26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 11 TEMMUZ 2009 CUMARTESİ 14 HABERLER Amasya’nõn en yoksul köy- leri arasõnda gösterilen Su- luova’ya bağlõ Boyalõ köyünün, başladõğõ kiraz üretiminde şimdi ihracata yöneldiği bildirildi. Boyalõ Köyü S.S Tarõmsal Kal- kõnma Kooperatifi Başkanõ Ercan Ak, yaklaşõk 4 yõl önce kurulan kooperatifin kõsa sürede büyük bir başarõ elde ettiğini, Boyalõ köyü- ne bu 4 yõl içinde sulama göleti, damlama sulama ve ihracata yö- nelik desteklemelerin yapõldõğõnõ anlattõ. Boyalõ köyünde geçen yõl ihra- cata yönelik Lambert, 0900 ve na- polyon cinslerinden olmak üzere 600 tonun üzerinde üretim yapõl- dõğõnõ kaydeden Ak, üretimin 500 tonluk kõsmõnõn ihraç edildiğini, geri kalan kõsmõnõn ise iç pazarda değerlendirildiğini söyledi. İnternet üzerinden de kiraz ih- racatõ anlaşmasõ sağladõklarõnõ belirten Ak, köyde 25 bin civa- rõnda meyve veren kiraz ağacõ ol- duğunu kaydetti. Son 4 yõl içinde yarõsõ devlet, yarõsõ üretici kaynaklõ yarõ bodur ihracata yönelik 30 bin kiraz fidanõ dikildiğini, bu fidanlarõn da üre- time katõlmasõyla birlikte kiraz üretimlerinin önümüzdeki beş yõl içinde 600 tondan 2 bin tona çõk- masõnõn beklendiğini ifade eden Ak, yaklaşõk 50 hanelik köyde herkesin ihracata yönelik kiraz ka- litesinde ürün yetiştirebilmek için çaba sarf ettiğini ifade etti. Hedeflerinin daha çok Avrupa ülkesine kiraz ihraç etmek oldu- ğunu, bunun için üreticilerin her geçen gün kendisini yenilediğini ve tarõmsal çevrelerden eğitim başta olmak üzere çeşitli destek- ler aldõklarõnõ söyleyen Ak, Al- manya ve İngiltere gibi pek çok Avrupa ülkesine, Rusya ve Uk- rayna’ya kiraz ihraç etmenin mut- luluğunu yaşadõklarõnõ vurguladõ. Ak, daha önce fakir olarak Amasya il genelinde ilk üçün içinde gösterilen Boyalõ köyü- nün bugün zengin bir köy oldu- ğunu, her geçen gün de zengin- leşmeye ve ülke ekonomisine kat- kõ sağlamaya devam ettiklerini sözlerine ekledi. İ zmir’de kiralõk büroda başladõğõ penye üretimini 3 yõl önce fabri- ka ortamõna taşõyan, bu yõl ikin- ci fabrikasõnõ da tamamlayan Kapa- dokya Tekstil, kriz ortamõnda üçün- cü fabrikanõn yatõrõm kararõnõ da al- dõ. Halen 400 kişinin çalõştõğõ fabri- ka yeni yatõrõmla 1100, 2010 sonra- sõnda ise 1700 kişiye iş yaratmayõ planlõyor. Hollanda’da küçük çaplõ konfeksiyon atölyesi bulunan bir aileden gelen Üzeyir Adıgüzel’in bu ülkenin en büyük hazõr giyim şir- ketleri arasõnda yer alan Gerlon ile kurduğu ortaklõk, Türkiye’nin kriz or- tamõnda en hõzlõ büyüyen konfeksi- yon şirketlerinden birini yarattõ. Adõgüzel, maliyetlerinin daha dü- şük olmasõ nedeniyle Hollandalõ or- tağõyla birlikte Ege Serbest Bölgesi içinde 500 metrekarelik bir ofis ki- ralayarak, 2004 yõlõnda küçük çaplõ üretime başladõklarõnõ söyledi. Ger- lon’un Avrupa’da yaygõn bir dağõtõm ağõna sahip olmasõnõn avantajõnõ kullandõklarõnõ, kõsa sürede üretimi hõzla artõrarak kiralõk bir üretim te- sisine geçtiklerini belirten Adõgüzel, buranõn da yetersiz kalmasõ üzerine Ege Serbest Bölgesi içinde fabrika kurduklarõnõ kaydetti. Fabrikanõn aylõk 450 bin t-shirt, sweatshirt, pantolon ve etek üretim kapasitesinin bulunduğunu, bu kapa- sitesinin tamamõnõn Hollanda, İs- panya, Danimarka, Almanya ve İtal- ya başta olmak üzere Avrupa paza- rõna gönderildiğini dile getiren Adõ- güzel, grubun yeni yatõrõmla cirosunu da hõzla katladõğõnõ kaydetti. Adõgüzel, 2008 yõlõnda 14 milyon Avro ciro yaptõklarõnõ, bu yõl 21 mil- yona çõkarmayõ hedeflediklerini söyleyerek, 2009 yõlõnõn ilk ayõndan 6. ayõna kadar olan dönemde yüz- de 80 büyüme başarõsõnõ göster- diklerini belirtti. Grubun Belarus, Ukrayna ve Po- lonya’da yaptõğõ ceket pantolon üretimini Türkiye’ye kaydõrmak amacõyla ikinci fabrikanõn yatõrõ- mõna başladõklarõnõ dile getiren Adõgüzel, aylõk 1.4 milyon örme kapasitesine sahip ikinci tesiste 200 bin adet ceket üretmeyi he- deflediklerini söyledi. Fabrikanõn yõl içinde biteceğini, 2010 yõlõ sonrasõ için de bir doku- ma fabrikasõ kurma kararõ aldõkla- rõnõ ifade eden Adõgüzel, grup ola- rak şapka, ayakkabõ ve çorap dõ- şõnda tüm ürünlere hâkim olmak is- tediklerini ifade etti. Halen Bangladeş’te devam ettir- dikleri üretimi yeni bir yatõrõmla ar- tõrmayõ da planladõklarõnõ söyleyen Adõgüzel, burada daha büyük kap- asiteli ve düşük maliyet gerektiren üretim yapmayõ istediklerini söy- ledi. Türkiye’deki tesiste bir bölü- mü yurtdõşõndan transfer edilen 15 tasarõmcõnõn görev aldõğõnõ ifade eden Adõgüzel, Türk tasarõmcõlarõn yetişmesi için bir eğitim programõ da yürüttüklerini dile getirdi. Kriz bizi durdurmadõ 3. fabrikayõ kuruyoruz YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM İşsizlik ödeneği alanlarõn işe alõnmasõ ve ek istihdam destekleniyor İ stihdam teşvikine ilişkin kamuoyunda büyük beklentiler vardı. Ekonomik kri- zin hem çalışanları hem de işverenleri büyük ölçüde etkileyerek işsizlik oranlarının önemli ölçüde artmasından sonra istihdamı teşvik amacıyla “5920 Sayılı Kanun İş Ka- nunu, İşsizlik Sigortası Kanunu Ve Sosyal Si- gortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair” yasa da çıktı. 5084 sayılı gelişmekte olan illerde uygu- lanan teşvik, şirketlerin araştırma geliştirme faaliyetlerinde Ar-Ge desteği, özürlü işçi ça- lıştıranlar için işveren hissesi prim teşviki, or- talama işçi sayısına ilave olarak çalıştırılan işçilere yönelik ilave istihdam teşviki, sigor- ta primlerini süresinde ödeyen işverenlere yö- nelik beş puanlık prim indirimi teşvikleri ha- len yürürlükte. Bu teşviklere ilave olarak ge- tirilen yeni sistemde işsizlik ödeneği alanlarla ilave istihdam olarak işe alınanlara yönelik ol- mak üzere 2 ana teşvik unsuru bulunuyor. İşsizlik ödeneği alanlar İşsizlik ödeneği almakta iken işe alınanların, hak ettikleri halde kullanmadıkları işsizlik öde- neği sürelerince asgari ücret üzerinden ödenmesi gereken işçi ve işveren payı sigorta primleri ile genel sağlık sigortası primlerinin işsizlik sigortasından ödenmesi öngörül- mektedir. Buna göre; işsizlik ödeneği alan- ların işe alındığı tarihten önceki son altı ay- lık ortalama sigortalı sayısına ilave olarak işe alınması kaydıyla bu teşvikten faydalanıla- cak. Bu şekilde işsizlik ödeneği verilen iş- sizleri işe alan işverenlere, işçi ve işveren pa- yı sigorta primleri ile genel sağlık sigortası pri- mi, kalan işsizlik ödeneği süresince İşsizlik Sigortası Fonu’ndan (yüzde 1 kısa vadeli si- gorta kolu primi dahil) karşılanacak. Buna gö- re, beş puanlık prim indiriminden de fayda- lanıldığından 693 TL asgari ücret üzerinden yüzde 28.5 oranında 199.50 TL teşvik kap- samında işsizlik sigortası fonundan karşıla- nacak. İşsiz kalan sigortalılara işsizlik sigortası fonundan 6-8-10 ay süreyle işsizlik ödene- ği verilmektedir. Bu süre başlangıçta belir- lenen toplam hak sahipliği süresinden dü- şülecek. Söz konusu primlerin İşsizlik Si- gortası Fonu’ndan karşılanabilmesi için iş- verenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde beş puanlık prim indiri- minden yararlanacak şekilde Sosyal Güvenlik Kurumu’na vermeleri gerekmektedir. Ayrıca, asgari ücretten fazla ücret ödeyenler için ara- daki ücret farkının ve kısa vadeli sigorta kol- larına ilişkin prim tutarı farkı ile işsizlik sigortası primlerini Sosyal Güvenlik Kurumu’na öde- miş olması şarttır. Diğer ilgili mevzuat uyarınca ayrıca ya- rarlanmakta olan işverenler aynı dönem için ve mükerrer olarak bu destek unsurun- dan yararlanamayacaktır. İşverenlerin ter- cihleri dikkate alınmak suretiyle destek un- surlarından sadece biriyle sınırlı olarak ya- pılır. Ayrıca, işçinin, işten ayrıldığı işyerinde tekrar işe başlaması halinde bu teşvik hü- kümlerinden yararlanılamaz. Bu maddede düzenlenen teşvikten 17 banka sandığı da yararlanabilecektir. İlave işçi çalıştıranlara teşvik 2008 Temmuzu’nda yürürlüğe giren 18-29 yaş arası erkek işçilerle, 18 yaşından büyük kadın işçilerin ilave istihdam kapsamında ça- lıştırılması halinde teşvik hükümlerinden ekonomik kriz ve uygulamanın zorluğu ne- deniyle çok az sayıda kişinin yararlanma- sından dolayı yeni düzenleme getirildi. 2009 Nisan ayına ait prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalı sayısına ilave olarak, 31 Ara- lık 2009’a kadar işe alınanlar için bu teşvik geçerli olacak. Bu kişilerin ayrıca işe alınma tarihinden ön- ceki üç aylık dönemde işsiz olan ve yeni iş- yerinde fiilen çalıştırılacak sigortalılar için as- gari ücret üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin işveren hisselerine ait tutarı, altı ay boyunca İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanacak. İşveren hissesine ait primlerin İşsizlik Sigortası Fonu’ndan karşılanabil- mesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigorta- lılarla ilgili olarak 5510 sayılı kanun uyarın- ca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal sü- resi içerisinde SGK’ye verilmesi ve tüm si- gorta primlerinin ödenmiş olması şart. SGK’LİLER BİRDEN FAZLA AYLIK ALABİLİR Mİ? Hollandalõ ortağõ ile Kapadokya Tekstil’i kuran ve Avrupa pazarõna ihracata yoğunlaşan Üzeyir Adõgüzel, 3 yõlda üçüncü fabrikasõnõ kurmaya hazõrlanõyor Kiraz üretimi köyün kaderini değiştirdi Ben 05/02/1963 doğumluyum. 15/02/1988’de yedek subaylıkla başlayan Emek- li Sandığı’ndan 420 günlük prim ödenmesi görünmekte. 19/04/1989’da ilk SSK girişiyle 09/01/1995’e kadar toplamda 1563 gün SSK primim oldu. 10/01/1995’ten itibaren Bağ-Kur’da 29/04/2008’e kadar 4789 gün Bağ-Kur primim mevcut.01/05/2008’de İsteğe Bağlı SSK primi ödemeye başladım, Haziran 2008’denitibaren kendi adıma çalışmaktayım. 30/04/2009 itibar’yla 330 gün İsteğe Bağ- lı SSK primi, toplamda SSK Prim gün sayısı 1893 gün olup; özellikle SSK’denemekli olmak istiyorum. Bu doğrultuda daha kaç gün İsteğe Bağlıda kalmam gerek ve akabinde SSK’li olarak bir işyerinde çalışmam gerekecek mi? Ve emek- li olacağım tarih nedir? Necat Alkan. 01.10.2008 tarihinden sonra İsteğe Bağlı sigortaya ödenen primler Bağ-Kur si- gortalılığında geçmiş sayılmaktadır. Bu nedenle SSK’li olarak bir işte çalışmak suretiyle eksik günlerinizi tamamlamanızı tav- siye ederiz. SSK’den emekli olmak için son prim ödenmiş ye- di yıl içinde SSK gününüzün fazla olması gereklidir. 50 yaş ve 5375 gün prim ödeyerek 15.2.2013’ten sonra SSK’den emek- li olabilirsiniz. Bağ-Kur emekliliği için 01.06.2002 tarihi itibarıyla 25 tam yılı doldurmanıza kalan süreye bakılarak ayrıca emek- lilik yaşı da belirlenmektedir. Ancak, Bağ-Kur emekliliğinde 9000 gün prim ödenmesi gereklidir. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. İSTEĞE BAĞLI BAĞ-KUR’LULARIN ÖDEDİKLERİ PRİMLER EMEKLİLİKTEN SAYILIR Eğitim aldõlar, işlerini kurdular Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Ge- liştirme ve Destekleme İdaresi Baş- kanlõğõ (KOSGEB) tarafõndan koordine edilen ve Progem Eğitim Danõşmanlõk ta- rafõndan Çorum, Yozgat ve Samsun’da yü- rütülen “Küçük Ölçekli İş Kurma Danõş- manlõk Desteği Projesi” çerçevesinde danõşmanlõk hizmeti alan 240 kişiden 37’si kendi işini kurdu. Geçen yõlõn sonunda hayata geçirilen proje, 30 Haziran 2009’da sona erdi. Pro- je kapsamõnda bu üç ilde verilen eğitim- lere 410 kişi katõldõ. Eğitimlere katõlan ki- şiler arasõndan projenin danõşmanlõk hiz- metlerinden yararlanmak isteyen 240 gi- rişimci adayõna da ücretsiz olarak bire bir danõşmanlõk hizmeti sağlandõ. Bu kişiler- den 6’sõ kadõn olmak üzere 37’si kendi iş- lerini kurdu. Bu işletmelerde toplam 92 ki- şi istihdam ediliyor. Kendi işletmelerini ku- ran girişimcilerden imalat yapanlar KOS- GEB’in işletme sermayesi hibe desteği ile makine-ekipman kredi desteklerinden de yararlanabiliyor. Halen 400 kişinin çalõştõğõ fabrika yeni yatõrõmla 1100, 2010 sonrasõnda 1700 kişiye iş yaratmayõ planlõyor. Adõgüzel, aylõk 1.4 milyon örme kapasitesine sahip ikinci tesiste 200 bin adet ceket üretmeyi hedeflediklerini söyledi. Küresel ekonomik krizin etkilerini azaltabilmek amacıyla başta ABD ve AB üyesi ülkeler olmak üzere bir- çok ülke, bir dizi ekonomi önlem pa- ketlerini devreye sokarak ülkelerin ekonomisine, reel sektöre ve piya- salara soluk aldırmaya deyim yerin- deyse toparlamaya çalıştılar... Ancak aldığı önlemlere karşı krizin etkilerini atlatamayan ABD’de bu kez bazı uzmanlar ekim ayında ikin- ci ekonomik krizin başlayacağı gö- rüşünü ortaya atmaya başladılar... Ülkemizde önceleri yeterince cid- diye alınmayan kriz, kendini her alanda hissettirmeye başlayınca bir- birinden kopuk da olsa bir dizi ön- lem paketi uygulamaya konuldu. Siyasi iktidarın temsilcileri, alınan kararların etkili olduğunu, krizden çı- kıldığını, sıkıntıların geride kaldığını sıkça dile getirirken, TÜİK, TİM ve OSD gibi kuruluşlar tarafından açık- lanan verilere ve reel sektörün tem- silcilerine göre durum hâlâ çok sı- kıntılı... Nasıl mı? Önce TÜİK sanayi üretimi verile- rinden başlayalım.. Ocak ayında yüzde 21.3 azalan sanayi üretimi, şubat ayında yüzde 23.7 ile rekor oranda düşüş kaydetti. Mart ayında yüzde 20.9, nisanda ise yüzde 18.5 azaldı. “Sanayide İşgücü Girdi Göster- geleri” raporuna göre, istihdam bir önceki yılın aynı dönemine göre ana sanayi grupları bazında ise, ara malı imalatında yüzde 12.7, dayanıklı tüketim malı imalatında yüzde 12.7, dayanıksız tüketim malı imalatında yüzde 7.9, enerjide yüzde 5.9 ve ser- maye malı imalatında yüzde 11.5 azalış gösterdi. Sanayide çalışılan saat ise, bir ön- ceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14.2, bir önceki döneme göre de yüz- de 8.4 azalırken; brüt ücret/maaş ise yüzde 4 ve yüzde 8.5 geriledi. İhra- cat ocak ayında yüzde 28, şubat ve martta yüzde 35, nisanda yüzde 33.75, mayısta yüzde 40 düşüş gös- termişti. TİM verilerine göre ihracat 6 ayda yüzde 34 geriledi. İhracat haziran ayında yüzde 32.8 azalışla 8.1 milyar dolara indi. Altı aylık dönemde ihra- cat 43.8 milyar dolar oldu. Türkiye’nin haziran ayındaki toplam ihracatının yüzde 85.61’ini gerçek- leştiren sanayi grubunda, yüzde 35.36’lık düşüş ile 6 milyar 948 mil- yon 300 bin dolarlık ihracat yapıldı. Otomotiv Sanayicileri Derneği (OSD) “Otomotivde ÖTV’yle satışlar arttı üretim azaldı” başlığıyla yaptığı açıklamada “ÖTV indiriminin satışla- ra olumlu etkisine rağmen Türki- ye’nin toplam taşıt aracı üretimi yılın ilk yarısında 2008’in aynı dönemine göre yüzde 44.8, otomobil üretimi de yüzde 35.3 azaldı. Türkiye oto üreti- minin en çok daraldığı 5. ülke” bilgi- sini veriyor.. Otomotiv pazarıyla ilgili bir baş- ka bilgi de Otomotiv Distribütörleri Derneği’nden (ODD): Bu yılın ilk ya- rısında toplam binek otomobil satış- ları geçen yılın aynı dönemine oran- la yüzde 15.36 artarak 189 bin 696 adede ulaştı. Toplam hafif ticari araç satışları ise aynı dönem için geçen yı- la oranla yüzde 15.16 azalarak 83 bin 661 adet olarak gerçekleşti. Otomotivde durum özetle şöyle: ÖTV indirimi yerli üretime katkı ye- rine ithal binek otomobil satışını art- tırdı.. Reel sektör temsilcilerinin değerlendirmesine gelirsek; TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklı- oğlu; “Yatırım teşviki elbette uzun va- dede önemlidir. Ancak bugün için asıl ihtiyaç olan, üretimin teşvik edilme- sidir. Sanayi sektörlerindeki üretim düzeyi, 3 yıl öncesi seviyelere geri- lemişken, mevcut üretim kapasite- sinin ancak yüzde 70’i kullanılırken öncelik ilave yatırım değil, mevcut üretim kapasitesinin korunmasıdır. Son iki çeyrektir, dünyanın en çok kü- çülen ekonomilerinden biri olduk. Ül- kemizde yaşanan bu daralan üretim ve tüketim problemini çözmeden, ye- ni yatırımların üzerine konuşmanın fazla bir anlamı yoktur. Altı ayda, iş- siz sayısı 1.2 milyon artmış, sigorta- lı çalışan sayısıysa 753 bin kişi azal- mıştır. 6.3 milyon kişi çalışmaya ha- zır ama iş yok. Tarım dışında her üç gençten biri işsiz. Böyle bir toplum geleceğe ümitle bakabilir mi?” der- ken, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yö- netim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, ise “Grafiğin dipten yukarı doğru ade- ta yatay bir seyir izleyerek yükseliyor olması, toparlanmanın ümit ettiği- mizden daha yavaş gerçekleşeceği- ne işaret etmektedir, sanayi üreti- minde aralıksız küçülmede 10. aya gi- rildiğini ve hâlâ çift haneli, yüksek kü- çülme oranları ile karşı karşıyayız” di- yor.. Değerli okurlar, hükümet yetkilileri “Krizden çıktık, sıkıntıları geride bı- raktık” diyorlar.. TÜİK, TİM, OSD gibi kuruluşların verilerini noktası virgülüne kadar yazdım. TOBB ve İSO başkanlarının görüşlerini özet- le aktardım.. Krizin neresindeyiz?.. Siz söyler misiniz?.. hilmideveli@hotmail.com Krizin Neresindeyiz? S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ A vrupa’da tekstili Türkiye’den da- ha iyi bilen bir ülkenin olmadõğõ- nõ, dünyada Uzakdoğu’nun ya- nõnda bu konuda iddialõ olabilecek tek ül- kenin de yine Türkiye olduğunu ileri süren Adõgüzel, Türk insanõnõn bu konuda bir bil- gi birikimine ve çalõşma azmine sahip ol- duğuna dikkati çekti. Adõgüzel şunlarõ söyledi: “Tekstil Türkiye’de bitmez... Önümüzdeki 10 yılda üretim artmayabilir ama tasarım ve pa- zarlama her zaman olur. Gelecekte Uzakdo- ğu’ya biz yön vereceğiz. Avrupa’nın 30 yıl önce yaptığını şimdi artık biz yapıyoruz ve onlardan daha iyi yapıyoruz. Global markaların satın alma ofislerine bakın, yarısı Türk. Umutlu olmak için çok neden var. Sek- tör teşvik beklemeyi, ağlamayı bırakıp elindeki avantajları iyi kullanmanın yol- larını aramalı.” Adõgüzel, yeni fabrikayla çalõşan sayõsõnõn 1100’e çõkarõldõğõnõ, ihtiyacõn karşõlanmasõ için İş-Kur ile işbirliği yaparak bir eğitim programõ yaptõklarõnõ belirtti. 75 ki- şinin eğitimini tamamladõklarõnõ ve başarõlõ olanlarõ istihdam ettiklerini belirten Adõgüzel, 2010 sonrasõ dönemde tüm yatõrõmlarõn tamamlanmasõy- la 1700 kişilik bir ekibe ulaşmayõ hedeflediklerini sözlerine ekledi. ‘UZAKDOĞU TEKSTİLİNE BİZ YÖN VERECEĞİZ’ Gerek 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren 5510 sayılı kanuna göre bağlanacak gelir ve aylıklar, gerekse kanunun yürürlüğe girdiği ta- rihten önceki 506, 1479, 2925 ve 2926 sayı- lı kanunlar ile 506 sayılı kanunun geçici 20. maddesine tabi sandıklar kapsamında öden- mekte olan gelir ve aylıkların bulunması ve 5510 sayılı kanuna göre gelir veya aylığa hak kazanılması halinde yapılacak işlemler aşa- ğıda belirtilmiştir: Bir kişide ikiden fazla gelir veya aylık bir- leştiği takdirde, bu gelir ve aylıklardan en faz- la ödemeye imkân veren iki dosya üzerinden gelir veya aylık bağlanacağı, diğer dosya ve- ya dosyalardaki gelir ve aylık haklarının du- rum değişikliği veya diğer bir dosyadan ge- lir veya aylığa hak kazanıldığı tarihe kadar dü- şeceği öngörülmüştür. Malullük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazi- fe malullüğü ile iş kazası ve meslek hastalı- ğı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelir- ler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malullük, vazife malullüğü, yaşlılık ve- ya ölüm aylığının yarısı bağlanacaktır. Uzun vadeli sigorta kollarından (malullük, vazife malullüğü, yaşlılık ve ölüm) hak kaza- nılan aylıkların birleşmesi halinde; Malullük ve yaşlılık aylığına hak kazanan sigortalıya, aylıklardan yüksek olanı, aylıklar eşitse yalnız yaşlılık aylığı, Malullük, vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı ile birlikte, ölen eşinden dolayı da ay- lığa hak kazanan sigortalıya her iki aylığı, Ana ve babasından ayrı ayrı aylığa hak kazanan çocuklara, yüksek olan aylığın ta- mamı, az olan aylığın yarısı, Birden fazla çocuğundan aylığa hak ka- zanan ana ve babaya en fazla ödemeye im- kân veren ilk iki dosyadan yüksek olan aylı- ğın tamamı, düşük olan aylığın yarısı, Hem eşinden, hem de ana ve/veya ba- basından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya ba- basından bağlanacak aylığı ödenecektir. 5510 sayılı kanuna göre vazife malullü- ğü aylığı almakta iken, tekrar sigortalı olan- lardan hem vazife malullüğüne hem de ma- lullük aylığına hak kazananlara bu aylıklardan yüksek olanı, aylıkları eşitse yalnızca vazife malullüğü aylığı, bunlardan hem vazife ma- lullüğü hem de yaşlılık aylığına hak kaza- nanlara, bu aylıkların her ikisi de ödenecek. Evliliğin ölüm nedeniyle sona ermesi du- rumunda sonraki eşinden de aylığa hak ka- zananlara tercih ettiği aylık bağlanacaktır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear