28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 27 EYLÜL 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Eylül’ün son haftasındayız artık... On gündür İstanbul’dan uzakta bir kıyı kasabasında eylülü uğurla- maya hazırlanıyorum. Yanımda kitaplarım... Boşalmış kı- yı kasabasının tadını çıkarıyorum... Güneşin batışını seyrediyorum, ça- yımı yudumlarken kendi düşlerimle çoğalıyorum. Murat Gülsoy’un “602. Gece”sini (Can Yayınları) bitirdim. Borges’in gizemli gecelerinde do- laşıyorum ben de. Sonsuzluğa düşme duygusu bir evrene taşıyor düşsel yolculuğumda. Dudaklarına mavinin gölgesi düş- müş kadınlar isyancıl bir tutkuyla söylencelere adlarını yazdırıyor. Dikenli bir acıyı duyuyorlar besbel- li! Tam o sırada Midilli’nin üzerinden siyah yüklü bulutlar körfezin üzerine doğru yürümeye başlıyor. Ellerim şakaklarımda seyrediyo- rum. Kendimi, Puşkin’in ıssızlık ve ka- ranlık arasında kalan sürgünlük gün- lerinde hissediyorum. Ben Ege’nin ve Akdeniz’in gönül- lü sürgünüyüm! Erdal Atabek’in yayına hazırladığı “Tehlikeli Cehalet”i (Cumhuriyet Ki- tapları) okudum. Başımıza ne geldiyse hep cehalet- ten gelmedi mi? Güneydoğu’yu kuşatan feodal ya- pı, adına töre denilen o acımasızlık. Deneyimli gazeteci Ayşe Şenel Girgin’in “Bir Işık Olsun Yeter”ini (Cumhuriyet Kitapları) okurken hü- zünlendim... Eşi, sevgili arkadaşım gazeteci So- ner Girgin’i anımsadım. 40 yıllık dostlarımdı Şenel ve Soner. İki çocuk büyütmüş, yaşamın tüm zorluklarıyla savaşım vermişti Şenel, Soner yaşarken de öldükten sonra da. Sekiz yıldır kansere karşı mücade- le ediyordu Şenel... O onurlu, yiğit kadın! Bizlerin hanımağası! Akıcı bir Türkçeyle yazılmış öykü ta- dından bir anı kitabı... Erdal Atabek’in “Tehlikeli Ceha- let”inde bir grup aydının düşüncele- ri de yer alıyor. Din sarmalındaki bir toplum, eği- timsizlik. Mustafa Kemal’in aydınlanma dev- rimi... Bir başucu kitabı! Serdar Kızık “Yolcu”da (Cumhu- riyet Kitapları) okuru uzun bir yol- culuğa çıkarıyor... Foça’nın Siren kayalıklarından, Ho- meros’un “ışık sahili”ne, Çeşme’den Alaçatı’ya, Datça’dan Fethiye’ye. Şiirsel bir dil! Puşkin’in dizelerini mırıldanıyorum: “Seviyordum sizi ve bu aşkı belki İçimde sönmedi bütünüyle. Fakat üzmesin sizi artık bu sevgi İstemem üzülmenizi hiçbir şeye. Sessizce, umutsuzca seviyordum si- zi Kâh çekingenlik, kâh kıskançlıkla öz- gün Bu öyle içten, öyle candan bir sev- giydi ki Dilerim bir başkasınca da böyle sevilin.” Puşkin’in Varlık Yayınları’ndan çı- kan “Yüzbaşının Kızı” romanını oku- duğumda 18 yaşındaydım. Hem romanlarını sevdim hem de şi- irlerini... Puşkin yaşam haritam olmuştu gençlik yıllarımda. Tarihe merakım da gençlik yılla- rımda başlar. Hıfzı Topuz’la yakın tarihimize yol- culuğa çıkmak çok şey öğretiyor in- sana hangi yaşta olursanız olun. Hıfzı Topuz’un Remzi Kitabe- vi’nden çıkan “Abdülmecit”ini mut- laka okuyun. Topuz diyor ki: “Mithat Paşa’lar, Namık Ke- mal’ler, Tevfik Fikret’ler ve daha sonraları Mustafa Kemal’ler Abdül- mecit döneminde aydınlığa ve bilim- selliğe açılan pencereden ışık alarak yetişmiştir.” Abdülmecit döneminde kadınlar biraz olsun özgürlüğe kavuşuyor. Sarayın dışına çıkıyorlar, giyimleri- ne özen gösteriyorlar. Ve Nuray Pekdemir’in “Yasemin Yazı Biterken”i (Su Yayınları) masmavi yazı getiriyor sonbahar esintisiyle. Uzak günlere doğru uzanırken Ak- deniz kasabasındaki o fısıltı, yaşamın yaz çiçekleriyle buluşuyor. Yasemin çardağı altında kurulan düşler, özlemler, tutkular... Sadece bir fısıltı: “Jülide... Jülide... Kuşlar uçmazken Jülide...Güller uçmazken Jülide...” Ah o gençlik yılları!.. Jülide ve Ayhan... Ben bir solukta okudum Nuray Pekdemir’in romanını... Beğeneceksiniz... O eski albümden çıkarılmış siyah-beyaz soluk fotoğ- raflarda kendinizi göreceksiniz... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 DSP erken seçime hazırlanıyor ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - DSP Genel Başkanõ Masum Türker, gelecek yõl bas- kõn bir erken genel se- çim yapõlacağõnõ söyle- di. Türker, parti genel merkezinde düzenlediği basõn toplantõsõnda, “son zamanlarda ‘demokratik açõlõm’ adõ altõnda orta- ya konulan ancak içi şu ana kadar doldurulma- yan ve ne yapõlmak iste- nildiği açõkça ortaya ko- nulmayan, Türkiye’nin geleceğiyle ilgili söy- lemlerin ve düşüncelerin ortaya atõldõğõ günlerin yaşandõğõnõ” söyledi. Türker “Bu konuda parti olarak gelecek açõsõndan kaygõlõyõz” dedi. İskenderun’da NATO tatbikatı İSKENDERUN (Cumhuriyet) - NA- TO’nun planlõ tatbikat- larõndan Anadolu Kar- tallarõ adlõ tatbikat, İs- kenderun’da yapõlacak. Konya merkezli olarak planlandõğõ belirtilen tatbikata, Amerikan, İn- giliz ve Türk askerinin katõlacağõ öğrenildi. 20 gün sürecek tatbikat için İskenderun’a gelecek Amerikan ve İngiliz as- kerlerinin ağõrlõklõ ola- rak TCDD İskenderun Limanõ, MKÜ İskende- run kampusu yakõnlarõn- daki kullanõlmayan eski havaalanõ arsasõ ile bazõ askeri tesisleri de kulla- nacağõ belirtildi. Anafor davası yarın başlıyor İZMİR (AA) - İz- mir’de, Ahmet Tekin Baykal liderliğindeki or- ganize suç örgütüne yö- nelik düzenlenen, “Ana- for” operasyonuna iliş- kin davaya yarõn başla- nacak. İzmir 8. Ağõr Ce- za Mahkemesi’ndeki ilk duruşmada sanõklarõn kimlik sorgulamalarõ ya- põlacak. 6’sõ başka dava- lardan 43’ü tutuklu 151 sanõğõn ifadeleri alõna- cak. İsnat edilen suçla- rõn cezalarõ 5 yõldan az olan 25 tutuksuz sanõ- ğõn, bulunduklarõ illerde talimatla ifadelerinin alõnmasõ kararlaştõrõl- mõş, İbrahim Tatlõses’in de aralarõnda yer aldõğõ bu kişiler, ilgili mahke- melere ifade vermişti. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Kitaplar... Komisyona Belçika engeli CHP Genel Başkanõ Baykal Kalecik’te Başbakan Erdoğan’a yüklendi: Görevin milleti aldatmak mıdır? AYŞE SAYIN ANKARA - TBMM İnsan Haklarõnõ İn- celeme Komisyonu, olaylõ Belçika gezisini tamamlayõp yurda dönerken, Mikail Te- kin adlõ Türk yurttaşõnõn Jamiloux ceza- evindeki “şüpheli ölümü”yle ilgili “etkin soruşturma” yapõlmasõnõ istedi. TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Ko- misyonu Başkanõ Zafer Üskül başkanlõ- ğõndaki AKP’den Mustafa Ataş, Ahmet Koca ile CHP’den Çetin Soysal’dan olu- şan heyet, Belçika’daki temaslarõnõ ta- mamladõ. Göç ve ilticadan sorumlu Belçi- ka Başbakan Yardõmcõsõ Joelle Milquet, İç- işleri Bakanlõğõ Yabancõlar Ofisi Direktö- rü Freddy Roosemont ve Vatansõzlar Ge- nel Komiseri Dirk Van den Bulck’un da- ha önceden planlanan randevularõ iptal et- mesi, komisyonda “soğuk duş” etkisi ya- rattõ. Bunun üzerine komisyon üyeleri de Milquet’in “Yardımcımla görüşün” ta- lebini reddederek tavõr koydu. Üskül başkanlõğõndaki heyet, 2 bakanõn randevu vermemesi üzerine Belçika Sena- to Adalet Komisyonu Başkanõ Patrik Vankrunkelsven, Charleroi Belediye Baş- kanõ Jean-Jacques Viseur, Fransõz Top- lumu Eğitim Bakanõ Marie-Dominique Si- monet, Flaman Toplumu Eğitim Bakanõ Pascal Smet ile görüştü. SAVCIYA GÖRE MİKAİL TEKİN’İN PSİKOLOJİK SORUNLARI VARDI Komisyonun ziyaretinin en önemli aya- ğõnõ oluşturan, Mikail Tekin adlõ Türk yurttaşõnõn “kuşkulu ölümü” ile gündeme gelen Jamioulx cezaevindeki incelemeye de Belçikalõ yetkililer izin vermediler. Belçi- kalõ yetkililer, komisyon üyelerine yeni ya- põldõğõ ve AB standartlarõndaki Ittre ceza- evinde inceleme yapma izni verdiler. Ko- misyon üyeleri, 8 Ağustos’ta gardiyanlarõn müdahalesi sonucu öldüğü ifade edilen Te- kin’in ailesini ziyaret edip, bu davanõn sav- cõlarõ ile de görüştü. Edinilen bilgiye göre heyetin görüştüğü savcõ, soruşturma devam ettiği gerekçesiyle herhangi bir bilgi vere- meyeceklerini ifade etti. Savcõ, Tekin’in psi- kolojik sorunlarõ olduğunu ve “kendi ken- dine zarar vermiş olabileceği” olasõlõğõ üzerinde durduklarõnõ anlattõ. Komisyon üyeleri, savcõlõktan ve Belçika hüküme- tinden Tekin olayõyla ilgili “etkin soruş- turma” yapõlmasõ talebinde bulunurken, so- ruşturmanõn bir an önce tamamlanmasõnõ is- tediler. Komisyon, Belçika’daki Türklerin en önemli sorunlarõndan birisinin de “eğitim” olduğu saptamasõnda bulunarak, Belçika hü- kümet yetkililerinden Türkçenin “seçme- li ders” olarak okutulmasõnõ istedi. Belçi- kalõ yetkililerin ise her dilin ayrõ ayrõ oku- tulmasõnõn mümkün olmadõğõ yanõtõnõ ver- dikleri öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal dün Anka- ra’nõn Kalecik ilçesinde bu yõl 5.’si düzenlenen “Uluslarara- sı Kalecik Karası Festiva- li”ne katõldõ. Kalecik’te yoğun bir kalaba- lõk tarafõndan karşõlanan Baykal, daha sonra stantlarõ gezerek, yurttaşlarla sohbet etti. Festi- valin açõlõş konuşmasõnõ yapan Baykal, 77 yõl önce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Dil Kurultayõ’nõ topladõğõnõ ve bu günün Dil Bayramõ olarak kutlandõğõnõ söyledi. Anadolu halkõnõn arkasõnda binlerce yõl- lõk büyük bir tarihin olduğunu ifade eden Baykal, “Karama- noğlu Mehmet Bey, divan- da, mecliste, dergâhta ve bar- gâhta Türkçe konuşulmasını zorunlu kılmıştır. Bu bizim Anadolu’da birlik oluştur- ma, millet oluşturma çalış- mamızın çıkış noktasıdır. Bi- zim dilimiz Türkçedir. Bu bizim Anadolu’daki birlik ve beraberliğimizin özüdür, kö- küdür” dedi. Bir kişinin soyu- nun sopunun, aşiretinin, õrkõnõn ve etnik kimliğinin farklõ ola- bileceğini dile getiren Baykal, şöyle devam etti: “Ama biz hepimiz, ortak di- lin etrafında birlik ve bera- berlik kurmalıyız. Devletin görevi, resmi dilini herkese öğretmek, anlatmak ve onun gelişip güçlenmesine yardım- cı olmaktır. Devlet, bir başka dili kabul ederek, ‘anadil’ di- yerek devletin resmi diline rakip gösterme adına gayret gösterme konumunda değil- dir, olmamalıdır.” Baykal, meydandakilere şöy- le seslendi: “Kürt açılımı, Er- meni açılımı siz bunlardan bir anlam çıkartıyor musunuz? Bu bizim birliğimizi, bera- berliğimizi sarsmanın ötesin- de bir anlam taşıyor olabilir mi? Başbakan iki aydır işi gü- cü bıraktı, bu işi konuşuyor. İşsizliği, yolsuzluğu, ekono- mik sıkıntıyı ve yatırım ya- pılmamasını bıraktı şimdi açılım yapılarak, bizi birbi- rimize düşürüyor. Bugün ilk- okulda çocuklar birbirine so- ruyor, ‘Senin annen ne, baban ne, sen nesin?’ ‘Nesin’i var mı, biz Türküz, kardeşiz, Türk milletinin parçasıyız. Milletin kafasına bu ayrımı aktarmak Başbakan’ın görevi midir? Başbakan ayrım yapmak için oraya gelmiş olabilir mi? AKP yöneticilerine, AKP’ye oy verenlere söylüyorum: Ne olur bu işe bir el koyun, bu gi- dişe bir dur, deyin. Bu, siya- set işi değil millet işi.” ‘HOLLYWOOD ARTİSTİN- DEN MEDET UMUYOR’ Açõlõm çalõşmalarõ konusun- da, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn gerçekleri halktan gizlediğini belirten Baykal, “Millete yavaş yavaş anlata- cağım diyor. Yani kafasında bir proje var da birden söy- lersek millet tepki gösterir, ya- vaş yavaş kabul ettirelim, dü- şüncesinde. Başbakan’ın gö- revi milleti aldatmak mıdır? Milleti yanıltmak, milleti tu- zağa düşürmek mi? Bu olayı sevimli göstermek için Holly- wood’dan bir artist (Kevin Costner) bulmuşlar. Nasıl ik- na etmişseler, adam çıkmış, ‘Ben bu açõlõmõ destekliyorum’ diyor. Sen neden Türkiye’nin iç işlerine karışıyorsun. Sen çık artistliğini yap. Bula bu- la seni mi buldular, Kalecik- li bilmiyor da Hollywood ar- tisti mi biliyor. Burada üzün- tü verici olan, hükümetin bu duruma düşmüş olmasıdır. Hollywood artistinden me- det ummasıdır” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’li Melih Gökçek yönetimindeki Ankara Anakent Belediyesi’nin, Bah- çelievler 7. Cadde’de gerçekleştireceği anket bugün yapõlacak. İçki sorusuyla gündeme gelen ve tepkiler üzerine be- lediyenin geri adõm atarak bu soruyu çõ- kardõğõ ankete, 7. Cadde ile bağlantõlõ 22 sokakta oturan 2 bin 745 ev ve işyeri sahibinin katõlacağõ savunuluyor. Ankara Anakent Belediyesi’nden yapõlan yazõlõ açõklamaya göre anket, bugün 10.00 - 17.00 saatleri arasõnda, 7. Cadde’nin girişindeki akaryakõt is- tasyonunun karşõsõndaki geniş alanda yapõlacak. Daha önce kendilerine da- ğõtõlan anket formlarõnõ doldurarak sandõklara atacak olan yurttaşlar, is- terlerse anket aracõnda oylarõnõ bilgi- sayar ortamõnda da kullanabilecekler. Ankara Anakent Belediyesi tarafõndan yapõlacak anket çalõşmasõnda sorulacak 12 sorudan bazõlarõ şöyle: ? Bahçelievler Aşkabat Caddesi (7. Cadde) trafiğe kapatõlarak yaya bölgesi haline getirilsin mi? ? Bahçelievler 7. Cadde trafiği için aşağõdaki şartlardan en uygun olanõ siz- ce hangisidir? (Araç trafiğine kapanõş saatleri) ? Binanõzõn özel araç park yeri var mõ? ? Bahçelievler 7. Cadde trafiğe ka- patõlõrsa caddeye bir nostalji treni ko- nulsun ister misiniz? ? Bahçelievler 7. Cadde trafiğe ka- patõlõrsa caddede yeni bir peyzaj dü- zenlemesi yapõlmalõ mõ? BAHÇELİEVLER 7. CADDE’DEKİ ANKET BUGÜN YAPILACAK Gökçek’in anketi içkisiz 2 bakandan randevu istekleri geri çevrilen TBMM İnsan Haklarõnõ İnceleme Komisyonu’nun, bir Türk’ün öldüğü cezaevi ziyaretine de izin verilmedi. CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, “Cezaevinin bize gösterilmemesi ve savcının yaklaşımı, bizim kötü muameleden ölüme sebebiyet verildiği şüphelerimizi daha da arttırdı” dedi. Ailenin, Mikail Tekin’in “psi- kolojik sorunu olduğu” yönündeki iddiaları reddettiği- ne dikkat çeken Sosyal, Tekin’in boynunda darp izleri olduğuna dair bilgilerin kendilerine ulaştığını anlattı. SOYSAL: ŞÜPHELERİMİZ DAHA DA ARTTI S i y a s e t i n uzun bir yol ol- duğunu, bu yolda iniş ve çõkõşlarõn bulun- duğunu vurgulayan Baykal, şunlarõ kaydet- ti: “Siyasette yenileşme ve değişim vardır. Yine öyle bir değişime gidiyoruz. Son se- çimler bunu gösterdi. AKP’nin oyları ül- ke genelinde 8 puan düştü. Bu AKP’nin gi- dici olduğunu gösteriyor. AKP gidiyor, CHP geliyor. Son günlerde Başbakan’ın konuşmaları da bunu ka- bullendiğini gösteriyor. Önemli olan AKP’nin gittikten sonra nasıl hatırlana- cağıdır. AKP işsizlikle, yolsuzlukla yani Deniz Feneri ile Ermeni ve Kürt açılım- larıyla hatırlanacaktır. Biz CHP olarak so- rumluluğumuzun farkındayız.” ‘AKP GİDİYOR CHP GELİYOR’ Uluslararası Kalecik Karası Festivali’nin açılış konuşmasını yapan Baykal yurttaşların yoğun ilgisiyle karşılaştı. (Fotoğraf: AA)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear