26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumartesi 12 Mart 2016 O6 polisin kimliği ortaya çıktı ALİ AÇAR / CANAN COŞKUN Gezi Direnişi sırasında polisin attığı gaz kapsülünün başına isabet et mesiyle yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın öldürülmesiyle ilgili Jan darma Kriminal Laboratuvarı’nın TOMA görüntülerini inceleyerek tek şüpheliye indirdiği soruştur mada şüpheli polis E.Y’nin ifade sine Cumhuriyet ulaştı. 9 Mart’ta 3 ayrı savcı tarafından sorgulanan şüpheli polis E.Y., ifadesinde Gezi Parkı eylemlerinde nerede görev yaptığını dahi hatırlamadı. Şüpheli polis E.Y. ifadesinde şunları söyledi: “Ben olay tari hinde İstanbul Çevik Kuvvet Şu be Müdürlüğü’nde 62971 numa ralı grupta kalkancı olarak gö revliydim. Benim ZET tüfeği kul lanma sertifikam yoktur. Kasım 2011 tarihin de İstanbul’a gelmiştim. İlk görev yerim idi. Bu neden le olay yerini tam olarak ha tırlamıyorum. Olay gününü de anımsamı Polis E.Y. yorum. Çünkü o tarihler de Gezi Olayları nedeniyle birçok yerde görevlendirilmiştim. An cak Okmeydanı’nda görevlendiril miş olduğumuzu hatırlamıyorum. Ben sertifikam da olmadığı için o tarihlerde hiç gaz tüfeği kullan madım. Grup komiseri E.T’yi da ha önce de grup komiseri olduğu için hatırlıyorum. Ancak olay gü nü orada olup olmadığını hatırla mıyorum. K.E.H. isimli komise ri tanırım. Kendisi ile bir görevde birlikte olduğumuzu hatırlıyorum. Ancak bu olayda olup olmadığını çıkaramıyorum.” ‘Ben değilim’ E.Y. kendisine olay anına ilişkin gösterilen TOMA görüntülerindeki kolu sargılı polisle ilgili, “Söz konusu fotoğrafta 1. ZET’çi olarak etine dolgun olarak tanımlanan kişi ben değilim. Kendisini hatırladım. Görüntülerde kolu sargılı olan görevlinin F.D. olup olmadığını bilemiyorum. Söz konusu görüntülerde ben yokum” dedi. E.Y’ye Jandarma Kriminal Laboratuvarı ve Ulusal Kriminal Büro’nun düzenlediği bilirkişi raporlarındaki gaz tüfeği kullanan polislerin görüntüleri sorulduğunda ise, “1. ZET’çi olarak tanımlanan kişi ben değilim. Kolu sargılı 2. ZET’çiyi tanıyamadım. Grubumuzun şefi Y.U. idi. Suçlamayı kabul etmiyorum” diye konuştu. Açlık grevi sonlandı Halkın Hukuk Bürosu avukatları Berkin’in ölüm yıldönümünde soruşturmada aşama kaydedildiğini belirterek Okmeydanı’nda başlattıkları açlık grevini sonlandırdı. Berkin’in vurulduğu sokaktaki açlık grevi çadırının önünde konuşan avukat Oya Arslan, özetle şunları söyledi: “Berkin’in katledilme Berkin Elvan Kriminal incelemeyle kimliği tespit edilen şüpheli E.Y., kalkancı olduğunu ve gaz silahı kullanmadığını savundu İSTANBUL Beaynletmlı Berkin Elvan’ın ölümünün 2. yılında Bakırköy’de İstanbul Caddesi üzerindeki bir alışveriş merkezi önünde toplanan Devrimci Liseliler (DEVLİS), ağızlarını bantlayarak Bakırköy Özgürlük Meydanı’na yürüdü. Kalabalık, “Çocuk ölümlerine karşı bir şey yapmalı” pankartı açtı. Basın açıklaması yaptıktan sonra grup sessizce dağıldı. Eylem boyunca polis çevrede güvenlik önlemi aldı. Berkin için 1000 ekmek dağıtıldı. Berkin’e ağıtlar yakan anne, hastaneye kaldırıldı Aç kapıyı oğlum ALİ AÇAR Berkin Elvan, ölümünün 2. yılında Feriköy’deki mezarı başında anıldı. Okmeydanı’nda ise Berkin’in vurulduğu sokağa kırmızı karanfil ve ekmek bırakılırken, ailenin avukatlığını üstlenen Halkın Hukuk Bürosu da Berkin’in vurulmasının üzerinden 1000 gün geçmesi dolayısıyla oturduğu mahallede 1000 adet ekmek dağıttı. Avukatların basın açıklamasının ardından semte giren silahlı ve maskeli özel harekât polisleri Berkin ile ilgili asılan pankartları topladı. Polis, saat 15.00 için Berkin’in vurulduğu sokağın başında toplanma çağrısı yapan Halk Cephesi üyelerinin toplanmasına da izin vermedi. Ekmek ve kırmızı karanfil bırakılan Berkin’in mezarına sarılarak ağlayan anne Gülsüm Elvan “Oğlum buradayım, aç kapıyı yanına geleyim” diye ağıt yakarken baygınlık geçirdi. Gül süm Elvan hastaneye kaldırıldı. Baba Sami Elvan da “Çocuğum bu ülkede hiçbir haksızlık ve hırsızlık yapmadı. İki yıldır hâlâ adalet arayışımız devam ediyor” dedi.Anma törenine Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel, babası Şahap, ağabeyi Gürkan Korkmaz, Abdullah Cömert’in yakınları, Ethem Sarısülük’ün yakınları, Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan da katıldı. l İSTANBUL ANKARA ‘Berkin’e sözümüz var’ Berkin’in öldürülmesini Ankara Barosu önünde protesto eden Devrimci Liseliler üyesi 4 öğrenci darp edilerek gözaltına alındı. Öğleden sonra da Sakarya Caddesi’nde yürümek isteyen DevLis üyelilere polis engel oldu. A.Ü Cebeci Kampusu’nda da kurulan standın üzerine ekmek, mumlar, karanfiller bırakılarak Berkin’in fotoğrafı asıldı. Akşam da Güvenpark’ında gençlerin “Berkin’e sözümüz var” sloganları eşliğinde yaptığı açıklamada, “Barış ve kardeşliğin dünyası için mücadeleye devam” denildi. ‘SORUŞTURMA TİTİZLİKLE SÜRÜYOR’ İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmaya ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Daha önce olay failinin tespitine yönelik alınmış olan bilirkişi raporu çerçevesinde yürütülmekte olan soruşturma, ilerleyen süreçte görüntü iyileştirilmesi işlemi uygulanarak alınan Jandarma Kriminal raporu ile çok daha farklı bir boyut kazanmış, hatta olay faili dahi değişmiştir. Söz konusu raporlar medya ve sosyal paylaşım ağlarında da yayımlanmış olup, soruşturmanın geldiği aşama itibari ile ortaya çıkan yeni olay failinin kimliğinin tespit çalışmaları titizlik ve ivedilikle sürdürülmektedir” denildi. sinin 1000. günde dosyada hareketlilik sağlanması üzerine açlık grevini sonlandırıyoruz. Bu dava açılmak zorunda ve bunun için ısrarımızı sürdüreceğiz. Hangi dos ya 1000 gün bekler ve hangi anne 1000 gün acıyla bekletilir” dedi. Dosyada daha önce görüntülerin olduğunu ancak bir türlü isimlerin açıklanmadığını kaydeden Ars lan, “Ulusal Kriminal Büro’nun ardından görüntülerin temizlenmesi için ve kişilerin tespiti amacıyla görüntüler Jandarma Kriminal Büro’ya da gitmişti. Buradan gelen kararla Ulusal Kriminal Büro’nun iki yıl önce bulduğu kişiler işaret edilerek, ‘sicil numaralı kişi Zet 1 polise muhtemel aynı işareti ile benziyor’ denildi. Bunun üzerine bu kişinin ifadesi alındı. Bir ay önce Jandarma söylemişti ancak iki gün önce ifadesi alındı. Bu kişi ifadesinde silah kullandığını kabul etmiyor. Herkes bilmiyorum, görmedim havasında. Emniyet bu isimleri vermeli ve bu dava açılmalı” dedi. l İSTANBUL Cengiz’e var ÇYDD’ye yok 4 milyon liralık ‘bağış vergisi’ İSTENMESİNE AYSEL ÇELİKEL’DEN TEPKİ HAKAN DİRİK Son olarak Cerattepe’ye göz diken, 17/25 Aralık tapelerinde adı geçen Mehmet Cengiz’in 422 milyon liralık vergi borcunu silen Maliye, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nden (ÇYDD) 4 milyon liralık “bağış vergisi” istiyor. Buna karşın ÇYDD’ye kesilen cezalar bir bir yargıdan dönüyor. Kendilerine türlü zorluklar çıkarılırken yandaş dernek ve vakıfların ihya edildiğini dile getiren ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, “Yandaş dönemin işleyişi dernek ve vakıflara da yansıyor. Bizim gibi dernekler, kadın kuru luşları, bir kuruş destek le ilgili şu bilgileri almazken; TÜRGEV, En verdi: “Genel mer sar Vakfı, İlim Yayma Ce kez ve şubelerimiz miyeti gibi kuruluşlara olarak cezasıyla devletin desteği yağıyor. beraber yaklaşık 4 Bu sistem, yandaşlara ça milyon vergi borcu lışıyor” dedi. Prof. Dr. Çe çıkarıldı. Biz ba likel, Cengiz Holding ve ğışların ticari faa diğer şirketlere gösterilen liyet olamayacağı “anlayışın” kendile nı belirterek yargı rine gösterilmedi ya başvurduk. Her ğini, aslında olma biri için ayrı ayrı. yan bir vergi borcunda dahi uzlaşı Aysel Çelikel Toplam 16 dosya oldu. Bu davalar, lamadıkları için adaleti mah teker teker bizim lehimize so kemelerde aradıklarını söyledi. nuçlanıyor. Birkaç tanesi henüz 16 dosya var... gelmedi. Ülkede hukukun durumu da malum. Ancak bizim de Çelikel, ÇYDD’ye yönelik ver durumumuz çok net.” gi kıskacındaki hukuki süreç Maliye, camilere gönderilen çelenklerle yapılan bağışların yanı sıra “mail order” ve “pos makinesi” ile yapılan bağışları “ticari faaliyet” kapsamında değerlendirdi. Dernek genel merkezi ve şubelere yaklaşık 4 milyon liralık vergi borcu çıkarıldı. Cengiz’in vergi borcunun tamamını silerek uzlaşan Maliye, ÇYDD’ye 1.5 milyon lirada uzlaşmayı önerdi. Dernek, bağışların zaten ticari işlem olmadığını belirterek vergi borcunu kabul etmedi, uzlaşmayı da reddetti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, genel merkez ve şubelere yapılan bağışlara ayrı ayrı çıkarılan vergi borçlarına karşı hukuk yoluyla mücadele yöntemini seçti. l İZMİR haber EDİTÖR: münevver oskay TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Ateşle oynamak Yirmi yılı aşkın köşe yazarlığımda bugünlerdeki kadar sıkıntı duyduğum az olmuştur. Sorun konu yokluğu ya da herhangi bir başka şey değil. Sorun, tam tersine, konu bolluğu... Sözcüğün tam anlamıyla ve deyim yerindeyse bir konu “cangıl”ındayız... Gazete yazarı, yurttaş, aydın, her kim isek, böyle bir alanın tam ortasındayız... Okurun yazardan haklı olarak çıkış yolu göstermesini beklediği bu deli saçması ortamda, insan ne diyeceğini, ne yazacağını şaşırıyor... Nereden, neden tutsanız elinizde kalıyor... HHH Aylardır medyada adları geçen Cizre, İdil ve Sur’un nerede olduğunu bu yazıyı okumakta olanlardan kaçımız biliyor? Şırnak’ın bitişiğindeki Hakkâri’yi görmüştüm... Fakat o sırada il olmayan Şırnak’a yolum düşmemişti. İlçesi Cizre Güneydoğu’nun da güneydoğusunda, TürkiyeSuriye sınırının az üstünde. İdil, Şırnak’ın bir başka ilçesi. Sur ise, birçok kez gittiğim Diyarbakır’ın, adını bu şehrimizin ünlü surlarından alan tarihi mahallesi... Bütün bu ilçe, mahalle adları, sanki ülkemizdeki yerleşim yerlerinin değil de, savaştığımız bir başka ülkedeki çatışma alanlarının adları... Türkiye’nin bir iç savaş cehennemine çekilmesinin, bunca ölümün, bodrumlardan yanık insan kemiklerinin toplanmasının, adı geçen ilçe ve yerleşim yerlerinin harabeye dönüşmesinin sorumlusu sadece, oraları silah deposuna dönüştüren PKK mi, yoksa onunla birlikte, buna göz yumduğu apaçık siyasal iktidarın kendisi mi? Yanık insan kemikleri, yıkıntılardan toplanan ceset parçaları, karşı taraftan birine mi; tutsak edilmiş, kıstırılmış masum insanlara, çocuklara mı ait? Bir kaos ve cangıl ortamında, bu soruların yanıtına bir türlü ulaşılamıyor... Böyle olunca da, yazarlığınızdan da, insanlığınızdan da utanıyorsunuz... HHH Yaşamakta olduğumuz günlerin bir başka can alıcı konusu, mülteci sorununun hem Türkiye hem Batı, hem bütün dünya bakımından, yüz kızartıcı, utanç verici, isyan ettirici bir duruma gelmiş olması... Bu sorunu yaratanların, Suriye’yi parçalama girişiminin sorumluları olduğundan kuşku yok. Onların başta gelenlerinden biri de ülkemizdeki siyasal iktidar değil mi? Bu facia başlamadan önce gezip gördüğüm Suriye bir cennet değildi ama; barışçıl, normal bir ülkeydi... Bugün gelinmiş olan duruma bakın... Irak’takini de aşan bir facia, felaket ortamı... Sayısı milyonlara ulaşan yoksul, umarsız insan toplulukları; çoluk çocuk, genç yaşlı, sınırdan sınıra sürülüp duruyor... Hayvan ya da köle pazarlarında gibi, üzerlerinde pazarlıklar yapılıyor... Türkiye’yi Ortadoğu ateşine atan, günü geldiğinde paralı askerleri olarak kullanacaklarından kuşku duymadığım IŞİD cellatlarını ülkeye dolduran; şimdi de yersiz yurtsuz, çaresiz insan toplulukları üzerindeki kirli pazarlıkta utanç verici bir role soyunan siyasal iktidar, ülkemize sürülen kara lekenin; ekonomide, toplumsal yaşamda, ahlakta olumsuz sonuçları giderek belirginleşecek yıkımların da başlıca sorumlusu değil mi... HHH Rusya’yla aramızda durup dururken yaratılan düşmanlık ortamı, yumuşatılacağına tırmandırılıyor... Sınır ihlalinin bahane, uçak düşürmenin büyük olasılıkla ABD yönlendirmesi olduğu bugün apaçık görülebiliyor... Şimdi de ülkemiz, siyaset diliyle ilgisi bulunmayan, ancak en cahil ve şoven kesimlerin kulağını okşayacak kışkırtıcı, kaba saba söylemlerle, RusyaUkraynaKırım sorunlarına bulaştırılmak isteniyor... Bilemeyeceğimiz ve çok daha tehlikeli nedenler yoksa, cahil cesareti ve ateşle oynamaktır bu... HHH Ve hukuk kavramıyla ilişkisi “kuvvetler ayrılığı da ne imiş, kuvvetler birlik olmalı” deme düzeyindeki kişiyle arkasındaki medya güruhunun, ülkemizde hukukun, adalet kavramının son kırıntılarına savaş açmış olması... Türkiye bir cahil ve deli cesaretiyle ateşle oynamakta olan bu yönetimden kurtulmak gerekliliğini yeterince kavrayamaz ve herkes, her kesim, kendi alanında gerekli adımları atamazsa, bütün bir ülkece yanıp kül olmayı hak ediyoruz demektir... 9 YIL 4 AY HAPSİ İSTENİYORDU Dumanlı’ya yakalama kararı Ekrem Dumanlı Cumhurbaşkanına hakaret ve iftira suçlarından hakkında 9 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açılan eski Zaman Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı hakkında, ifadesinin alınması için yakalama kararı çıkarıldı. Bakırköy 42. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki davanın duruşmasına, Ekrem Dumanlı katılmazken Today’s Zaman gazetesinin eski Genel Müdürü Bülent Keneş ve avukatı hazır bulundu. Keneş, iddianamenin hatalarla dolu olduğunu savunarak “İddianameye konu olan haberler benim tarafımdan hazırlanmış haberler olmayıp gazetede çalışan arkadaşlar tarafından hazırlanmıştır. Suç içermeyen ve yazı içeriğinde Fuat Avni’ye atıf yapılarak ve iddia olarak hazırlanıp yayımlanmıştır. Haber pek çok basın ve gazete tarafından haber yapılmıştır. Yapılan haber gazetecilik faaliyeti kapsamındadır” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet 14 ilde cemaat operasyonu Elazığ merkezli Antalya, Bursa, İstanbul, Malatya, Bitlis, Kahramanmaraş, Tunceli ve Hakkâri’de eşzamanlı yapılan “Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması”na yönelik operasyonda 39 adrese baskın yapıldı. Operasyonda 28 kişi gözaltına alınırken ev ve işyerlerinde arama yapıldı. Elazığ’da gözaltına alınanlar arasında işadamları ve dershane yöneticilerinin bulunduğu öğrenildi. Gözaltı sayısı artabilir. Tokat merkezli Ankara, Sivas, Kayseri ve Mersin’de de operasyon düzenlendi. 28 kişiden 14’ü Tokat’ta, 4 kişi ise diğer illerde gözaltına alındı. l ELAZIĞ/TOKAT/DHA OKULLARA da kayyum! Çorlu’da “FETÖ/PDY” soruşturması kapsamında ilçedeki bazı okul, yurt ve dershanelerin bağlı olduğu Özel Ergene Eğitim Hizmetleri Basın ve Yayıncılık San. ve Tic. A.Ş’ye “terör örgütüne finans sağlandığı” iddiasıyla kayyum atandı. Okul ve dershaneler şöyle: Özel Malhun Hatun Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu, Süleymanşah Ortaöğretim Erkek Öğrenci Yurdu, Çorlu Safir İlkokulu, Çorlu Safir Ortaokulu, Güldeste FEM Dershanesi, Güldeste Anafen Dershanesi, Çorlu Fatih Lisesi, Çorlu Fatih Anadolu Lisesi ve Çorlu Zafer İlkokulu. l TEKİRDAĞ/DHA C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear