14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 MAYIS 2005 CUMA 14 JvLJLiJ- U İ A kultur(a)cumhuriyet.com.tr Gülden Taralı Ulusal Keman Yarışması'nda ilk üçe girenler Bursa'daydı solisüerbüyüledi Geçen yuzyılın Batüı harıka çocukları, çoğunlukla gunun "eğitim modasıran" cenderesın- de, oğrctmenlerı ızın verme- dığı ıçın, çalgıdakı ustahldan- nı gostereceklerı sahneleıe en- derçıkarlardı Gunumuzdede, ustun yetenekh çocuklan ta- nıtmaya can atan oğretm orkestrah sahnelen zorbul lar ulkemızde Mersın Unıversıtesı Devlet Konservatuvan'nın geçen ka- sım ayında duzenledığı nler, uyor- Gul- den luralı Ulusal Keman Ya- rışması'nda dereceye gırenle- n 23 Nısan haftasında Bursa ve tstanbul Devlet Senfoıiı Or- kestraları cşhğınde dınleıne/ız- leme fırsatını bulacaktı nıuzık- severler Ancak İstanbu. Valı- lığı'nın 23 Nısan resep^ıyonu nedenıyle AKM'dekı DSO konsen tum çabalara karşın ıp- tal edıldı lstanbul'da çalacak olan, ya- rışmada ılk uç dereceye: gıren kucuk kemancılara Burc a Bol- ge Devlet Senfonı Orkestra- sı'nın genç yonetımı kueak aç- tı Boylece ıkı dalda yapılan ya- rışmada derece alanların ta- mamını Bursa'da dınleme fır- satı bulduk Türk konservatuvarının ürunu Buyuklerda ında bınıicı olan 13 yaşındakı 1 lasan Gol ;çe Yor- gun, yanşmada pıyano de çıkardığı perform; kez orkestra eşlığınde a^ şlığm- nsı bu mı mu- kemmelhkte tckıarladı Men- delssohn'un Mı Mınor keman Konçertosu'nun bırıncı bolu- munu, buyuk sohstlerı aratma- yacak bır duyarhlık ve teknık- le çaldı Çok ıddıah bıı soz gı- bı gozukse de, Turkıye'de bu konçertoyu bU kadar temız bır entonasyonla çalan ka[ç sohs- ersın Unıversıtesı Devlet Konservatuvarı 'nın geçen kasım ayında düzenledığı Gülden Turalı Ulusal Keman Yarışması 'nda ılk üç dereceye gıren küçük kemancılar Bursa da Prof Koral Çalgan yönetımındekı Bölge Devlet Senfonı Orkestrası 'nın eşlığınde çaldılar Büyükler dalında bırıncı olan 13 yaşındakı Hasan Gökçe Yorgun, küçükler dalında bırıncı olan Selahattın Yunkuş 'un öğrencısı 8yaşındakı Adana doğumlu Verıko Çumbundze ve Alıcan Suner 'ın yanı sıra, Bursa Devlet Konservatuvarı 'nın yetenekh öğrencılen vıyolacı Huseyın Mehmetoğlu ıle vıyolonselcı Idıl Onaran başarılı çalışlarıyla dınleyıcılerı şaşırttılar tımız var dıye sorabıhrız Gok- çe'nın en onemlı hedefı, keman volumunu bıraz daha buyut- mesı Bunu hallettığuıde gırdı- ğı her uluslararası yanşmada en ust derecelen elde etmesı hıç surprı/ olmaz Gokçe'nın bır Turk konservatuvannda bu du- zeye gelebılmesının uzerınde de ozellıkle durulmalı Ustun yeteneğı yanında oğretmenı Lili Çumburidze ve eğıtım or- tamının kahtesı unutulmama- h Kuçukler dalında bırıncı olan, Selahattin Yunkuş'un öğren- cısı 8 yaşındakı Adana doğum- lu VerikoÇumburidze de Men- delssohn'un Re Mınor Keman Konçertosu'nun bırıncı bolu- munu çok temız seslendırdı İDSO, Başkent Oda Orkestra- sı ve Mersın Oda Orkestrası ıle sahneye çıkan kuçuk ke- mancı, sankı doğuştan sahne ra- hatlığına sahıp Lalo'nun Keman ve Orkest- ra içın lspanyol Senfonısı'nı seslendıren Alican Süner, ya- nşmadan bu yana geçen 5 ay- da gosterdığı teknık gelışım yanında, keman ıçın çok buyuk kolaylık sağlayan bır fızığe sa- hıp Sankı keman ellenne ku- çuk gelıyor Buona başarılı bır vıyolacı olmanın da yollarını açabılır Konserlerde Turalı Ya- rışması dışında, Bursa Devlet Konservatuvan'ndan da ıkı ye- tenekh oğrencı sohst olarak yer ahyordu Vıyolacı Hüseyin Mehme- toğlu ve Vıyolonselcı İdilOna- ran. Vivaldi, Berio, Bach, Kre- isler, Lalo, Kabalewski, Saint- Sacns, Mendelssohn; Bengisu Gökçe, Mevlam Mecit, Alican Sıiner, Onur Gürler, Hüseyin Mehmetoğlu,tdilOnaran,Fat- ma Mülhim Bu tablo Bur- sa'dakı ıkı konserde, orkestra- yı yoneten Prof Koral Çal- gan'ın omuzlarındakı yuku gostermeye yeter tkı gun ust uste ayrı ayrı 10 kuçuk solıste eşlık etmenın ozel zorlukları- nı, buyuk deneyımı ve sabrıy- layenenProf Çalgan'laıstek- lı, enerjık genç orkestranın uyu- mu, Istanbulluların kaçırdığı bu çok ozel ve ılgınç heyeca- nı, Bursah ızleyıcılere yaşattı Harlka çocuklar yasası Bu tur konserler ızlerken ha- rıka çocuklar yasası olarak bı- lınen, ozel yetenekh çocuklar ıçın çıkarılan 1957 tarıhlı ya- sanın yururlukte olmasına kaı- şın uygulanmayışının yarattı- ğı haksızhkları duşunmemek elde değıl Yalnızca yurtdışında değıl, Turkıye ıçınde de ozel eğıtım vermeye olanak sağlayan bu yasadan, yakın zamanlarda ba- zı pıyano öğrencılen yararlan- dırılmıştı Bu olanak ustun ye- tenekh kuçuk kemancılardan da esırgenmemeh YAZIODASI SELİM İLERİ Tanışma Edebî eserlerın her bırıyle ta- nışmamızın ayrı ayrı hıkâyelerı oluyor Ama bu hıkâyelerı kavra- yabılmemız ıçın zamanın geç- mesı gerekıyor Gunun bırınde, o ılk karşılaşma, yuzyuze gelme, o tanışıklık bır hatıra gıbı kendı- nı soylemeye koyuluyor 25 Ocak 1962 Ahmet Ham- di Tanpınar'ın olum tarıhı Tanpınar'ı okumaya başlayı- şım da herhalde o tarıhe yakın- dı Bıryazmevsımı-1961'ınyaz sonu olabılır- enıştem Dr Talat Akdağ'ın zengın kıtaplığında, Varlık Yayınları'nın yan yana dı- zıldığı koşede bır kıtapla karşı- laşmıştım Kenarlarına kavunıçı ınce şe- rıt geçırılmış, lacıvert kapaklı, cep boyu kıtabın ustunde Yaz Yağmuru yazılıydı Yazarın adı- nı ıse hıç ışıtmemıştım Ahmet Hamdı Tanpınar Sussuz, ıllustrasyonsuz, sa- de, hatta bıraz zevksız kapağı- na rağmen neydı bu kıtapta gon- lumu çelen, bugun de bılmıyo- rum, çozemıyorum. Fakat Yaz Yağmuru'nu ılle oku- mak ıstıyordum Belkı ısım ho- şuma gıtmıştı Yaz yağmurları benıherzamanetkılemıştır Mut- hış bır sağanakla başlayıp, hız- la geçıp gıden, sonra toprak ko- kusuyla bızı urperten yazyağmu- rui Turgenyev'ın bır romanının Turkçedekı adı da hep etkıler Bahar Seli Bahar selı daha acık- lıdır, onda sonsuza dek yıtırılmış bır şeyı alımlarım Yazyagmuruy- sa busbutun acıya, ayrılığa boğ- maz Yaz Yağmuru bır hıkâye kıta- bıydı Aynı adlı ılk hıkâyeyı oku- maya koyulmuştum Kapıdan gırıp de genç kadı- nı bardaktan boşanırcasına yağ- murun altında, bır elı bahçenın ortasındakı kururnuş palmıye- nın govdesıne dayalı, yuzunde herşeyden habersız, çokmesut bır gulumseme, adeta onu ok- şar gorunce hakıkaten şaşırdı ve kendı kendıne guldu - Bu da bırbaşka turlusu ola- cak Ne dersın Hacıvatım' Hacıvat omuz sılktı - Benım mecânın taıfesıyle ışım yok Ben Karagoz gıbı akıl ve zevat ısterım " Itıraf edeyım kı, okuduklarım- dan pek bır şey anlamamıştım Bır defa, ılk cumle çok karışık gelmıştı Kapıdan gıren kımdı 9 Hacıvat'la konuşuyor, Hacıvat da onu yanıtlıyordu Bır ıkı kez hayal perdesınde seyrettığım Hacıvat'ın bır oyku kışısı olabı- leceğı aklımın ucundan geçmez- dı Besbellı, Hacıvat'ı -her ne se- bepleyse- golge oyununa hap- setmış, ona başka bır yerde ya- şama şansı tanımamışım Şım- dı enıkonu şaşırıyordum Sonra "mecânın taıfesı" Hıç bılmedığım bır şey Ne? Bununla bırlıkte, yağmur bar- daktan boşanırcasına yağıyor, bahçede bır genç kadın, dalgın, gulumseyerek duruyordu Ku- rumuş bır palmıye vardı Bunlar yetıp artıyordu Pek çok roman okumuştum Romanlarda geçen "genç ka- dın" sozu benı daıma 'hulya'ya çekmıştı Kurumuş palmıyeye gelınce, o zamanlar, çocukluğumda, Kadıko- yu'nun bakımsızlığa terk edılmış bahçelerınde oylesı palmıye cada- lozlannaepeyrastlamıştım Kuru- muş palmıye tanıdıktı Bunlar yetıp artıyordu Sozluk, mecânın ıçın, "delıler, çılgınlar, aklından zoru olanlar" dıyor Hıssedıyordum kı, tanım- lama, yazarın anlatmak ıstedı- ğıyletamortuşmuyordu Mecâ- nındedahaefsanevı bırşeylerol- malıydı Hem sonra, yağmur altında duran kadın çılgınlar arasında sayılıyorda, Hacıvat'la konuşan kışı çılgın, Hacıvat'ın yanıtlayışı neden çılgınlık sayılmıyordu. Anlamlandırmakla anlamlandı- ramamak arasında gıdıp gelı- yordum Boyuna ılk cumlelere gerı donuyor, bahçeyı, genç ka- dını ve yağmuru duşluyordum Sonra o gulumseyışın cazıbesı- nekapıldım " çokmesutbır gu- lumseme " Çokmesut gulum- semeyı duşunuyordum Tumunu okusam bıle bu hı- kâyenın, bu kıtabın tadına şım- dı varamayacağımı duyumsa- mıştım Tanpınar ve eserıyle ta- nışmamız, çalıntı bır kıtapla, enış- temın kıtaplığından aşırdığım Yaz Yağmuru'yla başladı Önerıler Kıtap/Sufun Oyunları 1,2/ Ne- cati Cumalı, Cumhurıyet Kıtap- ları, 2005 52 SAN SEBASI1AN FİLMFCSTIVA11 INİYİFİIM İCRLİNDIM [JESTIVAU SOZFLODIU K34 ROntRDAM^fe $f IILMFISTIVAII J ft mmroiLODuu » ^ b 40 C HICAGO FILM FESTIVALİ ıumOZELÜDIUI TOKYO llLMrX |UR.lOZtL ODUIU KAPI4JMBAĞALAR DA UÇAR•k ^> (TIIRTl.ES CAN Sinema TEK• 2005 Sundance Fılm Fastıvali IMPARATOR UN ALTUNİZADECAPITOLfePECTRUM 14 6511^33 11201320 17201930 2140 >LCULUGU 1NANI3LMA/ HtKAVfcM KADIKOY Tlf: 0214.344 01 41 Bahaııye SaKız Giilü Sok. No:Z9 YOĞUN İSTEK UZERİNE SADECE SİNEMAMIZDA, 11.00-13.00 15.00-17.00 19.00-21.00 ASt, DAHİ ve OZGURLUKCU KAPLUMBAĞALAR DA UÇAR Amerıka nın Irak a saLdınsına bırkaç gun kala Irak-Turkıye sınırında bır Kurt multecı kampı Boş kovanlann yakılmış tankların ve bomba cukurlarınırı orta yenndekı koyde aılesını yıtırrnış Satellıte lakaptı bır çocuk yaşar Satellıte gunlermı televızyon antenlerını tamır ederek ve uç beş kelıme bıldığı Ingılıicesıyle uyİu kanallarındakı savaş haberlerını meraklı ve tedırgın koylulere tercume ederek geçırır Genç adam ve koyun ona ha kaynagı vardır Mayın tı pahasına çıkardıkları satarlar Kaza sonuc kaybedıp sakat kalmış Savaş kapıdayken koye dıkkatını çeker 14yaşndakı Agrın onun gozlen gormeyen kuçuk oğlu ve her ıkı abısınden oluşan bu a Agrın ve abısı Satellıte Genç kızın kendını ol sevgı Satellıte ın omu yuk bındırecektır ran dığer çoçuklarının bır de gelır plamak Toprak altından hayatları layınları Bırle$mış Mılletler e gerı bırçoğu kollarını ve bacaklarını 1 elen genç bır aıle koyun çoçuklarının olunu da bır patlamada kaybetmış leye Satellıte yardım etmek ıster ın dostluk çabalarına yanıl vermez urmekten başka bır planı yoktur Yaklaşan Amerıkan mudahelesı ve Agrın ıle oğluna duyduğu arına henuz hazır olmadığı agır bır İlanlarınız İçın 0212 293 89 78 JOSEPH FIErMTMES J l. t l h JONAIIIAN I.IMÜi SHİHKR HKIV) ntCİII. • toS liiivtıv ı:iV «K i »:«3Wi» fflifMMI a«5'l!' MSİf 31 HfflHI . H a « îlılRŞ«! l I»!İ m WÜ «i! aıw« m tm t&raraı n t UE m stn «ıın tiUHn i XMI mt «a!ıw«xm! m wm m mIU II BeyOğlu CINE MAJESTİC 244 97 0/ j[FulyaTOWER3tDEMOVIETHEATERS 266 75 f . IfOs anl-ayQAZİ 247 9fi 6b II Altu zdde CAPITOL SPECTRUM 14 65 33 30 Kad k^y KADIK&V 337 74 00 |MAN SA HOLYWOOrj 2000 34<1 ^ 15 21 45 Cm Cts 24 15 6 30 19 00 21 30 6 30 19 00 2 30 KEBAPCONNECTION ibo Hamburg da yaşayan bır Turk gencıdır En buyuk hayalı Almanya nın ılk karate fılmını çekmektır Zaten kuçukluğunden berı hayranı olduğu bır Bruce Lee bır de Jet Lı vardır Amcasının doner lokantası ıçın ınsanlann çok hoşuna gıden ve satışları arttıran bır reklam fılmı çeker Hatta bır turlu guvenını kazanamadığı amcası bıle satısların artmasından duyduğu keyıfle yegenını desteklemeye başlar Hayallerını susleyen yoldakı bu kuçuk adım İbo yu çok heyecanlandırır ve kendını fazla kaptırmaya başlar Kız arkadaşının (Tıtzı ] hamıle olduğunu duyunca verdığı tepkıler yuzunden araları fena halde açılır Zıra aklı fıkrı fılmını * çekmektedır Babasının da bır Yunan kızdan torun sahıbı olmayı ıstememesı yuzunden artık evı de dar gelmeye başlar İbo ya Amcasının restaurantı ıçın ıkıncı bı reklam fılmı çeker ama açılar ıçındekı İbo nun ruh halı fılme de yansımıştır Ters tepkı yapan reklam sonucunda dukkandakı muşterı seslerı yerını sınek vızıltısına bırakır Aşk ışve aıle hayatının kotu gıdışatı arasında sıkışan İbo kendını alkole veıır Bu banalımdan çıkmak kolay mı yoksa zor mu olacak buna ızleyıp oyle karar vermek gerecek gıbı Senaryoyu kaleme alanların arasına Fatıh Akın nın da yer aldığı karakterlerının çeşıtlı kulturlerden oluştuğu fılmde kameralar Almanya dakı bır Turk gencının hayalıne çevrıldı www bevazoerde com
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear