24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 27 AĞUSTOS 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Erdoğan, Baykal ve Genelkurmay’ın Açıklamaları Adına ister “Kürt Açılımı” deyin, ister “Demok- rasi Açılımı” bu “Açılımda” hedefimiz nedir? Tabii “Açılımın” adının konması da bir ölçüde hedefi belirler. Ya da tam tersi: Hedefinizi belirlediyseniz, “Açılımın” adını da ona göre koyarsınız. Eğer “Kürt Açılımı” derseniz, hedefiniz Kürt kö- kenli vatandaşlarımız ve hatta belki Türkiye Cum- huriyeti’nin sınırlarının dışında da yaşayan Kürt- lerdir. Yok eğer “Demokrasi Açılımı” derseniz o zaman hedefiniz demokratik rejimdir. Dolayısıyla ilk soru şu: “Açılımın” hedefi Kürtler veya Kürt kökenli va- tandaşlarımız mıdır, yoksa demokratik rejim mi? Siyasal sorunlar birbirinden bu denli soyut da değildir. Örneğin, “Türkiye’de ‘Kürt sorunu’ denilen so- run aslında bir ‘Demokrasi sorundur’ ve bir ‘De- mokratik Açılımla’ ‘Kürt sorununu’ da çözmeyi he- defliyoruz” denilebilir; ki CHP’nin tutumu budur. Bu yaklaşımı son basın toplantısında Baykal di- le getirmiştir. Belki iktidar ile muhalefet arasındaki uzlaşma, (tabii eğer böyle bir uzlaşma gerçekleşebilirse) Kürt kökenli vatandaşlarımızın da sorunlarını çözecek bir “Demokrasi Açılımı” üzerinde olacaktır. Ama tabii açılımın adını “Kürt Açılımı” diye ko- yarsanız ve bu isimde ısrar ederseniz o zaman gündeme çok daha farklı tartışma konuları gele- cektir: Örneğin devlet biçiminin federasyona dönüş- mesi… Veya bazı sınır değişikliklerini de içeren ayrılıkçı modeller… Tabii bütün bu tartışmaların altında siyaset ol- duğu kadar sosyolojik gerçekler ve süreçler de ya- tar: “Demokratik Açılım” adı altında federatif yapı- nın, ya da ayrılıkçı bir modelin savunulması da ola- naklıdır. Örneğin “yerel yönetimde özerklik” modelleri… Veya “anadilde resmi öğretim” uygulaması… Ayrılmaya, bölünmeye giden süreçlerdir. Baykal’ın dikkat çektiği olasılıklar bunlardır. Genelkurmay Başkanı’nın son açıklaması, MGK bildirisiyle birlikte düşünüldüğünde, “Açılımın” dev- let katında anayasanın üniter devlet temeli çer- çevesinde ele alınacağı anlaşılıyor. Siyaseten, federasyon dahil her fikir açıklana- bilir, ayrılıkçılık dahil her hedef gündeme getirilebilir. Bütün bunların tartışılma yeri de TBMM’dir. Bu nedenle, Meclis’teki adil temsili engelleyen yüzde 10 barajının kaldırılması zorunludur. AKP’nin “Açılımdaki” samimiyeti bu barajı kal- dırma girişimleri ile doğru orantılıdır. “Açılımı” ortaya atan AKP iktidarıdır. Bütün olasılıkların soğukkanlı bir biçimde ve de- mokratik kurallar çerçevesinde tartışılmasını sağ- lamak da onun görevidir. Ama Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tar- tışma üslubu ne soğukkanlı, ne de demokratik gö- rünüyor… Acaba nereye gittiğini ve hedefin ne olduğunu bilmiyor da onun için mi böyle öfkeli? Yoksa tam tersine çok iyi biliyor da onun için mi? Dilerim, bundan sonra bu üslup değişir… Genelkurmay Başkanı’nın açıklamasından son- ra Baykal’ın yaklaşımı daha da gerçekçi görü- nüyor: Açılıma “Evet!” Üniter devlete “Dikkat!” ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org YAZINAL ‘Askerleri ‘ceza’ şehit etti’ İstanbul Haber Ser- visi- İstanbul İl Genel Meclisi Üyesi CHP’li Zeynel Avcı’nõn, cüzam hastalõğõyla mücadelenin simgesi Prof. Dr. Tür- kan Saylan’õn adõnõn İs- tanbul Lepra Hastanesi’ne verilmesi teklifi, AKP’li üyelerin çoğunlukta ol- duğu Çevre ve Sağlõk Ko- misyonu’nda reddedildi. CHP’li İl Genel Mecli- si Üyesi Ali Rıza Yıldı- rım, Türkan Saylan’õn milyonlarõn gönlünü ka- zanmõş bir bilim insanõ olduğunu belirterek, “Ba- zı üyelerin ‘Bu benim kõ- zõmõ başõ kapalõ üniversi- teye sokmadõ’ dedikleri- ni kulağımızla duyduk. Olayı ‘İl Genel Mecli- si’nin yetkisi yok’ diyerek geçiştirmeye çalışıyor- lar. Bu meclis daha ön- ce benzer kurumların isimlerinde değişiklikler yaptı” diye konuştu. ÇYDD Başkanõ Prof. Dr. Aysel Çelikel, ko- nuyla ilgili şunlarõ kay- detti: “İstanbul Lepra Hastanesi’ne Türkan Saylan hocanın isminin verilmesi kadar doğal bir şey olamaz. Bu kadar güzel bir girişim siyase- tin kurbanı olmuştur. Gerçekler her zaman si- yasetin, kin ve düşman- lığın önüne geçer.” AKP’liler ‘Türkan Saylan’a karşı çıktı Lepra Hastanesi’ne ismi verilecekti ALİ AÇAR Star TV’de yayõmlanan “İzdivaç” isimli evlilik programõna katõlan Rah- mi isimli damat adayõnõn canlõ yayõnda “Ben Kı- zılbaş mıyım” demesi skandala neden oldu. Program sõrasõnda su- nucu Zuhal Topal’õn 82 yaşõndaki Rahmi isimli kişiye “42 yaşındaki bir bayana nasıl hayır di- yorsun?” diye sormasõ üzerine Rahmi adlõ kişi “Kızım ben Kızılbaş mı- yım?” dedi. Bunun üze- rine programõn yöneticileri reklama girerek programõ kesti. Reklamõn ardõndan Topal özür dilerken Star TV de “Konuğumuzun ağzından çıkan yanlış sözden dolayı seyircile- rimizden özür diliyoruz” alt yazõsõ ile olayõ kapat- maya çalõştõ. Alevi Bektaşi Federasyonu Başkan Yar- dõmcõsõ Ali Kenanoğlu “Aynı programda ve ay- nı saatte canlı yayın yo- luyla bu hatanın Alevi- lere de söz hakkı verile- rek düzeltilmesi gere- kir. RTÜK asli görevi- ni yapsın. Programın kaldırılması için ne ge- rekiyorsa yapacağız” de- di. Alevi dernekleri bugün saat 13.00’te Star TV önünde eylem yapacak. Canlı yayında Alevilere hakaret Dernekler: Program kaldõrõlsõn Muğla’da “mavi yolculuk” amacõyla yapõlmõş ahşap bir tekne ile yasadõşõ yollardan İtalya’ya götürülmek istenen 51 kaçak ya- kalandõ, 4 Türk gözaltõna alõndõ. Akbük sahilinde düzenlenen operas- yonda, “mavi yolculuk” amacõyla yapõlmõş ahşap bir teknenin özel ola- rak hazõrlanmõş bölümlerine gizlenen 10’u Filistin, 3’ü Suriye, 21’i Irak, 16’sõ Afganistan ve 1’i Ukrayna uyruklu toplam 51 kaçak yaka- landõ. 25’i erkek, 14’ü kadõn, 12’si ise çocuk olan kaçaklar, Sahil Gü- venlik ekiplerinin yardõmõyla karaya çõkartõldõ. Yaşlarõ 1 ile 10 arasõn- da değişen 12 çocuk ile 14 kadõn, çõkartõldõklarõ Akbük sahilinde, yor- gunluktan sahildeki şezlonglarõn üzerinde uyuyakaldõ. (AA) Geziteknesinde51kaçakyakalandõ Klonbuzağı‘Efe’basınlatanıştı İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde dünyaya gelen Türkiye’nin ilk klon bu- zağõsõ dün basõnla tanõştõ. “Anadolu Yerli Sığırlarının Klon- lanması Projesi” kapsamõnda yapõlan çalõşmalar sonucunda klonlanan “boz” õrkõndan buzağõya, õrkõnõn daha çok Ba- tõ Anadolu’da yaşamasõ nedeniyle “Efe” ismi verildi. 19 Ağustos’ta dünyaya gelen Efe’nin tanõtõmõ için düzenlenen toplantõda konuşan İÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Zeynep Çiğdem Kayacan, 2005’te başlayan projenin, Anadolu toprakla- rõnda en az 100 yõldõr yaşayan yerli sõ- ğõr õrklarõnõn, klonlama teknolojisi ile üretilebilme olanağõnõn belirlenmesi ol- duğunu belirterek, yerli õrklarõn ve- rimlerinin düşük olmakla birlikte has- talõklara ve zorlu iklim koşullarõna di- rençli olduğunu vurguladõ. Kayacan bu nedenle gelecekte bu õrklarõn çok önemli olacağõnõ söyledi. (AA) Öğretmene müjde ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Milli Eğitim Bakanlõğõ (MEB), öğretmenlerin eş durumu- na bağlõ tayin ve atamalarõndaki mağduriyetlerin giderildiğini bil- dirdi. Böylece il emri uygulama- sõyla evli öğretmenlerin aynõ ilde çalõşmalarõ kolaylaştõrõldõ. Kadrolu öğretmenlerin özür du- rumuna bağlõ yer değiştirme baş- vurularõnda ise, öğretmenin, ala- nõnda yeterli kurum olmasõ halinde elektronik başvuru formundaki 25 tercihini doldurmasõ, yeterli kurum olmamasõ halinde açõk bulunan ku- rumlarõn tamamõnõ ve 26. tercih olan “Tercihlerime atanamadı- ğım takdirde boş kalan kurum- lara atanmak istiyorum” seçene- ğini işaretlemesi gerekecek. Sözleşmeli öğretmenlerin yer de- ğiştirmeleri ise boş pozisyonlara başvuru almak suretiyle puan üs- tünlüğüne göre yapõlabilecek. Eş durumu mağduriyeti Ören’de ‘Badem’ paniği MİLAS (AA) - Marmaris’in Karacasöğüt köyün- de gözetim altõnda tutulduğu kafesin ağlarõnõ par- çalayarak kaçan akdenizfoku ‘Badem’, Milas’õn Ören beldesinde görüldü. Sahilde yüzen insanla- rõn arasõnda bir anda beliren ‘Badem’, kõsa süreli panik yaşanmasõna neden oldu. ‘Badem’, Kültür ve Turizm Bakanlõğõ Kültür Varlõklarõ ve Müzeler Genel Müdürlüğü Koruma Planlamasõ, Kültür Ya- tõrõm ve Girişimleri Teşvik Dairesi Başkanvekili Melih Hakan Aygün’ü ayağõndan õsõrdõ. Askerin cesedi derede bulundu RİZE (Cumhuriyet) - Rize’nin Ardeşen ilçesi Köprü köyü mevkiindeki Fõrtõna Deresi’nde taşla- ra takõlõ halde bir ceset olduğunu gören yurttaşlar durumu güvenlik güçlerine bildirdi. İlk belirleme- lere göre vücudunda herhangi bir darp ya da kesi- ci alet izine rastlanmayan cesedin Çamlõhemşin il- çe jandarma komutanlõğõnda görev yapan ve 22 Ağustos’tan beri kendisinden haber alõnamayan er Vahdet Yõlmaz’a (21) ait olduğu belirlendi. İşçi minibüsü TIR’la çarpıştı: 4 ölü Yurt Haberleri Servisi - Sõvas’õn Kangal ilçesin- de, Ergün Tuncer’in kullandõğõ TIR ile karşõ yön- den gelen tarõm işçilerini taşõyan Akõl Arslan’õn (47) kullandõğõ minibüs çarpõştõ. Kazada, Akõl Arslan ile yolculardan yolcularõndan Emine Ars- lan (19), Derya Arslan ve M.A. yaşamõnõ yitirdi. Yaralanan 9 yolcu hastaneye kaldõrõldõ. Bergama’da iş kazası: 1 ölü BERGAMA (AA) - İzmir’in Bergama ilçesinde- ki iş kazasõnda bir fabrikanõn gece görevlisi ya- şamõnõ yitirdi. Bergama’ya bağlõ Kadõköy’deki bir salça fabrikasõnda gece bekçiliği yapan Muh- lis Mert (59), sondaj ekibine çay servisinde bu- lunduğu sõrada sondaj makinesinden fõrlayan bo- ru, başõna isabet etti. Muhlis Mert, olay yerinde öldü. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. Elazığ’da 4 askerin şehit düşmesine nöbette uyuyan askeri cezalandıran teğmenin neden olduğu iddia edildi. Teğmenin pimini çektiği el bombasını askerin eline tutuşturduğu, askerin ise 45 dakika sonra dayanamayarak bombayı düşürdüğü öne sürüldü Haber Merkezi - Elazõğ’da şehit düşen 4 askerin komu- tanlarõ tarafõndan cezalandõrõ- lõrken öldüğü iddia edildi. Elazõğ’õn Karakoçan ilçesi Koçyiğitler Piyade Taburu’nda vatani görevini yapan erler Mesut Bulut, İbrahim Ya- man, İbrahim Öztürk ve Ali Osman Altın el bombasõnõn patlamasõ 17 Ağustos’ta şehit olmuştu. Taraf gazetesinde ön- ceki gün yer alan habere göre, mevzide nöbet tutan Öztürk uyurken Uzman Çavuş Şakir Akçan’a yakalandõ. Akçan, uyuduğu sõrada Öztürk’ün el bombasõnõ alarak askerlerden sorumlu olan Teğmen Mehmet Tümer’e götürdü. Tümer ce- zalandõrmak amacõyla Öz- türk’ün el bombasõnõn pimini çektikten sonra, “mandalını bırakmadığın sürece patla- maz” diyerek Öztürk’ün eline tutuşturdu. Elindeki bombay- la arkadaşlarõnõn yanõna gide- rek pim isteyen Öztürk’ün bombayõ yaklaşõk 45 dakika elinde tutabildiği pim bula- mayõnca da elini gevşetmesi üzerine patlamanõn meydana geldiği belirtildi. Öztürk’ün Tümer’in yanõna iki kez gide- rek pimi istediği, “Mevzine git ben gelir takarım” yanõtõ al- dõğõ belirtildi. Askeri savcõlõğõn ifadesini aldõğõ Tümer’in mah- kemece tutuklandõğõ bildirildi. Tümer’in ifadesinde olayõ doğ- ruladõğõ, Öztürk’e pimi çekil- miş bombayõ “el bombasının önemini kavraması” için ver- diğini söylediği öğrenildi. Aileler şaşkın Şehit Öztürk’ün, Mersin’in Tarsus ilçesinde oturan baba- sõ Hacı Öztürk, komutanõn askerlik gereği oğluna kõzmõş olabileceğini belirterek “Di- ğer askerlerin günahı neydi? Acımı yaşarken bir anda asabımı bozdular” dedi. Ga- ziantepli er Mesut Bulut’un, Araban ilçesine bağlõ Körha- cõoba köyünde oturan babasõ Sinan Bulut da, “Genelkur- may gereğini yapar, onlara güveniyoruz” dedi. İbrahim Yaman’õn Samsun’un Salõpa- zarõ ilçesinde oturan Adem Yaman da gerçeğin ortaya çõkmasõnõ beklediklerini söy- ledi. Er Ali Osman Altõn’õn, Afyonkarahisar’õn Büyük Ka- lecik beldesinde oturan anne- si Zakire Altın da, “Benim yavrum benden gitmiş, ne söylesek geri gelmez” dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear