17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 ŞUBAT 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baba satmış, öğretmen fark etmiş, devlet umursamamış 3 Altı yıl mahkeme mahkeme dolaşmış Açılan dava dosyası, 2006’dan bu yana mahkemeler arasında dolaştı durdu. Olay yeri Kemer olduğu için Antalya Cumhuriyet Savcılığı, dosyayı Kemer Cumhuriyet Savcılığı’na gönderdi. Savcılığın hazırladığı soruşturma evrakı ile önce Kemer Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Ancak bu mahkemenin yetkisizlik kararı vermesiyle dosya Antalya 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’ne geldi. Bu mahkemenin de görevsizlik kararıyla dava Antalya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Dava başladıktan sonra taraflar bulunamadı. Osman Y’nin olaydan sonra eşini ve çocuklarını alarak memleketi Sivas’a göç ettiği belirtildi. Genç kızın babası, talimatla alınan ifadesinde, Yusuf A.’dan şikâyetçi oldu. Mahkeme bu arada tutuksuz yargılanan Yusuf A.’yı bulmaya çalıştı. Aradan 6 yıl geçtikten sonra işadamı Yusuf A. dün ilk kez hâkim karşısına çıktı. Yusuf A., mahkemede “Osman Y. kızın boğazına bıçak dayadı. ‘Ya satacağım, ya keseceğim’ dedi. Ben de kızı kurtarabilmek için ‘Tamam ben alırım bu kızı’ dedim. Ama başım da belaya girmesin diye satış sözleşmesi yaptım” dedi. Genç kızın nerede olduğu bilinmezken, Yusuf A. mahkemece tutuklandı, duruşma mart ayına ertelendi. 12 yaşındaki kızını sözleşmeyle satmış ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’da 6 yıl önce 12 yaşındaki E.Y’ye tecavüz edip babasıyla sözleşme imzalayarak 5 bin TL’ye satın alan inşaat malzemesi ticareti yapan 54 yaşındaki Yusuf A., tutuklandı. Dava, 2006’dan bu yana mahkemeler arasında dolaştı. Sanık ilk kez hâkim karşısına çıktı. E.Y’nin vesikalık fotoğrafının da yapıştırıldığı sözleşmeye, “Kızımı 5 milyon ‘5 bin TL’ liraya sattım. 12 Şubat 2006 tarihi itibarıyla kızım E.Y’yi Yusuf A’ya teslim ediyorum. Parayı peşin aldım. Yukarıdaki tarihten itibaren Yusuf A’nın kontrolünde olacaktır. Baba olarak rıza gösteriyorum dedi. İmzalandı” diye yazıldı. Eşinden ayrıldığı belirtilen 4 çocuk babası Yusuf A’nın, küçük kızı ilk olarak Kemer’de bir otele götürdüğü ve burada tecavüz ettiği iddia edildi. İşadamının evinde tutulan ilköğretim 6’ncı sınıf öğrencisi E.Y’nin, durumu okuldaki öğretmene anlatmasıyla olay ortaya çıktı. Rehberlik öğretmeninin sınıfa, “Canınızı sıkan bir olayı yazarak anlatın” sorusu üzerine ağlayarak sınıftan kaçan E.Y., tuvalete saklandı. Öğretmen, E.Y. ile konuştu. E.Y., ağabeyinin patronuna babası tarafından satıldığını söyleyip Yusuf A’nın kendisine tecavüz ettiğini anlattı. Öğretmenlerin olayı polise aktarmasının ardından soruşturma açıldı. İfadesine başvurulan baba Osman Y. şunları söyledi: “Bir gün bana ‘Ben derin devlet için çalışıyorum. Senin bu kızında iş var. Onu okutmak ve eğitmek istiyoruz’ dedi. Kızımı benden zaman zaman alacaklarını ve eğiteceklerini söyledi. Hatta bana derin devlet adına bazı kâğıtlar da imzalattı.” Yusuf A. ise savcılıkta, “Osman Y., yeni ev almıştı. Bir gün benim yanıma geldi ve kızını satması gerektiğini söyledi. Ben de 5 bin lira verdim” diyerek ifade verdi. Bir Uzmanın Mısır’a Bakışı Mısır’daki sözde “Arap Baharı” hareketinin birinci yıldönümü. Güya “Arap Baharı!”... ABD’nin adamı, yıpranmış diktatör Mübarek gitmiş... Yerine yine ABD ile uzlaşmış olan askeri cunta gelmiş... Askeri yönetimin denetiminde seçimler yapılmış... Şimdi yeni anayasa çalışmaları sürüyor. Aslında oyun açık: ABD’nin “Ilımlı İslam” yanılsaması (illüzyonu) bağlamında, güya demokrasiye saygılı bir İslami rejim kurulacak... Ve elbette bu rejim ABD’nin bölgedeki sözcülüğüne soyunacak! Bunun için de Müslüman Kardeşler örgütüyle ordu uzlaştırılacak! Uzlaşmanın temelleri şimdiden atıldı bile: Ordunun bütçesine dokunulmayacak... Her türlü dokunulmazlıkları devam edecek... Böylece Sedat döneminden beri uygulanmakta olan “ordu ile uzlaşma halindeki Müslüman Kardeşler’in iktidarı” tescil edilecek. Oysa, Samir Amin’in deyişiyle Müslüman Kardeşler ne ılımlı ne de demokrat; tam tersine, totaliterliğin dik âlâsı... Sadece iktidara gelebilmek için takıyye yapıyorlar! ??? Yukardaki resmi, Mısır uzmanı, Ortadoğu kökenli bir Amerikalı profesörden aldığım izlenimlerle yazdım. Ama onun söylediklerini aktarmadan önce Mısır’da son yapılan seçimlerin sonuçlarını belirtmeliyim: Birinci tur seçimlerde Müslüman Kardeşler örgütünün kurduğu Hürriyet ve Adalet Partisi liderliğindeki Demokratik İttifak yüzde 36.6’lık oy oranı ile birinci oldu... Selefiler’in Nur Partisi ise 24.4 ile ikinci. İkinci tur seçimlerde Hürriyet ve Adalet Partisi aldığı oy oranını korudu. Selefi Nur Partisi ise yüzde 28.8’e ulaştı. Böylece Müslüman Kardeşler ile Selefiler, mecliste yüzde 65 oranına ulaşıyor. Bağımsızlardan bazılarının kendilerine katılması ile temsil oranlarının yüzde 70’e ulaşması bekleniyor. Üçüncü tur seçimlerin bu sonuçları değiştirmesi olanaklı değil. Mısır uzmanı profesör, bu seçim sonuçlarına atıf yaparak “Açıkça şeriatı savunan Selefiler ile yine şeriatçı olan, ama bunu gizleyen ve iktidara gelmek için demokratikmiş gibi davranan Müslüman Kardeşler, mecliste çoğunluğu ele geçirdiler. Artık Mısır’da gerçek demokrasi bir hayal” diye söze başlıyor. Daha sonra Sedat döneminden beri, iktidarların otoriter bir tavırla ülkeyi yönettiğini ve hem orduyla hem de Müslüman Kardeşler’le iç içe geçen, ittifak içinde bir model oluşturduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Bu yeni yönetim denilen Mübarek sonrası oluşturulan askeri cunta, Amerika’nın desteğiyle Müslüman Kardeşler’le uzlaştı bile. Müslüman Kardeşler iktidara geldiklerinde, ordunun ayrıcalıklı durumuna dokunmayacakları garantisini verdiler. Böylece hem ordunun bütçesi aynen devam edecek, hiçbir denetim ve kısıtlamaya gidilmeyecek hem de komutanların rejim içindeki ayrıcalıklı durumları sürecek. Ama bu durum ne kadar sürer belli değil. Bence, Müslüman Kardeşler iktidarlarını güçlendirinceye kadar birkaç sene bu ortaklık sürer. Sonra Müslüman Kardeşler, ordunun da hesabını görür. Şu anda rant paylaşımı, zaten üst düzey yöneticiler, ordu mensupları ve Müslüman Kardeşler arasında gerçekleşiyor. Bu durum bir süre aynen devam eder. Müslüman Kardeşler iktidarda güçlenince de rantı sadece kendi alacakları biçimde temel değişikliklere giderler.” İlginç olan nokta, Selefiler’i, Müslüman Kardeşler’den daha dürüst olarak nitelendirmesi: “Selefiler iktidara geldiklerinde şeriat rejimi uygulayacaklarını ve demokrasiye son vereceklerini açık açık söylüyor. Müslüman Kardeşler’in de amacı aynı, ama bunu saklıyor ve halkı aldatıyorlar. Onun için Selefiler’den daha tehlikeliler” diye ekliyor. ??? Evet, katılırsınız ya da katılmazsınız, ama Ortadoğu kökenli bir Mısır uzmanı Amerikalının görüşleri bunlar. Sonuç olarak “Ne ‘Arap Baharı’, ne de demokrasi devrimi; olan, yıpranmış diktatörün yerini alacak, Amerikan çizgisindeki bir Siyasal İslam iktidarıdır” diyor. Bu yeni durumda ise: “Mısır devriminin Amerikan nüfuzunun sürdürülmesini sağlamak için gerçekleştirilmiş olmasına rağmen İslami iktidarın İsrail düşmanlığından dolayı, Ortadoğu’daki dengeleri altüst etme olasılığının, Şii İran örneğinin, Sünni Mısır örneğine yol gösterme ihtimalinin yüksek olduğunu” ekliyor. “Tek çözüm gerçekten demokratik ve laik bir anayasanın yapılmasıdır, ama bu ihtimal şimdilik çok uzak” diyor. Donan Vanlılara 2 bin konteynırı planladığı tarihte gönderemeyen devlet depremzedelerle dalga geçer gibi olumsuz hava koşullarını gerekçe gösterdi ‘Hava’dan bahane FIRAT KOZOK ANKARA Başbakan Erdoğan, partisinin 3 Ocak’taki grup toplantısında Van’da depremzedelere yönelik çalışmalar konusunda bilgi verdikten sonra, “Ocak ayı sonuna kadar, yani bu ayın sonuna kadar artık çadır kent diye bir şey kalmayacak, tamamıyla konteynır kent haline hepsini getirmiş oluyoruz” demişti. Başbakan’ın bu taahhüdüne karşın beklenen olmadı, Vanlı depremzedeler ocak sonunu gördü ama konteynırları göremedi. Kentte bugüne kadar yaklaşık 100 bin kişi, 25 bin konteynıra yerleştirildi. Ancak, halen 8 bin kişi çadır kentlerde yaşıyor. Bu kişiler için gerekli 2 bin konteynırı planladığı tarihte kente gönderemeyen devlet, “olumsuz hava koşullarını” gerekçe gösteriyor. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) yetkilileri, sevkıyatın geçen hafta kente ulaştırılmasının planlandığını, ancak hava koşulları nedeniyle yapılamadığını bildirdi. Yetkililer, önümüzdeki 15 gün içerisinde konteynırların kente ulaşmasının planlandığını belirtti. Yine yetkililerden alınan bilgiye göre Van merkezde halen 6 çadır kent bulunuyor. Önümüzdeki 15 gün içerisinde kente gönderilecek konteynırların tümü de buralardaki yurttaşlara dağıtılacak. Ancak, evleri oturulabilecek düzeyde olmasına karşın, 100 gün yetmedi korktukları için içlerine giremeyen ve sokak aralarında, evlerinin önünde kurdukları çadırlarda kalan, yani “kayıt dışı” Vanlılar donmaya devam edecek. Kısacası bu kapsamdaki yurttaşlar, korkuyla soğuk arasında bir tercih yapmak zorunda. Kentteki kaos tablosunu ağırlaştıran bir diğer etken de, istatistiki verilerin sağlıklı çıkarılamayışı. Bugün itibarıyla, çadır kentlerin dışında kaç kişinin sokaklarda kaldığına ilişkin bir veri yok. Aynı şekilde bugüne kadar Van’dan başka kentlere gönderilen yurttaşların sayısı da belirsiz. Yetkililer, Van’da çadır kentler dışında kurdukları çadırlarda yaşayanların sayısının 1015 bin, devlet olanaklarıyla başka kentlere sevk edilenlerin sayısının da yaklaşık 40 bin olduğunu belirtiyor. Ancak, kendi olanaklarıyla kenti terk edenlerin sayısı belli değil. Yetkililer bu rakamın da yaklaşık 10 bin olduğunu ancak “tahmin edebiliyor.” Öte yandan hazırladığı soru önergesiyle Başbakan Tayyip Erdoğan’dan Van’a gönderilen yardımlara ilişkin ayrıntılı bilgi isteyen CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger’e verilen yanıtlar da dikkat çekici. Buna göre, Van için acil yardım ödenekleri dahil olmak üzere gönderilen insani yardım malzemelerinin toplam maliyeti 696 milyon TL’ye ulaştı. 16 Ocak itibarıyla toplam 22 bin 559 konteynır bölgeye gönderildi. Ortalama bir konteynırın nakliye teslim maliyeti ise 10 bin 500 TL’yi buldu. İstanbul kayak pisti İstanbul’dan Fransız haber ajansı AFP muhabirinin objektifine yansıyan bu fotoğraf karlı geçen bir haftanın özeti gibiydi. 56 yaşındaki Recep Demi, kayak takımlarını giydiği gibi soluğu parkta aldı. 15 milyonluk kenti felç eden kar yağışının bir gün daha etkisini sürdürmesi bekleniyor. (Fotoğraf: AFP) Akşam saatlerinde dünden de etkili kar geliyor Bugüne dikkat 1661 köy yolu kapalı Meteoroloji Genel Müdürlüğü, kar yağışının, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun doğusu, Rize, Artvin ve Hopa, Yalova, Kocaeli, Sakarya, Bursa ve Balıkesir’in Bandırma ilçesi, Zonguldak, Düzce, Bartın ve İnebolu çevrelerinde kuvvetli olması beklendiğinden çığ tehlikesi, ulaşımda aksamalar gibi yaşanabilecek olumsuzluklara karşı ilgililerin ve yurttaşların tedbirli olması gerektiğini belirtti. Doğu Anadolu Bölgesi’nde gece başlayan ve etkili olan kar yağışı 1661 köy yolunu ulaşıma kapattı. THY’nin Ağrı, Kars, Muş ve Erzurum’a olan bazı uçak seferleri kötü hava koşulları yüzünden iptal edildi. Meteorolojiden İstanbul için yeni bir uyarı geldi. Marmara Bölgesi bugün erken saatlerden itibaren yeni ve çok etkili olacağı tahmin edilen kar yağışıyla yüz yüze kalacak. Önce Edirne ardından tüm Marmara Bölgesi’nde yoğun kar yağışı bekleniyor. Bugün kar yağışının aralıksız sürmesi, akşam saatlerinde ise İstanbul’da çok etkili yağması bekleniyor. Kentin tamamında gözlenecek bu yağışın bugüne kadar gerçekleşen kar yağışından daha de etkili olacağı tahmin ediliyor. Yarın gece yarısından itibaren kar yağışı bölgeyi terk edecek. Mürettebattan haber yok ALİ AYAROĞLU ZONGULDAK Zonguldak’ta Ereğli açıklarında batan kuru yük gemisinin kayıp 8 mürettebatını arama çalışmaları sürüyor. Kurtarılan 3 kişinin Ukrayna uyruklu 2. kaptan Eduard Pavlenko, 3. kaptan Pavlo Seliyanov ve kadın aşçı Larysa Lukach olduğu belirlendi. Geminin kayıp mürettebatının ise Ukrayna uyruklu kaptan Kulish Igor, Oleksandr Zelins’kyi, Pavlo Zelinkyi, İgor Khaietskyi, Oleksandr Iliasov, Mykiiaylo Kaplunenko Borys Borysov ve Gürcistan uyruklu Murman Darsadze olduğu öğrenildi. Ulaşım aksadı, yurttaş yine yolda kaldı Sabah çilesi İstanbul’da önceki gece başlayan kar yağışı dün sabah saatlerinde trafiği durdurdu, metrobüs seferleri aksadı, yurttaşlar çareyi yürümekte buldu. Buzlanma nedeniyle araçlar ara sokaklardan çıkamadı, çok sayıda hasarlı trafik kazası meydana geldi. Kara, hava ve deniz yollarını da etkileyen kar yağışı, yaşamı önemli ölçüde durdurdu. AvcılarZincirlikuyu yönündeki metrobüs seferleri bir saati aşkın süre yapılamadı. Kar küreme ve tuzlama araçları gece boyunca çalışmalarını sürdürse de O2 ve O3 karayolları kara teslim oldu. Özellikle metrobüsün ilk durağı olan Avcılar’da uzun süre yoğunluk yaşandı. Yurttaşlar, kar yağışı altında araçların durağa gelmesini beklerken bazıları da E5’e akın ederek yollarına belediye otobüsleriyle devam etmeye çalıştı. Ancak E5 karayolunun da karla kaplanması nedeniyle araç trafiği de durma noktasına geldi. Avcılar’da ve Küçükçekmece’de bazı araçlar rampayı çıkamayınca trafiği tıkadı. Bazı sürücülerin ise araçlarını E5 üzerine bıraktıkları gözlendi. Türk Hava Yolları, yurt genelinde çeşitli meydanlardan yapılması gereken karşılıklı 183 iç ve dış hat seferini iptal etti. Yurttaşlar “Bize araçlarımızla çıkmamamızı söyleyen yetkililer, toplu taşıma araçlarını da tam olarak hazırlamamış. Saatlerce otobüs bekledik. Biz, Sultangazi’den Eminönü ve Alibeyköy istikametine gitmek için 3 saat bekledik” dediler. A labalıklar telef oldu Ereğli Devlet Hastanesi’ne kaldırılan gemi personelinden Pavlo Selivanov geminin aniden su almaya başlamasıyla kaptanın demirlemek istediğini anlattı. Kaptanın demir atmak için zinciri boşaltmaya çalıştığı sırada geminin batmaya başladığını ifade eden Selivanov, “Gemi batarken personel kamaralarında uyuyordu. Kaptan can yeleklerinin giyilmesi konusunda uyarıda bulundu. Ben giydim ama diğer personel yetişemedi. Zaten 23 dakikada gemi battı” dedi. ? İki dakikada battı Muş’un Varto ilçesindeki alabalık üretim havuzlarına boruyla gelen suyun donması sebebiyle akıntı kesildi. Oksijensiz kalan 100 bine yakın alabalık telef oldu. A vrupa’da 85 kişi yaşamını yitirdi Küçük Âdem de kurtarılamadı ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’ın Eğil ilçesine bağlı Ilgın köyünde çıkan yangından annesi ve 4 kardeşi ölen kendisi de ağır yaralanan 5 yaşındaki Âdem Yılmaz da kurtarılamadı. Küçük Âdem ile birlikte yangında ölenlerin sayısı 7’ye yükseldi. Yangında aileden tek sağ kurtulan yaralı Mehmet Yaşar Yılmaz’ın (16) tedavisinin Diyarbakır Eğitim Araştırma Hastanesi’nde devam ettiği, yüzü, elleri ile vücudunun bazı kısımları yanan Yılmaz’ın sağlık durumunun iyiye gittiği bildirildi. Salman trafik kazası geçirdi İstanbul Haber Servisi Kadıköy Bostancı’da otomobiliyle bariyere çarpan Salman, hasarlı aracını çektirdiği Bostancı Oto Sanayi Sitesi’nde buzlanma nedeniyle kayan bir aracın çarpması sonucu yaralandı. Ambulansla Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Salman, 5 saat müşahede altında tutulduktan sonra hastaneden taburcu edildi. Doğu ve Orta Avrupa’da etkili olan kar yağışı ve dondurucu soğuklar yüzünden yaşamını yitirenlerin sayısı 85’e çıktı. Dondurucu soğuklardan en çok etkilenen ülke olan Ukrayna’da 43 kişi hayatını kaybetti. Donarak ölen 28 kişinin cesetleri sokaklarda bulundu. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear