22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
12 ŞUBAT 2015 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Polislerin ‘tape’ yalanı SELİN GÖRGÜNER Dinleme kayıtları yok edilmiş gibi belge hazırlayan 12 polis hakkında ‘resmi belgede sahtecilik’ suçundan dava açıldı Bursa Emniyeti Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde 20082014 yılları arasında 130 kişinin “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan dinlendiği, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “suç unsuru bulunamadığı gerekçesiyle kayıtların yok edilmesi” yönünde talimatına karşın dinleme kayıtlarının yok edilmediği ortaya çıktı. Dinleme kayıtları yok edilmiş gibi belge hazırlayan 12 polis hakkında “kanunen yok edilmesi gereken verileri yok etmemek” ve “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği ” suçundan Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra hükümet ve Fethullah Gülen cemaati arasındaki gerilim ve yasadışı dinlemelerle ilgili başlatılan soruşturmalar her gün yeni skandalları ortaya koyuyor. Bursa Emniyeti terörle mücadele şubesinde ge u 130 kişinin ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan dinlendiği ve ‘suç unsuru bulunamadığı gerekçesiyle kayıtların yok edilmesi’ yönünde karar alınmasına rağmen dinleme kayıtlarının yok edilmediği ortaya çıktı Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. çen ağustos ayında yapılan araştırmada bir polisin bilgisayarında 130 kişiye ait dinleme ve izleme kayıtları ortaya çıktı. 130 kişinin El Kaide, Hizbuttahrir ve THKPC gibi örgütlere üye oldukları iddiasıyla dinlendiği ortaya çıkarken, Bursa Emniyeti Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde 20082014 yılları arasında yapılan dinlemelerin, “suç unsuru bulunamadığı gerekçesiyle yok edilmesi” yönünde Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatına karşı imha edilmediği ancak mağdurlara dinlemeler imha edilmiş gibi belgeler gönderildiği belirlendi. 12 polis hakkında “kanunen yok edilmesi gereken verileri yok etmemek” ve “kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği” suçundan Bursa 5. Ağır inlemelerin geldiği boyutun göstergesi Avukat Aslı Evke Yetkin, “Özel yetkili mahkemeler döneminde örgüt üyeliği iddiasıyla birçok usulsüz dinleme yapıldı. Burada herhangi bir suç unsuruna rastlanılmayan dinlemeler imha edilmesi gerekirken saklanmış; ancak imha edilmiş gibi belgeler hazırlanmış. Bu dinlemelerin ne aşamaya geldiğinin bir göstergesi. Burada açıkça suç işlenmiştir” dedi. THKPC üyeliği iddiasıyla “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan bir D Bu açıkça fişlemedir! yıl boyunca dinlenen eski TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Ali Uluşahin, akademik oda, sendika, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi 21 kişinin dinlendiğini, bunu tebligatlarla öğrendiklerini ancak dinlendiği anlaşılan 9 kişinin iddianamede yer almadığını belirtti. Uluşahin, “Bizi dinlemelerini gerektirecek herhangi bir suç unsuru ve somut bir delil yoktu. Zaten bize gönderilen tebligatlarda da suç unsuruna rastlanmadığı yazılı. Bu baştan sona usulsüz bir dinlemeydi. Dinleme kayıtlarının imha edildiği yönünde tebligat gönderilmesine karşın imha edilmediğini, polis tarafından saklandığını öğrenmiş bulunuyoruz. Bu açık bir fişlemedir. Bilimden, halktan, özgürlüklerden yana mücadelemizi bu tip uygumalarla yıldırmaya çalışanlar ve yasadışı dinlemeler bilinmesine karşın yıllarca susan siyasal iktidar elbet adalet önünde hesap verecektir” diye konuştu. Üniversiteliden ajanlık teklifine suç duyurusu l Her gideri giBi BU dA ABArtılı Sarayın temizliğine 104 milyon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Atatürk Orman Çiftliği’ne (AOÇ) yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın abartılı giderlerini açıklamayı sürdürdü. Candan, sarayın bir yıllık temizlik giderinin 104 milyon TL olduğunu, bunun 650 öğrenci kapasiteli 2 bin okulun temizlik maliyetine denk geldiğini aktardı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın haftalık, aylık ve yıllık temizlik giderlerini hesapladıklarını belirten Candan, yapının her yönüyle özel üretildiğini, temizliğinin de buna göre özel yapılabileceğini dile getirdi. Candan, “Binalarda kullanılan kapıların yüksekliği 210 santimetredir. Ancak buradaki kapılar 360 santimetre boyutunda” diye konuştu. Binalara yılda en az iki kere cephe temizliği yapılması gerektiğini belirten Candan, bir yıllık temizlik giderinin 104 milyon TL olduğunu söyledi. Candan, “Bu temizliğe harcanan para Kaçak Saray’ın yarattığı hukuk kirliliğini temizleyemez. Yapılan hiçbir temizlik Kaçak Saray’ın hiçbir şeyini temizleyemez” diye konuştu. Devlet okullarında yalnızca yakıt masraflarının karşılandığını anlatan Candan, “670 kişilik bir okulun aylık temizlik maliyeti 4 bin 500 TL. Sarayın temizliğine yılda harcanan para ile tüm Ankara’nın okullarının temizliğini yapmak mümkün. Bunu rakamla da hesapladık, 650 kişi mevcutlu 2 bin okulun temizliğini bu parayla yapabilirsiniz. Ama artık devlet okullarının 59 kalem masrafını karşılamıyor” dedi. ‘Yargıda YBP vesayeti var’ Yargıtay birinci başkanlığına seçilen Cirit, dün törenle mazbatasını aldı. Yargıçlar Sendikası olur musun?’ ANTALYA (DHA) Antalya’da Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) üyesi üniversite öğrencisi 21 yaşındaki Berat Öztemel, polisin kendisine “Ajanımız olur musun” teklifinde bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazdığı dilekçesinde kendisine ajanlık, provokatörlük teklifinde bulunulduğunu öne süren Berat Öztemel, Emniyet mensuplarının “görevi kötüye kullanmak” suçundan cezalandırılmasını istedi. Dilekçesinde ajanlık teklifinin nerede ve nasıl yapıldığını da anlatan Berat Öztemel, kendisinin SYKP üyesi olduğunu kaydetti. Geçen yıl kasım ayı başlarında, adının Ahmet olduğunu söyleyen bir kişinin telefon açtığını aktaran Berat Öztemel, şöyle dedi: “Beni arayan Ahmet adlı kişi, ağabey kardeş olarak benimle çay içmek istediğini söyledi. Tanımadığım birinin neden benimle çay içmek istediğini sorduğumda, kendisinin devletin birliği ve bütünlüğü için çalışan bir polis olduğunu söyledi. Devleti bölmek isteyenlere karşı benim bilgilerime başvurmak istediklerini ve yardım istediklerini söyledi. Maddi durumumun iyi olmadığını bildiğini, okulda sınıf geçmeme bile yardım edeceğini söyleyerek bana ajanlık teklifinde bulundu. Bunu asla kabul etmeyeceğimi söyleyerek görüşmeyi sona erdirdim.” 3 ay sonra aynı numaradan tekrar aynı kişinin kendisini aradığını belirten Öztemel, “Benim Sakarya Akyazılı olduğumu bildiğini, hemşerim olduğunu söyleyip yine benimle görüşmek istedi. Benim hakkımda tüm bilgilere sahip olduğunu iddia etti. Bu arayışında daha sert bir tepki gösterdim” dedi. Berat Öztemel’in avukatı Hakan Evcin, “İnsanların muhbirliğe, ajanlığa zorlanması suçtur. Bu suçla ilgili şikâyet dilekçemizi verdik” diye konuştu. ‘Ajanım ‘Devletin birliği için’ Cirit: Korkusu olan cüppesini çıkarsın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Başkanlığı’na seçilen İsmail Rüştü Cirit, dün mazbatasını alarak resmen göreve başladı. Tören sonrası Cirit, makam odasında fotomuhabirlerine poz verdi. Bu sırada Cirit’in odasında sadece Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu’nun gönderdiği çiçeğin yer alması dikkat çekti. Ömeroğlu, 17 Aralık sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cirit’le birlikte savcı Zekeriya Öz’e gönderildiği iddia edilen elçilerdendi. Yargıtay Birinci Başkanı seçilen Cirit’e mazbatası, Yargıtay Konferans Salonu’nda düzenlenen törenle verildi. Törende konuşan Yargıtay Birinci Başkanvekili Seyit Çavdar, “İnanıyorum ki her başarılı çalışmanız Türk hukuk tarihine unutulmaz izler bırakacak” dedi. Çavdar, konuşmasının ardından, Cirit’e mazbatasını verdi. Daha sonra Yargıtay Onursal Başkanı Ali Alkan, Cirit’e cüppesini giydirdi. Alkan’ın Yargıtay’da 46 nöbeti tuttuklarını söylediğini, kendilerine ise 122 nöbetinin kaldığını ifade eden Cirit, “Onun da ifade ettiği gibi, korkusu ve beklentisi olanların cüppesini çıkarması gerekir. Sayın Alkan, hukukçu kimliğiyle hepimize önderlik etmiştir. Biz, dün olduğu gibi bugün ve yarın da tarafsızlık ve bağımsızlığımızdan ödün vermeyeceğiz” dedi. Öte yandan Rüştü Cirit, Yargıtay’a ilk atamasını yaptı. Yargıtay Genel Sekreterliği’ne Şebnem Günaydın atandı. Günaydın, Yargıtay’ın ilk kadın genel sekreteri oldu. l ergeNeKON dAVASıNı etKileMeYe teŞeBBÜS dAVASı Yargıtay’ın ilk kadın sekreteri İstanbul Haber Servisi Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ın da aralarında bulunduğu 11 sanığın “Ergenekon davası ve soruşturmasını etkilemeye teşebbüs ettikleri” iddiasıyla “silahlı örgüte üye olmak”, “hukuka aykırı kişisel verileri kaydetmek”, “yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs etmek” ve “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek” suçlarından 26.5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılandıkları davada mahkeme dosyaya ilişkin 82 bin sayfalık tapelerin incelenmesine karar verdi. Söz konusu tapelere ilişkin dönemin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin imzalı yazıda dinleme ve teknik takiplerle ilgili talep yazısı ve mahkeme kararı olmadığı belirtilmişti. İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya sanıklar Sefa Altıoğlu, Ali Hadi Emre, avukat Tülay Bekar ve Canfer Balçık ile avukatları katıldı. Mahkeme başkanı duruşmada kapatılan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Ergenekon davasına ilişkin kararının dava dosyasına gönderildiğini belirtti. Heyet, Ergenekon davasının 16 bin 798 sayfalık gerekçeli kararının duruşma arası incelenip bir sonraki celse Yargıtay’dan sonucunun beklenip beklenilmeyeceğine karar verilmesine hükmetti. Duruşma 13 Mayıs’a erteledi. 82 bin sayfalık kayıt mercek altında ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıçlar Sendikası, Anayasa Mahkemesi’ne Zühtü Arslan’ın ve Yargıtay Başkanlığı’na ise İsmail Rüştü Cirit’in atanmasına tepki gösterdi. Sendikadan yapılan yazılı açıklamada, iki seçimin yapıldığı 10 Şubat’a ilişkin “Türk yargısı için kara bir gün olmuştur” denildi. Yargıtay ve AYM başkanlıkları için yapılan seçimin aynı gün gerçekleştirilmesinin tesadüf olamayacağı belirtilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Ne yazık ki AYM ve Yargıtay’ın yeni başkanlık seçimleri Türk yargısının tamamıyla siyasi iktidar tarafından ele geçirildiği algısını güçlendirmiştir. Yargı vesayeti söylemlerinin arkasına gizlenerek tüm yargı vesayet altına alınmak istenmekte ve Yargıda Birlik Platformu ile bu vesayet hali meşrulaştırılmaktadır. Ne var ki YBP’nin de Yargıtay seçimlerinde siyasi parti gibi hareket ederek ‘grup kararı’ aldığı, üyelerin oylarını ‘komiser’lere gösterdikten sonra kullandığı başka bir gerçekliktir. Türkiye siyasal yönetiminin giderek otoriterleştiği ve yargı bağımsızlığı ile tarafsızlığı ilkesinin büyük yaralar aldığı da inkâr edilemez bir gerçekliktir. Bu seçimler kamuoyunun yargıya olan güvenini tamamıyla zedelemiştir. Yargının siyasi iktidar tarafından yönetilmesine, yargının ‘yargı’ olmaktan çıkarılması gayretlerine sonuna kadar karşı çıkacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.” 3 ay sonra tekrar aradı Polis soruşturması kaPsamında telefon dinlemeleri Avukatların HİLAL KÖSE incelenecek ÜNiVerSite ÖĞreNCileri tePKi gÖSteriYOrdU 21 POliSteN 17’SNiN iFAdeSi AlıNdı Arınç: Katlamalı harç kaldırıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu’nda üniversite öğrencilerinin tepki gösterdiği katlamalı harç uygulamasının kaldırılmasına karar verildiğini açıkladı. Bakanlar Kurulu toplantısının ardından konuşan Arınç, “4, 5, 6 yıllık lisans programı içinde mezun olan öğrencilerden harç veya katkı payı almayacağız. İlgili dönem içinde mezun olamayan öğrencilerden artırımsız katkı payı alınacaktır. Yani o yıl için belirlenen katkı payı neyse o alınacaktır” dedi. Aynı uygulamadan yüksek lisans öğrencilerinin de faydalanacağını belirten Arınç, yasal düzenlemenin bu ay içinde çıkarılacağını belirtti. Arınç, ayrıca Kasım 2014 tarihli yasal düzenlemenin ardından katlamalı harç ödeyenlerin, paralarının artırımlı kısmının iade edileceğini belirtti. Arınç, yurtdışındaki cemaat okullarının kapatılmasına ilişkin düzenleme ile ilgili olarak açıklamayı Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yapacağını söyledi. Bir önceki Bakanlar Kurulu toplantısının ardından Arınç, okulların devredileceği vakfın adını açıklamamamış, ancak Nabi Avcı, vakfın ismini Maarif Vakfı olacağını bildirmişti. Fethullah Gülen’i tanır mısınız? Bakan Yılmaz: 15 bin lirayı iade ediyoruz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, Askeri Hâkimler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın görüşmeleri sırasında soruları yanıtlayan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, bedelli askerlik düzenlemesi ve tasarı ile ilgili bilgi verdi. Yılmaz önceki bedelli askerlik yasasında 30 bin TL’nin ikinci taksidini ödeyemeyenlerin ödediği 15 bin liranın iade edileceğini açıkladı. İstanbul Haber Servisi Emniyette “paralel yapı” iddialarına ilişkin geçen pazartesi İstanbul merkezli 12 ilde düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan 21 polisten 17’sinin ifadelerinin alınması işleminin tamamlandığı bildirildi. Polislere Fethullah Gülen ile ilgili sorular sorulduğu öğrenildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ifadeleri alınan polislerden bazılarına, cumhuriyet savcıları tarafından “Fethullah Gülen’i tanır mısınız?”, “Fethullah Gülen’in liderliğini yaptığı örgütlü bir yapının içerisinde yer aldınız mı?” ve “Bu yapıdan direkt veya dolaylı bir talimat aldınız mı?” şeklinde sorular sorulduğu öğrenildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 22 Temmuz’da başlatılan soruşturma kapsamında bazı emniyet görevlileri “şüpheli” sıfatıyla gözaltına alınmıştı. Şüphelilerin, “Kudüs Ordusu Terör Örgütü” kurulduğu iddiasıyla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ve bakanlarının diğer ülke yetkilileriyle görüşmelerini kaydettikleri, MİT Müsteşarı’nı kod adıyla örgüt üyesi olarak dinledikleri, yasadışı dinleme ve casusluk yaptıkları iddia edilmişti. Aynı soruşturma kapsamında geçtiğimiz pazartesi günü İstanbul merkezli 12 ilde düzenlenen operasyonlarda 21 emniyet mensubu gözaltına alınmıştı. acker saldırısı itirafı Suriye Elektronik Ordusu’nun siber saldırısı ile ilgili olarak Arınç, “Eposta üzerinden yapılan yazışmalardan 2004, 2005 ve 2006 kısmen ele geçirildiği anlaşılıyor. Bu bizim için bir ikazdır. İlgili kurumlar soruşturma için çalışmalarını hızlandırdı” dedi. H Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı dahil 22 avukatın yargılandığı davaya delil olan telefon dinleme kayıtları, polisler hakkındaki “yasadışı dinleme ve casusluk” soruşturması kapsamında incelemeye alındı. Savcılık, tapelerde hukuka aykırılık tespit ederse yargılanan avukatları şikâyetçi olarak ifade vermeye çağıracak. Selam Tevhid (Kudüs Ordusu) soruşturmasında yasadışı dinleme yaptıkları iddiasıyla gözaltına alınan İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü polisleri hakkındaki soruşturma sürüyor. Polisler; 20102013 yılları arasında, siyasetçiler, akademisyenler, gazeteciler dahil pek çok çevreden kişiyi yasadışı dinlemekle suçlanıyor. Polislere yönelik ilk operasyon 22 Temmuz 2014’te yapılmıştı. Dönemin İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürleri Yurt Atayün ve Ömer Köse’nin de tutuklu bulunduğu soruşturmanın kapsamı, polisler hakkında terör örgütü kurduklarına dair yeni deliller elde edildiği gerekçesiyle genişletildi. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı İrfan Fidan, ÇHD’li avukatların davasına bakan İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ne bir yazı gönderdi. Yazıda, dava dosyasının incelenmek üzere başsavcılığa gönderilmesi istendi. Mahkeme de 28 Ocak’ta savcılığa dosyadaki teknik takip evraklarını gönderdi. ÇHD İstanbul Şube Başkanı Güray Dağ, savcılığın doğrudan dosyadaki telefon kayıtlarını incelemeye aldığını belirterek, “Bizim bir şikâyetimiz yoktu. Tutuklanan polis şeflerinin işlem yaptığı tüm dosyalar incelemeye alınmış. Hukuka aykırı elde edilen tape var mı yok mu bakıyorlar. Gerekirse bizi çağırıp dinleyecekler” dedi. ÇHD eski yöneticilerinden Zeycan Balcı Şimşek ise “Biz baştan beri bu dinlemelerin hukuka aykırı olduğunu söylüyoruz. CMK’ye göre telefon tapeleri, başka hiç delil bulunamazsa, en son seçenek olarak kullanılabilir. Oysa polis önce telefonları dinlemiş, delil üretmeye çalışmış. Dosyadaki tapelerin tamamı avukatmüvekkil görüşmesidir” diye konuştu. C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear