25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
26 ARALIK 2010 PAZAR MÜZİK CUMHURİYET SAYFA haticetuncer@hotmail.com 17 Alper Maral, sistemin müziğe dayattığı formları sorguluyor Sözün bittiği yerde müzik başlar HATİCE TUNCER ompozitör, piyanist, müzikolog Alper Maral, “Bizim söze dökemediğimizi yansıtmak için kullandığımız bir aracıdır çoğu zaman müzik” diyor. Alper Maral, A.K. Müzik tarafından yayımlanan “Elektroakustisch!” albümünde Euripides’in Medea’sından Bierce’nin “Şeytanın Sözlüğü”ne, bugüne kadar yaptığı film ve tiyatro müziklerinden on yıllık üretiminden bir kesit sunuyor. Maral, “synthesizer”ını da kullanarak sistemin müziği yönlendiren değerlerine yine müziğiyle karşı dururken enstrüman seçiminde de alışılmış orkestrasyonun dışına çıkıyor. Caz piyanisti ve bestecisi olarak lise yıllarından itiraben müziğin içinde olan Maral, İstanbul Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler öğrenimi görürken “bir sosyal bilim disiplini içinde müzik kimliğini pekiştirme gereğini” duymuş. Bu gereklilikten hareketle müzikoloji ve etnomüzikolojiye yönelen Maral, kompozisyon ve müzikoloji alanlarında master ve doktorasını tamamlamış. Halen Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi’nde öğretim görevlisi olarak ders veren Maral, aynı zamanda Bilgi Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi iletişim fakültelerinde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışıyor: “Adımın büyük harflerle kapakta yazıldığı ilk albüm olmasına rağmen bütünlüklerine katkıda bulunma fırsatını bulduğum sayısını bilmediğim çalışma var. Bin küsur tiyatro şarkısı, sayısını bilmediğim kadar oyun, kısasıyla uzunuyla yüzden fazla film müziği ve çoğu yurtdışında ilgi gören, temsil edilen oda operası yapıtı. Sayısını bilmediğim DVD’de ‘Müzik: Alper Maral’ diye geçer. Bu ortaya dağılmışlıkların yanına bir de belli bir türde çabayı, bir arada ve kolay muhafaza edinilebilir formatta dolaşıma sokmuş olmak adına böyle bir çalışmayı da çıkarttık... Bu 5 CD’lik serinin, ‘Alper Maral’ın yapıtları’ özetinin ilk yapıtı.” K 5 CD’lik seri Alper Maral, “Elektroakustisch!” albümündeki parçaların ortak paydasının “net bir politik duruş” olduğunun altını çiziyor: “Burada ne söylediğimizin yanı sıra nasıl söylediğimiz önemli. Bu parçalardaki politiklik salt slogan boyutunda hiç olmayıp son derece soyut ve derinden işliyor. Bunların çoğu belli bir dramatik bütünlük içinde Elektra ya da Medea gibi insanlık trajedisini 2 bin 3 bin yıldır yansıtan yapıtlar için yapılmış müzikler. Ya da iki metropol arasında yalpalayan bir insanın trajedisini açığa çıkar Politik müzik tan müzikler bunlar. Yapıtların aşağı yukarı hepsinde ben elektronik ortamı temsil ediyorum.” “Bush!Agamemnon” parçası, Maral’ın İzmir Devlet Tiyatrosu tarafından ilk temsili Efes Antik Tiyatrosu’nda Haziran 2007’de sergilenen Sofhokles’in “Elektra” tragedyasının final bölümü için yaptığı müziklerden oluşuyor: “Bush ile Agamemnon’un kendilerini gördükleri tanrı katında bütün dünyayı helak eden cürümlerindeki ortak paydaya işaret etmek üzere olağanüstü tragedyanın finali için yazdığım müziktir. Geri vokalde Bush’un, Irak’a operasyonu başlatışını ağzını şapırdatarak müjdelediği konuşma ironik olarak kullanılmıştır.” Albüme “kendi yetkinlikleri ve kimlikleriyle” Jörgen Petterson, Leyla Pınar, Mert Topel, Celia Alcedo, Belen Gonzales Castano, Pedro Bonet, Leonardo Luckert, Laura Puerto, Bengi Heval Öz, M. Fakih Kademoğlu katkıda bulunuyorlar. Söze dökemediğimiz albümdeki ilk anda insanı ürperten eser adları, aslında Elektra ya da Medea tragedyalarında geçen ifadelerden alıntı. “Çocuklarımı Hemen Öldürüp Bu Şehirden Uzaklaşmalıyım” Maral’ın Euripides’in Medea adlı oyunu için yaptığı müziklerden hazırlanmış: “Bir annenin içine düştüğü çaresizliğin boyutunu göstermesi açısından böyle bir çarpıcı başlığı tercih ediyorum. ‘Çocukların Bıçakla Biçilmesi’ Euripides’in Medea tragedyasından. Son derece sert bir elektronik, insanın tragedyasını yansıtmaya çalışan bir ses tasarımı var burada. Sadece hoş vakit geçirmek için ya da yumrukları havaya kaldırtmak için yapılmamalı müzik. Çok daha insanın derinliklerinde çok daha karmaşık bağlamlarında da ona tercüman olmalı müzik. Bizim söze dökemediğimizi yansıtmak için kullandığımız bir aracıdır çoğu zaman müzik. Ben birkaç dilde söyleyebiliyorum. Ama müziğe döktüğüm şeyler söze dökülemeyecek şeyler. Sözün bittiği yerlerde başlayan müzikler kültürüne ben de ucundan eklenmeye gayret ediyorum.” ‘Bush!Agamemnon’ Müziği yeniden tanımlamak Şeytanın Sözlüğü eytanın Sözlüğü” Amerikalı muhalif “Ş yazar Ambrose Bierce’nin aynı adlı eserine dayanıyor: “Bu bir karşı sözlük. Son derece politik ve sanatla politikanın nasıl yapılabileceğine rehber niteliği taşıyan bir metindir. Politik durmak bir kanatla veya bir parti ile yetinmek değil, doğru bildiklerinizi ne pahasına olursa olsun savunmakla ilgili bir şey. O yüzden albümün son derece politik olduğunun altını çiziyorum. Çünkü bildiğimiz kanatlardan hiçbirine tenezzül etmiyor. Hiçbir kolaycı tarafı yok.” Katkıda bulunanlar lektroakustisch!” dinlemesi zor bir albüm. Hüzüne ortak “Eneşelendirip eğlendirecek bir olacak, albüm hiç değil: “Yani fasulye pilav değil. Dünyanın en güzel yemeklerinden bahsediyorum. Ama bazen çok olmadık bir şeyle bütün ağzımızı sıfırlamaya ihtiyaç duyarız ya.. Bilmediğimiz bir Uzakdoğu mutfağında rizikolu zor bir yemek. Ama hayatımız değişir. Amaçlanan budur. Yani bu raf ömrü uzun bir albüm. Bu yaz dinlenip dans edilecek sonra çöpe gidecek bir şey değil. 2030 sene sonra da ‘bu herif ne yapmış, deli midir nedir’ diyerek tekrar dinlenecek bir albüm. Belki tat kaçıracak ama korku filmine de gideriz. ‘Müzik’ adlı parçada olduğu gibi müziği belki yeniden tanımlamamız gerekiyordur. Her şeyi yeniden tanımlıyoruz, her şeyi yeniden tartışmaya açıyoruz, sanat disiplinleri içerisinde. Müzik de bildiğimiz önkabullerden çoktan çıktı da sistem bizi keklemeyi sürdürüyor. Benim itirazım var.” Kafam zonkluyor albüme Almanca adıvermesinin nedenini açıklarken M aral,yani elektronik “Elektroakustik ortama müzik ile canlı icra edilen enstrümanların bütünlendiği mecraya girişimi son derece önemli Alman kompozitörlere borçluyum” diyor ve devam ediyor: “Elektronik müzik benim gibi kafası zonklayan, bambaşka tınılar, bambaşka anlatılar peşinde insanların geleneksel konvansiyonel enstrümanların dışında başvurabilecekleri en elverişli ortam. Bir ses duyuyorsunuz kafanızın içinde zonkluyor, onu stüdyo ortamında yaratmaya çalışıyorsunuz.” Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG) Üç nesil bir arada yeni yılı kutluyoruz.. 30 Aralık 2010 Perşembe 12.3014.30 M.Ü. Göztepe Kampüsü İbrahim Üzümcü Konferans Salonu Seminer “Çoklu Zekâ Kuramı Kapsamında Müzik Öğretmeni Yetiştirme” Yrd. Doç. Dr. Jale Deniz M.Ü. Güzel Sanatlar Eğt. Bl., Müzik Öğr. ABD Fotoğraflarla Köy Enstitülerinde Müzik Eğitimi ve Köy Enstitülülerden Birkaç Anı… Yeni Yıl Konseri İKİ PİYANİST Hande Akkan & Batuhan Çetinkaya KOKTEYL www.koyenstituleriegitim.org, kaveg@koyenstituleriegitim.org İNGİLİZCE ÖĞRETMENDEN, BRITISH ENGLISH İş İngilizcesi (Business English), İngilizce iş görüşmelerine (Interviews) hazırlık Gramer ve kişiye özel konuşma dersleri Kadıköy /İstanbul 0532 701 80 41 (0216) 418 94 51 C MY B C MY B Westminster University ve Premier College sertifikalarına sahip, London School of Business Administration’da master yapmış,
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear