25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 4 AĞUSTOS 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Şûra Tamamlandı Ama... Başbakanların, Kuvvet Komutanlarının atanmalarında “ağırlıklı” bir şekilde söz sahibi olmaları, tartışmaya gerek duyulmayacak kadar açıktır. Zira yasa, Kuvvet Komutanlarına atanacak kişinin, Genelkurmay Başkanı’nın önerisini Milli Savunma Bakanı’nın kabulü ile oluşturulacak bir üçlü kararname koşuluna bağlamıştır. O üçlü kararnamenin Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulmasını isteyecek sorumlu kişi ise Başbakan’dır. Dün öğle saatlerinde çalışmalarını tamamlayarak Cumhurbaşkanı Gül’ün verdiği öğle yemeğine katılan Yüksek Askeri Şûra üyelerinden bir orgeneral, Genelkurmay Başkanı olacağı belirlenen Işık Koşaner’den boşalan Kara Kuvvetleri’nin yeni komutanı adayıydı. O adaylık durumunun nihai ve resmi sonucu, diger atama, terfi ve emeklilik işlemleri ile birlikte bugün öğle saatlerinde Genelkurmay Başkanı ile Milli Savunma Bakanı tarafından Cumhurbaşkanı’nın onayına sunulacak olan Yüksek Askeri Şûra kararlarının içinde yer alacaktır. Bunun için de yine dün, Cumhurbaşkanı’nın Başbakan ve Genelkurmay Başkanı ile uzun bir görüşme yaptığı biliniyor. Başbakan, Adalet Bakanı ile de halvet oluyor! Oluyor ve acaba ne istiyor? Teamüller Silahlı Kuvvetler’in kökleşmiş teamüllerine kalırsa, o orgeneral 1. Ordu Komutanlığı’ndaki 1 yıllık görev süresini tamamlamış olan Hasan Iğsız’dı. Ne ki önceki gün akşama doğru, General Iğsız’ın, on sekiz subay ile birlikte “İnternet Andıcı” adlı yeni bir soruşturmanın bir numaralı ismi olarak Beşiktaş Savcılığı’na çağrıldığı haberi gündeme düştü. Çağrıya gerekçe olacak eylemleri neydi Orgeneral’in ve öteki subayların. Bunu henüz bilmiyoruz. Bildiklerimiz, iktidara yakın medyada yazılanlarla sınırlı. O yayınlarda, Iğsız’ın Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanmasına Başbakan Erdoğan’ın karşı olduğu bildiriliyor. Bu gazetelerden birisinde, dün yayımlanan bir yorumda, 2010 Ağustosu’ndaki Yüksek Askeri Şûra çalışmalarına, siyasal iktidarın bakışının yanı sıra, o bakışla adeta eşgüdüm halinde yürütülen soruşturmalara hâkim olan hava da özetleniyor: “2010 YAŞ’ı hayatının bir döneminde cuntaya, darbe planına teşebbüs ve hatta fikir cimnastiği düzeyinde bile olsa bulaşan, karışan her subay için çarpıcı bir örnektir. Artık, böyle ilişkiler, ne yen içinde kalmaktadır; ne de dokunulmazdır. Dahası bütün subayların meslek hayatlarının bir döneminde, kariyerlerine tehdit ve engel oluşturmaktadır. Ve elbette cezai sorumluluk da.” ( Star Gazetesi, Mustafa Karaalioğlu) Okuduklarımı yanlış mı anlıyorum? 12 Eylül halkoylamasında “evet” oyları çoğunluk sağlayacak olursa, ‘Değişim Planı’nın gereği olarak AKP iktidarı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde fikir cimnastiği denilen bir politik tartışmaya karışmış olanların nefes alışlarını bile izlemeleri için Hitler Almanyası’nın SS subaylarına benzer bir oluşum mu planlıyor? Ve yine, 12 Eylül’den sonra Erdoğan Anayasası yürürlüğe girecek olursa, adalet mekanizmamızda yapılacak “Değişim” sonucunda ünlü Sovyet Savcısı Vişinski’nin kopyaları mı yer alacak? Zahmet olmazsa iktidar medyasının yöneticileri kamuoyunu aydınlatsa... Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Emekli Koramiral Atilla Kõyat, ‘1993-1997 yõllarõ arasõndaki faili meçhuller, devlet politikasõydõ’ dedi ‘Sorumlular hesap vermeli’İstanbul Haber Servisi - Emek- li Koramiral Atilla Kıyat, “1993- 1997 yılları arasındaki faili meç- hullerin, devlet politikası” oldu- ğunu öne sürdü. Kõyat, o yõllarda yüzbaşõ, üsteğmen olan kişilerin emir üzerine bu cinayetleri işle- diklerini savunarak dönemin cum- hurbaşkanlarõnõn, başbakanlarõnõn ve genelkurmay başkanlarõnõn he- sap vermesi gerektiğini söyledi. Emekli Koramiral Atilla Kõyat, Habertürk’te katõldõğõ “Sansür- süz” programõnda faili meçhul ci- nayetler ve darbe girişimi iddiala- rõ ile ilgili açõklamalar yaptõ. Kõyat, 1990-2000 yõllarõ arasõnda hukuk dõ- şõ uygulamalar olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Bugün Ergenekon’da faili meç- hul cinayetlerden dolayı suçlanan ve içeride olan kimseler vardır. Bu arkadaşlar o zaman (şimdi al- bay bunlar) üsteğmendi, yüzba- şıydı. Şimdi diyorlar ki ‘Sen Ciz- re’deyken muhtarõ öldürdün’ ya da muhtarla beraber oldun, fi- lancayı öldürdün. Sene kaç? 1994, 1995... Lütfen 94’ün, 95’in, 93’ün, 96’nın, 97’nin başbakanları, cum- hurbaşkanları, genelkurmay baş- kanları, OHAL valileri... Yatağı- nızda nasıl rahat uyursunuz! Lüt- fen çıkıp açıklayın, bu yıllarda iş- lenen faili meçhuller terörle mü- cadele için devlet politikası mıy- dı ve bu çocuklar devlet politikası mı uyguladılar? Bir üsteğmen, ‘Ben Hasan’la Mehmet’i bir halle- deyim de bu terorizmi bitireyim’ di- yemez. Birileri emir verdi.” Kõyat’õn sözünü ettiği yõllarda (1993-1997) sõrasõyla Turgut Özal ve Süleyman Demirel cumhurbaş- kanlõğõ; Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, Necmettin Erbakan başkabakanlõk, Doğan Güreş ve İsmail Hakkı Karadayı da Genelkurmay başkanlõğõ görev- lerini yürüttü. Darbe iddiaları... Kõyat, “2002 yılında AKP hükü- mete geldikten ve tek başına iktidar olduktan sonra ‘Silahlõ Kuvvetler içinde darbe yapmak isteyen olma- mõştõr’ dediğimizde, bize kargalar bile güler” diyerek TSK içinde dar- be girişimleri olduğunu öne sürdü. Komutanlar arasõnda darbe isteyen ol- duysa, bunu açõkça söylemesi ge- rektiğini ifade eden Kõyat, “Biz bu- nu düşündük deyin. Sonra kon- jonktür müsaade etmedi, nabız yokladık, olmazmış, vazgeçtik de- yin. Bunun karşılığında ceza ney- se bunu görün. Ama hiçbir suçu ol- mayan, sadece ve sadece siz darbeyi düşündüğünüz ve darbe yaptıktan sonra da kullanmayı düşündüğü- nüz insanların listesini yapıp bil- gisayarınıza attığınız ve hiçbir ha- beri olmamasına rağmen bu in- sanların, şimdi suçlu olarak mah- keme önündeyken sizin kendinizi rahat hissetmemeniz gerekir” dedi. Kõyat, Balyoz davasõnda bir bilir- kişiye ihtiyaç olduğunu belirterek “Silahlı Kuvvetler objektif olamaz diye düşünebilirler. Bizim oynadı- ğımız harp oyunları NATO ve ABD’dekiler ile aynıdır. Yani ge- rekiyorsa yabancı bilirkişi de geti- rilebilir” diye konuştu. ‘Kaza var’ denilerek olay yerine çağõrõlan askerlere PKK’li teröristler roketatar ve uzun namlulu silahlarla saldõrdõ 1 şehit, 2 asker yaralı ORDU / SİİRT (Cumhuri- yet) - Ordu’nun Akkuş ilçesinde “kaza var” denilerek olay yerine çağõrõlan askerlere düzenlenen saldõrõ sonucu bir uzman çavuş şe- hit olurken, 2 asker yaralandõ. Siirt’in Eruh İlçesi Emniyet Amir- liği binasõna PKK’li teröristler tarafõndan roketatar ve uzun nam- lulu silahlarla düzenlenen saldõrõda da 1 özel harekât polisi şehit ol- du, 1 polis ve bir yurttaş yaralan- dõ. Çatõşmayla ilgili olarak BDP’li Eruh Belediye Başkanõ Melih Oktay ve BDP ilçe Başkanõ He- da Kilis’in de aralarõnda olduğu 22 kişi gözaltõna alõndõ. Akkuş kõrsalõnda devriye gör- evini sürdüren jandarma trafik ekibi dün öğle saatlerinde bir mi- nibüsü durdurup arama yapmak is- tediği sõrada ormanlõk araziden ta- ciz ateşi açõldõ. Saldõrõ sonucunda Akkuş İlçe Jandarma Komutanlõ- ğõ’na bağlõ trafik ekibinde görev yapan Uzman Çavuş Hacı Emin Pişkin, Astsubay Özgür Kaya ve uzman çavuş Tuğrul Çelik yara- landõ. 15 gün önce tayini çıkmış Yaralõlar Akkuş Devlet Hasta- nesi’ndeki ilk müdahalenin ar- dõndan Ünye Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Uzman çavuş Pişkin, tüm müdahalelere karşõn kurtarõ- lamadõ. Pişkin’in 15 gün önce An- talya’dan Ordu’ya tayininin çõktõğõ öğrenildi. Olayõn ardõndan Ordu Valisi Orhan Düzgün, saldõrõnõn ger- çekleştiği yerde incelemelerde bulundu ve yetkililerden bilgi al- dõ. Vali Düzgün, kaçan terörist- lerin yakalanmasõ için operas- yonlarõn sürdüğünü, yaralõlarõn da durumunun iyi olduğunu söy- ledi. Akkuş Belediye Başkanõ Ergüder Efil, askerlerin saldõrõ- nõn gerçekleştiği bölgeye tele- fonla “kaza ver” denilerek çağõ- rõldõğõnõ açõkladõ. BDP’liler gözaltında Eruh’ta önceki gece İlçe Em- niyet Amirliği’ne düzenlenen ro- ketatarlõ saldõrõda geçici görevle kentte bulunan özel harekât poli- si Ahmet Mutlu şehit olurken po- lis memuru Muzaffer Çetin ve bir yurttaş yaralandõ. Bölgede süren operasyonda, 3 teröristin öldü- rüldüğü bildirildi. Şehidin Meriç ilçesine bağlõ Adasarhanlõ kö- yünde yaşayan ailesi acõ haberle yõkõldõ. Fenalaşan anne Nigar Mutlu’ya sağlõk ekipleri müda- hale etti. Baba Hasan Mutlu, “Vatan sağ olsun. 4 erkek to- runum daha var. Takdiri ilahi böyleymiş” dedi. Şehit Mutlu’nun Kocaeli’de görev yaptõğõ, geçici görevle Siirt’te bulunduğu ve 2 kõz çocuk babasõ olduğu öğrenildi. Şe- hit polis Ahmet Mutlu’nun cena- zesi Siirt Valiliği’nin önünde dü- zenlenen törenin ardõndan mem- leketi Edirne’nin Meriç ilçesine gönderildi. Şehit Mutlu Edirne’de toprağa verildi. Eruh’taki çatõşmayla ilgili ola- rak BDP’li Eruh Belediye Başkanõ Melih Oktay ve BDP ilçe Başka- nõ Heda Kilis’in de aralarõnda ol- duğu 22 kişi gözaltõna alõndõ. Si- irt Valisi Musa Çolak, gözaltõna alõnanlarla ilgili soruşturmanõn sürdüğünü söyledi. A K P ’ L İ R İ Z E B E L E D İ Y E B A Ş K A N I H A L İ L B A K I R C I ’ N I N S Ö Z L E R İ N İ A N I M S A T T I Demirtaş, Baydemir’e sahip çõktõ KARS (Cumhuriyet) - BDP Genel Başkanõ Selahattin Demir- taş, Diyarbakõr Büyükşehir Bele- diye Başkanõ Osman Baydemir’e yönelik sözlere tepki göstererek “Belediye başkanımız partimizin projesini savunmuştur. Makul bir öneri yapmıştır. Rize Beledi- ye Başkanı gibi alçakça, rezilce yaklaşmamıştır. Artık dibe vur- muş bu zihniyeti halkımız kendi coğrafyasından silecektir” dedi. Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çi- çek’in, Diyarbakõr Belediye Baş- kanõ Baydemir için “Organı yer değiştiren adam” ifadesini kul- lanmasõnõn ardõndan AKP Grup Başkanvekili Suat Kılıç da Bay- demir için “Diyarbakır’ın ne de- diğini bilmeyen belediye başka- nı, Anadolu insanını tahrik etmek ve kışkırtmak için piyasaya sü- rülmüştür, anayasaya hayır oyu toplamak üzere ittifak oluştu- ran derin kamplaşmanın piyonu olarak kullanılmaktadır. Yeni anayasaya karşı PKK’yi sahne- ye sürenler, siyasi olarak da BDP’yi maşa olarak kullan- maktadır” dedi. AKP’lilerin bu sözleri BDP’li- lerin tepkisini çekti. Demirtaş, Baydemir’in partilerinin projesini savunduğunu ve “makul bir öne- ri” yaptõğõnõ ileri sürerek “Gü- neydoğu’dan kuma alınmasını” öneren AKP’li Rize Belediye Baş- kanõ Halil Bakırcı’nõn sözlerini anõmsattõ. Demirtaş, “Arkadaşla- rımıza yapılan hakaretin altında kalmayacağız” dedi. İçişleri’nden 2 müfettiş Öte yandan Tunceli Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn ardõndan İçişle- ri Bakanlõğõ da harekete geçti. Bakanlõk, Diyarbakõr Büyükşe- hir Belediye Başkanõ Osman Bay- demir hakkõnda özerklikle ilgili yaptõğõ konuşma nedeniyle ince- leme yapmak üzere iki mülkiye başmüfettişini görevlendirdi. ERDEM GÜL ANKARA - Artan terör saldõrõlarõ üze- rine Başbakan Tayyip Erdoğan’õn mu- halefet partilerinin liderleriyle bizzat gör- üştüğü ve acilen oluşturulacağõnõ açõkladõğõ, “özel birlikler tasarısı”, “TSK’de yeni komuta kademesinin oluşması” ve “re- ferandum süreci” nedenleriyle yeni ya- sama dönemine kaldõ. Erdoğan, PKK saldõrõlarõnõn yoğunlaş- masõ üzerine temmuz ayõnda muhalefet li- derleriyle görüşmüş ve görüşmelerin bir nu- maralõ gündem maddesini, “özel birlikler” olarak belirlemişti. Bu birliklerin oluştu- rulmasõ, bir süredir hazõrlõklarõ süren “profesyonel ordu”ya geçişin bir aşamasõ olarak görülmüş, Başbakan Erdoğan da “25 yıldır süren terör sürecinde edinilen de- neyimlerin özel birliklere geçişi zorun- lu kıldığını, artık daha fazla vakit geçi- rilmeden bu birlikleri oluşturacakları- nı” açõklamõştõ. Başbakan Erdoğan’õn özel birlikler için muhalefetten de destek iste- mesinin ardõndan, bu birliklerin teknik ve hukuki altyapõlarõnõn ivedilikle tamam- lanmasõ için Meclis’in olağanüstü toplan- tõya çağrõlabileceği de belirtilmişti. Ancak liderlerin görüşmelerinin ardõndan Meclis tatile girerken, “sınırda ve çatışma riski yüksek bölgelerde görev yapacak” olan özel birlikler için Meclis’ten bir yasal düzenleme geçip geçmeyeceğine ilişkin he- nüz bir karara varõlamadõ. Referandum sü- recinin başlamasõyla birlikte özel birlikler konusu da AKP’deki gündemin ön sõrala- rõndaki yerini kaybetti. AKP’de henüz kaç kişiden oluşup kaç yõl görev yapacaklarõ, mevcut yasalara göre mi, yoksa yeni bir dü- zenleme mi gerektiği, özlük haklarõnõn ne olacağõ konularõnda netlik bulunmayan özel birliklerin hayata geçmesi konusunda takvim yeni yasama dönemine bõrakõldõ. ‘Özel Birlikler’ yeni yasama yõlõna kaldõ ERZURUM (Cumhuriyet) - Sağlõk Bakanõ Recep Akdağ, Diyarbakõr Büyükşehir Belediye Başkanõ Osman Baydemir’in açõklamalarõna tepki göstererek “Osman Baydemir, kendisini yaka paça içeri at- tırmak istiyor. Çünkü bundan besleniyorlar” dedi. Erzurum’un Narman ilçesinde halkla bir araya ge- len Bakan Akdağ, yurttaşlardan birinin sorusu üzeri- ne Baydemir’in halkõ tahrik etmeye çalõştõğõnõ ifade et- ti. Baydemir’in açõklamalarõnõ yanlõş bulduğunu belirten Akdağ, “Hükümet, Osman Baydemir’e bir mua- melede bulunamaz ki. Bunlar savcılarla ilgili şey- ler. Savcı bir soruşturma açmış. Baydemir, kendi- sini yaka paça içeri attırmaya çalışıyor. Çünkü bun- dan besleniyorlar. Bu çok önemlidir. Ne zaman bu şekilde konuştular, yanlış bir laf ettiler, alınıp tu- tuklandılar ve sonra gidip oradaki vatandaşa ‘Ağ- zõmõzõ açtõk, bizi içeri attõlar’ deyip istismar ettiler” diye konuştu. TBMM’de anayasa değişikliği görüş- melerinde BDP’nin partilerin kapatõlmasõyla ilgili maddeye “hayır” dediğini anõmsatan Akdağ, “Neden BDP ‘hayõr’ dedi? Onlar kapatılmaktan besleniyor. Kapatıldıkça mağduru oynuyorlar” dedi. Selahattin Demirtaş Osman Baydemir ‘BAYDEMİR, KENDİSİNİ YAKA PAÇA İÇERİ ATTIRMAK İSTİYOR’ Sağlık Bakanı Recep Akdağ Atilla Kõyat, söz konusu yõllarda yüzbaşõ, üsteğmen olan kişilerin emir üzerine bu cinayetleri işlediklerini savunarak dönemin cumhurbaşkanlarõnõn, başbakanlarõnõn ve genelkurmay başkanlarõnõn hesap vermesi gerektiğini söyledi. Emekli Koramiral Atilla Kı- yat, 1990-2000 yılları ara- sında hukuk dışı uygulama- lar olduğunu belirtti. MHP HEYETİ DÖRTYOL’DA ‘Senaryo yazõlõyor’ AKIN BODUR İSKENDERUN - Hatay’õn Dörtyol ilçe- sinde günlerce süren olaylarla ilgili olarak 15 kişi gözaltõna alõndõ. Olaylar sõrasõnda sadece emniyet müdürlüğü önündeki MOBESE ka- meralarõnõn çalõştõğõ, di- ğerlerinin kayõt yapma- dõğõ tespit edildi. İlçede incelemelerde bulunan MHP heyeti de “Bir se- naryo yazılıyor ve MHP içine çekilmek isteniyor” dedi. Hatay’õn Dörtyol il- çesinde 26 Temmuz’da 4 polisin PKK saldõrõsõnda şehit edilmesi sonrasõ yaşanan olaylarla ilgili soruşturma sürüyor. İç- işleri Bakanlõğõ’nõn gö- revlendirdiği istihbarat uzmanlarõ Dörtyol’da ça- lõşmalarõnõ sürdürürken, Dörtyol Emniyet Mü- dürlüğü de olaylara ka- rõşanlardan kamera ile tespit edilenleri tek tek gözaltõna almaya başla- dõ. Polis ve istihbarat bi- rimlerinin olaylarõn çõk- tõğõ ilk günden itibaren yaşananlarõ kameraya kaydettiği belirlendi. MOBESE kameralarõn- dan da kent merkezin- dekilerin çalõşmadõğõ, sa- dece emniyet müdürlüğü önündeki kayõt yaptõğõ ortaya çõktõ. Olaylarõn ilk günlerinde gözaltõna alõnan 24 kişi, savcõlõk sorgularõnõn ardõndan serbest bõrakõlõrken dün de olaylarõ yönlendir- dikleri iddiasõyla 15 ki- şinin gözaltõna alõndõğõ öğrenildi. 4 polisin şehit edil- mesinde kullanõlan ara- cõn sahibi olan ve PKK’liler tarafõndan ka- çõrõldõğõnõ söyleyen MHP Payas Belediye Meclis üyesi Bestami Kılınç da jandarma istihbarat görevlileriyle bağlantõ- sõ olduğu iddialarõ üze- rine önceki akşam yeni- den gözaltõna alõndõ. Kõ- lõnç, sorgusunun ardõn- dan dün serbest bõrakõl- dõ. MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Recai Yıldı- rım, milletvekilleri Tu- ran Çirkin, Behiç Çelik ve Hasan Özdemir’den oluşan heyet dün itiba- rõyla partililer ve sivil toplum kuruluşu temsil- cileriyle Dörtyol’da te- maslarõna başladõ. Ordu’da şehit olan Hacı Emin Pişkin ile Eruh’ta şehit olan Ahmet Mutlu’nun yakınları acı haber- le yıkıldı. Pişkin’in 15 gün önce Antalya’dan Or- du’ya tayininin çıktığı, Ahmet Mutlu’nun da ge- çici görevle Eruh’ta bulunduğu öğrenildi. (AA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear