25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA 20 5 HAZİRAN 2011 PAZAR Küresel İklim Değişikliği Eylem Planı’nda STK görüşü yok Plan hedeften çok uzakta İstanbul Haber Servisi Çevre ve Orman Bakanlığı’nın Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile birlikte yürüttüğü İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) projesine destek veren sivil toplum örgütlerinin görüşü nihai bildiriye yansımadı. Proje için görüş ve desteklerini sunan Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin, iklim değişikliği ile ilgili planın, fosil yakıtlara dayalı enerji politikalarını içerdiğini ve sera gazını azaltmak için hedef belirlememe üzerine kurulu olduğunu vurguladı. TÜDEF’le birlikte planlama sürecine katılan Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği ve ODTÜ Mezunlar Derneği ortak bir açıklama yaparak Çevre ve Orman Bakanlığı’nın tutumuna tepki gösterdi. Açıklamada, bakanlığın iklim değişikliğini durdurma iddiası altında iklimi öldüren bir çalışmayı sonuçlandırma noktasına getirdiği belirtildi. İklim değişikliğine ilişkin çalışmanın ne sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini ne de bilimsel gerçekleri yansıttığına dikkat çekildi. Açıklamada planla ilgili eleştiriler şöyle sıralandı: “140 ülke Kopenhag Uzlaşması çerçevesinde hedeflerini ve projelerini ortaya koymuşken Türkiye’nin daha bitiremediği planda hiçbir sera gazı azaltım hedefi yer almamaktadır. Varolan hedefler tamamen iklimi öldüren hedeflerdir. Planda 2023 için bütün kömürlerimizi yakacak santral, bütün dereleri yok edecek baraj (HES) hedefleri gibi hedefler yer almaktadır. Önerilen eylemler tamamen asıl işlerin engellenmesi içindir. Örneğin bakanlık metro için ‘Türkiye’de henüz talep yok’ demektedir. Eylemler, iklim değişikliğinden etkilenecek tüketicilere fatura ödetmeyi hedeflemektedir. Örneğin Çevre Temizlik Vergisi’nin yükseltilmesi eylem olarak konulmuş, ancak bu kaynağın neden atık yönetimine gitmediği konu edilmemiştir.” Açıklamada, 2.5 yıl içinde 300 bin dolarlık dış finansman ile Çevre ve Orman Bakanlığı ve UNDP tarafından yapılan bu proje “iklimi öldürecek” bir çalışma olarak nitelendi. Bilim çevrelerinin küresel sera gazı salımlarının 1990 yılına göre 2050’ye kadar yüzde 90 oranında azaltılması gerektiğini vurgularken Türkiye’nin kendi salımlarını şimdiden 2’ye katladığı, bu planla salımların 2020’de 4’e katlanacağı vurgulandı. Marmara Denizi can çekişiyor İstanbul Haber Servisi Deniz Temiz Derneği /TURMEPA, Marmara’nın maviliğini yitirip hızla yeşile döndüğüne dikkat çekerek “Marmara Denizi’nde oksijen değeri yer yer sıfıra yaklaştı. Doğu Marmara’nın dibi organik çamurla kaplandı. Marmara’nın ekonomik değeri olan 124 balık türü son 40 yılda yok oldu” uyarılarında bulundu. 2010 yılını “Karadeniz Yılı” ilan eden Deniz Temiz Derneği bu yıl da Marmara Denizi’nin durumuna dikkat çekmek için harekete geçti. Derneğin Yönetim Kurulu Başkanı Tezcan M. Yaramancı “Marmara’nın sonu için 12’ye 5 kaldı” ifadesiyle durumun ciddiyetine dikkat çekerek belediyelerin, sanayi ve turistik tesislerin bir an önce ileri biyolojik arıtma tesisi yaptırmalarını veya mevcut olanları tam kapasite ile çalıştırmalarını istedi. Siyasi otoritenin, durumun vahametinin farkında olduğunu, İSKİ’nin samimi bir çaba gösterdiğini belirten Yaramancı, “Ancak mevcut tempo bu sorunu çözmeye yeterli değil, tempoyu hızlandırmak ile ilgili üst otorite, yani hükümet inisiyatifi ele almak zorunda” dedi. Bu konuda yurttaşlara da sorumluluk düştüğünü ifade eden Yaramancı, “Oy verirken siyasi iradeden çevreye öncelik vermesini talep edin” çağrısı yaptı. Son dönemde Karadeniz’de 26 balığın nesli tükendi. Marmara’da ekonomik değeri olan 124 balık türü yok oldu. Ege ve Akdeniz’deki balık varlığı hızla azalıyor. Denizlerdeki kirliliğin yüzde 80’i karadan ve insan kaynaklı. Karasal kirliliğin temel kaynakları sanayi tesisleri, turistik işletmeler ve belediyeler. Sanayide kullanılan suyun yüzde 81’i yani organize sanayi bölgelerinde yılda 40 milyon metreküp tehlikeli atık su arıtılmadan doğaya bırakılıyor. Turistik işletmelerin çoğunun arıtma tesisi bulunmuyor, olanlar da çalıştırmıyor. Denize kıyısı olan belediyelerin yüzde 86’sının arıtma tesisi bulunmuyor. 804 belediyenin kanalizasyon Güneş soğutacak İstanbul Haber Servisi Güneş enerjisinden soğutma sistemlerinin sahibi Solitem, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Antalya Mimarlar Odası ve Öger Group işbirliği ile dün Antalya’da “Güneş Soğutuyor & Isıtıyor Sempozyumu” gerçekleştirdi. Sempozyumda, Solitem’in dünyada hızla yaygınlaşan güneşle soğutma sistemlerinin artık Antalya’daki otellere ÖgerSolitem işbirliği ile kurulacağı açıklandı. Antalya Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın’ın açılış konuşmasını yaptığı sempozyumda yüksek mühendis Vural Öğer, “Yenilenebilir Enerjinin Turizm Sektöründeki Yeri” konulu bir konuşma yaptı. Solitem’in CEO’su Dr. Ahmet Lokurlu ise “Güneşle Soğutma ve Isıtma Sistemleri” hakkında bilgi verdi. Ahmet Lokurlu, “Türki Haydarpaşa için planking Kadıköy’de bir araya gelen gençler, tarih ve kültürel çevrenin korunmasına dikkati çekmek amacıyla Haydarpaşa Garı’na doğru “planking” yaptı. Kadıköy İDO İskelesi’nde toplanan gruptakilerin yere yüz üstü uzanarak oluşturdukları “ok” işareti, Haydarpaşa Garı’nı gösterdi. Çevreci Ulaş Yılmaz, “İstanbul’un tarihi ve kültürel çevresinin korunmasını istiyoruz” dedi. İklimi öldüren hedefler ye’nin ilk ‘Güneş Parkı Projesi’, enerjide kendi kaynaklarını kullanan bir Türkiye’nin varlığını da güçlendirecektir. Güneşin en büyük etken olduğu şey soğutma ihtiyacının artması… Solitem’in geliştirdiği ve dünyanın birçok yerine kurduğu güneşle soğutma sistemleri sayesinde hem elektrik faturaları sıfırlanıyor; hem de bu sistemler çevreye olan olumsuz etkileri de ortadan kaldırıyor” dedi. şebekesi yok. 1.257 kıyı belediyesinin sadece 124’ünde arıtma tesisi var. 1.133 kıyı belediyesi ise kirli sularını arıtmadan denize boşaltıyor. Kıyı belediyelerin yüzde 32’sinin kanalizasyon şebekesi dahi yok. İstanbul’da bulunan 26 adet atıksu tesisinin; 9’u ön arıtma, 13’ü biyolojik arıtma, 4’ü ileri biyolojik atıksu arıtma tesisi. Atıksuların yüzde 85’i arıtılıyor. İstanbul’da günde ortalama 2 milyon 200 bin metreküp temiz su tüketiliyor, tüketilen bu rakamın yaklaşık 1 milyon 900 bin metreküpü tesislerde arıtılıyor. Atıksuların yaklaşık yüzde 47’si biyolojik ve ileri biyolojik arıtma işleminden geçiriliyor. İnşası devam eden 400 bin metreküp kapasiteli Ambarlı İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nin bugüne dek sadece yüzde 35’i tamamlanabildi. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear