Catalog

SAYFA CUMHURİYET 30 OCAK 2007 SALI 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI K 5 PB 4 K 4 PB 7 PB 12 PB 9 PB 11 PB 6 K 5 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya K 6 K 7 K 7 K 6 K 2 K 1 K 2 K 1 PB 15 Parçalı bulutlu Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB 14 PB 17 K 0 K 7 K 4 K 3 K 3 K 0 K 2 Trabzon Ankara Erzurum Hakkari İzmir Antalya Ş.Urfa Adana Yurt geneli parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, İç Ege, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Kahramanmaraş çevreleri yağışlı geçecek. Yağışlar, Karadeniz’de etkili olmak üzere Güneydoğu Anadolu’da karla karışık yağmur, diğer yerlerde kar şeklinde olacak. Marmara ile yurdun iç ve doğu kesimlerinde gece ve sabah saatlerinde buzlanma ve don olayı bekleniyor. Hava sıcaklığı yurdun kuzeybatı kesimlerinde 24 derece azalacak. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB 3 PB 5 K 2 PB 8 PB 9 PB 9 PB 7 PB 8 PB 3 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y 8 PB 7 Y 11 PB 7 PB 6 K 4 PB 14 PB 14 PB 5 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı PB 11 PB 19 PB 4 Y 21 PB 9 PB 20 K 3 Y 18 Y 9 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Sisli Bulutlu Çok bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada de ülkenin yararlarıyla bağdaşmıyor. Beyrut’a gitti. Meğer bizimki Beyrut’ta hükümete akıl öğretirken Rum Yönetimi, KKTC karasuları da dahil adanın çevresindeki petrol yataklarından yararlanma amacıyla Lübnan hükümetiyle işi pişirmiş ve bir anlaşma imzalamış. Olay birkaç gündür KKTC kaynaklı haberlerle gündemdeydi. MA Talat, Rumları uyardı; KKTC karasularına el atar, adanın güneyinde bulunan petrolden KKTC’ye hisse vermezsen, bak fena olur haaa diye tehditler savurdu. Ne yapabilecekse? Hükümet ise elde tespih; ya sabır çekmekten, cumhurbaşkanı seçimine doğru gün saymaktan başka gözü bir şey görmüyor. Söylentiye göre Rum yönetimine söz geçiremeyeceğini bildiği için, Lübnan’a ne yapacağı kestirilemeyen sert bir nota veriyor. Demiş ki notada; “Dikkat et ey Lübnan! Akdeniz’e kıyıdaş olan ülkelerin haklarını ihlal eden bir tutum içine giriyorsun. Bize sormadan hareket ediyorsun. Bunun yükü ağır olur!” ??? Geçen yıllarda askerler ve kimi sivil uzmanlar Kıbrıs sorununa ilgimizdeki zorunluluğun kimi öğelerini sıraladılar. Kıbrıs Cumhuriyeti günün birinde kuzeygüney demeden Ada’nın karasularının kullanımını bir yasaya bağlar ise Rumlardan izin almadan İskenderun Körfezi’nden burnumuzu çıkaramayacağımızı ve hatta Kuzey Kıbrıs kıyılarında gemilerimizi dolaştıramayacağımızı açıkladılar. Hükümet kös dinledi. Kıbrıs sorunu satılsın da ne olursa olsun diyen AB borazanları ve hükümet yalakaları uyarıları görmezlikten, duymazlıktan geldi. ??? Bu hükümet evlere şenlik dış politikada böyyük oynadığını sanıyor ve öyle konuşuyor. Irak milli petrol şirketi SOMO, petrol ürünleri taşıyan Türk firmalarına “İşe devam etmek istiyorsanız, Kuzey eyaletindeki (Barzani yönetimindeki) yetkililerle temasa geçin” içeriğinde bir yazı gönderdi. İhracattan sorumlu Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, yazının varlığını doğrulayan ve sert tepki gösteren açıklamalar yaparken.. RTE, böyle bir yazı olmadığını ilan ederek bakanını yalancı duruma düşürüverdi. Tüzmen, “bedelini ağır öderler” derken herhalde geçenlerde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün söylediklerine güvenerek, “Kuzey Irak’ın elektriğini de mazot ihracını da keseriz” demek istiyor! Sağdan soldan, yukarıdan aşağıdan tertiplerle bu hükümeti Kuzey Irak’taki Kürtlerle hemen her konuda uzlaşmaya zorluyorlar. ??? Bu hükümet, özellikle RTE; sıkıştığı her sorunda geçmiş hükümetleri suçlayarak sorumluluktan kurtulmaya çalışıyor, ama ne kadar yanıldığını kanıtlayan örnekler karşısında sessiz kalmayı siyasal bir marifet sayıyor. Rum yönetiminin Ada’nın karasularını dilediği gibi kullanmaya, Türkiye’nin yararlarını hiçe saymaya kalkışması yeni bir marifet değil. 2001 yılında da Norveç’e Doğu Akdeniz’de kıta sahanlığı araştırması yapması için yetki verdi. Ecevit hükümeti bu davranışın “sıcak çatışmaya kadar uzanabileceğini” içeren bir tepki gösterince Rumlar geri adım attı. Irak’la dostluk ve kardeşlik malum biçimlerde seyrediyor. RTE, İran’a gidiyor, döndüğünün ertesi günü İran doğalgazı kesiyor. Ermeniler sınır kapısını aç diye bastırıyor.Yunanistan kuyumuzu kazıyor. RTE ödün vermedik diye konuşadursun, Kıbrıs’taki gelişmeler ortada. AB ile üyelik görüşmeleri ha var, ha yok! ABD, yakın dostu RTE’yi yalanlıyor, karşısında bir tavır sergiliyor. Bizimki Kerkük referandumuna karşı çıkarken Washington tam aksini savunuyor. Bu hükümet ABD’nin uyutma çabalarını görmezden geliyor. PKK terörünü önlemek için hâlâ ABD’den şefaat bekliyor. Deveye boynun neden eğri diye sormuşlar… Nerem doğru ki demiş! Hükümetle deve arasında ufacık bir fark var. Deve hiç değilse ne ve nasıl olduğunu itiraf ediyor. RTE ise Türkiye’yi açmazlara sürükleyen yanlış politikalarla övünüyor. New York Post, ‘Türkiye’nin kendini yok etme eğilimi’nde olduğunu yazdı GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ‘AKP Talibanlaştırıyor’ Dış Haberler Servisi Amerikan New York Post gazetesinde yayımlanan bir makalede, AKP hükümetinin “iç baskılar, gülünç adli soruşturmalar ve toplumu Talibanlaştırmayı hedefleyen yasama oyunları” ile Türkiye’nin AB üyelik şansını zora soktuğu görüşüne yer verildi. Ralp Peters imzalı makalede, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum “kendi kendini yok etme eğilimi”nde sözleriyle ifade etti. Peters, “Batı ve Ortadoğu arasında köprü hizmeti gören NATO’nun bir üyesi, Türkiye, seküler anayasası ve ekonomik ilerlemesi ile bölge devletleri arasında olabilirdi.Ancak Türkiye Arap dünyası rejimlerini taklit etti’’ yorumunda bulundu. “İslamcılar, hükümetin yolsuzluğu karşısında halkın memnuniyetsizliğini kullanarak seçimlerde iktidarı aldı ve Kemal Atatürk’ün mirasını hemen yıkmaya başladı’’ diyen yazar, ABD’nin Irak’a müdahalesi sırasında Türkiye’nin Saddam’ı kurtarma umudu ile Amerikan askerlerinin geçişine izin vermeyerek cezalandırdığını söyledi. ‘Yasama oyunları...’ Yazasında AKP hükümetini sert bir dille eleştiren Peters, “Dayattığı iç baskılar, gülünç adli soruşturmalar toplumu Talibanlaştırmayı hedefleyen yasama oyunları ve Ermeni soykırımını inkâr eden dar kafalılığı ile Türkiye,AB üyesi ol ma şansını boğdu. Avrupa’nın onayını kazanma yerine, hükümet Türk medyasını zehirleyen kinci anti Amerikan söyleve destek veriyor ve Avrupalıların ‘Türkler bizden değildir’ kanısını güçlendirmekten başka şey yapmıyor” görüşlerini savundu. Türkiye’nin Irak politikasını da eleştiren Peters, PKK’ye saldırmak için Irak’a birlik gönderme sabırsızlığının Washington’ı Türkiye’ye karşı daha da soğuttuğunu ve Iraklı Kürtlerle iyi ilişkiler kurmayan Ankara’nın Irak dağıldığı takdirde çok şey kaybedeceğini savundu. Fonksiyonel Araplar Mevcut sorunun Türkiye’nin kendi iç zorluklarını aşıp aşama yacağı olduğunu kaydeden Peters, “Ama hangi sorununu önce çözecek? Türk kültürünün İslami yıkıcılığı devam mı edecek yoksa ülke bir başka politik durgunluk ve iç şiddet dönemi olan askeri darbe içine mi girecek?” diye yazdı. Yüzyıllarca Araplara “alçakgönüllülük” gösteren Türklerin “fonksiyonel Araplara” dönüştüğünü ileri süren Peters, Türkiye’nin sadece askerlerin kontrolündeki aşırılığa mahkum olmuş bir garnizona dönüşme aşamasında olduğunu savundu. Ralp Peters, makalesinin sonunda “Türkiye’nin kurtarılmasını istiyorum.Ama biz bunu yapamıyoruz. Bu Türklere bağlı” yorumunda bulundu. Nakliyeciler zorda Irak’a et girişi de durdu İSKENDERUN (AA) UND Irak Çalışma Grubu Güneydoğu Başkanı Tahir Aydoğan, Irak’ın, Türkiye üzerinden ithal ettiği kırmızı ve beyaz et girişini, henüz bilinmeyen nedenle durdurduğunu bildirdi. Aydoğan, yaptığı açıklamada, Irak’a, başta ABD olmak üzere çok sayıda ülkeden gelen kırmızı ve beyaz et ürünlerinin, Mersin Serbest Bölgesi’ne indirilip buradan soğutmalı araçlarla Habur Kapısı’na gönderildiğini anımsattı. Aydoğan, resmi açıklama gelmemesine karşın Irak’ın, 34 günden beri Türkiye üzerinden et girişini durdurduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Irak ile ilgili yaşanan gelişmeler, bölge ekonomisinin en önemli aktörlerinden biri olan nakliye sektöründ sıkıntı yaratıyor. Et girişinin durdurulması ve petrol sevkıyatı konusunda yaşanan sıkıntı, bizleri endişelendiriyor. Irak hükümetinden açıklama bekliyoruz.” Refet Angın’ın, kalp yetersizliği nedeniyle 17 Aralık’ta yattığı Özel Hizmet Hastanesi’nden bu hafta içinde taburcu olması bekleniyor. Refet Angın’a Bakan engeli ? Baştarafı 1. Sayfada men dairesinde yaşamak istiyorum. Bu isteğimi İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ata Özer’e söyledim. Kendisi de Milli Eğitim Bakanı Çelik’e iletmiş. Ama Çelik İstanbul’a geldiğinde şoförü o dairede kaldığı için bu isteğim gerçekleştirilemiyormuş” dedi. Refet Angın’ın, kalp yetersizliği nedeniyle 17 Aralık’ta yattığı Özel Hizmet Hastanesi’nden bu hafta içinde taburcu olması bekleniyor. Angın, taburcu olduğu zaman yapmak istediği ilk şeyin “işinin başına dönmek” olduğunu söyledi. Yaşamını Sabancı Öğretmenevi’nde bulunan evlerden birinde sürdürmek istediğini vurgulayan Angın, “Ben yaşamımı öğretmenevi içindeki bakanlık dairesinin dışındaki evlerden birinde sürdürmek istiyorum” dedi. Eski İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey döneminde öğretmenevinde kalma sözü aldığını, ancak Balıbey’in görevini değiştirmesiyle bu isteğini yeni İl Milli Eğitim Müdürü Ata Özer’e de ilettiğini anımsatan Angın, “Özer de Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’e iletmiş. Özer’in bana verdiği bilgi, ‘Bakana söyledim. Olur ama zor’ oldu. Bunun nedeni ise bakan İstanbul’a geldiğinde Sabancı Öğretmenevi’ndeki bakanlık dairesinde kalıyormuş. Şoförünü de öğretmen dairesine yerleştiriyormuş. Ben madem Cumhuriyetin ilk öğretmenlerinden biri olarak kabul ediliyorum, 75 yıllık Cumhuriyetin öğretmeniyim, o dairede ben yaşamayacağım da bakanın şoförü mü yaşayacak” sorusunu yöneltti. Tüzmen: Açıklama bekliyoruz Tüzmen, Irak’la yaşanan petrol krizinde muhattaplarının merkezi hükümet olduğunu belirterek atılan imzaların arkasında durulması gerektiğini söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kürt grupların baskısıyla Irak Milli Petrol Şirketi’nin (SOMO) bölgeye taşımacılık yapan ve kontratları sona ermiş olan Türk firmalarına anlaşmalarını yenilemeleri için adres olarak “Kuzey Irak’taki bölgesel yönetim”i göstermesiyle Türkiye ile Irak arasındaki ipler gerildi. Türkiye dört gün önce Irak’a petrol ürünleri ihracatını durdurdu. Tüzmen, Libya’ya yapacağı gezi öncesi düzenlediği basın toplantısında, söz konusu olaydan 11 Ocak’ta haberdar olduklarını söyledi. “SOMO’nun hiç bu kadar başı boş bir dönem yaşadığını görmedik. Bizim muhatabımız merkezi hükümettir” diyen Tüzmen, karşı tarafta hiç kimse olmadığını ve kimseye ulaşılamadığını dile getirdi. Tüzmen, “Karşıda ciddi bir devlet varsa, mutlaka attığı imzanın arkasında durmak zorundadır. Biz ticaretimizi ona göre yönlendiriyoruz” dedi. Tüzmen, Irak ile petrol ürünleri sevkıyatı konusunda ise “Anlaşmalardaki imzaların arkasında durulmaması, imzalara sadık kalınmaması, bizim birtakım politikalarımızı tekrar gözden geçirmemize neden oluyor” değerlendirmesini yaptı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “yazı bulunmadığına” yönelik ifadesinin anımsatılması üzerine Tüzmen, “Devletten devlete yazı yok, SOMO’nun firmalara gönderdiği yazı var’’ diye konuştu. “Sınır kapısının kapatılması gündeme gelebilir mi” şeklindeki soru üzerine Tüzmen, bugüne kadar ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini kaydederek “Ama istiyoruz ki karşı tarafta da ciddi bir devlet olsun, bir muhatap bulsun” dedi. Attıkları imzaların arkasında durduklarını belirten Tüzmen, “Ortada bir politika değişikliği olduğu gözüküyor. Irak merkezi hükümetinin bu konuda açıklamalarını bekliyoruz” diye konuştu. Irak merkezi hükümetinin ne düşündüğünü anlamak için kendilerine ulaşılmaya çalışıldığını dile getiren Tüzmen, “ağır bir mektup” kaleme aldığını ve bu mektuba cevap beklediklerini söyledi. Tüzmen, “farklı birimlerden farklı yazılar uçuştuğunu”, sahte imza olasılığının araştırıldığını kaydetti. Önce maddenin tam metnini aktaralım: “MADDE 301. (1) Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini, devletin yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. (4) Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.” Madde aynen böyle... Sağduyusuna da inandığımız hukukçuların genel değerlendirmesi, sorun maddeden çok gerekçesindeki Türklük tanımında. Gerekçede Türklük şöyle tanımlanıyor: “Dünyanın neresinde yaşarlarsa yaşasınlar Türklere has müşterek kültürün ortaya çıkardığı ortak varlık anlaşılır. Bu varlık Türk milleti kavramından geniştir ve Türkiye dışında yaşayan ve aynı kültürün iştirakçileri olan toplumları da kapsar.” ??? 301’i yukarıdaki gerekçesiyle birlikte okuyan bir savcı, Özbekistan’ı ağır eleştiren bir kişi hakkında, ‘Türklüğe hakaretten’ dava açabilir! Bu anlamda bir netleşme gerekebilir. Ancak 301 benzeri maddelerin hemen her ülkede olduğunu anımsatalım. Örneğin İngiltere’de ülkenin ulusal değerlerine hakaret, ülke insanları arasında nefret ortamı oluşmasına neden olacak konuşmalar suçtur. İngiltere’de, Türkçeye “nefret konuşması” olarak çevirebileceğimiz sözler yargıyı ilgilendirir. 301 benzeri maddeden Hollanda’da geçen yıl 300’e yakın dava açılmış, yarısı mahkumiyetle sonuçlanmış. Benzer nedenle İtalya’da yılda iki haneli rakamlara ulaşan davalar açılıyor. Genel bir tanımlamadır: Çok iyi bir yasa kötü uygulayıcının elinde olumsuz sonuç verebilir, kötü bir yasa iyi uygulayıcının elinde olumlu sonuç verebilir. ??? Yürütme gücünü elinde bulunduran hükümet bu gelişmeler karşısında ne yapıyor? Sözcüğün tam anlamıyla takıyye yapıyor. Takıyye sözcüğü belki de hiç bu kadar yerine oturmamıştı! Erdoğan son günlerde mikrofon gördükçe söyleniyor: “Aslında 301’i biz de değiştirmek istiyoruz. Bu konuda sivil toplum kuruluşlarına, ilgili birimlere, kişilere öneri getirin diyoruz. Sizce ne yapmak gerekir? Onu alalım, ortak bir noktada buluşalım ve yasayı değiştirelim.” Türkiye’yi tanımayan bir kişi, Başbakan’ın bu demecini okusa gözleri yaşarır, mırıldanır: “Helal olsun, tam demokrasi diye buna denir. Bir Başbakan, değişmesi gereken yasa için tüm ilgili taraflara çağrı yapıyor, öneri istiyor...” Bu noktada soralım: AKP hangi yasayı topluma sorarak yapıyor? Petrol Yasası’nı mı? Sosyal Güvenlik Kurumları Yasası’nı mı? Yurtdışından Ucuz Hekim Getirme Yasası’nı mı? Orman Arazilerinin Para Edenlerini Satma Yasası’nı mı? Banka Emeklilerinin Sosyal Güvenliklerini Tırpanlama Yasası’nı mı? Hangisini? AKP yönetimi 301’de bir bakıma suç ortağı arıyor. Anadolu’da eleştirilirse, “kurumlar istedi ben ne yapayım” diyecek. AB beğenmezse, “sizin de önem verdiğiniz STK’ler böyle istedi, daha ne” diyecek. Olumlu sonuç verirse, “ben yasayı işte böyle yaparım” diyecek. Parti içinden tepki gelirse, “susun, iktidarımızın devamı için bu şart. Hem biz de istemiyoruz, AB istiyor” diyecek. Muhalefet eleştirirse, “topluma dayalı yasa çıkarıyoruz, sizin ufkunuz bunlara yetmez” diyecek! Yersen... ankcum?cumhuriyet.com.tr Diyarbakır ve Şırnak’ta taciz ateşi ? ANKARA (AA) Genelkurmay Başkanlığı, Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde Punak Jandarma Karakolu’na ve Şırnak’ın Güçlükonak ilçesi dağlık kesiminde terör örgütü mensuplarınca önceki gün silahlı saldırılarda bulunulduğunu bildirdi. Saldırılara güvenlik güçlerince karşılık verildiğini, ardından geniş çaplı arama tarama faaliyetlerine başlandığı kaydedildi. Bir kişiye 146 bin YTL ? ANKARA (AA) On Numara oyununda, 10 bilen 1 kişi 146 bin 383 YTL kazandı. Kazanan numaraların; 1, 5, 9, 12, 18, 30, 32, 34, 37, 42, 43, 44, 53, 55, 57, 62, 64, 65, 73, 75, 77 ve 78 olarak belirlendiği çekilişte, 9 bilenler 1968 YTL 20’şer YKr, 8 bilenler 105 YTL 15’er YKr, 7 bilenler 11 YTL 85’er YKr, 6 bilenler 1 YTL 60’ar YKr, hiçbir numarayı doğru tahmin edemeyenler 1 YTL 15’er YKr ikramiye kazandı. Kurşunsuz benzine zam ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TÜPRAŞ, 95 oktan kurşunsuz benzinin çıplak metreküp rafineri çıkış fiyatını yüzde 4.1 oranında artırdı. Zammın pompa fiyatına yüzde 1.1 oranında yansıması bekleniyor. Buna göre, 95 oktan kurşunsuz benzinin çıplak rafineri çıkış fiyatı metreküpte (bin litre) 522.71 YTL’den 544.21 YTL’ye, pompa fiyatı da 2.226,11 YTL’den 2.251,48 YTL’ye çıktı. Ege Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu, gerginliğin artabileceği uyarısında bulundu “Hep zamana yenik düştük, Esiri olduk anlamsız koşuşturmaların! Ama bir kez adını yüreğimize yazdığımız, Dostlarımızı hiç UNUTMADIK.” Selahattin Yetkin 1945 – 30 Ocak 2005 Biz de seni hiç UNUTMADIK! Nevin, Özlem, Tayfun, Ümit ve torunun Sidar ‘Türban Çankaya’ya taşınmak isteniyor’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Genç İşadamları Dernekleri Federasyonu (EGİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Dalan, “Yıllardır türban konusunu siyaset aracı olarak kullanan zihniyet, şimdi bunu Çankaya’ya kadar taşımak istiyor. Biz EGİFED olarak buna sonuna kadar karşı olduğumuzu ifade ediyoruz” dedi. EGİFED’in aylık toplantısının ardından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanlığı seçiminin siyasi amaçlarla iç politika malzemesi yapılmak istendiği vurgulandı. Başkanlar adına açıklama yapan Dalan, bu durumun toplumda huzursuzluk yarattığına dikkat çekti. 2007’nin zor bir yıl olacağını, ekonomideki dengelere dikkat edilmesi gerektiğini belirten Dalan, enflasyonun bir direnç noktasına vardığını ve tek haneli küçük rakamlara ulaşmasının giderek olanaksız hale geldiğini söyledi. Çankaya Köşkü’nün Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş görüntüsünü dünyaya yansıtan bir makam olduğunu belirten Dalan, cumhurbaşkanı ve çevresinin bu görüntüyü en iyi şekilde taşımasını beklediklerini vurguladı. Cumhurbaşkanı adayının halkın içine sindireceği bir kişilik olmasını beklediklerini anlatan Dalan şu görüşlere yer verdi: “Atatürk’ün Çankaya’sında laik Türkiye’ye yakışmayan görüntüler istemiyoruz. Demokrasi aynı zamanda devletin temel kurullarına kayıtsız şartsız saygı duymak demektir. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanacak uzun süreli bir gerginlik, Türkiye ekonomisinde büyük bir krize neden olabilecektir.” 1. KOŞU: F: Bekir Baba (1), P: Beylerbeyi (4), PP: Ersoyhan (2), S: Canerim (8). 2. KOŞU: F: Sabin (5), P: Hadise (2), PP: Akdağ (1), S: Sigar (6). 3. KOŞU: F:Kaçak Bright (7), P: Şahinbey (3), PP: Jeo BLack (6), S: Vieri (10). 4. KOŞU: F: Emirhan (3), P: Shahbaz (13), PP: Karakıvılcım (6), S: Inspector (4). 5. KOŞU: F: Horasanlı (2), P: Zarahan (7), PP: Beybora (1), S: Ataberk (3). 6. KOŞU: F: Firstz Rain (7), P: Lucky Pearly (8), PP: Çelikmehmet (1), S: Khanjar (3). 7. KOŞU: F: Haberkan (7), P: Sel ALTILI GANYAN hanbey (17), PP: Fed 5 7 3 2 7 7 lacan (1), S: İpononi 2 13 7 8 17 (2). Günün İkilisi: 3. 6 1 1 1 Koşu: 7/3.Çifte Bahis: 1 6 3 2 1. Çifte: 7/3. CUMHURİYET 08 K