Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK 2009 PAZARTESİ
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Öcalan’a Serbestlik
-Açılım’ın İçi-
İyi, her şey giderek saydamlaşıyor.
DTP ve Başkanı Ahmet Türk, son ana kadar,
“kimse bizi istifadan ve milletin koynuna
dönmekten vazgeçiremez, kararımız karar...”
derken, Cüneyt Arcayürek, deneyime dayalı
öngörüsüyle, İmralı’dan işaret bekliyorlar, diye
yazıyordu.
Türk, aculluğu nedeniyle, kendini
yalanlayacaktı: “Sayın Öcalan böyle istedi”.
Açıklık iyidir. DTP’nin Öcalan’ın partisi olduğu,
zaten bilinmekteydi.
Öcalan ile PKK eylemleri arasında,
haberleşme zorluğundan kaynaklaran bazı
uyumsuz görüntüler varmış gibi gözükebilir.
Örneğin Öcalan, Tokat’ta saldırı beklemiyordum,
dedikten sonradır ki, bazı DTP’liler de saldırıyı
kınama yolunu seçtiler.
Tabii ortada, bütün suçları
yükleyecek/yüklenecek bir günah keçisi iyi ki
var: Suçlu Ergenekon! PKK içinde de
Ergenekoncu bir kanat varmış! Bu alçaklar,
PKK’yi de kötü emellerine alet ediyorlar!
Öcalan saldırı beklemiyor muydu? PKK,
Öcalan’ın işaretlerini yanlış mı yorumladı? Yoksa
PKK’nin Tokat timi, Ergenekoncuların eline (!!)
mi geçti? Ahmet Türk, Tokat bir
provokasyondur, tıpkı 33 askerin şehit edilmesi
gibi, derken, aslında PKK’nin cinayetlerine karşı
mı çıkmıştı, yoksa bu işi PKK resmen
üstlenmez, suçu Ergenekoncuların üstlerine
yıkmanın zamanı, diye mi düşünmüştü? PKK,
İmralı’dan aslında doğru bir eylem işareti aldı
da, İmralı, “hapishane sivil siyasetini”
yürütebilmek için, hafiften yan mı çizdi?
Bütün bu soruları, esası örtbas etmeye
yönelik karartmalar olarak görebilirsiniz. Esas,
PKK-Öcalan-DTP birlikteliğinin daha
pekişmesidir, bu birlikteliğin, silahlı gücü de
PKK ve cinayetleridir.
Silahlı eylemler, bu birlikteliğin “öldürerek,
saldırarak politika yapma” aracıdır! Boşuna
demiyorlar: Biz PKK’yi niye kurduk?
PKK, DTP, İmralı ve Kürt muhibi Türkler ve
ombudsmanlığa soyunanlar, artık resmen
diyorlar ki, bu iş Öcalan’sız olmaz. Kürt Meselesi
konuşulacaksa, muhatabı İmralı’dadır. Hadi
kabul edelim Öcalan’la konuşmak AKP iktidarına
ağır geldi, en azından bugünkü koşullarda... O
zaman PKK’nin işaret ettiği Türkler var.
Zaten bu Türklerden biri de yazıp çiziyor,
benle de konuşabilirsiniz, diye... Özellikle geçen
gün yazdığı “10 yanlış” makalesi çok nettir.
Perdeler yırtıldığına ve arkadaki sahne
görüldüğüne göre, daha saydam olmakta yarar
var. İktidar doğrudan Öcalan’la da konuşabilir.
Çünkü getirilen noktada, Kürt Açılımı’nın
özünde, Öcalan etkeni vardır.
İktidar liderlerinin, Tokat cinayetinde (ve 33
askerin şehit edilmesinde) PKK’yi aklayıcı
davranışlarını, iktidarın yavaş yavaş muhatabını
tanımaya başladığının bir işareti mi kabul
etmeliyiz?!
Bu konuda çok radikal bir adım atılabilir;
Öcalan’ı serbest bırakabilirsiniz; Meclis’in af
yetkisi var, böylece 110 bin kadar kişiyi de
cezaevlerinden kurtarmış olursunuz.
Böyle bir senaryoda kabul edilebilir alt sınır,
PKK’nin silahlarını bırakması, Kürt siyasetinin
tüm silahlarından arındırılması, Öcalan ve
DTP’nin bütün diğer partiler gibi resmen eşit
politika yapmayı kabul etmesidir. Ne istiyorlarsa
Meclis’te gerçekleştirmeyi denesinler. Ayrılığı
savunmak dahil...
Diyelim ki Türkiye buna evet dedi!
DTP, PKK ve İmralı bunu kabul ederler mi?
Ne Öcalan ne de PKK buna evet der...
Bunun mümkün olamayacağını biliyorlar...
Böyle bir düşünceyi akıllarının ucundan
geçirmezler, geçirseler de olanaksızlığını
görürler. Öcalan ve diğer liderlerin seçim
propagandasına çıkacaklarını, oy isteyeceklerini
gözünüzün önüne getirebiliyor musunuz?
Zaten ne Erdoğan, Gül ve AKP iktidarı ne
Türk ombudsmanlar, ne ABD ve AB, Kürt
Açılımı’ndan böyle bir politik açılımı anlıyorlar.
Bu nedenledir ki, içi bir türlü resmen
doldurulamıyor...
Torba boş, içine bir şey koyamıyorlar!
TV’lerde günlerce, yıllarda bunca demokratik
açılım gevezeliği, yazılıp çizilen yazıların hepsi
boştur.
Açılım’ın ne olduğunu herkes biliyor da,
torbanın içine koyamıyor... Yarın devam.
obursali@cumhuriyet.com.tr
Eski Enerji Bakanõ’nõn hakkõnda soruşturma emri verdiği bürokrat, yeni bakan tarafõndan ödüllendiriliyor
Tutanaktaki skandalAYKUT KÜÇÜKKAYA
Eski Enerji Bakanõ Hilmi Güler’in ta-
limatõyla 2009’un Mart ayõnda hakkõn-
da soruşturma başlatõlan bürokrat, ye-
ni Enerji Bakanõ Taner Yıldız tarafõn-
dan üst düzey atamayla ödüllendiriliyor.
Malvarlõğõndaki artõş iddiasõyla hakkõnda
soruşturma yürütülen eski TEİAŞ (Tür-
kiye Elektrik İletim Anonim Şirketi) Ge-
nel Müdürü İlhami Özşahin’in yeni
görevi “bakan danışmanlığı” ya da
“müsteşar yardımcılığı” olarak belir-
lendi. Özşahin hakkõndaki soruşturma-
yõ yürüten Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-
kanlõğõ Teftiş Kurulu Başkanõ Cevdet
Malkoç, “Özşahin’le ilgili tasarruf Sa-
yın Bakan Yıldız’ın takdirlerindedir”
yanõtõnõ verdi.
Eski Enerji Bakanõ Hilmi Güler’in 2
Mart 2009 tarihinde verdiği talimatla
TEİAŞ’ta geniş kapsamlõ yolsuzluk
soruşturmasõ başlatõldõğõ ortaya çõktõ.
Güler’in 3 ay sonra bakanlõktan alõn-
masõyla soruşturmada çok önemli bir ge-
lişme yaşandõ. Güler’in kabine dõşõ
kalmasõndan sonra önce müfettişler de-
ğiştirildi ve 3 yeni müfettiş atandõ. Öz-
şahin için ise yeni Bakan tarafõndan üst
düzey atama yapõlmasõ kararõ alõndõ. Söz
konusu atama skandalõ 18 Kasõm
2009’da TBMM KİT Komisyonu’nda
AKP İstanbul Milletvekili, KİT Ko-
misyonu Başkanõ Ünal Kacır ile Ener-
ji Bakanlõğõ Teftiş Kurulu Başkanõ
Cevdet Malkoç arasõndaki diyaloglara
yansõdõ. Kacõr ile Malkoç arasõnda ya-
şanan diyalog şöyle:
Malkoç: 2 Mart 2009 tarihinde bir ih-
bar mektubu üzerine Sayõn Bakanõmõ-
zõn onayõyla TEİAŞ’ta genel bir soruş-
turma başlatõlmõş bulunmaktadõr. Tabii,
soruşturma yürütülmekte olduğu için
ben bazõ bölümlerini anlaşõlabildiği öl-
çüde açõklamaya çalõşacağõm.
AKP’li Kacır: Ne zamanki, ne iş-
lemle ilgili bu?
Malkoç: Efendim, burada EÜAŞ ve
TEİAŞ’la ilgili genel şeyler vardõ,
EÜAŞ’la ilgili Ambarlõ Fueloil Santralõ
ile ilgili alõmlar vardõ. TEİAŞ’la ilgili
olarak şöyle bir parantez...
Kacır: Konu ne, evet?
Malkoç: “Servetinin 5 trilyona var-
dığını bilmeyen kalmadı hat bağlan-
tılı İlhami’nin. (İlhami Özşahin kas-
tediliyor) Neyi vardı genel müdür ol-
duğunda? O dosyalar bir incelense
neler görülecek neler! Gerçi incelen-
di de ne oldu, baskı, korku ve tehdit
ile birçok dosya kapatıldı, hepsi temiz,
teftiş raporu var, yolsuzluk var” şek-
linde sadece TEİAŞ’la ilgili, genel mü-
dürle ilgili iddialar bunlar.
Malkoç: Sayõn Başkanõm, böyle bir
ihbar mektubunu ben gündeme almam
ama Sayõn Bakanõmõz (Güler kastedi-
liyor) uygun gördüğüne göre bu bizim
için bir talimattõr. Burada iki şey iç içe
girmiş, yani TEİAŞ Genel Müdürü’nün
malvarlõğõ, TEİAŞ Genel Müdürü’nün
yolsuzluklarõ ve TEİAŞ Teftiş Kurulu
Başkanõ’nõn bu yolsuzluklarõ kapattõğõ
iddiasõ. ... İlhami Bey’le (İlhami Özşa-
hin kastediliyor) ilgili tasarruf Sayõn Ba-
kan’õn takdirlerindedir. Ona benim söy-
leyeceğim bir şey yoktur.
Kacır: Yeni göreviyle ilgili tasar-
ruftan bahsettiniz herhalde.
Malkoç: Tabii, bakan danõşmanlõğõ ya
da müsteşar yardõmcõlõğõ.
Malkoç: İnceleniyor Sayõn Başkanõm.
6 TCDD işçisi
görevine döndü
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, “İs-
tanbul Valiliği ile Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı’na sesleniyorum:
GENÇ-SEN’e yönelik kapatma davası ge-
ri çekilsin ILO normlarına uygun yeni bir
sendikal yasa çıkartılmalıdır” dedi.
Öğrenci Gençlik Sendikasõ (GENÇ-
SEN) 3. Olağan Genel Kurulu, İnşaat Mü-
hendisleri Odasõ’nda yapõldõ. Genel kurul,
sõk sõk “Asla yalnız yürümeyeceksin”,
“Eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim”,
“TEKEL işçisi yalnız değildir” slogan-
larõyla kesildi. KESK Genel Sekreteri
Emirali Şimşek de, 12 Eylül 1980 darbe-
siyle insanlarõn ürkütüldüğünü, o dönem
sendikal haklar konusunda çalõşma ya-
panlarõn bugün bayrağõ GENÇ-SEN’lilere
devrettiğini söyledi. Şimşek, “Bu müca-
deleyi sizler götüreceksiniz. Mücadele ile
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) düzeni
dağılacaktır” dedi.
Rõdvan Budak AKP’nin ekonomik sorunlara çözüm üretmekten uzak olduğunu söyledi
‘CHP için tarihi bir fõrsat’İstanbul Haber Servisi - Es-
ki DİSK Genel Başkanõ, Teks-
til İşçileri Sendikasõ Genel Baş-
kanõ Rıdvan Budak, AKP’nin
ekonomik darboğaza ilişkin
tedbirlerinin çözüm üretmekten
uzak olduğunu belirterek
AKP’nin tavrõnõn CHP için bir
fõrsat olduğunu söyledi. Bu-
dak, “Bugün toplumun ço-
ğunluğu açısından yapılması
gereken, anayasa, laiklik, Av-
rupa Birliği, Kürt sorunu gi-
bi temel siyasal sorunların
ötesinde, günlük yaşamların-
da bunlarla ilgili olmayan,
daha doğrusu olamayan bü-
yük kitlelerin yaşamlarında-
ki beklenti ve kaygılarını gi-
dermektir” dedi.
Tekstil sektörüne ilişkin bir
süre önce verdikleri gazete ila-
nõndaki tespitlerin bugün de
geçerliği olduğuna dikkat çeken
Budak, iktidarõn çõkardõğõ teşvik
yasalarõnõn da işsizlik rakamla-
rõndaki kötü tabloyu düzeltme-
ye yetmediğini söyledi.
‘Yangın söndürülmeli’
İşsizlik oranlarõnõn düşürü-
lemediğini belirten Budak,
“Ekonominin ve istihdamın
belkemiğini oluşturan sanayi
sektörü, özellikle tekstil ve
konfeksiyon sektörü kendi
haline bırakılmamalı. Yok-
sa, işsizlik rakamları daha
da artar. Bizim için sanayi iş-
tir, aştır, özgürlüktür ve de-
mokrasidir. Biz açıkçası sa-
nayiye destek istiyoruz. Ama
bugün hâlâ fabrikalar kapa-
lı. Hâlâ milyonlarca insan iş-
siz. Ekonomi yüzde 14 küçül-
dü. Böyle bir ekonomik ve
sosyal tablodan iyimserlik
beklenemez. Hükümet, bu
acil sorunlarla uğraşacağına,
uzun vadeli teşvik yasası çı-
kardı. Teşvikler uzun vadede
yararlı olabilir ama bugün
yangın var, yangını söndür-
mek gerekiyor” diye konuştu.
Budak, ekonomideki yangõnõn
söndürülmesi için önerilerini
de, “Üretimin ve istihdamın
sürmesi kaydıyla bir süreli-
ğine vergi ve sigorta alınma-
malı, enerji maliyetleri düşü-
rülmeli. İşsizlik sigortası öden-
tileri arttırılmalı” olarak sõra-
ladõ. Budak, ekonomik küçül-
menin ve işsizliğin daha da ar-
tacağõ uyarõsõnda bulunarak
“Hükümet bu uygulamala-
rıyla siyasi ömrünü tamam-
lamaya doğru gidiyor” dedi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - TEKEL işçilerinin,
özlük haklarõyla birlikte kamu
işletmelerine nakil hakkõ veril-
mesi talebiyle başlattõklarõ ey-
lem 7. gününe girdi. Tek Gõda-
İş Genel Başkanõ Mustafa Tür-
kel, AKP hükümetinin bir haf-
tadõr işçilerin taleplerine karşõ
umursamaz tavrõnõ eleştirerek
“Burası muz devleti mi? Hü-
kümet yanlış yapıyorsa geri
adım atacak. İnatlaşmayla
ülke yönetilir mi?” dedi.
TEKEL işçileri dün, geceyi
geçirdikleri misafirhaneden ve
ilk kez kaldõklarõ Ahmet Taner
Kõşlalõ Spor Salonu’ndan Türk-
İş Genel Merkezi’ne gelerek
eylemlerine devam etti. Hü-
kümetin işçilerle ilgili olarak
gereğini yapmasõnõn vaktinin
geldiğini belirten Türkel, Türk-
İş Başkanlar Kurulu’nu bu-
gün ya da yarõn toplantõya ça-
ğõrabileceklerini bildirdi.
‘Taleplerimiz haklı’
İşçilerin barõnma konusu-
nun önemli bir sorun olduğu-
nu kaydeden Türkel, şunlarõ
söyledi: “Yapılan işlem ka-
nunsuz. Eylem son derece
başarılı, kararlı ve inançlı.
Sonuç alınana kadar bu ka-
rarımızı, ısrarımızı sürdü-
receğiz. Hükümetin bu ko-
nuda artık gereğini yapma-
sının vakti geldi. Yoksa yarın
(bugün) başkanlar kurulu
toplandığında ve diğer sivil
toplum örgütleriyle çok da-
ha başka boyutlara gitmeye
başladığını görmesi gereki-
yor. Üstelik buradaki talep
çok haklı bir talep; hukuki
bir talep olduğunu söylüyo-
ruz. Biz var olan hakkımızı
koruma derdindeyiz, bunu
elimizden almaya kalkanla-
rın hukuksuzluğuna kimse
dur demeyecek mi?”
Türk-İş Genel Merkezi
önünde bekleyen işçilere dün
gün boyu destek ziyaretleri
yapõldõ. CHP İstanbul Millet-
vekili Bayram Meral , Baş-
bakan Recep Tayyip Erdo-
ğan’a seslenerek “Emek ve
emekçiyle uğraşma. Yetimin
hakkını yeme, kul hakkı ye-
me ya da camiye gitme” diye
konuştu. CHP Mersin Millet-
vekili Ali Rıza Öztürk de yõl-
lardan sonra ilk kez Türk işçi-
sinin, köylüsünün kendilerine
kurulan tuzaklarõ görerek hak-
larõnõ almak için yollara düş-
tüklerini ifade etti.
Çağrıya olumlu yanıt
Bağõmsõz Kamu Görevlileri
Sendikalarõ Konfederasyonu
(BASK) Genel Başkanõ Resul
Akay, hükümetin tutumunu
değerlendirmek üzere Emek
Platformu’nun acilen toplan-
masõnõ istedi. Türk Eczacõlar
Birliği, Türkiye Emekliler Der-
neği ve Türk Diş Hekimleri
Birliği olumlu yanõt verdi.
Tekgõda-İş Genel Sekreteri
Mecit Amaç, TEKEL işçileri-
nin davalarõnda haklõ olduğunu
ve bu mücadeleyi kazanacak-
larõnõ bildirerek, “TEKEL iş-
çilerini Bayındır Sokak’a
hapsettik, diye düşünenler
yanılıyorlar. TEKEL işçile-
rine Türkiye’nin dört bir ya-
nından destek yağıyor” dedi.
Bu arada, Ankara Tabip Oda-
sõ, SES ile Tõp Öğrencileri Ko-
misyonu üyeleri doktor ve tõp
öğrencileri, Türk-İş’in 2. ka-
tõnda oluşturulan revirde işçilere
sağlõk hizmeti veriyor. Söz ko-
nusu sivil inisiyatifte görevli
doktorlardan Hasan Ilgaz, Ab-
di İpekçi Parkõ’nda 17 Ara-
lõk’taki polis müdahalesinin
ardõndan çok sayõda işçinin
kendileri tarafõndan tedavi edil-
diğini söyledi.
TEKEL emekçilerinin direnişi 7. gününe girdi. Emek Platformu acil toplantõya çağrõldõ
AKP işçileri umursamıyor
İhale
yolsuzluğunda
7 tutuklama
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul, Anka-
ra ve İzmir’in de arala-
rõnda bulunduğu 12 ilde-
ki okul ve devlet hasta-
nelerinin yemek ihalele-
rine fesat karõştõrõldõğõ
iddiasõyla adliyeye sevk
edilen 42 kişiden 7’si tu-
tuklandõ. Sarõyer Adliye-
si’nde ifadeleri alõnan
şüphelilerden 34’ü ser-
best bõrakõlõrken, 8’i tu-
tuklanmalarõ istemiyle
nöbetçi mahkemeye
sevk edildi. Nöbetçi
mahkeme, şüphelilerden
birinin serbest bõrakõl-
masõna karar verirken,
diğer 7 kişi tutuklandõ.
Sözleşmeli
öğretmenlik
başvurusu
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Milli
Eğitim Bakanlõğõ’nõn 16
Aralõk’ta gerçekleştirdi-
ği 10 bin kadroya öğret-
men atamalarõnda, kad-
roya geçen 6 bin 122
sözleşmeli öğretmenin
yerine alõnacak sözleş-
meli öğretmenlik için
başvurular bugün başlõ-
yor. 28 Aralõk’a kadar
devam edecek başvuru-
lar, Bakanlõğõn internet
sitesinden elektronik or-
tamda yapõlabilecek.
Adaylar, sözleşmeli öğ-
retmen alõmõna ilişkin
kõlavuzu “http://perso-
nel.meb.gov.tr” internet
sitesinde görebilecek.
Alkollü sürücü
polis öldürdü
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul Bakõr-
köy’de trafik polisleri
tarafõndan uygulama ya-
põlan noktaya hõzlõ giren
aracõn çarptõğõ polis me-
muru hayatõnõ kaybetti.
Trafik ekiplerinin uyarõ
işaretlerine karşõn uygu-
lama noktasõna hõzlõ gi-
ren İbrahim I. yöneti-
mindeki 34 BK 7054
plakalõ araç, polis me-
muru Kemal Demir’e
(34) çarptõ. Ağõr yaralõ
olarak İstanbul Tõp Fa-
kültesi Hastanesi’ne kal-
dõrõlan Demir, kurtarõla-
madõ. İstanbul Emniyet
Müdürü olayõn ardõndan
hastaneye giderek bilgi
aldõ. Kazadan sonra
gözaltõna alõnan İbrahim
I’nõn, 208 promil alkollü
olduğu anlaşõldõ.
Kaza yapan
araçta esrar
GÜRPINAR/HA-
TAY (Cumhuriyet) -
Van’õn Gürpõnar ilçesin-
de polisin “dur” ihtarõna
uymayan ve kaza yapan
otomobilde 7 kilo eroin
ile 7 kilo esrar ele geçi-
rildi. Hatay’da da bir ki-
şi 12 kilo 300 gram es-
rarla yakalandõ. Van’da,
sürücüsünün kimliği he-
nüz belirlenemeyen 65
AR 113 plakalõ otomo-
bile güvenlik güçleri
Gürpõnar ilçesi polis
kontrol noktasõnda “dur”
ihtarõnda bulundu. İhtara
uymayan ve ilçenin Ark-
boyu Mahallesi’nde dev-
rilen otomobilde 7 kilo
eroin ile 7 kilo esrar ele
geçirildi. Polis, aracõ
terk eden 2 kişi ile sürü-
cünün kimliğinin belir-
lenmesi ve yakalanmasõ
için çalõşma başlattõ.
Sobadan sızan
zehirli gaz can aldı
SAMSUN (AA) -
Samsun’un Canik ilçe-
sinde sobadan sõzan
karbonmonoksit gazõn-
dan zehirlenen kadõn
öldü. Toptepe Mahalle-
si’nde 2 çocuk annesi
Kadõn Toprak (69), yat-
tõğõ odada çocuklarõ ta-
rafõndan ölü bulundu.
Olay yerine sevk edilen
ekiplerin yaptõğõ incele-
mede, Toprak’õn, oda-
daki kömür sobasõndan
sõzan karbonmonoksit
gazõndan zehirlendiği
belirlendi.
GENÇ-SEN 3. OLAĞAN GENEL KURULU’NDA TEKEL İŞÇİSİNE DESTEK
‘Kapatma davasõ geri çekilsin’
Tekstil İşçileri Sen-
dikası Genel Başka-
nı Rıdvan Budak.
Hilmi Güler. Taner Yıldız.
TEKEL işçileri Türk-İş Genel Merkezi’nde eylemlerini sürdürdü. (Fotoğraf: AA)
Atama skandalõnõn ayrõntõlarõ
Meclis KİT Komisyonu’nda
Kacõr ve Malkoç arasõndaki
diyaloglara yansõdõ. Bu
diyaloglardan birinde Malkoç,
Özşahin için açõlan dosyalarõn
baskõ, korku ve tehditle
kapatõldõğõnõ anlatõyor.
AÇIĞA ALINMIŞLARDI
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TCDD
Genel Müdürlüğü, 25 Kasõm 2009’daki me-
mur eyleminde geçici olarak açõğa alõnan 16
çalõşandan, incelemeleri tamamlanan 6 per-
sonelin görevlerine iade edildiğini bildirdi.
TCDD Genel Müdürlüğü’nden yapõlan açõkla-
mada, 25 Kasõm’daki memur eyleminde 16
personelin yasal mevzuat gereği geçici ola-
rak açõğa alõndõklarõ belirtilerek şunlar kay-
dedildi: “Bu kişilerden 6 personelimizin
teknik olarak soruşturma işlemleri ta-
mamlanmış ve göreve iadelerine karar
verilmiştir. Teftiş Kurulu Başkanlığı, ya-
sal mevzuat gereği geçici olarak işten el
çektirilen diğer personelin incelemesi-
ne/soruşturmasına devam etmektedir.
Diğer taraftan konuya ilişkin bazı haber-
lerde genel müdürümüz ağzından yer
alan ‘serseri’ tabiri hiçbir personelimiz
için kullanılmamıştır.”