25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 EYLÜL 2013 CUMARTESİ 12 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr Ankara’ya büyük suçlama Dış Haberler Servisi Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, 21 Ağustos’ta başkent Şam yakınlarındaki Guta bölgesinde kullanılan kimyasal silahların Türkiye, Suudi Arabistan ya da Katar tarafından muhaliflere verildiğini öne sürdü. Esad’ın, Rus televizyonu Rossiya24’ün kendisiyle yaptığı ve tamamı önceki akşam yayımlanan röportajda, “Başta Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar olmak üzere bir dizi ülkenin bizdeki teröristlere silah desteği verdiğini biliyoruz. Son olarak Şam yakınlarında Guta’da kullanılan kimyasal silahların da saydığım bu üç ülkeden biri tarafından teröristlere teslim edildiğini düşünüyoruz. Kimse silah vermediğini söylüyor ama biz bunun böyle olmadığını biliyoruz” dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Suriye’nin kimyasal silahlarını uluslararası denetime bırakmayı kabul etmesinin bir iyi niyet göstergesi olduğunu söyledi. Putin, Şam’ın kimyasal silahların ortadan kaldırılmasıyla ilgili konvansiyonu kaDış Haberler Servisi Suriye’de PKK’ye yakınlığıyla bilinen Kürt örgütü PYD, Türkiye’nin El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi’ne kimyasal silah desteğinde bulunduğunu öne sürdü. PYD’nin resmi yayın organı Pydrojava’nın haberine göre, Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi, El Nusra ile MİT’in işbirliği yaptığına ilişkin bir belge yayımladı. Yakın Doğu Haber’in çevirdiği belgede, MİT ile El Kaide bağlantılı gruplar arasında ittifak yapıldığı, El Nusra’nın kimyasal silahları Özgür Suriye Ordusu’na bağlı (ÖSO) İslam Tugayı ile işbirliği içinde kullanacağı kaydediliyor. Habere göre geçen nisan ayının sonlarında Gaziantep’te, Türkiye istihbaratı, El Nusra, Suriye Ulusal Koalisyonu ve ÖSO’dan yetkililerin katıldığı bir toplantı yapıldı ve toplantıda Türk istihbaratı El Nusra’ya ortaağır silahlar ve uçaksavar füzeleri vermeyi taahhüt etti. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın muhaliflere kimyasal silah verdiğini öne sürdü gili veremeyeceklerini söyleyen Kerry, 28 Eylül’de yapılacak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu sırasında New York’ta görüşerek, Cenevre2 Konferansı için tarih belirlemeye çalışacaklarını bildirdi. BM ve Arap Birliği’nin Suriye Özel Temsilcisi Lahdar İbrahimi ile de bir araya gelen Kerry ve Lavrov, Rusya’nın önerdiği Suriye’nin kimyasal silahlarıyla ilgili planı ve Cenevre2 Konferansı sürecini değerlendirdiklerini ve görüşmenin faydalı olduğunu söylediler. BM, Esad’ın imzasını taşıyan ve Suriye’nin Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ne bağlılığını bildiren bir mektubun kendilerine ulaştığını duyurdu. Bu arada Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı “Suriye Kurtuluş Cephesi” komutanlarından Ebu Azab, Hıristiyanların yoğun olarak yaşadığı Malula bölgesinden çekildiklerini bildirdi. AA’ya konuşan Ebu Azab, “Rejim yanlısı medya organları tarafından ‘bölge halkını katleden teröristler’ olarak gösterildiğimiz için Malula’dan çekildik” dedi. Putin’den Obama’ya Balans Ayarı Erdoğan’ın kuşkuyla yaklaştığı; selam alıp selam vermekte zorlandığı; diş sıkarak tokalaştığı bir yabancı liderin, Türk medyasında “Türk halkına” seslendiğini düşünün… Yabancı ülke liderinin “manifestosunda”, başbakanı eleştiren retoriklerine ayar çeken, dış politika çizgisine had bildiren, sınır çizen satırlar bulunsun… Başbakanın tepkisini düşünebiliyor musunuz? O medya organının başına herhalde dünyayı yıkardı… Günlerce “Batsın bu gazetecilik” azarı dinlerdik… “Sen benim vatandaşıma, benim medyamdan, benim halkıma hitab etmek hakkını; nasıl olur da böyle elin adamına verirsin! Kaça yayınladın o mektubu? İşte senin bedelin bu! Bu densizliğin hesabını soracağız! O izansız mektubu yayımlama cüreti gösteren gazete ile ilgili hukuki girişimlerimizi hemen başlatacağız!” Böyle döne döne zılgıt yer, günlerce “mektupla” yatıp “mektupla” kalkardık… Putin “Amerikan vatandaşlarıyla doğrudan konuşmak” için “New York Times”ta (NYT) Obama’nın siyasetini ve ABD liderliğini kapsamlı biçimde eleştiren bir mektup yazdı. ABD Başkanı’nın şu ana dek “NYT”ye en ufak bir sitemi olmadı… Tersine… “Basın özgürlüğü farkı!” “Beyaz Saray”dan “Amerika’yı istisnai kılan tam da budur!” şeklinde bir açıklama yapıldı: “Biz, (Putin’e dahi söz hakkı veren) basın özgürlüğüne inanırız!” Başbakan Erdoğan, Putin’in NYT mektubunu umarım okumuş, Washington’ın tepkilerinden gereken dersi çıkartmıştır… Gerçekte dünya politikasıyla ilgili herkesin okuması gereken bir metin bu. Rus devlet başkanı söz konusu mektupta yalnız kendisini Suriye krizi ile sınırlamıyor; ABD sistemi hakkında eteğindeki tüm taşları bir bir döküyor. “Yabancı ülkelere askeri yöntemlerle müdahale etmenin ABD için olağan durum haline gelmiş olması alarm vericidir” diyor: “İnsanlar dünyada Amerika’yı bundan böyle demokrasi modeli olarak değil, giderek yalnız kaba güce dayanan, ‘ya bizimlesin, ya bize karşı!’ diyen bir ülke olarak görüyor…” Bitmedi! “Ancak (bu sırdanlaşan) kaba güç (kullanımı) anlamsız ve etkisiz oldu. Afganistan yalpalıyor, Libya kabilelere ayrıldı, Irak’ ta iç savaş sürüyor!” diyerek devam eden Putin sözlerinin gerisini şöyle getiriyor: “Her ne kadar salt hedefe odaklanılsa ve silahlar da ne kadar çok gelişmiş olursa olsun; askeri saldırıların bizzat korumayı hedeflediği çocuklar ve yaşlıların, bu saldırıların hedefi haline gelmesi ve zarar görmesi engellenemez. …Askeri güç dilini bırakıp uygar diplomasi ve siyasi uzlaşma yoluna (bu ve bu gibi nedenlerden ötürü) dönmek zorundayız!” “Doğu despotluğunun” simgesi Rusya’dan çıkan otoriter bir lider; “özgürlükler” timsali ABD’ye bugün “güç dilini bırakması” için uygarlık dersi veriyor! Tersine dünya… Bununla kalsa iyi. PYD İDDİASI ‘Türkiye, El Nusra’ya kimyasal verdi’ bul etme kararının da Suriye yönetiminin ciddiyetini gösterdiğini belirtti. erry ile Lavrov ay sonunda yine görüşecek İki gün süren görüşmeler yapan ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Rus mevki K daşı Sergey Lavrov da ay sonunda New York’ta tekrar bir araya gelme kararı aldıklarını duyurdular. Suriye krizine çözüm bulmak amacıyla yapılması planlanan Cenevre2 Konferansı konusunda yapacakları bazı “ev ödevleri” olduğunu, ancak henüz ayrıntılı bil n Dış Haberler Servisi İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, ülkesinin nükleer programıyla ilgili krize çözüm bulması için Rusya’nın “yeni adımlar” atmasını istedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Kırgızistan’daki güvenlik zirvesinde bir araya gelen Ruhani, “İran’ın içinde bulunduğu nükleer sorunların uluslararası normlar çerçevesinde mümkün olan en kısa sürede çözülmesini istiyoruz. Geçmişte bu alanda önemli adımlar atan Rusya’nın şimdi tekrar yeni adımlar atması iyi bir fırsat olur” dedi. Suriye’nin kimyasal silahlarını uluslararası denetime bırakması önerisiyle dikkat çeken Rusya’nın şimdi de İran konusunda inisiyatif alıp almayacağı merak konusu. Şimdi de İran, Moskova’dan yardım istedi ‘Zehirli gaz stokları 50 bölgeye dağıtıldı’ (AP) nDış Haberler Servisi Rusya Deniz Kuvvetleri Komutanı Amiral Viktor Çirkov, Akdeniz’deki savaş gemisi sayısını kısa süre içinde 10’a çıkarmayı amaçladıklarını duyurdu. Akdeniz’de özellikle de Suriye kıyılarına yakın noktalarda donanma varlığını artırmak istediklerini söyleyen Amiral Çirkov, “Hedefimiz açık: Devletimize yönelik en ufak bir tehlikeyi bile gidermek” diye konuştu. Rusya’nın halen bölgede 7 gemisi bulunuyor. Kaşin sınıfı 810 borda numaralı güdümlü füze destroyeri Smetlivy de dün sabah İstanbul Boğazı’ndan geçti. Akdeniz’de Rus varlığı artıyor SünniŞii birlikteliğine bomba Amerikan konsolosluğuna saldırı Dış Haberler Servisi Irak’ın Bakuba kentinde bir camide Sünni ve Şiilerin ortak kıldıkları cuma namazının çıkışı sırasında iki bombalı saldırı düzenlendi. El Selam Camii’ni hedef alan saldırıda en az 30 kişi yaşamını yitirirken 24 kişi de yaralandı. Bazı kaynaklar saldırının bombalı araçlarla, bazıları ise yola yerleştirilen patlayıcılarla gerçekleştiğini duyurdu. Afganistan’ın batısındaki Herat bölgesinde bulunan ABD konsolosluğu Taliban saldırısının hedefi oldu, iki Afgan koruma öldü. Önceki gece düzenlenen saldırının intihar eylemcisi 7 Taliban militanı tarafından iki bombalı araçla gerçekleştirildiği, baskın sırasında ABD güçleriyle de çatışma yaşandığı kaydedildi. 18 kişinin yaralandığı açıklanan saldırıda ABD tarafında yaralı ya da ölü olmadığı da belirtildi. Taliban eyleminin 11 Eylül saldırılarının yıldönümünün hemen ardından gelmesi dikkat çekti. Petraeus’a Sting’le protesto nDış Haberler Servisi Türk askerlerinin başına çuval geçirildiği dönem Irak’taki güçlerin başındaki komutan olan eski CIA Başkanı David Petraeus, evlilik dışı ilişkisi ortaya çıkınca istifa etmişti. Ordudan ayrılınca New York’taki City Üniversitesi’nde ders vermeye başlayan Petreaus ilk gününde öğrenciler tarafından protesto edildi. Gençler, Sting’in “Every Breath You Take” (Aldığın Her Nefeste) şarkısıyla Petraeus’un peşini bırakmadı. nDış Haberler Servisi Rusya’nın kuzeybatısındaki Novgorod şehrinin Luka kasabasında yer alan bir psikiyatri hastanesinde çıkan yangında 37 kişi öldü. Yetkililer, yangında ölenlerden henüz sadece 10 kişinin cesedine ulaşabildiklerini bildirdi. Yangının nedeni belirlenemedi ancak soruşturma komitesi yangının kısa devreden dolayı çıkmış olabileceğini belirtti. Binanın eski ve bakımsız olduğu, daha önce bu nedenle kapatılmasının istendiği öğrenildi. Dış Haberler Servisi Suriye’de ordu bünyesindeki seçkin birliklerden bir grubun ABD’nin izlemesini zorlaştırmak amacıyla zehirli gaz ve cephane stoklarını en az 50 bölgeye taşıdığı iddia edildi. Amerikan Wall Street Journal gazetesinde yer alan, Amerikalı ve Ortadoğulu yetkililere dayandırılan habere göre, gizli oluşum olarak adlandırılan Birlik 450 Suriye Bilimsel Çalışmalar ve Araştırma Merkezi’nin bir kolu. Haberde, Elit 450 Birliği’nin aylardır sürdüğü savunulan kimyasal silahların yerini değiştirmesinin, ABD’nin Suriye’ye olası askeri müdahalesini zorlaştırabileceği, bu adımın Rusya’nın, kimyasalların uluslararası denetime açılması önerisi konusundaki soru işaretlerini de artırabileceği belirtildi. ABD ve İsrailli istihbarat kurumlarının Suriye rejiminin kimyasal silahlarının çoğunun nerede bulunduğunu bildikleri ancak bu bilgiden 6 ay öncesi kadar emin olmadıkları da haberde savunuldu. Aylardır kimyasalları başka yerlere taşıdığı iddia edilen Suriye birliğinin araçlarının, ABD tarafından uydudan takip edildiği, ancak görüntülerin araçlara ne yüklendiğini her zaman açık şekilde göstermediği ifade edildi. Gazete bir uzmanın ABD’nin hedefleri arasında olduğu savunulan Birlik 450’yi vurma olasılığına ilişkin çekincelerin bulunduğu, böyle bir durumda sahadaki kimyasalların güvenliğinin de tehlikeye girebileceği görüşüne yer verdi. Rusya’nın kimyasalların uluslararası denetime bırakılması önerisinin yaşama geçirilmesi aşamasında bu birlikle yakından çalışılması gerekebileceğine de işaret edildi. ‘Kendinizi istisnai görmekten vazgeçin!’ ABD Başkanı’nın yaptığı son konuşmasına da mektubunun son bölümünü ayıran Putin; “(Obama’nın) ulusa seslenişini dikkatle dinledim!” diyor ve şöyle devam ediyor: “(Başkan) ‘ABD politikası bizleri istisnai kılar’ diyor… İnsanları kendilerini istisnai görmeye teşvik etmek çok tehlikelidir. Dünyada büyükküçük, fakirzengin, demokrasi geleneğinden gelen ve demokrasiye ulaşmaya çalışan çeşitli ülkeler var. Hepimiz farklıyız ama Tanrı’nın bereketini dilerken onun bizi eşit yarattığını unutmamak gerek.” “Müstesna olmak” konusunda koyu milliyetçi damarla Amerikalılara rahmet okutabilecek olan Ruslardan, Washington’a verilen “Bırak üstün halk ayaklarını!” uyarısı; mektubun en hazmı zor bölümünü oluşturuyor… “Uluslararası hukuk” ve “BM sistemi içinde kalmak” adına Putin’in yaptığı çağrı da keza, Obama için kolayına yenilir yutulur değil... “Hukuk devleti, demokrasi” değerlerinin meşalesini taşımakla öğünen Washington; “insan hakları ihlalleri”, “baskı rejimi” ile bilinen Rusya gibi bir ülke tarafından; böylece “kabadayılıktan uygarlık çizgisine” gelmesi adına uyarılıyor! Putin hayranı hiç olmadım ama helal olsun! Berlin Duvarı yıkıldığından bu yana ilk kez; bir dünya lideri ABD yönetimine kafa tutuyor, çoktandır çekilmesi gereken çizgileri çekiyor; “Amerika doğrularına” meydan okuyor! Putin mektubunun ABD’de yarattığı derin şoku tahmin etmek güç değil. Obama doğrudan ağız dalaşına girmese de Amerikan siyasi sınıfı, Rus lidere verip veriştiriyor. CNN’ de izlediğim Clinton’ın eski dışişleri bakanlarından Madeleine Albright örneğin, Christiane Amanpour’a verdiği söyleşide Putin makalesini “küstahlık” diye değerlendirdi. John McCain mektup için; “Amerikalıların zekâsına hakaret” dedi. Cumhuriyetçi senatör Jim Inhofe, “Midem bulandı” diyerek konuştu. Demokrat Robert Menendez, “Kusmak istediğini” belirtti. NYT okurları ise aralarında hararetli bir tartışma yaşıyor. Kimi “Putin’e sayfalarını açtığı için” gazeteyi suçluyor. Kimi çoktandır söylenmesi gerekenleri söylediği için Putin’i kutluyor. Hastanede yangın faciası Dış Haberler Servisi İnsan Hakları İzleme Örgütü, Suriye’de geçen mayıs ayında yaşanan ve toplam 248 kişinin ölümüne neden olan saldırılardan Şam yönetimini sorumlu tuttu. New York merkezli örgüt, 2 ve 3 Mayıs’ta Akdeniz kıyısındaki, Sünni Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Bayda ve Banyas bölgelerindeki saldırıları hükümet güçleri ile rejim yanlısı milislerin gerçekleştirdiğini öne sürdü. Örgüt dün yayımladığı, saldırılarla ilgili 68 sayfalık raporunu, görgü şahitleri ve gözaltında ölenlerin yakınlarıyla yaptığı görüşmelerle video kayıtlarına dayanarak hazırladı. Şam yönetimine katliam suçlaması ABD ölü sayısını revize ediyor Dış Haberler Servisi ABD’de Barack Obama yönetiminin, 21 Ağustos’ta Suriye’de rejim güçlerinin kimyasal silah kullandığına dair iddialarına kanıt olarak verdiği en somut ve ayrıntılı bilgilerden birisi ölüm sayısıydı: Beyaz Saray 30 Ağustos’ta 426’sı çocuk olmak üzere 1429 kişinin öldürüldüğünü bildirdi. Dışişleri Bakanı John Kerry daha sonra bu ifadeyi “En az 426’sı çocuk olmak üzere en az 1429 Suriyelinin öldürüldüğünü biliyoruz” şeklinde değiştirmişti. Bazı Kongre kaynakları bu sayıya şüpheyle yaklaşıyor. Reuters’e konuşan Kongre kaynakları, bazı yetkililerin özel sohbetlerde bazı ölümlerin sarin gazının ardından konvansiyonel bombardımanda gerçekleşmiş olabileceğini söylediklerini kaydetti. Obama’nın Suriye’yi vurma planına desteğin azalmasının en önemli nedeninin bu olduğu söyleniyor. Obama salı günkü konuşmasında Esad güçlerinin “Yüzlercesi çocuk 1000’den fazla kişiyi gazla öldürdüğünü” söylemişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear