24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Demok- rat Parti (DP) Genel Başkanõ Hüsamettin Cindoruk ve Anavatan Partisi Genel Başkanõ Salih Uzun, iki partinin DP çatõsõ altõnda ve Cin- doruk’un liderliğinde bütünleşmesi kararõ al- dõklarõnõ açõkladõlar. Cindoruk ve Uzun, iki partinin birleşmesi gö- rüşmelerinde gelinen noktayõ ve bundan son- raki “yol haritasını” ANAVATAN Genel Merkezi’nde düzenle- dikleri basõn toplantõ- sõyla kamuoyuna açõk- ladõ. İlk sözü alan Uzun, daha önce yõl sonuna kadar birleşmenin ta- mamlanmasõnõ öngör- düklerini, ancak çalõş- malarõn hõzla ilerlemesi nedeniyle, bütünleşme- nin yõl sonunu bekle- meden hukuken tamam- lanacağõnõ bildirdi. Hiç kimseyi dõşlamadan, iki partinin eşit temsiline dayalõ birleşmesini ön- gördüklerini belirten Uzun, parti tüzüğünü buna göre oluşturacak- larõnõ bildirdi. Cindoruk da bütün- leşme konusunda “mu- tabakatlarının tam, ka- rarlarının kesin” oldu- ğunu söyledi. Acele et- meden, titiz bir çalõşma yürüttüklerini kaydeden Cindoruk, bu bütünleş- menin “bir siyasi par- tiye karşı yapılmadı- ğına” dikkat çekti. Türkiye’de bir “de- mokrasi krizi” olduğu- nu ve bunu aşmak için yola çõktõklarõnõ ifade eden Cindoruk isim ver- meden Ergenekon da- vasõna göndermede bu- lunarak, “Tutukluluk hali tutsaklık haline geldiyse ve cezaevleri, toplama kamplarına dönmüşse, Türkiye’de o zaman bir hukuk ve adalet krizi vardır. Bunları aşmak, bun- ları yerlerine yerleş- tirmek bizim görevi- mizdir” dedi. Gazetecilerin sorusu üzerine Uzun, birleşme- den sonra Genel Baş- kanlõğõ Cindoruk’un sür- dürmesinin uygun ola- cağõnõ “İki partiden bi- rinde, Türkiye’nin en tecrübeli siyasetçile- rinden biri varsa ve diğerinde benim gibi, Türkiye’nin en genç siyasetçilerinden biri varsa, zannediyorum bu genel başkanlık me- selesi en kolay aşıla- cak meseledir” sözle- riyle açõkladõ. Uzun, ekim ayõ gibi partisinin kongre sürecini tamam- layacağõnõ bildirirken Cindoruk da aynõ gün içinde aynõ salonda iki kongrenin toplanarak, birleşme sürecinin ta- mamlanacağõnõ söyledi. CMYB C M Y B 24 TEMMUZ 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA 29 Yıl Sonra... Yıllar ne çabuk geçiyor... Kemal Türkler’in alçak bir saldırı sonucu öldü- rülmesinin ardından 29 yıl geçmiş... Sabah gazeteye geldiğimde, elektronik postalara bakarken DİSK Genel Sekreteri Tayfun Gör- gün’ün açıklamasını gördüm. Açıklamanın başlığı şöyleydi: “Kemal Türkler suikastının 29. yılında yine ada- let istiyoruz...” Bir den yıllar önceye gittim... Kemal Türkler öldürüldüğü gün Burhaniye- Ören’deki DİSK’in dinlenme ve eğitim tesislerin- deydik... Oktay Akbal, Nuri Bozyel, Abdullah Baştürk ve bazı dostlar... Acı haberi orada almıştık. İşçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, fa- şistlerce öldürülmüştü. Silahların namluları o güzel insana doğrultul- muştu... Kurşunlar yaşam dolu Türkler’in kalbini delik de- şik etmişti... Bu bir siyasi suikasttı... Türkiye kan gölüne dönüşmüştü... İkinci Milliyetçi Cephe iktidardaydı... 22 Temmuz 1980... Aydınlarımıza, bilim insanlarımıza, emekçilerimize, gençlerimize, polis müdürlerimize güpe gündüz kal- leş pusular kuruluyor; katlediliyorlardı. Abdi İpekçi, Doğan Öz, Cevat Yurdakul, Gün Sazak, Ümit Kaftancıoğlu, Cavit Orhan Tüten- gil ve daha niceleri... Bahçelievler ve İzmir İnciraltı Öğrenci Yurdu kat- liamı... Kahramanmaraş, Malatya, Çorum, Sıvas, Ga- zi Mahallesi... Devlet tüm bu cinayetleri seyrediyor, 12 Eylül as- keri darbesi adım adım yaklaşıyordu... Bu arada bazı tetikçiler yakalanıp gözaltına alı- nıyor; bunlar tutuklanıyor, ancak askeri cezaevle- rinden kaçıyorlardı... Katillerin çoğu yeşil pasaportla yurtdışına çıkar- tılıyorlardı... 29 yıl önce alçakça öldürüldü Kemal Türkler... Türkler ailesi ve DİSK, 29 yıldır adalet istiyor. Aranılan adalet salt DİSK’in ve Türkler ailesinin değil, bu ülkenin aydınlarının, yurtseverlerinin, sanatçılarının, emekçilerinin, yazarlarının sorunudur! Hukuksuzluğa karşı hukukun ve adaletin soru- nudur! Demokrasiyi ve özgürlükleri savunanların soru- nudur! Karanlığa karşı aydınlığı savunanların sorunudur! Yaşamın derin gölgelerinde öfkem artıyor yaşa- nanları gördükçe. Çünkü katillerden hesap sorulmuyor ya da so- rulmak istenmiyor. Sevgisizliğin egemen olduğu yaşadığımız coğ- rafyada benzer siyasi suikastları 1990’lar da da ya- şadık. Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Mu- sa Anter’i, Mehmet Sincar’ı siyasi suikastlarda yi- tirdik... 2000’li yıllarda Necip Hablemitoğlu’nu, Hrant Dink’i öldürdüler kalleşçe. Sabah televizyonda Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız’ı dinlerken tüylerim diken diken oldu... Ne diyordu Ali Balkız: “Eski Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Ka- zım Genç’le birlikte, eski Emniyet Özel Harekât Dai- resi Başkanvekili İbrahim Şahin’in evinden çıktığı iddia edilen plan ve krokileri inceleyip savcı Zeke- riya Öz’le görüştükten sonra ikna oldum. Kazım Genç’le beni havaya uçuracaklarmış. Bi- rileri araba çalacak, birileri evimizin önüne park ede- cek, biri gözetleme yapacak. Biz eve yaklaşırken de uzaktan, bomba yüklü aracı patlatacaklar.” Hep söylüyorum Susurluk’un üzerine gidilmedi, devlet içindeki örgütlü silahlı güç ortaya çıkarıl- madı... Cumhuriyet’e atılan bombaların izi sürülseydi, Al- paslan Arslan kanlı Danıştay baskınını yapmadan kıskıvrak yakalanırdı. Hrant Dink cinayeti de öyle! Devletin tüm istihbarat birimleri Hrant Dink’in öl- dürüleceğini biliyor ama önlem almıyor! Kemal Türkler cinayeti 29 yıl önce işlendi, ada- let yerini bulmadı... 1999 yılından beri Türkler’in katil zanlısı olarak yar- gılanan Ünal Osmanağaoğlu’nun iki aklanma ka- rarı bozuldu Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından. Dava yeniden başladı... Burhaniye-Ören’de öğrenmiştim Türkler’in öl- dürüldüğünü... Mavilerle yıkanmış bir gün, kana bulanmıştı... O acıyı yeniden duyumsadım!.. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Öldürülen 11 korucuya ait olduğu iddia edilen kemikler Adli Tıp’a gönderildi. Gül’e bir protesto daha ERZURUM (Cumhuriyet) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, Erzurum Kongresi’nin 90’õncõ yõldönüm kutlamalarõna katõlmak üzere bulunduğu Erzurum’da bir yurttaş tarafõndan protesto edildi. “Sayõn Cumhurbaşkanõm Erzurum’a hoş geldiniz. 25 yõldõr tekstil işi yapõyorum. Çek-senet mağduru olduk. 150 bin lira borcum var. 13 nüfusa bakõyorum. Seni ve Başbakanõmõ çok seviyorum” yazõlõ bir pankart açan esnaf, polisler ve korumalar tarafõndan uzaklaştõrõldõ. SHP’de istifalar dinmiyor HAMBURG (AA) - Alman Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Hamburg’un Altona ilçesi belediye meclisi üyeleri ve aynõ zamanda Türkiye’deki Sosyal Demokrat Halk Partisi’nin (SHP) kurucu üyeleri olan Behçet Algan ve Etem Ete, SHP’den istifa etti. SHP Genel Başkanõ Hüseyin Ergün’ün, bir gazeteye verdiği “Darbelerde solun rolü fecidir” başlõklõ söyleşisinde, 1968 ruhunu “demonte etmeye çalõştõğõnõ” savunan Algan, “1968 kuşağõ Türkiye’nin coşku dolu bir döneminin romantik çocuklarõydõ. Bu masum başkaldõrõyõ ulusalcõlõkla, cuntacõlõkla suçlamak en azõndan insafsõzlõktõr” diye konuştu. CHP’li Barış tadilatı sordu ANKARA (AA) - CHP Kõrklareli Milletvekili Tansel Barõş, Çankaya Köşkü’nde yapõlan tadilatõ ve maliyetini sordu. Barõş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle TBMM Başkanlõğõ’na sunduğu soru önergesinde, Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, neden Çankaya Köşkü’nde ikamet etmediğini öğrenmek istedi. Dõşişleri Bakanõ’nõn, Dõşişleri Konutu varken, ikamet etmesi için aylõk 30 bin liraya konut kiralanmasõnõn doğru olup olmadõğõnõ soran Barõş, “Cumhurbaşkanlõğõ konutunda yõllardõr tadilat yapõldõğõ söylenmektedir. Bu tadilatta köşkte ne gibi değişiklikler yapõlmaktadõr? Yapõlan tadilatõn maliyeti nedir” sorularõnõ yöneltti. Tartışmalı ödenek yargıdan döndü ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP’li Seyhan Belediyesi’nin seçim öncesi bir müdürlükten diğerine yaptõğõ 4.4 milyon YTL’lik aktarma yargõdan döndü. CHP’li meclis üyesi Salim Büyükkaya ile bağõmsõz üye Mustafa Nadir Mayaoğlu’nun, “yatõrõm müdürlüklerinden kesilen paranõn tanõtõm işleri yapan müdürlüklere para aktarõlmasõnõn yasalara aykõrõ” olduğunu belirterek yargõya taşõdõğõ olayla ilgili kararõnõ açõklayan Adana 2. Bölge İdare Mahkemesi, ödeme aktarõmõ sağlayan meclis kararõnõ iptal etti. MHP: İpler kimin elinde? AnayasaMahkemesi,arazilerintemizliğininyap-işlet-devretmodeliyapõlmasõnaonayvermedi MayõndakõsmiiptalANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahke- mesi, Suriye sõnõrõndaki ma- yõnlarõn temizlenmesi ile ilgi- li yasanõn yürürlüğünü kõsmen durdurdu. Yüksek Mahkeme, mayõnlarõn temizlenmesi kar- şõlõğõnda temizleme işlemini yapan firmanõn o bölgede ta- rõmsal faaliyetlerde bulunma- sõ ve bu bölgeye komşu kamu arazilerinin aynõ firmaya ve- rilmesini içeren maddelerin yürürlüklerini durdurdu. Bu durumda mayõnlõ arazilerin te- mizlenmesi yap-işlet-devret modeli ile yapõlamayacak. Anayasa Mahkemesi, iptal baş- vurusunu daha sonra esastan görüşerek karara bağlayacak. Anayasa Mahkemesi, TBMM’deki tüm muhalefet partili milletvekillerinin imza- sõyla açõlan davada, yürürlüğün durdurulmasõ istemini karara bağladõ. Yüksek mahkeme, baş- vuruda yer alan bazõ yürürlüğü durdurma istemlerini kabul ederken bazõlarõnõ ise reddetti. Anayasa Mahkemesi, mayõn- dan temizlenen arazilere ek olarak bu bölgeye bitişik kamu arazilerinin de temizliği yapan firmalara tarõmsal faaliyet için verilmesi hükmüne karşõ çõktõ. Yürürlüğü durdurulan yasanõn 2. maddesinin ilgili bölümü şöyle: “Birinci ve ikinci fık- ralar hükümleri çerçevesinde mayın temizleme işinin yap- tırılamaması halinde, 8.9.1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 4734 sayılı Kanun hükümlerine tabi ol- maksızın Hazine’ye ait ya da Maliye Bakanlığı’nca idare edilen mayından temizlenecek alanlar ile müstakil kullanımı mümkün olmayan ve bu ta- şınmazlarla bütünlük teşkil eden Hazine’ye ait diğer ta- şınmazların, tarımsal faali- yetlerde kullandırılması kar- şılığında, kullanım süresinden en fazla indirimi teklif edene ihale edilmek suretiyle yap- tırılır. Ayrıca söz konusu alanda bulunan ve diğer ka- mu kurum ve kuruluşlarına ait olan taşınmazlar da aynı yöntemle Maliye Bakanlığı tarafından ihale edilir. Bu fıkranın uygulanması halin- de, ihale komisyonlarının olu- şumu ve çalışmasına ilişkin esas ve usuller Maliye Ba- kanlığı tarafından belirlenir. Muayene ve kabul komis- yonlarının görevleri ile çalış- ma esas ve usulleri aynı ko- misyonca belirlenir.” AKP’nin planı 44 yıllığına devretmekti Anayasa Mahkemesi verdi- ği kararla mayõn temizliği ya- pan firmanõn bunun karşõlõ- ğõnda bu bölgede tarõmsal faa- liyet yürütmesini öngören hük- mün yürürlüğünü de durdurdu. Yüksek mahkeme, yasanõn 3. maddesinin birinci fõkrasõnda yer alan “...taşınmazların te- mizleme karşılığı tarımsal faaliyetlerde kullandırılması süresi ise...” ibaresinin yürür- lüğünü durdurdu. Yüksek mahkeme, ihale iş- lemlerinin Milli Savunma Ba- kanlõğõ’nca yürütülmesi, söz konusu alanlarõn tarõmsal faa- liyete açõlmasõ ile ihale ve ka- bul komisyonlarõnõn oluşumu- na ilişkin itirazlarda yürürlüğün durdurulmasõnõ gerektirecek unsur bulamadõ. Bakanlık: İşlemler devam edecek Maliye Bakanlõğõ, kararõn, kanunun bazõ hükümlerinin yürürlüklerinin durdurulma- sõyla ilgili olduğunu ve dava sü- recinin henüz bitmediğini be- lirtti. Bakanlõk açõklamasõnda, “Anayasa Mahkemesi tara- fından verilen söz konusu karar göz önünde bulundu- rularak, kanunun uygulan- masını sağlamak üzere ge- rekli işlemler devam ettirile- cektir” denildi. OktayVural,Erdoğan’õnKürtaçõlõmõnatepkigösterdi,Türkiye’nin,bugünbirterörist başõnõnyapacağõaçõklamaya,biryolharitasõnamuhtaçdurumadüşürüldüğünüsavundu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’õn Kürt açõlõmõyla ilgili sözlerini değer- lendirirken “Sayın Başbakan, satranç taşı gibi bir oraya bir buraya savruluyor. Savuran kimdir, ipler kimin elindedir. Bu planlar, programlar han- gi mahfillerde hazırlanıp han- gi mahfillerde dayatılmakta- dır” diye sordu. Vural dün Parlamento Muha- birleri Derneği’ni ziyaret etti. Vural, Başbakan Erdoğan’õn Kürt açõlõmõna ilişkin sözlerinin anõmsatõlmasõ üzerine şunlarõ söyledi: “Bu aynı zamanda bir itiraftır. Bu açılımda te- rörle mücadelede bir kararlı- lık mı ortaya koyacaklar, yok- sa terörle ve teröristle müza- kereye mi öncelik veriyorlar? Günümüzde terörle mücade- le mahkûm, teröristler affe- dilmek istenmektedir. Yani açılım olarak gördüğümüz budur.” Vural, Türkiye’nin, bugün bir terörist başõnõn yapacağõ açõk- lamaya, bir yol haritasõna muh- taç duruma düşürüldüğünü, AKP’nin getirdiği tablonun bu olduğunu kaydetti. ‘Başbakan savruluyor’ Vural şöyle devam etti: “Sa- yın Başbakan, satranç taşı gi- bi bir oraya, bir buraya sav- ruluyor. Savuran kimdir, ip- ler kimin elindedir, bu planlar, programlar hangi mahfillerde hazırlanıp hangi mahfillerde dayatılmaktadır? Milletimiz bunların cevabını aramakta- dır. ‘DTP’yle, PKK’ye terör örgütü demeyen bir partiyle gö- rüşmem’ diyenler, DTP’nin ve terörist başının siyasal amaç- larını gerçekleştirmek için adım atıyorlar. Demek ki DTP ile oluşturdukları görüşme- me yaklaşımı, tamamen bir- takım şeylerin üstünü örtmek için kullanılan bir araç olarak değerlendiriliyor. Bu ülkenin bölünmesine yol açacak hu- suslarla ilgili talepler karşı- sında Sayın Başbakan çok yu- muşak bir tavır sergilemekte- dir. ‘Yazõk olur ülkeye’ diyor. Sen kimsin ya? Yazık olurmuş ülkeye. TC Başbakanı bir ül- kenin bölünmesiyle ilgili bir söylem karşısında yazık olur- muş diyor. ‘Laf ola kestire ba- şõ’ diyor ya, işte laf ola kesti- re başı. Bu ne perhiz, bu ne la- hana turşusu.” Vural, bütün bunlarõn, iki te- mel eksende düşünmeye sevk et- tiğini dile getirerek bunlardan bi- rinin; ABD’nin Irak’tan çõkma sürecinde Türkiye’yi kontrol et- mek isteyen bir yaklaşõm tarzõ ve Türkiye’nin milli yapõsõnõ bu gelişmeler karşõsõnda yeniden düzenleme girişimleri, ikincisi- nin de IMF olduğunu söyledi. MHP’li Vural, “Sayın Başba- kan’a soruyorum: Siz IMF ile görüşmeler sırasında siya- si dayatmalar, siyasi talepler olduğunu itiraf etmiştiniz. Acaba bu siyasi taleplerin bu- gün gündeme getirilmesi, Kürt açılımı ekseninde yine IMF’ye verilen birtakım taahhütler midir, değil midir” diye sordu. Şehit onbaşı toprağa verildi İSKENDERUN (Cum- huriyet) - Şõrnak’ta mayõn patlamasõ sonucu şehit olan Piyade Uzman Onbaşõ Kürşad Can’õn cenazesi, memleketi Hatay’õn İsken- derun ilçesinde toprağa ve- rildi. İskenderun Kaptan Meh- met Paşa Camisi’nde kõlõ- nan cenaze namazõnõn ar- dõndan, askerler tarafõndan, ay yõldõzlõ bayrağa sarõlan tabut, kortej eşliğinde Şehit Pamir Caddesi’nde taşõndõ. Burada yurttaşlar gözyaş- larõnõ tutumazken bazõlarõ da tabutun üzerine gül yap- raklarõ döktü. Daha sonra cenaze aracõna konulan şe- hit Can’õn tabutu, konvoy ile Karağaç Asri Mezarlõğõ içindeki şehitliğe getirilerek toprağa verildi. MERKEZ SAĞDA BİRLEŞME Çatı DP, Genel Başkan Cindoruk ANAVATAN Partisi ve Demokrat Parti birleşme konusunda tam anlaşma sağladõ. DP çatõsõ altõnda gerçekleşecek birleşmede iki partinin eşit temsiline dayalõ bir yöntem uygulanacak ve aynõ gün yapõlacak iki kongreyle bütünleşme sağlanacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, askerlerin sivil mahkemelerde yargõlanmasõnõn önünü açan yasanõn iptal istemini esastan görüşmeye karar verdi. CHP, yasanõn ilgili hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasõ istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Başvuruda bir eksiklik bulmayan yüksek mahkeme heyeti, davayõ esastan görüşmeye karar verdi. Düzenlemenin iptali istemiyle açõlan davanõn dilekçesinde, anayasanõn, askeri mahkemelerin görev alanõna ilişkin yaptõğõ görevlendirme hükmü yürürlükteyken yasa koyucunun bir yasa ile ve söz konusu anayasa hükmünü değiştirmeksizin yeni bir düzenleme yapmasõnõn, anayasanõn 145. maddesi ile bağdaşmayacağõ vurgulanmõştõ. ASKERE SİVİL YARGI ESASTAN GÖRÜŞÜLECEK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear