02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 MAYIS 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER ‘Kardak’ta savaşı ABD engelledi’ ? ATİNA (AA) Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı’nın (CIA) eski başkanı George Tenet, “Kardak krizi sırasında Türkiye ile Yunanistan arasında savaş çıkmasını ABD’nin engellediğini” söyledi. Tenet, Atina’da yayımlanan Kathimerini gazetesindeki demecinde, Türkiye ile Yunanistan arasında 1996 yılında gerginliğe yol açan Kardak krizinde tansiyonun düşürülmesinde ABD’nin etkin rolü olduğunu belirterek “iki ülke arasında savaş çıkmaması için yaptığımız müdahale belirleyici oldu. Gizli servisler çok önemli rol oynadılar” dedi. dishab?cumhuriyet.com.tr 15 Erbil’den 4 gün sonra Mahmur’da düzenlenen intihar saldırısında 50 kişi öldü BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Irak’ın kuzeyine ikinci saldırı ? KDP bürosunda toplantı yapıldığı sırada bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda yaralananlar arasında Mahmur belediye başkanı da var. Dış Haberler Servisi Irak’ın kuzeyindeki Mahmur’da Kürdistan Demokratik Partisi’nin (KDP) bürosunu hedef alan intihar saldırısında 50 kişi öldü, 70 kişi yaralandı. KDP toplantı halindeyken bomba yüklü araçla yapılan saldırıda ölenlerin çoğunun KDP üyeleri olduğu, yaralananlar arasında, Mahmur Belediye Başkanı Abdürrahman Belav’ın bulunduğu belirtildi. Erbil’in 50 kilometre güneyinde bulunan Mahmur kasabasında bir intihar bombacısının, patlayıcı yüklü kamyonunu Mesud Barzani’nin liderliğini yaptığı KDP’nin önünde infilak ettirdiği kaydediliyor. Saldırıda, belediye başkanlığı binasının da aralarında bulunduğu çevredeki binalar hasar gördü, KYB bürosunun camları kırıldı. Geçen çarşamba da Erbil’de İçişleri Bakanlığı intihar saldırısında hedef alınmış, olayda çok sayıda kişi ölmüştü. Dün başkent Bağdat’ta yine patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırıda 14 kişi öldü, 46 kişi yaralandı. Irak’ın başkenti Bağdat’ın güneyinde önceki gün sabaha karşı düzenlenen saldırıda 5 Amerikan askerinin öldüğü, üçünün de kaybolduğu bildirildi. Kime Oy Verelim? Herkesin kafası karışık; “Kime oy vereceğiz” sorusu en çok sorulan şey. Cumhuriyetçiler “kime oy vermeyeceklerine” karar vermiş. Ama “diğerleri” arasında, verecekleri arasında seçim yapamıyor. Daha doğrusu “aradıklarını bulmakta” zorlanıyorlar! “Cumhuriyete açıktan karşı olanları” uzaklaştırmak ilk hedef. Ancak bu, sorunu çözmüyor. İşbirlikçi dincileri uzaklaştırdınız. Yerine, “kendilerine laik diyen işbirlikçiler” gelirse ne olacak? “Olsun, şeriatçılar gitsin yeter” demek sorunu özünde çözmüyor. “Şeriatçı olmayan işbirlikçiler” de en az şeriatçılar kadar zararlı. Yabancı tekellerin ülkeyi işgaline destek verirlerse... AB ile “tek yanlı ve sömürgeci gidişi” sürdürürlerse... Laik, Atatürkçü adı altında, “12 Eylül ve 24 Ocak modelini” fiilen yürütürlerse... ABD ve AB’nin “Türkiye’deki ve bölgemizdeki planlarına” yardımcı olurlar, bunu da “Bizim yüzümüz Batı’ya dönük” diye halkı kandırarak yaparlarsa... Ne olacak, işler düzelecek mi?.. “Batıcı işbirlikçiler” de en az “şeriatçı işbirlikçiler” kadar tehlikelidirler. Çünkü bunlar da Cumhuriyetin öz değerlerini, Lozan’ı ve gerçek demokrasiyi savunamazlar. Türkiye’ye ve bölgeye Washington’ın ve Brüksel’in gözlüğü ile bakarlar. Bunlar, “oligarşinin güdümünde bulunan” siyasilerdir. Oy verecek yurttaşların, “bunların da en az işbirlikçi şeriatçılar kadar tehlikeli olduklarını” iyi görmeleri ve onları dışlamaları gerekir. İRAN ABD İLE IRAK’I KONUŞACAK TAHRAN (Ajanslar) İran, Irak konusunda ABD yönetimiyle görüşmeyi kabul ettiğini bildirdi. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Muhammed Ali Hüseyni, haftalık basın toplantısında “Irak halkının acılarını dindirebilmek, Maliki hükümetini desteklemek, Irak’ta güvenlik ve huzuru sağlamak için ABD ile görüşmeyi kabul ettik” dedi. Hüseyni, kararın ABD’nin İsviçre’nin Tahran büyükelçiliği aracılığıyla yaptığı resmi görüşme talebine yanıt olduğunu, ayrıca Iraklı üst düzey yetkililerin de kendilerinden ABD ile müzakere etmelerini istediğini ifade etti. Hüseyni, görüşmelerin Irak’ta yapılacağını kaydetti. Tarihin ise cuma günü itibarıyla netleştirileceği belirtiliyor. Mısır’ı ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin sözcüsü, gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin İran ile yalnızca Irak konusunda görüşmeye hazır olduğunu açıkladı. ‘Türkiye başka ortaklar arar’ ? BERLİN (AA) AB Ortak Dış Politika ve Savunma Yüksek Temsilcisi Javier Solana, Türkiye’nin Avrupa’nın yanında tutulması gerektiğini söyledi. Alman Welt am Sonntag gazetesine konuşan Solana, “Türkiye’nin AB üyeliğinin Avrupalılara ne gibi avantajlar sağlayacağı” sorusunu yanıtlarken “Bu ülke, Ortadoğu, Kafkaslar ve Balkanlar’ın arasında. Türkiye’nin bu bölgede çok fazla etkisi var. Bu da bölgenin istikrarına katkı sağlanmasına yardımcı olabilir. Bu durum, aynı zamanda Avrupalıların güvenliğini artıracaktır. Türkiye’nin yanımızda olması iyi olur. Aksi takdirde kendine başka ortaklar arayabilir’’ dedi. ABD HELİKOPTERİ AİLEYİ ÖLDÜRDÜ İntihar saldırıları, Mahmur ve Bağdat’ı kana bularken, Sadr semtinde, ABD helikopterinin açtığı ateş sonucu, evlerinin çatısında uyuyan bir anneyle iki çocuğu öldü. Ailenin yakınları gözyaşlarına boğuldu. (Fotoğraflar: AFP/AP) Başkentin güneyindeki Mahmudiye’de ABD konvoyuna yönelik saldırının sorumluluğunu El Kaide bağlantılı Irak İslam Devleti örgütü üstlendi. Örgütün açıklamasında “Allah, Irak İslam Devleti’ndeki kardeşlerimizin Mahmudiye’de bir haçlı devriyesiyle çatışmasını sağladı. Bazıları ele geçirildi, bazıları öldürüldü. Bu operasyonun ayrıntılarını mümkün olan en kısa sürede bildireceğiz” denildi. Amerikan ordusu, 4 askeriyle bir Iraklı tercümanın öldüğü saldırıda 3 askerin kayıp olduğunu, askerleri bulmak için 4bin askeri seferber ettiğini bildirmişti. Nelere dikkat edelim? Solda ve sağda, bu tehlikeden uzak kalmak için ne yapmak gerekir? Oy verecekler bana göre şu ölçüleri göz önüne almalılar: 1) Hangi parti ulusalcı bir çizgide? Ulusalcılığı (veya milliyetçiliği) hangi parti “içini doldurarak savunuyor”? 2) Hangi parti ulusal tarım, ulusal sanayi, ulusal ticaret, ulusal enerji, ulusal iletişim politikalarına sahip? 3) Hangi parti sosyal sınıflara, yani köylüye, işçiye, esnafa, memura, KOBİ’lere yönelik kapsamlı programlar hazırlamış? Hangi parti gerçek demokrasinin “ancak sosyal sınıflara dayalı olarak” sağlanabileceğini görmüş ve savunuyor? 4) Hangi parti “AB ile yapılan tek yanlı anlaşmalara”, ciddi ve inandırıcı bir biçimde karşı çıkıyor ve onları değiştireceğini inançla söylüyor? 5) Hangi parti “Türkiye’nin dış politikasındaki Batı bağımlılığı yerine, denge politikasına geçeceğini inançla savunuyor”? Bunlar solda ve sağdaki partilerde, yurttaşların araması gereken özelliklerdir. Afgan yetkililer, acımasız Taliban komutanının öldürüldüğünü bildirdi Dadullah’ın cesedi teşhir edildi Dış Haberler Servisi Afgan yetkililer, Taliban’ın askeri komutanı Molla Dadullah’ın, önceki gün NATO’nun Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF) askerleriyle girdiği çatışmada öldürüldüğünü bildirdi. Afganistan İçişleri Bakanlığı, devrik Taliban yönetiminin lideri Molla Ömer’in sağ kolu olan ve “acımasızlığıyla” bilinen Dadullah’ın Helmand ilinde yaşanan çatışmada “ölü ele geçirildiğini” açıkladı. Dadullah’a ait olduğu belirtilen ve üzerinde 3 kurşun yarası bulunan ceset dün Kandahar’da yaklaşık 30 gazeteciye teşhir edildi. 40 yaşlarında olduğu sanılan Dadullah, 1980’lerde Sovyet askerleriyle giriştiği çatışmada bir bacağını kaybetmişti. Teşhir edilen cesedin de bir bacağının olmadığı dikkat çekti. ‘Komutanların komutanı’ Afgan yetkililer, Dadullah’ın 2001 sonrasında öldürülen en üst düzey Taliban yetkilisi olduğunu belirterek “komutanların komutanı” benzetmesi yapıyor. Ülkedeki pek çok saldırının arkasındaki kilit isim olduğu söyleniyor. Dadullah, Molla Ömer’in 10 kişilik şurasının da üyesiydi. Halk, kendi ‘partisine’ baskı yapsın... Soldaki bir yurttaşın kendine yakın gördüğü bir parti var; yukarıdaki özelliklerin yarısına sahip, ne yapacak? Halk gücünü gösterip meydanlarda “partisinin kimliğine sahip çıkacak”. Olması gerekenleri, “baskı ile yaptıracak”; halkın gücü her şeyin önündedir; yüz binler bastırdığı zaman “parti yönetimi kendi yanlışlarını düzeltebilir”: Öyle ya da böyle. Baskının her türlüsü kullanılmalı. Sağ için de aynı şey; yukarıda sıraladıklarım sağdaki seçmenler için de söz konusu. Parti yönetimlerine baskı yapsınlar. Seçmenin solda ve sağda oy vereceği partiler asgari şu temel özelliklere sahip olmalı: 1) Ben ulusalcıyım, “Atatürk milliyetçisiyim” demek ve bunu fiilen göstermek. 2) Ben Cumhuriyetin temel değerlerinin yanındayım demek. 3) Halkçı, demokratik ve antiemperyalist bir çizgide durmak. 4) Sosyal devleti esas almak; işleri sadece piyasaya bırakmamak. Bunlar yoksa, o partiler bu coğrafyada ve konjonktürde Türk halkına hiçbir şey veremezler. Ne çağdaşlaşma, ne demokrasi ve ne de Cumhuriyetin değerlerinin korunması sağlanabilir. Türkiye’nin düzlüğe çıkması, oligarşinin iktidardan indirilerek sosyal devlet anlayışının iktidara taşınmasına bağlıdır”. Halk, bu yönde baskı yapmalıdır. Oligarşinin ve emperyalizmin “şeriatçısından kurtulurken diğer işbirlikçilerinin tuzağına düşmeyelim”. Seçmenler çok dikkatli olmalı. Halk güçlüdür; meydanlarda bu ilkeleri savunduğumuz zaman partiler de yola gelmek zorunda kalacaklardır. Oligarşinin partisi olmaktan kurtulacaklardır. Halk baskı yapmalı ve gücünü göstermeli. Partiler halkın gücünden korkmalı ve halkın taleplerine uyum sağlamalı. Öyle ya da böyle... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Fransa’da Sosyalist Parti’nin adayı Segolene Royal’in, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 6 Mayıs 07’de yapılan 2. turunda Sağ’ın adayı Nicolas Sarkozy karşısında yenilgiye uğramasının nedenleri kamuoyunda yoğun bir biçimde tartışılmaya devam ediyor. Benzer konularda, her zaman görüldüğü gibi, Sol’un adayının yenilgisinin nedenleri hakkında rivayet muhtelif. Eleştiriler, kuşkusuz, Bayan Royal ve Sosyalist Parti yönetimi üzerinde odaklanıyor. Sol’un adayına en sert eleştiriler ise öncelikle adaylık yarışını kaybeden eski maliye bakanlarından ve partinin ağır topları arasında sayılan Dominique Strauss Kahn’dan kaynaklanıyor. DSK, Bayan Royal’i yeterince ‘yenilikçi’ ne demekse olmamakla ve Sağ’a ve Merkez’e açılmamakla suçluyor. DSK ve yandaşlarının, parti içinde köklü değişimleri hedefleyen muhalefetine ise 10 ve 17 Haziran’da yapılması beklenen genel seçimle rin öncesinde partiye zarar vereceği düşüncesiyle, şans tanınmıyor. Segolene Royal’e ikinci ve çok daha ciddi eleştiri ise yine partinin ağır toplarından eski Başbakanlardan Laurent Fabius’tan geliyor. Fabius, DSK’nin tam tersine Sosyalist adayı açık ve net biçimde Sol politikaları vurgulamaktan kaçınmakla eleştiriyor. ??? Ne var ki, bütün bunlar, en azından yaklaşan genel seçimler göz önüne alındığında zamanlama açısından, yenilgiye karşın yine de 17 milyon oy alan Sosyalist Parti’nin acil çıkarlarıyla örtüşmemektedir. Ayrıca yenilgide Sağ’ın adayına seçim öncesi sağlanan muazzam para yardımları ve neredeyse tümüyle büyük patronlara ait medyanın yoğun desteğinin payının da unutulmaması gerekiyor. Sağ’ın adayının DEĞİŞEN DÜNYADAN HÜSEYİN BAŞ Fransa’da Zor Günler Kapıda! piyasa ekonomisinin önde gelen çevreleriyle içlidışlı ilişkileri, W. Bush ve Merkel’e olan hayranlığı ise kimsenin saklısı değil. Sol adayın yenilgisinde Bayan Royal’in ve partisinin payının olmadığı da kuşkusuz söylenemez. Segolene Royal’in kişilik olarak hiçbir eksikliği yok. Dahası, toplumun büyük sempatisine sahip olduğu da yadsınamaz. Ancak bir Sosyalist Parti adayı olarak, partinin tarihsel liderlerinin Sol’un tümünü kucaklayan sürükleyici karizmasına, deneyim ve güvenirliğine tam olarak sahip bulunmadığını söyleyenler de yok değil. Seçim kampanyasında üniversitelerin, emekçilerin, yoksulların, toplum dışına itilmişlerin, evsiz barksızların, işsizlerin, alım güçleri ve sosyal kazanımları buharlaşan yığınların dertlerine çare için gerekli kaynakların ‘fincancı katırlarını ürkütmeden’ nasıl sağlanacağını açık ve net bir biçimde ortaya koymaktan kaçınmasının sözü geçen yığınlarda yarattığı güvensizliğin yenilgideki payı da kuşkusuz, gözardı edilmemelidir. İkincisi, Sosyalist Parti ve adayı Segolene Royal’in, aslında Sarkozy’nin politikalarına bütünüyle karşı olan 2005 yılı Mayıs sonunda AB’ye liberal piyasa ekonomisini dayatmayı ve sosyal Avrupa’nın sonunu getirecek olan anayasa değişikliği tasarısına, Hollanda ile birlikte ‘Hayır’ diyen Fransız halkının bu davranışının yarattığı rüzgârı seçim kampanyasında arkasına almakta yetersiz kalışının da rolü büyük olmuştur. Sar kozy ve Merkel ikilisinin başı çekerek, AB’de mebzul miktarda bulunan Amerikan yanlılarının da desteğiyle Avrupa’nın her bakımdan Atlantik ötesine rampa edilmesini gerçekleştirmek için ellerinden geleni yapacaklarından kuşku yok. Bunu engelleyecek tek güç, Sol’un bütünleşerek haziran seçimlerinden başarıyla çıkmasıdır. Aksi halde toplumsal hak arayışları ve karmaşa kapıdadır. Sarkozy’ye gelince.. O, büyük para babası arkadaşlarının uçakları ve yatlarıyla zaferini kutlayıp gününü gün etmeye bakmakta haklıdır. Ama zor günler önündedir. Toplumun devasa finans kaynaklarına ihtiyaç gösteren onca yarasını, patronların on iki yıllık Chirac dönemindeki ayrıcalıklarına, rekor üstüne rekor kıran tatlı kârlarına dokunmadan, onlara zarar vermeden nasıl saracağını oturup kara kara düşünmek zorundadır. Umarız, sonunda, “Keşke başkanlığı kazanmasaydım da bir manastıra çekilseydim’’ diye hayıflanmaz! MERSİN 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2007/756 Talimat Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, kıymeti, adedi, niteliği: Satılmasına karar verilen taşınmaz: Mersin, 5. Bölge, Davultepe köyü, 168 Ada, 1 Parselde bulunan, 4.05,54 m2 yüzölçümlü tarladaki, A Blok, 9.kat, 27 numaralı meskenin kat irtifakına ayrılan 36/2400 arsa payı. Satışa konu taşınmazın bulunduğu bina, Davultepe Belediyesi 75.Yıl Mahallesi sınırları içerisinde, G.M.K. Bulvarı’nın güneyinde, Anatalya Tatil Sitesi’nin doğusunda, Çevre düzenlemesi yapılmış, açık yüzme havuzlu, giriş ve çıkışı site yönetimince denetim altında tutulan Gümüş Kum Sitesi içerisinde yer alan, toplu taşıma araçları ile ulaşımı sağlanabilen, belediye hizmetlerinden yararlanan, civarı yine aynı nitelikte yapılardan oluşan, 4. sınıf, A grubu yapı sınıfında, B. Arme karkas türde, asansörlü olarak inşa edilmiş olan, 1A kapı nolu, A Blok’un 9. kat, 27 kapı nolu, GüneyDoğu ve Batı cepheli, 36/2400 arsa paylı, Yaklaşık Brüt 160 m2 büyüklüğünde, 3 Oda, 1 Salon, Antre, Amerikan mutfak, Banyo, WC. Ve balkondan müteşekkil taşınmazdır. Taşınmazın bulunduğu bina çatısız gezilebilen teraslı, dış cephesi akrilik boya, bina girişi alüminyum doğrama, duvarlar mermer ve reçineli kumlu hazır sıva, tavanlar kartonpiyerli alçılı plastik boya, zemini mermer kaplama, merdiven sahanlıklarının zemini mermer, duvarlar reçineli kumlu hazır sıva ve plastik boya, tavanlar plastik boya olup basamaklar demir korkuluklu mermer basamak imalatlardan müteşekkildir. Mesken olarak kullanılan dairenin, kapıları amerikan kapı, pencereleri alüminyum doğrama, duvar ve tavanlar; alçılı plastik boya, zeminleri; seramik kaplama, banyo ve WC.lerde; zeminler ve duvarlar seramik kaplama olup, meskenin elektrik ve suyu mevcuttur. Satışa konu 27 numaralı meskenin değeri; 100.000,00 YTL.sıdır. TAŞINMAZIN İMAR DURUMU: Dosyada mevcut Davultepe Belediye Başkanlığı’nın 28.03.2007 tarih, 88 sayılı imar durumunda, Davultepe köyü, Bölmece 168 Ada, 1 Parsel, 61 mesken, 9 dükkân, Z+10 kat, 1 havuz ve yeşil alanlı site denilmektedir. Taşınmazdaki takdir edilen kıymetleri toplamı; 100.000 YTL. (Yüzbinyenitürklirası) SATIŞ ŞARTLARI VE TAŞINMAZIN BİRİNCİ SATIŞ GÜNÜ: 1 Mersin, 5.Bölge, Davultepe köyü, 168 Ada, 1 Parselde bulunan, 4.05,54 m2 yüzölçümlü tarladaki, A Blok, 9. kat, 27 numaralı meskenin kat irtifakına ayrılan 36/2400 arsa payı 25.06.2007 günü saat 10.00 dan 10.10’a kadar, İstiklal Caddesi’nde bulunan Özel İdare İşhanının 6. katında bulunan Mersin 2.İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetinin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 05.07.2007 günü İstiklal Caddesi’nde bulunan Özel İdare İşhanı’nın 6. katında bulunan Mersin 2. İcra Müdürlüğü’nde 10.00 ile 10.10 saatleri arasında ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmaların herbirinde ayrı ayrı, rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle bir bedelle de alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. Taşınmaz ihale alıcısı adına, ihalenin kesinleşmesi ve alıcının yasalara ve şartnameye uygun olarak yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde, tapu kaydında bulunan ipotek ve hacizler kaldırılmış olarak tescili istenecektir. 2Arttırmalara iştirak edeceklerin, takdir edilen kıymetlerin %20’si nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcılara istediğinde 10 günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş ve taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (+) bu taşınmazlar üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya gönderilebilir. Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderacatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2007/756 Talimat sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. Tebliğ edilemeyen alakadarlara bu ilanın tebliğ yerine geçeceği ilan olunur. ( İc. İf. K. 126) (+) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 24238 UŞAK KADASTRO MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2007/1 Esas KARAR NO: 2007/1 Davacı Uşak Merkez Kalfa Köyünden Bekir Ünal mirasçıları Ayşe Ünal ve arkadaşları tarafından davalılar Sabit Sarmanlar ve Asiye Şarmanlar, Hazine, Orman İdaresi ile Kalfa Köyü Muhtarlığı Tüzelkişiliği aleyhine açılan tespite ve 2/b uygulamasına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda Kalfa Köyü 904 nolu parsel yönünden davanın reddine, Kalfa köyü 253 ada, 14 nolu parselin tamamı 196 hisse kabul edilerek 28’erden 168 hissesi Bekir evlatları Ayşe, Azmi, Zehra, Hüseyin, Mehmet, Fikriye ve Mustafa Ünal adına, 7 hissesi Hüseyin oğlu Mehmet Kelle adına, 3’erden 21 hissesinin Mehmet evlatları Rabiye Gündüz, Şenay Gürbüz, Zümran Manav ile Hüseyin, Serdah, Erdal ve İbrahim Kelle adlarına tespit gibi ve 5.841 M2 yüzölçümlü olarak tapuya tesciline karar verilmiş, kararın davalılar Sabit Sarmanlar ve Asiye Şarmanlar’a tebliğ edilemediğinden adı geçenlere kararın ilanen tebliğine, Tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde kararı temyiz etmeleri, temyiz etmedikleri takdirde kararın kesinleşeceği hususu ilanın karar tebliği yerine geçerli olmak üzere ilan olunur. (Basın: 24765) HALKIMIZA DUYURU YENİDEN KUVAYI MİLLİYE HAREKETİ DERNEĞİ SN. GENEL BAŞKANI HAKKI SEVİM 15.05.2007 SALI GÜNÜ CHP İL BAŞKANLIĞI’NDA 23. DÖNEM MİLLETVEKİLLİĞİ GENEL SEÇİMLERİ İÇİN ADAY ADAYLIĞINI AÇIKLAYACAKTIR. TÜM HALKIMIZ DAVETLİDİR. PROGRAM: SAAT 11.00’DE CHP İL BAŞKANLIĞI’NDA BASIN AÇIKLAMASI SAAT 18.00’DE CHP İL BAŞKANLIĞI’NDA KOKTEYL ADRES: CHP İL BAŞKANLIĞI BANKALAR CAD. ŞİŞHANE/İSTANBUL YKMHD GENEL MERKEZİ OĞUZHAN CD. ERSEVEN SK. NO: 1/8 FINDIKZADE/İSTANBUL İLETİŞİM TEL: 0212 523 09 66 FAKS: 0212 523 21 39 GSM: 0532 583 33 75 0555 720 90 50 0543 232 12 50 0533 695 36 98 KARTAL 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN İLAN ESAS NO:2006/776 Davacı Cevat Çil vekili tarafından davalı Gertrude Çil aleyhine açılan Tenfiz davasının alınan ara kararı gereğince; Mahkememizce davalı Gertrude Çil’in adresi belirlenemediğinden, tebligat yapılamamış olmakla duruşma gününün gazete ile ilanen tebliğine karar verilmiş olup; Davalı Gertrude Çil’in dururuşma günü olan 30/05/2007 günü saat 10.00’da mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi, duruşmaya gelmediği ya da kendisini bir vekille de temsil ettirmediği takdirde yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği hususu davetiye yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 08/05/2007 (Basın: 24809) CUMHURİYET 15 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear