Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Demok-
rat Parti (DP) Genel
Başkanõ Hüsamettin
Cindoruk ve Anavatan
Partisi Genel Başkanõ
Salih Uzun, iki partinin
DP çatõsõ altõnda ve Cin-
doruk’un liderliğinde
bütünleşmesi kararõ al-
dõklarõnõ açõkladõlar.
Cindoruk ve Uzun, iki
partinin birleşmesi gö-
rüşmelerinde gelinen
noktayõ ve bundan son-
raki “yol haritasını”
ANAVATAN Genel
Merkezi’nde düzenle-
dikleri basõn toplantõ-
sõyla kamuoyuna açõk-
ladõ. İlk sözü alan Uzun,
daha önce yõl sonuna
kadar birleşmenin ta-
mamlanmasõnõ öngör-
düklerini, ancak çalõş-
malarõn hõzla ilerlemesi
nedeniyle, bütünleşme-
nin yõl sonunu bekle-
meden hukuken tamam-
lanacağõnõ bildirdi. Hiç
kimseyi dõşlamadan, iki
partinin eşit temsiline
dayalõ birleşmesini ön-
gördüklerini belirten
Uzun, parti tüzüğünü
buna göre oluşturacak-
larõnõ bildirdi.
Cindoruk da bütün-
leşme konusunda “mu-
tabakatlarının tam, ka-
rarlarının kesin” oldu-
ğunu söyledi. Acele et-
meden, titiz bir çalõşma
yürüttüklerini kaydeden
Cindoruk, bu bütünleş-
menin “bir siyasi par-
tiye karşı yapılmadı-
ğına” dikkat çekti.
Türkiye’de bir “de-
mokrasi krizi” olduğu-
nu ve bunu aşmak için
yola çõktõklarõnõ ifade
eden Cindoruk isim ver-
meden Ergenekon da-
vasõna göndermede bu-
lunarak, “Tutukluluk
hali tutsaklık haline
geldiyse ve cezaevleri,
toplama kamplarına
dönmüşse, Türkiye’de
o zaman bir hukuk ve
adalet krizi vardır.
Bunları aşmak, bun-
ları yerlerine yerleş-
tirmek bizim görevi-
mizdir” dedi.
Gazetecilerin sorusu
üzerine Uzun, birleşme-
den sonra Genel Baş-
kanlõğõ Cindoruk’un sür-
dürmesinin uygun ola-
cağõnõ “İki partiden bi-
rinde, Türkiye’nin en
tecrübeli siyasetçile-
rinden biri varsa ve
diğerinde benim gibi,
Türkiye’nin en genç
siyasetçilerinden biri
varsa, zannediyorum
bu genel başkanlık me-
selesi en kolay aşıla-
cak meseledir” sözle-
riyle açõkladõ. Uzun,
ekim ayõ gibi partisinin
kongre sürecini tamam-
layacağõnõ bildirirken
Cindoruk da aynõ gün
içinde aynõ salonda iki
kongrenin toplanarak,
birleşme sürecinin ta-
mamlanacağõnõ söyledi. CMYB
C M Y B
24 TEMMUZ 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
29 Yıl Sonra...
Yıllar ne çabuk geçiyor...
Kemal Türkler’in alçak bir saldırı sonucu öldü-
rülmesinin ardından 29 yıl geçmiş...
Sabah gazeteye geldiğimde, elektronik postalara
bakarken DİSK Genel Sekreteri Tayfun Gör-
gün’ün açıklamasını gördüm.
Açıklamanın başlığı şöyleydi:
“Kemal Türkler suikastının 29. yılında yine ada-
let istiyoruz...”
Bir den yıllar önceye gittim...
Kemal Türkler öldürüldüğü gün Burhaniye-
Ören’deki DİSK’in dinlenme ve eğitim tesislerin-
deydik...
Oktay Akbal, Nuri Bozyel, Abdullah Baştürk ve
bazı dostlar...
Acı haberi orada almıştık.
İşçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, fa-
şistlerce öldürülmüştü.
Silahların namluları o güzel insana doğrultul-
muştu...
Kurşunlar yaşam dolu Türkler’in kalbini delik de-
şik etmişti...
Bu bir siyasi suikasttı...
Türkiye kan gölüne dönüşmüştü... İkinci Milliyetçi
Cephe iktidardaydı...
22 Temmuz 1980...
Aydınlarımıza, bilim insanlarımıza, emekçilerimize,
gençlerimize, polis müdürlerimize güpe gündüz kal-
leş pusular kuruluyor; katlediliyorlardı.
Abdi İpekçi, Doğan Öz, Cevat Yurdakul, Gün
Sazak, Ümit Kaftancıoğlu, Cavit Orhan Tüten-
gil ve daha niceleri...
Bahçelievler ve İzmir İnciraltı Öğrenci Yurdu kat-
liamı...
Kahramanmaraş, Malatya, Çorum, Sıvas, Ga-
zi Mahallesi...
Devlet tüm bu cinayetleri seyrediyor, 12 Eylül as-
keri darbesi adım adım yaklaşıyordu...
Bu arada bazı tetikçiler yakalanıp gözaltına alı-
nıyor; bunlar tutuklanıyor, ancak askeri cezaevle-
rinden kaçıyorlardı...
Katillerin çoğu yeşil pasaportla yurtdışına çıkar-
tılıyorlardı...
29 yıl önce alçakça öldürüldü Kemal Türkler...
Türkler ailesi ve DİSK, 29 yıldır adalet istiyor.
Aranılan adalet salt DİSK’in ve Türkler ailesinin
değil, bu ülkenin aydınlarının, yurtseverlerinin,
sanatçılarının, emekçilerinin, yazarlarının sorunudur!
Hukuksuzluğa karşı hukukun ve adaletin soru-
nudur!
Demokrasiyi ve özgürlükleri savunanların soru-
nudur!
Karanlığa karşı aydınlığı savunanların sorunudur!
Yaşamın derin gölgelerinde öfkem artıyor yaşa-
nanları gördükçe.
Çünkü katillerden hesap sorulmuyor ya da so-
rulmak istenmiyor.
Sevgisizliğin egemen olduğu yaşadığımız coğ-
rafyada benzer siyasi suikastları 1990’lar da da ya-
şadık.
Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Mu-
sa Anter’i, Mehmet Sincar’ı siyasi suikastlarda yi-
tirdik...
2000’li yıllarda Necip Hablemitoğlu’nu, Hrant
Dink’i öldürdüler kalleşçe.
Sabah televizyonda Alevi Bektaşi Federasyonu
Başkanı Ali Balkız’ı dinlerken tüylerim diken diken
oldu...
Ne diyordu Ali Balkız:
“Eski Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Ka-
zım Genç’le birlikte, eski Emniyet Özel Harekât Dai-
resi Başkanvekili İbrahim Şahin’in evinden çıktığı
iddia edilen plan ve krokileri inceleyip savcı Zeke-
riya Öz’le görüştükten sonra ikna oldum.
Kazım Genç’le beni havaya uçuracaklarmış. Bi-
rileri araba çalacak, birileri evimizin önüne park ede-
cek, biri gözetleme yapacak. Biz eve yaklaşırken de
uzaktan, bomba yüklü aracı patlatacaklar.”
Hep söylüyorum Susurluk’un üzerine gidilmedi,
devlet içindeki örgütlü silahlı güç ortaya çıkarıl-
madı...
Cumhuriyet’e atılan bombaların izi sürülseydi, Al-
paslan Arslan kanlı Danıştay baskınını yapmadan
kıskıvrak yakalanırdı.
Hrant Dink cinayeti de öyle!
Devletin tüm istihbarat birimleri Hrant Dink’in öl-
dürüleceğini biliyor ama önlem almıyor!
Kemal Türkler cinayeti 29 yıl önce işlendi, ada-
let yerini bulmadı...
1999 yılından beri Türkler’in katil zanlısı olarak yar-
gılanan Ünal Osmanağaoğlu’nun iki aklanma ka-
rarı bozuldu Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından.
Dava yeniden başladı...
Burhaniye-Ören’de öğrenmiştim Türkler’in öl-
dürüldüğünü...
Mavilerle yıkanmış bir gün, kana bulanmıştı...
O acıyı yeniden duyumsadım!..
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
Öldürülen 11 korucuya ait olduğu iddia edilen kemikler Adli Tıp’a gönderildi.
Gül’e bir
protesto daha
ERZURUM
(Cumhuriyet) -
Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül, Erzurum
Kongresi’nin 90’õncõ
yõldönüm kutlamalarõna
katõlmak üzere
bulunduğu Erzurum’da
bir yurttaş tarafõndan
protesto edildi. “Sayõn
Cumhurbaşkanõm
Erzurum’a hoş geldiniz.
25 yõldõr tekstil işi
yapõyorum. Çek-senet
mağduru olduk. 150 bin
lira borcum var. 13
nüfusa bakõyorum. Seni
ve Başbakanõmõ çok
seviyorum” yazõlõ bir
pankart açan esnaf,
polisler ve korumalar
tarafõndan uzaklaştõrõldõ.
SHP’de istifalar
dinmiyor
HAMBURG (AA) -
Alman Sosyal Demokrat
Parti’nin (SPD)
Hamburg’un Altona
ilçesi belediye meclisi
üyeleri ve aynõ zamanda
Türkiye’deki Sosyal
Demokrat Halk
Partisi’nin (SHP) kurucu
üyeleri olan Behçet
Algan ve Etem Ete,
SHP’den istifa etti. SHP
Genel Başkanõ Hüseyin
Ergün’ün, bir gazeteye
verdiği “Darbelerde
solun rolü fecidir”
başlõklõ söyleşisinde,
1968 ruhunu “demonte
etmeye çalõştõğõnõ”
savunan Algan, “1968
kuşağõ Türkiye’nin coşku
dolu bir döneminin
romantik çocuklarõydõ.
Bu masum başkaldõrõyõ
ulusalcõlõkla, cuntacõlõkla
suçlamak en azõndan
insafsõzlõktõr” diye
konuştu.
CHP’li Barış
tadilatı sordu
ANKARA (AA) -
CHP Kõrklareli
Milletvekili Tansel Barõş,
Çankaya Köşkü’nde
yapõlan tadilatõ ve
maliyetini sordu. Barõş,
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’õn yanõtlamasõ
istemiyle TBMM
Başkanlõğõ’na sunduğu
soru önergesinde,
Cumhurbaşkanõ Abdullah
Gül’ün, neden Çankaya
Köşkü’nde ikamet
etmediğini öğrenmek
istedi. Dõşişleri
Bakanõ’nõn, Dõşişleri
Konutu varken, ikamet
etmesi için aylõk 30 bin
liraya konut
kiralanmasõnõn doğru
olup olmadõğõnõ soran
Barõş, “Cumhurbaşkanlõğõ
konutunda yõllardõr tadilat
yapõldõğõ söylenmektedir.
Bu tadilatta köşkte ne gibi
değişiklikler
yapõlmaktadõr? Yapõlan
tadilatõn maliyeti nedir”
sorularõnõ yöneltti.
Tartışmalı ödenek
yargıdan döndü
ADANA
(Cumhuriyet Bürosu) -
AKP’li Seyhan
Belediyesi’nin seçim
öncesi bir müdürlükten
diğerine yaptõğõ 4.4
milyon YTL’lik aktarma
yargõdan döndü. CHP’li
meclis üyesi Salim
Büyükkaya ile bağõmsõz
üye Mustafa Nadir
Mayaoğlu’nun, “yatõrõm
müdürlüklerinden kesilen
paranõn tanõtõm işleri
yapan müdürlüklere para
aktarõlmasõnõn yasalara
aykõrõ” olduğunu
belirterek yargõya taşõdõğõ
olayla ilgili kararõnõ
açõklayan Adana 2.
Bölge İdare Mahkemesi,
ödeme aktarõmõ sağlayan
meclis kararõnõ iptal etti.
MHP: İpler kimin elinde?
AnayasaMahkemesi,arazilerintemizliğininyap-işlet-devretmodeliyapõlmasõnaonayvermedi
MayõndakõsmiiptalANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa Mahke-
mesi, Suriye sõnõrõndaki ma-
yõnlarõn temizlenmesi ile ilgi-
li yasanõn yürürlüğünü kõsmen
durdurdu. Yüksek Mahkeme,
mayõnlarõn temizlenmesi kar-
şõlõğõnda temizleme işlemini
yapan firmanõn o bölgede ta-
rõmsal faaliyetlerde bulunma-
sõ ve bu bölgeye komşu kamu
arazilerinin aynõ firmaya ve-
rilmesini içeren maddelerin
yürürlüklerini durdurdu. Bu
durumda mayõnlõ arazilerin te-
mizlenmesi yap-işlet-devret
modeli ile yapõlamayacak.
Anayasa Mahkemesi, iptal baş-
vurusunu daha sonra esastan
görüşerek karara bağlayacak.
Anayasa Mahkemesi,
TBMM’deki tüm muhalefet
partili milletvekillerinin imza-
sõyla açõlan davada, yürürlüğün
durdurulmasõ istemini karara
bağladõ. Yüksek mahkeme, baş-
vuruda yer alan bazõ yürürlüğü
durdurma istemlerini kabul
ederken bazõlarõnõ ise reddetti.
Anayasa Mahkemesi, mayõn-
dan temizlenen arazilere ek
olarak bu bölgeye bitişik kamu
arazilerinin de temizliği yapan
firmalara tarõmsal faaliyet için
verilmesi hükmüne karşõ çõktõ.
Yürürlüğü durdurulan yasanõn
2. maddesinin ilgili bölümü
şöyle: “Birinci ve ikinci fık-
ralar hükümleri çerçevesinde
mayın temizleme işinin yap-
tırılamaması halinde, 8.9.1983
tarihli ve 2886 sayılı Devlet
İhale Kanunu ile 4734 sayılı
Kanun hükümlerine tabi ol-
maksızın Hazine’ye ait ya da
Maliye Bakanlığı’nca idare
edilen mayından temizlenecek
alanlar ile müstakil kullanımı
mümkün olmayan ve bu ta-
şınmazlarla bütünlük teşkil
eden Hazine’ye ait diğer ta-
şınmazların, tarımsal faali-
yetlerde kullandırılması kar-
şılığında, kullanım süresinden
en fazla indirimi teklif edene
ihale edilmek suretiyle yap-
tırılır. Ayrıca söz konusu
alanda bulunan ve diğer ka-
mu kurum ve kuruluşlarına
ait olan taşınmazlar da aynı
yöntemle Maliye Bakanlığı
tarafından ihale edilir. Bu
fıkranın uygulanması halin-
de, ihale komisyonlarının olu-
şumu ve çalışmasına ilişkin
esas ve usuller Maliye Ba-
kanlığı tarafından belirlenir.
Muayene ve kabul komis-
yonlarının görevleri ile çalış-
ma esas ve usulleri aynı ko-
misyonca belirlenir.”
AKP’nin planı 44
yıllığına devretmekti
Anayasa Mahkemesi verdi-
ği kararla mayõn temizliği ya-
pan firmanõn bunun karşõlõ-
ğõnda bu bölgede tarõmsal faa-
liyet yürütmesini öngören hük-
mün yürürlüğünü de durdurdu.
Yüksek mahkeme, yasanõn 3.
maddesinin birinci fõkrasõnda
yer alan “...taşınmazların te-
mizleme karşılığı tarımsal
faaliyetlerde kullandırılması
süresi ise...” ibaresinin yürür-
lüğünü durdurdu.
Yüksek mahkeme, ihale iş-
lemlerinin Milli Savunma Ba-
kanlõğõ’nca yürütülmesi, söz
konusu alanlarõn tarõmsal faa-
liyete açõlmasõ ile ihale ve ka-
bul komisyonlarõnõn oluşumu-
na ilişkin itirazlarda yürürlüğün
durdurulmasõnõ gerektirecek
unsur bulamadõ.
Bakanlık: İşlemler
devam edecek
Maliye Bakanlõğõ, kararõn,
kanunun bazõ hükümlerinin
yürürlüklerinin durdurulma-
sõyla ilgili olduğunu ve dava sü-
recinin henüz bitmediğini be-
lirtti. Bakanlõk açõklamasõnda,
“Anayasa Mahkemesi tara-
fından verilen söz konusu
karar göz önünde bulundu-
rularak, kanunun uygulan-
masını sağlamak üzere ge-
rekli işlemler devam ettirile-
cektir” denildi.
OktayVural,Erdoğan’õnKürtaçõlõmõnatepkigösterdi,Türkiye’nin,bugünbirterörist
başõnõnyapacağõaçõklamaya,biryolharitasõnamuhtaçdurumadüşürüldüğünüsavundu
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - MHP Grup Başkanvekili
Oktay Vural, Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan’õn Kürt
açõlõmõyla ilgili sözlerini değer-
lendirirken “Sayın Başbakan,
satranç taşı gibi bir oraya bir
buraya savruluyor. Savuran
kimdir, ipler kimin elindedir.
Bu planlar, programlar han-
gi mahfillerde hazırlanıp han-
gi mahfillerde dayatılmakta-
dır” diye sordu.
Vural dün Parlamento Muha-
birleri Derneği’ni ziyaret etti.
Vural, Başbakan Erdoğan’õn
Kürt açõlõmõna ilişkin sözlerinin
anõmsatõlmasõ üzerine şunlarõ
söyledi: “Bu aynı zamanda
bir itiraftır. Bu açılımda te-
rörle mücadelede bir kararlı-
lık mı ortaya koyacaklar, yok-
sa terörle ve teröristle müza-
kereye mi öncelik veriyorlar?
Günümüzde terörle mücade-
le mahkûm, teröristler affe-
dilmek istenmektedir. Yani
açılım olarak gördüğümüz
budur.”
Vural, Türkiye’nin, bugün bir
terörist başõnõn yapacağõ açõk-
lamaya, bir yol haritasõna muh-
taç duruma düşürüldüğünü,
AKP’nin getirdiği tablonun bu
olduğunu kaydetti.
‘Başbakan savruluyor’
Vural şöyle devam etti: “Sa-
yın Başbakan, satranç taşı gi-
bi bir oraya, bir buraya sav-
ruluyor. Savuran kimdir, ip-
ler kimin elindedir, bu planlar,
programlar hangi mahfillerde
hazırlanıp hangi mahfillerde
dayatılmaktadır? Milletimiz
bunların cevabını aramakta-
dır. ‘DTP’yle, PKK’ye terör
örgütü demeyen bir partiyle gö-
rüşmem’ diyenler, DTP’nin ve
terörist başının siyasal amaç-
larını gerçekleştirmek için
adım atıyorlar. Demek ki DTP
ile oluşturdukları görüşme-
me yaklaşımı, tamamen bir-
takım şeylerin üstünü örtmek
için kullanılan bir araç olarak
değerlendiriliyor. Bu ülkenin
bölünmesine yol açacak hu-
suslarla ilgili talepler karşı-
sında Sayın Başbakan çok yu-
muşak bir tavır sergilemekte-
dir. ‘Yazõk olur ülkeye’ diyor.
Sen kimsin ya? Yazık olurmuş
ülkeye. TC Başbakanı bir ül-
kenin bölünmesiyle ilgili bir
söylem karşısında yazık olur-
muş diyor. ‘Laf ola kestire ba-
şõ’ diyor ya, işte laf ola kesti-
re başı. Bu ne perhiz, bu ne la-
hana turşusu.”
Vural, bütün bunlarõn, iki te-
mel eksende düşünmeye sevk et-
tiğini dile getirerek bunlardan bi-
rinin; ABD’nin Irak’tan çõkma
sürecinde Türkiye’yi kontrol et-
mek isteyen bir yaklaşõm tarzõ ve
Türkiye’nin milli yapõsõnõ bu
gelişmeler karşõsõnda yeniden
düzenleme girişimleri, ikincisi-
nin de IMF olduğunu söyledi.
MHP’li Vural, “Sayın Başba-
kan’a soruyorum: Siz IMF
ile görüşmeler sırasında siya-
si dayatmalar, siyasi talepler
olduğunu itiraf etmiştiniz.
Acaba bu siyasi taleplerin bu-
gün gündeme getirilmesi, Kürt
açılımı ekseninde yine IMF’ye
verilen birtakım taahhütler
midir, değil midir” diye sordu.
Şehit onbaşı
toprağa verildi
İSKENDERUN (Cum-
huriyet) - Şõrnak’ta mayõn
patlamasõ sonucu şehit olan
Piyade Uzman Onbaşõ
Kürşad Can’õn cenazesi,
memleketi Hatay’õn İsken-
derun ilçesinde toprağa ve-
rildi.
İskenderun Kaptan Meh-
met Paşa Camisi’nde kõlõ-
nan cenaze namazõnõn ar-
dõndan, askerler tarafõndan,
ay yõldõzlõ bayrağa sarõlan
tabut, kortej eşliğinde Şehit
Pamir Caddesi’nde taşõndõ.
Burada yurttaşlar gözyaş-
larõnõ tutumazken bazõlarõ
da tabutun üzerine gül yap-
raklarõ döktü. Daha sonra
cenaze aracõna konulan şe-
hit Can’õn tabutu, konvoy
ile Karağaç Asri Mezarlõğõ
içindeki şehitliğe getirilerek
toprağa verildi.
MERKEZ SAĞDA BİRLEŞME
Çatı DP,
Genel Başkan
Cindoruk
ANAVATAN Partisi ve Demokrat Parti
birleşme konusunda tam anlaşma sağladõ.
DP çatõsõ altõnda gerçekleşecek birleşmede
iki partinin eşit temsiline dayalõ bir yöntem
uygulanacak ve aynõ gün yapõlacak iki
kongreyle bütünleşme sağlanacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Anayasa Mahkemesi, askerlerin sivil
mahkemelerde yargõlanmasõnõn önünü
açan yasanõn iptal istemini esastan
görüşmeye karar verdi. CHP, yasanõn
ilgili hükümlerinin iptali ve
yürürlüğünün durdurulmasõ istemiyle
Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu.
Başvuruda bir eksiklik bulmayan yüksek
mahkeme heyeti, davayõ esastan
görüşmeye karar verdi. Düzenlemenin
iptali istemiyle açõlan davanõn
dilekçesinde, anayasanõn, askeri
mahkemelerin görev alanõna ilişkin
yaptõğõ görevlendirme hükmü
yürürlükteyken yasa koyucunun bir yasa
ile ve söz konusu anayasa hükmünü
değiştirmeksizin yeni bir düzenleme
yapmasõnõn, anayasanõn 145. maddesi ile
bağdaşmayacağõ vurgulanmõştõ.
ASKERE SİVİL YARGI ESASTAN GÖRÜŞÜLECEK