17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 ARALIK 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 Kılıçlar Yine Kında Gençlik Projeleri Taksim Dayanışması üyelerinden Cem Tüzün’ü, ÇYDD’ye bağışta bulunduğu için vergi dairesinde sorgulayanlara; Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın bu yıl desteklediği projelerden bir demet sunuyoruz: “Aksaray Anadolu İmam Hatip Lisesi (Ebru Yoluna Düşen Damlalar), İlim Yayma Cemiyeti Merzifon Şubesi (Gençlerle Başbaşa), Ankara Hamiyet ve İrfan Vakfı (Maksadımız Eğitmek, Zenginliğimiz Centilmenlik), İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (Onun Kimsesi Benim), Ensar Vakfı (Fikrini Sen Yönet), Ensar Vakfı (Merhaba İstanbul), İlim Yayma Cemiyeti İzmir Şubesi (Sosyal Genç), Seyyid Ebul Hasan Yarın, İnsan Hakları Günü. TİHAK Başkanı Muzaffer İlhan Erdost’a, “Bunca haksızlığa insanlık ortak edilir mi” diye sorduk. İnsan Hakları Günü’nde, insan hakları dükkânının kapalı olduğunu söyledi: “Ben uyumuşum, açılıpkapanıp, kapanıp açılıyorum sanmıştım. Meğer doğalgaz açık kalmış, uygarlıktan boğulmuşum. Düş işte! Elimde ‘Alfabe’yle girmiştim Marmaray cumhuriyetine, çıkarken omuzumda çanta, içinde ‘elifba’! Ben Kemal Harakani Vakfı (Gençlik Sporla El Ele), Kastamonu İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği (Akademi Siirt), Kayseri İmam Hatip Mezunları Derneği (51 Ülkeden 420 Öğrenciyiz), Ensar Vakfı Samsun Şubesi (Osmanlı Sanatlarıyla Tarih Yolculuğu), Sivas Kemal İbni Hümam Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği (Gençler Sivas’ta Buluşuyor), Şanlıurfa Haliliye İlmi Araştırmalar Dayanışma Derneği (Kardeşlik Tohumlarını Ekiyorum).” Çağdaş bir gençlik yetiştirme yerine ne istendiğini Usta Teyyüp söylemişti zaten: “Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, kalbinin davacısı bir gençlik.” Kulislerden edindiğimiz bilgilere göre Usta Teyyüp’ün, Gülen cemaatine ilişkin ilk operasyonu 2007’de gerçekleşti. Cemaatin Ankara, daha sonra Afrika’dan sorumlu imamı K.Ö. “güvensizlik” gerekçesiyle cemaatten uzaklaştırılınca, AKP kadroları kendisine cemaati bölmeye yönelik “imam” olmasını önerdiler. Girişim ters tepti. Cemaat; AKP’ye, böyle bir bölme harekâtının ancak “Abdüllatif Şener’in AKP’yi bölme çabası” kadar bir etki yaratacağını belirterek, farkındalığını iletti. Bu aşamada cemaatAKP çekişmesi buzdolabına kaldırıldı. Ta ki Başbakan’ın odasında dinleme aracı bulununcaya cemaatin kadrolaşmasına karşı önlem alındı. Dershanelerin kapatılması ise son darbe olacaktı... Usta Teyyüp ve çevresi, cemaat ile kapışmadan şimdilik geri çekilmiş gibi görünüyor. Cemaat de ortamı yatıştıracak çıkışlar yapıyor. Ancak... Kılıçların kına girdiğini söylemek zor. Cemaatin genel ruh durumunu yakından gözleyenler, “AKP’ye mutlaka yenilginin ne olduğunu tattıracağız” dediklerine tanık olmuşlar. Cemaatin özellikle Erdoğan ile yolları tümüyle ayırdığı, dillere dolanan bir slogandan da belliymiş: “Aşk bitti!” Kayıp Aranıyor “Kayıp üç milyon silah aranıyor(!). Milyarlarca mermi, yüz binlerce el bombası, mayın, tanksavar mühimmatı ve en önemlisi kimyasal silahların bir miktarının kimin elinde olduğu bilinmiyor.” Bu kayıp ilanı Ortadoğu’daki gazetelerde bugünlerde yer alırsa sakın şaşırmayın. Sınırlarımızın hemen dibinde yaşanan savaşlar nedeniyle Irak ve Suriye’nin askeri depoları son 10 yıldır yağmalanmış durumda. ABD Senatosu Araştırma Komisyonu’na göre Irak’a gönderilen silahların yüz binden fazlası yerine ulaşmış gözükmüyor. Buna bir de yağmalanan askeri envanteri eklediğinizde yukarıdaki rakamlar oldukça masum gözüküyor. Bu rakamları abartılı bulanlara, Lübnan’da ordu dışı güç olan Hizbullah’ın silah envanterinden birazcık bahsedeyim. Çeşitli çap ve menzillerde kırk binin üzerinde füzeye sahipler. Bu füzelerin isimleri “Katyuşa, Raad, Zilzal, Hayber ve savaş başlığı taşıyabilen Fatih110 füzeleri”. Hizbullah Suriye’den getirttiği Scud serisi füzelerle menzilini 600 km’ye kadar çıkartmış gözüküyor. Bu envantere hafif çaplı silahları hiç dahil etmediğimi ayrıca belirtmek zorundayım. Şimdi beni okumaya razı olabildiniz mi? Kara sınırlarımızın büyük çoğunluğu bu tip silahların kaybolduğu ülkelerle çevrilmiş durumdadır. Çatışmalar devam etmekte ve kendine eğitim alanı arayan bütün yapılar da bu sahada yer almaktadır. Güney sınırımızda hangi amaçla ve nereden geldiğini bilmediğimiz yaklaşık 100 binin üzerinde insan mevcuttur. Bu rakamlara Suriye devleti yanında savaşmak için gelen kişiler de dahildir. Bu rakamlar bizi niçin ilgilendiriyor diye soranlara küçük bir anekdot aktarmak istiyorum. SSCB Afganistan’ı işgal ettiğinde hepimizin bildiği üzere ABD, istihbarat örgütü vasıtasıyla direnişçileri silahlandırmıştı. Direnişçilerin dengeyi sağlaması adına omuzdan atılan Stinger füzeleri vermişti. Bu füzeleri verdiğinde bazı şartları vardı. Kullanıldığında boş kapsülü geri getireceklerdi. Savaş bittiğinde direnişçilerin elinde kullanılmayan bu füzelerden bir miktar kalmıştı. Bu silahların geri alınması için bile ayrı bir operasyon düzenlendi ve milyonlarca dolar harcanarak ancak bir kısmı bulunabildi. Bırakın kontrolü mümkün olamayan güçlerin elindeki silahların geri alınmasını, NATO birçok kritik silahı kontrol altında tutabilmek için üye ülkelerde denetimler yapmaktadır. Karşılıklı anlaşmalar gereğince depolarda seri numaraları üzerinden bu silahların sayımlarını gerçekleştirmektedir. Amaç bu silahlardan bir tanesinin bile terör örgütlerinin eline geçmesine engel olmaktır. Maalesef o sakındıkları özel silahlardan şu anda binlercesi kayıp durumdadır. Bu silahların nerede, nasıl kullanılacağı da belli değildir. Üzülerek bir kez daha hatırlatmak zorundayım. Bu kayıp silah envanteri bölgemizde gün geçtikçe kabarmaktadır. Ayrıca bunları kullanma yeteneğine sahip özel eğitimli insanlar da sınırlarımızın dibinde savaşmaktadır. Yarın ne olacağını kimse bilemez ama riski en üste kabul ederek tedbir alınmak zorundadır. Bu silahları ya kullanılmadan dolu bir şekilde ya da kullanıldıktan sonra suç delili olarak boş olarak bulabilirsiniz. İnşallah ikincisi gerçekleşmez. değin. Böcekleri cemaatin koyduğundan emin olan Usta Teyyüp, yeniden cemaate yöneldi. Eski cemaatçi K.Ö’nün verdiği bilgileri de kullanarak CHP’nin Ankara Adayları İnsan Hakları İçerde Atatürk’ün temiz ve aydınlık cumhuriyetiyle oturmuşum Marmaray’a, baktım başımda Said Nursi’nin karanlık ve kirli cumhuriyeti. Aklın ve bilimin aydınlığında girmiştim Marmaray’a, bir elimde şeriat süzgeci, aklı ve bilimi süzerken çıkmışım! Eh dedim Cumhuriyet Bayramı’nda bir kadeh çın çın, çıkarken baktım, elimde apteshane ibriği. Marangoz cumhuriyetinde miyim, doğalgaz uygarlığında mı? Bilemedim! O ise kırkayağıyla yapışmış ‘baraj’a, ‘milli irade’ye mevlit okutuyor. Yapışmamış, kendisi ‘baraj’ olmuş, benim diyor milli irade, ‘milli irade benim’ diyor. Anlayacağınız kapatmış ‘milli irade’ dükkânını, sandığa dini irade dolduruyor örtülü ödenekten. Ya ‘Gezi’ dükkânı! Gidenlerin herbirinin fotoğrafında, gülümseyen gözlerinde, İlhan’la gülümsüyor onlar. Bütün bir ulus için demokrasi, bütün bir insanlık için özgürlük ıslığını çalanlar eller kelepçeli, dört duvar içinde, içerde, özgürlüğü soluyorlar. Gazdan, bombadan, TOMA’dan, özel timden, özel hukuktan, özel cezaevinden kendisi için yaptırdığı özel demokrasi ve kendisi için yaptırdığı özel özgürlük zindanı içinde Erdoğan. İnsan hakları ise içerde, direnenlerle direnişte. Her sabah işitiyorum, ıslık çalarak uyanıyorlar.” CHP’de bu hafta dananın kuyruğu kopacak. Geç de olsa belediye baş kan adayları belirlenecek. Biz Ankara için duyduklarımızı akta ralım: Anakent için eski Ankaragücü Baş kan Cengiz Topel Yıldırım, Çankaya için ı Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, Yenimahalle için şu andaki Belediye Başkanı Fethi Yaşar kesin gibi. Mamak için mimar Coşkun Torun eski Kırşehir Milletvekili Hüseyin Bay ile ındır, Etimesgut için de eski İlçe Başkan ı Mehmet Yula ile eski Milli Parklar Genel Müdürü Hüsrev Özkara üzerinde duruluyor. Keçiören için önseçim düşünülüyo r, ancak Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkaraağaç’ın da adı geçiyor. Sözler ve Eylemler AM 368 sayfa. T Kapakta sadece bir “bilek güreşi” resmi var ve bir de sıradan, güncel, herkesin birbirine sorduğu bir soru: “CHP mi, AKP mi?” Behiç İstanbulluoğlu, yirminci yüzyılın Türkiyesi’nde Anadolu’nun ortasından çıkıp kamu görevi için üniversite bitirerek edindiği donanımı, politika yoluyla halkının hizmetine vermiş, izlenimlerini de emeğiyle çilesiyle, böyle bir kitaba sığdırmayı başarmış. Kısacası, binlerce kamu görevlimizin anlatmak isteyip de anlatamadıklarını o anlatmış. HHH erkes bilir ki, girişinden terfilerine, atanmalarından kıdemlerine kadar kolay bir meslek değildir devlet hizmeti. Aslında halkın, toplumun önünde verilen uzun bir sınavlar bütünüdür söz konusu olan. Buna kamu hizmeti denmesi anlamlıdır. Devlet bu hizmet sayesinde bütünleşir kamuyla, halk yığınlarıyla. Ne var ki, İstanbulluoğlu’nun kitabını soru işaretli parti adlarıyla noktalamış olması da gösteriyor ki, eninde sonunda sınavın özünde ülke ve toplum ürünlerinin H Z siyasal paylaşım mücadelesi yatmaktadır. Başka bir deyişle, “kamu hizmeti” adıyla bir çeşit kutsallık kazanmış olan çıkar yarışının sonucundan yararlanarak maddi kazançlara, refaha kavuşanlar yanında bürokratik işlemleri tamamlamış olanlar, yani kamu görevlisi” denen memurlar, baremin hangi derecesine yükselmiş olurlarsa olsunlar, aylıkları ister istemez hep sınırlı kalmaktadır. Elbet, konuya bu açıdan bakmanın amacı büyük maddi çıkarların oynandığı bir arenada “dürüst” kamu görevlilerinin ne denli moral bütünlük sahibi olduklarını vurgulamaktan ibaret bir basitlik değildir. Söylem başka, eylem başka. Konunun parasal yanı sadece bir ölçüt oluyor bu bakımdan. HHH aten, İstanbulluoğlu’nun üslubundaki sıcaklık, daha doğrusu “sevimlilik”, bu tarz yavanlıklara sapmadan şerefli bir mesleğin yüceliğini ve değerini, olağanüstü başarılarda ve büyük takdirlere muhtaç sivrilişlerde değil, mesleğin ve hizmetin kendinde ya da o mesleği seçenlerin ve icra edenlerin kimliklerinde arayıp bulmuş olmasından ileri gelmekte. Saygıyla karşılanması gereken de budur. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] HARBİ SEMİH POROY BULMACA SEDAT YAŞAYAN UYDUDAN NAKLEN HAKAN ÇELİK [email protected] T.C. OSMANİYE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Esas No : 2011/519 Esas BASIN İLAN KURUMU ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ’NE HATAY Davacılar, MEHMET KENAN ÖZER, YUSUF ÖZER ile Davalı, SONGÜL ORAKCI arasında mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali ve Tescil davası nedeniyle; 2011/519 E. Sayılı dosyamızda tebligat yapılamayan Mehmet Canbaz’a ilanen, tebligat yapılması için kurumunuza yazı yazılmış, davacı yanca 22/11/2013 tarihinden şubeniz hesabına ilan bedeli olan 740.00 TL yatırılmış olup Mahkememiz 2011/519 E. Sayılı dosyasının duruşması 25/02/2013 günü saat 11.20’ye bırakılmış. Gereği bilgilerinize rica olunur. 25/11/2013 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 75430) T.C. ESKİPAZAR İCRA DAİRESİ DÜZELTME İLANI 2013/32 TLMT. Dairemizin yukarıda numarası yazılı dosyasından satışa çıkartılan taşınmazın özellikleri Karabük il, Eskipazar ilçe, Hanköy Köyü 201 ada no, 2 parsel no, 2 adet kargir tek katlı bina, akaryakıt, depo ve arsa vasfında olan taşınmaz olarak yazılmış olup, sehven yazılması unutulan özelliklere ek olarak; Taşınmaz üzerinde 2 katlı ofis binası ile tek katlı restaurant, depo ve akaryakıt pompa istasyonunun bulunduğu, ofis ve market olarak kullanılan binada iç duvarların saten alçı üzeri boya olduğu, kalorifer tesisatının bulunduğu, dışının ise alüminyum cephe giydirme yapılmıştır. Taşınmazın özellikleri bu şekilde düzeltilmiş olup, ilgililere iş bu düzeltme ilanı tebliğ olunur. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 75607) SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Dış yü 1 zey ya da 2 kenar, çev re. 2/ “Başı 3 nı taştan taşa 4 vurup gezer 5 su” (Fu6 zuli)... Kurnaz, açıkgöz. 7 3/ Hollan 8 da’nın pla 9 ka imi... İnceden ince 1 2 3 4 5 6 7 8 9 ye alay eden, 1 M İ S T İ S İ Z M cinaslı. 4/ Bir ka 2 E L E A A P İ A deh içki... Kalay 3 L A L E B E R T elemen tinin sim 4 A H O R U K gesi... Zirkonyum R A K S elementinin sim 5 S İ O N 6 T A B A İ P gesi. 5/ Bilgiçlik U L A taslayan kimse... 7 A F A R A A Z İ Z İskambilde koz. 6/ 8 B A R I Bir Afrika ülke 9 A N İ M A T İ Z M sinin başkenti. 7/ Göze takılan bir tür mercek... Gemi içini aydınlatmaya yarayan siperli fener. 8/ Güney Amerika’da yaşayan kemirgen bir hayvan... Üç aylarda medrese öğrencilerinin köyleri dolaşarak imamlık edip para ve erzak toplamaları. 9/ Köklü, etkili. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Aba terlik. 2/ Dönümün dörtte biri kadar olan alan ölçüsü... Yurdumuzun bir bölgesi. 3/ Eski Mısır’da güneş tanrısı... Gagasındaki 360 delikten rüzgâr estikçe güzel sesler çıkardığına inanılan mitolojik kuş. 4/ Oylumlu... Bir geminin alabildiği yük miktarı. 5/ Yaklaşık 5 kilometrelik bir uzunluk ölçüsü... Duman lekesi. 6/ “Güzelliğin par’etmez/Bu bendeki aşk olmasa” (Âşık Veysel)... Anlamlı iz. 7/ Batı Avrupa’da bir ırmak... Uzlaştıran, anlaşma sağlayan kimse. 8/ Uşak ilinde, “Karun Hazineleri”nin bulunduğu höyük. 9/ Ham keten rengi... Dik tutularak parmakla çalınan, üç köşeli ve telli çalgı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear