25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 19 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ 22 SPOR GÖRÜŞ / ERDAL BATMAZ Geleceğe Bakmak Hollanda ve Belçika birlikte aday oldukları 2018 Dünya Kupası’nın adaylık dosyasını, geçen aylarda efsanevi eski futbolcu Ruud Gullit ve yanındaki Johan Cruyff ile birlikte FIFA merkezine bisikletle giderek verdiler. Gullit; “Ev sahipliği hakkı kazanmaları halinde, kupa tarihinin en çevreci şampiyonasını düzenleme sözü verirken taraftarlara 2 milyon bedava bisiklet dağıtacaklarını” açıkladı. Fark yaratarak geleceğe ilişkin bir spor organizasyonunun alınmasında bugünün dünyasında bundan daha güzel bir yaklaşım olmaz bence. Çevreci, insan dostu, taraftarı kucaklayan ve bütünleştiren, yani sporun olmazsa olmazı olan taraftarı içine alan bir adaylık anlayışı! Peki, biz ne yaptık son Avrupa Şampiyonası adaylığında? Tamam, Platini oturduğu koltuğun sorumluluğunu unutarak, tipik bir Fransız gibi davranarak, AB ülkelerinin Türkiye’ye miyop bakması dolayısıyla bir oyla kaybettik. Bir fark yaratacak tavrımız oldu mu? Dünyaca tanınmış sporcu ve sanatçılarımızla beş bin yıllık medeniyetler beşiği Anadolu’ya ilişkin, kardeşlik planlarımıza ilişkin bir yaklaşım veya planımız var mıydı? Yoktu! Bu işi bir küresel ekonomik rekabet mücadelesi olarak görüp, başta sponsorlarımız olmak üzere ülkemizde önemli yatırımları olan uluslararası şirketleri devreye soktuk mu? Hayır! Sonuçta yine ahlar vahlar arasında suçu başkasında ve Şenes Erzik’te buluk. Yani kendimizi kandırdık! Geleceğe dönük, ülkemizin spor vizyonunun belirlenmesinde bir numaralı sorumlu olan Spor Bakanı ne diyor: “Biz 2020’de hem Olimpiyatlar’a hem de Avrupa Şampiyonası’na aday olamayız!” Niye? Gücümüz yetmez! Brezilya, hem 2014 Dünya Futbol Şampiyonası’nın hem de 2016 Olimpiyatları’nın ev sahipliğini almış, İngiltere 2012 Olimpiyatları’nın ev sahibi ve 2018 Dünya Futbol Şampiyonası’nın en büyük adaylarından biri. “Buna ne diyeceğiz?” diye Sayın Bakan’a soran var mı? Yok! Hoş sorsak ne olacak ki? Dünyada ‘olimpiyat yasası’ olmakla övünüp olimpiyat adaylıklarına bu kadar uzak ve ilgisiz bir olimpiyat komitesi olabilir mi? Kimse fikrini bile sormuyor, aday olabilir miyiz diye bu komiteye! Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün, federasyon başkanlarının, Olimpiyat Komitesi’nin, yani Türk sporunu yönetenlerin hiç bu kadar başarısız olduğu bir dönem olmamıştır. Ülkemizin büyük spor organizasyonlarını alma yolunda ilk defa bir spor bakanı bu kadar güvensiz olmuştur. Uluslararası hiçbir organizasyonda ekonomik ve siyasi büyüklüğümüze uygun bir yerimiz yok! Bundan Basketbol Federasyonu’nu ve onun başkanını ayırmak gerekir. Bugüne kadar ülkemizde düzenlenen en büyük spor organizasyonunu, Dünya Basketbol Şampiyonası’nı Türkiye’ye getirmeleri, her türlü övgüye değerdir. Dünyada bugün her zamankinden daha çok spor üzerinden yürütülen bir ekonomi ve tanıtım kavgası var. Milyarlarca dolarlık yatırım bir yana, sırf bu şampiyonaların, oyunların binlerce saati aşan naklen yayın süreleri dahi o ülke için bulunamayacak bir tanıtım ve pazarlama fırsatıdır. Bunun sadece sporu yönetenler seviyesinden sahip çıkılması yetmez! Sayın Başbakan mutlak surette bir ‘açılımı’ da spor için yapmalıdır. Spor denen şeyin her sezon görmekten bıktığımız, kim şampiyon olacak, hakemler, federasyonlar ve basından ibaret polemiklerden oluşmuş kötü bir film olmadığını anlamalıyız! Bu yüzyılın en büyük endüstriyel alanının spor olduğunu, bu alan vasıtasıyla diğer ekonomik dinamiklerin de harekete geçirildiğini umarım görür ve geleceğe bakarız, ama gerçek anlamda! E-Posta: erba1984@gmail.com BEŞİKTAŞ’IN FLAŞ TRANSFERİNİ HAVAALANINDA BİNLERCE TARAFTAR KARŞILADI, İMZA TÖRENİ BUGÜN Q7 artık İstanbul’daQ7 artık İstanbul’da ERDEM KARACA Beşiktaş’õn son dönemdeki en flaş transferi Ricardo Quaresma, dün İstanbul’a geldi. Portekizli futbolcu 1 saatlik gecikmenin ardõndan Başkan Yıldırım Demirören’in özel uçağõyla Atatürk Havaalanõ’na ulaşõrken binlerce Siyah - Beyazlõ futbolseverin büyük ilgisiyle karşõlaştõ. Emniyet güçlerinin yoğun güvenlik önlemlerine karşõn izdiham yaşanõrken zaman zaman polislerle taraftarlar arasõnda tartõşma çõktõ. Beşiktaş formasõ giydiği gözlenen başarõlõ oyuncuya havaalanõnda Futbol Komitesi üyeleri Serdar Adalı ve Cengiz Zülfikaroğlu eşlik etti. Portekizli futbolcu kendisini bekleyen arabaya bindikten sonra Beşiktaş yandaşlarõnõ selamladõ. Bazõ taraftarlar sevinç gösterilerini meşale yakarak gösterirken güvenlik güçleri bu kişilere müdahele etti. Quaresma, havaalanõndan ayrõlmasõnõn ardõndan kalacağõ otele yerleşirken bugün sağlõk kontrolünden geçtikten sonra İnönü Stadõ’nda 18.30’da düzenlenecek törenle kendisini 3 yõllõğõna Siyah - Beyazlõlara bağlayacak sözleşmeye imza atacak. Bu arada Beşiktaş Kulübü’nün 2010 yõlõ 1. Olağan Genel Kurul toplantõsõ bugün saat 10.30’da Ceylan Intercontinental Oteli’nde yapõlacak. Alman çalõştõrõcõ, yönetimin her restine ‘gördüm’ yanõtõnõ verince işinin başõna geçti Ve Daum Samandõra’da HİLMİ TÜRKAY Fenerbahçe’de yönetimin her restine ‘gördüm’ yanõtõnõ veren teknik direktör Daum, Samandõra’da ‘tam gün’ mesaisine başladõ. Karşõlõklõ yapõlan görüşmelerde oğlunun gönderilişini dahi ‘normal’ olarak yorumlayan Alman çalõştõrõcõnõn gelecek baskõlara ne kadar dayanabileceği merak konusu oldu. A’dan Z’ye yapacaklarõ kõsõtlanan ama ‘Ben bu işi başaracağım, pes etmeyeceğim’ diyen Daum, kaldõğõ süre içerisinde hep ‘yalnız adam’ rolünü oynayacak. Yöneticiler hiçbir zaman yanõnda olmayacak, Aykut Kocaman’õn altõnda çalõşacağõndan kararlarõnõ rahat rahat veremeyecek, hatta gerektiğinde başkan Aziz Yıldırım dahi işini engelleyebilecek. Açõkçasõ Sarõ - Lacivertli kulüp, Alman çalõştõrõcõya ‘yıldırma politikası’ uygulayacak. Hiçbir şey olmamõş gibi önceki gün kulübün kapõsõndan içeriye giren, yöneticiler hakkõnda konuştuklarõnõ inkâr eden ve en önemlisi geride kalan sezonla ilgili ‘başarılı’ olduğunu savunan bu teknik direktör, belki ağõr bir üslup olacak ama ‘kişiliksiz adam’ görüntüsü çiziyor. Alman teknik direktör İstanbul’a dönmeden tatilini geçirdiği İspanya’da “İki başlı yönetim olmaz. Ya Aykut ya da ben, ikimizden biri gitmeli. Buna başkan karar verecek” demişti. Daum’un görevine devam etmesiyle her ne kadar Aykut Kocaman daha yetkili görünse de yine ‘iki başlı’ bir durum ortaya çõkacak. Geçen yõl bu yaşanmõş ve iki taraf da birbirlerinden fazlasõyla rahatsõz olmuşlardõ. Başkan Aziz Yõldõrõm’õn, Aykut’u Daum’un üzerine salacak olmasõ, sportif direktörü kullanacağõnõ gösteriyor. Aykut hoca eminim bundan rahatsõz olacak. Ki olmaya da başlamõş, bu mesajõ aldõm. Kocaman, başkan Aziz Yõldõrõm’dan “Takımın başına geç” demesini bekliyordu. Ama bu gerçekleşmedi. Aykut hoca önce Daum’un sonra da Aziz Yõldõrõm’õn engeline takõldõ. Yine de Aykut Kocaman için bir ihtimal sanki var. Camiada yönetime tepki çõğ gibi büyüyor. Daum’un gitmesini isteyenler kulübün telefonlarõnõ kilitlediler. Hiç kimse sevmemişti bu Alman çalõştõrõcõyõ. Yapõlan bir yanlõş vardõ. Yönetim bu yanlõşõ düzelteceğine daha büyüğünü yaptõ. Oldu mu şimdi? Lig başladõğõnda Sarõ-Lacivert renklere bağlanmõş milyonlarca taraftarõnõza nasõl hesap vereceksiniz? Adı Sevi Karahan. 1994 doğumlu; yani henüz 16 yaşında. ENKA Spor Kulübü’nün milli ve rekortmen yüzücüsü. Geçen hafta cuma sabahı, eğitim gördüğü Şehremini Anadolu Lisesi’nin karşısında, yaya geçidinin yakınlarında annesinin arabasından indi. İddiaya göre yayalara yeşil ışık yandığında karşıya geçmeye çalışırken, durağa park etmiş İETT otobüsünü sollayan bir diğer İETT otobüsünün çarpmasıyla hayatı karardı. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürüldü. Acil servise getirildiğinde bilinci kapalıydı. Solunum sıkıntısı çekiyordu. Akciğerde yaralanma, karaciğer ve dalakta ikinci derece yırtık, pankreasta ve karın içinde kanama tespit edildi. Çenede, bel omurlarında ve kalça kemiğinde kırıklar vardı. Kusma başlayıp bir de kan gelince ağızdan, tüp takılıp makineye bağlandı. Tomografi çekildi, beyinde iç kanama ve şiddetli çarpma nedeniyle ödem tespit edildi. Yarım çorba kaşığı kanın baskı yaratacağı ve beyni boşluklara iteceği, damarlara baskı yapıp kan dolaşımını etkileyeceği endişesiyle ameliyat edildi. 60cc yani bir çay bardağı kan boşaltıldı beyninden. Ağrı çekmemesi için uyutuldu. Bu aşamada beyinle ilgili tek kontrol noktası olan göz bebekleri iyileşmenin belirtisi olan küçülme yerine büyüdü. Ve bir mucize beklenmeye başlandı. Birkaç gün sonra küçük bir kesiyle karın içine girildi ve batın bölgesi gözden geçirildi. Ardından acil yoğun bakımdan beyin cerrahi servisinin yoğun bakım ünitesine alındı. Acil servis görevlileri başta olmak üzere özenle gösterilen çabaya rağmen beklenen mucize gerçekleşmedi ve Sevi Karahan, dün sabaha karşı, yaşam savaşını kaybetti. Trafik terörü 16 yaşında genç bir kızın hayatını kararttı. Ailesi, yakınları, arkadaşları ve sevenlerinin de. Bu şehri, ülkeyi yönetenlerin sebep ya da suçlu aramayı bırakıp acilen bir açıklama yapmaları gerekiyor. Eğer trafik ışık ve işaretleri dekorasyon amaçlı; kurallar da keyfe keder ise açıklamalılar. Biz bilmeliyiz şehir yerine ormanda yaşadığımızı. Bilmeli ve ona göre davranmalıyız. Ya da her bir ışığın, işaretin ve kuralın ölümcül değeri olduğunu öğretmeli, anlatmalılar; yurtdışında bütün kurallara harfiyen uyan vatandaşlarımıza. Eğitemediklerini ise caydırmalılar devlet otoritesiyle. 14 Haziran tarihli Sabah gazetesinde, okul müdürünün, durağın yerinin değiştirilmesi için Karayolları Genel Müdürlüğü’ne defalarca başvurduğu ve sonuç alamadığı yazılıyken; aynı gün Milliyet gazetesinde Cumhuriyet Savcısı Asım Ekren’in Elazığ – Diyarbakır karayolunda, beş yılda 24 kazanın meydana geldiği virajı inceleterek Karayolları hakkında soruşturma başlattığı, bu gelişme üzerine virajın genişletildiği ve yedi senede sadece bir kazanın olduğu haberi yer almaktaydı. Anlaşılıyor ki herkes üzerine düşen görevi yerine getirdiğinde, getirmeyenler yargı önüne çıkarılıp sorumsuzlukları nedeniyle cezalandırıldıklarında sorun tahmin edilenden çok daha kısa sürede çözüm yoluna girecek. Bir de uzun süredir sürüncemede kalan Karayolları Trafik Kanunu önce Bakanlar Kurulu’na, ardından da Meclis’e getirilip yasalaşırsa; yaradılanı yaradandan ötürü sevdiklerini söyleyenlerin samimiyeti ortaya çıkmış olacak ve çocuklarımıza güven içinde yaşayabilecekleri bir ülke yaratmış olacağız. Kaybettik...GÖRÜŞ / BARBAROS TALI ‘BURASI İKİNCİ VATANIM’ A lman teknik adam, dün sabah 09.50’de Samandõra’ya gelerek yeni sezonun planlamasõ için çalõşmalarõna ‘start’ verdi. Diğer yardõmcõsõ Ayhan Tumani’nin görevine son verilmesinin ardõndan tercümansõz kalan Daum, basõn mensuplarõna kõsa bir açõklamada bulundu. Önce Türkçe ifadeler kullanan Daum, Türkiye ve F.Bahçe’yi sevdiğini belirterek, “Türkiye ve Samandıra ikinci vatanım. Bugün çok iş var” dedi. Daha sonra sözlerine Almanca devam eden teknik adam, “Tekrar Samandıra’dayız, ne yapacağımızı göreceğiz. Herkesin iyi yolda çalıştığını düşünüyorum. İyi bir çalışma programı, iyi kaleci ve iyi asistan koç, bunlar başarıdır. Marcel Daum ve Ayhan Tumani harika çalıştılar” şeklinde konuştu. ‘BURSA FORMASI GURUR VERİR’ AVŞAR UĞURLANDI ŞAMPİYON LA LAKERS ROBINHO İÇİN GERİ SAYIM Spor Servisi - Bursaspor’un yeni transferi Arjantinli Insua, “Bursaspor forması giymek benim için gurur verici. Şampiyon bir kulübe gelip burada oynayacak olmam benim için büyük bir gurur. G.Saray’dan bana daha önce teklif yapılmamıştı. Burada göstereceğim performans beni ulusal takıma taşıyabilir” dedi. FEYZİ AÇIKALIN Ankara’da antrenman yaparken bir aracõn kendisine çarpmasõ sonucu yaşamõnõ yitiren bisikletçi Çağatay Avşar dün Kocatepe Camii’nde kõlõnan cenaze namazõnõn ardõndan Karşõyaka Mezarlõğõ’nda toprağa verildi. Güvenpark’ta Avrupa ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden gelen çok sayõda bisikletçi üzerlerindeki siyah kõyafetlerle Avşar’õ son yolculuğuna uğurladõ. Önceki sabah 06.00 sõralarõnda 4 şeritli Elmadağ yolunda emniyet şeridinde ilerleyen Avşar’a kõrmõzõ renkli bir aracõn çarptõğõ bildirildi. Araç sürücüsünün olay yerinden kaçtõğõ tespit edilirken, Avşar’õn bisikleti parçalandõ, kaskõ ve selesi ise bulunamadõ. Spor Servisi - Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi’nin (NBA) 2009-10 sezonu şampiyonu, Los Angeles Lakers oldu. Final serisinde Boston Celtics’le 7. kez karşõlaşan ev sahibi ekip, mücadeleyi 83-79 kazanarak, durumu 4-3’e getirdi ve 13. şampiyonluğuna ulaştõ. Los Angeles’taki Staples Center’da oynanan maçta 23 sayõ, 15 ribaunt ve 2 asist ile mücadele eden Lakers’õn 32 yaşõndaki yõldõzõ Kobe Bryant, “En Değerli Oyuncu (MVP)” ödülünü alõrken, lig tarihindeki beşinci şampiyonluğunu gördü. Bu arada karşõlaşmanõn ardõndan Lakers taraftarlarõ taşkõnlõk yaptõ. Salon dõşõnda araçlara zarar verilirken bir taksinin yakõldõğõ görüldü. Spor Servisi - Ricardo Quaresma’yõ alarak kadrosunu güçlendiren Beşiktaş’ta transfer çalõşmalarõ sürüyor. Siyah - Beyazlõlarõn Brezilyalõ yõldõz Robinho ile ciddi şekilde ilgilendiği öğrenildi. Bonservisi Manchester City’de bulunan başarõlõ oyuncunun “Schuster ile yeniden çalışmak isterim” demesi, Beşiktaşlõ yöneticileri umutlandõrdõ. Yõlda 7 milyon 850 bin Dolar kazanan Robinho’yu kadrosuna katmayõ planlayan Siyah - Beyazlõ idarecilerin İngiliz kulübüyle pazarlõklara başladõğõ ifade edildi. FENERBAHÇE’NİN GÜVENDİĞİ MADDE Christoph Daum ile devam kararõ alan F.Bahçe yönetimi, sözleşmedeki bir maddeyi öne sürerek, Alman teknik adamla tazminatsõz şekilde yollarõ ayõrmayõ planlõyor. Sarõ - Lacivertli idarecilerin yazõlõ anlaşmada yer alan ‘Teknik Direktörün Yükümlülükleri’ bölümündeki F bendini koz olarak kullanacağõ öğrenildi. Bu maddede “Teknik direktör kulübün sportif ve moral değerlerine daima dikkat ve titizlik göstermesi kaydıyla, medya ile röportajlar yapabilir veya panellere veya televizyon programlarına katılabilir” ifadesi yer alõyor. Tatilde, F.Bahçe yönetimi aleyhine açõklamalar yapan Daum, Türkiye’ye geldiğinde “Ben ne yönetimin, ne de kulübün aleyhine konuştum. Bu haberler doğru değil” demişti. F.Bahçeli idarecilerin medyadan özellikle telefon mesajlarõ ve ses kayõtlarõnõ istediği öğrenildi. Beşiktaş’õn yeni transferi Quaresma, Atatürk Havaalanõ’nda yaptõğõ açõklamada, Siyah - Beyazlõ ekibe geldiği için çok mutlu ve gururlu olduğunu belirterek, “Bana gösterilen sevgiye layık olmaya çalışacağım. Buraya her şeyin en iyisini yapmaya geldim, umarım bunu başaracağım. Bütün gücümü Beşiktaş için harcayacağım. Şampiyon olmak için her şeyi yapacağız” dedi. YENİ FORMAYI O TANITACAK - Beşiktaş Kulübü Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Aksoy, Quaresma formalarõnõ hazõrladõklarõnõ söyledi. Aksoy, BJK İnönü Stadõ’nda yapõlacak törenle sözleşme imzalayacak yeni oyuncularõnõn ilk 5 bin formasõnõn bugün stattaki Kartal Yuvasõ’nda yer alacağõnõ belirterek, “Formaların bir bölümü hazır. Bunun yanında yine Quaresma temalı 15 bin tişört, şapka ve atkıyı da hazırladık” dedi. ‘ H E R Ş E Y İ Y A P A C A Ğ I Z ’ A S L A N T E P E A Ç I K T A K A L D I A S L A N T E P E A Ç I K T A K A L D I Spor Servisi - G.Saray’õn 2010-11 sezonunun 2. yarõsõnda maçlarõnõ oynamayõ planladõğõ Türk Telekom Arena’da dün şok bir gelişme yaşandõ. TOKİ Başkanõ Erdoğan Bayraktar, 29 Ekim’de açõlõşõ yapõlacak olan stadõn üzerinin kapatõlmayacağõnõ söyledi. Bayraktar “Başka iyileştirmeler yapacağız ama üzerini biz kapatmayacağız. Bizim yapacağımız iyileştirmelerin maliyeti de oldukça yüksek. Bu iyileştirmeler stadın üzerinin kapatılmasından önemli. Üzerinin kapatılması şu aşamada çok da işlevsel değil. Ayrıca sonuçta bu bir kulüp stadı. Başka kulüpler de var” dedi. TOKİ Başkanõ’nõn bu açõklamasõ Sarõ - Kõrmõzõlõ camiada şaşkõnlõkla karşõlandõ. Aslõnda TOKİ ile G.Saray arasõndaki çatõ anlaşmazlõğõ mayõs ayõnda Türk Telekom Arena’da yapõlan bilgilendirme toplantõsõnda ortaya çõkmõştõ. TOKİ Başkan Yardõmcõsõ Haluk Karabel, “Şu anki ihalemiz içinde açılır-kapanır çatı bulunmamaktadır” demiş, G.Saray’õn stattan sorumlu yöneticisi Işın Çelebi buna tepki gösterip “Protokollerde çatının açılır- kapanır yapılacağı net bir şekilde belirtilmiştir. Bunu yeniden tartışmak söz konusu olamaz. Biz bunun hesabını Türkiye’de hiç kimseye veremeyiz. Bunu yapmamaya hiç kimsenin gücü yetmez” ifadesini kullanmõştõ. Bu arada TOKİ Başkanõ Erdoğan Bayraktar, Ali Sami Yen Stadyumu’nun arsasõnõn gelir paylaşõmõ yöntemiyle satõlmasõ ihalesinde Aşçõoğlu firmasõnõn teklifini uygun bulduklarõnõ açõkladõ.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear