26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 22 EYLÜL 2009 SALI 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B KAVŞAK ÖZGEN ACAR Açık Mektup! Sayın Ahmet Davutoğlu - Dışişleri Bakanı Sayın Ertuğrul Günay - Kültür ve Turizm Bakanı Sevgili Hikmet Çetin - Eski KA- AÖ Afganistan Özel Temsilcisi “Cumhuriyet Pazar” ekinde “Afganistan’ın Gizli Hazinele- ri” başlıklı yazımı okuyabil- diniz mi bilmiyorum! Oku- madıysanız lütfen okuyu- nuz… Yazının girişinde şu sunum vardı: “Bu gizemli öyküyü Sabancı Holding Yö- netim Kurulu Baş- kanı Sayın Güler Sabancı ve Sa- kıp Sabancı Mü- zesi’nin (SSM) değerli müdürü Dr. Nazan Öl- çer’e sunuyo- rum! Bugün 20 Eylül Pazar! Dün- ya çapında görkemli bir serginin Nev York Metropolitan Sanat Müze- si’ndeki son günü! Afganistan’ın gi- zemli ‘Gizli Hazineleri’nin öyküsü- nü Sayın Sabancı ve Sevgili Dr. Ölçer’le birlikte okurlarımızla paylaşıyorum… Keşke, keş- ke SSM, bu ‘Gizli Hazi- neleri’, yıllarca Kuzey Atlantik An- laşması Ör- g ü t ü ’ n ü n (KAAÖ) Af- ganistan’da temsilciliği- ni yapan, Türk ekonomi, iç ve dış siyasasının önemli kişilerinden, değer- li sınıf arkadaşım Hikmet Çetin’in ve Dışişleri Ba- kanlığı’nın aracılığının yanı sıra Na- tional Geographic Vakfı’nın yardı- mı ile Türk halkına sunabilse…” Bu yazıdan sonra SSM’nin de- ğerli müdürü Dr. Nazan Ölçer’den şu iletiyi aldım: “Sevgili dostum, Yazın tam da yarama dokun- muş. O serginin peşine 3 yıl önce düştüm, Paris’te Musee Guimet ile uzun görüşmeler yaptım, çünkü on- lar getirdi ve kazıya da destek vermişler- di zaten. Ciddi görüş- meler yaptım, Amster- dam ve Bonn sonrası ge- lebilmesi için prensipte an- laştık. Ancak sonra devreye National Geographic girdi, bü- yük meblağlar karşılığı Amerika tu- ru başladı. Ne yazık ki bu önemde bir sergi kapı kapı gezdirilen bir eş- ya durumuna düşürüldü. İşin için- de elbette Amerikan politikası ve Af- ganistan ilişkisi de var. Üzülmüştüm çok ve başka projelere yönel- mek zorunda kaldım. Bu da böyle bir hikâye işte! Sevgi- lerle…” Üç yıl sonra üzülerek öğrendiğim bu gerçeği dikkatinize sunmak is- tedim. Yalnız dikkatinize değil, ge- reği için yazımın şu son paragra- fıyla noktalayıp ilginize su- nuyorum: “Şimdi gele- lim Türkiye’ye! Afganistan ile köklü tarihsel bağlantıları bugün de sü- ren Türk halkı, acaba bu giz- li hazineleri ‘İpek Yo- lu’nun son noktası olan Boğaz’da, Sa- kıp Sabancı Müze- si’nde görebilecek mi?” Ne dersiniz? Girişim sizleri bek- liyor! Saygılarımla… 4Ağustos’ta bu köşede “Diplo- masi Ortadoğu’da Yoğunlaşıyor” başlıklı yazımızda “Pergelimizin siv- ri ucunu Telaviv’e koyup bir yarım daire çizersek” dedikten sonra, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığı’na atanan büyükelçi Feridun Sinirli- oğlu dahil, yeni yardımcılarının İs- rail ve Ortadoğu ülkelerinden An- kara’ya dönen büyükelçiler oldu- ğuna, Davutoğlu’nun “Ortadoğu ağırlıklı bir dış siyasa” izleyeceğine dikkati çekmiştik. Bu önsezimizi Suriye, Irak ve İran ile yapılan son görüşmeler doğruladı. Bir zamanlar ABD’nin dünyada “yedi terörist ülke” dedi- ği ülkeler arasında yer alan bu üç komşu ile ilginç görüşmelerde ba- zı önemli olumlu adımlar atıldı. Türkiye’nin 1921 Ankara Anlaş- ması’ndan bu yana 877 km. ile en uzun ve mayınlı kara sınırına sahip, idamlık olduğu günümüzde unutu- lan PKK’nin “baş teröristi” Abdul- lah Öcalan’ı barındıran Suriye’ye Kara Kuvvetleri Komutanı Orgene- ral Atilla Ateş’in neredeyse savaş ilan eden konuşması belleklerde ta- zeliğini hâlâ koruyor! Geçen hafta Suriye Cumhurbaş- kanı Beşşar Esad’ın Ankara gö- rüşmelerinden sonra Davutoğlu ile konuk Dışişleri Bakanı Velid Mu- allim yaptıkları basın toplantısında, beklentilerden çok ileride sonuçla- ra ulaşıldığını açıkladılar. Ankara-Şam, “mayınlardan” ön- ce “vizeleri” kaldırdığı için Şeker Bayramı’nda iki ülkenin vatandaş- ları sorun yaşamadan, bir zaman- lar savaş tanrısının gölgesinin ge- zindiği sınırdan ellerini kollarını sal- layarak akrabalarını ziyaret edebil- diler. “Karşılıklı güveni” simgeleyen bu karardan sonra Gaziantep ve Hatay’daki Türk işadamları kadar, Kuzey Suriye’deki meslektaşları da çifte “bayram” yaptılar. Sınıra komşu iki ilimizin ticaret ve sa- nayi odaları yöneticileri; 2008’de 2 mil- yar dolara zor ulaşan karşılıklı toplam ticaretin; bu kararla önemli artış kay- dedeceğini, ulaşım, hizmet alanların- da da ilerlemeler olacağını vurgularken, kültürel ilişkilerde de önemli ivme sağlanacağını söylüyorlar. Ayrıca bir süre önce Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanı Taner Yılmaz Şam’da Suriyeli meslektaşları ile “doğalgaz boru hattının inşası” için protokol imzalamış, elektrik üreti- mi ve dağıtımı konusunda ortak ça- lışmalar başlatılması konusunda bazı görüşmeler yapmıştı. Kuşkusuz, Ankara-Şam doru- ğunun en önemli sonuçlarından biri de imzalanan “Yüksek Düzey- li Stratejik İşbirliği Kurulu Anlaş- ması”dır. Anlaşma, iki başbakanın eşbaşkanlığında, iki ülkenin önem- li sekiz bakanının, “ortak bakanlar kurulu” niteliğinde yılda iki kez toplanmasını öngörüyor. Böylece iki komşu arasındaki çeşitli sorunların çözümleri, oluşturulacak yeni ta- sarımların izlenip irdelenmesi bu ku- rulda sağlanacak. Üç komşudan ikincisi ise İstan- bul Çırağan Sarayı’nda Irak Dışiş- leri Bakanı Hoşyar Zebari ile 9 ba- kan ve 3 bakan yardımcısının ka- tıldığı “Türkiye-Irak Stratejik İşbirli- ği Kurulu 1. Bakanlar Toplantı- sı”nda Türkiye’yi ise 5 bakan tem- sil etti. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan’ın ekimde yapacağı Bağdat zi- yaretinde 40 kadar alanda somut sonuçlara ulaşılmasını sağlama amacıyla görüşmelerin yapıldığı ve özellikle PKK’nin Kuzey Irak’ta barındırılmaması gibi konularda bazı adımlar atıldığı anlaşılıyor. Ancak asıl somut adımların yeterli olmayan sınır kapılarının gözden geçirilmesi, gelecek ay karşılıklı tren seferlerinin başlaması, Fırat ve Dicle nehirlerinden saniyede 500 yerine 550 m3 su akıtılması, Tür- kiye’nin Irak’ta petrol ve doğalgaz arama ve işletilmesine katılması gi- bi alanlarda atıldığı açıklandı. Sını- rın sıfır noktasında nitelikli “serbest bölge” kurulması da hedefleniyor. Davutoğlu, Suriye-Irak arasın- daki anlaşmazlıkların giderilmesi konusunda oynamak istediği “ara- buluculuk” rolü bağlamında bu iki ülkenin dışişleri bakanları ile Arap Birliği Genel Yazmanı Amr Mu- sa’nın katıldığı dörtlü ve ikili top- lantılara Çırağan Sarayı’nda ev sa- hipliği yaptı. Ancak Davutoğlu’nun, “olumlu gelişmelerden” söz etmesine kar- şılık Bağdat’taki hükümet sözcüsü, Irak-Suriye görüşmelerinde “bir ilerleme sağlanamadığını” söyledi. Ankara, Bağdat ile uygulanmasına başlanan “İşbirliği Kurulu”nun bir benzerinin Suriye-Irak arasında kurulmasına da çalışıyordu. Gelelim 3. komşumuza… Davu- toğlu bir süre önce Tahran’a yap- tığı resmi ziyarette, İran’ın “nükle- er silahsızlanma” konusunda BM Güvenlik Kurulu’nun beş üyesi ve Almanya ile birlikte masaya oturma önerisinde Türkiye’nin bu toplantı- ya ev sahipliği yapmaya hazır ol- duğunu açıklamıştı. Avrupa Birliği (AB) Dışişleri ve Sa- vunma Temsilcisi Javier Solana bu çağrıyı benimsemiş, toplantının 1 Ekim’de Türkiye’de yapılabileceğini söylemişti. Ancak Davutoğlu’nun Tahran’da bulunduğu sırada Vaşington’un, Türkiye’nin İran füzelerine karşı 7.8 milyar dolarlık “Patriot (vatan- sever)” füzesavar sistemi alımı için Kongre’ye yaptığı başvuru, bu çağ- rıya gölge düşürmüştü. Tahran’dan gelen resmi olmayan haberler, İran’ın toplantının Cenevre’de ya- pılmasından yana bir yaklaşım için- de olduğu anlaşılıyor. Davutoğlu Ortadoğu’ya Açılıyor! Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 ABD Başkanõ, savaş başlõklarõnda büyük indirim için Pentagon’dan plan istedi Obama’nõnnükleeradõmõDış Haberler Servisi - ABD Başka- nõ Barack Obama’nõn Savunma Ba- kanlõğõ’ndan (Pentagon), nükleer silah doktrinini gözden geçirerek kapsamlõ bir indirime gidilmesini istediği bildirildi. İngiltere’de yayõmlanan Guardian gazetesinin haberine göre, Penta- gon’un nükleer silahlarla ilgili rapo- runun ilk taslağõnõ “çekingen” bulan Obama, ileride nükleer silahlarõn ta- mamen ortadan kaldõrõlmasõ hedefine yönelik olarak, silahlarõn daha kap- samlõ olarak azaltõlmasõnõ içerecek bir plan istedi. Gazetenin Avrupalõ yet- kililere dayandõrdõğõ haberde, Oba- ma’nõn Pentagon’dan yõl sonuna ka- dar şu hedefler üzerinde yoğunlaş- masõnõ istediği belirtildi:  Konuşlandõrõlmõş stratejik savaş başlõklarõnõn sayõsõnõn “binlerce” ye- rine “yüzlerce” düzeyine indirilmesi.  ABD’nin hangi şartlarda nükleer silaha başvuracağõna ilişkin doktrinin daraltõlmasõ.  Yeni kuşak savaş başlõklarõnõn test edilip üretilmesine gerek duyulmamasõ için gerekli yollarõn araştõrõlmasõ. ABD’nin yaklaşõk 2100 konuşlan- dõrõlmõş stratejik nükleer savaş başlõ- ğõna karşõlõk, 2780 civarõnda savaş başlõğõna sahip olan Rusya’nõn Dev- let Başkanõ Dimitriy Medvedev, bu sayõlarõ 1500’e indirecek bir anlaş- manõn yõl sonuna kadar imzalanabi- leceğini söylemişti. Her iki ülkenin de ayrõca, binlerce taktik amaçlõ veya cephaneliklerde tutulan nükleer sila- hõ mevcut. Adana’daki İncirlik Hava Üssü’nde de ABD’ye ait 50 ila 90 ara- sõnda nükleer silah bulunuyor. Konu BM gündeminde Obama’nõn perşembe günü BM Gü- venlik Konseyi toplantõsõna başkanlõk ederek, atom bombasõ sahibi ülkelerin hõzla nükleer cephaneliklerini azaltmasõ ve başka ülkelerin nükleer silah edin- mesinin önüne geçilmesi için çağrõ yapmasõ bekleniyor. 120’den fazla ülkenin devlet ve hü- kümet başkanõnõn katõlacağõ BM Ge- nel Kurulu çarşamba günü başlayacak, ancak liderler bugün bir araya gelerek küresel õsõnma konusunu görüşecekler. Yarõn ise BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ile Almanya ve AB’nin temsilcileri bir araya gelerek, İran’õn şüpheli nükleer enerji programõ ko- nusunda 1 Ekim günü bu ülke yetki- lileriyle yapõlacak görüşmeler konu- sunda ortak tutum belirlemeye çalõşa- cak. Burada Rusya ve Çin’in Tahran’a karşõ daha yumuşak bir çizgi izleye- bileceği yorumu yapõlõyor. Obama ayrõca, Ortadoğu barõş giri- şimi kapsamõnda İsrail Başbakanõ Binyamin Netanyahu ile Filistin yö- netimi başkanõ Mahmud Abbas’õ bugün bir araya getirecek. Ancak, İsrail’in Filistin toprakla- rõnda Yahudi yerleşimleri inşa etme- ye devam etmesi nedeniyle bu görüş- menin birlikte poz vermeden öteye git- meyeceği ifade ediliyor. Dış Haberler Servisi - Eski ABD Başkanõ Jimmy Carter, Venezü- ealla’nõn sosyalist Devlet Başkanõ Hugo Chavez’e karşõ 2002 yõlõnda yapõlan darbe girişiminde ABD’nin parmağõnõn ola- bileceğini söyledi. Kolombiya’da yayõm- lanan El Tiempo gazete- sine konuşan Carter, “Bence 2002’de ABD’nin en azından darbe hakkında tam bil- gi sahibi olduğundan şüphe yok, hatta doğ- rudan katılmış da ola- bilir” diye konuştu. 1977 - 1981 yõllarõ arasõnda başkanlõk yapan ve 2002 yõlõnda Nobel Barõş Ödü- lü’ne layõk görülen Carter, Chavez’in başarõsõz darbe girişimi nedeniyle ABD’yi suçlamakta hak- lõ olduğunu belirtti. 1999’da seçimle işba- şõna gelen Chavez, 2002 Nisan ayõnda darbeci su- baylar tarafõndan 48 sa- atliğine göz hapsine alõn- mõş, ancak halkõn sokak- lara dökülmesi ve ordu- nun büyük bölümünün Chavez’den yana tavõr almasõ üzerine halkçõ Devlet Başkanõ görevine dönebilmişti. Dönemin ABD Başkanõ George W. Bush ise darbede ABD’nin parmağõ oldu- ğunu reddederken, “Cha- vez’in bundan bir ders alması gerektiğini” söy- lemişti. Carter, Venezüella li- derinin iktidarõnõn ilk dö- neminde, “geleneksel olarak kenara itilenlerin ulusal zenginlikten daha fazla pay almasını sağ- ladığını” kabul etmekle birlikte, son dönemde “otoriter bir çizgiye kay- dığını” ve hem ülke için- de hem de dünya çapõn- daki popülaritesinin za- yõfladõğõnõ iddia etti. Chavez’in, ABD Baş- kanõ Barack Obama’nõn iki ülke arasõndaki ilişki- leri normalleştirmesini imkânsõz hale getirdiğini savunan Carter, “Eğer ABD’ye yönelik saldırı ve aşağılamalarını dur- durursa uluslararası ilişkileri daha iyi olur” dedi. ESKİ ABD BAŞKANI CARTER: Chavez’e darbe girişiminde ABD parmağı olabilir Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez, Oba- ma’nın iki yüzü olduğunu söyledi. ‘Obama benim için büyük gizem’ Dış Haberler Servisi - Venezüella Devlet Başkanõ Hugo Chavez, iki farklõ yüzü nedeniy- le “büyük gizem” ola- rak nitelendirdiği ABD Başkanõ Barack Oba- ma hakkõndaki düşün- celerinin bölündüğünü söyledi. Chavez önceki gün halka seslendiği “Mer- haba Başkan” progra- mõnda yaptõğõ konuş- mada, “Bir yanda gü- lümseyen, kadın hak- larından, sosyal gü- venlikten, atom bom- baları olmayan bir dünyadan bahseden bir Obama, diğer yan- daysa Honduras’taki darbenin arkasında olan ve Kolombiya’da 7 tane üs açan emper- yalist ülkenin başkanı Obama var” dedi. Chavez, 23-30 Eylül tarihlerinde New York’ta gerçekleştirile- cek Birleşmiş Milletler (BM) 64. Genel Kurulu görüşmelerine katõlõp katõlmayacağõna da he- nüz karar vermediğini söyledi. Havana’dadevbarõşkonseri Küba’nın başkenti Havana bir milyondan fazla kişinin katıldığı bir barış konserine sahne oldu. Devrim Meydanı’nda önceki gün gerçekleştirilen konsere ABD’de yaşayan Kolombiyalı şarkıcı Juanes (sağda) ile Latin Amerika ülkelerinden, İspanyol ve Kübalı 15 sanatçı katıldı. “Sınır Tanımayan Barış” adlı konser, Küba tarihinde 1959’daki devrimden beri en büyük etkinlik oldu. Juanes’in konsere katılması ABD Başkanı Barack Obama tarafından memnuniyetle karşılanırken, ABD’deki Kübalı göçmenler şarkıcıya tepki gösterdiler. Juanes’in konser öncesinde ölüm tehditleri aldığı da öğrenildi. (Fotoğraflar: REUTERS /AP) Carter, 2002’de Venezüella Devlet Başkanõ Hugo Chavez’e karşõ darbe girişiminden ABD’nin haberdar olduğunu hatta darbe girişimine doğrudan katõlmõş olabileceğini söyledi. Fildişinden süvari. Altından kemer tokası. Türkiye, Abhazya’yõ tanõrsa Moskova karşõlõk verecek iddiasõ ‘Rusya, KKTC’yi tanõyabilir’ Dış Haberler Servisi - Türkiye’nin, Abhazya’nõn Gürcistan’dan ayrõlmasõnõ tanõmasõna karşõlõk olarak Rusya’nõn da KKTC’nin bağõmsõzlõğõnõ tanõyabileceği öne sürüldü. Kafkaslar ve Avrasya yorumlarõyla tanõnan Paul Goble’õn, “Türkiye’nin Gürcistan’dan bağımsızlığını ilan eden Abhazya’yı tanıyan 3’üncü ülke olabileceğini” ortaya atmasõnõn ardõndan, Rusya’nõn KKTC’yi tanõmasõ gerektiği öne sürüldü. Goble, geçen hafta Moscow Times gazetesinde yayõmlanan yazõsõnda, 1992’den beri Gürcistan yönetiminden bağõmsõz olan ve geçen yõlki Rus-Gürcü savaşõnõn ardõndan bağõmsõzlõğõ Rusya ile Latin Amerika’daki müttefikleri Nikaragua ve Venezüella tarafõndan tanõnan Abhazya’nõn Ankara tarafõndan da tanõnabileceğini vurguladõ. Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’nun 7 Eylül günü Gürcistan’õ ziyaretini ve hemen ertesinde Dõşişleri Bakanlõğõ Müsteşar Yardõmcõsõ Büyükelçi Ünal Çeviköz’ün Abhazya’ya gidişini hatõrlatan Goble, Abhazya’nõn “yaklaşık 500 bin Abhaz ve Çerkezin yaşadığı Türkiye ile bağlarını güçlendirme” isteğine dikkat çekerek Türkiye Batõlõ müttefikleri nedeniyle Abhazya’yõ tanõmasa bile deniz taşõmacõlõğõnõn engellenmesine son verilmesi gibi konularda arabuluculuk yapabileceğini yazdõ. Goble, bunun karşõlõğõnda Rusya’nõn sadece Ankara tarafõndan tanõnan KKTC ile ilgili politikasõnõ gözden geçirebileceğini ifade ederek “Güney Kafkasya satranç tahtasında böyle hareketler tamamen inanılmaz gözükebilir, ama herhalde Türkiye’nin Ermenistan ile yeniden yakınlaşması kadar da inanılmaz değildir” dedi. Kafkasya uzmanõ Sergey Arutyunov’un ise polit.ru sitesinde yayõmlanan makalesinde Rusya’nõn “Abhazya’nın ağabeyi” diye tanõmladõğõ KKTC’yi tanõmasõ gerektiğini yazdõ. GENELKURMAY BAŞKANI YALANLADI Moskova füze planõndan vazgeçmedi Dış Haberler Servisi - Rusya Genelkurmay Başkanõ Nikolay Makarov, ABD’nin füze kalkanõ projesinden vazgeçmesinin ardõndan Rusya’nõn da Polonya sõnõrõna füze yerleştirme planõnõ askõya aldõğõ yolundaki haberleri yalanladõ. Makarov, ABD’nin, füze kalkanõ projesiyle ilgili kararõndan sonra Rusya’nõn tutumuna ilişkin bir soru üzerine, ülkesinin planlarõnda bir değişiklik olmadõğõnõ söyledi. Polonya sõnõrõna füze yerleştirilmesiyle ilgili kararõn siyasi olduğunu ve devlet başkanõ tarafõndan alõnmasõ gerektiğini belirten Makarov, Amerikalõlarõn füze kalkanõ projesinden vazgeçmediği, sadece plan üzerinde değişiklik yaptõğõ görüşünü savundu. Rusya Savunma Bakanõ Yardõmcõsõ Vladimir Popovkin, ABD’nin füze kalkanõ projesiyle ilgili açõklamasõnõn ardõndan, Polonya sõnõrõndaki Kaliningrad bölgesine kõsa menzilli İskender füzeleri yerleştirmelerinin gereksiz hale geldiğini belirtmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear