25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 2 AĞUSTOS 2008 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Üç Nokta... Anayasa Mahkemesi’nin Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hakkındaki kararının üç önemli nok- tası olduğunu düşünüyorum. Birincisi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Ab- durrahman Yalçınkaya’nın “AKP’nin laiklik kar- şıtı eylem ve söylemlerin odağı olduğu” iddiasını 10 üyenin oyuyla net bir biçimde kabul etmenin de ötesinde vurgulamasıdır. İkincisi, kimliği ve kişiliği bilinen Anayasa Mah- kemesi Başkanı’nın yalnız kalmasıdır. Üçüncüsü de, AKP’nin anayasanın değiştirilmesi bile önerilemeyecek maddelerini de değiştirme- yi amaçlayan anayasa çalışmalarının hukukun çöp sepetine atılmış olmasıdır. Peki, Anayasa Mahkemesi’nin “ağır bir ihtar” ni- teliğinde olduğunu vurguladığı kararının AKP’yi uyarmaya yeterli olacağını sanmak doğru mudur? Ne yazık ve acıdır ki doğru değildir. Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Biz sadece kapatılmama kararının çıkmasını bekli- yorduk. Bu kararı hak etmedik” değerlendirmesi kanımızı güçlendiriyor. Kararın ardından “Milleti kucaklamaya (ne demekse) devam edeceğiz” açıklamasını yineleyerek 22 Temmuz 2007 ge- cesine döndüğünün ileri sürülmesi de gerçeği yan- sıtmaktan çok uzaktır. Hoş 22 Temmuz’a dönülmüş olsa bile kapat- ma davasının açıldığı 14 Mart 2008’e kadarki sü- reçte yaptıklarını yapmayacağını ummak fazla saf- dillik olur. Hele bazı milletvekillerinin hâlâ daha, laiklik kav- ramını tanımlamayı yargının elinden alarak siya- sete, yani kendi çoğunluklarına verilmesini iste- meleri de hız kesmemişken. AKP’nin değişmesi ancak şöyle olabilir. Biraz daha temkinli davranmayı ve takıyyecili- ği daha uzmanca yapabilenleri öne çıkarmak, ken- di görüşlerini kayıtsız ve koşulsuz desteklemeye amade her alandaki “hık” deyicilerin sayısını art- tırmak. Anayasa Mahkemesi’nin “odak” nitelemesini giz- leyenlerin yanı sıra yargı kararlarını “darbe” diye nitelemeyi alışkanlık haline getirenlerin var oldu- ğu bir ortamda demokrasiden söz etmek daha da zorlaşıyor. Anayasa Mahkemesi kararını “demokrasinin za- feri” olarak değerlendirenler de Türkiye’nin bir baş- ka gerçeğini yansıtıyorlar. Bu kapsamdakiler, demokrasiyi körün fili gibi kendi yaklaşımları açısından tanımlamayı “de- mokrasi” saydıkları için Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, kararı açıklama önce- sindeki sözlerine de kulp takmayı başardılar. Yazıp söylediklerine bakarsanız, sütten çıkmış ak kaşık durumundaki(!) AKP’yi bu duruma dü- şüren ve demokrasiyi örseleyen muhalefet par- tileri imiş. Tabii onlar arasında da AKP’nin işini kolaylaş- tıranlar olduğu için hedef tahtasına Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) konuluyor. Başkan bu görüştekilere göre demiş ki “Zırt pırt Anayasa Mahkemesi’ne başvurmayın. Aranızda halledin.” CHP artık Anayasa Mahkemesi’ne başvurma- malı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da kapat- ma davası açmamalıymış. Keşke öyle olsa. Ama dikkat ederseniz, o cenahta AKP’nin ana- yasaya aykırı işler yapmaması gerektiğini söyle- yenler yok denecek kadar az. Anımsarsanız AKP’liler daha önce de benzer se- vinç gösterileri yapmışlar, AB’ye girme başarıla- rını kutlamak için öğle vakti havai fişek gösterisi düzenlemişlerdi. Sonrası malum. Bu kez de, sevinçlerinin yapay bir gösteri ol- madığını kanıtlama görevi kendilerine düşüyor. oerinc@cumhuriyet.com.tr Anayasa değişiklikleri ve Erdoğan’õn ‘velev ki’ sözü ‘odak olma’ görüşünde önemli rol oynadõ Mahkeme kanõtlarõ kabul etti Türkiye’nin barõş süreci çabalarõnõn Ermenistan tarafõndan ödün olarak değerlendirildiği bildirildi Erivan geri adım atmıyor MAHMUT GÜRER ANKARA - Türki- ye’nin Ermenistan ile ba- rõş sürecine girme çaba- sõnõn, Erivan yönetimi ta- rafõndan ödün olarak de- ğerlendirildiği belirtili- yor. Temmuz ayõnda İs- viçre’de gayri resmi ola- rak büyükelçi seviyesin- de gerçekleştirilen top- lantõda da Ermenistan’õn bu tutumunu sürdürdüğü ve Türk tarafõndan sözde soykõrõmõn tanõnma şartõ- nõ yerine getirmesinin is- tendiği belirtiliyor. Er- menistan Lideri Serj Sarkisyan’õn, Cumhur- başkanõ Abdullah Gül’e yaptõğõ maç teklifinin ise gayri resmi olarak Gür- cistan aracõlõğõyla iletil- diği belirtiliyor. İki ülke diplomatlarõ- nõn Sarkisyan iktidara geldikten sonra İsviç- re’nin Bern kentinde yaptõğõ ilk görüşmede de, Ermeni tarafõnõn sözde soykõrõmõn tanõnmasõ şartõndan geri adõm at- madõğõ belirtiliyor. Ankara’nın istemle- ri Ankara ise diplomatik ilişkilerin başlamasõ için Ermenistan’dan “sözde soykırım iddialarından vazgeçmesini, anayasa- sında yer alan toprak talebine ilişkin maddeyi değiştirmesini, işgal al- tındaki Azerbaycan topraklarından çekil- mesini” ve “tarihçiler komisyonu kurulması- nı” kabul etmesini isti- yor. 19 Şubat’ta Cumhur- başkanlõğõ seçimlerini kazanan Sarkisyan, kol- tuğuna oturmasõnõn he- men ardõndan Ankara ile herhangi önşart olmadan diplomatik görüşmelere hazõr olduklarõnõ söyle- mişti. Ancak önşart ol- maksõzõn diplomatik iliş- kinin başlatõlmasõ Anka- ra’da, Ermenistan’õn Türkiye’nin kendi politi- kalarõnõ onayladõğõ şek- linde yansõtõlacağõ kaygõ- sõ yaşanõyor. Bu nedenle Türkiye istemlerinden en azõndan birkaçõ gerçek- leşmeden Ermenistan ile sõnõr kapõsõnõn açõlmasõnõ istemiyor. Teklif resmi değil Bunun yanõ sõra, Sar- kisyan’õn 2010 Dünya Kupasõ Eleme Grubu maçõnõ birlikte izlemek için Cumhurbaşkanõ Gül’e yaptõğõ teklifin de, resmi davet olmadõğõ öğ- renildi. Buna göre, davet Gül’e doğrudan dahi ulaşmadõ. Erivan yöneti- mi söz konusu teklifi, Gürcistan aracõlõğõ ile Türkiye’nin bu ülkede bulunan büyükelçiliğine iletti. Büyükelçilik de da- veti içeren mektubu Dõş- işleri Bakanlõğõ aracõlõ- ğõyla Çankaya Köşkü’ne gönderdi. Uluslararasõ kurallara göre, bir ülke liderinin diğer ülke lide- rine yaptõğõ davetin res- mi nitelik taşõyabilmesi için, doğrudan iletişim içerisine geçilmesi gere- kiyor. Buna göre, Gül, Erivan’a maç izlemeye giderse herhangi bir pro- tokol hazõrlõğõ ya da kar- şõlama töreni yapõlmaya- cak. Dõşişleri Bakanlõğõ Sözcüsü Burak Özüger- gin de, haftalõk basõn toplantõsõnda davetin ni- teliği ile ilgili bir soru üzerine, davetin Anka- ra’ya resmi kanallar ara- cõlõğõyla ulaştõğõnõ söyle- mekle yetindi. Ancak Özügergin resmi kanalla- rõn hangileri olduğunu söylemekten kaçõndõ. Sözcü ayrõca Türkiye ile Ermenistan arasõnda iliş- kilerin geliştirilmesi için İran’õn arabuluculuk yap- ma isteğinin anõmsatõl- masõ üzerine, üçüncü ül- kelerin Türkiye ile Erme- nistan arasõndaki ilişkile- rin geliştirilmesine iliş- kin görüşmelerini, katkõ sağlama yönündeki çaba- larõnõ ve önerilerini şük- ranla karşõladõklarõnõ söyledi. Ancak Ermeni yetkililerle zaten doğru- dan görüşüldüğünü anõmsatan Özügergin, Türkiye’nin Ermenistan ile ilişkilerin normalleş- mesine yönelik arzusu- nun bulunduğunu kay- detti. Uçuş başladı Bunun yanõ sõra Eri- van-İstanbul uçuşlarõnõn ardõndan, Erivan-Antalya seferlerinin de özel bir havayolu şirketi tarafõn- dan temmuz ayõ başõnda başlatõldõğõ öğrenildi. Söz konusu havayolunun açõlmasõ Ankara tarafõn- dan, “jest” olarak adlan- dõrõlõrken, Ermeni tarafõ bunu “geri adım” olarak algõladõ. Öte yandan Tür- kiye’nin Ermenistan ile yakõnlaşmasõ halen Eri- van yönetimi ile resmen savaş halinde olan Azer- baycan tarafõndan da ya- kõndan izleniyor. Azeri yetkililer, Türkiye’nin adõm atacaksa bile bunu mutlaka Bakû ile payla- şacağõnõ savunuyor. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Anayasa Mahkemesi, Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõsõ Abdurrah- man Yalçınkaya’nõn laiklik karşõtõ eylemlerin odağõ olduğunu belirttiği AKP hakkõndaki delillerin büyük bö- lümünü kabul etti. Mahkemenin gö- rüşünü oluşturmasõnda, iktidarõn tür- banla ilgili anayasa değişikliği başta olmak üzere bu konudaki söylemle- ri de etkili oldu. Başsavcõ Yalçõnkaya, parti kapat- malarõyla ilgili iddianamelerin en kapsamlõlarõ arasõnda gösterilen id- dianamesinde AKP’nin türbanla ilgili çalõşmalarõna ve söylemlerine geniş yer vermişti. Yalçõnkaya, bu çerçe- vede, üniversitelerde türban serbestisi getirmek amacõyla anayasanõn 10. ve 42. maddelerinde yapõlan deği- şiklikleri örnek göstermişti. Yalçõn- kaya ayrõca, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn türbanõn siyasi simge haline geldiği yönündeki eleştirilere karşõ “Velev ki siyasi simge” sözü- nü de önemli bir kanõt olarak Yüksek Mahkeme’ye sunmuştu. Erdoğan’õn bu sözlerini değerlendiren Anayasa Mahkemesi türban konusunda daha önce verilen Anayasa Mahkemesi, Danõştay, Yargõtay ve AİHM içtihat- larõnõ dikkate alarak, bu sözlerin “la- iklik karşıtı eylem” olduğuna karar verdi. Yine bu çerçevede, Erdoğan’õn Avrupa İnsan Haklarõ Mahkeme- si’nin (AİHM) türban kararõ sonra- sõnda yaptõğõ “ulemaya danışılsın” sözünün de mahkemenin önemli da- yanaklarõndan olduğu ifade edildi. Er- doğan’õn Uşak’ta söylediği “Af yok. Suç işleyen cezasını çeker. Devlet katili affetme yetkisine sahip de- ğildir. Katili affetme yetkisi aslın- da maktulün vârislerine aittir, öy- le olması lazım” sözlerinin de mah- keme tarafõndan delil olarak kabul edildiği öğrenildi. ‘Dindar cumhurbaşkanı’ da kanıt Mahkeme, açõk lise sõnavlarõna tür- banla girilmesini de “laikliğe aykırı hareket” olarak değerlendirdi. Yük- sek Mahkeme, Açõk Lise Yönetme- liği gibi ortaöğretimdeki türban ya- sağõnõ esnekleştirmeye yönelik deği- şikliklerin de aralarõnda bulunduğu 3 yönerge, yönetmelik ve genelgeyi laikliğe aykõrõ buldu. Yalçõnkaya’nõn iddianamesine yansõyan eski TBMM Başkanõ Bülent Arınç’õn “Dindar cumhurbaşkanı istiyorum” sözleri yüksek mahkemenin odak olma gö- rüşünü oluşturmasõnda etkili oldu. Erdoğan’õn danõşmanõ ve İstanbul Milletvekili Egemen Bağış’õn “Tür- ban, kamusal alan ve üniversitele- rin dışında Meclis’te de geçerli ol- malıdır” sözlerinin de delil kabul edil- diği belirtildi. Bağõş’õn ayrõca “Tür- banını çıkar demek, sokaktaki bir kadına donunu çıkar demekten farksızdır” şeklindeki sözleri de la- iklik karşõtõ sayõldõ. Buna karşõn Başbakan Erdoğan’õn AKP kurulmadan önce yaptõğõ ko- nuşmalarõ delil olarak kabul edilme- di. Başsavcõ Yalçõnkaya’nõn bu ko- nuşmalarõn partinin şeriat amacõnõ gösterdiğini savunmasõna karşõn he- yet, parti kurulmadan önce yapõlan ko- nuşmalarõn partiyi bağlamayacağõna karar verdi. Mahkeme, Cumhurbaş- kanõ Abdullah Gül hakkõndaki siya- set yasağõ talebine gerekçe gösterilen kanõtlarõ da laikliğe aykõrõ bulmadõ. Bu tavõrda, Yargõtay’õn Fethullah Gülen ile ilgili beraat kararõnõn etkili oldu- ğu belirtiliyor. Yargõtay Cumhuriyet Başsavcõsõ Yalçõnkaya’nõn kapatma davasõ iddianamesinde kanõt olarak sunduğu Erdoğan’õn sözlerini değerlendiren yüksek mahkeme, Danõştay, Yargõtay ve AİHM içtihatlarõnõ dikkate alarak, bu sözlerin “laiklik karşõtõ eylem” olduğuna karar verdi. TUNCELİ’DE ÇATIŞMA 2 PKK’li öldürüldü TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tun- celi’nin Ovacõk ilçesindeki Hanuşa- ğõ Karakolu’na saldõrõ hazõrlõğõ ya- pan bir grup PKK’liyle güvenlik güçleri arasõnda çatõşma çõktõ. Ça- tõşmada PKK’li 2 kadõn öldürüldü. PKK’nin kadõn silahlõ gücü ola- rak bilinen YJA STAR grubundan 7 kişi ile bu grubun güvenliğini sağla- yan 8 kişilik erkek grubunun Hanu- şağõ Karakolu’na saldõrõ hazõrlõğõ yaptõğõ istihbaratõnõ alan güvenlik güçleri, bölgede güvenliği en üst düzeye çõkardõ. 25 kişilik özel hare- kât timi de bölgede sõk sõk keşif ya- pan PKK’lileri bir hafta boyunca ormanlõk alanda takip etti. PKK’li- ler önceki gece saat 20.00 sõralarõn- da iki ayrõ koldan Hanuşağõ Kara- kolu’na saldõrõ hazõrlõğõ yaparken kuşatõldõlar. Tunceli Jandarma Böl- ge Komutanlõğõ’na ait 2 kobra heli- kopteri de destek vererek bölgeyi yoğun bombardõmana tutarken, 2 Sikorsky helikopteri de araziye çok sayõda asker indirdi. Bölge tama- men kuşatõldõktan sonra karakola yaklaşmaya çalõşan 4 kişilik kadõn militan grubu pusuya düşürüldü. Karakola giden patika yola uzaktan kumandalõ bomba döşemeye çalõşan 2 kadõn terörist öldürülürken, bölge- de iki ayrõ noktada şiddetli çatõşma- lar yaşandõ. Sabah saatlerine kadar süren çatõşmalarda bazõ PKK’lilerin yaralandõğõ belirlendi. Ancak örgüt üyelerinin yaralõlarõ da yanlarõna alarak kaçtõklarõ belirtildi. Askeri yetkililer, zorlu coğrafi şartlara sa- hip bölgede operasyonlarõn devam ettiğini bildirdiler. Çorum şehidine ağladõ SEYFETTİN METE ÇORUM - Sõvas’õn Su- şehri ilçesi kõrsalõnda PKK’lilerle güvenlik güç- leri arasõnda çõkan çatõş- mada şehit olan Uzman Ça- vuş Şükrü Özyol (38) gözyaşlarõ arasõnda toprağa verildi. Şehit Özyol için Çorum Ulu Camii’nde düzenlenen törene binlerce kişi katõldõ. Şehidin eşi Yasemin Özyol güçlükle ayakta dururken, oğlu Melihşah ve kõzõ Nil- su babalarõnõn fotoğrafõna sarõlarak gözyaşõ döktüler. Anne Emine, baba Bekir ve kardeşi Fikret Özyol da tören boyunca gözyaşlarõna boğuldu. Cenaze namazõnõn kõlõnmasõnõn ardõndan Ga- zi Caddesi’nden askeri tö- ren ile şehitliğe götürülen şehit Şükrü Özyol için bu- rada da bir tören düzen- lendi. Törende konuşan Jan- darma Binbaşõ Ali Arslan, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk milletinin bölün- mez bütünlüğünün gözünü kõrpmadan vatan uğruna ölüme giden kahramanlar sayesinde şimdiye kadar korunabildiğini belirterek, “Sen görevini fazlasıyla yaptın şehidim. Ruhun şad olsun” dedi. Törenin ardõndan Özyol’un cena- zesi Çorum Şehitliği’nde toprağa verilirken, tabutuna sarõlõ Türk bayrağõ da aile- sine teslim edildi. AKP’li Attaroğlu: Sarõ kart gördük, dersimizi alacağõz ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Adana İl Başkanõ Mustafa Attaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin partilerine sarõ kart gösterdiğini belirterek “Bu sonuçtan herkes gibi bizim de ders çıkarmamız gerekiyor” dedi. Attaroğlu’nun konuşmasõ toplantõya katõlan AKP’liler tarafõndan şaşkõnlõkla karşõlandõ. Parti binasõnda, AKP’li belediye başkanlarõ ve meclis üyeleriyle birlikte basõn toplantõsõ düzenleyen Attaroğlu ilginç açõklamalarda bulundu. Attaroğlu, açõlan davanõn hukuki değil siyasi olduğunu öne sürdü. Her şeye karşõn mahkemenin kararõna saygõ duyduklarõnõ söyleyen Attaroğlu, “Siyasi partiler millete hesap verir, bu da seçimle olur. Bu karardan herkes kendine göre sonuç çıkartacak” diye konuştu. Türbanlõ AKP’lilerin de katõldõğõ toplantõda Attaroğlu, “Futbol tabiriyle konuşursak Anayasa Mahkemesi bize sarı kart gösterdi. Bunun gereği yapılacak. Mahkemenin verdiği karardan, bu sonuçtan herkes gibi bizim de ders çıkarmamız gerekiyor” dedi. Attaroğlu’nun bu konuşmasõ salondaki havayõ bir anda değiştirdi, partililerin kõsa süre yaşadõklarõ şaşkõnlõkta birbirlerinin yüzüne baktõklarõ görüldü. GAZETECİLER TARTAKLANDI AKP’li başkana soruşturma CEMİL CİĞERİM SAMSUN - Samsun’un Vezirköprü ilçesinin AKP’li Belediye Başkanõ Osman Özer hakkõnda “ihaleye fesat karıştırdığı” iddiasõyla soruşturma başlatõldõ. Özer, mahkeme tarafõndan tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõlõrken, adliye çõkõşõ gazeteciler Özer’in makam şoförü Arif Bozkurt tarafõndan tartaklandõ. Vezirköprü Belediyesi, geçtiğimiz cumartesi günü sebze pazarõndaki belediyeye ait dükkânlarõn satõşõ için ihale yaptõ. İhale sonrasõ yurttaşlar belediye başkanõnõn makam aracõna saldõrdõ. Güvenlik güçleri olaylarõ yatõştõrmak için havaya ateş açtõ ve biber gazõ kullandõ. Olaylar sõrasõnda bir polis memuru da yaralandõ. İhaleyi daha önce belediyeden birçok ihale alan Arif İşleyen kazanõrken, çõkan olaylar sonrasõ ihale iptal edildi. Vezirköprü Cumhuriyet Savcõlõğõ, ihaleye fesat karõştõrõldõğõ iddiasõyla tüm ihale dosyalarõna el koydu. Cumhuriyet savcõlõğõ tarafõndan ifadesi alõnan Vezirköprü ilçesi Belediye Başkanõ Osman Özer, dün tutuklanmasõ istemiyle mahkemeye sevk edildi. Özer, çõkarõldõğõ mahkemece tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõ. Özer’in adliyeden çõkõşõ sõrasõnda görüntü almak isteyen gazeteciler, Özer’in makam şoförü Arif Bozkurt tarafõndan tartaklandõ. Gazeteciler olayla ilgili suç duyurusunda bulundu. AKP Adana İl Başkanı Attaroğlu, Anayasa Mahkemesi kara- rından ders çıkarmaları gerekiğini söyledi. (Yusuf Baştuğ) Şehit Özyol’un oğlu ve kızı ayakta durmaya çalıştılar. Sarkisyan’õn Gül’e yaptõğõ birlikte maç izleme teklifinin resmi davet olmadõğõ ve bu nedenle protokol kurallarõnõn uygulanmayacağõ belirtildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear