23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
SAYFA CUMHUR YET 18 KASIM 2010 PERŞEMBE 4 HABERLER BDP’li Demirtaş’ın ‘sol blok’ önerisi daha önceki ittifak süreçlerine katılan isimlerden destek gördü DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN ‘Düş Kırıklığı’ mı? Ne Münasebet! Aslında Avrupa Birliği Başkanı Herman van Rompuy’in, düşünce kuruluşu Avrupa Politika Merkezi’nde (EPC) yaptığı konuşma, birliğin karşı karşıya olduğu birbirinden önemli konuları içermekteydi ve doğrudan Türkiye gündemde değildi. Şu sıralarda, Yunanistan’ınkine benzer bir iflas ile karşı karşıya olan ve henüz IMF’den de, AB’den de yardım istememiş bulunan, ama içinde bulunduğu çok kritik durum bütün birliği etkileyecek çapta görüldüğü için herkesi fena halde endişelendiren İrlanda’nın durumu gündemin birinci maddesiydi. AB Başkanı Herman van Rompuy’nun şu sözleri durumun kritikliğinin göstergesi: Hayatta kalma krizi içindeyiz. Avro bölgesini hayatta tutmak için birlikte çalışmalıyız. Bunu yapmazsak, AB’yi yaşatmamız mümkün değil. “Bu denli kritik sorunlarla meşgul AB’nin başkanının EPC’deki toplantısında, nasıl oldu da, konu yine dönüp dolaşıp, şamar oğlanı Ankara’ya geldi?” diyecek olursanız, onun nedeni Başkan’ın Türkiye’ye değinmekten özenle kaçınması üzerine, söz alan EPC lideri Hans Martin’in şu uyarısı oldu: Türkiye hakkında da birkaç söz edin! Başkan önce Hans Martin’e, “Size resmi bir cevap vereceğim” diyerek başlamış, müzakerelerin uzun süreceği ve güç olacağı şeklindeki resmi terane ile devam etmiş. Başkan sonunda da baklayı ağzından çıkarmış: Türkiye üzerine düşen tüm mükellefiyetleri yerine getirse bile üye olamayabilir. Sonra da Türkiye konusundaki soruyu gündeme getiren EPC analistine dönerek, Sizi hayal kırıklığına uğrattım, bunun farkındayım, demiş. Analist Amanda Paul hayal kırıklığına uğradı mı bilemem ama, ahmak olmayan hiçbir Türk’ün düş kırıklığı falan yaşamadığına kalıbımı basarım. Aslında Türk kamuoyuna bu gerçek daha 17 Aralık 2004’te anlatılmaya çalışılmıştı, ama “Yaşasın Avrupalı Olduk!” sevindirikliği içindeki halkımız, önüne konan Tayyip Erdoğan AB ortak yapımı yemi yalayıp yutmakla meşgul olduğundan hiçbir uyarıya kulak asmamıştı. Aslında 17 Aralık 2004 metninde, Türkiye’ye tam üyelik dışında bir çözüm önerildiği diplomatik dilin inceliklerinin elverdiği bütün açıklıkla anlatılmış bulunmaktaydı. Aradan geçen altı yılda, bu acı gerçek birçok kez suratımıza şamar gibi vurularak o kadar çok kez açıkça anlatıldı ki, anlama özürlü toplum da nihayet gerçeği kavradı. Bilmem burada bir kez daha yinelemeye gerek var mı? Türkiye’nin AB’ye üye olamamasının nedeni yalnızca, Avrupa’nın ikiyüzlülüğü ve yapay engeller koyması değil. Bunun dışında, üyeliğin önünde, Türkiye’den neşet eden, gerçek engeller de var. Bu gerçeği pek güç de olsa anladığımız altı yıl içinde, aynı zamanda bir başka olgu daha belirdi. AB altı yıl öncesinde sanıldığı kadar güçlü değildi. Türkiye’nin üyeliği olsa bile, daha önceden kurduğu beklentilerin büyük bölümü gerçekleşmeyebilirdi. Bu gerçeklerin ışığında Türkiye’nin AB ile ilişkilerini, “bir gün üyelik gerçekleşirse ne âlâ, gerçekleşmezse canımız sağ olsun!” düşüncesiyle yürütmesi doğru olur. Üyelik perspektifini dışlamadan, Türkiye’yi istemeyen Avrupa’ya kin kusmadan ilişkileri yürütmek, en doğru yoldur. Bu durumda, üyelik için yapılacak fedakârlık da diğer üyelerinkini aşmamalıdır. Adamlar size açık açık “Her isteneni yapsanız da üye olamayabilirsiniz” derken, siz ancak, dangalak olmalısınız ki, örneğin Kıbrıs’ta AB’ye yaranmak için taviz veresiniz. Kıbrıs konusunda adada iki ayrı devlet tezinin gittikçe güç kazandığı bir dönemde enayi gibi, AB’yi hoşnut kılmak için taviz vermenin anlamı yok. Bunların dışında, diğer üyelerin de yerine getirdiği mükellefiyetlere diyeceğimiz yok. Acaba anlatabildik mi? Bilmem daha açık başka nasıl anlatılabilir ki?.. Solda işbirliği tartışmaları BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “CHP, ÖDP, BDP, EMEP olan bir sol demokrasi cephesi olsa, AKP’ye karşı ciddi bir sol blok oluşabilir” sözleri CHP içinde tartışma yaratırken SHPHEP ittifakı süreci içinde olan isimler öneriye tam destek verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “sol blok” önerisi, CHP içinde tartışma yaratırken, geçmişte SHPHEP ittifakı içinde yer alan isimlerden destek gördü. CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum, “Cumhuriyeti yeni baştan oluşturmak zorundayız. Bunun için bütün değerli parti ve görüşlerle işbirliği yapmak durumundayız” diyerek kapıları tamamen kapatmazken Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “BDP ile işbirliği varsa ben yokum” diyerek sert tavır koydu. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, “Bu projeyi yaşama geçiren parti iktidar olur” derken eski HEP Genel Başkanı Feridun Yazar, “Keşke olabilse” sözleriyle Demirtaş’ın çağrısına destek verdi. Demirtaş’ın “CHP, ÖDP, BDP, EMEP olan bir sol demokrasi cephesi olsa, AKP’ye karşı ciddi bir sol blok oluşabilir” sözleri, dün CHP Genel Merkezi’nde BDP heyetiyle bayramlaşma sırasında da gündeme geldi. Gazetecilerin konuya ilişkin sorusu üzerine CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum, “Türkiye’de demokrasiyi, sosyal hakları, laik ve hukuk üstünlüğünü savunan bir Cumhuriyeti yeni baştan oluşturmak zorundayız” dedi. FER DUN YAZAR: Zayıf ihtimal ama keşke olabilse SHP ile seçim ittifakı yapan Halkın Emek Partisi’nin (HEP), Fehmi Işıklar’dan sonra genel başkanlığını yapan Feridun Yazar, BDP’nin sol güç birliği çağrısını şöyle değerlendirdi: “Türkiye’de her şey tartışılabilmeli, konuşulabilmelidir. CHP’nin şu anda Kürt sorununa bakışı nedir, bu henüz netleşmedi. Bunların netleşmesinden sonra bu konu daha açık bir şekilde tartışılabilir. Bana göre böyle bir güç birliği keşke olabilse. Ama şu andaki tabloda bunun gerçekleşme ihtimalini zayıf görüyorum. Çünkü artık Kürtler kendilerine özgü partilerini kurmuşlar ve mesafe almışlardır. Bugün geldikleri çizgi 1989 SHP’sinin çizgisi değildir. CHP’nin kendisini yenilemeye çalıştığı bir sırada BDP çizgisine bir anda zıplayıp gelmesi söz konusu olamaz. Bu nedenle şu anda bu çağrılar temenni düzeyinde kalır.” Sarıgül’den ‘Sevgi Sofrası’ Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Kurtuluş’ta Türk, Ermeni, Rum ve Musevi yurttaşlarla bir araya gelerek yemek yedi. Sokak sofrasında, vatandaşlar bir arada kurban eti yiyerek kardeşlik mesajı verdiler. Eski bayram geleneklerinin yavaş yavaş unutulmaya başlandığını belirten Sarıgül, kurban kesemeyenler ile Müslümanları, farklı din, dil ve kültürdeki insanları düzenledikleri bu organizasyonla bir araya geginyoksul eşitsizliğini yaşadığını ifade eden Batum, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin sosyal paylaşım sitesi twitter’da “BDP önce solcu olsun, sonra konuşalım” sözlerinin anımsatılması üzerine ise şunları söyledi: “İnce, grup başkanvekillerimizdendir. Twitter’da bizim söylediğimiz ilkelerin dışında bir şeyler dediğini düşünmüyorum. İnce, BDP’nin bu ilkeleri savunduğu konusunda benim kafam net değil ifadelerini kullanmıştır. O da en kısa zamanda onlarla görüşür. Çünkü hepimizin amacı aynı: Çocuklara, gençlere daha iyi bir Türkiye bırakmak. Herkes elini taşın altında koyup, biz yaptık olmalı.” BDP Siirt Milletvekili Osman Özçelik de basın mensuplarının soruları üzerine, partilerinin kuruluşundan beri Türkiye’deki demokrasi güçlerinin bir arada olmasını arzu ettiğini söyledi. Özçelik, şöyle konuştu: “Bu genel politikamızın bir yaklaşımıdır. Biz zaten birçok partiyle görüşüyoruz. Yani demokratik işbirlikletirmeyi amaçladıklarını söyledi. Sarıgül, “Çeşitli din ve mezhepte olan insanlarımızın bir arada yaşadığı Kurtuluş’taki Çobanoğlu Sokak’ta bir sevgi sofrası kurduk. Ermeni, Rum, Musevi yurtaşlarımızın kurban etini yemeleri için bir ortam yarattık. İnsanları bir araya getirmek ve bayram coşkusu ile iletişimi sokakta kurduğumuz kilometrelerce uzunluğundaki “Sevgi Sofrası”nda buluşturuyoruz” dedi. rüşleri dile getirdi: “Emeközgürlük cephesinin bir araya geldiği birlik oluşursa, temel sorunlar çözülür, birlik oluşturamadığımız için sağ iktidarlar, sürekli Türkiye’yi yönetiyor. Tabii ki sadece iyi niyet söylemleriyle değil, bir plan proje çerçevesinde, ülkenin temel sorunlarını hedef alan, özgürlükler, Kürt sorunu, inanç, türban sorunu gibi temel meseleleri masaya yatırıp, bu konuda ortaklaşa çözüm sunacak bir blok oluşturulabilir. Bizim zaten uzun süredir seslendirdiğiniz ‘çatı parti’ projesi var. Biz CHP geleneğini biliyoruz, yıllarca içinde siyaset yaptık. 1987, 89, 90’lı yılllardaki SHP ruhunun içinde herkesin kendini ifade ettiği bir platform olursa bu çok önemlidir. Bu projeyi hayata geçiren parti iktidar olur. Şu anda CHP iç sorunlar yaşıyor, aslında CHP içindeki bu değişim, dönüşümün yaşanması, Türkiye’deki değişimin, dönüşümün sancılarıdır” Demirtaş’ın önerisine CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce’den sos ‘Çizgide kopukluk yok’ CHP’nin düşüncelerinde ve çizgisinde kopukluk olmadığını vurgulayan Batum, “Belki düşüncelerimizi ortaya koyuşumuzda kopukluk vardır. Bunları yerine getirecek, yeni baştan oluşturacak bütün siyasi partilerle beraber yeni demokrasimizi kurmak için mevcut devleti, ‘sadaka devleti’ anlayışından çıkarmak istiyoruz. Bunun için de bütün değerli parti ve görüşlerle işbirliği yapmak durumundayız. Önemli olan bu ilkenin korunması ve yenileşen koşulların değerlendirilmesidir” dedi. BDP’lileri işaret ederek, bölgeden gelen insanların kadınerkek ve zen rini geliştirmek üzere seçimlerde güç birliği yapmak, yaşamın her alanında demokrasiyi savunmak, eşitliği, özgürlüğü birlikte savunmak üzere çeşitli temaslarımız her zaman var. Bağlarımızı koparmadık. Bugüne kadar CHP ile olmamıştı malum yaklaşımlarından dolayı. CHP’deki bu değişim dönüşümün, CHP’yi gerçek evrensel sosyal demokrat parti çizgisine getireceği umudunu taşıyoruz.” Sakık: İktidar olunur Parlamentoya SHP milletvekili olarak giren ve daha sonra DEP’in kurucularından olan BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, 1991’deki SHPHEP ittifakına dikkat çekerek niyetlerini o zamandan beri ortaya koyduklarını söyledi. 1995’ten 2007’ye kadar BDP geleneğindeki partilerin demokrasi güçleri ile “emek özgürlük cephesi” içinde işbirliği yaptığına işaret eden Sakık, Demirtaş’ın önerisinin de bu kapsamda olduğunu söyledi. “Bu projeyi hayata geçiren parti iktidar olur” diyen Sakık, şu gö yal paylaşım sitesi “twitter”dan yanıt geldi. Twitter’da, Roj TV Genel Yayın Yönetmeni Amed Dicle ile tartışan İnce, “Hayatım CHP’ye hizmetle geçti. Bugünkü BDP’yle işbirliği yapılamaz, yapılırsa ben yokum. Bu kadar!” diye mesaj attı. Eski Mardin Milletvekili ve CHP PM üyesi Mahmut Duyan ise böyle bir “sol blok” olmasının memnuniyet verici olacağını, ancak BDP’ye bu sözleri kimin söylettiğinin önemli olduğuna dikkat çekti. Duyan, “BDP bunu kendi başına mı söylüyor, yoksa Kandil veya Apo’nun dediğini mi söylüyor. Onlar söyler, ama kime bağlı, kiminle hareket ettiğini kamuoyu biliyor” dedi. Kürt sorununun çözüm yerinin TBMM olduğunu belirten Duyan, “Böyle geniş yelpazeli, BDP, ÖDP’nin de içinde yer alan sol grupların bir araya gelmesi memnuniyet verici. Ama parlamentoya girdikten sonra ne olacağı bellidir. O konuda endişelerim var. Parlamentoya girerler, 34 ay içinde bu ittifak dağılır” görüşünü savundu. B ATUM VE CİNDORUK’TAN ERDOĞAN’A TEPKİ ‘Kutsal mekânda şov siyasi adaba sığmaz’ ANKARA / İSTANBUL (Cumhu niye’de oy dilenciliği yaptığını, çareriyet) CHP Genel Sekreteri Süheyl Ba sizlikten asırlık camilere sığındığını, tum, Başbakan Recep Tayyip Erdo parti reklamı uğruna en kutsal koğan’ın bayramın birinci günü restoras nuları ve mekânları bile istismar etyonu tamamlanarak ibadete açılan Sü meyi sürdürdüğü” iddiasında bululeymaniye Camisi’nde bayram namazı nan Batum, “Belli ki, Başbakan fabrika kılmasını eleştirerek “Kutsal mekânda ve işyeri açamadığı için çareyi yüzşov siyasi adaba sığmaz” dedi. DP li lerce yıldır ibadete açık olan kutsal deri Hüsamettin Cindoruk da “Başba mekânlara sığınmakta bulmuştur... Beş yüz yıldır bayram kan ile Süleymaninamazı kılınan Süleyye Camisi’ne siyamaniye Camisi’nin de, set girmiştir, o cadün ve önceki gün açmiye siyaset girdiği HP Genel Sekreteri tığı yüzlerce yıllık kutzaman bütün caBatum, “Beş yüz yıldır sal mekânların, milere siyaset girbayram namazı kılınan AKP’nin kahvaltı miş demektir” diye promosyonuna ve şoSüleymaniye Camisi’nin konuştu. vuna alet edilmesi hiçCHP Genel SekAKP’nin kahvaltı bir adap ve edebe sığreteri Batum, yaptıpromosyonuna ve şovuna maz” dedi. ğı yazılı açıklamada, alet edilmesi hiçbir adap Şişli Esentepe’de buBaşbakan Erdoğan’ın yıllardır kısmi ve edebe sığmaz” dedi. DP lunan DP İstanbul İl Başkanlığı’ndaki bayiç onarımı yapılan lideri Cindoruk ise “İşte ramlaşma törenine kaama 453 yıldan beri laiklik tehlikede dediğimiz tılan Cindoruk, parti bi5 vakit ibadete açık budur” ifadesini kullandı. nasında yaptığı konuşolan Süleymaniye mada “Silivri’deki tutCamisi’ni arife günü saklar Türk yargısının “ibadete kapattırdığını” kaydetti. Batum, “Bayram na yüz karasıdır. Onlar ordan çıkmamazını Süleymaniye’de kılacağını bü dıkça Avrupa Birliği bizim için hatün İstanbul’a ilan ettiriyor. Bu ara yaldir” dedi. Cindoruk, Başbakan Erda AKP’li belediyenin de bayram doğan’ın Süleymaniye Camisi’nde baykahvaltısı dağıtacağı açıklanıyor. ram namazı kılmasını eleştirerek “Bizim Amaç ibadet için gelen cemaate AKP baştan beri kuralımız kışlaya, okula, propagandası yapmak gibi çağ dışı, camiye siyaseti sokmamadır. Başbadin dışı, akıl dışı bir sefalettir. Bu hem kan ile Süleymaniye Camisi’ne siyademokrasi hem de kutsal dinimiz set girmiştir, o camiye siyaset girdiği için son derece tehlikeli bir siyasi zaman bütün camilere siyaset girmiş demektir. İşte laiklik tehlikede dedişovdur” görüşünü ifade etti. “Başbakan Erdoğan’ın Süleyma ğimiz budur” diye konuştu. asirmen@cumhuriyet.com.tr AVRUPA PARLAMENTOSU ‘İran’dan AKP’ye para’ iddiasına yorum yok BRÜKSEL (ANKA) Avrupa Parlamentosu’nda AKP’nin yalanladığı ve haberi yayımlayan İngiliz gazetesi hakkında dava açtığı, “İran’dan 25 milyon dolar yardım aldığı” iddialarıyla ilgili soru önergesi verildi. Olayın doğru olup olmadığını soran Hollandalı vekile Avrupa Konseyi’nden, “Konsey, medyada yer alan yayınlar üzerine yorum yapmamaktadır” gibi net bir yanıt geldi. Avrupa Parlamentosu’na ırkçı “Özgürlükler Partisi”nden seçilen üye Hollandalı Barry Madlener, AP Başkanlığı’na bir soru önergesi verdi. Madlener önergesinde, iddianın doğru olup olmadığını sorarken “Konsey, Türk Başbakanı Erdoğan’ın bir kez daha kuzu postunda kurt olduğunu, Türkiye’nin AB için uygun bulunmadığını kabul ediyor mu?”, Konsey Türkiye AB üyesi olursa Avrupa’ya İslamcı bir Truva atının katılmış olacağını kabul ediyor mu?” gibi sorular yöneltti.Avrupa Konseyi’nden soru önergesine verilen yanıtta, “Konsey, medyada yer alan yayınlar üzerine yorum yapmamaktadır” ifadesi yer aldı. C C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear