23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 ŞUBAT 2015 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada 13 CÜNEYT ARCAYÜREK Savunma Bakanı Yılmaz, Çin’den alınması beklenen sistemlerin milli sistemlere entegre edileceğini açıkladı ...uygun düşerse ağırbaşlı, hoşgörülü olmak. Ülkenin ulusal sorunlarında muhalefetle uzlaşı aramak! Böyle bir şey yok kafalarında... Ülkemizi yıllardır yöneten parti, çağdaş, hatta klasik anlamda iktidarmuhalefet ilişkilerini bir türlü algılayamadı... Muhalefet partilerini demokratik rejimin vazgeçilmez bir parçası olarak göremedi. Bir düşman cephe gözüyle baktı muhalefete! Bu yargıyı kanıtlamak için düne kadar Başbakan, bugün Cumhurbaşkanı olan RTE’nin halka konuşmalarında, açıklamalarında ana muhalefete veya diğer karşı partilere saldırmadığı gün yok! Başbakanlığa getirdiği AD’nin de RTE’den farkı yok. Tabii olay demokrasiyi sindirme sorunu. HHH Yıllardır izlediğimiz bu tabloya bakarak şimdi Meclis’teki kanlı kavgaları neden yadırgıyoruz.? AKP grubu tepeden gelen emirle, Meclis’te muhalefetle sözle değil, yumrukla, kafalara tokmak vurarak, iskemle atarak mücadeleye, kavgaya motive edildi. HHH Tepedeki saraylının aklının almadığı nedir? Çok basittir bu sorunun yanıtı. Durmadan yinelediği slogana göre; kendini seçimlerde halkın partisini bağrına bastığını ve bu nedenle dilediği gibi hareket etmek, yasa çıkarmak, özgürlükleri dar demokrasi anlayışına koşut kısıtlamak hakkına sahip görüyor. Uzlaşma kültüründen yoksun bu kafa ile ne Meclis’e ne de yurt düzeyine huzur ve barış gelebilir. HHH Muhalefetin haklı olarak karşı çıktığı demokratik hiçbir ülkede görülmeyen maddeler içeren bu yasanın çıkmasında neden direniyor?.. İktidar, muhalefetin olmayacak duaya amin demesini istiyor. Polis yolda gideni çevirip sorgulayacak, savcı ve hâkim kararı olmadan günlerce gözaltına alabilecek. Hukukun üstünlüğü de hasıraltı ediliyor. Savcı ve hâkimler yasalarda yazılı görevlerini vali ve kaymakamlara devrediyor. Dahası var. Vali ve kaymakamlara el koyma yetkisi veriliyor. Molotofa karşı ya da bir eylemi önlüyorum diyerek polise ateş etmek, polise durdurma ve arama yetkisi tanıyor... Kanlı biten kavgadan sonra muhalefet, iktidar vekillerinin saldırısına uğramazsa, dün İç Güvenlik Yasası’nın görüşülmesine başlanacaktı. HHH Başbakan’ın iç güvenliği sağlayacağını iddia ettiği bu yasayı çoğunluğuna dayanan kaba dayatmalarla Meclis’ten geçirebilir ama sonra? Ne ki şu kafa var oldukça yasanın görüşülmesi ve tasarı yasalaştıktan sonra ülkede olabilecekleri şimdiden kestirebiliriz. Tasarıya muhalefet eden, örneğin CHP liderini bonzai Kılıçdaroğlu MHP liderini molotof Bahçeli diye suçlayacaklarını açıklayan bir Başbakan’la ülkeye bu yasanın hayırlara vesile olacağını söyleyebilir misiniz? HHH Seçim yaklaştıkça bu çirkin saldırılar artacağa benziyor. Çözüm sürecinin kopma aşamasına gelmesindeki sorumluluğu bile muhalefete yüklemeye çalışıyorlar. Tepedeki AKP’li çözüm sürecinin işlemesi için İmralı’dan gelen 10 maddelik görüşme takvimini neden açıklayamıyor? Muhalefet mi engelliyor? Başbakan, muhalefete yüklediği sorumluluğu ve suçlamayı kanıtlamak peşinde. “Ne zaman çözüm sürecini olgunluğa getirsek gerginlik yarattılar” diyor. Muhalefetin tabii “Pensilvanya’dan aldıkları talimatla Meclis’te olay çıkardıklarını” söylüyor. HHH Ulusal bir partinin “dışarıdan talimatla” siyaset yapması suçtur. Bir Başbakan muhalefetin dışarının emriyle veya talimatıyla siyaset yaptığını söylüyorsa... ...üzerine düşen öncelikli görev, bu iddiasını belgeleriyle yargıya teslim etmektir. Yok, hayır! Bunlar; iftira kampanyasıyla öncelikle ana muhalefeti sözde kalan suçlamalarla seçim öncesi zora sokmak istiyorlar. Çamur at izi kalır. Siyaset anlayışları ve son günlerde ağırlıkla izledikleri politika bu! Füzeler NATO dışı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, ihalesi Çin tarafından alınması beklenen ancak daha sonra Fransa ve ABD iddiları ile gündeme gelen uzun menzilli füze sisteminin NATO sistemine entegre edilmeyeceğini açıkladı. CHP’li Aytun Çıray’ın 24 Aralık’ta Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesine Yılmaz’dan geç de olsa yanıt geldi. Çıray, Türkiye’nin Çinli CPMEIC firmasıyla ortak uzun menzilli füze üretmesini de kapsayan ihalenin durumunu sordu. Çin’den alınacak füzelerin NATO sistemleriyle entegrasyonunun sıkıntı yaratacağının belirtildiği önergede, ihalenin beşinci defa uzatılmasının nedenleri de soruldu. İsmet Yılmaz tarafından verilen yanıtta “Söz konusu sistem, Türkiye’nin savunması için milli sistemlere entegre edilecek ve NATO’ya entegre edilmeden kullanılacaktır” dendi. Yılmaz, önergeye verdiği yanıtta proje kapsamında teklif değerlendirme çalışmalarının tamamlandığını ve yeni bir resmi teklif alınmadığını belirtti. Türkiye’nin ilk uzun menzilli füze ihalesi 2013 Eylül’ünde gerçekleştirilmiş, ihaleyi Çinli CPMEIC kazanmıştı. Ancak NATO’dan sistemin NATO silah sistemleriyle entegre edilemeyeceği üzerinden gelen baskı sonucunda ihale için süre uzatılmıştı. İhale süreci Eylül 2013’ten bu yana tam beş kez uzatılmış, Çin dışında Fransa ve ABD’ye yönelik iddialar gündeme gelmişti. nıtın ardından Reuters’e açıklama yapan Savunma Sanayii Müsteşarlığı’ndan bir yetkilinin, Türkiye’nin uzun menzilli füze alımı konusunda son kararını henüz vermediğini söylemesi dikkat çekti. İsmet Yımaz’ın soru önergesine verdiği ya karar verilmedi’ ‘Son Süleyman Şah Türbesin’deki askerlerin IŞİD kuşatması nedeniyle 8 aydır değiştirilemediği iddia edildi. MİT, ‘militanlar Türkiye’de eylemlere hazırlanıyor’ uyarısında bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kobani’den püskürtülen IŞİD’in yeni hedefinin Türkiye olduğuna ilişkin gelişmeler, Türkiye’nin bir saldırı olması durumunda bunu savaş nedeni sayacağını açıkladığı Süleyman Şah’ın da IŞİD kuşatması altında olduğu bilgileriyle tehlikeli bir boyut kazandı. Dışişleri ve İçişleri Bakanlıkları “Askerler rehin alındı” iddialarını yalanlarken türbede görevli askerlerin IŞİD kuşatması nedeniyle yaklaşık 8 aydır neden değiştirilemediğine yönelik açıklama yapmadı. Suriye’de 2011’de başlayan savaşın ardından bir süre rejimin kontrolünde kalan Karakozak Köyü’ndeki türbede önce Özgür Suriye Ordusu hâkimiyet kazandı. Türbe uzun süre ÖSO’ya bağlı Tevhid Tugayı’ndaki Ketibet’ul Kerame’nin kontrolündeydi ve güvenlik tehdidi bulunmuyordu. Ancak geçen yıl mart ayından itibaren bölgede IŞİD hâkimiyet kazandı ve Türkiye’nin zayıf karnı haline dönüştü. Bu sırada Dışişleri Bakanlığı’ndaki Türbeye yönelik savaş planlarının yapıldığı toplantının ses kayıtları basına sızdı. Dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, dönemin MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e ait olduğu ileri sürülen ses kayıtlarında türbeye yapılacak sahte bir saldırı üzerinden Türkiye’nin Suriye ile savaşa girmesine yol açacak planlar ele alınmıştı. Kayıtların internet siteleri üzerinden Türkiye gündemine oturması ile türbeye, Şam rejimi ya da o dönemde El Kaide çatısı altında olan IŞİD güçlerinin bir saldırı yapması halinde NATO’nun 5’nci maddesindeki “birimiz hepimiz için” ilkesinin geçerli olup olmayacağı tartışması başladı. NATO üyesi ülkeler, “Türbeye yapılacak bir saldırı nedeniyle Türkiye orada savaşa girerse, NATO’nun ortak savunma ilkesi devreye girmeyecek” kararına vardı. Gözler, IŞİD’in Kobane’deki yenilgisinin ardından yeniden Türkiye sınırına 30 kilometre mesafedeki türbeye çevrildi. IŞİD’in yayınlarında da mağlubiyetlerinden özellikle Kobani’de peşmerge ve ÖSO’ya kapısını açması nedeniyle Türkiye’yi sorumlu tutması Ankara’da kaygıları artırdı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Süleyman Şah’ta kontrolün tamamıyla IŞİD’in elinde olduğu iddialarını daha önce de gündeme getirdiğini ancak Başbakan ve hükümetin yanıt vermediğini belirterek “Bize ulaşan bilgiye göre Türbe adeta işgal altında. 8 aydır asker değişimi yapılamıyor. Hatta bir iddia da oradaki askerlerimizin gıda ihtiyacı IŞİD tarafından karşılanmaktadır. İçeride kendi vatandaşına iç güvenlik adı altında sıkıyönetimi dayatanlar, biz küresel dünyanın parçasıyız diyenler bugün görüyorum ki küresel dünyanın oyuncağı haline gelmişler kendi topraklarını koruyabilecek durumda olmadıklarını görüyoruz” dedi. İki koldan IŞİD tehdidi Türbeye NATO zırhı yok Tekin: Tehdit altında ‘Görev bordo berelilerde’ Türbenin güvenliğinden sorumlu kaynaklar ise görev yapan personelle ilgili değişim sorunu yaşanmadığını belirtti. Geçmişte Mehmetçiğin koruduğu türbenin ve Saygı Karakolu’nun güvenliğinin IŞİD’in bölgeyi kontrol altına almasının ardından kamuoyunda bordo bereliler olarak bilinen Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) personeline devredildiğini anımsatan kaynaklar, şu görüşü dile getirdi: “Karakolun ihtiyaçlarının karşılanması ve konvoylarla ikmal yapılması konusunda sıkıntı yok. 1 yıldır bordo bereliler olarak bilinen ÖKK güvenliğini sağlıyor. En son 7 ay önce değiştirildi. Son gönderilen personel de 68 aylığına görevlendirildi.” IŞİD’in kontrolü altındaki bölge ile ilgili birçok kaynak, Türkiye’yi tehlikeli bir duruma sokmamak için konuşmaktan kaçınıyor. IŞİD’in, türbeye ilgisinin yoğunlaşmaması için “sessizlik” politikası izleniyor. TBMM Genel Kurulu’nda İç Güvenlik Paketi’nin görüşmeleri sırasında HDP milletvekili İdris Baluken de, Süleyman Şah Türbesi’ndeki görevli askerlerin IŞİD tarafından rehin alındığını öne sürdü. HDP’li İdris Baluken’in Meclis kürsüsünde dile getirdiği iddiaya Dışişlerinden jet yalanlama geldi. Dışişleri sözcüsü Tanju Bilgiç, “Bu iddialar doğru değildir” dedi. İçişleri Bakanı Efkan Ala da, “Son derece önemli bir mevzuyu gazete dedikodularıyla alarak böyle demek yanlıştır. Dışişleri Bakanlığı resmi açıklama yaptı. Lütfen sitelerden okuyunuz. Böyle bir şey yoktur” demekle yetindi. Tehdit arttı Meclis’te gündeme geldi Hükümetten yalanlama Emekli Tümgeneral Bakıcı’nın tutuklama kararı kalktı n İstanbul Haber Servisi Ergenekon davası firari sanıklarından İSTEK Vakfı Başkanı Bedrettin Dalan’ın ardından emekli Tümgeneral Mustafa Bakıcı hakkındaki “gıyabi tutuklama” kararı da kaldırıldı. Ergenekon davasının firari sanıkları hakkında ayrılan dosyanın görüldüğü İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 6 Şubat’taki duruşmada, sanık avukatları müvekkilleri hakkındaki gıyabi yakalama kararının kaldırılmasını talep etmiş, savcı da kaldırılması yönünde görüş bildirmişti. Mahkeme heyetinin talepleri reddetmesi üzerine, Bakıcı’nın avukatı Mahir Işıkay, talebinin reddedilmesi ile ilgili üst mahkemeye itiraz etti. İtirazı değerlendiren İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, oybirliğiyle emekli Tümgeneral Bakıcı hakkındaki gıyabi tutuklama kararının kaldırılmasına hükmetti. Kobani’de cesetler toplanıyor Kobani, 134 gün süren IŞİD kuşatması ve saldırılarının ardından yaralarını sarmaya çalışıyor. Kentte hasar görmeyen cadde, mahalle veya sokak bulunmuyor. Harabeye dönen mahalleler, çöken altyapı ile hurdaya dönen araçlara kentin her bölgesinde rastlanıyor. Çatışmaların izlerini taşıyan caddeler de patlamamış askeri mühimmata rastlamak mümkün. Kentin en büyük sorunlarından biri de geri çekilen IŞİD’in ardında bırkatığı militanlarının cesetleri. Özel kıyafetli ve maskeli kişilerce toplanan cesetler, traktörlerin römorkuna konularak toplu mezarla götürülüyor. (Fotoğraf: AA EŞBER AYAYDIN) EğitDonat anlaşması imzalanDı IŞİD Ankara ve İstanbul’daki yabancı temsilcilikleri hedef alabilir Hedefte anlaşamadılar DUYGU GÜVENÇ ANKARA Türkiye ile ABD arasında yaklaşık iki bin Suriyeli muhalifin eğitilip donatılmasını öngören anlaşma dün 18.30’da ABD Büyükelçisi John Bass ile Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu arasında imzalandı. Mutabakat muhtırasında, eğitilip donatılacak muhaliflerin hedefi ile ilgili bölüm boş bırakıldı. Expo 2016 Botanik fuar resepsiyonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu imzanın atıldığını belirterek eğitilecek güçlerin hedefini “Tabii DEAŞ (IŞİD) öncelikli, rejimle de... Eğitilip donatılan buradaki güçler zaten dünyada 114 ülke tarafından tanınıyor. Dolayısıyla bu güçler hem DEAŞ ile mücadele edecek hem de arazideki diğer terör örgütleriyle, rejim unsurlarıyla mücadele edecek” sözleri ile tanımladı. Türkiye muhaliflerin kuruluş sebebinin rejim karşıtlığı olduğu gerekçesiyle egitilecek gücün rejime karşı savaşacağını savunurken, ABD ise IŞİD tehdidinin ardından gündeme aldığı programın önceliğinin örgüt olduğunu savundu. Bu uzlaşmazlık nedeniyle anlaşmada eğitilecek muhaliflerin hedefi bölümü boş bırakıldı. İmza töreninde konuşan Sinirlioğlu ve Bass, bunun bir başlangıç olduğunu ve daha yapacak çok şey bulunduğunu söylediler. MİT: Türkiye’ye sızdılar Türkiye içerisinde IŞİD tehdidinin son 23 ay içerisinde arttığını kaynaklar doğruladı. Bu çerçevede, Türkiye genelinde güvenlik tedbirlerinin arttırılması için MİT ve İçişleri Bakanlığı arasında çalışmalar hız kazandı. MİT’in, emniyet birimlerine “Bombalı ve canlı bomba eylemlerinde uzman militanların, Suriye’ye askeri müdahale eden koalisyon güçlerinin daha önceden keşif ve istihbaratı yapılan Ankara ve İstanbul’daki büyükelçilik ve konsolosluk hedeflerine silahlı, bombalı eylem hazırlığında oldukları değerlendirilmekte” uyarısında bulunduğu ortaya çıktı. Hürriyet’in dünkü haberine göre MİT’in, 3 Şubat’ta Emniyet ve Jandarma ile ilgili güvenlik birimleriyle paylaştığı mesajında Ocak 2015 itibarıyla Suriye ve Irak’ta IŞİD için faaliyet gösteren yaklaşık 3 bin militanın kontrolsüz olarak bölgede bulunduğu, SuriyeTürkiye sınırından başta Hatay, Adana, Ankara ve İstanbul gibi kentlere geçiş yapmak istediği, bazı militanların ise geçiş yaptığının değerlendirildiği belirtildi. IŞİD militanlarının hücre evlerine yerleştirildikleri, içlerinde saldırıları planlayan terörist liderlerin de bulunduğu kaydedilirken bunların diplomatik hedeflere eylem hazırlığında olabileceği uyarısı yapıldı. Suriye ve Filistin uyruklu 1725 yaş arasında ve Türkiye’ye geçiş yapan militanların bir kısmının ise göçmen maskelemesi ile Bulgaristan üzerinden AB ülkelerine geçerek koalisyon güçlerine ait temsilciliklere saldırı yapmayı planladıkları değerlendirildi ve duyarlı olunması istendi. MİT’in bilgilendirilmesi üzerine, ülke genelinde güvenlik birimleri acil kodlu uyarıldı. Suriye sınırında üst düzey önlem alınırken Suruç’taki Tekçe ile Ziyaret Hudut Komutanlığı bölgesinde yer alan sınır hattı da “askeri yasak bölge” ilan edildi. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear