Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
9 TEMMUZ 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13ekonomi@cumhuriyet.com.tr
UHU PAZAR LİDERİ OLMAYI HEDEFLİYOR
Yapõştõrõcõ markasõ Uhu 2012’de pazar pa-
yõnõ yüzde 45’e çõkarmayõ hedefliyor.
Uhu’nun Türkiye Temsilcisi Umur Basõm ve
Kõrtasiye Grubu Genel Müdürü Cüneyt
Çivicioğlu düzenlediği toplantõda Uhu’nun
125 ülkede, 600 milyon tüketiciye ulaştõ-
ğõnõ yõllõk yaklaşõk 300 milyon Avro ciro
elde ettiğini söyledi. Çivicioğlu, dünyada her
yõl 200 Türkiye’de ise yaklaşõk 15 milyon adet
Uhu ürünü satõldõğõnõ ifade ederek, bir yõlda sa-
tõlan Uhu ürünlerinin toplamõyla yaklaşõk 38 mil-
yon kilometrelik bir mesafeye yapõştõrõcõ sürü-
lebildiğini aktardõ. Türkiye’de tüketicilerin ya-
põştõrõcõ talebi ile ilgili bilgi veren Çivicioğlu, “Ta-
lep klasik genel amaçlõ yapõştõrõcõlarla stick ya-
põştõrõcõlar üzerinde yoğunlaşõyor” dedi.
ÜLKER BİSKÜVİ
İŞTİRAK HİSSESİ SATTI
Ülker Bisküvi Sanayi AŞ, iştiraklerinden Netlog Lojistik Hiz-
metleri AŞ’nin yüzde 12.5 oranõndaki hissesinin satõşõna ka-
rar verildiğini duyurdu. Ülker Bisküvi’nin Kamuyu Aydõnlat-
ma Platformunda (KAP) yayõmlanan açõklamasõnda, şirketin
iştiraklerinden Netlog Lojistik Hizmetleri AŞ’nin yüzde 12.45
oranõndaki 163 milyon 69 bin 361 adet hissenin satõlmasõna,
bununla ilgili işlemlerin ifasõna karar verildiği kaydedildi.
YENİ RAKI’YA KRİSTAL ELMA ÖDÜLÜ
Yeni Rakõ, 21. Kristal Elma Ödülleri’nde ikisi ‘Kristal Elma’ olmak üzere 4 ödü-
lün sahibi oldu. Yeni Rakõ, 21. Kristal Elma Ödülleri’nde dijital kategoride, oyun
sitesi ‘www.yeniseri.com’ ile ‘Kristal Elma’ ödülünü, ‘www.fut-
bolayenidenbak.com’ sitesi ile de aynõ kategorinin ikincilik ödü-
lünü kazandõ. Yeni Rakõ, ayrõca ortam (ambient) kategori-
sinde de ‘Kendinden Şarkõlõ Peçetelik’ ile yine ‘Kristal El-
ma Ödülü’ne layõk görülürken, aynõ kategoride yarõştõğõ ‘Soh-
bet Menüsü’ ile de ikincilik ödülünü almaya hak kazandõ.
Piyasalar krizde ‘en kötüsü geride kaldõ’ derken, batõk kredi kartlarõ Amerikalõlarõn yeni belasõ oldu
Ekonomi Servisi - Batan
bankalar ve tepetaklak olan
borsalarõn ardõndan kriz so-
kağa en hassas noktasõndan
sõçradõ. ABD’de kredi kartõ
borçlarõ yüzde 6.6 ile tarihin
en yüksek seviyesine çõktõ.
Mortgage kredilerinde de
gecikme oranõ yüzde
3.03’ten yüzde 3.52’ye yük-
seldi. Daha çok yüksek ge-
lirlilerin kullandõğõ diğer ko-
nut kredilerinde bile kredi
taksitlerinde gecikme oranõ
yüzde 1.89’a çõktõ.
Küresel ekonomik kriz-
den hõzlõ çõkõş bekleyen ve
bu tahminle mart başõndan
bu yana yüzde 40 yükselen
New York borsasõ, bu ha-
berin duyulmasõyla önceki
gün yüzde 2 değer kaybetti.
Krizin doruk noktasõna çõk-
tõğõ ekim ayõnda yüzde
5.52’ye çõkan ödenmeyen
kredi kartõ borçlarõnõn oranõ
yüzde 6.6’ya yükselerek ta-
rihin en yüksek seviyeye
çõkmasõ, piyasalardaki kor-
kuyu da ateşledi.
Konut kredisi borçlarõnda
da ödeme sorunlarõnõn art-
masõ dünya borsalarõnda ye-
ni düşüşleri tetikledi. Temmuz
ayõ başõndan bu yana düşen
ABD borsalarõnda bir haftalõk
kayõplar yüzde 5’leri buldu.
60 bin dolarõ aşan kişi ba-
şõna borçlulukla dünyanõn
en borçlu halkõ olan Ameri-
kalõlarõn yeniden harcamaya
başlamasõ krizden çõkõş için
büyük önem taşõyor. Ancak
kredi kartõ borçlarõnõn bir
soruna dönüşmesi hem
Amerikalõlarõn harcamala-
rõnõ yakõn bir zamanda ar-
tõrmayacağõnõ göstermesi
açõsõndan, hem de finans
kuruluşlarõnõn üzerindeki
riskleri artõrmasõ bakõmõndan
olumsuz bir sinyal olarak
gösteriliyor.
‘KURTARMA PAKETLERİNE DİKKAT’
Ekonomi Servisi - Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Başkanõ Pas-
cal Lamy dünyayõ daha ağõr ekonomik, politik ve sosyal bir kri-
zin beklediğini bildirdi. Gelecek krizin etkilerinin Dünya Tica-
ret Örgütü’nün korumacõlõk konusundaki direncini de ölçmeye
yarayacağõnõ ifade eden Lamy, “Sosyal ve politik açıdan kri-
zin daha kötüsü gelecek” dedi. Financial Times’a konuşan Pas-
cal Lamy, küresel krizin en kötü etkilerinin henüz yaşanmadõğõnõ
savunarak kriz nedeniyle oluşturulan kurtarma paketlerinin ser-
best ticareti tehdit ettiğine dikkat çekti. Hükümetlerin kurtarma
ve teşvik paketlerinin ulusal piyasalar için risk oluşturduğunu ve
daha şimdiden doğrudan yabancõ yatõrõmlarõ yarõ yarõya düşür-
düğünü belirten Lamy, “Finans sektörü, küreselleşmeden
uzaklaşma tehlikesi ile karşı karşıya” diye konuştu.
Ekonomi Servisi - Küresel ekonomilerdeki küçülme-
nin boyutunun çok ciddi olduğunu söyleyen BM Kal-
kõnma Programõ (UNDP) Başkanõ Kemal Derviş de fi-
nansal krizde ikinci dalganõn gelebileceği uyarõsõ yap-
tõ. CNN Türk’e konuşan Derviş, “En zor durumda
olan Doğu Avrupa ülkeleri. Cari açıkları çok büyük
olan ülkelerde en ciddi sorunlar gözüküyor. Çok kı-
sa bir ders almak gerekiyorsa cari açığın çok büyük
seyretmemesi gerekiyor” dedi.
Asõl sorunun finans sektöründe olduğunu hatõrlatan Derviş,
“Eğer bankalardaki durum düzelmezse, geniş anlam-
da bütün finans sektöründeki durum düzelmezse,
o zaman bugün gördüğümüz iyileşme belirtileri
çok geçici olabilir ve ikinci bir kötü dalga başı-
mıza gelebilir” diye konuştu.
Şu anda en önemli sorunun işsizlikle mücadele
olduğunu ifade eden Derviş, şunlarõ söyledi: “İş-
sizlik korkutucu boyutlara varıyor, bütün dün-
yada ve Türkiye’de. Bununla maliye politikasıyla
ve para politikasıyla bir şekilde mücadele etmek
gerekiyor. Ama uzun vadeli çözüm tabii ki hız-
lı büyüme ve sağlıklı sürdürülebilir büyüme.”
Küresel krizin ikinci
dalgasõnõn tüketici
kredilerinden çõkacağõna
ilişkin endişeler giderek
artarken, dünya
borsalarõ ve finans
çevrelerini ‘ABD
ekonomisi kredi kartõ
kriziyle karşõ karşõya’
korkusu sardõ.
İkinci dalga sokağõ vuracak
Tüketici çoğunlukla bankacılık
hizmetlerinden yakınıyor.
En çok şikâyet
kredi kartlarõna
Bursa’nõn tekstil
ihracatõ geriliyor
BURSA (AA) - Tekstil ve kon-
feksiyon merkezlerinden Bursa’dan
yõlõn ilk yarõsõnda yapõlan ihracat,
tekstilde yüzde 27.2, hazõr giyim ve
konfeksiyonda ise yüzde 32.5 ora-
nõnda düştü.
Bu dönemde, tekstil ile hazõr giyim
ve konfeksiyon sektörlerinin ihraca-
tõ 629 milyon 385 bin dolar olarak
gerçekleşti. Uludağ İhracatçõ Bir-
likleri verilerine göre, ocak-haziran
döneminde 410 milyon 380 bin do-
lara gerileyen tekstil ihracatõ, geçen
yõlõn aynõ döneminde 563 milyon 883
bin dolarõ bulmuştu.
Aynõ dönemde, 219 milyon 5 bin
dolarda kalan hazõr giyim ve kon-
feksiyon ihracatõ geçen yõlõn aynõ dö-
neminde 324 milyon 470 bin dolar
olarak gerçekleşmişti.
ADANA (AA) - Yõlõn 6 aylõk dö-
neminde “hak ihlali”ne uğradõklarõ
gerekçesiyle 6 bin 213 tüketicinin,
Tüketiciler Derneği’ne (TÜDER)
başvurarak şikâyetçi olduğu bildiril-
di. Mağdur edildiklerini iddia eden tü-
keticiler, en çok bankacõlõk hizmet-
lerinden şikâyetçi olurken bu alanda
ilk sõrayõ da 1945 başvuru ile kredi
kartõ aidatõnõn oluşturduğu belirtildi.
TÜDER’e 6 ayda, 6 bin 213 şikâ-
yetin gerçekleştiği, başvuranlarõn 2
bin 618’inin bankacõlõk, 1066’sõnõn
GSM sektörü, 602’sinin Türk Tele-
kom, 229’u e-ticaret, 211’i beyaz eş-
ya, 198’i kapõdan satõş, 177’si bilgi-
sayar ve yazõcõ, 105’i ise tüketici ha-
kem heyetlerinin hizmetlerinden ya-
kõndõ. Diğer şikâyetlerin ise tekstil,
mobilya, otomobil, konut, gõda, elek-
tronik ve konut gibi sektörlerin oluş-
turduğu kaydedildi.
Sanayi üretimi, mayõs ayõnda geçen yõlõn aynõ ayõna göre yüzde 17.4 oranõnda azaldõ
Sanayi üretiminde
aralõksõz küçülmede onuncu
ay da geride kaldõ, çift
haneli küçülme devam
ediyor. En yüksek düşüş
oranõ yüzde 41.9 ile motorlu
kara taşõtõ, römork ve yarõ
römork imalatõnda
gerçekleşti.
Sanayide ‘züğürt’ tesellisi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Türkiye’nin sanayi üretimi ma-
yõs ayõnda, 2008 yõlõnõn aynõ ayõ-
na kõyasla yüzde 17.4 oranõnda
azaldõ. Böylece sanayi üretimi ar-
ka arkaya 5 ay, yüzde 20 civa-
rõnda çift haneli düşüşler yaşadõ.
Sanayi üretimi düşüşü ocakta
yüzde 21.3, şubatta yüzde 23.7,
martta yüzde 20.9, nisanda yüz-
de 18.5 olmuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)
2009 Yõlõ Mayõs Ayõ Sanayi Üre-
tim Endeksi sonuçlarõnõ açõkladõ.
Toplam Sanayi Üretim Endeksi alt
gruplarõnõn mayõsta, 2008’in ay-
nõ ayõna göre yüzde değişim oran-
larõ incelendiğinde, en yüksek
düşüş oranõ yüzde 41.9 ile motorlu
kara taşõtõ, römork ve yarõ römork
imalatõnda gerçekleşti, bunu yüz-
de 33.4 ile diğer madencilik ve ta-
şocakçõlõğõ imalatõ izledi.
İstanbul Sanayi Odasõ (İSO) Yö-
netim Kurulu Başkanõ C. Tanıl
Küçük, Türkiye’nin yüksek kü-
çülme oranlarõ ile karşõ karşõya ol-
duğunu belirterek “2009 nisan ile
mayıs arasında sadece 1.1 puan
fark var. Grafiğin dipten yukarı
doğru adeta yatay bir seyir iz-
leyerek yükseliyor olması, to-
parlanmanın ümit ettiğimiz-
den daha yavaş gerçekleşece-
ğine işaret etmektedir. Bu tab-
lo içinde mayısta üretimin ni-
sana göre yüzde 5 artması
olumludur ama yeterli değildir.
Sanayi üretimine bakarak,
GSYİH’de yılın ikinci çeyre-
ğinde de çift haneliye yakın bir
küçülme olacağını söyleyebili-
riz” dedi.
Gama
Enerji,
Ürdün’ün nüfusu
en kalabalık şehri
olan başkent
Amman’a su
pompalayacak 325
kilometre
uzunluğundaki boru
hattının inşaatınına
bu ay içinde
başlamayı
planlıyor.
Ürdün’ün suyu Gama’dan
Ekonomi Servisi - Gama Enerji tarafõndan Ür-
dün’de bir milyar dolarlõk yatõrõmla ger-
çekleştirilecek, 325 kilometrelik bo-
ru hattõ inşaatõ projesinin ilk fi-
nansmanõ tamamlandõ.
Gama Enerji’den yapõlan açõkla-
mada, Ürdün’ün başkenti Am-
man ve çevresinde yaşanan
ciddi su sorununu çözmeye
yardõmcõ olacak stratejik pro-
jede, finansman anlaşma-
larõnõn tamamlanarak
önemli bir ilerleme
daha sağlandõğõ
belirtildi. Açõk-
lamada, Ameri-
kan yatõrõm kuruluşu OPIC, Avrupa Yatõrõm
Bankasõ ve Fransõz yatõrõm kuruluşu Proparco ta-
rafõndan sağlanacak toplam 445 milyon dolar tu-
tarõnda borç finansmanõna ek olarak, Ürdün Su ve
Sulama Bakanlõğõ’nõn 300 milyon dolarlõk hibe
sağlayacağõ, Gama Enerji’nin ise 190 milyon do-
larlõk öz kaynakla finansmanõ tamamlayacağõ kay-
dedildi. İnşaatõn bu ay başlamasõnõn planlandõğõ
açõklamada, 4 yõl sürmesi beklenen proje kapsa-
mõnda yaklaşõk 250 bin ton çelik kullanõlacağõ
kaydedildi. Gama Enerji Genel Müdürü ve Yö-
netim Kurulu Üyesi M. Arif Özozan, dünyada-
ki ekonomik gerilemenin ortasõnda Ürdün’ün su
sorununu çözmesine, yaşam kalitesini artõrmasõ-
na ve istihdam yaratarak altyapõyõ iyileştirmesi-
ne imza attõklarõnõ söyledi.
soner@cumhuriyet.com.tr
Soruyu Mustafa Sönmez arkadaşımın dünkü
yazısından çaldım. Kaldığı yerden devam etmek is-
tiyorum. Önceki gün işçilerin bir saatlik direniş ey-
lemini yansıtan deneyimli televizyoncu haberci ar-
kadaşlarım, sıcak bir yaz, büyük grev olasılığından
söz açıyorlardı... 1 saatlik eylemin arkasından gelen
jet anlaşmayla şaşırdılar. Bizim gazetenin başlığın-
da durum “bir saatlik direniş, bir puanlık zam” ola-
rak özetlenmişti.
Eylem ve anlaşmadan bir gün önceki yazımda, an-
laşmanın olup olmaması, hangi rakamla uzlaşmaya
varılacağından daha önemli olan gelişmelerin altını
çizmeye çalışmıştım... Türkiye’de, dünyada örneği
olmayan, toplu pazarlık, işçi hakları ile yüzde yüz çe-
lişen, ücretlerin Başbakan tarafından belirlenebildi-
ği bir çarpık düzen geçerliydi. Böyle olduğu içindir
ki, Başbakan Erdoğan teğet geçtiğini söylediği kri-
zi işçiler ve sendikalara karşı kullanarak “Benim de-
diğimi kabul etmezseniz size pahalıya mal olur” teh-
didini savurabiliyordu...
Deneyimli, profesyonel gazeteci arkadaşlarımız bi-
le 12 Eylül düzeni ile toplumumuzda unutturulmuş
sendikal haklar, sözleşme, özgür pazarlık masası, grev
hakları düzenini, bizdeki yasakları, yaşanmış anlamlı
uygulama örnekleri de olmadığından hiç bilmiyorlardı.
Pazarlık masasının yetkili taraflarının masaya otura-
mamasının, yetkili bakanların ancak arabuluculuk ya-
pabileceklerinin, astığı astık, kestiği kestik Başbakan
gerçeğinin ne anlama geldiğini sorgulayabilecek ko-
numda değillerdi. Uyuşmazlığın tarafı işçilerin büyük
çoğunlukla grev hakları olmadığını da duymamışlardı.
Hani askerleri teslim almak adına AB kriterlerini
ağızlarından düşürmeyen, AKP iktidarı ve yandaş-
ları aslan demokratlar var ya, bugüne kadar AB kri-
terlerinin demokrasinin olmazsa olmazları arasındaki
sendikal hak ve özgürlüklerin geri verilmesini hiç gün-
deme getirdiler mi? Türkiye, işçileri için dünyada en
ağır grev yasakları olan ülkelerin başını çekiyor. 2821-
22 sayılı yasalarımız, 12 Eylül’ün mirası yasaklı ana-
yasamız, sendikal hak ve özgürlükleri gasp etmek-
ten sabıkalı, bu yıl da ILO genel kurulunda en zor du-
ruma düşmüş ülkeyiz. 12 Eylül’den bu yana bir tek
yeni sendika kurulamadı, bir tek işyerinde işveren is-
temiyorsa işçiler sendika çatısı altında örgütlene-
mediler, her sendikal örgütlenme çabası işçilerin so-
kağa atılması ile sonuçlandı..
Topu topu birkaç yüz bini sendikalı, 5 milyonlar-
da takılı kalmış İş Yasası’ndan yararlanabilen işçimiz
var. Kara ekonomide çalıştırılanlar, işsizler, sigorta-
lıları katlamışlar... Ve Erdoğan hükümeti bu örgüt-
süz, sömürü düzeni ile yetinmemiş, zaten çaresiz, ör-
gütsüz işçiyi kırmak üzere, sözde AB’ye uyum adı-
na Meclis’ten son gece yarısı 03.00’ten sonraki kor-
san yasasını çıkarmış; özel istihdam büroları eliyle kö-
lelik düzeninde, İş Yasası’nın verdiği hakları da
gasp etmiş olarak, yasadışılığı yasal yapacak...
Türk-İş, Hak-İş, DİSK başkanlarının Cumhurbaş-
kanı ile görüşmelerinin, kamu sözleşmeleri sıcak ey-
lemleri, uyuşmazlığı ile ilgisi yoktu; sendikalardan ka-
çırılarak, gece yarısı korsan çıkarılmış 5910 sayılı ya-
sanın onaylanmaması için Cumhurbaşkanı’na rica-
cı olmuşlardı. AKP’nin onay makamı Cumhurbaş-
kanlığı’nın “bu kadarı da olmaz” deyip yasayı geri çe-
vireceğine sizin umudunuz var mı?
Aynı saatlerde işçi hakları koordinasyonundan so-
rumlu bakan, işçilerin sabahki eylemlerinin yasadı-
şı olduğu tehdidine, “Greve çıkarlarsa yasal hakları
ama bizim için daha kazançlı olur, sendikalar bu işin
altından kalkamazlar” tehdidini ekliyordu. Ayıplı du-
rumu biraz kapatmaya yönelik, Başbakan Erdoğan
sahneden çekilirken Türk-İş’e uzlaşma ihtarından baş-
layarak sözde son müzakere ve uzlaşmanın tarafı biz-
zat sorumlu Bakan Yazıcı oldu.
Tabii ki, milyonların gözü önünde yaşanan bir sa-
atlik eylemin üstüne jet anlaşma, bir puanlık zammın
arkasından ortalıkta ağzını açabilecek kimseler yok-
tu. Milyonlarca işsizi, milyonlarca kayıt dışında ya-
sal hakları bile olmaksızın keyfi çalıştırılanı, milyon-
larca sözde iş yasası kapsamında iş yasası hakları
eksik verilerek çoğunluğu fiks menü gibi asgari üc-
retle çalıştırılanı olan bir ülkede, işçilerin de kıskan-
dığı sözleşmeli birkaç yüz bin kamu işçisinden, ör-
gütüne de rağmen ses çıkarabilmeleri beklenebilir
miydi ki?.. Zaten grev hakkının da olmadığını, uyuş-
mazlığın sonunda tahkim sistemine gideceğini, ora-
dan da aylar, yıllar sonra farklı bir rakamın çıkma-
yacağı.. biline biline...
Erdoğan hükümeti için bir yüz kızartıcı haber da-
ha... Kırk yılın başı örgütlenilemeyen bankacılık iş ko-
lunda Basisen’in İş Bankası sözleşmesi için, yabancı
sermayeli özel bankalara teşmil (sözleşmenin uy-
gulanması) kararı verilmişti. Örneği olmayan bir bi-
çimde Erdoğan hükümeti bu kararından geri döndü,
ücret artışı ve ikramiye uygulamalarından vazgeçti.
Bu iktidar icraatı olarak kelimenin tam anlamı ile yüz
kızartıcı karardan dönüşün açıklaması ne, neyin kar-
şılığı, olabilir mi?
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Sokak Neden Suskun?
‘ASIL SORUN CARİ AÇIĞI
BÜYÜTEN ÜLKELERDE’
Ekonomi Servisi - Aşkale Çimento, Fransõz La-
farge grubundan Van Çimento’yu satõn aldõ.
Aşkale Çimento Sanayi Yönetim Kurulu Başkanõ
Lütfü Yücelik, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, Van Çi-
mento’yu 33 milyon Avro’ya satõn aldõklarõnõ be-
lirtti. Aşkale Çimento’nun, Aşkale başta olmak üze-
re Erzurum, Trabzon, Erzincan, Gümüşhane ve Ağ-
rõ’da tesisleri bulunduğunu kaydeden Yücelik,
“Şimdi Van Çimento ile birlikte yeni ufuklara
açılıyoruz. Bizim için ihracat çok önemli. Van
Çimento, ihracat noktasındaki hedeflerimizi pe-
kiştirecek. Hedefimiz İran ve Türk Cumhuri-
yetlerine daha fazla ütün satmak” dedi.
Aşkale, Van Çimento’yu satın aldı