Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 14 MAYIS 2007 PAZARTESİ 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB B PB B B B PB PB 25 27 25 26 32 33 34 31 22 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB B B B PB PB Y B B 21 22 18 18 27 26 24 23 27 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B B PB B Y 30 27 23 27 22 23 18 16 16 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun güney, iç ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Akdeniz, İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Doğu Karadeniz’in iç kesimleri,Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu sağanak yağışlı geçecek. Yağışlar Doğu Akdeniz’in iç kesimleri, İç Anadolu’nun doğusu,Doğu Anadolu’nun batısı ile Adıyaman çevrelerinde etkili olacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y B Y Y 12 9 14 14 15 20 23 20 22 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y B Y B Y PB PB B 17 24 29 24 24 24 20 26 26 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB B B Y B Y B B 16 34 21 33 22 28 19 30 30 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Baykal, Sezer ve Karayalçın, miting alanında ‘Birleşin’ sloganıyla karşılandı ancak açıklama yapılmadı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Beklenen mesaj gelmedi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’deki Cumhuriyet Mitingi, siyasi parti liderlerinin de buluşma noktası olmasına karşın, “birleşin” mesajı veren yurttaşların istediği birliktelik halka açıklanamadı. Gündoğdu Alanı’na Türk bayraklarıyla süslenmiş “Bergama” vapuruyla gelen Baykal’ı yurttaşlar “birleşin” sloganlarıyla karşıladı. Baykal, “Miting muhteşem, İzmir’e yakışan da bu” dedi. Mitingin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baykal, halkın hem demokrasiye hem de Cumhuriyete İzmir’de de sahip çıktığını, bu konudaki anlayışın bir kez daha net bir biçimde ortaya konulduğunu belirtti. Baykal, şunları söyledi: “Birbirinin ardından yapılan mitingler zincirinin son halkası İzmir’de çok görkemli oldu. İzmir’i kutluyorum. Umarım herkes bundan gerekli sonucu çıkarır. Türk halkı bir bütündür. Halkı birbirinin karşısına çıkarmamak lazım, milleti bölmemek lazım.” Daha sonra partililerle sohbet eden Baykal, bir partilinin İzmir’in çok sıcak olduğunu söylemesi üzerine, “Asıl sıcağı siz 22 Temmuz’da, seçim kampanyalarında görün” dedi. Baykal’ın ardından DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de alana geldi. Ancak iki lider yan yana gelmedi. Konuşmacılardan Tuncay Özkan’ın kürsüye çıkma çağrısını reddeden Sezer’in çevresini saran yurttaşlar, Baykal’a yaptıkları “birleşin” çağrısını ona da yinelediler. Bunun üzerine Sezer, “Tepkilerinizin, yüreklerinizdeki yangının ortaya çıkardığı bir baskı olduğunu anlıyorum. İyi ni MİTİNGE KATILAN SİYASETÇİLER: CHP lideri Deniz Baykal, DSP lideri Zeki Sezer, SHP lideri Murat Karayalçın, İP lideri Doğu Perinçek, Hürparti lideri Yaşar Okuyan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur, Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Bornova Belediye Başkanı Sırrı Aydoğan, Güzelbahçe Belediye Başkanı Ertan Avkıran, Çiğli Belediye Başkanı Ensari Bulut, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin, Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova, Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, Seyrek Belediye Başkanı Nurgül Uçar, İZTO Başkanı Ekrem Demirtaş, İZTO Meclis Başkanı Necip Kalkan, İESOB Başkanı Mehmet Ali Susam, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, ADD Başkanı Şener Eruygur, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, ilçe ve belde belediye başkanları, sivil toplum, meslek odası, sendika ve siyasi parti temsilcisi. yetle çalışıyoruz ama biz aynı zamanda sorumluluk yerindeyiz. Sadece bugünü değil, geleceği de kurtaracak, sağlam bir şey ortaya koymak lazım. Geç kalmayalım diye gece gündüz çalışıyoruz” dedi. Yurttaşlar, “birleşin” sloganlarını uzun süre devam ettirdi. Sezer, birleşme çağrısı yapan bir yurttaşla da tartıştı. Sezer’in tartıştığı yurttaş, “Birleşme senin isteğin dahilinde değil” diye çıkıştı. Dakikalarca yurttaşların sloganları arasında mitingi izleyen Sezer, bir süre sonra, miting alanından ayrılarak kaldığı otele yürüdü. Yurttaşlar yol boyunca da Sezer’e “birleşin” çağrısında bulundu. Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sezer, bu mitingleri Türkiye kamuoyunun doğru bir şekilde değerlendireceğini dile getirerek şunları söyledi: “CHP ve DSP’nin güç birliğini öteden beri savunduk. Şimdi o konuda görüşmeler yapılıyor. Ama bu aşamada şu olmalı diye düşünüyorum; CHP ve DSP birbirini teslim alma çalışması yerine AKP’den Türkiye’yi kurtarabilecek güçlü yapıyı ortaya koyma çalışmasını becerebilmelidir. Bunun için de sağduyuyla, iyi bir şekilde, içtenlikle çalışıyoruz. Olması gereken şu; bakınız CHP tek başına ana muhalefet. Çok güçlü bir milletvekili sayısıyla parlamentoda. AKP Türkiye’ye karşı yanlışlıklar yapıyor. Ona karşı bir umut yaratabilmiş olsaydı, bugün bize gerek olmazdı.” DSP’nin hangi oyu almış olursa olsun Türkiye’nin güvencesi olduğunu ifade eden Sezer, “Türkiye’de DSP’siz siyasal ortamı yaratmayacak birliktelikleri hayata geçirmemiz lazım” diye konuştu. Mitinge katılan SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da, katılımın çok geniş olduğunu, önceki mitinglerle kıyaslandığında coşku düzeyinin çok yüksek olduğunu belirterek “Umarım burada dile getirilen mesajların gereği yerine getirilebilir, çok vakit kalmadı” dedi. İSLAMCI İKTİDAR DENİZE DÖKÜLDÜ Tayyip’i alana Arınç bedava! DENİZ SOM İZMİR Ankara Tandoğan’dan yuvarlanan kartopu bir ay sonra İzmir’de kocaman bir çığ oldu, İslamcı iktidarı Kordon’dan denize döktü, okyanus ötesinden Türkiye için tezgâhlanan ılımlı İslam modelini Ege’ye süpürdü: Ne ABD, ne AB, tam bağımsız Türkiye! Konak’tan Alsancak’a, Pasaport’tan Basmane’ye, Birinci Kordon’dan İkinci Kordon’a, denizden karaya, karadan denize yüz binler İzmir’de buluştu: “Tayyip baksana, kaç kişiyiz saysana!” Sandallar, tekneler, kotralar, optimistler, şarpiler borda bordaya verip adacıklar oluşturdu; gemiler düdüklerini çalıp halkı selamladı, miting denize taştı: “Tayyip pabucu yarım, çık dışarıya oynayalım!” İzmir gelincik tarlası Kadınlar yine çoğunlukta ve en öndeydi; yurttaşlar ellerinde bayraklar ve Atatürk posterleriyle İzmir’i gelincik tarlasına çevirdi, herkes hep bir ağızdan aynı sloganı haykırdı: “Türkiye laiktir, laik kalacak!” Ege’ye yaz gelmişti, hava sıcaktı, arada hafiften imbat esiyordu, ama yine de bayılanlar oldu, kürsünün kurulduğu Gündoğdu Alanı iğne atsan yere düşmez haldeydi: “Gün doğdu, ampul söndü!” Gündoğdu Alanı’na giremeyenler Cumhuriyet Alanı’nı doldurdu; Atatürk’ün eliyle Akdeniz’i gösteren anıtı insan selinin içinde Akdeniz’le kucaklaştı: “Susma, sustukça vatan elden gidiyor!” Cumhuriyet Alanı’na giremeyen yüz binler Konak Alanı’nda toplandı; Hasan Tahsin’in ilk kurşunu boşuna sıkmadığını anlayan anladı: “Kasımpaşa imamı, satamazsın vatanı!” İzmir’in alanları yetmedi, herkes kendi mitingini yaptı, dans etti, şarkılar söyledi, çimenlere yattı, halay çekti, bir kız sevgilisini sokak ortasında dudağından öptü, kimse bakmadı: “Tayyip’i alana, Arınç bedava!” Türkiye’nin çağdaş yüzü Karşıyakalılar, bir balıkçı teknesinde Zübeyde Hanım’ın devasa resmi ile Anneler Günü’nü denizde kutladı: “Anamızı da aldık geldik!” Türk halkını tanımadığı için Tandoğan’da ve Çağlayan’da şaşırıp kalan yabancı medyanın gözü İzmir’de fal taşı gibi açıldı: “Katil ABD, işbirlikçi AKP!” Medyanın amacı, halka “ne şeriat ne darbe” dedirtmekti ve televizyonlarda bu iş için gazeteci kılığına girmiş politikacı eskileri kullanıldı. Politikacı kılığına girmiş şarkıcılar da eline mikrofonu alıp ikinci cumhuriyetçi söylemlerle muhtıra eleştirisi yapmaktan kendini alamadı. Ama tehlikenin farkına varan ve laik Cumhuriyeti koruma kararındaki halkın gündemi farklıydı: “Mustafa Kemal’in askerleriyiz!” Yerel yönetimde İslamcı iktidara geçit vermeyen İzmir, Türkiye’nin çağdaş yüzünü tüm dünyaya bir kez daha gösterdi: “Türküz, güçlüyüz, Atatürkçüyüz.” İzmir, Türkiye’ye damgasını vurdu: “AKP halka hesap verecek!” sajlar tüm dünyada yankılanırken... Bunun adını koymak gerekir... Anadolu, dünyaya, küresel aktörlere ve onların Türkiye içindeki uzantılarına, onların anladığı dilden yanıt verdi. Mademki dedi, sizler toplumları hareketlendirerek, onları kendi istemleriniz doğrultusunda güdüleyerek sonuç alıyorsunuz... Mademki dedi, sizler hükümetlerin dışındaki organizasyonları, sivil toplum kuruluşlarını kendinize benzetip Türkiye’nin değerlerinin üzerine salıyorsunuz... Biz bunun daha güzelini yaparız. Genciyle yaşlısıyla, kadınıyla erkeğiyle, doğusuyla batısıyla bir araya gelir, haykırırız: ‘Mustafa Kemal’i bu topraklardan silemezsiniz...’ ‘Türkiye’nin üniter yapısına dil uzatamazsınız...’ ‘Türkiye’nin laikliğini ılımlıydı, sertti olmadık tanımlamalarla sulandıramazsınız...’ ‘Biz bunları tek bir yürek söyleriz, ellerimizde de ortak birleştiricimiz, bayrağımız olur...’ ??? Bütün dünya bu mitinglere bir anlam yüklemeye çalışıyor. Böyle bir toplumsal buluşma yaşanacaksa, bunu biz yaparız, bizden başkası yapamaz, bu nasıl oldu, sorusuna yanıt arıyor. Zira etrafımızdaki ülkelerde böyle yapılmıştı. Örneğin Ukrayna’da ortaya iki Viktor çıkarmışlardı. Biri Rusyacı Viktor, öteki Batıcı Viktor. Yıllardır ikisini kafa kafaya tokuşturup duruyorlar. Orada ‘devrimin’ adını renklerden verdiler, ‘turuncu’ dediler. Gürcistan’da ‘kadife’ dediler... Uzayıp gitti... Dünya şimdi Türkiye’dekine ad arıyor... Doğumu kendileri gerçekleştirmedikleri için şaşkınlar... Bize göre bu devrime şu ad verilebilir: Bayrak devrimi... Neden? 5 yıllık AKP iktidarı döneminde Türkiye’nin bütünlüğünden ulusal çıkarlarına kadar pek çok konu tartışmalı hale getirildi. 80 yılın birikimi olan, Türkiye ile bütünleşmiş pek çok kurum ya satıldı ya içi boşaltıldı. AKP, iktidar olmaya, devlete ve millete hizmet etme yeri diye değil hükmetme yeri gözüyle baktı... Son Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili attığı densiz adımlar bunun en sıcak örneği... Bütün bunlara karşı ayağa kalkan Anadolu tek bir simgede birleşti: Bayrak... O da pek çok şeyi ifade ediyor... Bunun adı bayrak devrimidir ve arkası getirilmelidir. ??? Toplumun tek yürek, tek bayrak meydanlara akması ve giderek çoğalması AKP’yi öylesine derinden etkiledi ki, seçim çalışması için gittikleri Erzurum’da alanları bayrakla donattılar. Çok güzel! Bu da bir şeydir! AKP’nin de bayrak üzerinden siyaset yapmak istemesi, bir anlamda Türkiye’nin ortak paydasını kabul etmesidir. Erzurum, Kurtuluş Savaşı tarihi açısından da önem taşıyan bir ilimiz. 23 Temmuz 1919’da Erzurum Kongresi toplanmıştı. Bu kongrede alınan kararlarla, vatanın bütünlüğünün altı çizilmiş, mandanın kabul edilemeyeceği kesin bir dille vurgulanmıştı. 22 Temmuz seçiminden sonra 23 Temmuz Erzurum Kongresi’ni Kurtuluş Savaşı ruhuyla kutlayacağız... Bayrak devriminin yolu açık olsun... Bayrak sadece direkte dalgalandığı zaman bir anlam ifade etmez... Bayrak, bilekte dalgalanmalı... Bayrak, yürekte dalgalanmalı... Bileklerinde, yüreklerinde bayrağını dalgalandıran hiçbir ulusun bileği bükülmez... O bileği bükecek güç yoktur. Halktan büyük güç olmadığı gibi... Direkte, yürekte ve bilekte dalgalanan milyonlarca bayrağa selam olsun... Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağı, tüm dünyanın göreceği yüksekliğe çekilmiştir... ankcum?cumhuriyet.com.tr Büyük bir coşkuyla Gündoğdu alanında buluşan milyonlarca yurttaş, laikliğe sahip çıkacaklarını vurgularken sol partilere yönelik birlik çağrısını bir kez daha yinelediler. Bayraklı oltalar... ŞÜKRAN SONER İZMİR Akıl, 30 derece sıcakta meydana en yakın yere kadar araçla gitmeyi öngörür. Baktım ki sahil şeridinden çoluğunu çocuğunu, bayrağını kapmış İzmirliler, sabahın köründe kortejler oluşturmuş, sloganlarla, marşlarla neşe içinde yürüyorlar. Utandım, Küçükyalı şeridinden yürüyen kalabalıklara karışmak istedim. Tabii o saatte balık meraklıları da yerlerini almışlar. O ne? Balık bekleyen oltaların üzerinde bayraklar. İzmirliler, galiba bu bayrak işini de biraz abartmışlar. İzmir’in güzelliği ile ünlü kızlarına beyaz pantolon üzerinde bayraklı şortlar yetmemiş, bellerinde, başlarında özel bağlanmış bayraklar... Bu işte yaratıcılığın sonu yok; sünnet şapkalarının üstündeki “Maşallah” yazısının yerini almış “Atam izindeyiz” süs bantları, bileklikler, birbirinden renkli esprili mesajlar yazılı bluzlar, şapkalar, bantlar, capcanlı Atatürk maskeleri... Gençlere yine yetmemiş, yüzlerine, kollarına bayrak dövmeler çizmiş, bayrak boyamışlar. Binalarda büyüklükte yarıştırılan bayraklar, komşu katlardan birbirlerine karışmış. Yürüyenler bayrak olmayan binalara tepki veriyorlar, “Telekom bayrağın nerede?” sloganının yanıtı da, hemen “AKP’de” olarak geliyor. Hani bir gün önce patlayan bombanın katılımı etkileyeceği kaygısı vardı ya... İstanbul’a meydan okuyan bir çocuk ve kadın kalabalığı.. Bebek arabaları patlamasına, bezlerinin üzerinde bayraklı şortları ile çimler üzerinde ilk yürüyüş denemelerini yapan çocuklar karışmış. “Annemi aldım da geldim” yazıları ile annelerinin elini tutmuş, mutlu, onurlu yürüyen o kadar çok çocuk gördüm ki. Bir de bayrak kadının elinde, Anneler Günü çiçeğini elinde taşıyan eşi, neşeli birkaç çocuk birden görüntüleri insanın içini ısıtıyor. Üç kuşak bir araya geldi Üç kuşak bir arada. Bilinçaltı kodlarını çalıştırmışlar; “Gâvur İzmir burada,Tayyip nerede?” türünden sloganlar hiç bir araya gelemeyen, yani slogan kopyacılığı yapamayan gruplarca üretilip duruyor. İzmirlilere özgü, sıcakla uyumlu, spor ama çok renkli giyim özgürlüğü, gençlerde saç ve süslemelere yansımış. Tabii oluşturdukları kalabalıkla onurlanma, en çok da Erdoğan’ın hafife almasına meydan okuyan sloganların renkliliğinde sınır yok. Çoğunluk, ses, görüntü duyurmaya yönelik ekrana karşın kürsü ile hiç iletişim kuramadı. Yarattıkları kalabalıkların onuru içinde kendi alternatif mitinglerini, şenliklerini yaratmayı seçtiler. Konak’tan yürüyen kalabalıkların yaya trafiğini saat ondan sonra tıkamasının üstüne, yürüyüşün başlama noktası olan Cumhuriyet Meydanı ile Gündoğdu Meydanı’nın birleşmesi, tek alanmış gibi sahil yolunun tümden insan seli ile kap lanması saat 12’den sonra gerçekleşti. Sıkışıklıktan, sıcaktan dayanamayacak noktaya gelenlerin çıkışı ile aynı yoğunlukta yeni kitlelerin arama noktalarından girişleri eşleşti. Aslında İzmir’in her yönünü yürüyüş alanı yapan kitlelerin ara, arka sokaklar gösterileri aynı yoğunluk ve neşe içinde geçti. Miting komitesinde yer alan, emekleri geçen çok sayıda örgütün bile nerede ise görünmez kaldıkları bir durum yaşandı. İzmirlinin ürettiği sloganlar galiba en güzelleri ve en anlamlılarıydılar; “Üzgünüz Sam Amca/Bu sefer de olmadı/Gâvur İzmir”, “Yüzde 25, yüzde 75’ten nasıl büyük olur? Yüzde 75 bölü 5 eşittir 15”, “Ampulleri söndürmeden tatile çıkma”, “Artistlik yapma, mağduru oynama yemezler”, “Bu ülke, bu vatan, bu halk satılık değil”... Laikliğe sahip çıkma kararlılığı Sabah saatlerinde yürüyüş kortejlerinden birinden telefonla Anneler Günü kutlamasını alan anne “Çok mutluyum, bütün gün buradayım” derken abartmamıştı. İzmirliler, Kurtuluş Savaşı’na noktayı koyan kentin bireyi olmanın onuru ile akşam saatlerine kadar yorulmadan, coşkulu, Cumhuriyete, devrimlere, laikliğe sahip çıkmadaki kararlılıklarını İzmir sokaklarına el koymuş olarak kanıtladılar. Siyasi çözüm üretemeyen siyasilere küskünlüklerini de, adlarını ağızlarına almayarak ortaya koydular... Malatya’da düzenlenen yürüyüşe binlerce yurttaş Türk bayraklarıyla katıldı. (Fotoğraf: AA) Tüm yurtta Atatürk yürüyüşleri yapıldı Yurt Haberleri Servisi 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları çerçevesinde, yurdun çeşitli yerlerinde düzenlenen “Atatürk’ü Anma Halk Yürüyüşü’’ne bütün kentlerde binlerce kişi katıldı. Diyarbakır’daki yürüyüş, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün organizasyonuyla Diyarbakır Valiliği önünde başladı. Bir dakikalık saygı duruşu ve okunan İstiklal Marşı’nın ardından kortej oluşturan topluluk, ellerinde Türk bayrakları ile Mustafa Kemal Atatürk’ün posterlerini taşıdı. Çok sayıda gencin de katıldığı yürüyüş olaysız son buldu. Malatya, Kayseri, Hakkâri, Van, Siirt, Hatay ve Mersin’de de yurttaşlar Atatürk posterleri ve Türk bayraklarıyla yürüdüler. Tüm illerde yoğun katılımla ve coşkuyla yapılan etkinliklerde marşlar söylendi, halaylar çekildi. CUMHURİYET 08 K