28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27 EYLÜL 2009 / SAYI 1227 eşilçam'ın dev isimleriydiler, altın harflerle adlannı yazdırmışlardı Türk sinemasına. Bugünse kimini ancak birkaç dizide küçük bir rolde görebiliyoruz. Türk sineması onları unutmuşa benziyor. Göksel Arsoy, Engin Çağlar, Fikret Hakan, Hale Soygazi, Sevtap Parman, Lale Belkıs, Ediz Hun, Halit Akçatepe, Üyas Saknan, Selda Alkor ye Selma Güneri "vefasız" çıkan Türk sinemasını eleştiriyor. Yapımcılara, yönetmenlere ve senaristlere dünya sinemasını örnek gösteriyor. ŞİRtN GÜVEN • HALE SOYGAZİ Daha az yer almak benim kendi seçimim aslında. Çünkü uygun bulmadığım projelerde yer almak istemiyorum, ancak bana uygun bir rol olursa oynuyorum. Şimdiye kadar pek kendinıi içinde görmek isteyeceğim proje bulamadım. O nedenle olmadı. Aynca 90 dakikalık bir dizi bir haftada çekiliyor ve çok yoğun bir tempoyla çalışılıyor. O da oldukça yorucu aslında. Şimdi ekim ayında vizyona girecek Tomris Giritlioğlu'nun bir projesinde yer alıyorum çünkü projeyi beğendim. Ancak usta oyunculann kesinlikJe daha çok yer alması gerekiyor. Ama maalesef alamıyorlar. Bence onlara göre projeler yazılmalı. • ENGİN ÇAĞLAR Bizimle çalışmak zor aslında. Çünkü biz o dönem filmlerini alıp tek başımıza götürmüşüz. Gelen teklifler bize zaten cazip gelmiyor. Baba, dede teklifı geliyor sadece. Tabii ki baba rolü de oynarız ama hikâye bir babanın hikâyesi olmalı. Bizim yaşımıza uygun başrol yazılmıyor. Karakterin tabii ki, çocuklan olur ve onlann da hikâyesi olur. Ama öyle bir senaryodur ki, adamın ekononıik mücadelesini, Türkiye'nin şartlarını da yansıtır. Bu anlamda bize uygun rol gelmiyor ve gelmediği sürece ben oynamam. Gençlerin oynadığı, kızla erkeğin aşk hikâyesinde birinin babasını oynamayız. Bir de biz Türk insanını çok • SELMA GÜNERİ Niye Yeşilçam oyuncularından istifade edilmiyor? Bu tamamen yanlış bakış açısından kaynaklanıyor. "2-3 genç oyuncuyu ön planda kullanalım. Arka planda deneyimli, halkın istediği, unutmadığı birkaç kişi olsun. Anne ve baba olarak... Biz bu işi kotannz" diyorlar. Ondan sonra üç-beş bölümde bu iş yatıyor. Halbuki orta yaş grubu daha çok televizyon izliyor. Yani daha çok ev kadınlan, sinemaya ve tiyatroya gidemeyen, en büyük eğlencesi evinde bizi seyretmek olan bir seyirci grubu var. Bu orta yaş seyircisi kendi jenerasyonundaki oyunculan fazlasıyla görmek istiyor. Ben bunu halkın içinde yaşıyorum. Bu durunıun farkında olan birkaç fırma var. Yaptıklan işler de başarıh zaten. Mesela Yaprak Dökümü... Orada odak noktası orta yaştaki anne-baba ve etrafındaki genç çocuklan. Her yaşın bir hikâyesi vardır. Tabii ki gençler bir dinamizm katar diziye. Gençlik olmadan olmaz zaten. Ama orta iyi tanımışız. Onlann örf, âdet, gelenek, namus ölçüsünü biliyoruz. Bunu bildiğimiz için aksi rolleri de istemiyoruz. Aynca sinemayla uğraştığımız yıllardaki yapımcılan, yönetmenleri tanırdık. Şimdi o zamandan tanığımız, ilişki kurduğumuz kişiler kalmadı camiada. Alttan gelen yeni kuşak Yeşilçam sinemasma durgun baktı. Kimisi Yeşilçam sinemasını küçümsedi. Hiçbir katkı sağlamadan abuk subuk konuşanlar oldu. Halbuki Yeşilçam sineması Türk insanına sinemayı sevdirdi. Biz sinemayı meslek olarak gördük ve çok emek verdik. Yurtdışındaki oyuncular 60 yaşlannda da rol alıyorlar. Ben de kendimi öyle hayal ediyordum. Her yaşta sinemaya devam edeceğimi düşünüyordum. • yaş grubuna hitap eden, deneyimli oyunculardan da fazlasıyla yararlanmak lazun. Bence yanlış buradan kaynaklanıyor. Aslında seyircinin beklentisi de bu yönde. Dış ülkelerdeki çahşmalara baktığımızda durum tamamen farklı. Yıllann deneyimine sahip, önemli yerlere gelmiş oyunculannı olağanüstü önemsiyorlar. Bu oyunculardan fazlasıyla istifade ediliyor. Yeşilçam'ın da yetiştirdiği çok önemli oyuncular var ve bu oyunculan seyirci hiçbir zaman unutmadı. Yıllarca deneyim kazanmış, hayata bakışı farkhlaşmış, hayatı özümsemiş, işinde uzmanlaşmış oyunculardan istifade etmek lazım. Tabii bunu yaparken de onlara gerekli değeri ve ihtimamı göstermek gerekiyor. 9 Türk sinemasında yaş haddil i,-ı «.iK.^r.,!,:-,^ •••.-•ır-.-." nS.ıi-,;.: ıı';K.,-.l-'flrvO-.i\( i- I MhÛlı'ilsnH / r> -I ı . , , ,-,,>,.... ı ..i ı m ı l . >.«,!..• i 'ı..,v.v . i ^ İ j J ı , , ) l ^ . . . . . , . . , . r l - . . . - . . , , . . . , . . . . , , . . -...-. • . : , . • SELDA AÜCOR-'-" ^ - ' ^ Bazı arkadaşlanmın seçici davranması, gelen rolleri kendilerine çok uygun bulmamaları bir neden. Ikincisi, yapımcılar gençlik dizisi adı altında her şeyi daha çabuk ve daha kolay yapmaya çalışıyor. özellikle ekonomik açıdan... Daha uygun olanlan oynatmayı tercih ediyorlar. Aynca hikâyeler hep gençlerin hikâyeleri. Onlar daha çok tutuluyor diye düşünüyorlar sanınm. Oysa belli yaşın insanlannın hikâyeleri de olmalı. Aynca o hikâyeler çok daha derinliği olan, anlamlı hikâyeler. Bir de Türk seyircisini daha iyi tanımalılar. • • HALİT AKÇATEPE * Ilk neden yeni rejisörlerin eski oyunculan tanımaması. Ne yapıp ettiğimizi bilmiyorlar, bilmek de istemiyorlar. Çünkü çok genç oyuncu var ve eskilere sıra gelmiyor. "Böyle gençler varken, 60-70 yaşındaki oyuncuyu ne yapayım" diyorlar. Eskiden bir televizyon reklamı vardı. Reklamın sonunda biri "Sonunda bana da geldiler" derdi. Bundan 15-20 yıl önce arada da olsa bana gelip teklifte bulunduklannda o cümlcyi kuruyordum ben. Ama şimdi hiç gelmiyorlar, o cümleyi bile kuramıyorum. • EDİZ HUN apımcılann daha ekonomik olur düşüncesiyle Yeşilçam'ın sanatçılanna daha az yer verdiğini düşünüyorum. Sonuçta bizler isim sahibi insanlarız. Aynca benim bir fılmi kabul etmem için belli kıstaslar var. Bir kere ben bu zamana kadar hep başrolde oynadım. I Fiziğimde oyunculuğuma engel olacak bir bozukluk yok Çok şükür. O nedenle hangi yaşta olursam olayım başrol oynamalıyım, yanrol oynamam. Bizdeki senaryolarda hep gençler var. Oysa bu dünyada sadece gençlerin yaşamlan yok. Yaşhlann yaşamlan da aktarılmalı. Bir de senaryo halka hitap etmeli. Yani izlediklerinde "Aferin Ediz Bey'e" demeliler. Bu anlamda oyun gücümü gösterebileceğim bir rol olmalı. Yapımcılar şöyle düşünüyor sanınm: "Ediz Hun 60'ını geçti. Ona o kadar çok para vereceğimize bulun saçı beyazlaşmış birini onu oynatın". Bana değer vermiyorlar. Ben de onlara bana verdikleri kadar değer veriyorum. Bir örnek vereyim. Hollywood sineması dünyada önemli bir yere sahip. Al Pacino esmer, kara gözlü, normal görünümlü bir adamcağız aslında. Ona benzer pek çok kişi bulunabilir yani. Ama yapımcılar illa Al Pacino diyorlar. Maalesef Türkiye'de böyle gelişmiş bir zihniyet yok. Zaten buradaki diziler ticari amaçlı. Bizim seyircimiz de samimi, iyi niyetli olduğu için izliyor yine de bu dizileri. Ancak aslında yapımlann sadece yüzde 10'unun sanatsal değeri var. Ben sanatçıyım. İyi bir rol teklif edildiği sürece 80'imde de olsam oynamak isterim. ömrüm el verdiği sürece oyunculuk yapanm. Seçimlerimize dikkat ediyoruz ama iyi bir fılmde tabii ki oynamak isteriz. • • İLYAS SALMAN l « u ,ı,, T 7 ski duayen sinemacılann şu anda L-j görünmemelerinin iki büyük nedeni var. llki şöyle... Eğer sanatçı çok perişan değilse, bugün yapılmakta olan sanatm sanat olmadığı kanatinde. O yüzden teklif gitse bile oynamak istemiyor. Adamın biri televizyon için bir film yapıyor, espri olarak da "Orama koma, burama ko" diyor. Ben şahsen böyle bir filmin, sanatın içinde olmak istemiyorum. Ama sağlıkh, saygılı bir proje olursa matlaka oynanm. Benim için baş neden budur. tkinci nedeni de şöyle açıklayayım. Bizim dönemimizin sanatında onur vardı. Kan tükürüp kızılcık hoşafı içtik diyecek kadar hem de... Şimdi öyle değil. Yönetmene her türlü eğilmeyi yapacaksınız ki, projelerinde yer alacaksınız. Kısaca projeler genellikle sağlıksız artık. Benim oynamamamın nedeni bu. İyi bir projeye her zaman balıklama atlanm ama 'Recep lvedik' ve 'Gora' gibi filmler de oynamak istemem. Hitler'i eleştiren bir fılmde Hitler'i oynanz ama Hitler'i alkışlayan bir fılmde dünyalan da verseniz yer almayız. • • FİKRET HAKAN Genç yönetmenlerin çoğu kendine güvenmediği için bizim gibi deneyimli oyunculan oynatmak istemiyor. Komplekse kapıhyorlar çünkü biz onlann setlerdeki yanhşlannı görüyoruz. Bilgi ve deneyimimizden yararlanmak istemiyorlar. Onlara göre hepsi allanıe, her şeyin en iyisini kendileri biliyorlar... • • LALE BELKIS Benim gibi oyunculara bir imaj veriyorlar ve sonra bizi başka imajlarda görmek istemiyorlar. Yapımcılar böyle bakıyor sanınm olaya. Oysa bizler oyuncuyuz ve verilen her türlü rolü oynanz. Bir de genç oyunculan daha kolay ve istedikleri gibi yönetiyorlar. Bizse senaryonun dışına çıkmadan oynanz. Aynca şimdiki yapımcılar, yönetmenler de bizleri tanımıyor olabilir. Ya da yönetmenlere bizi yönetmek zor mu geliyor acaba? Oysa eski oyuncular ne denirse onu oynar. Ben bu durumdan eski oyunculan artık istemedikleri sonucunu çıkanyorum. Bir de bizler günümüzdeki sosyal sorunlann daha çok içindeyiz. O nedenle ters gelen rolleri de kabul etmiyoruz. Artık biz masaldan çıktık, gerçekleri oynamak, göstermek istiyoruz. Bu nedenle öneriler arasından uygun olmayanı da ben şahsen kabul etmiyorum. • GOKSEL ARSOY Bu yıl içinde bana iki dizi teklifi geldi. Birincisi üzerine çok çalıştım ama bir türlü içim ısınmadı. Aceleye getirilmiş bir işti, kendimi bulamadım, bana göre değildi. Düzeltilerek bir yere vanlacağını da düşünmediğim için başkasını düşünün dedim. Ikinci teklife direkt "Size tavsiye ederim bunu çekmeyin, üçüncü bölümde kaldmrlar bunu" dedim. Bu işlerde titizlik göstermezsen, oynamış olmak için bir dizide oynarsan hüsrandır. Ben maalesef beklediğim, arzuladığım, tercih edeceğim gibi bir senaryoya şu ana kadar rastlamadım. O yüzden herhangi bir yerde oynayamadım. Beni izleyenler "Neden böyle bir projede rol aldın? Hiç olmamış" derlerse üzülürüm. Beni buralara getirenlere ve bu şöhrete layık olmam lazım. Onlan ve kendimi hüsrana uğratamam. • • SEVTAP PARMAN Ben bir yüksek mimar kızıyım, kolej mezunuyum. Bu mesleğe asla para kazanmak için girmedim. Sanatı, sanatçı gibi yapmak için bu dünyaya geldim ben. Sinema oyuncusu olarak geldim... Ama bugün mesleğimi yapamıyorum. Hatta bu nedenle Seda Sayan'm programına çıkıp işsiz kaldım diye isyan etmiştim. Cesurca bana hiç teklif gelmediğini söylemiştim. Sonra teklifler geldi. Ama o kadar komik rakamlar söylediler ki... Para için yapmıyorum ama ben bu işe gönül koyduysam bunun bir karşılığı olmalı. Aynca neden bize teklif gelmediğini de anlamıyorum. Ben yaşlandım mı? Yüz kilo mu oldum? Neden hiç iyi teklif gelmiyor? Ekrem Bora gibi bize Türk sinemasını sevdirmiş bir yıldız "Bir daha dünyaya gelirsem memur olmak isterim. Neden sinemacı oldum" diye sorguluyor. Neden bize bunlan dedirtiyorlar? Artık bizi takip eden magazin muhabirleri yok diye mi teklif etmiyorlar? Tek istediğim mesleğimi yapabilmek... •
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear