Catalog

CMYB C M Y B 17 EYLÜL 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR TAKA’dan Türkiye’nin Görünüşü TAKA, bizim Karadenizli hemşehrilerimizin ge- leneksel balıkçı teknesi olan taka değil. TACA diye yazılan, “Türk Amerikan Kültürel İt- tifakı” anlamına gelen ismin İngilizce baş harfle- rinden oluşan bir sözcük. Chicago’daki Türklerin kurduğu bir dernek. Amerikalılara Türkiye’yi tanıtmaya çalışıyor. Üyelerinin hepsi pırıl pırıl, kendi alanlarında çok başarılı insanlar. Her birinin yaşam öyküsü aslında bir başarı se- rüveni. Örneğin mütevelli heyet başkanı Dr. Orhan Kay- makçalan bütün Amerikalıların çok saygı gös- terdiği ünlü bir mikro cerrah, tam bir hümanist. Derneğin başkanı Hatice Dinç, son derece ba- şarılı bir profesyonel, entelektüel derinliği olan bir genç. Yönetim kurulundakilerin hepsi ya kendi işleri- ni kurmuş girişimciler ya da büyük kuruluşlarda önemli makamlarda görev yapan profesyoneller. Keşke yerim olsaydı da tek tek adlarını ve ba- şarılarını sıralayabilseydim. Hiçbiri Türkiye ile olan ilişkisini, ülkesine olan il- gisini kesmemiş. Hepsinin yüreği vatan sevgisi, sıla hasreti ile do- lu. Türkiye’yi günü gününe izliyor, sorunları tartı- şıyorlar. Derneğin beni en çok etkileyen yanı, durmuş oturmuş kurucu ve yönetici üyelerin yanında, ye- ni katılan genç insanlar. Pırıl pırıl gençler, bir yandan başarı yolunda iler- liyor, bir yandan da ülkelerini tanıtmaya uğraşı- yorlar. Chicago’da yaşayan, bu yazıyı okuyup da, TA- CA’ya henüz katılmamış olan Türkler varsa onları da derhal bu güzel insanlarla temasa geçmeye da- vet ediyorum. Benim konuşmam Türkiye’nin geleceğiyle ilgi- liydi. Chicago’daki Türkler bir yandan Amerikalılara ülkelerinin iyi yanlarını tanıtırken bir yandan da Amerikan dış politikasında Türkiye’ye ilişkin olan yanlışları düzeltmeye çalışıyorlar. Zor ve hatta çelişkili bir iş. Çünkü Amerika’nın Türkiye’ye yönelik “Ilımlı İs- lam” yaklaşımının yanlışlarını anlatmak, ancak bu politikanın ülkede yarattığı sıkıntıları dile getirmekle olanaklı. Oysa onlar, Amerikalılara ülkenin sorunlarını de- ğil, iyi yönlerini anlatmaya adamışlar kendilerini. Bu nedenle, Amerikalılar da dinlediği için İngi- lizce yaptığım konuşmada tarihsel açıdan Türki- ye Cumhuriyeti’nin başarılarını, Türk Amerikan iliş- kilerinin tarihsel çizgisini anlatarak geleceğe bak- maya çalıştım. Özet olarak Amerikalıların, Türkiye’ye din ba- zında veya etnik temelde, ayrılıkçı biçimde bak- malarının demokrasi ve insan hakları bakımından yanlışlığını vurguladım. Esas değerlerimiz olan demokrasi ve insan hak- larının, ancak dincilik ve milliyetçilik yaklaşımla- rı aşılarak bir üst düzeyde, vatandaşlık düzeyin- de gerçekleştirilmesinin olanaklı ve anlamlı ol- duğunu açıklamaya çalıştım. Konuşmamdan sonraki soru yanıt bölümü özellikle genç dinleyicilerin istekleri üzerine Türk- çe devam etti. Gelen soru ve yorumların hepsi, yaklaşımımın ne denli doğru olduğunu gösterdi. Chicago’dan ülkelerine bakan Türkler, Türki- ye’deki demokrasinin ve insan haklarının dini ve- ya etnik açılarla ele alınmasının ülkeyi çıkmaza gö- türmesinden kaygı duyuyorlar. ekongar@cumhuriyet.com.tr www.kongar.org www.citroen.com.tr CITROËN C4 TEKNOLOJİSİ EYLÜL’E ÖZEL FİYATIYLA... ÖTV’DE EYLÜL SON FIRSAT! * ÖTV indirimi ve Citroën kampanya desteği ile birlikte Citroën C4 1.4i SX için önerilen anahtar teslim satış fiyatıdır. CITROËN C4 30.500 TL’DEN* BAŞLAYAN FİYATLARLA Cinsel istismar suçundan yargõlanan Vakit gazetesi yazarõ, karar sonrasõ yürümekte güçlük çekti Üzmez’e 13 yıl hapis LEVENT GENCELLİ BURSA - Bursa’da geçen yõl nisan ayõnda 14 yaşõndaki B.Ç’ye cinsel istismarda bulun- duğu iddiasõyla yargõlanan dinci Vakit gazetesi yazarõ Hüseyin Üzmez, 13 yõl 1 ay 15 gün hap- se mahkûm edildi. Davada, “cinsel istismara aracılık yap- mak ve hürriyeti tahdit” suçla- rõndan yargõlanan B.Ç.’nin an- nesi Livaze Ç. ise beraat etti. Bursa 4. Ağõr Ceza Mahke- mesi’ndeki duruşmada Üzmez, B.Ç’nin annesi Livaze Ç. ve babasõ Bekir Ç. ve avukatlar hazõr bulundu. Son savunma- sõnda suçsuz olduğunu, kendisi- ne yõllar önce ağõr yaraladõğõ gazeteci Ahmet Emin Yal- man’õn yakõnlarõ olduğunu söy- leyen kişilerce komplo kuruldu- ğunu ileri süren Üzmez, mah- keme heyetine “Beni tahliye edin. Dünya sizi alkışlasın” dedi. Üzmez’in avukatlarõ da telefon dinlemelerinin hukuk dõşõ olduğunu bu nedenle Üz- mez’in tutuklanamayacağõnõ öne sürdüler. Avukatlardan Bayram Sabah, yargõlamanõn mahkemede değil medyada ya- põldõğõnõ, bu nedenle Üzmez’in beraatõnõ bile istemeyeceğini söyledi. Avukatlarõnõn savun- malarõnõ dinlerken bir ara sinir- lenen Üzmez, “Bana bir şey sormayacak mısınız? Zekât keçisine döndük. Can benim. Suçu ben çekiyorum. Başka- ları konuşuyor” diye bağõrdõ. Bursa’nõn İnegöl ilçesindeki Özdilek Lokantasõ’nda oturur- ken yanõna yaklaşan 2 kişinin kendisine kola içirdiğini ve daha sonra olanlarõ anõmsamadõğõnõ savunan Üzmez, şunlarõ söyledi: “Ben idamla bile yargılanır- ken yalan söylemedim. Müslü- manım. Bu davanın bazı de- ğişti. Cinsel istismar davası ol- maktan çıktı. Fransa’daki Dreyfus Davası gibi komplo- dur. Benim yanıma bir gün bi- rileri geldi. ‘Ahmet Emin Yal- man’õn akrabasõyõm’ dediler. Barış Manço Kültür Merke- zi’nde görüştük. Bana, ‘Biz kimseden hõncõmõzõ bõrakmayõz’ dediler. Onlara, ‘Ahmet Emin Yalman’la barõştõk. Beni affetti. Ne istiyorsunuz?’ dedim. Ya- kında tutuklanacağımı söyle- yerek ayrıldılar. Mahkeme he- yeti olarak sizler iyi insanlar- sınız. Sizin yerinizde olsam be- ni salarım. Tutukluluğu kaldı- rırım. Bir yere gidemem.” Tuhaf savunma Savunmasõnda Başbakan’a “kardeşim” diye hitap eden Üzmez, sözlerini şöyle sürdür- dü: “Bizim kardeşimiz, Baş- bakanımız, gözlüğünü değiş- tirse, saçını değiştirse günler- ce bir yerde durur, kimse ta- nımaz ama ben alaca dana olmuşum. Her yerde tanını- rım. Beni salın.” Mahkeme heyeti önce Üz- mez’in 15 yõl 9 ay ağõr hapse mahkûm olduğunu açõkladõ. He- yet, duruşmalardaki iyi halini dikkate alarak cezayõ 13 yõl 1 ay 15 güne indirdi. Üzmez’in “hürriyeti tahdit” suçundan ise beraatõna karar verildi. Anne Li- vaze Ç’nin de beraatõna karar verildi. Üzmez, adliyeden çõka- rõlõrken jandarmalarõn desteğiyle yürüyebildi. Kültür Bakanlõğõ, sit alanõna bina yapõyor Haber Merkezi - Kül- tür ve Turizm Bakanlõ- ğõ’nõn iki ay önce “çar- pık yapılaşmayı önle- mek” gerekçesiyle Nev- şehir’in Avanos ilçesinde peribacalarõnõn bulundu- ğu birinci derecede sit alanõ olan Zelve Açõk Hava Müzesi girişinde başlattõğõ inşaat bölgede yaşayan halk ve turistle- rin tepkisine yol açtõ. Tepkiler üzerine hareke- te geçen Avanos Beledi- yesi, “projeye uygun” olmadõğõ gerekçesiyle in- şaatõ mühürledi. Kültür ve Turizm Ba- kanõ Ertuğrul Günay ise inşaatõn peribacalarõ- na çok yakõn olmadõğõnõ savunarak, “Yerel esna- fın abarttığı bir geliş- me. Peribacalarının ya- nına, içine, dibine, 100 metre yanına kimse böyle bir şey yapamaz” diye konuştu. Bölgede estetik bir düzenleme ya- põldõğõnõ ve attõklarõ her adõmõn Kültür ve Tabiat Varlõklarõnõ Koruma Ku- rulu denetiminden geçti- ğini belirten Günay, “Yaptığımız iyi girişim- ler böyle geleneksel alışkanlıklarla çatışı- yor. Konuyu yakından takip ediyorum” dedi. PERİBACALARI Aleviler hükümeti eylemle uyaracak ‘AİHM KARARLARI UYGULANSIN’ ALİ AÇAR Alevi örgütleri hükü- metin, Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’nin “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin zorunlu olamayacağı” yönünde- ki kararõnõ hiçe saydõğõnõ belirterek “AİHM ka- rarlarının” uygulanma- sõnõ istedi. Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanõ Ali Kenanoğlu, “Hükü- meti, AİHM kararları- nı yok saydığı için Av- rupa Konseyi’ne şikâyet ettik. AİHM kararları- nın uygulanmasını isti- yoruz. Kasımda İstan- bul’da kitlesel eylemle AKP’ye son uyarımızı yapacağız” dedi. Din dersinin zorunlu ol- maktan çõkarõlmasõ için Danõştay’da Hatice Altı- nışık’õn kazandõğõ dava ve AHİM’de Hasan Zen- gin’in kazandõğõ davanõn dersi zorunlu olmaktan çõkardõğõna vurgu yapan Kenanoğlu, “Bu kararlar Alevi yurttaşların gene- lini kapsamaktadır. Da- valar neticesinde ana- yasada gerekli değişik- liklerin yapılması gere- kirdi. Fakat, hükümet ‘bu kararlarõ uygulama- yacağõnõ’ söyledi. Hüke- meti Avrupa’ya şikâyet etti, Türkiye’de ise de- mokratik mücadelemizi vermeye devam ediyo- ruz” diye konuştu. Gazetecilere saldırı ÇORUM (Cum- huriyet) - Çorum’da yayõmlanan Havadis gazetesi çalõşanlarõ ön- ceki gece gazete bina- sõndan ayrõldõklarõ sõra- da, bir grubun saldõrõsõ- na uğradõ. Gazete çalõ- şanlarõnõ iş merkezi önünden itibaren izle- yen grup, çalõşanlar ga- zete aracõna bindiği sõ- rada saldõrõda bulundu. Çalõşanlar durumu son anda fark ederek olay yerinden uzaklaştõ. 3 kardeş yaşamını yitirdi EREĞLİ (AA) - Zonguldak’õn Ereğli il- çesinde bir otomobil ile minibüs çarpõşarak şarampole devrildi. Otomobil sürücüsü, ağabeyi ile kardeşi ya- şamõnõ yitirdi. ‘Kökler ve Dallar’ konseri İstanbul Haber Servisi - Türkiye Sa- katlar Derneği’nin (TSD) düzenlediği “Kök- ler ve Dallar Konseri” ile sevginin, kardeşli- ğin ve barõşõn türküleri yankõlanacak. Dev bir müzik organizasyonu gerçekleştiren TSD, konser ile tarihi buluşmaya da imza atacak. 26 Eylül’de saat 20.30’da gerçekleştirilecek konser TSD’nin “Düşlerime Dokun” başlõ- ğõyla yapõlacak. Bakanlõk tarafõndan tahsis edilen Topkapõ’daki Aya İrini Müzesi’ndeki konserde, ud virtüözü Ara Dinkjian ve bağla- ma ustalarõndan Erdal Akkaya sahne alacak. BAŞBAKAN’IN ZİYARET ETTİĞİ KADIN ÖLDÜ Haber Merkezi - Ramazan ayının ilk günlerin- de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyaret ederek birlikte iftar yaptığı Olgun ailesi zor gün- ler geçiriyor. Ankara’nın Çankaya semtindeki Bağcılar Mahallesi’nde bulunan bir gecekonduda yaşayan ve felçli eşine bakan Ayşe Olgun, Başba- kan Erdoğan’a eşi Çöllü Olgun’un tedavisi için yardım istedi. Erdoğan’ın talimatı üzerine hasta- neye kaldırılan Çöllü Olgun’un tedavisine başlan- dı. Ayşe Olgun da eşinin yanında refakatçı olarak kalmaya başladı. Ancak bir süre sonra fenalaşan Ayşe Olgun komaya girdi. Felç olan Olgun, ta- burcu edildikten sonra geri döndüğü evinde yaşa- mını yitirdi. Ayşe Olgun, çocukları ve yakınları tarafından toprağa verildi ancak ailenin yaşadık- ları bununla da sınırlı kalmadı. Ankara Büyükşe- hir Belediyesi, ailenin oturduğu gecekonduyu ‘bölgeden yol geçeceği’ gerekçesiyle yıkma kararı aldı. Olgun’un çocuklarına da evi boşaltarak yıkı- mı beklemekten başka yapacak bir şey kalmadı. Aç bebek hastaneye kaldırıldı MERSİN (Cumhuriyet) - Mersin’de so- kaklarda dilencilik yaparak geçinen üç ay- lõk hamile Emine Balkar’õn (30) kucağõn- daki çocuğun aşõrõ zayõf ve bitkin bir halde olduğunu fark eden bir kişi durumu polise bildirdi. İhbar üzerine Balkar’õ bulan polis, besinsizlikten iskelet gibi gözüken çocuk için ambulans çağõrõrken anne çocuğunun elinden alõnacağõ korkusuna kapõlarak ağ- lamaya başladõ. Anne ve çocuğu Toros Devlet Hastanesi’ne götürülürken 5 saat süren tedavinin ardõndan taburcu edildi. Ocakta göçük: 1 ölü GİRESUN (AA) - Giresun’un Şebinkara- hisar ilçesinde, Uğurca köyü Tutak Dağõ mevkisinde faaliyet gösteren özel bir şir- kete ait maden ocağõnda, vardiya amiri maden mühendisi Deniz Tanrõöver (30) ile işçi Duran Tülay’õn (30) nortaj galerisi bölgesindeki panolarõn kontrolünü yaptõğõ sõrada kalaslarla kapatõlmõş ve üzerinde toprak bulunan altõ boş zemin çöktü. Çök- me sonucu, Tanrõöver olay yerinde yaşa- mõnõ yitirdi, Tülay ise yaralandõ. Canlı yayında gasp FETHİYE (AA) - Fethiye’de bir otelde çalõşan Ramazan Dala bankadan kredi ola- rak çektiği 200 bin lirayõ bir başka banka- ya götürmek üzere çõktõğõ esnada, maskeli ve silahlõ bir kişinin saldõrõsõna uğradõ. Pa- ralarõ alarak kaçan kapkaççõyõ kovalayan Fethiye Gözde Gazetesi Muhabiri Rama- zan Coşkun, kapkaççõyõ etkisiz hale getire- rek, elindeki silahõ olay yerine gelen polis- lere teslim etti. Kapkkaççõ H.D’nin Dala ile aynõ otelde çalõştõğõ öğrenildi.