Catalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 18 HAZİRAN 2009 PERŞEMBE 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr Dış Haberler Servisi - Ukrayna’nõn yeni basõlacak tarih kitaplarõnda “Büyük Anayurt Savaşı” ifadeleri yerine “İkinci Dünya Savaşı” tanõmõnõ kullanmayõ planladõğõ bildirildi. Tarih kitaplarõnda, Kõzõl Ordu’ya karşõ savaşan Ukraynalõ milliyetçilerin Nazilerle işbirliğine değinilip değinilmeyeceği de ayrõ bir tartõşma konusu oldu. Pravda’nõn internet sitesinde yer alan habere göre Eğitim ve Bilim Bakan Yardõmcõsõ Pavel Polyanski, “Her şey belgelere dayanıyor. Hitler’in Nazi Almanyası’ndan söz ederken başına ‘insanlõk karşõtõ diktatör’ lakabını eklemiyoruz” diye konuştu. Yetkili, Ukraynalõ milliyetçiler konusunun sõnõflarda serbestçe tartõşõlabileceğini de savundu. Polyanski, kitaplarda varsayõmlara yer vermediklerini söylese de, bakanlõktan gelen basõn bülteninde Ukraynalõ Milliyetçiler Örgütü’nden “özgürlük hareketi” olarak söz ediliyor ve Nazilerle yaptõklarõ işbirliğine değinilmiyor. ‘Almanya’da hapse girerdi’ Bugüne kadar Ukrayna tarih kitaplarõnda Ukraynalõ milliyetçilerin Nazilerle işbirliği yaptõğõna yer verilmezken, Devlet Başkanõ Viktor Yuşçenko, Ukraynalõ Milliyetçiler Örgütü’nün hem Ruslara hem de Almanlara karşõ savaştõğõnõ iddia ediyordu. Bazõ Ukraynalõ yetkililer ise Nazi Almanyasõ ile işbirliği yapan milliyetçilerin “milli kahraman” olarak anõlmasõ gerektiğini söylüyor. Pravda, Yuşçenko’nun söz konusu tarih kitaplarõ yüzünden Almanya ya da Avusturya’da hapse gidebileceğini vurguladõ. ABD Dõşişleri Bakan Yardõmcõsõ Gordon, Ankara’nõn çözümden çõkar elde edeceğini vurguladõ: ‘Türkiye Kõbrõs’ta ödün vermeli’ ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Başkanõ Barack Obama tarafõndan Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu ABD Dõşişle- ri Bakan Yardõmcõsõ görevine getiri- len Phil Gordon, Kõbrõs sorununda Türkiye’nin de tüm taraflar gibi ödün vererek anlaşmaya varmasõ gerekti- ğini söyledi. ABD Temsilciler Mec- lisi Dõş İlişkiler Komitesi Avrupa Alt Komitesi’nde yeni yönetimin Avru- pa’ya yönelik politikalarõnõ değer- lendiren Gordon, Türkiye’nin Kõbrõs sorununun çözülmesinden çõkar elde edeceğini söyleyerek “Türkiye de herkes gibi bir çözüm için bazı ödünler vererek anlaşma sağla- malı” dedi. ABD’li milletvekilleri- nin yoğun olarak Kõbrõs’a yönelik so- rularõyla karşõlaşan Gordon, Kõbrõs so- runundaki tüm taraflarõ “sert müza- kereci” olarak tanõmladõ ve Kõbrõs çö- zümünün Türkiye’nin AB sürecine de yarar sağlayacağõnõ belirtti. Clinton şahsen ilgileniyor Kõbrõslõ Türkler ve Rumlar arasõn- daki müzakerelerin sürdüğünü ve ABD’nin bu süreci güçlü bir biçim- de desteklediğini ifade eden Gordon, bu yõl içinde çözüme yönelik fõrsat- lar gördüklerini vurguladõ. ABD’nin iki bölgeli ve iki toplumlu çözüm sü- recine sõkõ sõkõya bağlõ olacağõnõ ifa- de eden Gordon, “ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da bu ko- nuyla kişisel olarak ilgileniyor” dedi. Gordon, Kõbrõs sorununun çok uzun süredir var olduğunu söyleye- rek “Daha fazla beklememeli. Bu yıl bu sorunu çözmek için iyi bir yıl” dedi. Adadan Türk askerinin çekil- mesine yönelik bir soruyu da yanõt- layan Gordon, Kõbrõs’taki taraflarõn toprak, mültecilerin dönüşü ve asker sayõsõndaki azalma gibi konularõ ha- len müzakere ettiklerini belirtti. Gor- don, çözüm sürecinde ABD’nin doğ- rudan katõlõmõnõn fayda sağlayacağõ düşünülürse yardõm etmeye hazõr ol- duklarõnõ da dile getirdi. Gordon ayrõca Türkiye ile Erme- nistan ilişkilerinin normalleştirilme- sini ve Ermenistan ile Azerbaycan arasõndaki Dağlõk Karabağ sorununun çözümünü iki ayrõ süreç olarak gör- düklerini ifade ederek “Bunlar bir- birine paralel, ancak ayrı raylarda farklı hızda ilerlemeli” dedi. Belfast’ta yaşayan 115 Rumen, ırkçıların saldırıları yüzünden evlerini terk ederek bir kiliseye sığındı. Göçmenler Romanya’ya dönmeyi düşünüyor. Polis saldırganları bulmak için bölgedeki kamera kayıtlarını incelediğini açıkladı. Irkçı saldırılarla Protestan grupların bağlantısının olup olmadığı araştırılırken, bu gruplar saldırılarla ilişkileri olduğu iddialarını reddetti. (Fotoğraf: AFP) Belfast’ta ırkçı dehşeti Dış Haberler Servisi - Kuzey İr- landa’da Romanyalõ göçmenler õrkçõ- larõn saldõrõlarõna hedef oluyor. Güney Belfast’ta yaşayan 115 Romanyalõ yaklaşõk bir haftadõr şiddetlenen õrkçõ gruplarõn saldõrõlarõ yüzünden evleri- ni terk etmek zorunda kaldõ. Aralarõnda 5 günlük bir bebeğin de yer aldõğõ 20 Rumen ailesi bir kilise- ye sõğõndõ. Irkçõlar tarafõndan sözlü teh- dit edildiklerini anlatan Rumenler en az 3 ailenin evine de saldõrõldõğõnõ ifade ettiler. Polisin de yardõmõyla ev- lerini boşaltan ailelerin önce birlikte kent merkezinde bir eve yerleşmek is- tediği ancak güvenlik gerekçesiyle ki- liseye götürüldükleri belirtildi. Büyük korku içinde olan göçmen- lerin bir daha evlerine dönmek iste- medikleri hatta Romanya’ya gitmeyi düşündükleri belirtiliyor. Belfast Be- lediye Meclisi, polis ve sosyal servisler acil toplanõrken Kuzey İrlanda Baş- bakan Yardõmcõsõ Martin McGuin- ness olaylarõ “şehir için utanç veri- ci” olarak değerlendirdi. McGuin- ness, toplumun suçlularla yüzleşme- si ve alaşağõ etmesi için birlikte çaba gösterilmesi gerektiğine dikkat çekti. Belfast Belediye Başkanõ Naomi Long, “Onlar kentin dokusunun bir parçası ve burada olmaya hak- ları var. Diğer tüm kent sakinleri- ne davranılmasını istediğim gibi onlara da saygı gösterilmesini isti- yorum” dedi. BBC’de yer alan haberde ise Bel- fast’õn bazõ bölgelerinde õrkçõlõğõn adeta yeni bir mezhepçiliğe dönüş- tüğü görüşüne yer verildi. Yaklaşõk bir hafta önce Rumenlerin yaşadõğõ bölgede õrkçõ gruplarõn yürüyüş yap- tõğõ, içinde kadõn ve çocuklarõn bu- lunduğu bir eve taşlarla saldõrdõkla- rõ kaydedildi. Rumlara mektup tepkisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye’den, Rumlarõn BM’de dağõttõğõ ve Türkiye’nin Kõbrõs’õn hava sahasõnõ ve deniz yetki alanlarõnõ ihlal ettiğini ileri süren mektuba tepki geldi. Dõşişleri Bakanlõğõ Sözcüsü Burak Özügergin, Doğu Akdeniz’deki belirli alanlarda meşru haklarõ ve çõkarlarõ bulunduğunu, bu alanlarda izni dõşõnda icra edilmeye kalkõşõlabilecek faaliyetlere karşõ “gerekli tedbirleri almasının tabii olduğunu” bildirdi. Özügergin, tüm taraflara kapsamlõ çözüm müzakerelerinin sürdüğü bir ortamda sağduyuyla hareket edilmesi çağrõsõnõ da yineledi. KİEV’İN TARİH KİTAPLARI Nazi işbirlikçisi oldukları atlanıyor