24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 27 HAZİRAN 2009 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KOOP-C’DEN DUYURU Mahallemiz sakinlerinden Onursal Prof. Doç. Dr. Mine KADİROĞLU’nun “Eğitimde Edebiyat ve Sanat Tarihinin Yeri” başlõklõ söyleşisi için 28 Haziran 2009, Pazar günü Çantaköy Kõr Kahvemizde buluşuyoruz. İZLENCE Saat 12.30 Kır Kahvesinde Toplanma Saat 12.30 – 13.30 Öğle Yemeği Saat 13.30 – 15.00 Söyleşi Saat 15.00 – 16.00 Serbest zaman Saat 16.00 Dönüş NOT: Saat 11.00’de Taksim AKM önünden araç kaldõrõlacaktõr. İLETİŞİM: 0212 291 89 82 -83 / 0533 769 73 99 web: koop-c.org / e-posta: koop_c@yahoo.com Türkiye-Azeri ilişkileri masaya yatırıldı Dış Haberler Servisi - Türkiye-Azerbaycan ilişkileri dün iki ülkeden siyasetçilerin yanõ sõra akademisyen ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin de katõldõğõ bir toplantõda masaya yatõrõldõ. Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştõrmalarõ Vakfõ (SETA) tarafõndan İstanbul’da Ceylan Intercontinental Oteli’nde düzenlenen “Türkiye-Azerbaycan İlişkileri Çalõştayõ”nda konuşan Başbakanlõk Baş Müşaviri Savaş Barkçõn, Türkiye ile Azerbaycan’õn kader birliğinin ebedi olduğunu söyledi. Barkçõn, iki ülke arasõndaki ekonomik ilişkilerin önemli bir göstergesinin, Türk işadamlarõnõn Azerbaycan’a yaptõklarõ yaklaşõk 6 milyar dolarlõk yatõrõm olduğunu kaydetti. Barkçõn şöyle devam etti: “Hem petrol anlamõnda hem doğalgaz anlamõnda Bakû-Tiflis-Ceyhan ve Bakû-Tiflis-Erzurum hatlarõ aslõnda iki ülkeyi çok kuvvetli bağlayan, iki kervan yolu gibi düşünülebilir. Aynõ zamanda Bakû-Tiflis- Kars da çok önemli bir proje” diye konuştu. Azerbaycan Meclisi İnsan Haklarõ Komisyonu Başkanõ Rabiyyat Aslanova da Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerinin büyük siyasi geleceğe sahip olduğunu dile getirdi. Aslanova, Azerbaycan ile Türkiye ilişkilerinin istenilen seviyede devam edebilmesi için aydõnlarõn bir araya gelmesinin zorunlu olduğunu kaydetti. Pazaryerine bomba Dış Haberler Servisi - Irak’õn başkenti Bağdat’ta dün sabah bir motosiklet ve mobilya pazarõnda düzenlenen bombalõ saldõrõda en az 13 kişi öldü, 45 kişi yaralandõ. Şii bölgelerinden Bab El Şeyh’teki pazar yerinde motosiklete yerleştirilen bombanõn patlamasõyla gerçekleştirilen saldõrõ sõrasõnda bölgede özellikle gençlerden oluşan bir kalabalõğõn bulunduğu belirtildi. Kerkük’te geçen hafta düzenlenen saldõrõda 73, Bağdat’ta çarşamba günü düzenlenen bombalõ saldõrõda 78, yine başkentte önceki gün meydana gelen patlamalarda ise 2 kişi yaşamõnõ yitirmişti. ABD ve Irak yetkilileri, Amerikan askerlerinin bu ay sonuna kadar ülkenin büyük kõsmõndan çekilmesi nedeniyle ülkede şiddetin tõrmanabileceği uyarõsõnda bulunmuştu. Pipes’a göre İslamcõ ideolojinin gerçeklere adapte olduğunu Türkiye, Bangladeş ve Irak örneklerinde görmek mümkün ‘AKP İslamcõlarõn 2. versiyonu’ ELÇİN POYRAZLAR ABD’li akademisyen, yazar ve siyasi yorumcu Daniel Pipes, Ortadoğu ve İslamcõlõk konularõnda uzmanlaşmõş bir isim. Muhafazakâr düşünce kuruluşu Midd- le East Forum’un başkanõ Pipes, AKP’yi “İslamcıların ikinci versiyonu” şeklinde tanõmlõyor. AKP hükümetiyle birlikte NA- TO’nun içine radikal İslam’õn girdiği gö- rüşünü savunan Pipes, Ankara’nõn gerçek bir müttefik olup olmadõğõnõn sorgulan- masõndan yana. Pipes Ortadoğu’da yeni bir soğuk savaş olduğunu ve Türkiye’nin de İran tarafõnda yer aldõğõnõ savunuyor. ABD’nin Fethullah Gülen’e kucak aç- masõndan rahatsõz olan Pipes, “İslam düş- manı” suçlamalarõna, “Ben din değil po- litika konuşuyorum” diyor. - Bush döneminde “Ilımlı İslam mo- deli” şeklinde nitelenen Türkiye, Obama döneminde yine dini referanslar taşıyan “model ortaklık” çerçevesinde tanım- lanıyor. ABD ne zaman Türkiye’yi “mo- del” olmaktan çıkararak Batılı mütte- fikler sınıfına sokacak? DANIEL PIPES- Burada bir yanlõş an- lama var. ABD onlarca yõl boyunca Tür- kiye’yi nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan ülkeler arasõnda en başarõlõ olan ülke şeklinde gördü. Türkiye demokratik kültürü, özgürlükleri, ekonomik büyümesiyle di- ğerlerinden çok farklõ ve bu ABD için önemli. Ancak Türkiye İslami bir cumhu- riyet olarak görülmüyor. Müslüman dün- yanõn Türkiye’yi yakõndan izlemesi ve dersler çõkarmasõnõn faydalõ olacağõ yönünde görüşler var burada.. ki ben de buna katõ- lõyorum. Dini bağlar göz önüne alõndõğõn- da bu ülkelerin Türkiye’yi örnek almasõ ABD’yi örnek almalarõndan daha kolaydõr. Bu açõdan başarõlõ bir Türkiye model ola- rak görülebilir. Ancak AKP iktidarõ ile bir- likte farklõ bir eğilim gelişti Türkiye’de. AKP İslam dininin modern demokratik işleyişin içine eklenmesi ve bütünleştiril- mesini temsil ediyor ki ben buna çok kar- şõyõm. - Türkiye’nin başarısı benzeri hiçbir Müslüman ülkede yaşanmayan Atatürk devrimleri ve laik yapının sonucu değil mi? Evet, Türkiye’deki 1923-1938 devrimi, çoğunluğu Müslüman ülkelerde yaşanan- larla hiçbir paralellik taşõmayan, görülme- miş, çarpõcõ bir olay. Atatürk devrimleri Tür- kiye için bir dönüm noktasõ oldu. AKP’nin ise bunun reddini ve bu devrimlerin tersi- ne çevrilmesini temsil ettiğini düşünüyorum. Eğer AKP’nin liderliği devam ederse Ata- türk devrimlerinin bozulma olasõlõğõ var. Erbakan’ın hatalarından ders aldılar - AKP kendini İslamcı parti olarak ta- nımlamıyor. Siz nasıl tanımlıyorsunuz? Ben AKP’yi Necmettin Erbakan’õn ba- şarõsõzlõklarõ ve son otuz yõldõr süregelen farklõ partilerinin devamõ olarak görüyorum. Erbakan’õn yardõmcõlarõ bu başarõsõzlõklar- dan ders çõkardõ. AKP bence İslamcõlarõn ikinci versiyonu. Bunu başka yerlerde de gö- rüyoruz; İslamcõ hareket zaman içinde çok daha karmaşõk bir yapõya büründü. Türki- ye’de Gülen hareketinin de dahil olduğu bu karmaşõk İslamcõ hareketin oluşmasõ bir par- ça Erbakan’õn hatalarõndan, bir parça Türk ordusundan, bir parça da Türk yaşamõnõn de- mokratik yapõsõndan kaynaklanõyor. Bun- larõ bir araya koyduğunuzda çok karmaşõk İslamcõ bir hareket çõkõyor ortaya. - AKP’nin bölgedeki dış politikasını na- sıl buluyorsunuz? 1992’de Türkiye’de hükümet görevlile- riyle yaptõğõm görüşmelerde ABD politi- kalarõna paralel politikalarõn uygulandõğõ- nõ görmüştüm. Bundan 10 yõl sonra AKP döneminde farklõ uygulamalar söz konusu oldu. Ahmet Davutoğlu’nun başõnõ çekti- ği bu politika Batõ’dan, özellikle de ABD’den uzaklaşma ve Türkiye’nin böl- gesel çõkarlarõna odaklanmak oldu. Yeni Os- manlõ yaklaşõmõn var olduğunu görüyoruz ki bunun, Türkiye’nin dünyadaki yerine yö- nelik büyük sonuçlarõ var. Erdoğan’õn Da- nimarka Başbakanõ Anders Fogh Ras- mussen’in NATO genel sekreterliği gör- evine karikatür krizi çerçevesinde karşõ çõk- masõnõn ardõndan ben Türkiye’nin NATO üyeliğinin yeniden gözden geçirilmesi ge- rektiğini söyleyen bir makale yazdõm. Ben NATO’nun yeni rolünün radikal İslamla mücadele olmasõ gerektiğini düşünüyo- rum. Yõllarca sürebilecek AKP iktidarõyla NATO’nun içine radikal İslamõn girdiği en- dişesini taşõyorum. Bu, NATO’yu ana gör- evinden saptõrabilir. Türk hükümeti kendi politikalarõnõ belirleyebilir.. o zaman biz de Türkiye’nin gerçek bir müttefik olup ol- madõğõnõ sorgulamalõyõz. Bugün Ortado- ğu’da yeni bir soğuk savaş var. Bir tarafta İran’õn liderliğinde Katar, Umman, Hamas, Hizbullah ve Türkiye yer alõrken diğer ta- rafta Suudi Arabistan’õn liderliğinde, Mõsõr, Fas, Tunus ve Körfez ülkeleri bulunuyor. Halifelik özlemi - İran tarafında yer alması Türki- ye’ye ne gibi bir çıkar sağlayabilir? AKP kendini yalnõzca komşularõ için de- ğil, dünyadaki İslamcõlar için lider rolünde görüyor. Bu Osmanlõ İmparatorluğu’ndaki Halifelik özleminden kaynaklanõyor olabi- lir. Türk İslamcõlarõn kendilerini diğer İs- lamcõlardan üstün gördükleri göz önüne alõ- nõrsa liderlik hedefi açõkça ortaya çõkõyor. Halifeliği yeniden yaratma çabalarõ oldu- ğunu şu noktada söyleyemem ama.. AKP ve diğer islamcõlar için bu sözde halifelik mirasõ son derece önemli. - Yani ABD ve Türkiye’nin bölgeye yö- nelik çıkarları uyuşmuyor mu? Bence iki ülkenin çõkarlarõ fazlasõyla ayrõşõyor. ABD ve Türkiye ilişkisi yeniden gözden geçirilmeli. 1951-2002 arasõndaki ilişkileri bugün görmek mümkün değil. AKP hükümetinin bu politikalarõnõn bir be- deli olduğunu anlamasõnõ sağlamalõyõz. - Obama’nın Türkiye’ye gezisi hak- kında ne düşündünüz? Benim görüşüm Washington’daki azõn- lõk görüşü. Çoğunluk yeni bir boyut ve ni- telik kazanan ilişkilerin iyi olduğunu dü- şünüyor. Obama’nõn Türkiye gezisi Müs- lüman dünyasõyla ilişkileri değiştirmenin bir parçasõ olarak gerçekleşti. Özellikle Tür- kiye ile ikili ilişkiler için olduğunu san- mõyorum. Evet Türkiye elbette önemli.. ama buradaki amaç çok daha genişti. - Ergenekon davasına yönelik gö- rüşleriniz neler? Ergenekon davasõ, hükümetin yasadõ- şõ yöntemlerle muhalifleri sindirme ve de- mokrasi dõşõ yollarla hükümetin etkisini arttõrma çabasõ gibi görünüyor. - Gülen hareketinin de bunun bir parçası olduğu söyleniyor... Bunu ben bilemem, ancak Gülen hare- keti ile AKP’nin ilişkisi yakõn, dikkatli ve her iki tarafa da yarar sağlayan bir ilişki. ABD hükümetinin Gülen’i burada ba- rõndõrõyor olmasõ beni endişelendiriyor. ABD’de, “Şiddete başvuran İslamcılar bizim düşmanımız.. ama şiddete baş- vurmayan islamcılar bizim dostumuz” görüşü var. AKP ve Gülen de bu çerçe- vede değerlendiriliyor. - ABD aslında İslamcı ideolojinin ci- hatçıları beslediğini göremiyor mu? Ben ABD’nin bu görüşüne kesinlikle ka- tõlmõyorum. Şiddete başvurmayan İslam- cõlar ile cihatçõlar farklõ yöntemlere baş- vurabilir, ancak sonuçta her iki taraf da şe- riatõ hedefler. Bazõlarõ AKP gibi buna si- yasi yöntemlerle ulaşmaya çalõşõyor. Özel- likle de Türk modeli endişe verici. Örne- ğin İran devrimi başarõsõzlõğa mahkûm, çünkü İran halkõ artõk bunu istemiyor ve bu- na inanmõyor. Oysa Türkiye’de iyi yöne- tim, demokrasi ve yavaş evrim yoluyla he- defe ulaşma çabasõ var ve bu çok daha teh- likeli. Ben İslamcõlõğõ faşizm ve komü- nizmin bir kopyasõ gibi görüyorum. Çok hõrslõ, radikal ütopist bir ideoloji. Daha da korkutucu olan, faşizm ve komünizmin ikinci versiyonu olmadõ.. ama İslamcõlõğõn var. Türkiye, Bangladeş ve Irak’ta gördü- ğümüz bu. İslamcõ ideoloji gerçeklere adapte olmayõ öğreniyor. “Şiddete başvurmayan İslamcõlar ile cihatçõlar farklõ yöntemlere başvurabilir, ancak sonuçta her iki taraf da şeriatõ hedefler. Bazõlarõ AKP gibi buna siyasi yöntemlerle ulaşmaya çalõşõyor. Özellikle de Türk modeli endişe verici. Örneğin İran devrimi başarõsõzlõğa mahkûm, çünkü İran halkõ artõk bunu istemiyor ve buna inanmõyor. Oysa Türkiye’de iyi yönetim, demokrasi ve yavaş evrim yoluyla hedefe ulaşma çabasõ var ve bu çok daha tehlikeli.” DANIEL PIPES KİMDİR? ABD’de Ortadoğu ve İslamcõlõk konularõnda keskin görüşleriyle tanõnan Daniel Pipes, kendi kurduğu Middle East Forum adlõ muhafazakâr düşünce kuruluşunun başkanõ. Harvard Üniversitesi’nde Ortaçağ İslam Tarihi üzerine uzmanlaşan Pipes, akademik kariyerinin yanõ sõra ABD hükümeti içinde de çeşitli görevlerde bulundu. İslam ve Ortadoğu konularõnda 12 kitabõ bulunan Pipes, ABD’nin önde gelen gazete ve dergilerinde makaleler yazõyor. Pipes ABD’de hem övgü hem de sert eleştirilere hedef olan siyasi bir yorumcu. ‘KOKUŞMUŞ REJİMİN YIKILMASI EN İYİ SEÇENEK’ - İran’da yaşanan olayları ve Obama’nın yaklaşımını nasıl yorumluyorsunuz? DANIEL PIPES - Seçimlerin ardõndan İran’da yaşananlar, sõradan İslamcõ bir politikacõ olan Musavi’yi daha özgür ve laik bir İran hayalinin sembolü haline getirdi. Ben ne Ahmedinejad ne de Musavi’nin cumhurbaşkanõ olmasõnõ desteklerim. Kokuşmuş İran İslam Cumhuriyeti’nin yõkõlmasõ en iyi seçenek. Ve bu süreç de başladõ. Haftalar mõ yõllar mõ alõr bilemem ama, Musavi’nin cumhurbaşkanõ olmasõ bu süreci hõzlandõrõr. Ne yazõk ki mollalara karşõ gelmek hiçbir zaman ABD’nin politikasõ olmadõ. Obama İran’daki muhaliflerle arasõna mesafe koyarak Tahran’dan nükleer silahlar konusunda taviz elde edeceğini umuyor. Onun yerine İran’da olanlara cesaret ve yaratõcõlõkla yaklaşõlmalõ. “Hamaney’e ölüm” diye bağõranlarõ cesaretlendiren güçlü bir ABD politikasõnõn zamanõ geldi. Obama, Kahire’de yeni bir şey sunmadı Obama’nın Mısır’daki konuşmasını nasıl buldunuz? Obama konuşmasõyla Müslümanlarõn görüşlerini fazlasõyla etkileyen İslamcõlarõn takdirini kazanmak için ucuz bir yol seçtiğini ele veriyor. Konuşma yeni yaklaşõmlar ve politikalar ortaya koymadõğõ gibi Obama’nõn yanõ sõra ABD’li siyasi liderlerin İslamõn reklamõnõ yapmak, Müslümanlara kendi dinlerinin aslõnda ne olduğunu anlatmaya çalõşmak, radikal İslamdan söz etmekten kaçõnmak ve şiddet yanlõsõ İslamcõlõğõ yerden yere vururken şiddet kullanmayan İslamcõlõğõ kabul etmek gibi yerleşik uygulamayõ bir kez daha teyit ediyor. Ayrõca Afganistan, İran, Irak, Arap-İsrail anlaşmazlõğõ, demokrasi konularõnda da bilindik politikalarõnõ yineledi. Kõsaca yeni hiçbir şey sunmadan İslamcõlara çekici görünmek için tatlõ sözler söyledi. - Obama’nın İslam dünyasına yönelik politikaları sizce yeni bir şey getirebilir mi? Şu ana kadar içerikten çok ton değişikliği gördük. Bu ileride değişebilir. Obama Müslümanlara “Sizi anlıyorum, sempatiyle yaklaşıyorum bundan önceki başkandan farklıyım” demeye çalõşõyor. İçeriğe baktõğõnõzda ise değişimden çok devam görüyoruz. Asõl soru, politikalarda gerçekten bir değişiklik olacak mõ ve Müslüman dünyanõn buna tepkisi ne olacak?.. ancak bunu şimdiden söylemek zor. Kuzey Kore’de güç gösterisi Kuzey Kore’de önceki gün başkent Pyongyang’da Kore Savaşı’nın 59. yılı için düzenlenen mitingde bir araya gelen on binlerce kişi, uluslararası alanda ülkeye uygulanan yaptırımları protesto etti. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin, nükleer denemeleri nedeniyle Kuzey Kore’ye yönelik yaptırımları arttırma kararına karşı çıkan yaklaşık 100 bin Kuzey Koreli, üzerinde ABD yazan bir füzeyi ezen onlarca elin bulunduğu pankartlar taşıdı. Miting, ABD Başkanı Barack Obama’nın Kuzey Kore’nin nükleer faaliyetlerinin ABD’yi tehdit ettiğini söyleyerek, bu ülkeye yönelik yaptırımları arttırma kararını açıklamasından bir gün sonra düzenlendi. Ülkede yayımlanan hükümet gazeteleri de, ABD’nin Kore Savaşı’nın başladığı 1950’de ülkeyi işgal ettiğini, Kuzey Kore’ye yeniden saldırmak için fırsat kolladığını ve Pyongyang’ın kendini korumak için nükleer silah geliştirme hakkı olduğunu savundular. (Fotoğraf: REUTERS)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear