29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Salı 8 Eylül 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK 4 Yargının sorunu tek değil ki... dli yılın açılışı, bir kez daha dikkatleri yargının sorunlarına yoğunlaştırdı. Yargının, siyasal iktidarın denetiminde olması, yargının bağmsızlığını öne çıkarıyor. Yargının bağımsızlığı sorunu AKP’den önce de vardı ama, onunla üst düzeye erişti. Üzerinde çokça durulduğu için kısaca değinmekle yetineceğim, yargının bağımsızlığı yalnızca, HSYK’nin iktidar denetiminin altına alınması yoluyla olmuyor. Aynı zamanda yıllardır, mesleğe kabul sınavı ve mülakatlarda, bakanlık bürokratları tarafından siyasi düşünce, mezhep ve hemşerilik ilişkilerinin ön plana çıkarılmasıyla da bağımlı, yandaş yargı yaratma yolu açılıyor. Yüksek yargının durumunu görmek için, Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin kararlarına, Yargıtay Başkanı’nın kendi Adli Yıl Açılış töreninde yaptığı konuşmaya bakın, yeter. Yargının ve de yüksek yargının tek sorunu bağımsızlık ve yansızlık değil, yapısal ve düşünsel bozukluklardan kaynaklanan başka sorunlar da var. Yüksek yargıda mahkemelerin daire sayılarının artık birer içtihat mahkemesi olmasına imkân vermeyecek şekilde artırılmasına dikkat çekiyor, bu durumda yetersiz ve vasıfsız incelemelerle hüküm kurulmasının şaşırtmadığını söylüyor hukukçular... HHH Eleştiriler yalnız yüksek yargının kalitesine yönelik değil. Örneğin TBB Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu adli yıl açılış konuşmasında “Hâkimlerin usul ve kuralları yeterince bilmemeleri sebebiyle kendi usul kurallarını icat etmekte pek çok zaman beis görmemelerinden” yakınıyordu. Başkan’ın başka bir yakınma konusu, “Bilirkişinin dosyanın fiilen karar vericisi durumuna getirilmiş olmasıydı.” Bu hususun yıllardır dile getirildiği cümlenin malumudur. TBB Başkanı, adli yılın açılış konuşmasında yargımızın yıllardır süren bir hastalığı haline gelen, yargılamalarda avukatı yok sayma, kendini avukattan üstün görme yaklaşımına da değinirken, hayati bir noktaya parmak basıyordu, çünkü her hukuk düzeninde iddia ve karar vardır. Ancak demokrasilerde, savunma, yargıyı tamamlayan unsurdur. Kimse bu gerçeği görmezden gelip, avukatların kalitelerini tartışma konusu etmesin! HHH Eğer kalite sorunu öne sürülecekse, önce bu konuda avukatlar, yargıçlar ve savcılar arasında önemli düzey farklılıkları olmadığını, bileşik kaplar kuralını unutmamalı. Ayrıca Milli Eğitim’in içler acısı düzeyi, her alanda kalite sorunu yaratmaktadır. Üstelik, şu anda ülkemizde 84 hukuk fakültesi ve 40 bin hukuk öğrencisiyle kaliteyi düşüren korkunç bir enflasyon olduğu da gözden uzak tutulmamalı. TBB’nin, bu fakültelerdeki eğitim kalitesini takibe alma teşebbüsü yerindedir. Ama yetersiz bulunanlardan mezun olanların staja kabul edilmemeleri nasıl mümkün olacak bilemem. Hukuk fakültelerinde eğitim sürelerinin 12 yıl artırılması da faydadan hali olmasa bile, yeterli değil. Buna karşılık mutlaka baroların denetimi ve yönetiminde olması gereken avukatlık stajı kurumunun güçlendirilmesi, avukatlık ruhsatının ancak mesleğin ciddiyetine uygun, baroların üst kuruluşlarının yapacağı tümüyle meslek kuruluşu denetimindeki sınavdan sonra verilmesi, ısrarla uygulanması gereken zorunlu yöntem. Kısacası, Türkiye’de yargı tepeden tırnağa reforma muhtaç. A Erdoğan’ın ‘400 vekil istiyorum’ dediği mitingin üzerinden tam 7 ay geçti. 90’ı aşkın sivil yurttaş öldü, son 62 günde 80 güvenlik görevlisi şehit edildi umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yeni anayasa için destek ve “400 vekil istiyorum” açıklamaları yaptığı Kırşehir ve Bursa mitinglerinin üzerinden 7 ay geçtikten sonra ülke kanlı “kaos” günlerine uyanmaya başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan 7 Haziran seçimlerinde istediğini alamayınca çözüm süreci “buzdolabına” kaldırıldı, koalisyon kurulması engellendi, ülkenin Doğu ve Güneydoğu’sundan her gün ölüm haberleri gelmeye başladı. İHD ve HDP’nin raporlarına göre, 7 Haziran seçimlerinden bu yana yaşımını yitiren sivillerin sayısı 90’ı aşıyor. Erdoğan, 30 Ocak 2015 tarihinde Kırşehir’deki toplu açılış töreninde rakam vermedi ama “Yeni Türkiye ve yeni anayasa için siz iradenizi ortaya tam manasıyla koymalısınız. İnanıyorum ki 7 Haziran’da da siz, gerekli tavrı, yeni anayasayı kuracak gücü ortaya koyacak ve yeni Türkiye’nin temellerini atacaksınız” sözleriyle AKP’ye oy istedi. Arkasından 6 Şubat günü Bursa mitinginde “7 Haziranda yeni Türkiye’yi istiyorsak, yeni anayasa istiyorsak, başkanlık sistemi istiyor 400 vekil uğruna ne güneşler batıyor lık n a k ş Ba esi hev aosa ik ülkey kledi sürü C Erdoğan’a ihanet suçlaması C HP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, “400 vekili tek parti alsaydık bunlar olmazdı” diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında vatana ihanet suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Erdoğan’ın 7 Haziran seçimlerinden önce başkanlık sistemine geçmek istediğini, Cumhurbaşkanı olmasına rağmen tarafsızlık ilkesine aykırı olarak AKP adına 400 vekil istediğine dikkat çeken Hakverdi, ancak AKP’nin seçimlerde tek başına iktidar olmadığını belirtti. Hakverdi, “Bu tarihten sonra ülke bir kaosa sürüklenmiş, çok sayıda insanımız çatışmalarda öldürülmüştür” dedi. Hakverdi, Erdoğan’ın son açıklamasıyla ülkede yaşanan terör olaylarının ve kaosun sorumlusu olduğunu ve kendi kontrollerinde geliştiğini itiraf ettiğini vurguladı. l ANKARA / Cumhuriyet Enes Kanter sak, 400 milletvekilini vermek lazım ki bu gerçekleşsin. Çözüm sürecini istiyorsak 400 vekili vermemiz lazım ki, gümbür gümbür iktidarda olan bir parti bunu gerçekleştirsin” dedi. 7 Haziran seçimlerinde seçmen değil “400 vekil”, AKP’ye tek parti iktidarı bile vermeyince “Saray” damgalı yeni politikalar ortaya kondu. Erdoğan, “Çözüm süreci buzdolabındadır” diyerek sürecin askıya alındığını duyurdu. Erdoğan seçimlerden sonra anayasada öngörülen 45 günlük süre içinde bir koalisyon kurulmasını engellediği gibi, ana muhalefet liderine görev bile vermedi. “Başkanlık” hayalleri için “kumar oynayarak” 1 Kasım’da yeniden sandığa gidilmesi kararı verdi. İHD Genel Merkezi, 21 Temmuz 28 Ağustos tarihleri arasında yaşanan çatışmalı ortamın bilançosunu İHD Diyarbakır Şubesi’nde düzenlediği basın toplantısıyla duyurmuştu. Rapora göre, 37 gün içerisinde 2 bin 544 kişi gözaltına alınırken, 338 kişi tutuklandı, 92 askerpolis ve 38 PKK’li, 48 sivil de yaşamını yitirdi. HDP, Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu’nun 17 Haziran26 Ağustos 2015 tarihlerini kapsayan raporuna göre ise 7 Haziran seçimlerinin ardından Acı bilanço yaşanan saldırı ve çatışmalarda 78 sivil hayatını kaybetti. Suruç katliamıyla başlayan süreçte, son bir hafta içindeki kayıplar da dikkate alındığında sivil kayıpların 94’e ulaştığı vurgulanıyor. Erdoğan, önceki gün akşam katıldığı canlı yayında “Doğrudur belki hakikaten şehitlerimiz oluyor, olacak ama bunun bedelini biz bunlara çok ağır ödetiyoruz, ödeteceğiz. Şu ana kadar zaten gerek Kandil’de, gerekse ülkemiz içerisinde 2 bini aşkın teröristi öldürdük ve bunlara devam edeceğiz” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet ‘Asker can, kasap 400 derdinde’ BA’de Oklahama City forması giyen ve siyasi görüşü nedeniyle milli takıma çağrılmadığı konuşulan Türk basketbolcu Enes Kanter, Dağlıca’daki terör saldırısının ardından Twitter hesabından yazdıklarıyla dikkat çekti. İlk olarak, “Zalimler için Yaşasın Cehennem..!” tweeti atan Kanter, ardından “Asker can derdinde, Kasap 400 derdinde” ve “Bugün milleti kurban edenler, yarın olurlar millete kurban! M.F.G” mesajlarını yazdı. N ‘Durmak yok...’ Hulusi Akar tatilde miydi? CHP’li Yarkadaş’tan çarpıcı iddia FIRAT KOZOK Davutoğlu, randevu isteyen Kılıçdaroğlu’na dakikalar içinde yanıt verdi. Başbakanlık Resmi Konutu’ndaki görüşme 45 dakika sürdü. Çankaya Köşkü’nde basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, “Gelin hepiniz elinizi taşın altına koyun demiştim. Hepimiz birlikte erken seçim hükümetinde aynı masada olabilseydik, bugün terör örgütlerine karşı en güçlü mesajı vermiş olurduk” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu: Erdoğan hariç herkesin ayağına giderim FIRAT KOZOK Genelkurmay Başkanı ve Başbakan’la görüştü, sırada MHP ve HDP var ‘Karakteri bozuk şehit babaları var’ Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün ATVA Haber ortak yayınında katıldığı programda, şehit cenazelerinde kendisine yönelen tepkileri değerlendirdi. Erdoğan, “Ben bugün17 şehidimizin ailesini aradım. Tek bir olumsuz tepki almadım” dedi. “Malum basın organlarının cenazeleri provokasyon için kullandığı” iddiasında bulunan Erdoğan, “Bunların hepsi manipülasyon. Bir baba ‘Benim beş evladım daha var. Kendimle beraber feda etmeye hazırım’ diyor. Bu babalar da var ama böyle karakteri bozuk olanlar da var. Bu karakteri bozuk olanların yanında bu babalara fedai can etmeye hazırım” ifadelerini kullandı. 24 saatte iki zirve Dağlıca saldırısına ilişkin Başbakanlık Resmi Konutu’nda önceki gece yapılan güvenlik zirvesinin ardından dün gece de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda, Erdoğan başkanlığında zirve toplandı. Toplantıya Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Adalet Bakanı Kenan İpek, İçişleri Bakanı Selami Altınok, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi ve Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz katıldı. Zirve1 saat 15 dakika sürdü. ağlıca saldırısının ardından tüm programlarını iptal ederek önce partisinin MYK’sini toplayan, ardından da sırasıyla Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, süreçte “etkin inisiyatif” almaya hazırlanıyor. Bu çerçevede diğer muhalefet partileriyle de temas zemini arayacak olan CHP lideri, yakın çevresine “Seçimi düşünmeden inisiyatif almalıyız. Bu süreçte Cumhurbaşkanı hariç herkesin ayağına giderim” değerlendirmesinde bulundu. Kılıçdaroğlu, tek gündemle toplanan MYK toplantısında “Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeliyiz” dedi. Toplantıdan hemen sonra Genelkurmay Başkanı Akar ile telefonda görüşen Kılıçdaroğlu, makamına geçerek Davutoğlu’ndan randevu istedi. İstanbul’da yapmayı planladığı görüşmeleri ve televizyondaki canlı yayını iptal eden Davutoğlu da, Kılıçdaroğlu’ndan önce Genelkurmay Başkanı ile akşam üzeri yüz yüze görüştü. Davutoğlu ile görüşen CHP liderinin MHP lideri Bahçeli ile HDP eş genel başkanlarından da randevu isteyebileceği belirtiliyor. Kılıçdaroğlu, liderlerle temaslarında “Bu işi hep beraber çözelim” mesajını vurgulayacak. D ‘Televizyona çıkması akıl alır gibi değil’ Y akın çevresiyle yaptığı değerlendirmelerde Kılıçdaroğlu, özellikle Erdoğan’ın siyasi mesajlar verdiği televizyon programını sert dille eleştirdi. Kılıçdaroğlu’nun, “Bir devlet adamının, bunca şehidin verildiği bir çatışmanın ardından televizyon programına çıkıp hâlâ 400 vekilden söz etmesi akıl alır gibi değil. Çıkar, sağduyu çağrısı yapar, başsağlığı diler ve programı kapatabilirdi. Dün (önceki gün) bir kez daha anladım ki, bunlar devlet yönetemezler. Ülkeyi kaosa sürüklüyorlar” değerlendirmesini yaptığı öğrenildi. Davutoğlu: Şehitlerimizi komandolar tahliye etti aşbakan Ahmet Davutoğlu, Dağlıca saldırısına ilişkin, “O dağlar, o teröristlerden temizlenecek. Ne olursa olsun temizlenecek. Bu ülkenin dağları, ovaları, yaylaları, şehirleri teröristlere terk edilmeyecek” dedi. Davutoğlu, muhalefete teröre karşı omuz omuza verme ve küçük hesaplar içine girmeme çağrısı yaptı. Davutoğlu, Dağlıca’daki saldırıyla ilgili sessizliğini dün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile görüştükten sonra saat 17:30’da bozdu. Davutoğlu’nun Çankaya Köşkü’ndeki basın toplantısını, Akar ve Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün de katılımıyla düzenlemesi dikkat çekti. Toplantıda Başbakan Yardım B Merak edilen soruyu sordu Edinilen bilgilere göre Kılıçdaroğlu, görüşmede Dağlıca ile ilgili bilgilerin neden saldırıdan 24 saat sonra açıklandığını sorunca, Başbakan Davutoğlu, askeri yetkililerden aldığı bilgileri Kılıçdaroğlu ile paylaştı. Ancak Kılıçdaroğlu, Davutoğlu’nun verdiği yanıtlardan memnun kalmadı. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin içinden geçtiği sürece yönelik eleştirilerde bulunurken, tablonun tüm yurttaşları huzurlu kılacak şekilde ele alınması gerektiğini vurguladı. l ANKARA cısı Yalçın Akdoğan da hazır bulundu. 24 Temmuz tarihinden bu yana “terör örgütlerinin tasfiyesi” için talimat verildiğini kaydeden Davutoğlu, bölgedeki operasyonların 2 Eylül’de başladığını belirtti. Davutoğlu, “Dün (önceki gün) itibariyle operasyonlarda, mayın tarama çalışması esnasında güvenlik birimlerimiz önce uzun namlulu silahla, arkasından mayınlı saldırılara muhatap olmuştur. Güvenlik birimlerimiz sabahleyin özel komando birlikleriyle takviye edilerek, bu derin vadide bulunan karayolu üzerindeki alanı kontrol altına almış ve şehit düşen kahraman askerlerimize ulaşmış ve tahliye etmiştir” diye konuştu. HP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Dağlıca’daki terör saldırısı ile ilgili çarpıcı bir iddiayı gündeme getirdi. Yarkadaş, “İddialara göre, Genelkurmay Başkanı Ege’de bir tatil yöresindeydi ve gece 22.00 sularında Ankara’ya geldi. Güvenlik Zirvesi de bu yüzden geç başladı” dedi. Yarkadaş, Dağlıca’daki saldırıyla ilgili Cumhuriyet’e çarpıcı açıklamalar yaptı. Saat 15.30 sıralarında gerçekleşen saldırıyla ilgili PKK’ye yakın internet sitelerinin HPG Basın Birimi tarafından yapılan açıklamayı saat 18.06’da duyurduklarını belirten Yarkadaş, şöyle devam etti: “Buna rağmen, Başbakan Ahmet Davutoğlu, hiçbir şey yaşanmamış gibi, Türkiye Hollanda maçını izlemeye gitti. Üstelik giderken, yanına şehit bir polisin çocuğunu da aldı ve şehit istismarında yeni bir perde açtı. Bu bağlamda, Başbakan Davutoğlu, eğer saldırıyı bilmiyor ve maça gidiyorsa, bu büyük bir skandaldır. Yok eğer, saldırıyı bilmesine rağmen maça gidiyor ve sevinç gösterisi yapıyorsa, bu daha büyük bir skandaldır. Her iki durumda da Davutoğlu’nun istifa etmesi gerekir.” Saldırıyla ilgili açıklamanın gecikmesini de eleştiren Yarkadaş, bununla ilgili de “Saray ve AKP’nin Genel C Orgeneral Akar kurmay Başkanlığı’na şehit sayılarını açıklamaması için baskı yaptığı bilgisine ulaştım” iddiasını ortaya attı. Bu iddiasına Genelkurmay’dan bir yalanlama gelmediğini belirten Yarkadaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “7 Haziran sonrası başlatılacak olan çatışmalar, milliyetçiliği körükleyecek, AKP de bundan nemalanarak MHP tabanının oylarını alacaktı. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Toplum, şehitlerin sayısının artmasından, PKK kadar, Saray ve AKP’yi de sorumlu tutmaya başladı. Bu gerçek yapılan tüm anketlerde görülüyor.” Yarkadaş’ın en çarpıcı iddiası ise gece geç saatlerde toplanan güvenlik zirvesi ile ilgili oldu. Yarkadaş, “Genelkurmay Başkanı, saldırının başladığı saatlerde neredeydi? İddialara göre, Akar, Ege’de bir tatil yöresindeydi ve gece 22.00 sularında Ankara’ya geldi. Güvenlik Zirvesi de bu yüzden geç başladı. Genelkurmay Başkanı da bu iddialara açıklık getirmelidir” diye konuştu. l ANKARA Açıklasınlar TSK’ye baskı C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear