25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 15 OCAK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 S Ü R E C E K Doğu Hindistan Kumpanyasõ’nõn sömürge imparatorluğuna dönüşümünün izleri, sarayõn odalarõnda sergileniyor Udaipur:Güneşhanedanõnõnsarayõ “Dünyayı Değiştiren Şirket” (“The Corporation That Changed the World- Nick Robins”), Hindistan yolculuğunda elimden düşüremediğim kitap oldu. “East Indies Company”(EIC)/ “Do- ğu Hindistan Kumpanyası”nõn Hint Yarõmadasõ’nda Büyük Britanya İmpa- ratorluğu’na dönüşümünü sürükleyici bir dille anlatan kitap, Londra’nõn finans ve ticaret merkezi “City”de başlõyor. Yazar Nick Robins, bugün Londra Borsasõ’nõn kalbi olan Leadenhall ile Li- me Sokağõ’nõn köşesinde, iki buçuk asõr boyunca ayakta kalan EIC binasõnõn, ye- rinde durmadõğõnõ fark ediyor. Tarih ve kültür mirasõnõn özenle korunduğu, döne döne hatõrlatõldõğõ bir kentte EIC anõsõnõ yaşatan tek işaret, tek plaket olmamasõ Ro- bins’in dikkatini çekiyor. “Doğu Hindistan Kumpanyası, Lon- dra gibi bir kentten neden silinmiş ola- bilir” sorusunun peşine düşen Robins, bir zamanlarõn bu en güçlü şirketinin adõyla yan yana getirilen dalavereler, baskõ, şiddet, sömürü, skandallar, rüşvet ve yolsuzluklarõ karanlõkta kalan tüm ay- rõntõlarõyla ortaya döküyor… Dünya ekonomi tarihini kalõcõ biçimde değiştiren, doğu-batõ arasõnda refah akõ- mõnõn yönünü tersyüz eden efsane şirke- tin kirli çamaşõrlarõnõn -kuruluşundan böyle ancak 400 yõl sonra!- afişe ediliyor olmasõ ilginç. “Serbest ticaret” tekerlemesinin zaman içinde sömürü düzeninin temelini kuran tekelciliğe nasõl dönüşmüş olduğunu gö- rüyoruz kitapta. Dönemin en büyük dü- şünürü John Stuart Mill’den Jeremy Bentham’e dek -EIC’nin altõn çağõnõ yaşadõğõ yõllarda- Londra’da “ismi olan” herkesin, nasõl istisnasõz şirketin “hiz- metkârı” olmuş olduğunu öğreniyoruz. Bir ‘tedrici’ sömürgeleşme öyküsü 19. yüzyõl ortasõnda lağvedildiğinde, iş- levlerini “Britanya İmparatorluğu’na” devreden “Doğu Hindistan Kumpan- yası”nõn izlerini aslõnda Londra’da değil, Hindistan’da aramak lazõm…. Başlangõçta baharat ticareti yapmak amacõyla kurulan, Doğu’dan Batõ’ya gi- den hammade -ipek, pamuk, boya/indigo, çay, tuz..- yollarõnõn “tekelini” ele geçi- ren, bu tekeli korumak amacõyla Hint Ya- rõmadasõ’nda “kapitülasyonlar” elde eden, kõyõlarda öncelikle ticari limanlar kuran; limanlardan alt kõtaya yayõlan, gasp edilen imtiyazlarõ elde tutmak adõ- na ardõndan “ordular” kuran, “yargıyı” teslim alan ve son kertede “ticaretin” ye- rini dört başõ mamur “sömürgeciliğin al- dığı noktada” kepenk indirerek “Bri- tanya İmparatorluğu’nun” kepenklerini kaldõran iki buçuk asõrlõk tedrici bir sö- mürgeleşme/sömürgeleştirme serüveninin adõ “Doğu Hindistan Kumpanyası”… “Kumpanya” sömürge imparatorlu- ğuna dönüştüğünde; şirket CEO’larõ “Do- ğu Hindistan Kumpanyası” şapkalarõ- nõ çõkararak “sömürge valisi” şapkasõnõ geçiriyor… Hindistan’ da “Rac” adõ verilen ve “doğrudan İngiliz yönetimi” anlamõna gelen bu soluk aldõrmayan tahakküm, ba- ğõmsõzlõk mücadelesinin yõllarõ, 20. yüz- yõl ortalarõna dek sürüyor. Bağõmsõzlõk ön- cesi yakõn Hindistan tarihi, bir “Doğu Hindistan Kumpanyası” tarihi başka de- yişle… Racasthan’ın ‘Lawrence of Arabia’sı’ Bunun ne ölçüde böyle olduğunu, Ra- casthan’da Udaipur’un “kale sarayını” ziyaret ederken bizatihi görüyorsunuz… Codhpur’un “Mehrangarh Sarayı” gibi tõpkõ “dikey bir Topkapı’yı” çağ- rõştõrtan Udaipur Sarayõ’nõn bir bölmesi “Doğu Hindistan Kumpanyası’nın” istihbarat elemanõ Yarbay James Tod’a ayrõlmõş… Henüz 16 yaşõndayken “Doğu Hin- distan Kumpanyası’na” katõlan ve za- manla “İngiltere’nin en önemli Hin- distan tarihçisi” unvanõnõ kazanan Tod, “şirket”te hõzla yükselerek “Batı Ra- casthan’a” “siyasi ajan” atanmõş… Racasthan’õ yöneten prens/kral/mih- raceleri, avcunun içine alan “Racast- han’ın Lawrence of Arabia’sı”, titizlikle bu coğrafyada topladõğõ bilgileri; Udaipur Sarayõn’õn bu en güzel bölmesinde ken- disine ayrõlan çalõşma odasõnda tasnif et- miş ve Racasthan’õn ilk coğrafi atlasõnõ bu- rada çõkarmõş. Yörenin tarihini gene ilk kez burada o yazmõş. Doğrudan doğruya “sarayın içinden çalışan” James Tod, Racasthan’õ tarihe ve haritaya ilk yerleştiren adam, başka de- yişle…. H âlâ bölgenin “en bü- yük tarih uzma- nı” unvanõnõ koruyan James Tod, Hint topraklarõnda “feodalizmin deva- mının” İngiliz hâki- miyetinin sürdürül- mesinin önşartõ oldu- ğunu ileri sürerken “Racput kavimleriyle ilişkilerimiz, bize sağlanan ticari koruma ve özgürlükleri en geniş biçimde muhafaza edecek bir dostluk olmalıdır” diyor: “(Sa- vaşçı kavim) Racputları müttefik edinmek, ayrıca (İngiltere’nin çı- karlarına yönebilecek dış) tehdit- leri savuşturmada bize sadece ka- zanç sağlar...” diye ekliyor. ‘Kolonyalizm’ sözcüğü hiç geçmiyor 1823’te sağlõk sorunlarõ yüzünden çeyrek asõr yaşadõğõ Hindistan’dan ayrõlõp İngiltere’ye dönmek zorunda kalan Tod’un kaleme aldõğõ yõllõk- lar; boydan boya Udaipur’a kuşba- kõşõ bakan saraydaki bölmesinde ya- zõ masa- sõyla birlikte hâlâ muhafaza ediliyor… Sarayõn başka bir bölmesinde de Racasthan’da görev yapan tüm “si- yasi ajanların” isimleri ve fotoğraf- larõ var… Kraliçe Victoria’nõn Hindistan İmparatoriçesi ilan edildiği 1877’nin hemen akabindeki 1880’lerden bağõmsõzlõğõn kazanõl- dõğõ 1947’ye dek Racasthan’da “60 ajan” görev yapmõş. 1881’de Dr. Stratton’la başlayan bu isim ve fotoğraf galerisi, küçük bir odanõn tüm duvarlarõnõ kaplõyor. Mağrur pozlarla dikkat çeken “İngi- liz sömürgecilerin fotoğrafları”, 1943-47 arasõnda görev yapan “60. ajan” Yarbay Kirkbridge ile sona eriyor. İlginç olan, tüm bu doküman ve fotoğraflar serisi arasõnda “kolon- yalizm” sözcüğünün bir kez olsun geçmemesi. İngilizler Racasthan’da kendileri- ni “partner” olarak lanse etmişler. Hindistan’õn en “feodal bölgelerin- den” biri olarak bilinen bu yörede, “has ajan” Tod’un önerilerini izle- yip bu bölgeyle “damardan kolon- yal ilişki biçimi” geliştirmek yeri- ne, “dolaylı yönetimi” yeğlemiş- ler… Bu topraklarda buna, -hükümranõn kulağõna istenileni “fısıldamak” an- lamõnda- “fısıltı yöntemi” adõ veriliyor. Feodal ayrõcalõk- larõnõ korudukla- rõ için “fısıltı yönteminden” şikâyetçi olma- yan mihracele- rin bir bölümü, bu ayrõcalõklarõ ortadan kaldõran bağõmsõzlõk sürecine destek vermemek için bu yüzden epey direnmiş. Hindis- tan’õn “bağımsız cumhuriyete” dönüştüğü, 1947’de krallõklarõn hepsi fiiliyatta lağvedilmiş. 1970’te- ki bir anayasa değişikliğiyle arkadan hukuki sõfatlarõnõ da yitiren “mihra- celer” o gün bugün sõradan yurttaş statüsünde. Ancak “sosyal” bağlamda, bu de- ğişiklik kâğõtta kalmõş. “Mihrace” dendi mi, herkes hizaya giriyor hâlâ Hindistan’da. Hizaya girmek ne ke- lime, akan sular duruyor. “Güç” ri- tüellerinin çok büyük önem taşõdõğõ, itibar gördüğü bir sosyal kültürde, “mihrace” sözcüğü hâlâ sõnõrsõz “kudret” tõnõsõ içeriyor. “Şafak şehri” “Udaipur”un halkõ, Mihrace Arvind Singh Mevar’dan bu nedenle hâlâ büyük hürmetle söz ediyor. Vaktiyle “egemenliklerinin kökenini” “Güneş’ten” almõş olan Mevar hanedanõ, Japonlarõn Mikado hanedanõyla karşõlaştõrõlõyor; dün- yanõn “en eski, en köklü hanedanı” olduğu söyleniyor. Güçlerini muhafaza etseler de ekonomik gelirleri daralan “mih- raceler”, artõk “otelci” olmuş. Sahip olduklarõ saraylarõn çoğunu müze, vakõf ya da beş yõldõzlõ otellere çevirmişler. Udaipur Mih- racesi Arvind Singh de bu kuralõn istisnasõ değil. Bugün artõk kent müzesine çevrilen sarayõn bir kanadõnda yaşõyor. Kamuya açõk alanlarõ da düğünler ve davetler için kiralõyor. M İ K A D O ’ L A R L A Y A R I Ş A N H A N E D A N : ‘ M E V A R ’ L A R İngilizler ‘fõsõltõyla’ yönetmiş Udaipur Sarayõ’nda Racasthan’da görev yapan ‘İngiliz ajanlarõn’ isimleri ve fotoğraflarõ duruyor Udaipur Sarayı’nda düğün. “Dikey bir Topkapı’yı” çağrış- tırtan Udaipur Sarayı’nın bir bölmesi, “Doğu Hindistan Kum- panyası’nın” istihbarat elemanı Yarbay James Tod’a ayrılmış. Racasthan köylerinden gelen yılan oynatıcısı ve Hint rakkasesi Fotoğraflar: GİAN PAOLO PAPA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear