Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 15 EKİM 2005 CUMARTESİ
HABERLER
ANAVATAN'ın grup kurmasıyla TBMM'de dengeler değişecek, uzlaşma için daha fazla çaba gerekecek
AKP'nin işizorlaşacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
3 Kasım seçimlerinde oluşan 2 par-
tili TBMM tablosu, Anavatan Parti-
si'nin grup kunnasıyla değişecek.
ANAVATAN'h mılletvekilleri ihtisas
komisyonlannda yer alacak, TBMM
Genel Kurulu'nda grup olarak Ana-
vatan'a da söz verilecek. Bu durum
da bugüne kadar yalnızca CHP'nin
muhalefetiyle karşılaşan AKP'nin
işini büyük oranda zorlaştıracak. Ya-
sa tasanlannın yasalaşma süreci ya-
vaşlayacak. AKP, bazı yasalarda
CHP'nin yanı sıra ANAVATAN ile de
uzlaşma yolunu aramak zorunda ka-
lacak.
Anavatan Partisi'nin grup kurma-
sıyla TBMM'deki dengeler de deği-
şiyor. Yeni grupla birlikte ihtisas ko-
misyonlannın üye dağılımı değişe-
cek. TBMM yönetimi, yeni bir he-
• Anavatan Partisi'nin grup kurmasıyla TBMM'deki dengeler değişecek. AKP, bugüne kadar
yasa tasanlannı çoğu zaman CHP ile uzlaşarak genel kuruldan geçirirken; şimdi ANAVATAN ile
de uzlaşma yoluna gitmesi gerekecek. ANAVATAN'ın komisyonlarda temsil edilecek olması
nedeniyle tasanların yasalaşması gecikecek.
saplama yaparak komisyonlara Ana-
vatan'dan kaç üye geleceğini belir-
leyecek. ANAVATAN'dan bir mil-
letvekilinin TBMM Başkanvekili ya
da kâtip üye olma olasılığı bulunu-
yor. Bu karan TBMM Başkanlık Dı-
vanı verecek. Anavatan grup baş-
kanvekilleri, Danışma Kurulu'na gi-
rerek TBMM Genel Kurulu'nun be-
lirlenmesinde söz sahibi olacak.
Komisyonlardaki üye dağılımının
değişecek olması nedeniyle AKP'nin
yasama faaliyetleri konusunda işi zor-
laşacak. Daha önce Danışma Kuru-
lu'nda yalnızca CHP ile uzlaşma yo-
lunu arayan AKP, bu kez ANAVATAN
ile de uzlaşma aramak zorunda kala-
cak. Yasa tasanlannın komisyon ve
TBMM Genel Kurulu'ndaki görüş-
me süreleri uzayacak. Komisyonlar-
da, CHP'nin yanı sıra ANAVATAN'h
milletvekilleri de söz sahibi olacak.
TBMM Genel Kurulu'ndaki görüş-
meler sırasında ANAVATAN'a da
grup olarak söz verilecek. Bu durum-
da yasa tasanlan daha uzun süreçte
yasalaşabilecek.
Komisyonlarda birer ûye
TBMM Kanunlar ve Kararlar Ge-
nel Müdürlüğü yetkililerinin verdiği
bilgiye göre, komisyonlarda AKP'nin
birer üyesi düşecek. AKP'den boşa-
lacak üyeliklere ANAVATAN'h mıl-
letvekilleri gelecek. TBMM'de 17 ih-
tisas komisyonu bulunduğu, parti gru-
bunda da 3 grup başkanvekili olaca-
ğı dikkate almdığında Anavatan'ın
her milletvekili bir komisyonda ya
da grup yönehminde görev ahnış ola-
cak.
ANAVATAN, 8 uluslararası komis-
yon ve grup başkanhğına da üye ve-
recek. Bu durumda ANAVArAN'lı
milletvekilleri birden fazla yerde gö-
rev ahnış olacak.
TBMM'de Anavatan Partisi grup
yönetimine verilecek yer konusunda
EN BÜYÜK KAYIP CHP'NtN
Transferler
üç genel
başkan çıkardı
AYŞE SAYEV
ANKARA - TBMM'de 3 Kasım seçimlerinden bu
yana 36 AKP, CHP ve bağımsız milletvekili yer de-
ğiştirirken CHP'den istifa eden 3 milletvekili bağım-
sız olarak parlamento çahşmalannı sürdürüyor.
Transfer, 3 siyasi parti genel başkanı ve 1 siyasi parti
grubu doğurdu. Transfer trafiğinden en olumsuz et-
kilenen parti ise 3 Kasım'dan bu yana 22 milletvekili
kaybeden CHP oldu. CHP'den aynlanlardan Yaşar
Nuri Oztûrk parti kurup başına geçerken 4 milletve-
kili de SHP'ye katılarak bu partinin parlamentoda
temsilini sağladı.
CHP'nin 28 Ocak Kurultayı'nın ardından "partiden
kesüüikk istifa etmeyeceklerini" açıklayan 31 millet-
vekılinden Memduh Hacıoğlu, Muzaffer Kurtulmu-
şoğlu, Muhsin Koç>iğit ve Hüseyin Ozcan bu sözlen-
ne uzun süre sadık kalamayıp aynldılar. CHP'yi "an-
tidemokrathk" ya da "yeterince soicu ohnamakla"
suçlayan bazı isimler ise ANAVATAN ya da AKP
saflanna katıldı. Istifacı milletvekillerinin aynlırken
CHP'ye yönelttikleri eleştiri ve suçlamalar ile daha
sonraki siyasi rotalan şöyle oldu:
• Hakkı Akalın, Ahmet Ğüryüz Ketenci, Ersoy Bulut,
Mustafa Sayar, Züheyir Amber: İstifa karannı ortak
bildiriyle açıklayan milletvekilleri CHP'yi "oögarşik
yapüanma" içinde olmakla suçlayarak bu yapılanma-
nın giderek "anonim şirkete dönüştüğünü" savundu-
lar. SHP'ye geçen milletvekillerinden Züheyir Am-
ber, kısa süre sonra ANAVATAN'lı oldu.
Kemal Derviş: BM Kalkınma Programı Başkanlı-
ğı'na seçilince, milletvekilliğinden de istifa etti.
• Memduh Hacıoğhr. Solda yeni bir partiye ihtiyaç
olduğunu savunan Hacıoğlu, halen bağımsız.
• Zülfü Uvaneti: "CHP'nin solu ve muhakfeti temsü
etmediğini. yeni bir soi parti kurulması gerektiğmi"
savunarak istifa eden Livaneli halen bağımsız.
• Şevket Gürsoy: CHP'nin siyaset yaptığı bölgenin
sorunlannı çözmekte yetersiz kaldığuıı savunarak is-
tifa etti. Önce ANAVATAN'ın temasa geçtiği Gürsoy,
yakın çevresine "Erdoğan'ın ricasını laramadığr
açıklamasını yaparak AKP'ye katıldı.
• Muharrem Eskiyapan: Şişli Belediye Başkanı
Mustafa Sangül'e destek verdiği için kınama cezası
almasına tepki göstererek istifa etti. Halen bağımsız.
• Turan Tüysüz: Sangül ekibinde yer alan Tüysüz,
CHP'nin sosyal demokrat partilerde olması gereken
"parti içi demokrasryi yok ettiğini savunarak istifa
etti, bir süre sonra da ANAVATAN'a geçti.
• Nezir Nasıroğhı-Cemal Kaya-Atilla Başoğtu-Necdet
Budak: CHP içindeki ilk istifacı ve AKP yolculann-
dan oldular. Nasıroğlu, "Sol geçmişim yok, Zaten
CHP'ye değfl, AKP'ye daha yakındınT diyerek
CHP'yi "aüama tahtası" olarak kullandığını da itiraf
etmiş oldu.
• Yaşar Nuri Oztürk: Birikiminin halka ve ülkeye
hizmette daha etkin ve yogun biçimde kullanılacağı
vaadiyle girdiği CHP'de çok kısa bir süreden sonra
hayal kınklıklan yaşadığını savunarak istifa etti. Bir
süre sonra da Halkın Yükselişi Partisi'ni kurdu.
• Muharrem Doğan: Olağanüstü kurultaya çağn bil-
dinsının CHP grup toplantısında tartışıhnası sırasın-
da kendisine söz verilmemesi üzerine istifa etti. Bir
süre sonra da ANAVATAN'h oldu.
• Sebmi Yiğit: Yiğit, seçim bölgesinde halkın bek-
lentilerinin karşılanmadığını belirterek aynldı. ANA-
VATAN'a geçti.
• Muhsin Koçyiğit: CHP içindeki "en sessiz" isimler
arasındaydı. îlk çıkışını, Mustafa Sangül e destek ya-
pıp, parti yönetimini şaşırtarak yaptı. Istifasına bir
gerekçe göstermeyen Koçyiğit, artık ANAVATAN'h.
• Muzaffer Kurtıilmuşoğtu: Sangül ekibi içinde yer
alan ve partiyi antidemokratik ohnakla suçlayan Kur-
tulmuşoğlu, yaz aylannda "sosyal demokratian da B-
beraDeri de kapsayacak" bir merkez parti kurmak
için harekete geçti, ancak sonuç alamadı. İstifa etrik-
ten sonra jet hızıyla ANAVATAN'a katıldı.
• Hüseyin Ozcan: Olağanüstü Kurultay'dan bu yana
parti içindeki rahatsızlığı bilinen Özcan, istifa haber-
lerini uzun süre ısrarla yalanladı ve CHP'de mücade-
lesini sürdüreceğini söyledi. Sosyal demokrasiye ve
Altı Ok'a sahip çıkmaya devam edeceğini belirterek
ANAVATAN'a katıldı'
• Hüseyin Güler: "Sağa kaymakJa" suçladığı
'CHP'den istifa edip ANAVATAN'a katıldı.
da sıkıntı bulunuyor. AKP ve CHP
gruplarının ana binadaki tüm odala-
ra yerleşmesi nedeniyle mekân sıkın-
tısı yaşamrken. ANAVATAN'a ze-
min kattaki bir araştırma komisyonu
salonunun verihnesinin planlandığı
belirtildi.
Ancak ANAVATAN yönetimi,
burayı kabul etmeyi düşünmezken,
partiye daha geniş bir mekânın veril-
mesını ıstıyor. Geçen yasama
dönemınde 6 parti grubu bulunmasına
karşın herhangi bir sıkıntı yaşan-
mamıştı.
Ancak 3 Kasun seçimlerinden son-
ra bütün komisyon başkanlarına
makam odası verihnesi, danışman-
lara bile oda tahsıs edihnesi nedeniy-
le yer sıkıntı yaşanmış, DYP Genel
Başkanı MebmetAğar'a makam odası
verilememiştı.
Anavatan
Partisi Genel
Başkanı Erkan
Mumcu,
partisinin grup
kurması
üzerine dün
tüm nıillervekil-
leriyle birlikte
bir basın
toplanbsı
düzenledi.
Mumcu
konuşmasında,
"Şimdi,
Meclis'te üçüncü
ve özgün bir ses
var. Bu ses
milletinsesi
olacak,
sağduyunun,
vicdanınsesi
olacak. Sessiz
çoğunluğun sesi
olacak" dedl
(Fotoğraf:AA)
Mumcu: Tek seslilik bitmiştir
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anava-
tan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu par-
tisinin grup oluşturması üzerine "Artık
TBMM'de 3. ve özgün bir ses var. Tek seslilik
dönemi bttti" dedi. Mumcu, CHP lideri De-
nizBaykal'ın -İstifalarsh-asetteçürümeninüa-
desi" sözlerine tepki göstenrken de "MiBet-
vekülerime hakaret edene misliyle mukabele
ederim. Ondan sonra hiç kimse, sert vurdun,
diye yakmmasuı" açıklamasım yaptı.
Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan
Mumcu, partisinin grup kurması üzerine dün
tüm milletvekilleriyle birlikte bir basın top-
lantısı düzenledi. 7 ay önce bakanlıktan ve
AKP'den istifa ettiğinde "2 kutuplu siyasetin
seçeneksizlikyaratağın^bunabiralternatifya-
ratacaklannT söylediğini anımsatan Mum-
cu, "Şimdi, Meclis'te 3. ve özgün bir ses var.
Bu ses miDetin sesi olacak, sağduyunun, vic-
danuı sesi olacak. Sessizçoğuniuğun sesi olack.
Bu ses her şeye itiraz etmeyecek, her şeye 'ha-
yır' demeyecek. Ama bu ses iilkenin zaranna
olan durumlarda mahçup, sessiz durmaya-
cak" dedi. Mumcu, ilk grup toplantılannı ge-
lecek hafta çarşamba günü toplayacaklannı
bildirdi. "TBMM'de tek seslilikbitmiştir'' di-
yen Mumcu, "Bundan sonra bu Meclis'te ses-
sizierin, yoksuDann, gençlerin, mazlumlann,
kadınlann da sesi olacak" dedi.
Mumcu. "grubahayat veren" mılletvekil-
lerine teşekkür etti. "Her konuda sakin dav-
ranan biriyim,ama bir konuda sakindavran-
mayacağun'' dıyen Mumcu, "milletvekilleri-
ne kimsenin hakaret eOnesine izin vermeye-
ceğmi" bildirdi. Gazetecilerin Baykal'ın "si-
yasetteçürümenin ifadesi" sözlerini anımsa-
tarak yönelttikleri sorular üzerine de Mum-
cu, "Eğer çürümeye dair örnek verilecekse
ANA\ATAN dışuıdan yüzlerce örnek verile-
büir. Arkadaşlanmızuı güç, iktidar merkez-
lerine değil de kendilerinden fedakârhk bek-
lenen bir yere geüneleri herhaide bir şey ifa-
de ediyordur. Nasd bir yüreğe, demokrasi an-
la>ışına sahip olduklannı gösteriyor. Bunu
söjle>enler kendi durumlanna baksın. Bizim
eümizde ona buna peşkeş çekeceğimiz deviet
imkânlandayok" dedi. Mumcu, Hazine yar-
dımı konusundaki bir soruya da, "Maaİesef
iktidar partisi ile ana muhalefet partisi de-
mokrasiden o kadarnasiplerini ahnamışlarki,
aniaşoklan nadir konulardan biri Hazineyar-
dunı ile Ugüi konu oldu. Grup da olsak Hazi-
ne yanhmı konusunda durumumuz değiş-
meyecek" yanıtını verdi.
SAKAL-ISERİF IÇtN BÜROKRATISUÇLADI
Erdoğan: Ürdün
istedi ama vermedik
CHP LÎDERİ, BAŞBAKAN'I ELEŞTİRDİ
'Densizlik, Sakal-ı
Şerif'in getirilmesi'
ANKARA (Cum-
huriyetBürosu)- Baş-
bakan Recep Tayyip
Erdoğan, Merkez Ka-
rar ve Yönetim Ku-
rulu(MKYK) toplan-
tısında Sakal-ı Şerif
olaymın kendisinin ve Kültür
ve Turizm Bakanı Atilla
Koç'un dışında bir olay oldu-
ğunu belirterek "Bir bürok-
ratm işgüzarhğı" dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan,
Erkan Mumcu'nun Kültür
ve Turizm Bakanı olduğu dö-
nemde Sakal-ı Şerif'in Urdün
tarafindan istendiğini, ancak
verihnediğini behrtti.
AKP MKYK dün Başba-
kan Erdoğan başkanhğında
toplandı. MKYK üyelerinin
Sakal-ı Şerif ile ilgili sorula-
n üzerine Erdoğan,
iddialan "edepsJzfik"
olarak nitelendirdi.
Olaym, kendisi ve
Kültürve Turizm Ba-
kanı Atilla Koç'un
dışında geliştiğini be-
lirten Erdoğan, "Bir bürok-
raûn işgüzarhğı'' dedi. Erkan
Mumcu'nun Kültür ve Tu-
rizm Bakanı olduğu dönem-
de, Ürdün'ün, ülkelerine ya-
pılan bir cami ve müze için
Sakal-ı Şerif 'i istediğini kay-
deden Başbakan Erdoğan,
"Ürdün,vaktizamanmda efi-
nizde fazla miktarda Sakah
Şerif v^rsa bize verebûır mi-
siniz, diye talepte bulunmuş,
bununiçinkarşıhkhyaztşma-
lar yapümış, ancak Sakal-ı
Şertfverihnemiştir'' dedi.
YcargLtay'uıuyansı
AKP,
'yasaya9
sığındı
ANKARA (ANKA) - AKP,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
hğı'nın "tek yetkmm genel baş-
kanda toplanmasuun parti içi de-
mokrasiye aykm" olduğu yö-
nündeki uyansına 3 ay sonra ver-
diğı yanıtta, "demokrasilerde
hiç.bir halde tek kişrve yetki veri-
lemez şektindeki yaklaşnmn nes-
nettiğinden söz edilemez ama ka-
nun bize bu yetkiyi vemor" gö-
rüşünü savundu.
Yargıtay Cumhuriyet Başsav-
ANK\RA
(CumhuriyetBüro-
su) - CHP Genel
Başkanı DenizBay-
kaL Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan'm, Sa-
kal-ı Şerif konusunda "neyin
ohnadığmı" söylediğini an-
cak "neyinokhığunu" açıkla-
madığını belirterek, "Orta-
dabirdensizhkvarsaodaSa-
kah ŞeriTin ha\aalanma ge-
tirilmesidh-" diye konuştu.
hak'ın Kerkük kentinde ya-
şamını yitiren TRJ başkame-
ramanı Mustafa Ünal'ın adı-
nın, TRT Oran Sitesi'nin ya-
nuıdaki orman yoluna veril-
mesi nedeniyle düzenlenen
törene katılan Baykal, Baş-
bakan'ın Sakal-ı Şerif konu-
sunda önceki gün yaptığı
cılığı geçen temmuz ayında
AKP'yi, "milletvekili seçimle-
rinde merkezadayıgöstermeyet-
kisuıi parti genel başkanına ta-
mv^n* tüzük maddesinin parti içi
demokrasi ilkesine aykın oldu-
ğu uyansında bulundu. Başsa\-
cılığın uyansına 3 ay sonra ya-
nıt \eren AKP, tüzügünde itiraz
konusu olan maddelerin yasaya
aykın olmadığını savundu.
AKP'nin yanıtında şu görüşle-
re yer verüdi: "Konunun düzen-
"İddialar densiz-
Bk" şekkndeki açık-
lamalanna ilişkin
sorulan yamtladı.
Baykal, "Başbakan,
Sakal-ı Şerifkrizi>1eilgiliola-
rak neyin ohnadığını söylü-
yor da neyin olduğunu söyie-
miyor" dedi. Herkesin Başba-
kan'dan Sakal-ı Şerifkonusun-
da açıklama beklediğini ifa-
de eden Baykal, "Siirt'e gö-
türüuneyecekti de nereye gö-
türülecektL Hav-aalanı bir ye-
re götürmenin çıkış yeridir.
Başbakan çokgergin, sağı so-
lu suçluyor" diye konuştu.
Baykal, "SakahŞerifiSiirt'e
götürmek için getirtmemiş,
inandık. Nereyegötürmekiçin
getirtmiş, bununcevabmı bek-
Byoruz" dedi.
lenmesi parti tüzüğüne bırakd-
mıştn*. 'Demokrasilerde hiçbir
halde tek kışıye yetkı venlemez"
şeklindeki yaklaşumn nesneUi-
ginden, elbette ki söz edflemez.
Kanunda partinin yetküi organ-
lan arasında münhasır bir yetki
düzenlemesibulunmad^ma göre
koşuDara bağlanmış şeküdegenel
başkana kontenjan adayı beür-
leme vetkisiıün verümiş olmasm-
da kanun ve hukuka aykuınk
bulunmadığı görüşündeyiz.''
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Şiip Mucizedir Çünkü
Her gün yaşadığımız, sıradan bir yaşamdır. Bu,
hepimizin, herkesin gerçeğidir. Gördüğümüz, ken-
di değişimleri içinde hep aynı gökyüzü, yıldızlar
hep aynı yıldızlar, ağaçlar yine kendi değişimleri için-
de hep aynı ağaçlardır. Aynada (kısa ya da uzun erim-
li değişimleri içinde) gördüğümüz hep aynı yüzdür.
Fiziksel ya da toplumsal, yakın ya da uzak çevre-
miz hep aynı çevre; yiyip içtiklerimiz hep aynı şey-
ler; belii şeyleri dile getirmek için kullandığımız söz-
cükler hep aynı sözcüklerdir. Bu bıktırıcı liste böy-
le bıktınrcasına uzar gider. Sonra bir gün bir şair ge-
lir ve şöyle der:
"biryumaık vurdum dünden kalma bir şarkıyı da-
ğıttım"
Çünkü:
"hep aynı manzarayı kullanmaktan" bısıp usan-
mıştır...
Çünkü:
"hiç kullanılmamış maceralar peş/ncte"dir...
Attilâ llhan'dan söz ediyoruz.
• • •
Şiirini neden bu kadar çok sevdiğimi, bu şiirden
neden böylesine etkilenmiş olduğumu düşünüyo-
rum ve kitaplanna bir kez daha baktığımda bunu
bir kez daha anlıyorum: Hayatın bıktırıcı tekdüze-
liğine karşı bu yenilenme duygusundan, bu mey-
dan okuyuştan, yeni bir dilin içinde bu pırıl pırıl yı-
kanıştan...
Yukandaki dizeler "Kaptan"dan ve "ümitten ümit
kesilmez" adlı, çok daha az bilinen bir başka şiirin-
dendi. Ve belleğime şimdi unutulmaz "Ben Sana
Mecburum"dan, oraya kazınmış bir dize geliyor:
"Sana kullanılmamış birgök getirsem..."
Sevgiliye bundan daha eşsiz bir armağan olabi-
lirmi...
• • •
Yeni bir dilin içinde yıkanmak dedim... Şiir tam
da böyle bir şeydir işte... Yeni bir dil yapacaksınız.
Fakat "diliçinde dil" değü... Şainn işliğinde, yapay
olarak üretilmiş bir dil değil. Yaşamın içinden fışkı-
ran bir dil. Yaşanmışlıklardan, yaşanamamışlıklar-
dan, ama her durumda da yaşamın canlı dokula-
nndan özümsenmiş, damıtılmış, dövülmüş bir dil...
öyle ki, sözlüklerden ya da başkaca o tür kaynak-
lardan alıp işlediğiniz sözcükler, deyimler, başka dil
öğeleri de yaşam bulacak, canlanacak, damaria-
nna yeni özsular yürüyecek, ölü sözcük yığınlan ola-
rak kalmayacaklar...
Attilâ llhan tam olarak böyle bir şairdi.
Böyle bir şiir dili yaratabilmiş olan...
Bir yazımda onu "mucize şair" diye nitelememin
nedeni budur.
• • •
Çok gençken, ilk gençlik dönemlerimizde, hepi-
miz birer mucize olduğumuzu, mucizeler yarattığı-
mızı yadayaratabileceğimizı düşünüruz... Bu genç-
lik inancının ilk bölümü doğrudur. Insan bir mucize-
dir çünkü. Fakat bu mucize giderek kanıksanır, sıra-
danlaşır... Dahadaöte, mucize karşıtlığına, sıradan-
lık savunuculuğuna dönüşülür... Bir zamanların mu-
cizesi, şimdi yine biricik sandığı sıradan küçük dün-
yasının içinde yok oluşa doğru yol alır. Daha doğru-
su, yaşamıyordur zaten; nefes alıp vermekteyken
de yok olmuştur. Şiirin mucizesi burada işe karışır...
Şair, hayatı oluşturan ne varsa, bir iskambil destesi-
ni oluşturan kartları karıştınr gibi karıp kanştırır; ye-
ni oranlar, yeni biçimler, yeni görüş açıları, yeni duy-
gular, yeni heyecanlar yaratır onlardan; ve bir gün,
örneğin, şöyle bir dize çıkıverır karşımıza:
"elinin arkasında güneş duruyordu..."
Bu birkaç sözcük, alışılagelmiş oranlan, görüş açı-
larını değiştirmiştir artık. Ondan sonra yazılacak hiç-
bir şey onun gerisinde kalmamak zorundadır. En doğ-
ru, en haklı, en güzel duygu ve düşünceleri de dile
getirseniz, görme açınız yukarıdaki dizenin gerisin-
de kalmış ise, sıradan olmaktan kurtulamazsınız...
• • •
Sıradanlaşan insanın nefes alıp veriyor olması-
na karşın gerçek anlamıyla yaşıyor sayılamayaca-
ğı gibi, şiir ortamlan da yaşıyor görünmelerine kar-
şın sıradanlaşıp bitkisel yasama girebilir...
Bir gün mucize bir şair gelir, bir yumruk vurarak
dünden kalma bir şarkıyı dağıtır...
Insan ve şiiryenilenir; gerçek anlamıyla yaşama-
ya başlar...
Çünkü insan yaşamında olduğu gibi şiirin esasın-
daki mucize de bu yenilenme dürtüsünde gizlidir...
ataol b@cumhuriyet.com.tr
Faks:(0212)513 85 95
'SIZINTIALEV ALDF tDDtASI
Ankara'dapatlama:
20 araç hasargördü
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Malte-
pe'deki çok katlı oto-
parkta meydana gelen
patlamada 20 araç za-
rar görürken çevredeki
binalann da camlan kı-
nldı. Patlamanın uzun
süredir otoparkta duran
eski model bir otomo-
bilin benzin deposun-
daki sızıntı nedeniyle
meydana geldiği bildi-
rildi.
Otoparkın giriş katın-
da uzun süredir durmak-
ta olan, T.Ç.'ye ait 06
RA 185 plakalı otomo-
bilde dün patlama mey-
dana geldi. Otomobilin
çevresindeki 20'yi aşkın
aracın zarar gördüğü
patlamada. otoparkta
büyük çapta maddi ha-
sar meydana geldi. Oto-
park bitişiğindeki EGO
Genel Müdürlüğü ile
çevredeki bazı binalann
da camlan kınldı. Gü-
venlik önlemlerinin
almdığı otopark ve çev-
resinde, bomba imha
ekipleri köpeklerle ara-
ma yaptı. Ankara Em-
niyet Müdürü Ercüment
Yıhnaz da olay yerine
gelerek bomba uzman-
lanndan bilgi aldı. Pat-
lamada can kaybı ve ya-
ralanan olmadığını
bildirdi.
Can kaybı yok
Yıhnaz, ekiplerin in-
celemelerine ilişkin bil-
gi aldığını söyledi. Yıl-
maz. patlamanm kesin
nedeninin yapılacak in-
celemenin ardmdan or-
taya çıkacağını belirtti.
Patlamanm uzun süre-
dir otoparkta duran es-
ki model bir otomobilin
benzin deposundaki sı-
zıntının alev ahnasıyla
meydana geldiği bildi-
rildi. Patlamada evleri-
nin camı kırılan bazı
yurttaşlar panikle soka-
ğa çıktı.