BİNZET’TEN ‘YALNIZCA SANATÇILAR VARDIR’
“Her dönemin içinde var olma savaşı veren
sanatçılar ve onlara bir şekilde ‘bulaşan’
diğer insanlar kitabımın ana ekseni!”
Çirkinliğe ve Karanlığa
İnat, Kentler ve İzler, Tuvalin
Ardındaki Tarih adlı
kitaplarında, sanatın uzun
yolculuğundaki dönemleri,
kent belleğini, sanat eserlerinin
ardındaki yaşanmışlıkları
anlatan usta ressam ve yazar A.
Celal Binzet, bu kez anılarından
oluşan bir kitapla karşımızda.
Kısa süre önce Cumhuriyet
Kitapları tarafından yayımlanan
Yalnızca Sanatçılar Vardır adlı
yeni kitabında, sanatın öznesi
sanatçıdan yola çıkarak yakın
dönem sanat tarihimize
ışık tutuyor Binzet.
Adını Gombrich’in, “‘Sanat’ adı
verilen bir şey yoktur aslında,
Gombrich’in Sanatın Öyküsü. İşte çıkış noktası olan bu söz-
PINAR ÖZDEMİR
yalnızca sanatçılar vardır”
ler oradan alındı. Yazara göre sanat adı verilen bir şey yoktur,
“yalnızca sanatçılar vardır”. Sanat denen kavramın, bu sanatçı
sözlerinden alan kitabında,
‘YALNIZCA SANATÇILAR VARDIR , YAŞADIKLARIMDAN
adı taşıyanlarca ortaya konulmuş yapıtlar aracılığıyla var edilen
Nuri Abaç, Adnan Turani, YOLA ÇIKARAK OLUŞTURULDU’
bir oluşum olduğunu vurguluyor.
n Anıları kaleme almak, insanın kendisinden yola çıkarak
Turan Erol, Abidin Dino,
Çıkış noktasını bulunca gerisi kendiliğinden çıkmaya başladı.
yaşadığı döneme yeniden bakması demek. Sanatla geçen bir
Fikret Otyam, Ivy Stangali,
Çocukluk günlerinde karşıma çıkan insanların -öğretmenlerin- çak-
yaşamı anlatmaya nasıl karar verdiniz? Yalnızca Sanatçılar
Gürhan Uçkan, Osman Zeki Oral, tığı ilk kıvılcımların tutuşturduğu sanat ateşiyle birlikte büyüdüm
Vardır’ı (Cumhuriyet Kitapları) yazma düşüncesi nasıl oluştu?
sayılır. O günlerden belleğimde yer eden adlarla yola koyuldum.
Cemil Eren, Mürşide İçmeli,
Yazılanları okurken belki dikkatlerden kaçmayacaktır. Kimi-
Derken, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nde eğitim
leri için biraz bencilce bir yaklaşım olacak ama yaşanılanların
İsmail Altınok, Nüzhet İslimyeli,
yıllarım. Resim sanatının usta adlarının atölyelerinde yetiştim.
anlatımı gündeme geldiğinde sorun ister istemez “ben” üze-
Eşref Üren, Şevket Dağ,
Onlar yapıtları üzerinde çalışırken gördüklerimin katkısı hep
rinde odaklanmak zorunda. “Ben”im penceremden görülen bir
Zafer Gençaydın, Mustafa Ayaz,
benimle oldu. Onlarla beslendim.
dönem var sonuçta.
Abdurrahman Kaplan ve Az önce de değindiğim gibi şanslı bir dönemde tamamladım
Yalnızca Sanatçılar Vardır adlı yeni kitabım yaşadıklarım-
o süreci. Okulda sanatımızın her biri kendi alanındaki ustala-
Daver Darende gibi sanatçı dan yola çıkarak oluşturuldu. Doğrudan içinde bulunduğum
rından ders almanın kazancı önemliydi. Bugün çoğu yaşamda
anların bir toplamı sayılabilir. Geçip giden zamandan geriye
portrelerine yer veriyor.
olmayan o sanatçıları saygıyla anıyorum.
kalanlar da denebilir bunlara.
Resim sanatına ilgisinin başladığı
Yaşamın kavgası gürültüsü içinde önceliğimin hep sanat
‘ANLATILANLAR YAŞANAN OLAYLARIN BİRİNCİ
çocukluk ve ilk gençlik yıllarından
olayları olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Kendimi bu açıdan
ELDEN TANIKLIĞINA DAYANIYOR!’
yola çıkarak dönemin sanat şanslı sayarım. Çünkü en başından beri birbirinden farklı sa-
n Yakın dönem sanat tarihimizi ele alırken anlattığınız olay-
natçılarla bir araya gelme fırsatı yakaladım.
yaşamına notlar düşen Binzet,
lar, bizzat tanıdığınız sanatçılarla ilgili kişisel gözlemlerin ya-
Aslında anlatılanlar bir kişinin penceresinden dönemlere
Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş nı sıra gezmiş olduğunuz süreli sergilere, tarihlerine, kimlerin
bakmaya çalışmak. Her dönemin içinde var olma savaşı veren
katıldığına, hatta açılış saatlerine ve o dönemde yaşanan kimi
Bölümü’ndeki yıllarını, okulda
sanatçılar, onların yaptıkları ve onlara bir şekilde bulaşan diğer
olaylara ilişkin pek çok önemli ayrıntı mevcut.
yaptığı çalışmaları, üzerinde emeği
insanlar kitabımın ana ekseni.
Yazarken hangi kaynaklardan yararlandınız?
Bulaşmak sözcüğünü özellikle kullandım. Kitap okunduğun-
geçmiş değerli isimleri de anıyor.
Öncelikle bir noktayı vurgulamak istiyorum. Burada anlatı-
da görülecektir ki her sanatçıya, onun yapıtına bir şekilde do-
Ülkemizde tarihsel süreçte lanlar doğrudan doğruya yaşanan olayların birinci elden tanık-
kunmaya çalışanlar hiçbir zaman eksilmemiştir.
lığına dayanıyor. Gerek kişiler, gerekse sanat olaylarının zama-
sanatçılar üzerinden kurulmaya
nında gözlemleriyle kayıt altına alınması, notlar tutulmasından
‘SANAT ATEŞİYLE BÜYÜDÜM. RESİM SANATININ
çalışılan, sanatta gölgesi hep
USTALARININ ATÖLYELERİNDE YETİŞTİM!’ hareketle oluşturuldu bu kitap.
hissedilen baskıları anlatıyor.
Dönem sergilerinin katalog, broşür, davetiye ve kitap gibi ya-
n Bu kitabınızda sanatın yaratıcısı olarak sanatçıyı ön pla-
Satır aralarında Binzet’in zılı kaynakların bu yazım sırasında vazgeçilmezlerim oldu. On-
na alıyorsunuz. Anlatıyı sanatın öznesinden yola çıkarak
oluşturuyorsunuz. Sanatçı olmak bir bakıma çağının tanığı lara yeniden dokunmak, sayfalarındaki görsellerle ilintili yazılan-
önceleri öğrenci olarak izlemeye
ve sözcüsü olmak demek. ları okumak o günlere bir daha dönüşün kapılarını araladı bana.
başlayıp sonrasında da
Politika ve sanat birbirinden bağımsız olmamıştır. Bir döne- Kuşkusuz, burada anlatılanların geniş bir zaman aralığına
izlemeyi sürdürdüğü sergileri de
me yeniden bakarken sanatçıyı nerede konumlandırıyorsunuz? yayılmış sanat olaylarının tümünü kapsadığı gibi bir iddiası
geziyorsunuz.
Kitaba adını veren sözlerden başlamak istiyorum. Sanatla bir yoktur. Belirttiğim gibi katılımcı olarak yerinde izlenen
şekilde ilgilenen çok kişinin elinden düşürmediği bir kitap var: olaylar esas alınarak yazıldı etkinlikler. Yine vurgulamak
>>
10 13 Şubat 2025
GÜVEN BAYKAN