24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 10 KASIM 2009 SALI 8 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK ÖZGEN ACAR 1919... 1989... 10 Kasım 2009... Pazar günü, genç arkadaşlarım- la, uzun süredir gidemediğim Anıtkabir’deydim. 7’sinden 70’ine tüm insanların, görmedikleri Ataları- nı nasıl saygıyla, sevgiyle, özlemle özümlediklerine tanık olmanın beni ne kadar mutlu ettiğini anlatamam! 1926’da söylediği gibi “naçiz vü- cudu” 71 yıl önce bugün “toprak olan” Atatürk’ü görmemişlerdi. Herhangi bir resmi tören dışında, tümüyle özden gelen bir duygu seliyle Aslanlı Yol’dan “mozolesine” akıyorlardı. Bir gülü ya da bir karanfili “şükran borcu” olarak sunuyorlardı. Dünyanın siyasal yaşamında 1989 önemli bir dönüm noktası oldu... İran’da devir değiştiren Ayetullah Humeyni öldü. Avrupa’da Demir- perde çöktü. Berlin Duvarı yıkıldı. Bir genç, Çin’in başkenti Beijing’de Tia- nanmen Alanı’nda koskoca tankları tek başına durdurdu! Türkiye’de bir başka genç, halkının özgürlük ve demokrasi yolundaki ya- şamsal dönüm noktasını 38 yaşında 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak ba- sarak gerçekleştirdi. “Dünyada ben- zeri görülmemiş galibiyetin temsilcileri” Anadolu’yu işgal etmişlerdi. Ama o genç inançlıydı. Güven vericiydi. Türk halkını peşine taktı, tek düşman çiz- mesi kalmayacak biçimde 29 Ekim 1923’te bağımsız, egemen, özgür, la- ik Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu. Anıtkabir’in duvarlarına da kazı- nan, 20 Ekim 1927 tarihli Mustafa Ke- mal Atatürk imzalı “Ey Türk Gençli- ği!” diye başlayan “...memleketin da- hilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulu- nabilirler” sözleriyle güncelliğini de ko- ruyan şu hitabını bir kez daha anım- sayalım: “Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin ye- gâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde da- hi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici bedhahla- rın olacaktır. Bir gün, İstiklal ve Cumhuriyeti mü- dafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vazi- yetin imkân ve şeraitini düşünmeye- ceksin! Bu imkân ve şerait, çok na- müsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastede- cek düşmanlar, bütün dünyada em- sali görülmemiş bir galibiyetin mü- messili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bü- tün tersanelerine girilmiş, bütün or- duları dağıtılmış ve memleketin her kö- şesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve da- ha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaf- let ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahip- leri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Mil- let, fakr-ü zaruret içinde harap ve bi- tap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtar- maktır! Muhtaç olduğun kudret, da- marlarındaki asil kanda mevcuttur!” 20 Ekim’de bu köşede; Mülkiyeli kardeşim, saygın bilim insanı, gaze- temizin değerli yazarı, daha da önem- lisi Atatürk ilkelerinin baş savunucu- larından Ahmet Taner Kışlalı’nın öldürülmesinin 10. yıldönümünde onu ve kendisi gibi öldürülen öteki Atatürkçü aydınlarımızı anmıştım. Bu yazıdan iki hafta kadar önce “Kanal 24” adlı TV kuru- luşundan bir muhabir hanım, Kışlalı’nın öldü- rülmesi ile ilgili bir bel- gesel yaptıklarını, kabul edersem benimle de ko- nuşmak istediklerini söy- ledi. Kabul ettim. Keşke kabul etmez olaymışım! A’dan Z’ye kadar sordu- ğu sorularla söyleşi bir sa- at sürdü. Elbette, tüm bu konuşmanın bir saatlik bel- gesele aynen yansıma- yacağının bilincindey- dim. Makaslanması do- ğaldı. Ama programı izleyince kahrol- dum! 60 dakikalık söyleşi 1 dakika bi- le değildi! Ahmet’in ve öldürülmesinin 1 dakikada anlatılamayacağını okur- larımız çok iyi bilirler. “Kanal 24” yal- nız beni değil kızı Dounay’ı ve Işık Kansu’yu da kullanmıştı. Sanki Ahmet’i Ergenekoncular öldürt- müşlerdi! Konuşmamda Kışlalı’nın Atatürk- çülüğün temel ilkesi olan “laiklik kar- şıtı” İran odaklarınca öldürüldüğünü, tetikçilerin yakalandığını, kukla tetik- çilerin arkasındaki ipleri tutanların neden yakalanmadığını sormuştum. Ardından da Kışlalı’dan sonra ipleri tutanların yöntem değiştirerek Ata- türkçü aydınları artık öldürmeyip “Er- genekoncu” diye içeri tıktıklarını ba- zı örnekler ile anlatmıştım. Tek örnek bile yansımadı ekrana! O gün unuttuğum bir örneği “Kanal 24”ün bu saygısızlığı anımsattı! Bildiğiniz gibi, Ata- türkçü generaller, Türkiye’yi Hu- meyni’nin İran’ına çevirmek is- teyenleri 28 Şubat’ta engelle- mişlerdi. Daha sonra Türkiye’deki Humeynicilerin bölünmesi ile ta- kıyyeci “ılımlı İslamcılar” iktidara gelince, emekli olan Atatürkçü generalleri “Ergenekon teröristi” diye Silivri’ye tıkmaya başladılar. Cinayetlerin yerini Silivri aldı! Söyleşide, içeriye tıkılanlar ara- sında TV dünyasının Atatürkçüle- rini örnek olarak vermeyi unut- muştum! Başkent TV’nin sahibi rektör Profesör Mehmet Haberal, Kanal Türk’ün eski sahibi Tuncay Özkan, ART’nin sahibi Mustafa Özbek, Ulu- sal TV’nin sahibi Doğu Perinçek! Çok farklı siyasal görüşleri olan bu ki- şileri tek bir parti çatısı altında topla- yabilir misiniz? Tek ortak paydaları “la- ik Atatürkçü” olmaları değil mi? Bu kişiler dışarıda olsalardı Kışlalı bel- geselini “Kanal 24”ün utanmazlığı doğ- rultusunda mı yaptırırlardı? Neden bu kişiler içerideler? “Kanal 24” gibileri meydanı boş bulsunlar diye değil mi? Ne diyor son satırlarında Ahmet’in küçük kızı Dolunay, amcası Mülkiyeli ağabeyim Mehmet Ali Kışlalı’ya yaz- dığı mektupta? “Atatürk’ün kurduğu laik cumhuri- yetin emanetçilerinden, bekçilerinden, neferlerinden biri olarak, zaman zaman bizi aldatan, kullanmaya kalkan med- ya dahil, herkese el uzatıp kucak aça- rak Türkiye sevgisini, Türkiye başarısı- nı anlatacağım, paylaşacağım. Sade- ce bir tane Türkiye var, o da bizim Tür- kiye’miz. Bölünmeyiz, böldürmeyiz…” 1989’un, dünya siyasasında dönüm noktası bir yıl olduğunu söylemiştik. Çin Halk Cumhuriyeti’nde 1989’un 15 Nisan’da özellikle başkent Beijing’de halk, iktidarın izlediği siyasaya karşı so- kaklara döküldü. Yöneticiler arasında- ki anlaşmazlıkta “baskıcılar” öne çıktı. Ünlü Tiananmen Alanı’nda öğrencile- rin, aydınların ve işçilerin ayaklanması tanklarla bastırıldı. Çin Kızılhaç rakamına göre yaklaşık üç bin kişi açılan ateş so- nucu öldürüldü. 3/4 Haziran gecesi bir gencin tankları tek başına durdurma- sı, ayaklanmanın simgesi oldu! Bir gencin azmi tanklara bedeldi! Bu anı donduran fotoğraf devleşti! 1989’da dün Berlin Duvarı yıkıldı, iki Almanya’nın birleşme yolu açılırken, “Demir Perde” olarak tanımlanan Var- şova Paktı çöktü. Avrupa siyasal ve eko- nomik düşünce haritası biçim değiştirdi. Bu oluşumu da Conrad Schumann adlı 19 yaşındaki bir gencin kıvılcımı ateş- ledi. Doğu Almanya askeri olarak iki Al- manya’yı ayıran hatta nöbet tutmaya gönderilmişti. O, tel örgülerin üzerinden Batı’ya atlayıp özgürlüğü seçti. O anı donduran fotoğraf da görkemli bir sim- ge olarak tarihe kazındı. Komşu İran’ı yobazlığın karanlığı- na taşıyan Humeyni, Çinli gencin tankları durdurduğu o ge- ce öldü. 20 yıl sonra şu günlerde İranlı gençler “mollarşi” düzeninden kur- tulmak için Tahran so- kaklarında gösteriler dü- zenliyorlar. Ölüme aldır- mıyorlar! İstedikleri ne? Atatürk’ün 86 yıl önce Türklere verdiği özgür- lük, laiklik gibi bir cum- huriyet! Çinlilerin, Doğu Almanların 20 yıl önce istediklerini 1923’te Türklere veren Ata- türk’ün neler yaptığını anımsamak için Turgut Özak- man’ın son kitabı “Cumhuriyet”i okumak yeterli olacaktır. 86 yıl sonra bugünlerde, “Kanal 24” gibileri “...memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunanlara” çanak tutmuyorlar mı? Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 CMYB C M Y B Tiananmen Alanı. Berlinli asker. Cumhuriyet kitabı. Sudanlõ liderin, İsrail ve Yunan jetlerinden çekinerek Türkiye ziyaretini iptal ettiği belirtildi El Beşir jetlerden çekinmiş Dış Haberler Servisi - Ül- kesinin Darfur bölgesinde işlenen insanlõk suçlarõ nedeniyle Uluslararasõ Ceza Mahkemesi’nin hakkõnda tutuklama kararõ çõkardõğõ Su- dan Devlet Başkanõ Ömer Hasan el Be- şir’in İstanbul’da ya- põlan İslam Konferan- sõ Teşkilatõ (İKT) zirvesine katõlmamasõyla ilgili çelişki- li açõklamalar yapõldõ. Jetler yolunu kesebilirdi Sudan Tribune internet site- si, Güney Sudan özerk yöneti- miyle Hartum’daki merkezi hü- kümet arasõndaki siyasi krizi ge- rekçe göstererek İstanbul ziyare- tini iptal eden El Beşir’in, İsrail ve Yunanistan savaş uçaklarõndan çekindiğini öne sürdü. İngiliz ya- yõn kuruluşu BBC’nin Arapça Ser- visi’ne dayandõrõlan haberde, El Beşir’in, yardõmcõlarõndan Ali Os- man Taha’dan gelen uyarõyõ dik- kate aldõğõ belirtildi. Habere göre Yunanistan’õn AB üyesi olarak El Beşir’i tutuklama kararõ bulunduğunu hatõrlatan Ta- ha, uçağõ uluslararasõ hava sahasõna girdiğinde İsrail jetlerinin de yo- lunu kesebileceği uyarõsõ yaptõ. Brüksel merkezli Uluslararasõ Kriz Grubu uzmanlarõndan Su- danlõ Fuad Hikmet, ziyareti erte- leme kararõnõ, El Beşir’in hareket alanõnõn kõsõtlandõğõnõn gösterge- si olarak yorumladõ. Uluslararasõ hava sahasõnda El Beşir’in savun- masõz olacağõna dikkat çeken Hik- met, “Yanı başındaki komşula- rı ve belki Körfez ülkeleri dı- şındaki yerlere gitmeyi göze ala- bileceğini sanmıyorum” dedi. El Beşir, mart ayõ başõnda alõnan tu- tuklama kararõnõn ardõndan bazõ Afrika ülkelerini ve Suudi Ara- bistan’õ ziyaret etmişti. Başkanlõğõnõ Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün yaptõğõ, İKT Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi toplantõlarõna katõlan Sudan heyeti ise, El Be- şir’in ziyareti ertelemesinin tek sebebinin, Sudan’da 20 yõllõk iç savaşõ bitiren 2005 tarihli an- laşmanõn uygulanmasõyla ilgili pürüzler olduğunu savunarak Türkiye’nin bir tavsiye veya tel- kinde bulunmadõğõnõ kaydetti. ‘Erdoğan Beşir’i Netanyahu’ya tercih etti’ Başbakan Recep Tayyip Er- doğan’õn devlet televizyonunda yayõmlanan bir röportajda 10 bin ila 300 bin Darfurlunun katle- dilmesinden sorumlu tutulan El Beşir’i savunmasõ İsrail basõ- nõnda yankõ uyandõrdõ. İsrail’in en yüksek tirajlõ ga- zetesi Yedioth Ahronot’un in- ternet sitesindeki haberde, “Er- doğan’ın Sudanlı lideri, İsra- il Başbakanı Binyamin Netan- yahu’ya tercih ettiği” vurgu- landõ. Haberde, “Erdoğan’ın yo- rumlarının, İsrail’in yıl ba- şında Filistin’in Gazze Şeridi bölgesine düzenlediği saldırı nedeniyle bozulan Türkiye - İsrail ilişkilerine daha çok za- rar verebileceği” ifade edildi. Haaretz gazetesinin, “Türk Başbakanı: İsrail’in savaş suç- ları, Sudan’ınkilerinden beter” başlõklõ haberinde de, El Beşir’in suçlu olduğuna inanmadõğõnõ belirten Erdoğan’õn, “Bir Müs- lüman böyle bir şey yapamaz ki” sözü aktarõldõ. Darfur’daki insanlõk suçlarõndan sorumlu tutulan El Beşir’e bir yardõmcõsõnõn, “uluslararasõ hava sahasõnda İsrail ve Yunan jetlerinin yolunu kesebileceği” uyarõsõ yaptõğõ ve Sudan Devlet Başkanõ’nõn İstanbul ziyaretini bunun üzerine iptal ettiği öne sürüldü. İslam Konferansı Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) için İstanbul’a gelen liderler, zirvenin ardından aile fotoğrafı çektirdi. Cumhurbaşkanı Gül, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad da fotoğraf karesinde yer aldı. (Fotoğraflar: AA) Nükleerkonusunugörüştüler MİNE ESEN İslam Konferansõ Teşkilatõ Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi Baş- kanlõğõ’nõ yürüten Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’ün, ekonomi zirvesi için İs- tanbul’a gelen İran Cumhurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad ile Tahran yö- netiminin şüpheyle bakõlan nükleer programõnõ görüştüğü bildirildi. Görüşmede, İran’õn atom bombasõ arayõşõnda olup olmadõğõnõ gözetleyen ABD, Rusya ve Fransa’nõn sunduğu nükleer yakõt satma önerisinin yanõ sõ- ra, ABD ve NATO müdahalesinin sür- düğü Afganistan’daki gelişmelerin ele alõndõğõ kaydedildi. Afga- nistan Cumhurbaşkanõ Ha- mid Karzai ile yapõlan gö- rüşmede de devlet başkanlõ- ğõ seçim süreci sonrasõ istik- rar arayõşõ ele alõndõ. Kar- zai’nin, yeniden yapõlanma- ya katkõlarõndan dolayõ Tür- kiye’ye teşekkür ettiği belir- tildi. Suriye Cumhurbaşka- nõ Beşşar Esad ile yapõlan görüşmede ise İsrail - Filis- tin sorunu konularõ gündeme geldi. Zirveye katõlan 50’yi aşkõn ülkeden heyet başkanlarõnõn ai- le fotoğrafõnda, Gül, Ahmedinejad ve Esad yan yana yer aldõ. İran Cumhurbaşkanõ Ahmedinejad, zirvenin sonunda yaptõğõ basõn toplantõ- sõnda, Uluslararasõ Atom Enerjisi Ku- rumu Başkanõ Muhammed el Bara- dey’in geçen hafta İran’õn elindeki uran- yumun Türkiye’ye gönderilmesi yö- nündeki teklifinin Gül ile görüşmesinde gündeme gelip gelmediği yönündeki bir soruya, iki ülke arasõnda iyi ilişkiler ve güven olduğu yanõtõnõ verdi. Ahme- dinejad, Türkiye ile uluslararasõ ilişki- lerde iyi bir işbirliğinin de bulunduğunu ifade etti. Türkiye’nin İran’õn uranyum zenginleştirmesine ilişkin anlaşmada arabuluculuk rolü konusundaki yorum- lara ilişkin olarak ise Ahmedinejad şun- larõ söyledi: “Diyelim ki İsviçre’ye göndereceksiniz. Türk topraklarından geçecek. Buna arabuluculuk denmez, işbirliği demek daha doğru olur... Bununla ilgili gelişmeler vardır.” Bölgesel işbirliği Türkiye-Suriye ve İran arasõnda gi- derek artan işbirliğine de vurgu yapan Ahmedinejad, Irak’õn da katõlõmõyla bölgenin gelişimine ve güçlenmesine elbirliğiyle katkõ sağlanacağõnõ vur- guladõ. Ahmedinejad, son dönemde ar- tan “Türkiye yüzünü do- ğuya mı dönüyor?” yö- nündeki tartõşmalara da de- ğinerek şunlarõ kaydetti: “Büyük bir devlet olan Türkiye’yi sınırlandırmak doğru değil. Türkiye ken- di çıkarları doğrultusunda kiminle ilişki kurmak is- terse kurar.... Avrupa Bir- liği (AB) içinde yer alma- sı birliğin yararınadır. Türkiye onlara saygın- lık kazandırıyor.” Gül, Karzai ile birlikte Afganistan ve Afganistan’a komşu ülkeler ile gayriresmi kahvaltılı istişare toplantısına katıldı. Uranyum önerisi ABD’den geldi Dış Haberler Servisi - ABD yönetiminin, İran’õn elindeki düşük ölçekte zenginleştirilmiş uranyumun, aralarõnda Türkiye’nin de bulunduğu bazõ ülkelere gönderilmesini istediği ve bu isteğini Tahran yönetimine ilettiği bildirildi. ABD’de yayõmlanan New York Times gazetesinin, kimliği açõklanmayan yetkili ve diplomatlara dayandõrdõğõ haberine göre, ABD yönetimi, isteğini Uluslararasõ Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) aracõlõğõyla geçen iki hafta içinde İran’a iletti, ancak Tahran bu isteği reddetti. Gazete, UAEK Başkanõ Muhammed el Baradey’in bu konuda Washington ile Tahran arasõnda arabuluculuk yaptõğõnõ da yazdõ. El Baradey geçen hafta sonunda yaptõğõ açõklamada, İran’õn elindeki uranyumun Türkiye’ye gönderilmesini teklif ettiklerini söylemişti. İran, stoklarõndaki uranyumun çoğunu uluslararasõ denetçilerin gözetimine vermeyi kabul ediyor ancak yurtdõşõna göndermek istemiyor. Üst düzey bir Amerikalõ yetkili ise İran’õn uluslararasõ denetçileri ülkeden göndermesi ihtimal dahilinde olduğu için bunun kabul edilemeyeceğini söyledi. İsviçre’nin Cenevre kentinde 1 Ekim’de yapõlan görüşmelerde ise İran’õn elindeki uranyumu yurtdõşõna göndermesi konusunda uzlaşma sağlanmõştõ. New York Times, İran uranyumunun Türkiye’ye gönderilmesini ABD’nin istediğini yazdõ. CHAVEZ ORDUYA HAZIRLIK EMRİ VERDİKERKÜK SORUNU KOMİSYONA HAVALE Dış Haberler Servisi - Venezüel- la Devlet Başkanõ Hugo Chavez’in orduya Kolombiya ile çõkabilecek muhtemel bir savaş için hazõrlõk em- ri vermesi üzerine Kolombiya, yardõm için Birleşmiş Milletler (BM) ve Amerikan Devletleri Örgütü’ne (OAS) başvuracağõnõ açõkladõ. Bogota ve Washington arasõnda, ABD’ye ülkedeki 7 askeri üssü 10 yõllõk süre için kullanma izni veren anlaşma üzerine bölgede baş gösteren gerilim tõrmanõyor. Venezüella Devlet Baş- kanõ Hugo Chavez, önceki gün haf- talõk “Alo Başkan” isimli radyo- televizyon programõnda yaptõğõ açõk- lamada, Venezüellalõ askerlere “sa- vaşa”, vatandaşlara da “vatanı sa- vunmaya” hazõrlõk çağrõsõnda bu- lundu. “Savaşı önlemenin en iyi yolu ona hazırlıklı olmaktır” diyen Chavez, ABD Başkanõ Barack Oba- ma’ya da seslendi. Chavez “Yanlış yapma Obama, Kolombiya’yı kullanarak Venezü- ella’ya karşı saldırı emri verme” de- di. Kolombiya’nõn, ABD ile yaptõğõ as- keri anlaşmanõn bölgesel istikrarõ teh- dit ettiğini belirten Chavez, çõkabilecek bir Venezüella-Kolombiya savaşõnõn tüm Güney Amerika’ya yayõlacağõnõ da savundu. Venezüella’daki muhalefet li- deri Julio Borges ise Chavez’i geri- limi azaltmak için Kolombiya’yla mü- zakerelere çağõrdõ. Chavez’in açõkla- malarõnõ “Venezüella hükümetinin savaş tehditleri” olarak nitelendiren Kolombiya Devlet Başkanõ Alvaro Uribe, BM ve OAS’dan yardõm iste- yeceklerini açõkladõ. Dış Haberler Servisi - Irak Mecli- si, seçimlerin zamanõnda yapõlmasõ için ihtiyaç duyulan, ancak petrol zengini Kerkük nedeniyle aylardõr üzerinde uz- laşma sağlanamayan seçim yasasõnõ ön- ceki akşam yapõlan oylamayla kabul et- ti. 275 sandalyeli mecliste 195 millet- vekilinin katõldõğõ, bazõ Türkmen ve Arap milletvekillerinin ise boykot et- tiği oylamada, 141 milletvekili yasa le- hinde oy kullandõ. Yasada Kerkük’te Türkmen ve Arap gruplarõn istediği yönde özel bir uygulama yapõlma- masõ, bölgesel Kürt yönetimini mem- nun etti. Kürtler, Kerkük’te şimdiki seçmen kütüklerinin, Türkmenler ve Araplar, 2004 ve 2005 yõllarõna ait seç- men kütüklerinin esas alõnmasõnõ isti- yordu. Yasa esas alõnacak seçmen kütüğünü Irak Yüksek Seçim Kuru- lu’nun belirlemesini öngörüyor. Yasa ayrõca Kerkük ve seçmen kütükleri ko- nusundaki tartõşmalarõn sürdüğü diğer bölgelerde, sonuçlarõn şüphe yaratmasõ durumunda sonuçlarõn soruşturma komisyonu tarafõndan incelendikten sonra nihai kararõn verilmesini öngö- rüyor. Yasa uyarõnca Irak halkõ açõk oy usulüne göre hem partilere hem de tek tek adaylara oy verebilecek. Seçim hazõrlõklarõnõn 16 Ocak’a ye- tişmeyeceği, bu nedenle seçimin 21 Ocak 2010’da yapõlmasõna yönelik Başkanlõk Konseyi’ne teklif sunul- duğu kaydedildi. ABD Başkanõ Ba- rack Obama da seçim yasasõnõn kabul edilmesinin Irak’ta barõşõn sağlanmasõnda önemli bir adõm ol- duğunu belirterek, Iraklõ milletve- killerini kutladõ. İSEDAK için gelen Ahmedinejad’la gündem İran’õn faaliyetleriydi İstanbul ziyaretini iptal eden El Beşir, Çin-Afrika zirvesine katıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear