28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 26 EYLÜL 2009 CUMARTESİ 14 EKONOMİ Sanayi ve Ticaret Bakanlõğõ hem tüketiciyi hem de rekabeti korumak için yoğunlaştõrõlmõş bir piyasa gözetim ve denetim ça- lõşmasõ başlattõ. Birinci aşamasõ Ağustos ayõnda 10 günlük bir dönemde gerçekleştirilen, Anka- ra, İstanbul, İzmir, Bursa, Gazi- antep, Konya ve Adana’da eşza- manlõ olarak yürütülen çalõşma- larda 807 firma denetlendi. İnce- lenen 68 bin 252 üründen 1494’ünün “aykırı ürün” oldu- ğu tespit edildi. Denetimlerin ikinci aşamasõ ekimden itibaren 3-4 aylõk bir pe- riyotta yapõlacak. 2010 yõlõnda ise uzun vadeli bir plan çerçevesin- de aşamalõ piyasa gözetim ve denetim faaliyeti yürütülecek. Sanayi ve Ticaret Bakanõ Nihat Ergün, son zamanlarda hem tü- keticilerden hem de birçok sana- yi ve ticaret odasõndan piyasada yerli ve ithal standart dõşõ ürün- lerin dolaştõğõ yönünde şikâyet al- dõklarõnõ söyledi. Bakan Ergün, bu denetimlerin sonucunda özellikle Uzakdoğu- dan gelen standart dõşõ ve kalite- siz pek çok ürünün piyasada ser- bestçe dolaştõğõnõ, bunlarõn ba- şõnda da klimalar, saç kurutma makineleri, bazõ küçük iş maki- neleri, kaynak makineleri, el alet- lerinin bulunduğunu söyledi. Bu tespit doğrultusunda itha- latçõ firmalarõn uyarõldõğõnõ ve bir kõsõm ürünlerin laboratuvarlara gönderildiğini anlatan Ergün, ba- zõ saç kurutma makinelerinin tü- keticilerin saçlarõnõ yaktõğõnõ, tekstil ürünlerinde bir takõm za- rarlõ boyalarõn kullanõldõğõnõ ve bazõ kõrtasiye ürünlerinde sağlõğa zararlõ unsurlar tespit ettiklerini de kaydetti. Bakan Ergün, bu firmalara ne gibi yaptõrõmlar uygulanabilece- ği konusunda da şunlarõ söyledi: ‘’Maalesef bu ürünlerin bir kısmı AB üzerinden, Gümrük Birliği anlaşmasının verdiği avantajlarla giriyor. Avrupa ülkeleri transit mallarda ‘nasõl olsa bu Türkiye’ye gidiyor’ diye kendi gümrüklerinde gerekli denetimi yapmıyorlar. O ne- denle piyasa gözetim ve dene- timini içerde yoğunlaştırıyo- ruz.Tespit ettiğimiz ürünlerin ve firmaların listesini hem güm- rüğe hem dış ticarete bildiri- yoruz. O firma başka mallar da ithal ediyor olabilir ama eğer o firmalardan bu standart dışı kalitesiz ürünler ve halk sağlı- ğına aykırı ürünler giriyorsa he- men hemen bütün malları güm- rüklerde denetime tabi mallar haline gelebilir. Bu riski her- halde göğüsleyemezler.” Buna göre imalat, inşaat, maden- cilik ve taş ocakçõlõğõ, elektrik gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağõtõmõ faaliyetleri sektörlerindeki tüm işletmeler, KOSGEB kredile- rinden yararlanabilecek. Toptan ve Perakende Ticaret, Motorlu Kara Taşõtlarõnõn ve Motosikletlerinin Onarõmõ sektöründe, alkollü içecek ve tütün ürünlerinin toptan ticareti ha- riç diğer alt başlõklardaki işletmeler KOSGEB kredilerinden yararlana- bilecek. Konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinde, barlar, tavernalar, kokteyl salonlarõ, diskotekler, bira- haneler, kahve salonlarõ dõşõndaki iş- letmeler KOSGEB desteklerinden yararlanabilecek. Bilgi ve iletişim sektöründe de si- nema filmi, video yapõm faaliyetle- ri ile çekim sonrasõ faaliyetler, da- ğõtõm faaliyetleri, film gösterimleri ile ses kaydõ ve müzik yayõncõlõğõ faa- liyetleri dõşõndaki işletmeler KOS- GEB’den kredi alabilecek. Mesleki, bilimsel ve teknik faali- yetlerdeki işletmelerden, hukuk, mu- hasebe, defter tutma ve denetim ile vergi müşavirliği ve veterinerlik hizmetleri dõşõndaki işletmeler KOS- GEB tarafõndan kredilendirilebilecek. Sanayi ve Ticaret Bakanõ Nihat Ergün, girişimciliği özellikle des- tekleyen projeler geliştireceklerini, girişimcilik kurslarõ açacaklarõnõ be- lirten Ergün, yenilikle ilgili projeler yapan KOBİ’lerin, “yeni bir ürün tasarladık, işletmemizi, üretimi- mizi iyileştirdik, şu konuda bir Ar- Ge faaliyeti yapmak istiyoruz’’ diyen KOBİ’lerin ürettiği projelerin finansmanõna daha çok odaklana- caklarõnõ dile getirdi. Geçmişte esnaf kredilerinde bir- takõm olumsuzluklarõn görüldüğüne de değinen Ergün, “İşletme ser- mayesi olarak işini geliştirmek, yeni bir makine almak için ya da yeni mal almak için temin ettiği krediyle tatil yapmak olur mu? İş- letme kredisiyle oğlumu evlendi- reyim, kızımı evlendireyim, ara- bamı yenileyeyimi kabul etmiyo- ruz. Al parayı ne yaparsan yap ol- mayacak. Proje olacak ve bu pro- jeyi yakından takip edeceğiz” di- ye konuştu. Hükümet, Türkiye’nin 2012 yılına kadar olan dö- nemdeki ekonomik hedeflerini üç aylık bir gecikme ile açıkladı. Bizzat Başbakan Yardımcısı Ali Baba- can’ın ağzından açıklanan orta vadeli program, özel- likle işletmeler açısından yaşanan ekonomik dur- gunluğa çare olacak kararlardan çok rakamsal ön- görüleri içeriyor. Katılım Öncesi Ekonomik Program ile hükümet, kü- çülme hedefini negatif yönde bir kez daha yeniden belirledi. Bu yıl için önce yüzde 4 olan büyüme he- defini yüzde 3.6 küçülme yönünde revize ederken bu ikinci revizyonla da küçülme rakamı yüzde 6’ya yük- seltti. Ali Babacan’ın verdiği bilgilere göre, programın en önemli politik kararı bütçe açığının milli gelire oranının ortaya konulması. Gelecek yıl yine bir miktar faiz dı- şı açık verilerek borç artışımızın 2010’da yavaşlayarak, 2011’de durması ve 2012’de düşüşe geçmesi ön- görülüyor. Ayrıca hükümet tarafından ekonomik durgunluğa çare olarak uygulanan KDV ve ÖTV in- dirimlerinin 30 Eylül’de sona erecek olması nedeniyle bu geçici uygulamanın bitiminde yeni kararların alı- nabileceğine işaret ediliyor. Babacan’ın bizzat “Ba- kan arkadaşlarımızın önce bunu tartışması gereke- cek. Başbakan Erdoğan’ın onayıyla ne yapacağımız belli olacak” diye açıkladığı bu durum hükümetin ya- kın dönemde sürpriz kararlar alabileceğini gösteri- yor. Önceki gün Ankara’da düzenlenen “Orta vadeli program ve mali planla ilgili değerlendirme toplan- tısı”na katıldım. Program genel olarak Reel Sektör ve KOBİ’lerin beklentilerine, yeni yatırımlar ve istih- dam açısından beklentilere yanıt vermekten uzak ola- rak değerlendirildi. Değerlendirmede dikkat çeken nokta “hükümetin krizin ilk günlerinden itibaren izlediği ‘bekle ve gör’ taktiğinin hâlâ devam ettiğidir”. Top- lantıdaki değerlendirme ve yorumların kısa bir öze- ti ise aşağıdaki şekilde: Aslında alınabilecek önlemler konusunda birçok kesimden ciddi gecikmeler ol- duğuna yönelik eleştiriler alan hükümetin hâlâ bu tak- tiğini devam ettirmesi özellikle mikro ölçekte re- formların önünde büyük bir engel oluşturuyor. Alınan kararlar içerisinde 1.5 yılı kapsayan, fırsatlar sunan yeni yatırımların teşvik edilmesine yönelik teşvik pa- keti çok daha cazip fırsatlar bekleyenleri hayal kı- rıklığına uğrattı. Bu hayal kırıklığının en çok hissedildiği kesim ise krizden önceki günlerinin çok uzağında ayakta kalma mücadelesi veren mevcut işletmeler. Yeni program reel sektör ve KOBİ’ler açısından be- lirsizlikleri ortadan kaldırmıyor. Bütçedeki harcama kalemlerinin ve gelir unsurlarının neler olacağı net bi- çimde görülmüyor. Ancak reel faizlerde uzun yıllar- dır görmeye alışık olmadığımız düşük rakamlar, ya- tırımlar açısından olumlu bir faktör olarak görülse de bir vergi reformu ve kayıt dışı ile mücadelede kaçı- nılmaz görülüyor. Özellikle mikro ölçekli işletmeler ve KOBİ’ler için bir borç yapılandırılmasına gitmek, kre- dileri temerrüde düşmüş olan bu işletmelere bir ye- niden yapılanma şansı vermek, önemli bir istihdam kapısı olan bu işletmelerin ayakta kalması ve yeni- den büyümesi için son derece önemlidir. Gelinen noktada orta vadeli program Türkiye için aynı zamanda krizden çıkışın stratejisi olacak. Programın IMF’li veya IMF’siz olmak üzere iki yolu var. IMF ile görüşmelerde önemli bir faktör olan fa- iz dışı denge şu an yüzde eksi 1.5 civarında. Bu ora- nın artı 2.5 olması için GSYİH hesabı üzerinden 40 milyar TL gibi bir tasarrufa ihtiyaç var. 2010 yılında ekonominin finansal gereksinimlerinin çok daha fazla olacağını düşündüğümüzde sıkıntıyı daha ko- lay kavrayabiliriz. Güçlü ve istihdamın sağlandığı bir ekonomik ortama yeniden dönebilmek için belki bir- kaç sonbahara ihtiyaç duyacağız. Geçen eylülle ge- len sonbahar krizinin ilkbaharla iyileşme tomurcuk- ları açması en büyük dileğimiz. Böyle bir iklimin müj- deleri doğal olarak hükümetin alacağı kararlarda giz- li. Türkiye ekonomisi her zamankinden daha keskin bir dönüm noktasında... Bekle göre dayalı, çekingen ve ürkek bir anlayışı yansıtan bu OVP ile reel sektörün, KOBİ’lerin, yeni yatırımcıların beklentilerine nasıl yanıt verilir sorusunun cevabı ise sanırım “Birkaç güz sonra göreceğiz” ola- cak... hilmideveli@hotmail.com S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ 5 sektöre daha KOSGEB desteği YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Dikkat, siz de para cezasõ ödemek zorunda kalmayõn! S evgili okurlarõm, bildiğiniz gibi toplum- sal yaşamõn gereklerinden biri de kural- lardõr. Kamu düzenini sağlamak amacõyla hepimizin uymasõ gereken kurallar olmasõ kaçõ- nõlmaz… Olmalõdõr da. Ancak bu kurallarõn, keyfi uygulamalara izin vermeyecek biçimde be- lirlenmesi ve çifte standart şüphesi yaratmayacak bir şekilde hayat bulmasõ da vazgeçilmez ilke ol- malõdõr. Toplumsal yaşam, kayõtlõ bir ekonomi, yü- kümlülüklerini yerine getiren işletmeler ve bireyler için belirlenen kurallar, keyfi uygulamalara alet edi- lebildiğinde işte o zaman en büyük tehdidi oluş- tururlar. Türkiye’de de geçerli kurallar var; sosyal ya- şamda, ekonomide… Burada eksiklikler varsa ya da yoruma açõk yasalar söz konusu ise isabetli öner- melerde bulunmak hukukçularõmõzõn işidir... Bi- zim amacõmõz bu kurallarõn varlõk nedenlerini, ek- siklerini sorgulamak değil, uygulamaya bakmak- tõr. Rakamlara baktõğõmõzda görüyoruz ki; devle- tin kestiği para cezalarõ hõzla artõyor. 2005 yõlõn- da 8.7 milyar olan para cezasõ tahakkuku, küresel finansal krizin etkilerinin yaşandõğõ, iç piyasada durgunluğun derinleştiği ve vergi gelirinin de azal- dõğõ 2009 yõlõnõn ilk al- tõ ayõnda ikiye kat- lanarak 15 milyar lirayõ geçmiştir. Son 4.5 yõlda, ağõrlõğõ vergi cezalarõ olmak üzere ayda orta- lama 1.2 milyar liralõk para cezasõ kesilirken, ‘kurallara uy- mayan’ kişi ve kuruluşlara 64.5 mil- yar liralõk fatura çõ- kartõlmõştõr. Son olarak Doğan Grubu’na kesi- len 3.7 milyar TL’lik ver- gi cezasõ da eklendiğinde 4.5 yõlda kesilen ce- za miktarõ 68.2 milyar TL’yi bulmuştur. Bu mik- tara karşõlõk 2005 ile 2009 yõllarõ arasõnda, (DYH’ye kesilen 3.7 milyar TL hariç) tahakkuk eden toplam 64.5 milyar liralõk para cezasõnõn sa- dece 14.5 milyar lirasõ tahsil edilebildi. Tahsilatõn bu seviyede kalmasõ devletin hemen her alanda “ne koparsam kâr” anlayõşõyla ceza yağdõrdõğõnõn bir göstergesi. Olur olmaz yerde ce- za kesiliyor, konu davalõk olunca idare kaybedi- yor ki kâğõt üzerinde olan para cezalarõ kasaya gir- miyor. Yine de, siz siz olun cezalandõrõlmamak için uya- rõlarõmõza kulak verin… İşte ceza kesilmesine ko- nu olabilecek durumlara örnekler: İşyerleri bunları yapmamalı İşyerlerinin özen göstermesi gereken pek çok konu var. Aşağõdaki suçlarõn işlenmesi duru- munda 88 lira ila 9 bin lira arasõnda değişen mik- tarlarda para cezasõ uygulanõyor. İşçilerle ilgili tu- tarlar işçi başõna ceza olarak faturaya yansõyor. Bu davranõşlar özetle şöyle: İşyerinin açõlõşõnõ ve kapanõşõnõ bildirmemek, işyerini bildirme yükümlülüğüne aykõrõ davranmak. İşçilere eşit davranma ilkesine aykõrõ dav- ranmak. Geçici İş İlişkisine ilişkin yükümlülük- lere uymamak. Çalõşma koşullarõna ilişkin belgeyi ver- memek. Çağrõ üzerine çalõşma hükümlerine aykõrõ davranmak. İşten ayrõlan işçiye Çalõşma Belgesi verme- mek, belgeye gerçeğe aykõrõ bilgi yazmak. Madde hükmüne aykõrõ olarak işçi çõkartmak (toplu işçi çõkarma). Özürlü ve eski hükümlü çalõştõrmamak. Ücret ile bu kanundan doğan veya TİS’den ya da iş sözleşmesinden doğan ücreti kasten öde- memek veya eksik ödemek. Ücret hesap pusulasõ düzenlememek. Yasaya aykõrõ ücret kesme cezasõ vermek ve- ya kesintinin sebep ve hesabõnõ bildirmemek. Asgari ücreti ödememek veya eksik ödemek. Fazla çalõşma ücretini ödememek veya işçiye hak ettiği serbest zamanõ 6 ayda vermemek veya işçinin onayõnõ almadan fazla çalõştõrmak. Yüzde ile ilgili belgeyi temsilciye vermemek, Yõllõk ücretli izni yasaya aykõrõ şekilde bölmek. İzin ücretini yasaya aykõrõ şekilde ödemek veya eksik ödemek. Sözleşmesi feshedilen işçiye yõllõk izin üc- reti ödememek. Yõllõk izin yönetmeliğinin esas usulleri- ne aykõrõ olarak izni kullandõrmamak veya ek- sik kullandõrmak. Çalõşma sürelerine ve buna dair yönetmelik hükümlerine uymamak. Telafi çalõşmasõ usullerine uymamak, Kõsa çalõşma ve kõsa çalõşma ödeneği dü- zenlemelerine uymamak. Ara dinlenmesini uygulamamak. İşçileri geceleri 7.5 saatten fazla çalõştõrmak, gece ve gündüz postalarõnõ değiştirmemek. Çocuklarõ çalõştõrma yaşõ- na ve çalõştõrma yasağõna aykõrõ davranmak. Yer ve sualtõnda çalõştõr- ma yasağõna uymamak. Çocuk ve genç işle- ri gece çalõştõrmak ve- ya ilgili yönetmelik hükümlerine aykõrõ ha- reket etmek. Doğum öncesi - sonrasõ sürelerde kadõn iş- çiyi çalõştõrmak veya ücretsiz izin vermemek. İşçi Özlük dosyasõnõ düzenlememek. Çalõşma sürelerine ilişkin yönetmeliklere mu- halefet etmek. İş sağlõğõ ve gü- venliği hükümlerine aykõrõ davranmak. İş sağlõğõ ve güvenliği tüzük ve yönet- meliklerine aykõrõ davranmak. Kurma izni ve işletme belgesi almadan iş- yeri açmak. Faaliyeti durdurulan işi, izin almadan devam ettirmek, kapatõlan işyerini izinsiz açmak. İş sağlõğõ ve güvenliği kurullarõnõn ku- rulmasõ ve çalõştõrõlmasõ ile ilgili hükümlere ay- kõrõ davranmak. İşyeri hekimi çalõştõrma ve işyeri sağlõk bi- rimi oluşturma yükümlülüklerine uymamak. İş güvenliği ile ilgili görevli mühendis ve- ya teknik eleman görevlendirme yükümlülüğünü yerine getirmemek. Ağõr ve tehlikeli işlerde 16 yaşõndan küçükleri çalõştõrmak veya yönetmelikte gösterilen yaş ka- yõtlarõna aykõrõ işçi çalõştõrmak. Ağõr ve tehlikeli işlerde çalõşanlar için sağ- lõk raporu almamak. 18 yaşõndan küçük işçiler için sağlõk rapo- ru almamak. Gebe ve emzikli kadõnlar hakkõndaki yö- netmelik hükümlerine uymamak. İş sağlõğõ ve güvenliği yönetmeliklerine ay- kõrõ davranmak, İş ve işçi bulmaya aracõlõk faaliyetini İş- Kur’dan izin almadan yürütmek. Teftiş sõrasõnda davete gelmemek, ifade ve bilgi vermemek, gerekli olan belge ve delilleri ge- tirip göstermemek, iş müfettişlerinin 92/1. fõkra- da yazõlõ görevlerini yapmak için kendilerine her çeşit kolaylõğõ göstermemek ve bu yoldaki emir ve isteklerini geciktirmek, yerine getirmemek. İfade ve bilgilerine başvurulan işçilere iş- verenlerce telkinlerde veya kötü davranõşlar- da bulunmak. İş müfettişlerinin teftiş ve denetim gö- revlerinin yapõlmasõnõ ve sonuçlandõrõlmasõnõ engellemek. Evet, ilgili kesimler bu kurallara uymalı. Hâ- kim irade de yasalar çerçevesinde hareket eden, kayıt içinde çalışan ve vergisini ödeyen mü- kellefleri mağdur etmemeli... Unutulmasın ki, “gözünün üstünde kaşın var cezaları” sa- dece kayıtdışı ekonomiye yarayacaktır. İmalat, inşaat, madencilik ve taş ocakçõlõğõ, elektrik gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağõtõmõ faaliyetleri sektörlerindeki tüm işletmeler, KOSGEB kredilerinden yararlanabilecek. Piyasaya daha sõkõ denetim Uzman olmayõp da laboratuvar açanlar veya izinle açtõklarõ laboratuvarlarõ uzman ol- mayan kişilere bõrakanlara, diploma ve bel- gesi olmadõğõ halde ebelik yapanlara, idari pa- ra cezasõ uygulanõrken sahte doktor ve diş he- kimlerine hapis ve adli para cezasõ verilebi- liyor. Diplomasõz diş protez teknisyenliği ya- panlar adli, yetkisi olmadõğõ halde hemşire- lik yapanlar idari para cezasõna çarptõrõlõyor. Kayõt, malzeme, alet, eşya ve binalarõn sõhhi koşullarõnda eksiklikleri zamanõnda gi- dermeyen özel hastanelerle, laboratuvar tet- kiklerini gerçekleştirmeden ameliyat yapan özel hastane doktorlarõna idari para cezasõ ve- riliyor. Hastalarõnõ vekil bõrakmadan izinsiz terk eden uzman doktorlarla, hastalardan, fazla ücret alan özel hastaneler idari para cezasõna, kaçak ilaç getirenler ilaçlarõn mik- tarõ ve değerine adli para cezasõna uğruyor. Durak dışı yolcu indirene ceza Sürücü mesleki yeterlilik belgesi al- madan karayolu yük ve yolcu taşõmacõlõğõ faaliyetinde bulunan işletmeciler ve şoförler idari para cezasõ öderken terminal ve ara du- rak dõşõnda yolcu indirip bindiren taşõma- cõlar da cezaya çarptõrõlõyor. Bilette tayin edilen yeri başka bir kişiye satanlara her yol- cu için taşõma ücretinin beş katõ ceza veri- lebiliyor. Kõyõda ve uygulama imar planõ bulu- nan sahil şeritlerinde, duvar, çit, parmaklõk, tel örgü, hendek, kazõk ve benzeri engelleri oluşturanlarla, kõyõ- lardan kum, çakõl alan veya çekenler para cezasõ ödemek zo- runda kalõyor. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. SAĞLIKÇILAR DA BUNLARI ATLAMASIN İzmir’de kadınlara girişimcilik desteği İzmir Kalkõnma Ajansõ’nõn Sosyal Kal- kõnma Mali Destek Programõ kapsamõn- da destek alan Ege Bölgesi Sanayi Oda- sõ’nõn (EBSO) ‘“İzmir’in Girişimci Ka- dõnlarõ” projesi için başvurular başladõ. EBSO tarafõndan İzmir Valiliği ve İZ- SİAD ortaklõğõ ile yürütülecek “İzmir’in Girişimci Kadõnlarõ” Projesi ile kadõnla- rõn bir araya gelmeleri, üretmeleri, istih- dam yaratmalarõ ve ekonomik açõdan da- ha etkin konuma gelmeleri için koopera- tif, dernek ve şirket oluşumu süreçlerine yönlendirilmeleri amaçlanõyor. Proje ile iş dünyasõndan, sivil toplum- dan, yerel yönetimlerden kadõnlar ve eği- timli ev kadõnlarõ olmak üzere 100 kadõn belirlenecek. 9 ay sürecek olan proje sü- recinde kadõnlara, dernekleşme, şirket- leşme ve kooperatifleşme eğitimleri veri- lecek. Bu yolla kadõnlar arasõndaki etki- leşim arttõrõlarak, hem iş dünyasõnda hem de sosyal hayatõn içinde daha fazla yer al- masõ, kurumsal yapõlar oluşturarak sür- dürmesi desteklenecek. İş kadõnlarõndan 30, sivil toplum kuru- luşlarõndan 30, ev kadõnlarõndan 40 katõ- lõmcõnõn seçileceği projede katõlõmcõlarõn 25-50 yaş arasõnda, en az lise mezunu ol- malarõ temel kriterler olarak dikkate alõ- nacak. Proje hakkõnda detaylõ bilgi ve baş- vuru formu www.ebso.org.tr sitesinde yer alõrken başvurular 30 Eylül’e kadar web sitesinden veya bizzat Ege Bölgesi Sana- yi Odasõ Proje servisine yapõlabilecek. Nihat Ergün. “Al parayõ ne yaparsan yap olmayacak. Proje olacak ve bu projeyi yakõndan takip edeceğiz’’ diyen Bakan Ergün, yenilikle ilgili projeler yapan KOBİ’leri özellikle destekleyeceklerini söyledi. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa, Gaziantep, Konya ve Adana’da eşzamanlõ olarak yürütülen çalõşmalarda 807 firma denetlendi. İncelenen 68 bin 252 üründen 1494’ünün “aykõrõ ürün” olduğu tespit edildi. Uşak’ta 25 yõl önce arkadaş ziyareti sõrasõnda tadarak tanõştõğõ bõldõrcõn yumurtasõnõn üretimine geçen Firuzan Saçlı, günde 4 bine ulaştõğõ yu- murta üretimiyle ülkenin dört yanõna satõş ya- põyor. Saçlõ, asõl mesleğinin elektronik ev aletleri tamiratõ olduğunu belirterek girişiminin öyküsünü şöyle anlattõ:“Yaklaşık 25 yıl önce bir arka- daşımın evine konuk oldum. Aile, çocukla- rına bıldırcın yumurtası yediriyordu. Ev- den ayrıldıktan sonra tesadüfen bıldırcın yu- murtasının faydaları üzerine bir kitap oku- dum. Bunun üzerine tesis kurmaya karar verdim. Ge- rekli araştırmayı yaptıktan sonra çiftliği kurdum. Sa- dece dünyada kuş gribi salgınının yaşandığı dönemde üretime ara verdim. Ancak son 7 yıldır yine sürekli olarak üretim yapıyorum.” Saçlõ, Bölme beldesinde bina kiralayõp bõldõrcõnlarõn yaşadõğõ de- mir kafesi satõn alarak başladõğõ üretimde günlük 4 bin 500 yumur- taya ulaştõğõnõ ifade etti. Çiftliğinde 6 bin bõldõrcõn beslediğini, pazar sorununun hiç bu- lunmadõğõnõ bildiren Saçlõ, yumurtalarõ İstanbul, Eskişehir, Konya, Diyarbakõr, İzmir, Denizli, Malatya illerine gönderdiğini söyledi. Bõldõrcõn yumurtasõnõn tavuk yumurtasõndan küçük olmasõna rağ- men daha lezzetli ve besin değerinin eş olduğunu ifade eden Saçlõ, özellikle çocuk gelişiminde birçok yararlarõ bulunduğunu, çiğ olarak da tüketilebilecek ürünün, bronşit, astõm, şeker hastalõklarõna yarar- lõ olduğunun bilindiğini söyledi. Bıldırcın yumurtası girişimci yaptı Ekonomide Güz Sancısı...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear