Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
SAYFA CUMHURİYET 5 EKİM 2009 PAZARTESİ
12 EKONOMİ
CMYB
C M Y B
Gereken tedbirlerin hõzla uygulanmasõ gerektiğini kaydeden Babacan, krizle baş etmenin ilacõnõ da açõkladõ:
HerkesacõbirhapyutsunIMF Başkanõ Strauss-Kahn: Eğer çok
beklenmedik bir şey olmazsa krizden hepimiz
çõkacağõz. 10-12 ay sonra krizi arkamõzda bõrakmõş olacağõz. İşte o zaman da
bundan sonra ne yapacağõz sorusunun tartõşõlmasõ gerekir.
Ekonomi Servisi - Dev-
let Bakanõ ve Başbakan
Yardõmcõsõ Ali Babacan,
hükümetlerin kriz zama-
nõnda bazõ kararlar al-
mak zorunda olduklarõ-
nõ, böyle dönemlerde
devreye girmesi ve ha-
rekete geçmeleri ge-
rektiğini belirterek,
“Bir yerde acı bir hap
yutmak zorundayız”
dedi.
Babacan,
I M F -
D ü n y a
Bankasõ
y õ l l õ k
toplan-
tõlarõ
çerçe-
v e -
sin-
de düzenlenen, “Gelişmekte Olan Avrupa ve
Asya’da Kriz, Ekonomik Düzelme ve Yapı-
sal Reform” konulu seminerde yaptõğõ konuş-
mada, küresel krizin birdenbire gelmediğini,
2005, 2006 ve 2007 yõllarõnda küresel denge bo-
zukluklarõnõ göz önünde tutmaya başladõklarõ-
nõ kaydetti. Babacan, şöyle konuştu:
“Şimdi olup bitenlere baktığımızda, gereken
tedbirleri hızla uygulamamız gerekiyor. Ve ta-
bii siyasi açıdan zor kararlar. Bunları şimdi
almak zorundayız. Bu kararları kriz zama-
nında alıyorsunuz. Hükümetlerin bu konuda
devreye girmesi ve harekete geçmesi lazım. To-
parlanma, düzelme başladığı zaman korkarım
ki bir aciliyet hissi ortadan kalkacak. Büyük
ihtimalle hükümetler bu adımları atmaya
pek yanaşmayacak. Sanırım burada zorluk-
ları insanlarla paylaşmamız gerekiyor.”
Bu yõl sonu itibarõyla Türkiye’nin bütçe açõğõnõn
yüzde 6.6 civarõnda olacağõnõ hatõrlatan Babacan,
krizin en önemli etkilerinden birinin işsizlik ol-
duğunu, işsizlik oranlarõndaki düşüşün önü-
müzdeki 3 yõl boyunca yüzde 1.5’te seyretmesini
beklediklerini kaydetti.
Babacan, 2008 Mayõs ayõndan bu yana bir IMF
programõ uygulanmadõğõnõ hatõrlatarak “Neden,
dersek? Bütün görüşmelere rağmen anlaş-
maya varamadık. Biz, Fon’un söylediklerine
inanmadığımız için böyle bir anlaşmaya va-
rılamadı” dedi. Babacan, “Ekonomi düzel-
meye girdiği için biraz kemer sıkma politi-
kasına başlamak gerekebiliyor” diye konuştu.
IMF ve Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõ kap-
samõnda düzenlenen programõn çok yoğun ol-
duğunu ifade eden Babacan, bu yoğun programõn
kurumlarõn alacağõ kararlarõ çok daha meşru ha-
le getireceğine inandõklarõnõ belirtti.
UKRAYNA:
Türkiye krizin
uzmanı oldu
Teşviklersürsün
Ekonomi Servisi - IMF Asya ve Pasi-
fik Bölümü Direktörü Anoop Singh,
önceliklerinin sürdürülebilir büyüme ol-
duğunu belirterek, bölgedeki canlandõr-
ma programlarõnõn sürdürülmesi gerek-
tiğine işaret etti. IMF-Dünya Bankasõ yõl-
lõk toplantõlarõ kapsamõnda düzenlenen
“Asya ve Pasifik” konulu toplantõda
konuşan Singh, “Mali teşvik ve can-
landırma çalışmalarını, iyileşmenin
erken aşamalarında geri çekmek ko-
nusunda temkinli olmak gerekiyor.
Asya’da dış talebin çok yüksek olaca-
ğını beklemiyoruz. Dolayısıyla can-
landırma politikaları devam etmeli” de-
di. Sign, şunlarõ ifade etti:
Asya’nõn şu anda yavaş yavaş to-
parlanmaya başladõğõnõ görüyoruz. As-
ya’nõn, küresel ekonomiye bağõmlõlõğõ, iki
yõl öncesine göre çok daha fazla. Daha
güçlü bir büyüme görüyoruz.
Asya bölgesinde ortalama büyüme
ilk çeyrekte sõfõr oldu. İkinci çeyrek için
veriler ise, bölgedeki ortalama büyüme-
nin yüzde 2.5 olduğunu gösteriyor. As-
ya’nõn, bu yõl yüzde 2.8 oranõnda, 2010’da
yüzde 5.8 oranõnda büyümesini bekliyo-
ruz. Çin’deki büyümenin burada ciddi et-
kili olacağõnõ düşünüyoruz.
Asya için yeni bir istişare grubu oluş-
turduk. Asyalõ gruplarõn yardõm ve gö-
rüşlerini alacağõz. IMF, bölgedeki göze-
tim çalõşmalarõna devam edecek ve bunu
güçlendirmeye çalõşacak.
Ekonomi Servisi - Ukrayna Başbakan
Yardõmcõsõ Hryhoriy Nemyria, Uk-
rayna’ya giden IMF heyetinde Türki-
ye’den bir uzmanõn da bulunduğunu
belirterek, “Bu uzman Türkiye’nin
krizlerini bildiği için bize yardımcı
oldu” dedi.
Nemyria, IMF-Dünya Bankasõ yõllõk top-
lantõlarõ çerçevesinde düzenlenen “Ge-
lişmekte olan Avrupa ve Asya’da
Kriz, Ekonomik Düzelme ve Yapısal
Reform” konulu seminerde yaptõğõ
konuşmada, krizden çõkardõklarõ ders-
lere ilişkin: “Ukrayna ve bölgesinde-
ki diğer ülkelerin krizden olumsuz et-
kilenmesinde döviz kuru politikala-
rı ile mali politikaların etkisi var. Dö-
viz kurunun esnek ve gerçekçi olması,
ayrıca bir enflasyon hedeflemesi ya-
pılması gerekiyor. Ukrayna, Avrupa
ile daha fazla entegre olmalı” dedi.
Krizin harcanmamasõ gereken bir zaman
olduğuna dikkati çeken Nemyria, Uk-
rayna’nõn kriz sonrasõnda enerji sektö-
rü reformu başlatabileceğini söyledi.
IMFC BAŞKANI:
Daha fazla hayale
kapılmayalım
Ekonomi Servisi - Uluslararasõ Para ve Finans
Komitesi (IMFC) Başkanõ Yusuf Butros Ga-
li, IMF’nin çok aktif olduğunu ve son 12 ay
içinde çok başarõlõ bir şekilde dünya ekono-
misine yardõm ettiğini belirterek, “Ama ta-
bii ki evrimden geçmesi ve bu yeni rolünü
standartlara oturtması gerekiyor” dedi.
Gali, IMF-Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõ
kapsamõnda gerçekleştirilen IMFC’nin 20.
toplantõsõ sonrasõnda düzenlenen basõn top-
lantõsõnda yaptõğõ konuşmada, toplantõnõn
pozitif bir atmosfer içinde yapõldõğõnõ, dün-
ya ekonomisindeki pozitif geri bildirimlerin
de kendilerini iyimserliğe sevk ettiğini söy-
ledi. Gali, “Tabii ki çok da hayale kapıl-
mayalım. Evet, olay iyiye gidiyor, olumlu
bir zemine giriyoruz. Sistemik riskler
azalıyor. Finans sektörleri yavaş yavaş to-
parlanmaya başlıyor ve komponentlerin ta-
mamı burada var. Bu toparlanmanın de-
vam etmesi, ilerlemesi, yerleşmesi, kök sal-
ması bizim görevimiz ki, tüm hükümetler
bundan yararlansınlar” değerlendirmesi
yaptõ. Gali, şu anda herhangi bir teşviğin ge-
ri çekilmesi veya ilave stratejilerin uygulan-
masõ zamanõnõn olmadõğõnõ söyledi.
Gali, bir gazetecinin, “Komite, neden daha er-
ken bir rapor verilmesini istemedi?” sorusu
üzerine konunun çok karmaşõk olduğunu be-
lirterek, “Şunu da unutmamak gerekir ki,
Bretton Woods anlaşması, üç yıl çalışma-
nın sonucunda ortaya çıktı. Yani, IMF gi-
bi bir kurumu bu kadar çabuk değiştirmek
en küçük ayrıntılarda bile çok kolay değil.
Çok ayrıntılı araştırmalar ve çalışmalar
yapmak zorundayız. 186 üye ülkemiz var.
Hepsinin sorunları, politikaları farklı.
Onun için bu yapının herhangi bir nok-
tasına değindiğimiz zaman çok dikkatli ol-
mak zorundayız. Bir karar alıp ta 2-3 yıl
sonra değiştirmemiz doğru olmaz”dedi.
ASYA BÖLGESİ
MEHMET ŞİMŞEK:
Maliye’ningörüşme
trafiğiarttı
Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek, IMF ve
Dünya Bankasõ’nõn yõllõk toplantõlarõ önce-
sinde, toplantõya katõlan bakanlar ile yoğun
bir görüşme trafiği içine girdi. Maliye Ba-
kanõ Şimşek, dün ilk olarak Sri Lanka Ka-
mu Yönetimi Bakanõ ve Maliye ve Planla-
ma Bakan Yardõmcõsõ Sanath Amunuga-
ma ve beraberindeki heyet ile görüştü. Ar-
dõndan Bakan Şimşek Barclays Capital
Başkanõ Jerry del Misisier ve beraberindeki
heyeti kabul etti. Şimşek, Calyon Yatõrõm
Bankasõ yetkilileri ile görüşmelerde bulun-
du. Bakan Şimşek, Kosova Ekonomi ve Ma-
liye Bakanõ Ahmed Shala ile görüştü. Ma-
liye Bakanõ Şimşek gün içinde, İsrail Mer-
kez Bankasõ Başkanõ Stanley Fischer ve Çin
Maliye Bakanõ Xie Xuren ve Birleşik Arap
Emirlikleri maliye işlemlerinden sorumlu
Devlet Bakanõ ile ayrõ ayrõ görüştü.
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, IMF-Dünya Bankası yıllık toplantıları çerçevesinde dü-
zenlenen “Merkez Bankalarının Küresel Tecrübelerinden Dersler” başlıklı semineri yönetti.
Hastayı iyileştirin
uzun yaşasın
Ekonomi Servisi - Merkez
Bankasõ Başkanõ Durmuş Yıl-
maz, IMF-Dünya Bankasõ yõl-
lõk toplantõlarõ çerçevesinde
gerçekleştirilen “Merkez
Bankalarının Küresel Tec-
rübelerinden Dersler” baş-
lõklõ seminerde, Brezilya, Po-
lonya, Macaristan ve Meksika
merkez bankasõ başkanlarõyla
bir araya geldi.
Yõlmaz, yayõlma hõzõ ülke-
den ülkeye değişse de krizin
dünyanõn her yerinde etkili
olduğunu belirterek
“Devam eden küresel
krizden mutlaka
dersler çıkarmalı ve
birbirimizin tecrü-
belerinden yararlan-
malıyız” dedi.
Yõlmaz konuşma-
sõnda şunlarõ ifade et-
ti:
? Türkiye ekonomi-
sinde krize karşõ şimdiye dek
alõnmamõş, uzun dönemli eko-
nomik önlemler gerekiyor.
Ancak krizin ne zaman bite-
ceğini kestiremediğimiz için
bu önlemler işlemezse ne ya-
pacağõmõzõ bilmiyoruz.
? 30 yõldõr Merkez Banka-
sõ’nda çalõşan biri ve Merkez
Bankasõ Başkanõ olarak ban-
kalarõn likidite yönetimine
dikkat etmesi, likidite yöneti-
mi için spesifik çalõşmalar
yapmasõ ve kiminle iş yaptõ-
ğõna dikkat etmesi gerektiğini
söyleyebilirim.
? Hastanõn iyileştirilmesi
ve mümkün olduğunca uzun
yaşatõlmasõ yaşadõğõmõz dö-
nemin en zorlu konularõndan
biri. Finans sisteminin yeniden
yapõlandõrõlmasõyla yepyeni
bir dönem başlamalõ.
? Krizden çõkõş için destek
mekanizmalarõnõn iyi geliş-
tirmesi gerek. Krizden dersler
çõkarmalõyõz. Bu toplantõlar
bunun için iyi bir fõrsat.
Brezilya Merkez Bankasõ
Başkanõ Henrique Meirelles
de krize ilişkin aldõklarõ ön-
lemlerle ilgili şöyle konuştu:
? Kriz karşõsõnda piyasaya
60 milyar dolar likidite verdik
ve bunun yüzde 42’sini küçük
bankalara ayõrdõk.
? Önceki krizlerde kurulan
özel kredi fonunu devreye
soktuk ve bununla da piya-
saya 30 milyar dolar daha
verdik.
? Bazõ sektörlerde KDV’yi
kaldõrdõk.
Meirelles, işsizliğin şu anda
2008 oranlarõna düştüğünü
belirterek ağustostaki iş ya-
ratma oranõnõn, tarihteki ağus-
toslardan en iyisi olduğunu
vurguladõ.
Krizden çok fazla etkilen-
mediklerini, çünkü bazõ sek-
törlerinin dünyadan ayrõ ol-
duğuna dikkat çeken Mei-
relles, “2010’da Brezil-
ya’nın yüzde 4 büyüyece-
ğini tahmin ediyoruz. 1980
ve 1990 yılları krizle-
ri bizi akıllandırdığı
için bu krize hazırlık-
lı girdik. İç tüketim
artıyor ve büyümede
lokomotifimiz bu ola-
cak. Brezilya tekrar
büyümeye başladı”
dedi.
Meksika Merkez
Bankasõ Başkanõ Guil-
lermo Ortiz ise şunlarõ söy-
ledi: “Krizle mücadele
ederken uluslararası re-
zervleri faydalı buluyoruz.
Biz aslında kriz başında
bol bol rezervimiz var diye
düşünüyorduk ama kriz
ilerledikçe biraz tedirgin
olmaya başladık. Rezerv
havuzu yaratılsın diye ne
tür bir mekanizma kur-
mak lazım? Uluslararası
finansmanın mimarisi bu-
nun üzerine dayanmalı.”
Merkez bankasõ başkanlarõ krizden
çõkõş için destek mekanizmalarõnõn iyi
geliştirilmesi gerektiğine işaret ederek,
hastanõn iyileştirilmesi ve mümkün
olduğunca uzun yaşatõlmasõnõn zorunlu
olduğunu belirttiler.
Kriz daha atlatılmadıIMF-Dünya Bankasõ yõllõk toplantõlarõnda
konuşan Başbakan Yardõmcõsõ Ali
Babacan, ekonomi düzelmeye başladõğõ için kemer sõkma politikalarõna
başlayacaklarõnõ söyledi.
Kemerler sıkılacak
U
luslararasõ Para Fonu (IMF) Başkanõ
Dominique Strauss-Kahn, toparlanma
sürecinin daha başlangõcõnda olunduğu-
nu, tüm sürecin sürdürülebilirliğinin sağlanmasõnõn
da ayrõ bir önem taşõdõğõnõ kaydetti.
Kahn, Uluslararasõ Para ve Finans Komitesi’nin
(IMFC) 20. yõllõk toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada,
IMFC üyelerinin çoğunun kriz sõrasõnda görev-
lerini yerine getirdiklerini, krizin atlatõlmadõğõnõ
olmadõğõnõ söyledi. Kriz sonrasõ dünyanõn şekil-
lenmesinde bu toplantõnõn benzersiz bir fõrsat ol-
duğuna dikkati çeken Kahn, “Eğer çok beklen-
medik bir şey olmazsa krizden hepimiz çıka-
cağız. 10-12 ay sonra yavaş yavaş işsizlik pek
çok ülkede azalmaya başlayacak. 10-12 ay son-
ra krizi arkamızda bırakmış olacağız. İşte o za-
man da bundan sonra ne yapacağız sorusunun
tartışılması gerekir. IMF’nin rolünün bir
parçası da bu konu üzerinde çalışmak. Yani
kriz sonrasında dünya ne olacak? Bu dünya-
yı nasıl şekillendireceğiz?” diye konuştu. IMFC
toplantõsõnda alõnan kararlarõn yer aldõğõ nihai bil-
dirinin en azõndan 4 noktada, IMF’nin kriz son-
rasõnda rolünün ne olacağõnõn zeminini hazõrlar
nitelikte olduğunu belirten Kahn, şöyle devam et-
ti:
“IMF’nin yetkisi 65 yıl önce belirlenmişti. Bu
kriz, daha önceki krizlerden farklıydı ve bü-
yük buhrandan bu yana en büyük krizdi. Do-
layısıyla artık para birimlerinin ötesine geçe-
rek yetkimizi yeniden tanımla-
mamız gerekiyor. Üyelerimiz
şunu kabul etmek zo-
rundalar: Eko-
nomik ve fi-
nansal is-
tikrar-
la il-
g i l i
ç o k
ş e y
yap-
mamız
gereki-
yor ki, bu
gelecek açı-
sından çok
önemli bir
konu.” Kahn, kotalar konusuyla ilgili olarak şu
değerlendirmeyi yaptõ:
“Kotalar konusunda IMFC’nin aldığı ka-
rarda rakam yüzde 5 ve bu da G20’lerin tes-
pit ettiği bir rakam. BRIC ülkelerinin daha faz-
la istediğini biliyoruz ama bazı ülkeler ise da-
ha eksik istiyorlar. Tabii bir yerde uzlaşmaya
varmak gerekiyor.”
Strauss-Kahn, Türkiye’nin, güçlü ekonomik uy-
gulamalarõ sürdürmesi durumunda, makro eko-
nomik tahminlerin üstünde bir ekonomik per-
formans elde edebileceğini de sözlerine ekledi.
G7 ülkeleri:
Desteğe devam
Gelişmiş 7 ülkenin finans
otoriteleri tam iyileşme sağlanana
kadar destek programlarõna devam
etme kararõ aldõ. Gelişmiş 7 ülke-
nin (G7) maliye bakanlarõ ve mer-
kez bankasõ başkanlarõ İstanbul’da
düzenlediği toplantõda, uluslar-
arasõ finansal sistemin güçlendi-
rilmesi ve istikrara kavuşturul-
masõ konusunda önemli kararlar
aldõ. Açõklamaya göre, ortak pay-
dada buluşulan noktalar şöyle:
Sürekli bir iyileşme güven al-
tõna alõnana kadar çõkõş stratejisi
için işbirliği ve koordinasyon pla-
nõ yapõlacak.
Uluslararasõ güçlü bir maaş
standartõ uygulamaya konulacak.
Güçlü ve sürdürülebilir bir
büyüme için yeni bir çerçeve be-
lirlenecek.
İşsizlik kriziyle
karşı karşıyayız
Çalõşma ve Sosyal Güvenlik
Bakanõ Ömer Dinçer, ciddi sosyal
sonuçlar doğuran önemli bir iş-
sizlik krizi ile karşõ karşõya olun-
duğunu belirterek, en son OECD
tahminlerine göre işsizlik tahmin-
lerinin 2010 sonuna kadar OECD
bölgesinde yüzde 10’a ulaşacağõ-
nõ, bu oranõn kriz öncesi seviyelerle
karşõlaştõrõldõğõnda toplam işsizlikte
25 milyondan daha fazla artõşa kar-
şõlõk geldiğini kaydetti.
IMF ve Dünya Bankasõ toplan-
tõlarõ kapsamõnda düzenlenen ‘Kri-
zin İnsani Boyutu’ başlõklõ semi-
nerde konuşa Dinçer, krizin kendisi
ağõr olduğu kadar ödenmesi gere-
ken etkilerinin de ağõr olduğunu
söyledi. Son zamanlarda krizin
iyileştiğine dair işaretler de bu-
lunduğunu ifade eden Dinçer,
“Gördüğümüz kadarõyla krizin
özellikle sosyal alandaki etkileri da-
ha uzun süreceğe benziyor” dedi.
Bazıları İstanbul’u
ilk kez gördü
Dünya Bankasõ Başkan Yar-
dõmcõsõ Okonjo Iweala Ngozi de
IMF-Dünya Bankasõ yõllõk top-
lantõlarõna gelenlerden bazõlarõnõn
İstanbul’u ilk kez gördüğünü, an-
cak kendisinin İstanbul’da üçün-
cü kez bulunduğunu söyledi. Ge-
çen 10 yõllar boyunca toplumun
her katmanõnda ekonomideki iniş
çõkõşlarõn birçok kesimi etkiledi-
ğini, krizin, Türkiye’de de özellikle
son bir yõlda önemli etkiler ya-
rattõğõnõ anlatan Ngozi, şunlarõ
kaydetti:
“Diğer ülkelerdeki gibi Türki-
ye’de de ekonomik göstergeler
düşüşe geçti ve ekonomideki yet-
kililer, bu zorluklarla mücadele et-
meye çalõştõ ama 2001 yõlõna kõ-
yasla kişi başõna düşen milli gelir,
iki katõ arttõ. İhracat ve yabancõ ya-
tõrõm üç katõna çõktõ. KOBİ’ler,
Türk çalõşanlarõ için daha iyi işler
üretti. Türk bankalarõ ve Türk li-
rasõ şu anda istikrar kazanmõş
durumdadõr. Yoksulluk, önemli
ölçüde azalmõştõr, çocuk ölüm
oranlarõ düşmüştür, özellikle kõz
çocuklarõn okula yazõlma oranla-
rõ çok artmõştõr.”
Garsonlara yemek
fırçası
IMF ve Dünya Bankasõ yõl-
lõk toplantõlarõnõn devam ettiği
salonda bulunan Nobel Eko-
nomi ödülü sahibi Joseph Stig-
litz, Ali Babacan’õn konuşma-
sõnõn ardõndan yerinden kalka-
rak yemek servisi yapan gar-
sonlarõn yayõna gitti ve kendi-
sinin de bulunduğu masaya yi-
yecek servisi yapõlmadõğõndan
yakõndõ. Uyarõnõn ardõndan sö-
zü edilen masaya servisin hõz-
landõğõ gözlendi.
Yılmaz, Bernanke
ile görüştü
Merkez Bankasõ Başkanõ
Durmuş Yõlmaz, IMF ve Dünya
Bankasõ yõllõk toplantõlarõ kap-
samõnda, görüşme talebinde bu-
lunan ABD Merkez Bankasõ
(fed) Ben Bernanke ile ikili gö-
rüşme gerçekleştirdi. Basõna ka-
palõ olarak gerçekleştirilen top-
lantõ 45 dakika sürdü. Yõlmaz,
ikili görüşme sõrasõnda merkez
bankasõnõ ilgilendiren konular-
da görüş alõşverişinde bulun-
duklarõnõ ifade etti.
KISA... KISA... KISA...
Ali
Babacan.