26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 20 EYLÜL 2009 PAZAR 10 DIŞ HABERLER BD’deki eğitim sistemini kullanõyorlar ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - Bundan iki ay kadar önce ABD’nin Utah Eyaleti’nde bulunan Arõkovanõ Bilim ve Teknoloji Akademisi hakkõnda Gülen hareketiyle bağlantõlõ olduğu yönündeki şikâyetler üzerine Eyalet Eğitim Kurulu tarafõndan soruşturma başlatõldõ. Şikâyetçilerden biri okulun eski aile birliği temsilcisi ve yönetim kurulu üyesi Kelly Wayment idi. Okul yönetiminin kuşku uyandõran mali işlemleri ve personel alõmõna yönelik inceleme başlatõlmasõnõ sağlayan Wayment, yaptõğõ araştõrmalar sonunda okulun Gülen hareketiyle bağlantõlõ olduğunu keşfettiğini söylüyor. Okulun Azeri asõllõ müdürü Muhammet Erdoğan’dan mali işlemlere yönelik hiçbir zaman tatmin edici bilgi alamadõğõnõ söyleyen Wayment, okulla ilgili bulgularõnõ öğretmenler ve velilerle paylaşmasõnõn hemen ardõndan hem aile birliği temsilciliği hem de yönetim kurulu üyeliği görevlerinden alõnmõş. Gülen hareketinin ABD’deki eğitim sistemini kullanarak kendine yandaşlar yaratmaya çalõştõğõnõ söyleyen Wayment, tehditler almasõna karşõn hareketle mücadelede kararlõ. Utah’da su tesisat şirketi olan Wayment’e göre Gülen hareketinin son bulmasõ için tüm dünyada ifşa edilmesi gerekiyor. Accord Enstitüsü ve Fethullah Gülen ismi... - Okulun Gülen hareketiyle ilişkisi olduğuna yönelik kuşkularınız ne zaman başladı? WAYMENT - Geçen yõl bir İspanyolca öğretmeni işten atõlmõştõ. Okul-aile birliğinin temsilcisi ve okulun yönetim kurulu üyesi olarak bu kovulmanõn nedenlerini öğrenmek istedim. Öğretmen değerlendirme raporunu incelediğimde bu raporun Kaliforniya’daki Accord Enstitüsü isimli bir kuruluş tarafõndan hazõrlandõğõnõ gördüm. Bu değerlendirmenin neden bizim okulun müdürü ya da yönetim kurulu tarafõndan yapõlmadõğõnõ merak ederek bu kuruluşla ilgili araştõrma yapmaya başladõm. Araştõrmalarõmda bu kuruluşun Utah’ta çocuklarını yolladığı okulun Gülen hareketiyle bağlantılı olduğunu öğrenip mücadeleye başlayan ABD’li Wayment: A “dinler arası diyalog” ile ilişkili olduğunu keşfettim. Araştõrmalarõmõ sürdürdüğümde ise karşõma Fethullah Gülen ismi çõktõ. - Başta Gülen hareketinin ne olduğunu düşündünüz? O zamanlar emin değildim. Dinler arasõ diyaloğun hedefinin Hõristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar ve Hindular arasõnda diyalog kurulmasõ olduğu yazõyordu her yerde. Dõşardan bakõlõnca iyi bir örgüt gibi duruyordu. Ancak hareketin örgütsel stratejilerine yönelik Gülen’in yandaşlarõndan birinin yazdõğõ makaleyi okuduğumda korktum. Çünkü bu strateji bizim okulun yönetilme biçiminin yansõmasõ gibiydi. Okul bu stratejiyi kimseye bilgi vermeden gizlice yürütüyordu. Bu beni çok endişelendirdi. Gizlilik stratejisi - Nasıl yapılıyordu bu? Bu stratejide “başkasıyla ilişkili olduğunuzu kimseye söylemeyin, her şeyi gizlilik içinde yapın, kimseyle paylaşmayın, eğer birileri öğrenirse hedeflerimize ulaşmamız zorlaşır” gibi şeyler yazõyordu. Diğer gruplarla bağlarõn gizli tutulmasõ isteniyordu. - Bu makalede Gülen hareketinin hedefine yönelik bilgi veriliyor muydu? Hayõr, hedefe yönelik bir bilgi yoktu ama Gülen’in İngilizceye çevrilmiş vaazlarõ ve Today’s Zaman’da çõkan sözleriyle Türkiye’deki gazetelerde yazanlar arasõnda büyük farklar olduğunu gördüm. Gülen’in yandaşlarõna “sessizce ve gizlice büyümeliyiz ve onları istila etmeliyiz” gibi sözleri oldukça kaygõ vericiydi. Ayrõca bunu yaparken “takıyyenin” de kullanõlabileceğini söylüyordu. Okul yönetimine bu konuda sorular sormaya başladõm ama hiçbir yanõt alamadõm. Benim dõşõmdaki tüm okul yönetim kurulu üyeleri Türk’tü ve benim farklõ önerilerimi sürekli blok halinde reddediyorlardõ. Ben Utah’taki toplumun bir parçasõ olarak başka bir velinin daha kurula eklenmesi konusunda õsrar ediyordum. Diğer üyeler ise kendilerinin de bu toplumun bir parçasõ olduğunu savunuyordu. Oysa hiçbiri ABD vatandaşõ değildi. Massachusettes’den yeni gelen üye Murat Çıtır dinler arasõ diyalog için çalõştõğõnõ söyleyince kuşkularõm iyice arttõ. Büyük ağ - İşten kovulan öğretmenle görüştünüz mü? Evet. Kendisinin neden kovulduğunu bilmediğini söyledi bana. Ona kurulun böyle bir karar aldõğõnõ söylemişler. Oysa ben de o kuruldaydõm ve bana hiçbir şey söylenmedi. Öğretmenin kimseyle ne konuşmasõna ne de kendini düzeltmesine şans tanõndõ. Yönetim kurulu başkanõ ile konuşmaya gittiğimde bana söylediklerinden okul müdürüyle her şeyi konuşmuş olduğunu anladõm. Yani müdürün her şeyden haberi oluyordu. Bu kurul tüzüğüne aykõrõ bir durum. - Sizi çocuklarınızı okuldan almaya iten dönüm noktası ne oldu? Aslõnda Murat Çõtõr’õn katõldõğõ kurul toplantõsõ benim için önemli bir dönüm noktasõ oldu. Dinler arasõ diyalogdan söz edince Gülen hareketiyle bu okulun bir bağõ olduğunu anlamõştõm. Daha önce kuşkulanmõştõm ama yüzde yüz emin değildim. Çünkü bu grup çok dikkatli, arkalarõnda hiçbir belge bõrakmõyorlar. Ama internette yaptõğõmõz araştõrmalar -bu araştõrmalarõ iki kişi yürütüyoruz- bazõ sitelerin başka sitelere bağlõ olduğunu ortaya koydu. Kõsacasõ Gülen’in okullarõ ve kuruluşlarõnõn yer aldõğõ büyük bir ağ olduğunu keşfettik. ‘Öğretmenler maaşlarını okula borç veriyordu’ - Okulun Gülen hareketiyle bağlantısı olduğunu öğrenince ne yapmaya karar verdiniz? WAYMENT - Başta kafamda Utah’taki yöre sakinleriyle birlikte okul yönetim kurulunu devralmak ve okulla bu gruplar arasõndaki bağõ koparmak vardõ. Sonuçta iyi eğitim veren bir okuldu. O zaman okulu kurtarabileceğimizi düşünüyordum. Bir velinin daha kurula girmesini istiyordum. Bunun için velilere yönelik yahoo grubu oluşturdum ve onlarõ üye olmaya davet ettim. Bunu, her türlü iletişimim okul yönetiminin kontrolünden geçtiği, sansüre uğradõğõ ve velilere ulaşõmõm engellendiği için yaptõm. Velilere okulda neler döndüğünü anlatmaya başladõm. Başta kurula katõlmalarõnõ teşvik ettim. Ve yönetimin okul tüzüğüne aykõrõ uygulamalarõnõ anlattõm. Müdür bu yüzden bana çok kõzdõ. - Sonra ne oldu? Benim gönderdiğim e-postalarõ gören tarih öğretmeni Adam Kuntz, müdürün Yahudi soykõrõmõna yönelik görüşlerini anlattõ bana. İkinci Dünya Savaşõ’na yönelik seçmeli bir ders için müdürle görüşmeye giden Kuntz, müdürün kendisine Yahudi soykõrõmõnõn tartõşmaya açõk olduğunu, aslõnda Yahudilerin holokost yaptõğõnõ ve Amerikalõ öğrencilerin kendilerine ne söylenirse inandõğõnõ ancak bu yanlõş tarih derslerinin kendi okulunda verilmeyeceğini söylediğini anlattõ. Müdür ayrõca El-Kaide’nin bir terör örgütü olmadõğõnõ ve ikiz kulelere saldõrõlarõn da Yahudiler tarafõndan planlandõğõnõ savunmuş. Kuntz bana müdürle olan bu görüşmeleri kaydettiğini de söyledi. - Okulun Gülen hareketiyle bağı olduğunu velilere ne zaman bildirdiniz? Geçen mart ayõnda Act for America isimli kuruluştan bir e-posta aldõm. Bu e-postada Gülen’in ABD eğitim sistemine nasõl sõzdõğõ anlatõlõyordu. Bu mektubu yahoo grubuna yolladõm ve velilere kaygõlarõmõ ilettim. Ayrõca kendilerinin araştõrma yapmalarõ konusunda cesaretlendirdim. Bana gelen yanõtlarda bazõ veliler çocuklarõnõ okuldan alacaklarõnõ söylerken bazõ veliler bana kõzarak fesat çõkarmakla suçladõlar. Okul yönetimi bana hiçbir tepki vermedi. Bundan bir süre sonra aynõ e-postayõ ABD’deki tüm Gülen okullarõndaki Türk olmayan öğretmen ve veli temsilcilerine yolladõm. Ondan sonra e-posta ateşine tutuldum. Bazõlarõ beni “İslam düşmanı, aşırı sağcı, deli ve ırkçı” olmakla suçladõ. Bazõlarõ da okullarõnda endişe verici uygulamalar gördüklerini ve atacaklarõ adõmlar konusunda öneriler istiyordu. Borçlara yüzde 18 faiz - Okulun Gülen hareketiyle mali ilişkilerine yönelik elinizde belge var mıydı? Hayõr ama çok kuşku çeken bir işleyiş vardõ. Öncelikle kurul toplantõlarõnda okula yönelik masraflarõ sorduğumda hiçbir zaman tatmin edici bir yanõt alamõyordum. Okul müdürü “Şu anda tam rakamı bilemiyorum” gibi laflarla oyalõyordu. Hiçbir zaman okulla ilgili masraflar konusunda açõk bir bilgi alamadõm. Sürekli mali zorluk çekmemize ve yeterli bütçemiz olmamasõna karşõn satõn alõnmasõ gereken şeyler için bir yerlerden birdenbire para bulunuyordu. Örneğin bazõ öğretmenlerin yõllõk maaşlarõnõ okula borç olarak verdiği ortaya çõktõ. Bir Türk öğretmen okula yõllõk 61 bin dolarlõk maaşõnõ vermişti. Accord Enstitüsü başkanõnõn yanõ sõra diğer gruplar da okula borç veriyordu. Müdür ise bu borçlarõ arkadaşlarõndan aldõğõnõ söylüyordu. Bu borçlar için yüzde 18 faiz veriliyordu. Ayrõca bu öğretmenler gittikten sonra Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan ya da Türkiye’den yerlerine başkasõ geliyordu. Bu öğretmenlerin vize durumlarõna da baktõk. Utah Üniversitesi’nde çalõşmalarõ için bu öğretmenlere vize alõndõğõnõ gördük. Vize süreleri dolan bu öğretmenlerin hiçbiri geldiği ülkeye geri dönmüyor, çalõşmak için Kaliforniya, Arizona ya da başka eyaletlere gidiyor. - Yani Gülen hareketi ABD’ye kendi yandaşlarını getirerek burada kalmalarını sağlıyor? Kesinlikle. - Son e-postayı yolladıktan sonra ne oldu? Bunu yolladõktan sonra okul, internet sunucu sistemini çok tehlikeli bir saldõrõ olduğu bahanesiyle kapattõ. Tüm gün öğretmenlerin e- postalarõna ulaşmalarõ engellendi. Müdür gelen tepkiler sonucu Gülen hareketiyle ilgili olmadõklarõnõ savunuyormuş. Bir taraftan “Yüzde bin bu grupla ilişkimiz yok” diğer taraftan “Ama Fethullah Gülen çok iyi bir insandır” gibi laflar etmiş. Sonra okul Utah’taki öğretmenlere bir mektup gönderdi. Bu mektupta “eski” okul birliği temsilcisinin (yani ben) kendilerine iftiralar attõğõ, okul yönetimini manipüle etmeye çalõştõğõ ancak başarõsõz olduğu, Utah Üniversitesi dõşõnda hiç kimseyle ilişkileri olmadõğõnõ ve bana karşõ hukuki yollara başvurulacağõ yazõyordu. - Yani sizi görevden aldıklarını bu mektupla öğrendiniz? Evet. Aynõ zamanda okul kurulu üyeliğim de sonlandõrõldõ. Önce buna karşõ savaşmayõ düşündüm ancak sonradan değmeyeceğini anladõm. Okulda bazõ şeyleri değiştirmek için yapabileceğim bir şey kalmamõştõ. Çünkü artõk beni dinlemek istemiyorlardõ. Ve çocuklarõmõ okuldan almaya karar verdim. - Okulu Utah Eyalet Eğitim Kurulu’na da şikâyet ettiniz Okulda olanlarla ilgili Eyalet Eğitim Ofisi ile temasa geçtim. Onlar da incelemeye başladõlar. Eyalet milletvekili ve senatörünün konuyla ilgilenmesiyle daha çabuk ilerleme sağlandõ. İnceleme süreci hâlâ devam ediyor, henüz bir sonuç yok. Okulla ilgili çok daha derinlemesine bir soruşturma yapõlmasõ için çalõşõyoruz. Bu noktada en iyi seçeneğin olayõn halka duyurulmasõ olacağõnõ düşünüyoruz. Böylece insanlar bu okulla ilgili her şeyi öğrenebilsin. Bu okulda yanlõş bir şeyler dönüyor. ‘Türkler Gülen hareketine karşı mücadele etmeli’ - Araştırmalarınız ışığında Gülen hareketinin ne olduğu sonucuna vardınız? WAYMENT - Gülen hareketi kendi amaçlarõna sempatiyle yaklaşan bir nesil yetiştirmeye çalõşõyor. Amerikan çocuklarõna İslamõ aşõlamak hedefleri olmasa bile bu hareket için yandaş yaratmaya çalõşõyorlar. Ve bu neslin bu hareketi savunmasõnõ sağlamak istiyorlar. Dünyanõn diğer yerlerinde de Gülen hareketinin amacõ bu. Türkiye’de olduğu gibi sonunda bu çocuklar büyüyüp önemli görevlere geldiklerinde ABD politikalarõnda ve kültüründe daha büyük bir kontrole ve etkiye sahip olacaklar. Bence buradaki hedefleri bu. Ve bu hedefe ulaşmak için yõllarca çalõşmaya hazõrlar. Bu yavaş ve sinsi bir süreç. Hazõrladõğõmõz grafiğe bakarsõnõz ülkenin ortasõndaki birkaç eyalet dõşõnda tüm ülkenin her yerine Gülen okullarõnõn yayõldõğõnõ göreceksiniz. Eğitim sistemini kullanarak kendi hareketlerinin ve gündemlerinin reklamõnõ yapõyorlar. Türkiye Batılı değerlerden uzaklaşıyor - Gülen hareketinin İslamcı bir ideoloji yaydığını düşündünüz mü? Diğer İslamcõ gruplara benzemiyorlar. Cumalarõ camiye gitmiyorlar. Dinin diğer gereklerini çok da yerine getirmiyorlar. Bizimle yani kâfirlerle ilişkiye girmeyi tercih ediyorlar. Siz sorana kadar okullarda İslam konusunu gündeme getirmiyorlar. Pek çok kişi bu gruba sempatiyle yaklaşõyor. Ancak ben artõk çok temkinliyim. Ben bu grup üzerinde kamuya açõk ayrõntõlõ bir inceleme yapõlmasõnõ istiyorum. Dünyanõn her yerinden bu hareketle ilgili bilgi alabileceğimiz bir blog başlatmayõ planlõyorum. Dünyada daha fazla insanõn eğitilmesini sağlayabiliriz bu konuda. Bunlar sonunda o kadar çoğalacaklar ki biz bu büyüyen kumun altõnda boğulup gideceğiz. Gülen hareketinin etkisinin sonucu müttefiğimiz Türkiye’nin daha fazla İran, Suriye gibi Batõlõ değerlere karşõ çõkan ülkelere yaklaştõğõnõ görüyoruz. - Gülen hareketinin siyasi amaçları olduğunu düşünüyor musunuz? Evet. Buna kesinlikle inanõyorum. Bu siyasi bir örgüt. Bu hareket dinler arasõ diyaloğu yaymaya çalõşan iyi huylu bir grup değil. Buna inanmõyorum. Onlarõn ulaşmak istedikleri bir gündemleri var. Oturup beklenmemeli - Bu harekete karşı savaşmaya kararlısınız? Evet. Ne yapabileceğimi bilmiyorum çünkü ben Utah’ta yaşayan tek bir kişiyim. Bununla elimden geldiğince savaşacağõm. Bu grup göründükleri ve kendilerini tanõttõklarõ gibi değil. Eğer öyle olsalardõ şeffaf, açõk ve dürüst olurlardõ. Bu kadar gizlilik içinde olmazlardõ. Umarõm Türkiye’de Gülen hareketine karşõ çõkan insanlar buna karşõ savaşõrlar. Eğer savaşmazlarsa bundan büyük pişmanlõk duyacaklar. Çünkü bu hareket tüm Türkiye’yi ele geçirecek. Türklerin buna karşõ ayağa kalkmasõ ve savaşmasõ gerekiyor. Oturup bekleme gibi lüksleri yok. Bu hareket eğer açõğa çõkarõlõr ve ifşa edilirse yaşayamaz. İnsanlar aslõnda ne olduklarõnõ görürse bu hareket ölür. Çünkü bu hareket herkesin gözü önünde yaşayamaz. Ancak dünyanõn farklõ yerlerinde buna karşõ savaşmak gerekiyor. Korku ve tembelliğin buna engel olmasõna izin vermemeliyiz. Benim bir ailem ve işim var ve bununla savaşarak cebime tek kuruş girmiyor. Ama bu benim için çok önemli. ABD’nin Utah eyaletinde eğitim veren Arõkovanõ Bilim ve Teknoloji Akademisi’nin eski velilerinden Kelly Wayment, okulda geçen yõl bir İspanyolca öğretmeninin işten atõlmasõnõn ardõndan tehditlere karşõn başlattõğõ bireysel araştõrma dikkatleri yeniden uluslararasõ yapõlanmaya sahip Fethullah Gülen hareketine çevirdi. Okulun yönetim kurulu üyeliğinden alõnan Wayment, “Bu siyasi bir örgüt, dinler arasõ diyaloğu yaymaya çalõşan iyi huylu bir grup değil” diyor. Hareketin eğitim sitemini kullanarak yandaş yaratmaya çalõştõğõnõ belirten Wayment şunlarõ söylüyor: “Bu neslin bu hareketi savunmasõnõ sağlamak istiyorlar. Dünyanõn diğer yerlerinde de Gülen hareketinin amacõ bu. Türkiye’de olduğu gibi sonunda bu çocuklar büyüyüp önemli görevlere geldiklerinde ABD politikalarõnda ve kültüründe daha büyük bir kontrole ve etkiye sahip olacaklar. Bu hedefe ulaşmak için yõllarca çalõşmaya hazõrlar. Bu yavaş ve sinsi bir süreç.”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear