Catalog

Sigortasigorta@cumhuriyet.com.tr Salı 21 KASIM 2017 Tasarım: BAHADIR AKTAŞ AvivaSA 200 müşterisini dinledi AvivaSA, müşterilerini daha yakından tanımak, müşterilerin ihtiyaç ve beklentilerini belirleyerek daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla 2013’de başlattığı “Müşteri Haftası”nda, bu yıl yine farklı etkinlikler “Müşterimi Dinliyorum, Geleceği Değiştiriyorum” konseptiyle başlatılan etkinlikte bu yıl, AvivaSA yönetim kadrosu ve 145 genel müdürlük çalışanı, 200 müşterisiyle yüz yüze görüştü. Etkinlik karikatürist le müşterileriyle bir araya geldi. Erdil Yaşaroğlu’nun katılımıyla yapıldı. Yaralar sarılıyor Daha çok üretici yararlanabilsin İklim değişikliğinin verdiği zararın her geçen gün daha fazla arttığı aşikâr. Zaman zaman gündeme gelen hortum, dolu, fırtına ve sağanak şiddetinin de artış gösterdiği or taya çıkan tablodan da belli. Hâlâ tarımı ağırlıkta olan bir ülke olarak, tarım alanın daki hasarların güvenceye alınmış olması, üretici kadar ülke ekonomisi için de zo runlu bir durum artık. Dünya OLCAY BÜYÜKTAŞ da olduğu kadar Türkiye’de artan sigortalı hasar bu yıl itibarıyla 900 milyon lira ci varında. Belki yıl sonunda 1 milyar lira sınırını aşacak. Buna karşın tarım da sigortalılık istenen düzeyde değil. Yandaki sütunda ayrıntılarını okuduğu nuz haberde yalnız birkaç saatlik bir hortum ve fırtınadan etkilenen üretici sayısı 136 bin. Oysa tarım sigortası olan ve hasar başvuru sunda bulunan üretici sayısının 500 civarında olduğu anlaşılıyor. Başvurusu yapılmayan ha sarların olduğunu da varsayarsak diyelim ki bu miktar 500 değil de bin olsun. Ana sorun tapu Peki, bu kadar çok hasara karşın sigortalı sayısı niye bu kadar az. Yorum ve şikâyetlere bakılırsa üretici de sigortalı olmak istiyor. Şikâyetler sorunun tapu meselesinden kaynaklandığını gösteriyor. Tarsim’de sigorta yaptırmanın birinci şartı ÇKS’li olmak yani üretici Çiftçi Kayıt Sistemi’ne üye olacak. Üyelikten sonra primleri yarısı devlet tarafından karşılanan Tarsim’de sigorta yaptıracak. Ancak tapusu olmayan çiftçi kayıt sistemine de üye olamadığı için Tarsim’e de gelemiyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın, “Mülkiyet problemleri var. İnsanlar sigortalı olmak istiyor. Biz diyoruz ki ‘Siz sigortalı olamazsınız.’ Bu doğru değil. Bunu düzeltmenin yollarına bakacağız” açıklamasının sorunları çözeceğini umarız. Antalya’da üç mahallede 136 çiftçiye ait toplam 387.1 dekar sera alanı zarar gördü. 12 milyon liralık hasardan 4 milyon liranın üzerindeki sigortalı hasar ödenmeye başladı Antalya’nın Kumluca, Finike ve Demre ilçelerine bağlı alanlarda yaşanan hortum nedeniyle ürünleri ve seraları zarar gören çiftçilere ödemeler yapılmaya başlandı. Tarım Sigortası Havuzu’ndan (TARSİM) yapılan açıklamada, 13 Kasım’da, Antalya’da meydana gelen hortum nedeniyle, ürünleri ve seraları hasar gören üreticilerden 500 civarında hasar ihbarı alındığı ve ihbarların ardından, 50’ye yakın eksperle Bölgedeki tespit çalışmalarının tamamlandığı bilgisi verildi. TARSİM Genel Müdürü Yusuf Cemil Satoğlu, hiçbir sigortalının mağdur edilmediğinin altını çizdi. Sigortasız seraları ağırlıkta olduğunu dile getiren Satoğlu, “Antalya’da örtü altı üretiminin yoğun olduğu ilçelerde sigortalılık oranı yüzde 2025’ler seviyesinde. Henüz yüzde 7580’e yakın sera sigortalanmamış durumda. Hasarın yoğun olarak yaşandığı, Kumluca, Finike ve Demre ilçelerine bağlı alanlarda gezdiğimiz zaman, poliçelerini yaptıran üreticilerimizin içlerinin rahat olduğunu gördük. Poliçesini yaptırmayan üreticilerimiz ise ne yazık ki büyük bir mağduriyet ve panik yaşıyor. Ekspertiz işlemleri tamamlanan hasar dosyalarından değerlendirilmesi tamamlanan 220 adet hasar dosyası için 4 milyon TL’nin üzerinde tazminatı ödemeye başladık, kalan hasar dosyaları için de değerlendirmesinin tamamlanmasının ardından üreticilerimize jet hızıyla ödemeleri yapılacak” dedi. Bu hafta tamamlanacak Satıoğlu, hortumdan zarar gören sigortalıların tamamının tazminatlarının bu hafta içerisinde yapılmış olacağını vurguladı. Seraların yüzde 80’lik bir bölümünün henüz sigorta yaptırmamış olması, her bir üreticiyi binlerce liralık zararla başbaşa bırakıyor. Söz konusu durum diğer doğal afetlerde de geçerli. 136 bin üretici zarar gördü Antalya’nın Demre ilçesini vuran hortumun yol açtığı zararın bilançosu belirlendi. 3 mahallede 136 çiftçiye ait toplam 387.1 dekar sera alanı zarar görürken, 11 milyon 734 bin 522 lira 50 kuruşluk zarar olduğu belirlendi. Demre’de 13 Kasım akşamı meydana gelen hortumda oluşan zarar açıklandı. Kaymakam Murat Uz tarafından oluşturulan, Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdür vekili Ali Kıraslan başkanlığındaki 6 kişilik hasar tespit komisyonu çalışmalarını tamamladı. Hortumun en çok zarar verdiği Demre’ye bağlı Beymelek mahallesinde 115 çiftçinin 274.8 dekar serası hortumdan kullanılmaz hale geldi. Kapaklı Mahallesi’nde 18 çiftçiye ait 53.3 dekar, Gürses mahallesinde ise 3 çiftçiye ait 59 dekar sera hortumda zarar gördü. Öte yandan, Mersin’de önceki gün öğleden sonra etkili olan sağanak yağmur ve dolu 10 mahallede narenciye bahçelerine ve ekili araziye zarar verdi. Gençlerin tercihi ‘Anadolu Hayat’ Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) gençler arasında her geçen gün daha fazla yaygınlaştığına dikkat çeken Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü M. Uğur Erkan, sektörde 25 yaş altı katılımcıların toplam katılımcılara oranı yüzde 6 düzeyindeyken, kendilerinde bu oranın yüzde 13 seviyesinde olduğunu dile getirdi. Sunmaya başladıkları 1825 arasındaki katılımcıya özel emeklilik planı ile 99 liradan başlayan katkı payı ödemeleriyle BES’i tüm gençler için ulaşılabilir kıldıklarını hatırlatan Erkan, şirketin BES’li sayısını her geçen gün artırdığını anlattı. “Tüm emeklilik planla M. Uğur Erkan rının içindeki 150 binin üzerinde genç katılımcı sayısıyla sektör ortalamasının oldukça üzerinde bulunuyor” diyen Erkan, kısa vadede sadece bu plandaki katılımcı sayısını hızla artırmayı planladıklarını ifade etti. Genç Emeklilik Planı’nda gelinen noktayı değerlendiren Erkan, “Gençler için emeklilik aslında uzak bir kavram. Kısa vadeli planlar yapmayı tercih eden gençler, BES’i genelde para bi riktirme aracı olarak kullanıyorlar. Yüzde 25 devlet katkısı diğer müşteri kitlelerimizde olduğu gibi en önemli motivasyonları arasında yer alıyor. Bu yaş grubunda BES’in bu kadar tercih ediliyor olması çok sevindiric” diye konuştu. Allianz’dan akıllı kasko Afrika’da terör sigortası talebi arttı Afrika’da faaliyet gösteren yerli ve yabancı işletmelerin yatırımlarını kayıplardan korumak için siyasi ve terör riskleri talebinde artış gündeme geldi. Öte yandan Nijeryalı İçerik Geliştirme ve İzleme Kurulu Genel Sekreteri Simbi Wabote, ülkedeki yerel sigorta endüstrisinin, 3 milyar dolar veya daha fazla değere sahip projeler gibi büyük sözleşmeleri üstlenme kapasitesinden yoksun olduğunu söyledi. Allianz Türkiye, 14 yaşa kadar olan araçları temi nat altına alan yeni ürünü Akıl lı Kasko ile, kendi noktalarında hasarın yüzde 100’ünün karşı lanacağını, diğer tamirhaneler de ise yüzde 25 muafiyet uygu lanacağını duyurdu. Yüzde 40 ve üzeri hasarsızlığı olan araç lar için düzenlenmiş poliçelere de ek prim karşılığında ‘Hasar sızlık Koruma’ teminatının ila ve edileceğini belirten Allianz Türkiye Pazarlama Genel Mü dür Yardımcısı Okan Özdemir, “Bu teminatla, poliçe sü resince bir kereye mah sus olmak üzere radyo teyp ya da cam kırıl ması hasarının oluş ması durumunda ha sarsızlık indirim hakkı korunacak; ye nilenen poliçe de hasarsızlık Okan Özdemir oranı düşürülmeyecek” dedi. Taşeron işçilik ve bütçe Ekim ayı gelir ve gider rakamları açıklandı. Böylece 2017’ye ilişkin 10 aylık toplu veriler de çıkmış oldu. Ocakekim dönemine ilişkin rakamlara bakmadan önce, geçen cumartesi CHP Emek Büroları’nın düzenlediği Taşeron İşçilik Çalıştayı’ndan bir not aktaralım. Sonuç bildirgesinde kamuda çalışan taşeron işçilerin ayrımsız ve koşulsuz kadroya geçirilmesi ilk madde olarak kaleme alındı. Tam da bu noktada altını çizelim: OHAL’in çözüm şöyle dursun, bütün memleket meselelerini ağırlaştırması bir yana. Temel sosyal haklardan yoksun, güvencesiz istihdamın yaygın uygulaması olan taşeronluk kamuda zaten bilinçli bir politik tercih olarak sürdürülmekte. Bütçenin, her daim yönetenlerin kaynakları dağıtma konusunda tercihler demeti olduğu gerçeğini hatırlarsak, taşeron işçiliğin neden yaygınlık ve süreklilik kazandığı daha berrak görülür herhalde. 30 yıl önce devletin küçülmesi sloganıyla takdim edilen özelleştirme uygulamalarıyla fikri temeli de atılan taşeronluk, AKP iktidarlarının bütçe ve personel politika tercihlerinin vazgeçilmez bir enstrümanına dönüşmüştür. Bütçedeki hizmet alımları ve müteahhitlik giderlerinin trendleri, bu gerçeği bize anlatan açılardan biridir. Özellikle temizlik ve güvenlik hizmet alım giderlerinde yükselen grafikler, kamuda taşeronluğun AKP’nin esaslı bir tercihi olduğunu, gayet net gösterir. Müteahhide 10 ayda 25 milyar Bütçede “müteahhitlik gideri” başlığıyla yapılan harcamalar: Ekim ayında 3.7 milyar TL: 10 aylık toplam ise yaklaşık 25.7 milyon TL olmuş. Bu kalemdeki artış, 2016 bütçesiyle kıyaslandığında iyi görülüyor. Geçen yıl ocakekim döneminde müteahhitlik giderlerine 19.9 milyar TL harcanmıştı. Bir önceki yıla göre 5.8 milyar TL daha fazla yapılan müteahhitlik harcaması, inşaat odaklı büyüme stratejisinden, davetli ihaleler portföyüne kadar kritik alanlarda fikir veriyor. Zaten müteahhitlik harcamalarının 8.3 milyar TL’si yol yapımına (büyük bölümünün davetli olduğunu anımsatalım) gitmiş. Yılbaşından bu yana, hizmet binaları için yapılan müteahhitlik ödemesi ise 6.3 milyar TL’ye ulaşmış. Sadece ekim ayında kamunun hizmet binaları için ödediğimiz vergiler 1.1 milyar TL’ye yakın. İşte kelimenin tam anlamıyla “büyük” devlet olmak budur. Büyük devlet biraz da büyük bina demektir çünkü bizde. Hizmet alımlarına 20.5 milyar Yazının girişinde söz ettiğimiz taşeron işçilik meselesi, bütçedeki hizmet alımları kalemiyle yakından ilişkili. Ocakekim dönemi bu kalemde yapılan harcamalar 20.5 milyar TL’ye ulaşmış. Söz konusu bütçe gideri başlığı, 12 ayrı kalemden oluşuyor. Hizmet alımlarındaki aslan payı, müşavir firma ve kişilere yapılan ödemelere ait. Bu kalem için bütçeden yapılan harcama yaklaşık 14.2 milyar TL. (Müşavir firma ve kişilerin kimler olduğu bütçede yazmıyor.) On ayda: Temizlik hizmeti alım giderleri: 2.4 milyon TL. Özel güvenlik hizmeti alım giderleri : 1.4 milyar TL’yi geçmiş. Bu kadar rakam yeter. Bakalım yıl başından önce çıkarma sözü verilen taşeron işçilik meselesi nasıl çözülecek? Hizmet alımları için yapılan harcamalar, kamu emekçilerine güvenceli istihdam olarak dönebilecek mi? Taksilerde en pahalı trafik sigortası 6 bin lira Sigorta Bilgi Merkezi (SBM) 2017 yılı Kasım ayına ait trafik sigortası azami brüt primleri tablosunu yayımladı. Verilere göre, Trafik sigortasında en çok tartışılan ticari taksilerde İstanbul’da, son 3 yılda hiç kaza yapmamış olanların yedinci basamakta trafik sigortası primi 1687 TL seviyesindeyken, son 3 yılda sürekli hasar yapan taksilerin yer aldığı birinci basamaktaki taksilerin trafik sigortası primi 6 bin 24 TL’ye çıkıyor. Atradius, yeni ofisler açtı Hollandalı ticaret kredi sigortacısı Atradius, yeni Avrupa operasyonları ile küresel alanda genişleme hedeflerine hız verdi. Hollanda ticaret kredi sigortacısı Atradius, uluslararası varlığını daha da genişletmek için Bulgaristan ve Romanya’da yeni ofisler kurdu. Operasyonlar Sofya ve Bükreş’te yapılacak. Atradius, müşterilerin ödemelerini geciktirmesi durumunda şirketlere koruma sağlayan dünyanın ikinci büyük kredi sigortacısı durumunda. Sigortacıya büyük ceza İspanyol mahkemesi, İngiltere merkezli sigorta şirketine 1 milyar dolar para cezası verdi. İspanyol mahkemesi, 2002’de meydana gelen bir petrol sızıntısındaki rolünden dolayı The London Steam Ship Owners’a 1 milyar dolar ceza verdi. C MY B