25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ekonomi@cumhuriyet.com.tr 15 OCAK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B AKP hükümetinin IMF ile anlaşmakta olduğu yolundaki haberler, borsayı tırmandırıyor, dövizi düşürüyor; anlaşmanın tavsadığı haberinde ise tersi oluyor; döviz yeniden yükseliyor, borsa düşüyor. IMF ile ilgili haberler, Başbakan T. Erdoğan’dan, Bakan Babacan’dan, Merkez Bankası Başkanı Yılmaz’dan çıkıyor. İyi de bu haberleri, önceden öğrenenler -ya da içeriden öğrenenler- büyük paralar kazanmazlar mı? Tabii ki kazanırlar ve istedikleri kadar reddetsinler, Başbakan, AKP bakanları, MB Başkanı bu yerli yersiz konuşmaları ile birilerine para kazandırıp birilerine para kaybettirdiler. Ve hiç şüpheniz olmasın, kazananlar AKP’nin palazlandırmaya çalıştığı sermaye kesimleri, Başbakan, Bakan yakınları olurken kaybedenler bu bilgiye geç ulaşanlar oldu. Bunun hangi ahlaka sığdığı sorusunun yanıtını da okuyucuya bırakıyorum. AKP iktidarı, gevşemiş bütçeye yapacağı müdahale işine gelmeyeceği için, IMF anlaşmasına aylar boyu yanaşmadı ve 2009 yerel seçimlerine istediği gibi, bonkör bütçe harcamaları yaparak gitti, IMF parasının eksikliği, net hata-noksan kalemine yansıyan şaibeli döviz girişleri ve Mart 2009 sonrası geri dönen sıcak para girişi ile kapatılmaya çalışıldı. Hükümetin IMF’den uzak durmasının bir nedeni de vergi idaresine IMF’nin getirmek istediği özerklik düzenlemesi niyetidir. Vergi sopası ile Doğan Grubu’nu terbiye edip diğer TÜSİAD patronlarına gözdağı vermekle meşgul AKP iktidarı, bu sopayı hemen IMF’ye teslim etmek istemeyecekti. Şimdi ise kabak tadı veren, IMF ile anlaşma konusu bir kez daha gündemdedir. AKP iktidarının IMF hissiyatını doğru okuyabilmek için, hükümetin palazlandırmaya çalıştığı MÜSİAD, yani Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin IMF hissiyatını da takip etmeli. (Eskidan TÜSİAD takip edilirdi, şimdi demode oldu) 4 Ocak 2010 tarihli basın toplantısında konuşan Genel Başkan Ömer Cihad Vardan’ın ifadeleri MÜSİAD tarafından şöyle aktarıldı: “(Hükümet)… olası bir anlaşmanın ülkeye sıcak para akışına sebebiyet vereceğini ve akabinde ihracatımızı menfi etkileyebilecek, rekabet gücümüzü azaltacak kur düşüşlerinin oluşacağını iyi hesap etmelidir.” Anlaşılacağı gibi, MÜSİAD’ın ilk çekincesi, IMF parası ve beraberinde artması olası sıcak para girişinin, kuru aşağı itmesi ve ihracatı küstürmesidir. Ancak yine de IMF parasının içeride faizleri düşürebileceği, bunun da iç talebi canlandıracağı beklentisi vardır ve şöyle ifade edilmektedir: “Hükümetin IMF ile anlaşma konusundaki açıklamalarını anlamlı kılabilecek, iç talebi harekete geçirebilmek ümidiyle özellikle bankaların devleti finanse etmesi yerine piyasaları finanse etmesi yönünde kaynakların başka taraftan bulunması, borçlanma vadelerinin uzatılması, gereksiz faiz arttırımlarına gidilmemesi gibi bazı detaylar çıktığını söyleyen Vardan, fakat yeni bir anlaşma için bugünkü konjonktürün iyi hesap edilerek, ayrıca bir değerlendirme yapılması gerektiğini düşündüklerini vurguladı.” Peki ne yapmalı? MÜSİAD’ın IMF tereddütü, AKP iktidarına da yansımaktadır ve yine MÜSİAD açıklamasının şu paragrafında özetlenmektedir: “Türkiye’nin elinde önemli bir koz bulunduğunu, anlaşma yapılacaksa mutlaka büyümeyi tetikleyici, reel sektörün önünü açıcı bir nitelikte olması gerektiğini söylediklerini, bu koşulların da nispeten oluşmuş gözüktüğünü ifade eden Vardan, ‘Ama şimdi geldiğimiz noktada hâlâ biz imkânlarımızın yeterli olduğu ve bundan sonra da IMF ile bir anlaşmanın geçerli olmadığı görüşünde birleşiyoruz’ diye konuştu.” 2010’da erken seçim düşünen AKP’nin, seçime IMF’li mi, IMF’siz mi girmeli tereddütü içinde olduğu anlaşılıyor. Bu belirsizlik, dış dünyada, özellikle AB pazarlarında suların durulmamış olmasıyla da ilgilidir. Halının altına ne çöplerin saklandığının bir örneği Yunanistan’da ortaya çıkan büyük açıklarla anlaşıldı. Dış pazarlarda hâlâ tünelin ucundaki ışık görülememiştir. İçeride ise dehşetli işsizliğin bunalttığı yığınları, yoksullaşmış işçi, memur, emekli, tarım üreticisi, KOBİ sahibi seçmeni, sandığa giderken hangi sihirli dokunuş mutlu edecektir? Buna rağmen, hükümetin güvendiği nedir? Polis devleti, yandaş ve rehin medya, Ergenekon tehditi ile inşa edilen korku imparatorluğu ve bunlar karşısında, gürleyen ama yağamayan muhalefet... Bu muhalefet kendine çekidüzen vermedikçe, AKP iktidarı, normalde dezavantaj sayılabilecek IMF dansının uzun vadedeki acısını kamufle edip kısa vadede bu anlaşmayı bir rüzgâra dönüştürüp seçime öyle gidebilir. mustafasnmz@hotmail.com mustafasnmz.blogspot.com PARA-META-PARA MUSTAFA SÖNMEZ IMF, MÜSİAD ve Erken Seçim Emekliye yaptõğõ zam için kaynak arayan hükümete alkol, sigara ve akaryakõttaki fiyat artõşlarõ da yetmedi Bankalara ‘kelle vergisi’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Ali Babacan, emekli zamlarõna ilişkin yasanõn “Bugün yarın” Meclis’e sevk edileceğini belirterek zamlarõn finansmanõ- nõn kõsmen yeni yürürlüğe giren si- gara ve akaryakõt, kõsmen de ban- kalardan alõnacak şube harçlarõn- dan karşõlanacağõnõ bildirdi. Babacan, Ziraat Bankasõ Genel Müdürü Can Akın Çağlar ve Halk Bankasõ Genel Müdürü Hü- seyin Aydın ile birlikte düzenlediği basõn toplantõsõnda, emekli maaş- larõ ile ilgili yasal düzenlemenin ha- zõr olduğunu ve bugün yarõn Mec- lis’e sevk edileceğini bildirdi. Bu- nun getirdiği ilave bir yük oldu- ğunu belirten Babacan, yõlbaşõndan itibaren başlayan bazõ vergi uygu- lamalarõ ve fiyat ayarlamalarõnõn içinde bu emekli maaşlarõnõn ge- tirdiği ilave yükün karşõlanmasõna yönelik tedbirlerin de bulundu- ğunu kaydetti. Babacan, “Buna ek olarak ta- bii Maliye Bakanlığımızın gön- dereceği pakette bir iki yeni un- suru yine yasal düzenlemeye ek- liyoruz” dedi. Her şube için harç 2010 yõlõ emekli zamlarõnõn bir bölümü 31 Aralõk’ta yürürlüğe giren alkol, sigara ve akaryakõt zamlarõyla finanse edilirken kalan bölümü için de bir paket hazõrlan- dõ. Buna göre, bankalardan daha önce her şube için kuruluşta bir se- ferliğine alõnan harç miktarõ, şu- benin bulunduğu yerlerin nüfusu- na göre 24 bin lirayla 48 bin lira arasõnda değişmek üzere artõk her şube için her yõl alõnacak. 350 ile 400 milyon lira arasõnda beklenen gelirin yüzde 80’i özel bankalardan ve yüzde 20’si de kamu bankala- rõndan gelecek. Babacan, küçük yerleşim birimlerindeki şubelere 24 bin lira, nüfusu 5 bin-25 bin olan il- çelerdeki şubelere 36 bin lira, nü- fusu 25 binden fazla olan yerle- şimlerdeki şubelere 48 bin lira yõl- lõk harç getirileceğini belirterek “Bu da yine bütçe dengelerini ko- ruma adına atılmış bir adım ola- cak” dedi. Babacan, bu yõl Davos’a katõl- mama kararõ aldõğõnõ belirterek “IMF ile Davos’un hiçbir alakası yok. Yani orada IMF yönetici- leriyle yarım, 1 saat bir görüş- meyle bu iş ne başlar, ne biter, ne sonuçlandırılır” dedi. Aidata’yõ alan Casper 500 bin PC satacak Ekonomi Servisi - Casper Bilgi- sayar Yönetim Kurulu Başkanõ Al- tan Aras Fakılı, 2009’da sektör ye- rinde sayarken Casper’õn 341 bin 562 adetlik satõş rakamõna ulaşarak yüzde 26.5 oranõnda büyüdüğünü ve cirosunu da 340 milyon 293 bin 175 liraya yükselterek yüzde 35 ora- nõnda arttõrdõğõnõ belirtti. Casper’õn, Türkiye’nin ilk yerli PC markasõ Aidata’yõ bünyesine kata- rak önemli bir büyüme hamlesi yaptõğõnõ kaydeden Fakõlõ, 2010’da yarõm milyonluk PC satõşõ hedef- lediklerini, 2013’te de 1 milyon adet satõşa ulaşmayõ amaçladõklarõnõ söyledi. Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük bilgisayar üretim tesisle- rinden birine sahip olan Casper’õn, glo- bal marka olma yolunda önemli hamleler ger- çekleştirdiğini ifade eden Fakõlõ, bu hedefle- ri doğrultusunda Aidata’nõn Casper bünyesi- ne katõldõğõnõ kaydetti. Fakõlõ, Casper’õn Ai- data ile beraber daha geniş satõş ağõna ulaşmayõ hedeflediğini belirterek şu açõklamayõ yaptõ: “Türkiye, çokuluslu markaların birinci öncelikli pazarı haline geldi. Amerika ve Avrupa’nın en büyük zincir mağazaları dünyada ilk defa Türkiye’de bir araya gel- di. Bu kadar zengin çeşitliliği olan bir pa- zara tek bir markayla ulaşmak imkânsız. Aidata ile birlikte satış noktalarındaki ka- nal yapısını daha da genişleterek satış ağı- mızı güçlendirdik. Casper, Aidata ile be- raber yeni teknolojilerin pazara sunul- masında öncülük etmeye devam edecek. Ai- data Bilgisayar, Boğaziçi ve Logosoft dis- tribütörlüğünde dağıtılacak.” Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, Bakan Babacan ve Halkbankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın bankaların 2009 bilançolarını açıkladı. MarkMobius, İslamifonkuruyor AKP hükümeti nükleer santral işini ihale yapmadan Rusya’ya vermek istiyor Nükleerde anayasaya by-passEkonomi Servisi - Gelişmekte olan ülke piyasalarõnda 33 milyar dolarlõk yatõrõmõ bulunan Templeton Fonu yö- neticisi Mark Mobius, Malezya’da İs- lam hukukuna uygun bir fon kurmayõ düşündüğünü açõkladõ. Bloomberg Haber Ajansõ’na konuşan Mobius, Malezya’da bir ofis açtõklarõ- nõ ve burada büyük fõrsatlar olduğuna inandõklarõnõ belirterek, “Şu an bu işi planlama aşamasındayız. Kararı- mız müşteri bulmamıza bağlı” dedi. İlk etapta 100 milyon dolarõn üzerinde bir fon oluşturmayõ planladõğõnõ belir- ten Mobius, “şeriata uygun olmayan” fonlara girmeyen ve sayõlarõ giderek ar- tan İslami yatõrõmcõlara hitap etmeyi dü- şündüğünü ifade etti. Mobius, Malez- ya’da kiliselere yapõlan saldõrõlarõn fon yöneticilerinin bu ülkeye yatõrõm yap- masõnõ engellemeyeceğini söyledi. Denizbank BES pazarõna girdi Ekonomi Servisi - DenizBank Fi- nansal Hizmetler Grubu, DenizEmek- lilik ile bireysel emeklilik pazarõna gir- di. DenizEmeklilik, bu yõl 44 milyon li- ralõk fon büyüklüğüne ulaşmayõ ve 3 yõl içinde emeklilik pazarõndaki yeni sa- tõşlarda ilk 5’e girmeyi hedefliyor. Grubun emeklilik pazarõna girişi do- layõsõyla düzenlenen toplantõda konuşan Denizbank Finansal Hizmetler Grubu Başkanõ Hakan Ateş, “2012’de yü- rürlükteki sözleşme sayısını 72 bin 500’e, fon büyüklüğünü de 170 mil- yon liraya çıkarmayı amaçlıyoruz. Kartopu büyüklüğünde başlayacak ve çığ gibi büyüyecek emeklilik branşı kârlılığımız, grubumuza önemli bir artı değer katacaktır” dedi. Ateş, bi- reysel emeklilik sektöründeki katõlõm- cõ sayõsõnõn geçen yõl 2 milyona ulaştõ- ğõnõ ve bu rakamõn 5 yõl içinde 4 milyona çõkacağõnõ öngördüklerini söyledi. Başbakan Erdoğan’õn nükleer santral yapma işini ihalesiz olarak Rusya’ya verme niyetinin anayasaya aykõrõ olacağõ ortaya çõktõ. Enerjide Türkiye’den Rusya’ya tam destek Ekonomi Servisi - Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanõ Musta- fa Koç, geçirdiği deniz kazasõ sonrasõnda sağ bacağõnda meydana ge- len kõrõk nedeniyle ame- liyat oldu. 2 saat süren ve çok başarõlõ geç- tiği açõklanan ameliyatõn ardõndan Musta- fa Koç’un sağlõk durumunun iyi olduğu be- lirtildi. Vehbi Koç Vakfõ Amerikan Hasta- nesi’nde tedavi olan Koç’u, TÜSİAD Yö- netim Kurulu Başkanõ Arzuhan Doğan Yalçındağ, Vakko Yönetim Kurulu Başkanõ Cem Hakko’nun da aralarõnda olduğu çok sayõda dostu ziyaret etti. Eski Koç Holding İcra Komitesi Baş- kanvekili Uğur Ekşioğlu ile Nurettin Hasman’õn hastanede ziyaret ettiği Koç’un dün Denizli’de Koçtaş’õn açõlõşõna katõlmasõ bekleniyordu. Koçtaş Denizli’de Koç Holding’in ilk şirketlerinden biri olan Koçtaş 26’ncõ şubesini Denizli An- kara karayolunda hizmete açtõ. Mustafa Koç’un katõlamadõğõ açõlõş töreninde Koç Holding CEO’su Bülent Bulgurlu, zor bir yõlõ geride bõraktõklarõnõ 2010’a da- ha iyimser baktõklarõnõ dile getirdi. Düzenlenen açõlõşa CEO Bulgurlu ya- nõ sõra Koç Turizm ve Perakende Grubu Başkanõ Ömer Bozer, Denizli Vali Ve- kili Mehmet Çapraz, Denizli Belediye Başkanvekili Osman Zolan ve çok sa- yõda davetli katõldõ. Bülent Bulgurlu, gerek piyasalar, gerek ülke açõsõndan zor- lu bir yõlõ geride bõraktõklarõnõ belirterek “Daha olumlu beklentilerle 2010 yılı- na girmiş bulunuyoruz. Güzide bir il olan Denizli’nin işgücüne güvenerek yeni mağaza- mızı burada aç- maya karar verdik. Denizli her yıl gelişen bir il duru- munda. Bu şeh- re yapılacak yatırımlar, bundan son- ra yeni yatırımları da getirir” dedi. Bul- gurlu, “26’ncı mağazamızın açılışı ile Denizli sanayisine hizmet edeceğiz. 150 kişinin istihdam edildiği şubemi- zin Denizli ve ülke ekonomisine hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Koçtaş Genel Müdürü Alp Özpa- mukçu 2009’u yüzde 20 büyüyerek 650 milyon lira ciroyla tamamladõklarõ- nõ 2010 yõlõnda da yüzde 20 büyüme he- deflediklerini söyledi. Özpamukçu, bu yõl 4 mağaza daha açmayõ planladõklarõnõ be- lirterek 450 kişilik istihdam katkõsõ sağ- layacaklarõnõ söyledi. Özpamukçu, De- nizli mağazasõnõn 6 milyon dolara mal ol- duğunu kaydetti. Kaza geçiren Mustafa Koç, Koçtaş açılışına katılamadı Rusya Başbakanı Vladimir Putin, petrol, doğalgaz ve nükleer alanlarında olmak üzere tüm büyük enerji pro- jelerinde Türkiye’nin deste- ğini sağladıklarını söyledi. Putin, Moskova’da önceki gün Başbakan Tayyip Erdo- ğan ile görüşmesinden sonra, Rus doğalgaz projesi Güney Akım için Türkiye’den bek- lenen tüm izinlerin, 10 Kasım 2010’a kadar tamamlanma- sı yönünde için Erdoğan’ın söz verdiğini açıkladı. Türk ve Rus enerji bakanları ara- sında önceki gün imzalanan mutabakat zaptıyla, iki ül- kenin Türkiye’de nükleer santral kurulması konusun- da işbirliğinin önü açılıyor. AKP 2010 emekli zamlarõ kaynak için paket hazõrladõ. Buna göre bankalardan, daha önce her şube için kuruluşta bir seferliğine alõnan harç miktarõ, 24 bin lirayla 48 bin lira arasõnda değişmek üzere, artõk her şube için her yõl alõnacak. KAMU BANKALARINDA HALKA AÇIKLIK ARTACAK Babacan, Ziraat Bankasõ Genel Müdürü Can Akõn Çağlar ve Halk Bankasõ Ge- nel Müdürü Hüseyin Aydõn ile birlikte düzenlediği basõn toplantõsõnda, 2009 yõlõnda Ziraat Bankasõ’nõn aktif büyük- lüğünün 124.5 milyar liraya kredi hac- minin ise 36.5 milyar liraya çõktõğõnõ, Halk Bankasõ’nõnsa aktif büyüklüğünün 57.2 milyar lira, kredi hacminin de 29.7 milyar lira olduğunu bildirdi. Kamu bankalarõnõn kârlõlõğõyla ilgili soru üzerine Babacan, Halk Bankasõ’nõn kâ- rõnõn yüzde 36’sõnõn, Ziraat Banka- sõ’nõn ise yüzde 58’inin Hazine kâğõ- dõndan olduğunu söyledi. Babacan hem Ziraat Bankasõ’nõn halka açõlmasõ hem de Halk Bankasõ ve Vakõflar Banka- sõ’ndaki halka açõklõk oranõnõn arttõrõl- masõnõn, bankacõlõk sektöründe önü- müzdeki dönemde önemli özelleştirme adõmlarõ olacağõnõ söyledi. Babacan kamu bankalarõnõn taşõnmasõna ilişkin de Halk Bankasõ’nõn, Ziraat Bankasõ’nõn ve Vakõfbank’õn İstan- bul’da arsalarõnõ aldõğõ, Sermaye Piya- sasõ Kurulu (SPK) ve Bankacõlõk Dü- zenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) ise arsalarõnõ aralõk ayõnõn son haftasõ içinde aldõğõ bilgisini verdi. Altan Aras Fakılı. MURAT KIŞLALI ANKARA - Nükleer sant- ral ihalesi Danõştay tarafõndan iptal edilen hükümet, işi iha- lesiz olarak Rusya ya vere- bilmek için devletlerarasõ an- tlaşma yapma yolunu seçti. Hükümetin bu yolu, ana- yasanõn 90. maddesindeki “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletler arası anlaşmalar kanun hük- mündedir. Bunlar hakkın- da anayasaya aykırılık id- diası ile Anayasa Mahke- mesi’ne başvurulamaz” hükmüne dayandõrmak iste- diği ileri sürülürken, avukat Gökhan Candoğan, nükle- er santralõn anayasanõn 90. maddesi kapsamõnda yapõla- mayacağõnõ belirterek “Eko- nomik ve ticari antlaşmalar bunun dışındadır. O iş bu kapsamda olmaz. Anaya- saya aykırı olur” dedi. Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn nükleer santral yapma işini ihalesiz olarak Rus- ya’ya verme niyetinin ana- yasaya aykõrõ olacağõ ortaya çõktõ. Başbakan Erdoğan ile Rusya Başbakanõ Vladimir Putin, önceki gün Mosko- va’da yaptõklarõ görüşmele- rin ardõndan, iki ülke enerji bakanlarõ Taner Yıldız ile İgor Seçin “Türkiye’de Nükleer Santral Tesisi Ko- nusunda İşbirliği Ortak Beyannamesi”ni imzaladõ. TurkRus.com sitesine göre, Başbakan Erdoğan burada yaptõğõ açõklamada “Şu an- da nükleer enerji santralı- nın kurulmasıyla alakalı Türkiye ve Rusya tarafla- rı teknik çalışmaları baş- lattılar. Tabii bunu hükü- metler arası bir antlaşma şeklinde mutabık kalınırsa gerçekleştireceğiz. Temen- nimiz odur ki Meclis tatile girmeden bunu neticeye kavuşturup hemen adım- ları atmak istiyoruz” şek- linde konuştu. Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanõ Yõldõz da, aynõ sitenin “Rusya ile imzalanan yeni protokol, nükleer santral için yeni bir ihaleye çıkılmayacağı an- lamına mı geliyor?” soru- suna “Bu konuda tek yol, yöntem ihale değil. Hükü- metin kullanabileceği baş- ka yollar da var. Devletten devlete verilmesi konusu da bunlardan biri” karşõlõ- ğõnõ verdi. İsminin açõklanmasõnõ is- temeyen bir uzman açõkla- malarda “Milletler arası an- laşma olduğunda ve bu Meclis’te onaylandığında bu anayasanın üstüne çı- kıyor. Yani arka kapıdan girmeye çalışıyorlar” diye yorumladõ. ‘Anlaşma TBMM’ye gelecek’ AYŞE SAYIN ANKARA - Enerji Bakanõ Taner Yıldız, Rusya ile yapõlan nükleer enerji anlaşma- sõnõn bir “iyi niyet deklarasyonu” oldu- ğunu belirterek süreç olgunlaştõktan sonra maliyetler dahil her konunun içinde yer ala- cağõ anlaşmanõn TBMM’ye getirileceğini söyledi. Rusya ile işbirliği anlaşmasõ için sü- reci 1 hafta-10 gün içinde başlatmak iste- diklerini kaydeden Yõldõz, ilk üretim tari- hi olarak da Cumhuriyetin 100. yõlõ olan 2023’ü hedeflediklerini söyledi. TBMM kulisinde gazetecilerin sorularõ- nõ yanõtlayan Yõldõz, Rusya ile imzalanan nükleer anlaşmasõnõn ayrõntõlarõnõ anlattõ. Daha önce çõkõlan nükleer ihalesinin hu- kuken iptal olduğunu, onun için de yeni bir süreç başlatõlmasõ gerektiğini belirten Yõl- dõz, “Rusya ile imzaladığımız iyi niyet deklarasyonuyla birlikte bir süreç baş- lamış oldu” dedi. Yõldõz, konsorsiyom konusuna karõşmayacaklarõnõ ancak devletin hisse alarak iştiracakçi olabileceğini söyledi. Anlaşmanõn 3-4 ay içinde olgunlaşmasõ ge- rektiğini söyleyen Yõldõz, hedeflerinin 2023’te minimun yüzde 5-10 civarõnda, 8- 10 bin megavat civarõnda nükleer enerji üre- timi yapõlmasõ olduğunu ifade etti. Yõldõz, “Bu da iki yer, iki nükleer santral de- mektir, Akkuyu ve Sinop demektir” şeklinde konuştu. Daha önce iptal edilen iha- le sürecinde verilen 21.55 centlik fiyatõ yük- sek bulduklarõnõ da dile getiren Yõldõz, ya- põlacak yeni anlaşmada fiyat konusunun da ele alõnacağõnõ bildirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear