25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Paul Auster'ın “Brooklyn Çılgınlıkları” üzerine... ‘60 yaş ve yaşlanma hali Auster’i fazlasıyla etkiliyor ? Erdem KABADAYI A “Brooklyn Çılgınlıkları”, Paul Auster'in Türkiye'de yeni çıkan romanı. Bu kitap aslında yazarın son romanı değil; “Yazı Odası Yolculukları” daha sonra yazılmış olsa da Türkiye'de daha erken çevrildi. Roman, yazarın halen yaşadığı yer olan Brooklyn'de geçiyor. Bu yıl 60. yaşını kutlayan yazar, “Yazı Odası Yolculukları”ndaki gibi bu romanda da yaşlanmış, hayatının son dönemine girdiğini hisseden bir karakterin öyküsünü anlatıyor. kciğer kanserini yenen bir insanın yapacağı son şey, herhalde ölmek için sakin bir yer aramaktır. Mücadele verilmiş, kanser yenilmiş, zafer kazanılmıştır. Böylesi bir sonucun ardından insan neden ölmek için hazırlık yapsın ki? Kim bilir, belki hastalık içinden geçip gittiği bedeni çoktan ayaklı bir ölüye çevirdi; kişinin bundan sonraki yaşamından keyif alacak hali kalmamış olabilir. Eski hasta artık hayata karşı bir iyimserlik barındırmıyordur ya da yakınlarından sıcak bir gülümseme görmüyordur. Belki de ölmek için aranan bu kişinin sadece yapacak bir şeyi yoktur. Nathan Glass böyle birisi. Kendi kendine, Azrail'e yıl sonuna randevu veren emekli sigortacı, bu iş için doğduğu ama yıllardır oturmadığı Brooklyn'e dönüyor. Eşinden boşanmış; telefonla bile konuşamayacak kadar birbirlerinden nefret ediyorlar. Kızını kendisine küstürmüş; ancak aylar sonra bir özür mektubu kaleme alabiliyor. Bahçe katı, iki odalı bir ev tutmuş, sürekli aynı restoranda öğle yemeğini yi yor; tek derdi orada çalışan Latin garson güzeli Marina'ya yakın durabilmek. Acı ama bu onun hayattaki tek eğlencesi… Paul Auster'in Türkiye'de yeni çıkan romanı “Brooklyn Çılgınlıkları” böyle bir ruh haliyle başlıyor. Bu kitap aslında yazarın son romanı değil; “Yazı Odası Yolculukları” daha sonra yazılmış olsa da Türkiye'de daha erken çevrildi. Alışılageldiği üzere kitabın yayınevi Can, çevirmeni Seçkin Selvi. Mekânın da yazarın halen yaşadığı Brooklyn olması da şaşırtıcı olmayan bir diğer küçük not. Nathan'ın planları, yeğeni Tom Wood ile çok uzun yıllar sonra karşılaşmasıyla hiç de tahmin etmediği, hesaplayamadığı şekilde değişiyor. Zira karşısında duran, çocukken Dr. Parmakçocuk lakabını taktığı, parlak bir akademik kariyer yapacağına inandığı Tom Wood'dan fazlasıyla farklıdır. Genç adam şişmanlamış, okulu terk etmiş, ailesinden kopmuş, geçinebilmek için uzun bir süre geceleri taksi şoförlüğü yapmıştır. Kısacası, hayatının bitmesini bekleyen Nathan, gerçek bir kaybedene dönüşen yeğeni Tom'u görünce planlarını bilinçli olmasa da erteler. Kendine yapacak bir iş bulmuştur: Tom'u hak ettiği hayata geri göndermek. Glass, eşinden boşandıktan sonra eski görkemli evinin satışından gelen parayla emeklilik günlerinin tadını çıkartırken, hayatta kalma bahanesi için yeni bir meşgale daha icat etmekten geri kalmaz. Ölümü isteyen ama bunu sürekli erteleyen emekli sigortacı bir kitap yazmaya karar verir: “Kitabın adı İnsan Çılgınlıklarını Kitabı olacaktı; değişik işlerde geçen uzun çalışma hayatımda yaptığım her gafı, her bozum olup kıçüstü oturuşumu, her mahcup düşüşümü, her budalalığımı, yaptığım her çılgınca ve aptalca hareketi olabildiğince yalın ve açık seçik bir dille yazmayı tasarlıyordum. Kendi hikâyelerim bitince tanıdıklarımın başına gelenleri yazacak; o kaynak da tükenince tarihsel olaylara yönelip eski dünyanın yitip gitmiş uygarlıklarından 21. yüzyılın ilk aylarına kadar çağlar boyunca insanoğlunun yaptığı çılgınlıkları anlatacaktım. Başka hiçbir işe yaramasa bile, en azından insanları biraz olsun güldürür diye düşünüyordum.” AUSTER HİKÂYECİKLERİ Glass'ın kitabıyla ilgili aldığı notlar arasında ilginç olaylar, hayret uyandırıcı tesadüfler, şaşırtıcı gerçekler bulunuyor; kısacası bildik Paul Auster hikâyecikleri… Gerçi önce Tom Wood, sonra da konuşmayan küçük Lucy devreye girince, kitabın yazım süreci sekteye uğruyor. Bu durumda da romana en renkli bölümleri sağlayan ilginç ve komik anekdotlar okuyucuya ulaşmaz oluyor. Zamanla işin içine son bir vurgun peşinde koşan eski bir sahtekâr; müzisyenlik ve porno film oyunculuğu yaptıktan sonra koyu bir tarikat mensubunun kısıtlayıcılığında yaşamaya başlayan bir kardeş; kocası tarafından aldatılan, doğma büyüme Brooklynli, takı yapan orta yaşlı bir İtalyan güzel gibi birçok karakter giriyor. Romanları içinde konu ile doğrudan alakalı olsun ya da olmasın, Paul Auster'in değişik kişilerin hayat hikâyelerini veya onların başlarından geçen ilginç olaylara değindiğine okuyucuları şahittir. “Ay Sarayı”, 20. yüzyılın başlarında Thomas Edison'la elektrik üzerine mücadeleye giren ve kaybeden Nicolas Tesla ile zamanında değeri pek bilinmeyen, yapıtlarıyla Amerika'nın tarih içinde masumiyetini nasıl kaybettiğini resmeden Ralph Albert Blakelock'un hikâyelerini içinde barındırır. Bu tercih biraz farklılık göstererek “Brooklyn Çılgınlıkları”nda kitabın tamamına yayılmış halde. Hayatları ? SAYFA 10 CUMHURİYET KİTAP SAYI 914
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear