Catalog

CMYB C M Y B 21 ARALIK 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Fırat, Barzani’ye ‘açılım’ı anlattı Dış Haberler Ser- visi - Bir heyet ile bir- likte Erbil’e giden AKP Adana Milletve- kili Dengir Mir Meh- met Fõrat, Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yöneti- mi lideri Mesud Barza- ni ile Selahadin kentin- deki karargâhõnda görüştü. Türkiye, Irak, ve ABD’nin katõlõmõy- la terör örgütü PKK ile mücadele konularõnõn görüşüldüğü 3’lü zirve toplantõsõndan önce gerçekleşen görüşme- de, Fõrat, Kürt lider Barzani’ye hükümetin “demokratik açõlõm” çalõşmalarõ hakkõnda bilgi verdi. Barzani ise, açõlõm sürecini destek- lediklerini bildirdi. ‘2010’da erken seçim var gibi’ DENİZLİ (AA) - MHP Denizli örgütünün belediye başkanlarõ, ilçe başkanlarõ, il genel ve belediye meclisi üyele- rine yönelik düzenlediği bilgilendirme toplantõsõ dün yapõldõ. Toplantõ öncesinde konuşan MHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Metin Çoba- noğlu, en uzak ihtimalle 1.5 yõl sonra bir genel seçimin olacağõnõ, an- cak 2010 yõlõnda bir er- ken seçimin işaretleri- nin görülmeye başlandõ- ğõnõ söyledi. Çobanoğ- lu, MHP’nin iktidarõnõn ülkenin içinde bulundu- ğu sõkõntõlarõ ortadan kaldõracağõnõ savundu. Menemen şehidi Kubilay anılacak İZMİR (Cumhuri- yet Ege Bürosu) - Me- nemen’de 79 yõl önce gericiler tarafõndan kat- ledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubi- lay, 23 Aralõk’ta Yõldõz- tepe’deki anõtõ önünde saat 10.00’daki törenle anõlacak. İzmir Büyük- şehir Belediyesi’nin Ge- nelkurmay Başkanlõ- ğõ’yla birlikte Kubilay anõsõna düzenlediği “Cumhuriyet Şehitleri Ulusal Koşusu”, saat 08.15-09.00 saatleri ara- sõnda gerçekleştirilecek. Menemen Belediye- si’nin geleneksel “De- mokrasi ve Laiklik Yü- rüyüşü” de, aynõ gün sa- at 09.30’da yapõlacak. Alibeyköy’de protesto İstanbul Haber Ser- visi - Alibeyköy Kara- dolap Mahallesi sakin- leri, İstanbul Büyükşe- hir Belediyesi’nce ma- hallede başlatõlan Kent- sel Dönüşüm Projesi’ni protesto etti. Sayayoku- şu Meydanõ’nda topla- nan mahalle sakinleri adõna açõklamayõ oku- yan Alev Arslan, AKP hükümetinin her gün yeni rant alanõ yaratmak istediğini söyledi. Beyoğlu okulunu bırakmıyor İstanbul Haber Ser- visi - Beyoğlu Teknik ve Endüstri Meslek Li- sesi’nin kapatõlmak is- tenmesi bir grup öğren- ci, veli, eğitimci ve Be- yoğlu halkõ tarafõndan protesto edildi. Galata- saray Lisesi önünde dün bir araya gelen grup adõna açõklamayõ oku- yan Eğitim-Bir Sen 1 No’lu Şube’den Selim Öztürk, lisesinin kapa- tõlmasõkararõnõ anlama- dõklarõnõ ifade etti. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İlhan Selçuk: ‘Emperyalizmin Oyununa Gelmeyelim...’ Üç gündür yağan yağmur ve soğuklar yerini ılık bir havaya bırakmıştı dün sabah İstanbul’da... Lodos esiyordu, vapur seferleri durmuştu... Sabah erken kalktım... Kapatılan DTP’nin milletvekilleri İmralı’dan gelen buyrukla “sine-i millete” dönmekten vazgeçip, Meclis çatısı altında demokratik mücadelelerini sürdüreceklerini açıklamışlardı. PKK terör örgütü lideri Öcalan öyle buyurmuştu... Dinci, tarikatçı ve yandaş medyaya baktım, Öcalan’ın buyruğundan tek kelime etmiyorlardı. Öğle saatlerinde çıktım, doğruca Koç Vakfı Hastanesi’ne gittim İlhan Selçuk’la sohbet etmek için. Bir hafta önceki yaptığım görüşmede yazmadıklarım da vardı. Bu pazartesi ikisini tümleştirip bir yazıda anlatacağım. Odasına girdiğimde İlhan Ağabey yeni uyanmıştı. Koltuğa oturdum ve o anda aklıma gelen soruyu sordum: “İlhan Ağabey, Ziverbey’de yatmak mı iyiydi, yoksa hastanede mi?” Gözlüklerinin altından gülümseyip yanıt verdi: “Sen benden daha iyi bilirsin?” Sohbetimiz dün böyle başladı... Yine Türkiye’yi konuştuk... İlhan Ağabey, insanlar ve halklar arasında korkunun ve düşmanlığın tohumu bitip tükenmiyor diyerek şöyle devam etti: “Çağdaş insan, düşmanlığın kaynağını, kökenini, gerekçesini, nedenlerini araştırıp bulan, körgüdülerine ve önyargılarına benliğini kaptırmayan kişidir. Düşmanlığın kölesi olan, ilkelleşir.” İlkelleşen bir toplum çağdaş ve uygar olabilir mi? Hayır! İlhan Ağabey, 1991 yılında “İnsanlaşma ve İlkelleşme” başlıklı bir yazı yazmıştı. O yazısını anımsattım. Bana, “Evet anımsamaz mıyım o yazımı” deyip ekledi: “Anadolu’da Kürt’ün yüreğini incitecek laftan kaçınmalıyız. Kimi zaman insan bilmeden bu işi yapar. Ben bunu sana geçen hafta söylemiştim. Bir söz, bir bakış, bir deyim, bir tutum, bilinç dışına taşmış bir eğilim, yaralı bir yüreği büsbütün dağlar. Onun için Kürt kardeşlerimizle PKK’yi aynı kefeye koyamayız.” İlhan Ağabey geçen hafta,1991 yılında yazdığı yazısından aklında kalanları anlatmıştı bana... “Benim çok yakınım, canım ciğerim, kafa yoldaşım Kürtler var; ama insan bir başka insana ne kadar sıcak olursa olsun, yüreğinde küllenen ateşi bilebilir mi? Bağnazlık ve şovenizm, herkesin benliğinin bir köşesinde közlenir; sonra bir gün eşelenince ortaya çıkar. Ben de çarkından geçtiğim eğitim mantığında, kimi zaman geniş ufuklu insanlık gerçeğini atlıyor muyum, görmezlikten mi geliyorum, diye çok düşünmüşümdür. İşte bu nedenle Kürt kardeşlerimizin yüreğini incitmeyelim, kırmayalım. Terörle mücadele edelim ama her Kürt yurttaşımızı, kardeşimizi potansiyel olarak terörist görmeyelim.” İlhan Ağabey, “Kimdir o başkası” sorusuna da 19 yıl önce yanıt aramış... Aynı yazısından bir başka bölümü aktarıyorum: “Doğru düşünebilmek için bu tür zihin cimnastiği yararlıdır; kendini bir başkasının yerine koyacaksın, onun gibi düşünmeye çalışacaksın. Kimdir o başkası? Eşindir, çocuğundur, annendir, patrondur, karşıt partinin lideridir, Türkiye’de yaşayan Türk’tür, Rum’dur, Ermeni’dir, Kürt’tür, apartman kapıcısıdır, evinde çalışan gündelikçidir, ya da bir başkasıdır.” İlhan Ağabey yakında hastaneden çıkacak... Sohbetimizin sonlarına doğru şöyle deyiverdi: “Doktorlarımdan, hemşirelerden çok memnunum. Bir dediğimi iki etmiyorlar. Onlara çok teşekkür ediyorum.” İlhan Selçuk yaşam ırmağının içinde kimi zaman düşler kuruyor odasında... Gazeteleri okuyor, TV’den haberleri izliyor... Diyor ki: “Hikmet, şunu yaz mutlaka... Anadolu’yu yurt belleyen insanların benliklerine düşmanlık tohumlarını serpmek, emperyalizmin oyununa gelmek demektir. Bunun için herkes lafını söylerken dokuz kez yutkunmalı, düşünmeli ve düşüncesini tartmalı. Ortadoğu halklarının birbirini boğazlamasından çıkar sağlamak isteyenler gözlerini açmış bekliyorlar. Anadolu’da her çatışma, onların bilançolarına kâr diye yazılacak. Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik demokratik Cumhuriyeti yaşatmak zorundayız. Anadolu halkı Türk’üyle, Kürt’üyle tüm etnik, dinsel gruplarıyla, Alevisi ve Sünnisiyle Cumhuriyete bağlıdır. Şovenizm tehlikelidir. ABD emperyalizminin oyununa gelmeyelim.” Dışarıya çıktım. Serin bir hava... Yaşamın dingin akan ırmaklarını düşüne düşüne gazeteye geldim... hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 Kõlõçdaroğlu ‘AKP’liler Anayasa Mahkemesi’ne yakõn otursunlar’ dedi Yüce Divan uyarõsõİstanbul Haber Servisi - CHP’nin Ümraniye ilçe örgü- tünün yeni binasõnõn açõlõş töre- ninde konuşan CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçda- roğlu AKP’nin yolsuzluk ve hukuksuzluğun merkezi haline geldiğini belirterek “Türkiye’de korku imparatorluğu yara- tıldı. CHP iktidara gelince, AKP’liler Anayasa Mahke- mesi’ne en yakın yerde otur- sunlar. Onları Yüce Divan’da yargılayacağız” dedi. CHP’nin Ümraniye ilçe ör- gütünün yeni binasõ dün tören- le açõldõ. Halka seslenen CHP Genel Saymanõ Mustafa Öz- yürek, TBMM’de 2010 bütçe- sinin görüşüldüğünü anõmsata- rak, “Bütçede işçiyi, emekçiyi, esnafı, sanayiciyi ilgilendiren iyi bir haber yok. Aksine es- nafa daha ağır vergi yükü ge- liyor. Memura yüzde iki bu- çuk zam veriliyor” dedi. TE- KEL işçilerine yönelik AKP iktidarõnõn ve polisin tavrõnõ da eleştiren Özyürek, “Bizim ‘İna- dõna Sol” sloganımızı çalan Başbakan Erdoğan ‘İnadõna demokrasi’ diyor. TEKEL iş- çilerine destek için giden biz ve işçiler ise demokrasi değil, inadına zulüm gördük. De- mokrasi kelimesi Başbakan Erdoğan’ın ağzına yakışmı- yor. Türkiye’yi adım adım faşizme götürenler demokra- siden bahsedemezler.” ‘AKP yolsuzluğun merkezi’ CHP İstanbul Milletvekili Kõlõçdaroğlu da yolsuzlukla mücadele söylemiyle iktidara gelen AKP’nin, yolsuzluğun merkezi haline gelerek yurt- taşlarõn üzerine kâbus gibi çöktüğünü söyledi. Kõlõçda- roğlu, “Başbakan’ın, bakan- ların, milletvekillerinin ço- cuklarından hiçbirinin iş- sizlik sorunu yok. AKP’liler lüks içinde yaşarken, Üm- raniye’deki işçi kardeşim ve onların çocukları akşam ya- tağına aç giriyor” dedi. AKP’nin demokratik açõlõm süreci ile Türkiye’yi bir ay- rõşma içine soktuğunu vurgu- layan ve konuşmasõnda Nâzım Hikmet’ten alõntõ yapan Kõ- lõçdaroğlu, “Türkiye’ye ay- rılık tohumları ekiliyor. Bu- nun hesabını AKP’den so- racağız. Biz ‘Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kar- deşçesine’ yaşayacağız” diye konuştu. Telefon dinlemeleri- ni ve hukuksuz yargõlamalarõ da eleştiren Kõlõçdaroğlu, “Türkiye’de korku impara- torluğu yaratıldı. CHP ikti- dara gelince, AKP’liler ev- lerinden dışarı çıkmasınlar. Anayasa Mahkemesi’ne en yakın yerde otursunlar. On- lara taksi parası da ödet- meyeceğiz. Onları Yüce Di- van’da yargılayacağız” dedi. İl Başkanõ Gürsel Tekin ise Ayamama Deresi’nin imara açõlmasõnõn sorumlusunun Er- doğan olduğunu belirterek, “Ayamama Deresi, Erdo- ğan’ın 6 yakın arkadaşına rant yaratmak için Erdoğan tarafından imara açıldı. AKP’nin amacı yandaşlarına rant yaratmaktır” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu’nda, Milli Eğitim Bakanlõğõ ve YÖK’ün bütçe- lerinin görüşülmesi sõrasõnda CHP’li Ali Koçal’õn “Başbakan, Trabzon ve Rize gezisinde üşütmüş, hastalan- mış. Umarız bu üşütme fiziki bir üşütmedir” açõklamasõ tartõşmalara neden oldu. Milli Eğitim Bakanõ Ni- met Çubukçu, CHP’li milletvekillerinin eğiti- me ihtiyacõ olduğunu söyledi. Bunun üzerine Koçal, asõl Milli Eğitim Bakanõ ve bürokratlarõ- nõn eğitime ihtiyacõ ol- duğunu belirtti. Genel Kurulunda, Milli Eğitim Bakanlõğõ, YÖK ve üniversitelerin bütçeleri görüşüldü. MHP’li Ahmet Duran Bulut, yurt sayõsõnõn yeterli olmadõğõnõ, dev- letin yurt yaparak ço- cuklarõ cemaatlerin elinden kurtarmasõ gerektiğini söy- ledi. MHP’li Akif Akkuş, AKP’nin üniversiteleri arka bahçesi haline getirmek istediğini belirtti. CHP’li Neclat Arat, katsayõ ko- nusunda “Hukukun arkasından dolanırız” diyen YÖK Başkanõ’nõn hülle anlayõşõnõ eğitim dünyasõna soktuğunu kaydetti. CHP’li Ali Ko- çal, Milli Eğitim’in Fethullahçõlar ve Nurcularõn eline geçtiğini söyledi. Koçal, Başbakan Erdoğan’õn üşü- terek hastalandõğõnõ anõmsatarak, “Umarız bu üşütme sadece fiziki bir üşütmedir” dedi. CHP’li Nur Serter, YÖK Başkanõ’nõn hukuk ta- nõmamayõ âdet haline getirdiğini be- lirterek “Hukuka karşı hile yap- mıştır, açıkça suç işlemiştir” dedi. Eleştirileri yanõtlayan Çubukçu, Ko- çal’õn Erdoğan ile ilgi- li olarak “Umarız fizi- ki bir üşütmedir” sö- züne tepki gösterdi. Çu- bukçu, “Bunu size ay- nen iade idiyorum. Bir kere hem argo hem de eğitime ihtiyacı olan bu imaların bu kür- süye yakışmadığını söylemek istiyorum” demesi üzerine salonda tartõşma çõktõ. AKP Grup Başkanvekili Ay- şenur Bahçekapılı, bu sözlerin “beyin olarak.. fiziki olmayan üşüten- lere ait” olduğunu söyledi. Çubukçu’nun, CHP’li milletve- killerinin eğitime ihtiyacõ olduğunu söylediğini belirten CHP’li Koçal, “Milli Eğitim Bakanı’nın kendisi- nin eğitime ihtiyacı var. Milli Eği- tim Bakanı önce kendini, sonra müsteşarını ve bürokratlarını eğit- melidir. Böyle bir suçlamada bu- lunuyorsa derhal istifa etmelidir” diye konuştu. TBMM’DE MEB VE YÖK BÜTÇESİ GÖRÜŞÜLDÜ Meclis’te ‘fiziki üşütme’ tartışması TÜREY KÖSE ANKARA - Anayasa Mahkemesi tara- fõndan kapatõlan DTP’nin 19 milletveki- linin yeni partisi BDP, “Kürt siyasetine duyarlı” milletvekillerine katõlõm çağrõsõ yapmaya hazõrlanõrken çağrõda bulunula- cak isimler arasõnda yer alan CHP Anka- ra Milletvekili Eşref Erdem, “CHP’den ayrılmak gibi bir niyetim yok” dedi. Kapatõlan DTP’nin 19 milletvekilinin ya- nõ sõra Ufuk Uras’õn da BDP’ye katõlma- sõyla grup kurmak için gerekli 20 rakamõna ulaşõlacak. Yapõlan toplantõlarda “Kürt si- yasetine duyarlı milletvekillerine de ‘BDP’ye gelin’ çağrısında bulunulması” kararlaştõrõldõ. DTP’nin kapatõlmasõ kararõnõn ardõndan genel merkezini ziyaret eden Erdem’e de çağrõ yapõlacağõ bildirildi. Erdem ise dün bu konudaki sorulara, “Benim CHP’den ay- rılmak gibi bir niyetim yok. Ziyaret yaptığımız için düşünülmüş olabilir. Ya da tezkere tonusundaki tavrım nedeniyle bir yakınlık doğmuş olabilir. DTP’nin ta- banında bana sempati duyanlar olabilir, CHP tabanında parti yönetiminin açılım politikaları ile ters düşenlerin beklenti- si olabilir. Ama benim böyle bir düşün- cem yok” yanõtõnõ verdi. Hesaplar karıştı İstanbul bağõmsõz milletvekili Ufuk Uras, SHP, 10 Aralõk Hareketi ve bazõ Al- evi kesimlerin öncülüğünde sürdürülen “yeni sol parti” çalõşmalarõna katõlõyor- du. DTP’nin kapatõlmasõ üzerine Ufuk Uras, BDP’ye katõlacağõnõ açõkladõ. SHP Genel Başkanõ Hüseyin Ergün, “Yola çıktığımızda böyle bir şey kim- senin aklına gelmezdi elbette. Ancak Ufuk Bey 2007 seçimlerinden sonra, böyle bir boşluk olursa dolduracağını söylemişti. Bu anlamda Ufuk Uras etik olarak verdiği sözü tutmuş oluyor. Bir adım daha atarsak, Kürtlerin par- lamentoda bulunması ve temsil edil- mesi, edilmemesinden iyidir. Birkaç gündür edindiğim izlenimlere göre, Ufuk Bey’in ayrılmış olması, herkes ta- rafından olağan karşılanıyor. Ancak bunun, Türkiye’de böylesi bir demo- krat, barışcıl, eşitlikçi, kalkınmacı bir sol partinin kitle partisi olarak kurul- ması sürecini etkilememesi gerektiği- ni düşünüyorlar” dedi. CHP’den ayrõlmaya niyetim yok BDP’ye katõlõm çağrõsõ yapõlacaklar listesinde yer alan Eşref Erdem: CHP Ankara Milletvekili Erdem “DTP’nin tabanõnda bana sempati duyanlar olabilir. Ama benim böyle bir düşüncem yok” yanõtõnõ verdi. Ufuk Uras’lõ ‘yeni sol’ parti hesaplarõ karõşõrken SHP Genel Başkanõ Ergün, “Uras etik olarak verdiği sözü tuttu. Biz devam edeceğiz” dedi. SELAHATTİN ŞAHİN NEVŞEHİR - Türkiye Değişim Ha- reketi (TDH) Genel Başkanõ Mustafa Sarıgül, “Biz şu anda Türkiye’nin ikinci partisiyiz” dedi. Sarõgül, Kapadokya Havalimanõ’nda TDH üyeleri tarafõndan “Sarıgül gelecek dertler bitecek”, “Başbakan Sarıgül”, “Sarıgül geliyor bekle Ankara”, slo- ganlarõ ile karşõlandõ. Havalimanõnõn VIP bölümünde bir basõn açõklamasõ yapan Sa- rõgül, Türkiye’de ikinci parti olduklarõnõ söyledi. Sarõgül, “Biz şu anda Türki- ye’nin ikinci partisiyiz, ama inşallah da- ha çok çalışacağız ve birinci parti ola- cağız. Çünkü biz Türkiye’nin en ka- rarlı, en verimli ve en uyumlu bir şe- kilde çalışan siyasi hareketiyiz. İnşal- lah Hak yazdıysa olacak ve Türkiye De- ğişim Hareketi iktidarında yurttaşla- rımızın yüzü gülecek” diye konuştu. Ankara’daki siyasetçilerin 40 yõldõr koltuklarõnõ korumaya çalõştõklarõnõ be- lirten Sarõgül, şunlarõ söyledi: “Türkiye Değişim Hareketi, koltuk için Ankara’ya gitmez, laik ve demo- kratik Türkiye Cumhuriyeti’ni şahlan- dırmak için Ankara’ya gider. Türkiye Değişim Hareketi Ankara’ya iktidarın mührünü almaya gidecek. Türkiyemiz ne yazık ki mutsuz. İktidarın heyecanı azaldı, muhalefetin ise dermanı yok.” Kutuplaşmaya son vereceklerini ifade eden TDH Genel Başkanõ Sarõgül, sözle- rini şöyle sürdürdü: “Bizim ötekimiz ol- mayacak. Başı açık olan kardeşimiz de bizim olacak, başı kapalı olan karde- şimiz de bizim olacak. Türkiye Değişim Hareketi’nde din farkı, dil farkı, ırk far- kı, kültür farkı ve inşallah mezhep farkı olmayacak. ‘TDH’ye omuz verin’ ‘Hudut ve bayrak birliği’ diyen, ulusal birliğimizden yana olan bütün yurttaş- larımı, TDH’ye katkı vermeye, omuz ver- meye ve destek vermeye çağırıyorum.” Mustafa Sarõgül, daha sonra İktidara Hazõrlõk Merkezi’nin açõlõşõ için karayo- luyla Niğde’ye geçti. ‘Türkiye’nin 2. partisiyiz’ Kılıçdaroğlu, CHP’nin Ümraniye ilçe örgütünün yeni binasının açılış töreninde konuştu. (CEM GÜLDEMİR) Bakan Çubukçu. (AA) Kapadokya’da “Başbakan Sarıgül”, “Geliyor Ankara bekle” sloganlarıyla karşılanan Sarıgül, tüm kesimlerden TDH’ye destek istedi. Sarıgül, daha sonra İktidara Hazırlık Merkezi’ni açmak üzere Niğde’ye gitti. (AA) Kapadokya’da kalabalõk bir grup tarafõndan karşõlanan TDH Genel Başkanõ Sarõgül, ‘Ankara’ya iktidar mührünü almaya gidiyoruz’ dedi