24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN 2006 PAZARTESİ 4 HABERLER Kızıltepe’de bir can kaybı daha yaşandı, Diyarbakır’da yaralanan bir kişi kurtarılamadı. Toplam ölü sayısı 11’e yükseldi 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Terör ölümleri durmuyor MAHMUT ORAL / İBRAHİM KARAARSLAN / ADNAN AVUKA ARİF FARAÇ Güçlünün Haklı Olduğu Dünyada Gençlik... Güçlünün haklı sayıldığı bir dünyada yaşıyoruz. Varsıl yoksuldan haklı. Paranın gücüdür bu. Yetkili yetkisizden haklı. Yetkinin gücüdür bu. Silahlı silahsızdan haklı. Bu da silahın gücüdür. Haklı olmak, haklı çıkmak için yeterli değildir. Toplumları da, insanları da adaletten uzaklaştıran yanlışlık budur. Ve bu yanlışlık artık dünyaya egemendir. Gençler bu dünyada yaşıyor, bunu görüyor, buna uyuyor. Bıçaklı genç, bıçaksız gençten daha haklıdır. Bıçağını kullanan genç, kullanmayandan daha güçlüdür, daha üstündür. Daha güçlü olan, daha üstün olan daha haklıdır. Bu öğretiyi kırmak gerekiyor. Bu öğretiyi toplumda da, insanda da ayıplamak, suçlamak gerekiyor. Bu da yetmez. Bu öğretiyi etkisiz kılmak gerekiyor. ??? Gençlere bireysel ve sosyal sorumluluk eğitimi yapılmalıdır. Birey olgunluğu kazanmadan birey haklarını verirseniz yanlış yaparsınız. Çocuklar da gençler de, sorumluluk alarak yetiştirilmelidir. Elde etmek için hak etmek gerektiğini öğrenmelidir. Başarmak için çalışmak gerektiğini öğrenmelidir. Hak etmenin ne demek olduğunu öğrenmelidir. Kişisel sorumluluğunun ne olduğunu öğrenmelidir. Toplumsal yararın ne olduğunu öğrenmelidir. Bunu öğretecek kişiler de, örnekler de anneler babalardır, öğretmenlerdir. Buna örnek olması gerekenler toplum önderleridir. Yaşam ideolojisi bütünüyle değişmek zorundadır. ??? Çocukların eğlence parklarında oyunlar ya araba yarışlarıdır ya da öldüren atışlar. Gençlerin bilgisayar oyunları şiddet üzerine kuruludur. Televizyon dizilerinin çoğunda silah, tehdit, yaralama, öldürme yer almaktadır. Mafyalaşma gündelik işlerin çözüm yolu durumuna gelmiştir. Kapkaç, vurkaç, soykaç, sövkaç işleri günlük yaşamın parçaları olmuştur. Bütün bunları görmek gerekiyor. Görmek. Hayır demek. Bu yanlıştır demek. Bunu yapanlar kaybeder demek ve onlara kaybettirmek. Bunu yapanlar kazanır demek ve onlara kazandırmak. Aile içinde de, okulda da, toplumda da. Gençlik bu toplumun bir parçasıdır ve aynasıdır. Ya böyle yaparsınız ya da üzülür durursunuz ama boşunadır. Çok sade bir atalar sözüdür: ‘‘Ne ekerseniz onu biçersiniz...’’ email:erdalatak?gmail.com erdalatak?superonline.com www.erdalatabek.com ? Kızıltepe’de önceki gün çıkan çatışmada yaşamını yitiren Ahmet Araç için kurulan taziye evine giden bir grupla polis arasında yine arbede çıktı. Çıkan çatışmada yaralanan 22 yaşındaki Sıddık Özer kurtarılamadı. Diyarbakır’daki olaylarda yaralanan Halit Söğüt yaşamını yitirdi. grupla polis arasında yine arbede çıktı. Çıkan çatışmada 22 yaşındaki Sıddık Özer silahla yaralandı. Önce Kızıltepe Devlet Hastanesi, ardından da Mardin Devlet Hastanesi’ne götürülen Özer kurtarılamadı. Olaylar sırasında 3 kişi de ateşli silahla yaralandı. Nusaybin’de ise Abdülkadir Paşa Mahallesi’nde toplanan bir grup, polise molotofkokteylleriyle saldırdı. Bunun üzerine polis gruba müdahalede bulundu. Olayda 1 kişi yaralandı. Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde DTP İlçe Başkanlığı’ndan çıkan bir grup, PKK ve Öcalan lehine slogan atarak Suruç Belediye Binası önüne kadar yürüdü. Aralarında DTP İlçe Başkanı Mehmet Faik Taşkın’ın da bulunduğu grup, burada basın açıklaması yaptı. Oturma eylemi yapan gruptakiler daha sonra dağıldı. Şırnak’ın İdil ilçesinde de DTP’liler olaylara ilişkin basın açıklaması yaptı. İdil İlçe Başkanı Faik Kaplan ile İdil Belediye Başkanı Resul Sadak’ın aralarında bulunduğu bir grup, ‘‘Çocuk da olsak, kadın da olsak direneceğiz’’ yazılı pankartlar açtı. Diyarbakır’da 6 gündür süren olaylarda gözaltına alınan sayısı 540’a yükseldi. Gözaltına alınanlardan 203’ünün çocuk olduğu, bunların 83’ünün tutuklandığı belirtildi. Gözaltına alınan 237 yetişkinden de sadece 12’sinin serbest bırakıldığı, diğerlerinin tutuklandığı öğrenildi. Batman’da 4 gün önce meydana gelen gösterilerden önce yaptığı konuşmalar nedeniyle mahkemeye sevk edilen, ancak nöbetçi mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan DTP Batman İl Başkanı Ayhan DİYARBAKIR/MARDİN Diyarbakır’dan başlayıp bölgeye yayılan olaylarda can kayıpları sürüyor. Mardin’in Kızıltepe ilçesinde çıkan olaylarda dün 1 kişi daha öldü. Diyarbakır’da kafasına aldığı darbe nedeniyle Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınan 68 yaşındaki Halit Söğüt dün akşam saatlerinde yaşamını yitirdi. Böylelikle olaylarda ölenlerin sayısı 11’e yükseldi. Kızıltepe’de önceki gün çıkan çatışmada yaşamını yitiren Ahmet Araç için kurulan taziye evine giden bir Karabulut hakkında savcılık, bir üst mahkeme olan Batman Sulh Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu. İtirazı değerlendiren Batman Sulh Ceza Mahkemesi, Ayhan Karabulut hakkında tutuklama kararı verdi. Kararın ardından Karabulut’un tekrar yakalanması için çalışma başlatıldığı bildirildi. Gaziantep’te Göllüce Mahallesi’nde toplanan grup, PKK lehine sloganlar atarak geçen otomobilleri taşladı. Polisin olay yerine gelmesiyle dağılan grup bir süre sonra yeniden toplandı. Müdahaleye hazırlanan polislere taş ve sopa atmaya başlayen göstericiler bir otomobili tahrip etti. Polisin havaya uyarı ateşi açması üzerine dağılan göstericilerden 3’ü gözaltına alındı. DTP EŞBAŞKANI TÜRK Erdoğan’dan randevu istedi ? ‘‘Taşlı olan çocukları daha farklı şekilde susturma olanakları varken silahlarla müdahale edilmesini doğru bulmuyorum’’ diyen Türk, canlı yayında Başbakan’dan randevu istedi. ANKARA (ANKA) Demokratik Toplum Partisi Eşbaşkanı Ahmet Türk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan düşüncelerini aktarmak için ‘‘canlı yayında randevu’’ istedi. Türk, CNN Türk’te yayımlanan ‘‘Ankara Kulisi’’ programında sorular üzerine Güneydoğu’da yaşanan son olayları değerlendirdi. Türk, ‘‘Hepimiz bu sürecin bitmesini istiyoruz’’ derken sosyal, ekonomik ve kültürel hiçbir tedbir olmadığını savundu. Erdoğan’ın son açıklamalarına tepki gösteren Türk, ‘‘Çocuklarınızı sokağa bırakırsanız işte sonucu bu olur, anlamına gelen bazı kelimeler sarf ediyor. Bir başbakana yakışmayacak bir tavır, yakışmayacak bir üslup’’ dedi. ‘‘Bankaların tahrip edilmesini, esnafa yönelen şiddet olaylarını nefretle kınıyorum’’ diyen Türk, ‘‘İnsanlar demokratik tepkilerini elbette ki demokratik ülkelerde gösterir. Ama hiçbir zaman bu şiddete yönelecek bir noktaya gelmemesi gerekiyor’’ dedi. Türk, ‘‘Sayın Başbakan’a soruyorum. Batman’da üç yaşındaki, parktaki çocuğun boğazına kurşun saplanıyorsa niye hiç olmazsa üzüldüğünü ifade etmiyor? Batman’da 9 yaşındaki bir çocuğa kurşun isabet ediyorsa niye bunu dile getirmiyor? Onun vatandaşı. Niye bu araştırılmıyor? Araştırma Komisyonu oluşturması gerekirdi’’ diye konuştu. Olayları parti olarak kontrol etmeye çalıştıklarını belirten Türk, DTP’li belediye başkanlarının şiddet boyutuna varmayacak önlemler konusunda halkla görüştüklerini belirtirken Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in tartışma yaratan sözleri konusunda isim vermeden ‘‘Yaptığı konuşmalar cımbızlanarak bir iki cümle öne çıkarıldı’’ dedi. ‘‘Taşlı olan çocukları daha farklı şekilde susturma olanakları varken silahlarla müdahale edilmesini doğru bulmuyorum’’ diyen Türk, Roj TV’nin sorulması üzerine şu yanıtı verdi: ‘‘Roj TV’yi sahiplenmemizin nedeni politikası ile ilgili değil, Kürtçe yayın yapan bir televizyonun kapatılmaması konusunda ilkesel olarak meseleye bakıyoruz.’’ Esnafa kepenk açtırmayan DTP Siirt İl Başkanı Murat Avcı’nın açıklamaları sonrası aranarak parti disiplinine uymadığının söylendiğini kaydeden Türk, dün toplanan Merkez Yürütme Kurulu’nun Avcı’yı disipline sevk ettiğini açıkladı. Diyaloğa hazır olduklarını belirtenTürk, ‘‘Sayın İçişleri Bakanı’ndan on kez randevu istedim. Randevu alamadım. Sayın Başbakan’la görüşmek istiyorum, düşüncelerimi aktarmak istiyorum’’ dedi. Polisin göz yaşartıcı gaz ile müdahale ettiği göstericiler, kaçtıkları Dolapdere’de bazı semt sakinlerinin saldırısına uğradı. (Fotoğraflar: AA) PKK yandaşlarının saldırdığı belediye otobüsü devrildi. Altında kalan 3 kişi can verdi Otobüse molotoflu saldırı İstanbul Haber Servisi Esenler’de bir belediye otobüsünün önünü kesen PKK yanlısı maskeli bir grup, otobüse molotofkokteyli attı. Otobüsten inerek kaçmaya çalışan 3 kişi, bir kamyona çarparak devrilen otobüsün altında can verdi. Taksim’de Güneydoğu’daki gösterilerde güvenlik güçlerinin silah kullanmasını protesto eden gruba polis, gaz bombalarıyla müdahale etti. Kaçan göstericiler Tarlabaşı’nda yüzleri eşarpla örtülü bazı kişilerin saldırısına uğradı. Beyazıt Demirkapı Mahallesi seferini yapan, içerisinde yaklaşık 20 kişinin bulunduğu belediye otobüsünün önü Turgut Reis Mahallesi’nde yüzü maskeli bir grup tarafından kesildi. Atılan molotofkokteyli sonrası otobüsün alev almasıyla şoför Mehmet Karaman kapıları açtı. Yolcular inerken geri geri kaçmaya çalışan otobüs, bir kamyona çarparak yan yattı. Bu sırada otobüsten inmeye çalışan Zülbiye Karasu ve kimlikleri belirlenemeyen 2 kişi otobüsün altında kalarak yaşamını yitirdi. Olayda bir kişinin de yaralandığı bildirildi. Göstericilere saldırı Gündüz saatlerinde ise Taksim Metrosu önünde Güneydo ğu’daki olaylarla ilgili basın açıklaması yapmak üzere yaklaşık 200 kişilik bir grup toplandı. Geniş güvenlik önlemi alan polis, grubun Gezi Parkı’na gitmesine izin vermedi. Gezi Parkı’na gitmekte ısrarlı olan gruba müda Esenler’de molotofkokteylli saldırıya uğrayan belediye otobüsü, kaçmaya çalışırken bir kamyona çarparak yan yattı. (Fotoğraf : AA) hale edildi. Göz yaşartıcı gaz da kullanılan müdahale sonrasında grup ara sokaklara doğru dağıldı. Dolapdere’de 34 TD 5353 plakalı kamyon, yüzleri maskeli göstericiler tarafından molotofkokteyli atılarak yakıldı. Çoğunlukla Roman yurttaşların bulunduğu semtte yüzleri eşarpla örtülü bazı kişiler, ellerinde satır, kılıç, balta, sopa ve kürekle göstericilere saldırdı. Elinde tabanca olduğu görülen bir kişiye polis müdahale ederken çevredekiler bu kişiyi uzaklaştırdı. Ömer Hayyam Caddesi ile civarındaki ara sokaklara kaçan bazı göstericiler, çevrede bozkurt işareti yapan kişilerin saldırısına uğradı. Polis ekipleri, göstericileri, saldıranların elinden almaya çalıştı. Bostan Mahallesi’nde Türk bayrakları açan bir grup da göstericilere sopa ve satırlarla saldırdı. ‘‘Burası Bostan buradan çıkış yok’’ sloganları atan grup, bir göstericiyi feci şekilde dövdükten sonra polise teslim etti. BAŞBAKAN ERDOĞAN ‘Terörle mücadele evrensel olmalı’ İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan küresel barışın sağlanması için refahın adil paylaştırılması gerektiğini söyledi. Küresel barış için uluslararası işbirliği çağrısında bulunan Başbakan Erdoğan, ‘‘Terörün küreselleşmesi, barışın küreselleşmesini geçiyor’’ dedi. Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen ‘‘4. Dünya Demokrasi Hareketi Kongresi’’nin açılışına katıldı. Erdoğan, kongrede, katılımcıların toplantı başlığında yer alan ‘‘demokrasi, adalet ve çoğulculuk’’ kavramlarının toplumları yükseltecek ortak değerler olup olamayacağını tartışacağını söyledi. Terörle mücadelenin uluslararası dayanışma içinde olması gerektiğini belirten Erdoğan, ‘‘Terörle mücadele evrensel olmalıdır. Bütün ulusların dayanışma içinde olması gerekmektedir. Kimse güçlüyüm, terörü yenerim diye gurur içine girmesin. Ummadığı anda ummadığı şekilde vurur. Dayanışma içinde olmalıyız’’ dedi. TBMM olayları tartışacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, son günlerde Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan olaylarla ilgili yarın genel görüşme yapılacak. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün hükümet adına bilgi vermesinin ardından, muhalefet partileri temsilcileri de görüşlerini aktaracak. TBMM yoğun bir haftaya daha giriyor. TBMM Genel Kurulu, yarın 15.0022.00, 5 Nisan Çarşamba ve 6 Nisan Perşembe günleri ise 14.0021.00 saatleri arasında çalışacak. Genel kurulda yarın Diyarbakır ve Batman başta olmak üzere son günlerde Güneydoğu bölgesinde yaşanan olaylar değerlendirilecek. Şemdinli Araştırma Komisyonu da bölgede yaptığı incelemelerinin ardından toplanarak izlenimlerini değerlendirecek. GEZİYE DAVET EDİLMEDİ Orman ve Çevre Bakanı Osman Pepe’nin davetiyle önceki gün Sabah gazetesi yazarı Yavuz Donat, Bugün gazetesi yazarı Nuh Gönültaş’la birlikte helikopterle Çanakkale’ye gittik. Davetin nedeni, Çanakkale Savaşı’nın cereyan ettiği Gelibolu Yarımadası’ndaki yeni düzenlemeler ve tartışmaların odağındaki Anzak koyundaki asfalt yoldu. Bakan Osman Pepe’yle İstanbul’dan kalkan helikopterle, güzel bir bahar güneşi altında yarımadanın üzerinde dolaştık. İkiüç yıldır bu bölgede aktif bir çalışma olduğu anlaşılıyordu. Daha önceleri bakımsız olan Türk mezarlıkları birerikişer ortaya çıkarılıyor, yerleri saptanıyor ve çevre düzenlemesiyle birlikte ziyaretçilere açılıyordu. Bakan Pepe’nin gelişmeleri adım adım takip ettiği ve yönlendirildiği görülüyordu. Çanakkale şehitlik alanı oldukça geniş. Savaş kalıntıları 100 kilometrelik bir kıyı uzunluğu olan bölgeye yayılmıştı. Bölgede 8 yerleşim yerinde Çanakkale, Anzak Koyu ve Tarihi Doku 10 bin insan yaşıyordu. Savaş alanlarında 46 Türk mezarlığı ve 32 yabancı mezarlığı yer alıyordu. Avustralyalılar, Yeni Zelandalılar ve Fransızlar savaşın hemen ardından mezarlıklarına sahip çıkmışlardı. ??? Çanakkale’deki mezarları ve anıtı gezmek amacıyla 2003 yılına kadar ortalama 250 bin ziyaretçi geliyordu. 2005 yılında bu sayı 2.5 milyona çıkmıştı. Çanakkale Valisi Orhan Kırlı, günde ortalama 500 otobüs ziyaretçinin bölgeye geldiğini ifade etti. 2003 yılında bölgenin düzenlenmesini amaçlayan uluslararası proje yarışmasını Norveçli bir ekip kazanmış ve uygulama başlamıştı. Mezarlıklar ortaya çıkarılıyor, şehitlerin gömülü oldukları yerlere isimleri kazınıyor, yollar asfaltlanıp genişletiliyordu. Kafeteryanın, alışveriş merkezinin, bir film ve konferans salonunun, bölgeye ilişkin ayrıntılı bilgileri kapsayan Türkçe ve İngilizce tanıtım programlarını yansıtan bilgisayar sistemlerini içeren serginin yer aldığı merkez de tamamlanmıştı. Bu merkezin otoparkı 400 otobüsü alacak kapasitedeydi. Çevre düzenlemesi yapılmış, şehitliklerin çevresine seyyar tuvaletler yerleştirilmişti. ??? Yeni yollar yapılırken bütün bu gelişmeleri etkileyen yeni bir tartışma ortaya çıkmıştı. Avustralyalılar ve Yeni Zelandalılar, Anafartalar’a giden ve Anzak Koyu’ndan geçen yolun genişletilmesine karşı çıkmışlardı. Yeni yol projesinin tarihi dokuyu tahrip ettiğini söylemişler ve Lozan Antlaşması’ndan doğan hakları gereği bu yolun yapımının durdurulmasını istemişlerdi. Törenler sırasında trafik sorunları yaşanmaması için Kabatepe ile Anzak Koyu arasındaki sahil yolu, tek şeritli iken 20 metre genişliğe çıkarılmıştı. Çanakkale’deki sivil toplum örgütleri doğal yapının bozulduğunu, mezarlık ve anıtların bulunduğu bölgede tahribat oluştuğunu iddia ederek genişlemeye itiraz etmişlerdi, onları Anzaklar izledi. Çanakkale tarihi üzerine çalışmalar yürüten gazeteci Gürsel Göncü, Anzak Yolu’nun Milli Park yönetiminin tarihi dokuya karşı gerçekleştirdiği tek katliam olmadığını söylemiş ve şunları ilave etmişti: ‘‘Yolun bulunduğu bölüm, 25 Nisan 1915’te ilk Anzak askerlerinin sahili geçerek tırmandıkları yerdir. Anzak Koyu, insani ve tarihi bir meditasyon alanı. Öyle hassas bir bölgeden bahsediyoruz ki burada patikayı bile uzmanına, tarihçisine sormak gerek.’’ Bu itirazlar üzerine Dışişleri Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı’na bir yazı yazarak yol yapımının durdurulmasını istemişti: ‘‘Lozan Antlaşması ile ilgili ülkelere sınırlı da olsa bazı haklar ve yetkiler verilmiş, Gelibolu Yarımadası’nın bazı bölümleri (örneğin Anzak Koyu) yine Lozan Antlaşması ile koruma amaçlı olarak özel statü altına alınmıştır. Milli Park içinde sürdürülmekte olan her türlü proje uygulama çalışması vakit geçirilmeksizin tümüyle askıya alınmalıdır. Lozan Antlaşması çerçevesindeki yükümlülüklerimiz bu anlaşmaya taraf olan ülkelerle aramızda ciddi sorunlara yol açabilir. Durdurulan ve henüz başlamamış bütün projelerin ilgili bakanlık ve kurumlardan oluşacak kurul tarafından gözden geçirilmesinin gerekli olduğu düşünülmektedir.’’ Dışişleri Bakanlığı’nın uyarısıyla yolun yapımı durduruldu. Ancak bu kez de yapımı yarım kalan yol yeni sorunlara neden oldu. Yol yarım kaldığı, istinat duvarları yapılmadığı için yer yer çöktü ve ulaşım zorlaştı. Şimdi ne olacaktı? ??? Orman ve Çevre Bakanı, yolu bir an önce yapmak istiyordu. Lozan Antlaşması ve daha da önemlisi tarihi doku sorunu orta yerde duruyordu. Bakalım neler olacaktı!.. Arınç’tan Kılıç’a İtalya ambargosu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiyeİtalya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı olmasına karşın CHP’li Muharrem Kılıç ‘ı İtalya gezisine davet etmedi. Arınç’ın tavrına tepki gösteren Kılıç, ‘‘Sanırım AKP’nin çoğunluğuna rağmen dostluk grubu başkanlığının CHP’de olmasını hazmedemiyor’’ dedi. Arınç’ın İtalya ziyareti sırasında iki ülke arasında işbirliği protokolü imzalandı. Arınç, protokolde ‘‘AvrupaAkdeniz Parlamenterler Asamblesi’’nden söz edildiği için asamblenin Türk Grubu Başkanı olan AKP’li Zeynep Karahan Uslu’ya protokolün uygulanması görevini verdi. Kılıç, Arınç’ın tavrını ‘‘Meclis’in demokratik işleyişiyle bağdaştırmak mümkün değil’’ diye nitelendirerek ‘‘Bunu Arınç’ın hukukçu kimliğiyle de bağdaştıramıyorum, herhalde bile bile bunu yapıyor. İtalyan Dostluk Grubu Başkanı’nı 2 yıldır Türkiye’ye davet etmeye çalışıyorum ama Arınç’tan onay çıkmadı’’ dedi. CUMHURİYET 04 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear