Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
12 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
GEÇMİŞTEN
GELECEĞE
ORHAN ERİNÇ
Ciddi Sayılmayan
Başarılar...
Türkiye’nin dışarıdan içeride gösterilmeye
çalışıldığı gibi görülmediğinin örnekleriyle daha
çok ve sık karşılaşır olduk.
İçeride işler sanki tıkır tıkır yürüyor.
İktidar ve yakını çevreler hiç söz
etmediklerine göre, işsiz, aşsız insanlarımızın
sayısı neredeyse en alt düzeye indirilmiş gibi.
Dış politikadaki girişimlerde sağlanan
başarılar ise şimdiye kadar görülmemiş
boyutlara ulaşıyor!
Dış politikada eksen kayması yaşandığı
iddiaları ise, “Türkiye ne zaman dış politikada
başarılı sonuçlar alacak bir girişimde bulunsa,
kıskananlar tarafından gündeme getiriliyor”
denilerek savuşturulmaya çalışılıyor.
Türkiye’nin son dönemdeki dış politikasında
iki konu öne çıkıyor.
Birincisi, 8’i vatandaşımız 9 Türk’ün ölümü,
İsraillilerin hukuka ve insanlığa doğrudan ters
düşen silahlı baskınıyla sonuçlanan Gazze’ye
yardım fiyaskosudur.
Türkiye’yi yönetenlerin sözlü şiddet
örnekleriyle dolu, dış politika geleneklerine ve
raconuna uymayan, ülkenin çıkarlarını
zedeleyecek girişimlere çanak tutan
yaklaşımlarının sonuçlarını dilerim ki görmeyiz.
İsrail’in uyguladığı ambargoyu haklı olarak
yerden yere vururken, Mısır’ın kendi sınır
boylarında yürüttüğü ambargoyu bilmezden
gelmenin, Türkiye’nin eksen değiştirdiği
görüşünü güçlendiren gerekçelerden biri
olduğunun farkına varılmaması ise ayrı bir
yaklaşımı simgelemektedir.
İran’ın zenginleştirilmiş uranyumunun
takasındaki büyük (!) başarının, anlaşılamaması
ya da anlatılamaması nedeniyle ters teperek
sakata gelmesinin yarattığı hayal kırıklığının
nasıl giderileceği şimdilik bilinmiyor.
Rusya Başbakanı’nın ülkemizdeki
görüşmelere karşın ülkesinin temsilcisinin
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde İran’a
yaptırım uygulanması önerisine “evet” oyu
vermesi de yaşanılan bir başka acı gerçeği
ortaya koymuştur.
Türkiye’nin gündemindeki önemli konular
arasında yargı ile ilgili olanlar da vardır.
Özellikle anayasa değişikliğinin iptali isteğiyle
Anayasa Mahkemesi’ne yapılmış başvurunun
ikiye karşı dokuz oyla kabul edilmesinin iktidar
çevrelerini aşırı heyacanlandırdığı gözlerden
kaçmamaktadır.
Değerlendirmenin şekil yönünden yapılmasını
isteyenlerin ısrarlı tutumu, insanı zorunlu olarak
kuşkulandırmaktadır. “Acaba esastan incelense
altından çapanoğlu mu çıkacak” sorusu
yanıtlanmayı beklemektedir.
Değişikliğin; değiştirilmesi bile
önerilemeyecek maddeleri içerip içermediğinin
araştırılması da şekil yönünden yapılacağına
göre bu ısrarın nedenini anlamak daha da
zorlaşmaktadır.
oerinc@cumhuriyet.com.tr
Yargõtay 11. Ceza Dairesi, Cihaner’in üç kez istenmesine karşõn gönderilmeyen dosyanõn CD’sini inceleyecek
Gecikmeye CD formülüANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Yargõtay 11. Ceza Dairesi, Erzincan
Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in üç kez is-
temesine karşõn Erzurum 2. Ağõr Ce-
za Mahkemesi’nin göndermediği dos-
yasõnõ beklemeden dairede bulunan
CD’leri inceledikten sonra birleştirme
istemini karara bağlayacak.
Erzincan Başsavcõsõ İlhan Ciha-
ner’in yargõlandõğõ davaya, eşi ve ai-
lesi başta olmak üzere, çok sayõda hâ-
kim, savcõ ve yurttaş katõldõ. Duruş-
mayõ CHP Milletvekilleri Atilla Kart,
Malik Ejder Özdemir ve Hüseyin
Ünlütepe ile Prof. Dr. Yalçın Küçük
de izledi. Cihaner’i, Turgut Kazan
başta olmak üzere 14 avukat savundu.
Daire Başkanõ Ersan Ülker, sanõk Ci-
haner duruşma salonuna alõnõrken iz-
leyicilerin alkõşlamamasõnõ isterken,
“Yanlış değerlendirmelere neden
oluyor. Heyecanınızı avuçlarınıza in-
tikal ettirmeyiniz” dedi.
Ersan Ülker, Erzurum 2. Ağõr Ceza
Mahkemesi’nde geçen du-
ruşmada istenen dava dos-
yasõnda müşteki olarak yer
alan Ahmet Demir’in red-
di hâkim talebinde bulun-
duğunu, talebin reddedildi-
ğini ve müşteki Demir’in de
buna itiraz etmesi üzerine
dava dosyasõnõn Diyarbakõr
Nöbetçi Ağõr Ceza Mah-
kemesi’ne gönderildiğini
bildirdiğini belirtti. İstanbul
13. Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nin de “İrtica ile Mü-
cadele Eylem Planı” dava
dosyasõnõ Daireye gönder-
diğini bildiren Ülker, 83
klasörden oluşan dava dos-
yasõnõn heyetçe incelen-
meye başlandõğõnõ, dosya-
nõn kapsamlõ olmasõ nede-
niyle incelemenin henüz
sonuçlandõrõlamadõğõnõ kaydetti.
Avukat Turgut Kazan dairenin
elindeki Erzurum 2. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’ndeki dava dosyasõ üzerinden
birleştirme kararõ verilmesini istedi. Ül-
ker, Erzurum’da Cihaner’in Er-
genekon terör örgütü üyesi ol-
ma suçlamasõyla yargõlandõğõ
dava dosyasõnõn, Diyarbakõr
Nöbetçi Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nde yapõlan itiraz değerlen-
dirildikten sonra ivedi şekilde
özel kurye ile daireye gönde-
rilmesine karar verildiğini açõk-
ladõ. Ülker, Erzurum 2. Ağõr
Ceza Mahkemesi’nce davaya
ilişkin daha önce gönderilen
CD’lerin Daire kaleminde kâğõt
ortamõna aktarõldõktan sonra he-
yetçe incelenmesine hükmedil-
diğini açõkladõ. Ülker, her iki da-
va dosyasõ üzerindeki incele-
meler tamamlandõktan sonra
Yargõtay’daki dava dosyasõ ile
Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahke-
mesi’ndeki dava dosyanõn bir-
leştirilmesi yönündeki taleple-
rin karara bağlanmasõna oybirliğiyle
karar verildiğini bildirdi. Duruşma 18
Haziran tarihine ertelendi.
CHP’li milletvekilleri Kart, Özdemir ve Ünlütepe ile Prof. Dr. Yalçın Küçük ile Osman Kaçmaz duruşmayı izledi. Cihaner’i 14 avukat savundu.
C E N G İ Z V E 3 K İ Ş İ T A H L İ Y E E D İ L D İ
4 avukat serbest
İstanbul Haber Servisi -
Ergenekon soruşturmasõ kap-
samõnda tutuklanan İşçi Par-
tisi (İP) Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ avukat Mehmet Cen-
giz’in de aralarõnda bulun-
duğu 4 avukat tahliye edildi.
İstanbul 11. Ağõr Ceza
Mahkemesi nöbetçi hâkimli-
ğince 5 Haziran Cumartesi gü-
nü tutuklanan avukatlar Meh-
met Cengiz, Ali Hadi Emre,
Tülay Bekar ve Kutbettin
Kaya’nõn tutukluluk halleri-
ne avukatlarõ tarafõndan ya-
põlan itiraz, aynõ mahkemenin
heyeti tarafõndan değerlendi-
rildi. İstanbul 11. Ağõr Ceza
Mahkemesi heyeti, söz ko-
nusu tutuklu avukatlarõn tah-
liye edilmelerini kararlaştõrdõ.
Ergenekon davasõnda yar-
gõlanan İşçi Partisi Genel Baş-
kanõ Doğu Perinçek ve diğer
İP’lilerin avukatõ Mehmet
Cengiz dün saat 15.00 sõrala-
rõnda Silivri Cezaevi’nden
serbest bõrakõldõ. Veli Kü-
çük’ün kõzõ Zeynep Küçük,
Vural Ergül, Tolga Aka-
lın’õn da aralarõnda bulun-
duğu bir grup avukat, duruş-
ma salonundan çõkarak ce-
zaevinin çõkõşõnda cüppele-
riyle avukat Cengiz’i bekle-
di. Cengiz ve meslektaşlarõ
duruşma salonuna geçtiler.
Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda “yargılamayı et-
kileme” iddiasõyla gözaltõna
alõndõktan sonra 5 Haziran’da
Beşiktaş’taki İstanbul Adli-
yesi’ne getirilen Cengiz, Em-
re, Bekar ve Kaya, İstanbul
Cumhuriyet Savcõsõ Zekeriya
Öz tarafõndan sorgulandõk-
tan sonra tutuklanmalarõ iste-
miyle gönderildikleri İstanbul
Nöbetçi 11. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’nce tutuklanarak ce-
zaevine konulmuştu.
‘Bunların hepsi tertip’
Ümraniye’de ele geçirilen
bombalarõn sahibi olduğu
iddia edilen Oktay
Yõldõrõm iddialarõ reddetti
HATİCE TUNCER
Ümraniye Çakmak Mahallesi’nde
bir gecekonduda 12 Haziran 2007 gü-
nü 27 adet el bombasõ ve patlayõcõ
maddeler bulunmasõyla başlayan Er-
genekon soruşturmasõ sonunda açõlan
birinci Ergenekon davasõnõn 152.
duruşmasõ görüldü. Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõnda tutuklandõk-
tan sonra tahliye edilen avukat Meh-
met Cengiz, saat 15.10 sõralarõnda di-
ğer sanõk avukatlarõnõn eşliğinde du-
ruşma salonuna geldi.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi ta-
rafõndan Silivri Cezaevi bitişiğindeki du-
ruşma salonunda görülen davanõn dün-
kü oturumunda Başkan Köksal Şengün,
sanõk ve avukatlarõn talep ve beyanla-
rõnõn alõnacağõnõ açõkladõ.
Duruşmada söz alan Ümraniye’de
ele geçirilen bombalarõn sahibi olduğu
iddia edilen tutuklu sanõk emekli astsu-
bay Oktay Yıldırım, “Bizim, olmayan
bir örgüte üye olmadığımızı ispat et-
memizi istiyorsunuz” dedi. Yõldõrõm,
gecekonduda bulunan bombalarla ken-
disi arasõnda irtibat kurulmasõnõn tertip
olduğunu iddia etti.
Emekli albay Kuvayi Milliye 1919
Derneği Genel Başkanõ Fikri Karadağ
da “Siz de biliyorsunuz sevgili baş-
kanım, iki hâkimden biri dinleniyor”
diyen Karadağ şöyle devam etti: “Ada-
letin kılıcı zalimlerin eline geçerse al-
çaklığın sınırını tanımaz. Sevgili baş-
kanın iki yanında oturan hâkimler,
karşısında oturan savcılar, o kılıcın
kendilerini kesmeye başlamayacağını
zannetmesinler.”
Avukat Mehmet Cengiz tahliye ol-
duktan iki buçuk saat sonra duruşmada
söz alarak müvekkilleri Doğu Perinçek,
eski İP Genel Sekreteri Nusret Senem
ve İP Basõn Bürosu Başkanõ Hikmet Çi-
çek’in tahliyelerini talep etti.
Cengiz “Sizi etkilemeye çalışıyo-
rum sanılabilir, sakıncalı olabilir di-
ye ayrıntıya girmiyorum” diyerek
hakkõndaki “yargılamayı etkilemeye
çalıştığı” iddialarõna göndermede bu-
lunarak “Bu işin mizahi yönü” dedi.
Birleştirilen Danõştay’a silahlõ baskõn
ve Cumhuriyet gazetesinin bombalan-
masõ dosyasõ sanõğõ ve gizli tanõk 9 ol-
duğu iddia edilen Osman Yıldırım,
“bazı mahlukatların işlemediği suçu
üzerine yıkmaya çalıştıklarını” söyledi.
Veli Küçük, duruşmada yaptõğõ ko-
nuşmada MİT şemasõndaki isimlerin
açõklanmasõ için õsrar eden avukat
Mehmet Cengiz’in tutuklandõğõna dik-
kat çekti. Mahkemenin itibarlõ kişiler ol-
duklarõ gerekçesiyle şemadaki bazõ
isimleri kapattõğõnõ belirten Küçük şöy-
le devam etti: “Ben 35 yıl bu vatana
bilfiil hizmet ettim. İsmi kapatılan-
lar itibarlı, açık olanlar itibarsız
mı? Ya benim itibarımı iade edin ya
da şemayı açın.”
Şengün’den tahliye için oy
Mahkeme heyeti, davayõ 23 Ağustos
2010 tarihine erteledi. Perinçek’in de
aralarõnda bulunduğu 14 sanõğõn tahli-
ye talebi başkan Şengün’ün karşõoyu-
na rağmen, oyçokluğuyla reddedildi.
Başkan Şengün, Perinçek’in tahliyesi
yönünde ilk kez oy kullandõ.
Savaşmaya
gönderiyorlardõ
iddiasõ
BARIŞ YAMAN
KONYA - Konya merkezli 4 kentte El-Kaide bağ-
lantõlõ olduklarõ belirtilen gruba düzenlenen ope-
rasyonda gözaltõna alõnan ve adliyeye sevk edi-
len 17 kişi tutuklandõ. Şüphelilerin Afganis-
tan’daki çatõşma bölgelerine insan gönderdikle-
ri iddia edildi.
Konya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şu-
be Müdürlüğü ekiplerinin Konya, Ankara, İs-
tanbul ve Antalya’da düzenledikleri eşzamanlõ
operasyonda örgüt lideri olduğu iddia edilen L.
B. ile birlikte 17 kişi gözaltõna alõndõ. TEM Şu-
be Müdürlüğü’nde sorgularõ tamamlanan 17
zanlõ, dün sabah erken saatlerde Konya Numu-
ne Hastanesi’ne getirilerek sağlõk kontrolünden
geçirildi. Hastane girişinde şüphelilerden bazõ-
larõ “Hak gelecek Batı yok olacak. Çünkü Ba-
tı yok olmaya mahkûmdur” dedi. Afganistan’la
bağlantõlõ olduklarõ tespit edilen zanlõlarõn örgüte
adam kazandõrdõklarõ ve onlarõ yetiştirdikleri, bu
kişileri çatõşma bölgelerine göndermek için gi-
rişimlerde bulunduklarõ belirlendi. Polis, ope-
rasyon sonrasõnda zanlõlarõn evlerinde çok sayõ-
da doküman ele geçirdi. Daha önce de Konya’da
düzenlenen El-Kaide operasyonlarõnda çok sa-
yõda şüpheli yakalanmõş, bu kişilerin de Afga-
nistan’da çatõşma bölgelerine gönderildiği tespit
edilmişti. Türkiye’nin birçok kentinden Afga-
nistan’a gönderilen El Kaide üyesi 7 kişi ise ABD
askerleri ile girdiği çatõşmada öldürülmüştü.
EL KAİDE ZANLILARI TUTUKLANDI
HSYK üyesi Ertosun: Amaç kararnameyi baskılama
İLHAN TAŞCI
ANKARA - Hâkimler ve Savcõlar Yüksek
Kurulu üyesi Ali Suat Ertosun, anayasal bir
yapõlanma olan kurulun sürekli yõpratõlmasõna
yönelik girişimleri eleştirirken, yapõlanlarõn
“kararnameye baskı” amaçlõ olduğunu
vurguladõ. Ertosun, üçüncü kişilerin kendi
aralarõnda yaptõğõ görüşmelerde, adõnõ
zikretmelerini denetleyemeyeceğine işaret
ederek “İnsanların ağzına fermuar
çekemeyiz” dedi. HSYK üyesi Ali Suat
Ertosun, bazõ kişilerin aralarõnda yaptõklarõ
telefon görüşmelerinden hareketle, kendisinin
hâkim ve savcõlarõn görev yerlerinin
değiştirilmesine müdahale ettiği iddialarõna sert
çõktõ. Ertosun, adõnõn üçüncü kişilerin telefon
konuşmalarõnda geçtiğine işaret ederek,
“Üçüncü kişilerin telefon konuşmalarını
denetlemem mümkün değildir” dedi. Telefon
görüşmelerinden hareketle bazõ çõkarõmlar
yapõlarak bağlantõlar kurulmaya çalõşõldõğõnõ
anlatan Ertosun, “Uzun yıllar sonra Oktay ile
bir süre önce Ankara Üniversitesi’ndeki bir
sempozyumda karşı karşıya geldik, sadece
‘merhaba’ dedim. Onun dışında bir
görüşmem yoktur. Telefonda konuşanların
da hiçbirini tanımıyorum. Söz oyunlarıyla
üçgenler oluşturarak bir şeyler yapılmaya
çalışılıyor. Tüm bu olanlar kararname için
baskı amaçlı” dedi. Yapõlanlarõn hiçbirinin
hukuki olmadõğõnõ anõmsatan Ertosun, “Etik de
değil. Anayasal ve bağımsız bir kurul bu
kadar yıpratılmaz. Kurulun yıpratılması da
kimseye yarar getirmez. Anayasa
Mahkemesi’nin önünde bir dava var. Onun
bile hukuki bir süreci var. Ama kamu
görevlileri bile konuşuyor. Anayasa
Mahkemesi’ne yakın isimler de konuşuyor.
Bana isim sormayın” diye konuştu.
İstanbul Haber Servi-
si - “Silivri Duruşmala-
rõ Hukukçu Platformu”
üyeleri, Ergenekon so-
ruşturmasõ kapsamõnda
14 avukatõn gözaltõna
alõnmasõ veya tutuklan-
masõnõ protesto etti.
Beşiktaş’taki İstanbul
Adliyesi önünde bir araya
gelen üyeler adõna basõn
açõklamasõ yapan avukat
Ali Rõza Dizdar, son za-
manlarda yapõlan kovuş-
turmalarõn polisin hazõr-
ladõğõ fezlekelerle açõldõ-
ğõnõ, fezlekelerin okunma-
sõnõn aylarca sürdüğünü
ve zamanõn şüphelilerin
aleyhine işlediğini, tutuk-
lamalara itirazlar hakkõn-
da ise dosyanõn tamamõ
okunmadan ret kararõ ve-
rildiğini söyledi. Dizdar,
gözaltõ süreleri uzun olan
kişilerin gece vakti adli-
yeye getirilip sabaha dek
ifadelerinin alõndõğõnõ, bu-
nun da Avrupa İnsan Hak-
larõ Sözleşmesi’ne aykõrõ
olduğunu vurguladõ.
Dizdar, “Savunma gö-
revi yürüten avukatlar he-
def gösterilerek tüm hu-
kukçularõn ürkütülmek ve
sindirilmek istendiğinin
farkõndayõz” dedi. Erge-
nekon soruşturmasõ kap-
samõnda avukatlar Ali Ha-
di Emre, Emcet Olcaytu,
Ertaç Giray, Fuat Tur-
gut, Hüseyin Buzoğlu, Ke-
mal Kerinçsiz, Kutbettin
Kaya, Levent Göktaş, Le-
vent Temiz, Mehmet Cen-
giz, Nusret Senem, Serdar
Öztürk, Tülay Bekar ve
Yusuf Erikel’in gözaltõna
alõnmasõ protesto edildi.
Cezaevinden çıkan Cengiz, partililer tarafından İP İstanbul
Temsilciliği’nin Beyoğlu’ndaki binası önünde davul zur-
na eşliğinde alkış ve ıslıklarla karşılandı. Cengiz, “Eceli
gelen tertipçiler savunma duvarına tosladı. Silivri’ye iyi
bakın. O cezaevi ilerde bu tertibi düzenleyenleri misafir
etmek için bize lazım olacak” dedi. (HÜLYA KESKİN)
Prof. Dr. Küçük
Osman Kaçmaz
‘MAHKEME BASKI ALTINA ALINMAK İSTENİYOR’
İ
lhan Cihaner, sözlerine, “Duruşmaya yanımda
hiçbir şey getirmedim. Yasa getirmedim. Çün-
kü hiçbir işe yaramayacağını biliyorum” diye-
rek başladõ. Cihaner, yaşadõğõ süreçte dosyanõn Yar-
gõtay’a getirtilememesi nedeniyle bazõ arkadaşlarõnca
“Dosya hakkında yakalama kararı çıkartılsın.
Gazze’ye iltica edelim belki Gazze’de olursa ada-
let talebimiz dikkate alınır” biçiminde espriler ya-
põldõğõnõ aktardõ. Cihaner, şunlarõ kaydetti:
“Birçok insan hukuksuz bir şekilde delilleri ka-
rartacakları gerekçesiyle tutuklu bulunuyorlar.
Türk hukuk tarihinde ilk kez 30 günde bir yapılması
gereken tutukluluğu gözden geçirme 2 gün geçme-
sine rağmen yapılmadı. Benim bazı radikal karar-
lar almama avukatlarım engel olmakta. Eğer ben şim-
di şuradan çıkıp gidersem, beni durduracak herkes,
hürriyeti tahdit suçunu işler. Beni engelleyecek tüm
savcılar bu suça dahil olur. Çünkü hürriyet evren-
sel bir kuraldır. Mahkeme kararı ile kısıtlanır.”
Erzincan Başsavcõsõ “Bizleri takip eden insanlar
kim” sorusunun en temel soru olduğunu vurgulayarak,
şu değerlendirmeyi yaptõ: “Yüksek yargı mensuplarını
kanun dışı takip edip dinleyenler kim? Başsavcıla-
rın dinlenmesine neden olan insanlar kim? Doğru-
dan doğruya bizim bu dosyanın buraya gelmesiyle
belki de bir kısmı deşifre edilebilir. Bu insanlar her
kimse çıkarlarının, kaygılarının bu topraklara iliş-
kin olmadığını düşünüyorum. Ülkeyi 12 Eylül’e ge-
tirenler her kimse bu insanlar da onlardır. Keşke bu
istihbaratlarını ülkemizdeki terör eylemlerini dur-
durmak için harcasalardı.”
Meslek yaşamõnda bürokratlardan, politikacõlardan,
mafyadan korkmadõğõnõ anlatan Cihaner, “Mahkeme
baskı altına alınmak isteniyor. Bu sinsi cephenin az-
gın dalgalarına teslim olmayacağınıza inanıyorum”
dedi. Cihaner, yargõlandõğõ dava sonucunda açõğa çõka-
cak konularõ şöyle sõraladõ: “Adalet Bakanlığı Teftiş Ku-
rulu aracılığıyla yargıyı nasıl manipüle ettiği, dinsel
oluşumlarla siyaset arasındaki bağlantı, tarikat-ce-
maat-siyaset üçgenindeki birtakım hukuk dışılıklar,
masum insanların yıllarca nasıl kapatıldıkları, se-
çimlerin nasıl manipüle edildiği açığa çıkacak. Kon-
ya’da meydana gelen 18 tane öğrencinin öldüğü pat-
lamanın gerçek nedenleri tartışılmaya başlanacak.
Onun için de bu davanın engellenmesi, İstanbul’da-
ki mahkeme başkanının basına yansıttığı gibi 30 yıl
sürecek bir davaya yamanarak bu sürecin baltalan-
ması istenilmektedir. Sezar’ın sözü, ‘İnsanlar eninde
sonunda sanõldõklarõ kişiye dönüşür’. Benim korkum o.
Bana attıkları suç gibi bir örgütlenmeye gidebilirim!”
SİLİVRİ’DE
AVUKAT
PROTESTOSU
‘O cezaevi bize de lazõm olacak’
Fotoğraf:NecatiSAVAŞ