14 Haziran 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Türkiye Öğretmen Sendikasõ (TÖS) ve TÖB-DER ku- rucularõndan Köy Ensti- tüsü mezunu, “Emmi” olarak tanõnan eğitimci- yazar Musa Uysal, dün son yolculuğuna uğurlan- dõ. Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfõ Baş- kanõ Erdal Atıcı, Uysal’õ kaybetmenin derin acõsõ- nõ yaşadõklarõnõ belirte- rek “Onun yaktığı ay- dınlanma meşalesi, ka- ranlıklara karşı yolu- muzu aydınlatmaya de- vam edecektir” dedi. 29 Kasõm’da solunum ve kalp yetmezliği nede- niyle yaşamõnõ yitiren eği- timci-yazar Musa Uysal (82) için dün Maltepe Ca- misi’nde öğleyin cenaze namazõ kõlõndõ. Uysal da- ha sonra Karşõyaka Me- zarlõğõ’nda toprağa veril- di. Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfõ Baş- kanõ Atõcõ, Uysal’õn ya- şamõnõ ülkesine ve ulusu- na adadõğõnõ söyledi. Uysal, 1926’da Ço- rum’a bağlõ Mecitözü il- çesinin Devletoğlan kö- yünde doğdu. Gölköy Köy Enstitüsü’nü 1945’te bitirdikten sonra Çorum ve Ankara’da öğretmenlik yaptõ. TÖS ve TÖB- DER’in kurucularõ ara- sõnda yer alan Uysal, 12 Mart döneminde TÖB- DER Merkez Yürütme Kurulu üyeleriyle birlik- te tutuklandõ. 12 Eylül döneminde de tutuklanan Uysal, 8 yõl hapis cezasõ aldõ. Yazarlõk yaşamõna öğ- retmenlik mesleğinden emekli olduktan sonra başlayan Uysal’õn, ya- yõmlanmõş yedi kitabõ bu- lunuyor. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada yor... Ancak yine basit bir durum daha var: Nasıl bir seçim sistemi? Türkiye, yarım asrı aşan çok partili yaşam de- neyiminde bu sorunun yanıtını bir türlü sağlık- lı veremedi. Yeryüzünde belli başlı ülkelerce kul- lanılan kaç çeşit seçim sistemi varsa, tümünü denedik... Nispi temsilden çoğunluk sistemine, dar bölgeden barajlı sistemlere kadar kaç çeşit se- çim varsa uyguladık. Yetmedi, her seçim dö- nemi öncesinde seçim yasasında değişiklik yap- tık. Bugüne kadar seçim yasalarında yapılan de- ğişiklik sayısı 50’yi geçti. Rekor Özal’da, 14 kez yasa değiştirdi. Sağ olsun, beğenmediği bölgeyi küçültür, hoşuna giden bölgeyi büyütürdü. AKP de yerel seçimlere giderken benzer bir yasa çıkardı. Yüzlerce belediyeyi kapattı, bü- yük kentlere bağlayıp AKP’nin yerel etkinliğinin en üst düzeye çıkacağını düşündüğü bir dü- zenleme yaptı. Ancak bu işler çok risklidir; siyasi tarihimiz kendi kazdığı kuyuya düşenlerle doludur! Son tartışma, seçmen sayısı üzerine... 22 Temmuz seçimlerinde 42 milyon olan seç- men sayısı bir yılda 48 milyona çıktı. Bir yılda 6 milyon artış... Seçmen sayısı mübarek Kemal Unakıtan’ın bütçe rakamları gibi; açık mı ve- recek fazla mı, hiç belli olmuyor! Rakamlar ortada; 22 Temmuz’daki listeler doğruysa, bugünkünde bir yanlışlık var. Bu- günkü listeler doğruysa, 22 Temmuz yanlıştı! Neresinden baksanız, Türkiye tipi demokra- si... Bir yılda 6 milyon insanın birden 18 yaşını geç- miş olması için hızlandırılmış büyümeden kemik yaşı dopingine kadar her türlü yöntemin de- nenmiş olması gerekir! Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Mu- ammer Aydın, “18 yaşını dolduran herkesi seç- men yazıyoruz. Yeni sistemde kişi seçmen ola- rak yazılmak istemese bile seçmen yazıyoruz. Devletin kayıtlarına inanmak durumundayız” diyor. Aydın’ın şahsından YSK’ye doğrudan bir sözümüz yok ama YSK, seçimin hukuksal ze- minde yapılmasından sorumlu. Doğrudan ken- disini bağlamayan, ancak sorunlu gördüğü noktalarda uyarı işlevini üstlenmesi, puslu nok- taları aydınlatması gerekir. 2002 seçimlerinde YSK’nin üstlendiği işlev hâlâ belleklerde. Me- rak eden Sabih Kanadoğlu’nun “Alaturka De- mokrasi” kitabından okuyabilir. Siyasi partiler de belirsizliğe karşı nihayet ha- rekete geçti. YSK’den listelerin tümünü isteyip il il inceleyeceklerini açıkladılar. CHP ve MHP yöneticileri, naylon seçmen yazılmış olmasın- dan endişe ettiklerini, TÜİK’in rakamlarına gü- venmediklerini açıkladılar. İki muhalefet partisinin bu iklimde seçime git- mesi, ne olursa olsun seçim sonuçlarının ya- ralanmasına neden olacaktır. 22 Temmuz seçimlerinde de çok tartışılan ye- ni sistemin ne kadar güvenli olduğu henüz net değil. Bu konuda ciddi mücadele yürüten Ec- evit’in Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı, 22 Temmuz’un İzmir MHP milletvekili adayı Füsun Koroğlu, seçimlerin hemen ardından başlattı- ğı “güvenilir sonuç” mücadelesini sürdürüyor. Bir yılı aşkın süredir, seçim tutanaklarını ince- leme hakkı isteyen Koroğlu’nun son durağı Da- nıştay. Bakalım ne yanıt verecek. Oy, kullanılıncaya kadar seçmenin, kullanıl- dıktan sonra seçmenin “evet” mührü bastığı par- tinin namusudur. GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada zümlenmesine olanak sağladığı için Çankaya’dakini bir övdü… bir övdü ki, TC, TC olalı beri cumhur- başkanlarının böylesine övüldüğü görülmemiş, işi- tilmemişti. Ya Avrupa Birliği… Çankaya’dakini diplomasi açı- sından yere göğe sığdıramadı. Öyle yayıldı ki övgüler; Çankaya’dakinin koltuk- larının kabarmasına, hatta kendinden önce gelen cumhurbaşkanlarının diplomasi alanında başarılı ola- madığına inanmasına yol açtı. Oysa Çankaya’daki, ABD’nin, AB’nin bu konuda dayatmalarını karşıladı Erivan ziyaretiyle ve öteden beri Batı dünyasının istediği noktalara taşıdı Türk dip- lomasisini... Çankaya’daki devleti bağlayan bir çıkış yaparak dünya ile her türlü alışverişi, ancak Türkiye üzerin- den yapabilen Ermenistan’dan ulusal sorunları ve onurumuzu tatmin edecek hiçbir yarar sağlayama- dı. Erivan ise, halkını hemen her açıdan rahatlatacak olanaklar sağlama şansını kazandı. Şimdi iki ülkenin dışişleri bakanları gelip gidiyor. Şurada burada buluşup Ermenistan’ın yaşamsal sı- kıntılarını çözmeye yönelik çalışmalar yapıyor- lar(mış). Türkiye’nin Ermenistan politikasındaki başlıca ki- mi hedefler hâlâ geçerli. Bunların belli başlılarını iki maddede toplamak ola- naklı: Birincisi Erivan’ın, Türklerin Ermenilere uy- guladığı soykırım iddiası. Bir diğeri Ermenilerin Azerbaycan’a ait işgal et- tiği Yukarı (Dağlık) Karabağ topraklarını işgal etmesi ve oradan çekilmemekte direnmesi... Soykırım iddialarını uluslararası bir kurulun ince- lenmesini içeren önerilere Ermenistan’ın olumlu bak- tığını gösteren bir işaret yok ortada. Yukarı Karabağ sorununa gelince… Babacan’ın ikili görüşmeleri yürüttüğü sırada, “Yu- karı Karabağ’ın bağımsızlığını ilan edeceğiz” diyen Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalband- yan’a bu açıklamanın ne anlama geldiğini Batılı ga- zeteciler soruyorlar. Haklılar bu soruyu sormakta. Zira Yukarı (Dağlık) Karabağ, Azerbaycan’ın yüzde 20 toprağı ve gerek Birleşmiş Milletler’in, gerekse AGİK’in bu toprakla- rın Azerbaycan’a ait olduğuna dair kararları var. Bu haber ve aynı konu, geçenlerde toplanan Tür- kiye-AB ortak toplantısında da görüşülüp tartışıl- masına karşın medyamızda tek satırla yer almadı. Onur Öymen, Dışişleri Bakanı Ali Babacan’a Dış- işleri bütçesi görüşülürken soruyor: “Ermenistan Dışişleri Bakanı’nın bu açıklamasına tepkimiz ne oldu?” Babacan beyefendiden ses yok. Ne yalanlıyor, ne doğruluyor. Susuyor. Medyada da bu konuda tek satır yok. Bunun üzerine Onur Öymen gelişmeleri baştan so- na anlatıyor. Karabağ işgaline karşılık Kıbrıs’ı işgal eden Türk askerinin hâlâ adada olduğunu örnek gösteriyorlar. Oysa Türkiye’nin Kıbrıs’a gitmesi Zürih ve Londra anlaşmalarına dayanıyor. Uluslararası hukuka aykırı bir işgal olayı da değil. Türkiye-AB toplantısında Rum üyeler bu durum- dan sonuç çıkarmak istiyor ve “öyleyse her iki ta- raf, Türkiye ve Ermenistan için işgalci diye nitelenen bir karar alınmasını” öneriyorlar. Reddediliyor. Bu olaylar neyi gösteriyor? Çankaya’dakinin at- tığı adım kendisine Batı dünyasında diplomatik bir başarı sağlamıştır ama… Ermenistan Türkiye’nin duyarlı olduğu konularda bir adım geri adım atmamış, hatta aksi yönde ka- rarlı biçimde yola devam etme isteklerini açığa vur- muştur. Bu gidiş hayırlara vesile olur inşallahhh! [email protected] anayı, anavatanı kurtarma vaktidir” diyen bir lider. Kadõnlarõn bağõmsõz, öz- gür iradeleriyle yaşamõn içinde var olmalarõnõn bu ülkeye ne tür sõcaklõk- lar getireceğini bilen biri. Kadõnlarõ se- ven biri. Peki biz şu anda ne durumdayõz; Meclis’in erkek kalabalõğõ malum. Neyse ki, kota uygulayan tek parti DTP var da, gözlerimiz Meclis kalabalõğõn- da birkaç kadõna takõlõyor. Ya yerel yönetimlerde durum nasõl? Bütün dünyada gerçek demokrasinin yerel yönetimlerle başarõlabileceği ka- bul edilmişken bizde durum ne? Sõkõ durun biraz canõnõz sõkõlacak. 2004 se- çimlerine göre yurt genelinde erkek be- lediye başkanlarõnõn sayõsõ 3225, kadõn belediye başkanlarõnõn sayõsõ ise sade- ce 18. Devam edelim, gene yurt gene- linde belediye meclis üyesi kadõnlarõn sayõsõ 817, erkeklerin sayõsõ 34 bin 477, il genel meclisi dökümü de şöyle; 3 bin 208 erkek, 57 kadõn. Yani tabloya bakar mõsõnõz? Şimdi bu ülkede ne kadar demokrasiden söz edilebilir? Görülen odur ki, bu ülkede kadõnlar yok. Örneğin yasalara göre nü- fusu 50 bini geçen her il ve ilçede ilgili mercilerin kadõn sõğõnma evi yapma zo- runluluğu var. Şimdi bu müthiş erkek kalabalõğõna, dayak yiyen bir kadõnõn acõsõnõ, bekâret kontrolüne zorlanan gencecik bir kõzõn utancõnõ nasõl anla- tabilirsiniz? Ya da temizlik işçisi ola- rak çalõşan ve yeni doğum yapmõş bir kadõnõn çocuğunu zamanõnda emzire- mediği için en doğal bir biçimde gö- ğüslerinden fõşkõran süt lekesini baş- kalarõ görmesin diye giysisini alelacele muslukta yõkayõp õslak õslak giydiği an- daki kõrõlmayõ kaç erkek anlayabilir? Kimse alõnmasõn, kadõnlarõn acõ ta- rihi ne yazõk ki, erkek egemenliğinin bir yazõ tahtasõdõr. O tahtada canlarõ iste- diği gibi yazarlar, uygularlar ve ge- rektiğinde son derece acõmasõz olurlar. Ama şimdi hep birlikte değişme za- manõdõr. En başta sosyal demokrat ol- duklarõnõ söyleyen partiler kadõn aday- larõn önünü açmalõ ve özel kotalar uy- gulamalõdõrlar. DTP bunu yapõyor. Şimdi sõra CHP, SHP ve diğer parti- lerde. Lütfen biraz acele edin, örneğin ben bölgemdeki bir kadõn aday için var gücümle çalõşmaya söz veriyorum. Ve bu sözü pek çok kadõn arkadaşõmõn da vereceğine inanõyorum. Yeter ki, par- tilerin erkek kalabalõğõ biraz geri çekilip kadõnlara yol versin. Küçük de bir not, kadõn aday seçimlerinde ne olur eş dost kayõrmasõ yapmayõn, statü ara- mayõn, sadece ve sadece iş yapabilecek ve dünyanõn yeni değişimine ayak uy- duracak kadõn adaylarõ belirleyin. Bun- larõn sayõsõ sandõğõnõzdan daha çoktur. Ve zaten bu ülke hâlâ ayakta duruyor- sa onlarõn sayesindedir. Buna inanõn... isilozgenturk gmail.com SAYFACUMHURİYET 17HABERLERİN DEVAMI İstanbul B 18 Edirne Y 17 Kocaeli B 21 Çanakkale Y 17 İzmir Y 20 Manisa B 19 Aydın PB 20 Denizli PB 18 Zonguldak PB 18 Sinop PB 17 Samsun PB 14 Trabzon PB 17 Giresun PB 17 Ankara PB 14 Eskişehir PB 15 Konya S 14 Sıvas S 8 Antalya B 21 Adana B 21 Mersin B 21 Diyarbakır B 16 Şanlıurfa B 18 Mardin B 11 Siirt B 15 Hakkâri PB 9 Van S 9 Kars PB 9 Oslo K 1 Helsinki K 7 Stockholm K 6 Londra K 6 Amsterdam Y 7 Brüksel K 3 Paris K 5 Bonn K 2 Münih Y 2 Berlin Y 5 Budapeşte Y 11 Madrid B 8 Viyana K 8 Belgrad Y 14 Soyfa Y 16 Roma Y 15 Atina Y 21 Zürih K 4 Moskova K 3 Aşkabat B 15 Astana B - 8 Taşkent B 14 Bakû B 12 Bişkek B 4 Tiflis B 14 Kahire B 23 Şam B 21 Yurdun batı kesimle- ri parçalı ve çok bu- lutlu, İzmir, Edirne, Tekirdağ, Çanakkale, Gökçeada ve Boz- caada ile Kuzey Ege kıyıları yağmur ve sa- ğanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı artmaya de- vam edecek. 2 ARALIK 2008 SALI CMYB C M Y B Ben Kadınım, 5 Aralık 1934’te Yeniden Doğdum! Baştarafı Arka Sayfada Bayram tatili 9 gün ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Bakanlar Kurulu, 12 Ara- lõk Cuma günü çalõşanlarõn idari izinli sayõlmasõna ve Kurban Bay- ramõ tatilinin 9 güne çõkarõlmasõ- na karar verdi. Merkez Bankasõ Başkanõ Durmuş Yılmaz’õn pa- ra politikalarõyla ilgili sunum yaptõğõ toplantõda, ihale açan ka- mu kurumlarõnõn yerli üretim le- hine yüzde 15’lik fiyat avantajõ sağlamasõ da karara bağlandõ. Bakanlar Kurulu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn baş- kanlõğõnda Başbakanlõk Merkez Bina’da toplandõ. Toplantõda eko- nomide yaşanan gelişmeler ko- nusunda sunum yapan Merkez Bankasõ Başkanõ Yõlmaz, krize neden olan likidite sõkõşõklõğõnõn artmasõ durumunda, faiz indiri- minin erkene alõnabileceğini bil- dirdi. Yõlmaz, likidite sõkõşõklõğõ- nõn gelişimine bağlõ olarak, repo işlemleri ile fonlama vadesinin uzatõlmasõnõn, ikinci el piyasadan doğrudan devlet iç borçlanma senedi alõmlarõnõn gündemine alabileceğini belirtti. Yõlmaz, li- kidite sõkõşõklõğõnõn kalõcõ olarak artmasõ ve diğer önlemlerin yeterli olmamasõ halinde ise YTL zo- runlu karşõlõklarõn sõnõrlõ ölçüde in- dirilmesinin gündeme gelebile- ceğini anlattõ. Yõlmaz’õn sunumuna göre, Tür- kiye’de bankacõlõk sektörü, risk oluşturacak bir yabancõ para açõk pozisyonu taşõmõyor. Buna karşõn küresel ekonomik faaliyetin ya- vaşlamasõ, Türkiye’nin ihracat pazarlarõnõ da olumsuz etkiliyor. Yõlmaz, gelecek dönemde Tür- kiye’nin ihracat artõş hõzõnda, hem fiyat hem de miktar bazõnda bir yavaşlama beklendiğini de belirterek yurtiçi talepteki ya- vaşlamaya ve YTL’nin değer kaybõna bağlõ olarak ithalatõn da yavaşlayacağõnõ söyledi. Toplantõ sonrasõnda açõklama- larda bulunan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, toplantõda 8 Aralõk Pazartesi günü başlayan ve 12 Aralõk Cuma günü sona eren Kurban Bayramõ’nõn 9 güne çõ- karõlmasõna karar verildiğini açõk- ladõ. Buna göre çalõşanlar 12 Aralõk Cuma günü idari izinli sayõlacak. Çiçek, bayram süre- since otoyollar ile Boğaz Köp- rüsü’nden ücretsiz yararlanõlaca- ğõnõ bildirdi. Belediye otobüsle- rinin bedava olup olmayacağõna ise belediyeler karar verecek. Toplantõda yerli üretime fiyat avantajõ sağlama konusunda ye- ni bir karar alõndõğõnõ belirten Çi- çek, ihale açan kamu kuruluşla- rõnõn yerli üretim lehine yüzde 15 oranõna kadar fiyat avantajõ sağlama konusunda şartname- lerine hüküm koyacaklarõnõ söy- ledi. Gazetecilerin sorularõnõ da ya- nõtlayan Çiçek, mevduat garanti- si ile ilgili bir soru üzerine, ko- nunun toplantõda gündeme gel- mediğini söyledi. Başbakan Er- doğan’õn finansal krizin inişe geçtiği yönündeki sözleri konu- sunda Merkez Bankasõ Başkanõ Durmuş Yõlmaz’õn değerlendir- melerinin sorulmasõ üzerine de Çi- çek, Yõlmaz’õn da Başbakan’la ay- nõ görüşte olduğunu söyledi. Yõl- maz’õn da finansal kriz yönünden bir geriye dönüşün olduğunu söy- lediğini anlatan Çiçek, kendileri- ne yapõlan değerlendirmenin bir benzerinin Yõlmaz tarafõndan ka- muoyuna da yapõlacağõnõ söyledi. ‘Yaktığı ateş yolumuzu aydınlatacak’ AKP İstanbul İl Binası önünde patlama: 6 yaralı İstanbul Haber Servisi - AKP’nin İstanbul İl Başkanlõğõ binasõnda meydana gelen pat- lamada, 4’ü polis memuru 2’si parti görevlisi toplam 6 kişi ya- ralandõ. Beyoğlu ilçesine bağlõ Sütlü- ce’deki AKP il örgütünde AKP kadõn kollarõnõn yerel seçimlerle ilgili toplantõsõnõn devam ettiği saat 14.45 sõralarõnda gerçekle- şen patlama kurşun geçirmez camlar kullanõlmasõ nedeniyle faciayõ önledi. Henüz nedeni bi- linmeyen patlamanõn hemen ar- dõndan bina boşaltõlõrken polis güvenlik önlemlerini arttõrdõ. Yaralõlardan idare amiri Cem Bingöl ve çaycõ Cahit Ayten Memorial Hastanesi’ne kaldõrõ- lõrken sağlõk durumlarõnõn ağõr olduğu belirtildi. Yaralõ diğer iki kişinin de binayõ korumakla görevli olan biri kadõn, iki po- lis olduğu bildirildi. Yaralõ çaycõ Ayten’in çalõşma arkadaşlarõndan Şenol Barış, “Ocakta çay dolduruyordum. Birden büyük bir patlama ol- du, camlar aşağıya indi. Her- kes bir taraflara koşturmaya başladı” dedi. Olayõn ardõn- dan İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve İstanbul Valisi Muammer Güler, Bü- yükşehir Belediye Başkanõ Ka- dir Topbaş il binasõna gelerek patlama hakkõnda yetkililerden bilgi aldõ. Patlama anõnda giriş kapõsõ önünde bekleyen Özel Kalem Müdürü Yavuz Kay- narca, “Ölümden kıl payı kur- tuldum. Allah kurtardı. Dı- şarıda birileriyle konuşuyor- duk. Çok büyük bir gürültü duyuldu. Birden camlar yağ- maya başladı. Sadece ben dört tane yaralı taşıdım. Çaycımız yüzünden ağır yaralandı. İda- re amirimiz komada. Film- lerdeki gibi bir sahneydi” di- ye konuştu. AHMET KURT İZMİT - İzmit’in Alikâhya Belediyesi’nin yakõnlarõnda meydana gelen doğalgaz patla- masõ sonucu 3 kişi öldü, 16 ki- şi de yaralandõ. Hatta bir arõza olduğu ihbarõ üzerine İzmit Gaz AŞ’den (İZGAZ) ekip hareke- te geçti. Ekipler Alikâhya Be- lediyesi binasõ yanõndaki hatta iş makinesiyle kazõ yapmaya baş- ladõ. Ancak bir süre sonra kep- çe operatörünün boruyu del- mesi sonucu patlama meydana geldi. Patlamada İhsan Koç, Özgür Ataç ve Ömer Bilgici yaşamõnõ yitirdi. Yaklaşõk 16 ki- şi de yaralandõ. Yaralõlar Kocaeli ve SEKA devlet hastanelerinde tedavi altõna alõndõ. Patlama sõrasõnda belediye binasõnõn arka kõsmõndaki du- varlar çöktü, çevredeki binala- rõn da camlarõ kõrõldõ. Çõkan yangõn kõsa sürede söndürülür- ken, olay yerine çok sayõda am- bulans sevk edildi. Olayla ilgi- li soruşturmanõn sürdürüldüğü belirtildi. Doğalgaz faciası 3 ölü, 10 yaralı Yılın son YAŞ’ı bugün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek Askeri Şûra’nõn (YAŞ) kõş dönemi toplantõsõ bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlõ- ğõnda yapõlacak. Toplantõda, Türk Silahlõ Kuvvetleri’nin (TSK) mevcut durumu, modernizasyon projeleri, bölgesel gelişmeler ve Türkiye’nin güvenliğine yönelik etkileri ele alõ- nacak.Aralõk dönemi YAŞ toplantõsõ bugün Genelkurmay Karargâhõ’nda gerçekleştirilecek. Erdoğan başkan- lõğõnda yapõlacak toplantõya Genel- kurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, Milli Savunma Bakanõ Vecdi Gönül, kuvvet komutanlarõ, Jandarma Genel Komutanõ ve TSK’de görev yapan orgeneral ve oramiraller katõlacak. Toplantõda, TSK’nin genel durumu, gündemde bulunan ve geleceğe yönelik önemli modernizasyon projeleri ile kuru- mun personel durumunun ele alõn- masõ bekleniyor. Bu kapsamda, di- siplinsizlik gerekçesiyle dosyasõ YAŞ’a gelen personelin durumu da değerlendirilecek. Genelkurmay 2. Başkanõ Orgene- ral Hasan Iğsız, aynõ zamanda YAŞ’õn genel sekreterliği görevini yapõyor. YAŞ Genel Sekreterli- ği’nce toplantõlarda, üyelere risk analizi ve tehdit değerlendirmesi brifingi de verilecek. / IŞIL ÖZGENTÜRK T.C. KARŞIYAKA 3. İŞ MAHKEMESİ'NDEN ESAS NO:2007/323 Davacõ Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlõğõ vekili tarafõndan davalõlar Güçlüel İnş. Ltd. Şti. ile Ali Haydar YILMAZ aleyhine mahkememize açõlan Rücuen Tazminat davasõnõn yapõlan açõk yargõlamasõ sõrasõnda verilen ara karar gereğince; Mahkememizde açõlan davada, İzmir Sigorta İl Müdürlüğü’ne ka- yõtlõ dosyada işlem gören davalõ şirket işçilerinden ve kurum sigortalõsõ Ümit Yõlmaz’õn 26.05.2004 gü- nü geçirmiş olduğu iş kazasõ nedeniyle yaralandõğu, bu iş kazasõ ile ilgili Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ İş Müfettişi ve SGK Müfettişi tarafõndan düzenlenen rapora göre davalõ Güçlüel İnş.Ltd.Şti.’nin %50, diğer davalõ taşeron Ali Haydar YILMAZ'õn da %50 oranõnda kusurlu bulunduk- larõ, kusur ve miktar yönünden fazlaya ilişkin talep ve dava haklarõ saklõ kalmak kaydõyla 1.853,58 YTL kurum zararõnõn sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalõlardan müş- tereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir. Davalõ Ali Haydar YILMAZ'õn "Onur Mahallesi 7365 Sokak No: 14 Karşõyaka/İZMİR" adresine çõkartõlan tebligat yapõlamamõş ve yapõlan tüm aramalara rağmen adresi tespit edilememiştir. Mahkemece adõ geçen davalõya dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verildiğinden, davalõ Ali Haydar YILMAZ'õn veya davalõyõ temsile yetkili bir kişinin duruşmanõn atõlõ bulunduğu 11.02.2009 günü saat 11:15'de duruşmada hazõr bulunmasõ veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde edilerek karar verileceği hususu da- va dilekçesi ve duruşma günü ilanen tebliğ olunur. Basõn: 65206
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear