17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 MAYIS 2005 CUMARTE Sl CUMHURİYET SAYFA HABERLER ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK DÜRÜST *nİSTANBUL EFENDİSİ ABLÜ1CANBAZ 1 IN HARİKULADE MACERALAEI KISIM TEKMİLİ BİRDEN N E t>E Ofs.TAJ-1 KTA.. Cumhurbaş canı, onurvebağımsızlığınTürkçeye sahip çıkarakkorunacağına dikkat çekti Sezer'dendileözençağnsı ANKARA (CumhuriyetBüro- su)-Cumhurbaşkanı AhmctNec- det Sezer, Türk Dıl Bayramı ve Yunus Emre'yi Anma Törenleri nedeniyle yayımladığı mesajda, yurttaşları Türkçeyı doğru k ullan- maya çağırdı. Sezer, onur ve ba- ğımsızlığın dile sahıp çıkarıkko- runacağını vurguladı. Cumhıırbaşkanı Sezer nesa- jında, uluslann tarıh içindç oluş- turdukları kültürel mıra$ların, dil aracılığıyla biçımlendiğıni, toplum için ortak anlam kt zana- rak geleceğe aktanldığını kaydet- • Kültürel mirasın dil aracılığıyla biçimlendiğini belirten Cumhurbaşkanı Sezer, Türk Dil Bayramı mesajında, Türkçenin özüne zarar verilmeden yaşatılmasımn önemli olduğunu söyledi. ti. Dünyadakonuşulan en köklü diller arasında ye ski ve alan Türkçenin, bugün genış bir coğ- rafyada yaygın bıçınıde kulla- nıldığına dikkat çeken Sezer, "Çağdaşbir kültürdiliolanTürk- çemizin, özünczararverilmeden değişen yaşam koşullanna göre geliştirilmesiveyasaülıııası büyük önem taşımaktadır" dedi. Türk Devrimı'nin başansı için, dil devrimının gerçekleşmesi- nin zorunlu olduğuna inatıan Atatürk'ün, Türkçenin kendi öz değerlerıne dayanarak çağdaş bir bilim ve kültür dili haline gelmesini amaçladığını kaydeden Cumhurbaşkanı Sezer, Dil Dev- rimi'nın ulusallaşma sürecinın çok önemli yapı taşlarından bı- rini oluşturduğuna dikkat çekti. Bir ulusun, ekonomik, siya- sal, kültürel bağımsızhğını ve dünyadaki onurlu yerini, benli- ğine sahip çıkmasıyla, kendisi- ne güvenmesıyle, ulusal dılını bir zengınlık olarak yaşatması ve geleceğe taşımasıyla koruya- bileceğini belirten Sezer, birey- den başlayarak toplumun tüm kesimlerinin dili korumak, zen- ginleştirmek ve yozlaşmaya uğ- ramasını engellemek konusun- da duyarlılık göstermesinin öne- mine ışaret etti. Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer, bunun Türkçenin ya- şayan bir dil olarak gelişimıni sürdürmesıne ve dünyada hak ettiği saygınhğı kazanmasına katkıda bulunacağını bıldirdi. HİLAV, 77 YAŞINDAYDI acıgünu Oğrenciler köprü bekliyor Tehlikelı eğitim yolcuhığu DİYARBAKIR(Oıı}ıhuriyetBürosu)-Dı- yarbakır'ın Kulp ve Batman'ın Sason ilçe- lerini birbirıne bağlayân köprünün üç yıldır tamamlanamaması nedeniyle oğrenciler, ki- lometrelerce uzaklıkta!ki okula varmak için Oğrencilerkar-kış demeden dcıenin içinden geçmek zorunda kalıyor. sarp dağlann kuşattığı /ollardan geçmek zo- runda kalıyor. Kulp'a bağlı Aygün köyü ıle buraya bağ- lı 30 mezrada sadece 5 yıllık eğıtım veren üç okul bulunuyor. Okul servıslen de dağ- lık alanlardan geçem^diği için bırçok öğ- renci okula yürüyerekı ulaşıyor. Kulp ve Sason kaymakamlıklarınca üç yıl önce temeli atılan köprünün tamamlanma- ması öğrencilerin yürüyüşünü daha da zor- laştırıyor. Oğrenciler kar-kış demeden dere- nin içinden geçmek zorunda kalıyor. Düşe kalka yürürken sırılsıklam olan çocuklar za- man zaman boğulma tehlikesi de geçiriyor. 5. sınıf öğrencisi ZiyacettinÇetin, kışın yağ- mur nedeniyle derenın sevıyesinin yüksel- dığini belirterek "Suyükseldiğindeönlükle- rimiz ıslanmasın diye buz gibi suya soyıına- rak giriyoruz. Birçok arkadaşımızbu neden- le hastalandı, günlerce okula gelemedi. Şim- di bahar olduğu için önlüklerimizi çıkarma- dan dereden geçiyoruzve ıslak önliiklcrinıiz- le yola devam ediyoruz" dedi. Aygün köylülerinden FehmiÇelikde şöy- le konuştu: "Aygün'e bağlı 30 mezradan sa- dece 3'ünde 5 yıllık eğitim veren okul var ve bu okullann her birinde 10ile 150 öğrenci eği- tim göriiyor, ancak okulun olmadığı ınczra- larda eğitinıden nıahrum kalan yaklaşık500 öğrenci var. Doğa şartları çok ağır, kış ayla- rında dünya ile bağlantınu/ kesiliyor." Kültür Servisi - Felsefeci, yazar, çevıraıen ve gazetecı Selahattin Hilav'ı (77) önceki gün yı- tırdik. Hilav, bugün Erenköy Galippaşa Ca- mıı'nde öğle namazmı müteakip Maltepe'deki Başıbüyük Mezarlığı'nda toprağa verilecek. 1928 yılında. lstanbul'da doğan Hilav, 1950 yı- lında Istanbul Ünıversıtesı Edebıyat Fakültesı Fel- sefe Bölümü'nden mezun oldu. Oğrencılik yıl- larında Marksizme yakınlık duydu ve Yüksek Tahsıl Gençlık Demeğı'ne katıldı. 1953'te doktora için gittığı Paris'te, kısa bir süre sonra dövızının kesılmesı üzerıne çeşıtli işlerde çalışan Selahattin Hilav, bu arada Işçi Üniversıtesrndekı derslerine devam etti. Sorbon- ne'da 'RomanKuranu' üzerine hazırladığı dok- tora çalışmasını tamamlayama- dan, babasının ölümü üzerine Is- tanbul'a döndü. Türkiye'ye döndükten sonra bir süre gazetele- rin dış haberler servislerinde ça- lışan Hilav, 1961 yıhndan sonra serbest yazar ve çevirmen olarak çalışmayabaşladı. 1960'taTürkıyelşçiPartisı'nde görev aldı 'Meydan - Larousse', 'Büyük Laro- usse' sözlük ve ansiklopedilerinde redaktör ola- rak çalıştı. 'Yazko Felsefe' dergısini yönettı. 1959'dan başlayarak yazı ve çevirileri 'a', 'Yel- ken', 'Değişim', 'Ataç', 'Eylem', 'Yön\ 'Yeni Ufiıklar', 'Papirüs', 'Türkiye DefterT, 'Yazko Felsefe', 'Adam Sanat' dergilerinde yayımlandı. Yapıtlan: 'Edebiyat Yazıları', 'Felsefe: Top- lumculukve tnsan Problemleri', 'TürkiyeIşçiPar- tisi', 'Diyalektik Düşünccnin Tarihi',' 100 Soru- da Felsefe El Kitabı", 'Gerçek', 'Felsefe Yazüarı' (Eleştiri), 'Gerçeküstücülük', 'De', 'Dünya Ya- zarları ve Eserieri Ansiklopedisi' (Deneme). Hilav aynca A. Camus, 0. Wilde, S. Freud, J. P. Sartre, Diderot, M. Foucault gibi ünlü isimle- nn yapıtlannı dilımıze kazandırdı. Gazeteci Dengiz'in ilk romanı 'Baba Oğul ve Hayal', gerçek ve hayal arasında gidip geliyor Geriümdeyenibir isimVIİYASE tLKNUR b j j P Ü ^ ^ S • Alİyar DengİZ, OİağanÜStÜ serüvenlerin ardl küsü,TötonŞövalyeleri'nıntarıhi,Sta- Türk edebiyatı, 20 yıllı|k gazeteci Ali- yar Dengiz' in "çahşmania hakkını kııl- lanmasına" neden olan |<oşullara ve o koşulları yaratan kişıler^ şükran borç- lu. Zıra, macera-gerilimfve polisiye ro- man tarzında büyük bir açlık çeken edebıyatımız Ahmet Üıtıit dışında ye- ni bir yazar kazandı. Bu türden lıoşlanan okurların hayal gücünü zorlayacak ve onları fazlasıy- • Aliyar Dengiz, olağanüstü serüvenlerin ardı arduıca \aşandığı "Baba Oğul ve Hayal" ronıanında, tarihte yaşanan olaylarla bu olaylann kahramanlannın hayal gücüyle günümüze ve Türkiye'ye uzanan öykülerini müthiş bir gerilimle anlatılıyor. küsü, Töton Şövalyeleri'nin tarihi, Sta- lindönemi Sovyet Rusyası, Türkiye ve Kafkas cumhuriyetlerindeki yeraltı dün- yasının uluslararası ilişkileri gibi konu- larda ayrıntılı bılgıler de aktarıyor. la "gerecek" bir ronıan Dengiz. Doğan Yayıncıl 14 BabaOğul ve Hayal" adını taşıyan ro- manda gerçek ve hayal Gerçek olaylar ve bu o manlarının öykülerinden yola çıkan ya- zar, bu olayların sonrakı yazmış Aliyar k'tan çıkan ve kesten gizlenen oğlu Herman A'nın bakıcısıyla birlikte Almanya dışına çı- karılması ve yıllar sonra Töton Şöval- yeleri'nin Führcr'lerinin oğlunun izini sürmesı eksenınde gelişiyor. ıç ıçe geçmış. ayların kahra- ieyrinı ve kah- ramanlann akıbetini hayal gücüyle gü- nümüze ve Türkiye'ye taşımış. Romanda olaylar, II. Dünya Sava- şı'nın son günlerinde Addll HMer'in her- Töton Şövalyeleri, Hitler'in oğlunu yıllarca Güney Amerika'da boşuna ara- mışlardı. IV Reıch'i gerçekleştireceği umuduyla her yerde aranan Hitler'in oğ- lu, Nazi yöneticilerı tarafından daha güvenlı olacağı düşünülerek Kars'a bağlı bir Alman köyündeki soydaşla- rına emanet edilmıştı. "Kars'ta Alman köyü mü" diye so- ranlara Aliyar Dengiz, romanında ge- rekli bilgileri veriyor. Yazar, Hitler'in oğlunun Almanya'dan Kars'a götürülüşünde Köstence-Trab- zon deniz hattını kullanıyor. Sovyet denızaltılannca kuşatılan üç Alman denızaltısı Türk karasularına geçerek kendilerini batırmış, müret- tebatı da botlarla Türk sahillerine çık- mıştır... Herbiribaşh başma bir araştırma ko- nusu olan Hitler Almanyası, Karade- niz'de batırılan üç Alman denizaltısı- nın ve Kars'takı Alman köyünün öy- YILLIK BİS EMEK Okuru eğlendirırken bilgilendiren Aliyar Dengiz'in romanı, Hitler'in ge- rek satış rekorlan kıran "Kavgam" ki- tabı gerekse son günlerinin anlatıldığı "Çöküş" fılmiyle yenıden gündemde olduğu bir döneme denk düştü. Dengiz, romanı 2.5 yılda tamamla- dığmı da sözlerine ekliyor. Romanın bir numaralı kahramanı Akın Dedel'in de kendisi gibi "çalış- mama hakkını kullanan" işsiz bir ga- zeteci olması nedeniyle sık sık "Roman- daki işsiz gazeteci siz misiniz?" sorusu- na muhatap olan yazar, "Akın ben değilim, ama aramızda bazı benzerük- ler de yok değil" yanıtını veriyor. ARKABAHÇE YAYINLAR1 Çizgiroman 'YeniçaV artık Türkçe Istanbul Haber Servisi- ABD'de yayımlan- dığı zaman büyük ilgi gören, Türk kahrama- nın ülkesinin geleceği için mücadelesinı an- latan "Yeniçeri" (Janissary) adlı çızgi roman Türkçeye çevrildi. Arkabahçe Yayınları'ndan çıkan "Yeniçe- ri ve Adalet Birliği, Türkiye'nin Geleceğini Kurtarmak İçin Birlikte Sayaşıyor!" altbaş- lığını taşıyan kitabı, Koray Özbudak dilimi- ze kazandırdı. Yazarlığını Brian K. Vaug- han'ın yaptığı çizgi roman, Ankara'da dok- torluk yapan ve Türk bayrağı kıyafeti giye- rek elinde adaleti simgeleyen orak taşıyan Selma Tolon'un, Türkiye ve dünyayı ele ge- çirme planlan yapan general Kazım Anka'ya karşı savaşını anlatıyor. Ankara, Malatya, Izmit'te ve 1566'lı yılların Osmanlı tmparatorluğu top- raklarını gözler önüne seren kitap, yayımlandığı za- man, Türk basının- da "güncel olaylar- dan izler taşıdığı" ve "kurgusunun Büyük Ortadoğu Projesi ile benzer- likler taşıdığı" yo- rumları yapılmıştı. Koray Özbudak, kitabın önsözünde, belir- li zamanlarda gündeme gelen Yenıçeri'nin, çeşıtli spekülasyonlara ve hatta komplo teori- lerine konu olduğunu anımsatarak şöyle de- vam ediyor: "Biz de bu tarnşmalann daha sağ- lıklı yapümasmı ve insanlann kulaktan dol- ma bilgilerle değiL kaynak malzemeyi doğru- dan okuyarak fıkir edinmesinisağlamak ama- cıyla bu dergiyiyayımlamaya kararverdik. Tek kusuru, konu edindiği ülkeyi çok iyi bilmemek olan, naifve iyi niyetli bir öykü mü, büyük bir komplonun art niyetle yazdmış bir parçası mı?.. Önyargıya kapıhnadan Yeniçeri'yi oku- yun ve buna kendiniz karar verin." YABANCIASKERLERİN SÖZLERİ Büyükdestanın 'diğer'tanıklan ANKARA (AA) - "Uzak memleketin top- rakları üstünde kanlaruu döken kahranıan- lar: Burada dost bir vatanın toprağuıdasınız. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koy u- nasınız. Evlatlannı harbe gönderen analar, gözyaşlanmzıdindiriniz. F.vlaüannız bizim bağ- rımı/dadır. Bu toprakta canlannı verdikten sonra artık bizim evlatlarunız olmuşlardn;.." Ulu Önder Atatürk'ün böyle seslcndiği ya- bancı askerlerin 90 yıl önceki ıfadeleri, Kül- tür ve Turizm Bakanlığı'nın "Destan ve Abi- de: Çanakkale" adlı eserinde yayımlandı. Bugüne kadar yayımlanmamış belge ve fo- toğrafların da yer aldığı eser, Çanakkale des- tanında mertliği, cesareti ve centilmenliği gözler önüne seriyor. Eserın "BelgelerleEsir Ifadeleri" adlı bölümü ise ilgi çekici öğeler taşıyor. Bir esirin ifadesı şöyle: Yüzbaşı Liuetenant S.T. W.Goodwin (Avust- ralya Emperyal Forsu): "...Asker çekildiği gün sabahleyin uçuyordum. Makineme arız olan sakatuktan dolayı denize indim. Cammı kurtarmak için sahile doğru yüzmeye başla- dun. Pekziyade yorulmuş bir halde iken Tiirk- ler tarafindan kurtarıldmı." Canımız kızımız BERÇİN'imiz, Seni çok, ama çok özlüyoruz... ANNEN-BABAN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear