29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
a HAZİRAN 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 17 ! £ Sinan Engin soruyor: tntihar nu edeyim? Haytr, iftUıar et! ElektronikpostKdeniz nhuriyetı n.tr www.denizsonw>om Tei: (L212.S12 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Kıyılar talana açılıyormuş... "Avnen. devletin malı deniz!" ArabeskDicle Üniversrtesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emrullah Güney: "Doğu ve Kuzeydoğu Karadeniz gezisi yaptık. Mayıs ortasmda Zigana'da kar yağıyordu. Ülkemizin güzelliklerini bir kez daha izleme fırsatı bulduk. Fakat, bir salgın hastalığa da tanık olduk. Otobüsümüz bir akaryakrt istasyonuna yanaşıyon tam biz otobüsten inerken dağı taşı inleten bir müzik yayını başlıyor. Ne müziği? Korkunç bir arabesk. Acaba, bunun adı ikram mı? Yapılan, müzik adı altında bir rezalet. Karayollannda akaryakrt hizmeti verenlerin ses kirtenmesi, gürültü konusunda algılamalan nedir? Sessizliğin çağdaş insan için en önemli bir gereksinim olduğunu ne zamart öğreneceğiz?" Mermer Akif Kökçe: "Taksim'in ara sokaklan NATO toplantısı için mermerte kaplanıyor. Nato kafa, nato mermer." I umhuriyetin ilk eğitimcilerinden ve Istanbul Üniversitesi'nin eski rektörlerinden Prof. Dr. Is- I mayıl Hakkı Battacıoğlu'nun (1887-1978) 1 1951 yılındaYeniAdamdergisindeyayımlanan "Softa Başkaldırmış" başlıklı yazısını Ali Y. Battactoğlu anımsatıyor: "Softa başkaldırmış, ortalığa saldınyor! Softa, Türk In- kjlabı'na saldırıyor, softa Kemalistlere saldınyor, softa Mustafa Kemal'e saidınyor! Softa laiklere dinsiz diyor, Kemalistlere komünist diyor, Atatürk'e bozguncu diyor! Dini, imanı, Müslümanlığı, ticaret metaı imiş gibi kulla- nan, kendi çalışmayıp asalaklar gibi başkalannın sırtın- dan geçinen, kendinden olmayan herkese 'dinsiz, ga- vur, komünist' diyen din düşmanı, iman avası, Müslü- manlık vurguncusu komünist yardakçısı softa! Padişahlann dalkavuğu, halifelerin kölesi, medresele- rin gediklisi, kara kaplı kitabın bekçisi, yosun kafalı, bay- kuş suratlı, şom ağızlı softa! Kuvvet görünce sinen, mey- dan bulunca başkaldıran, inkılap çağlannın yaltak köpe- Softa ği, bunalma çağlannın bozguncuları ardından giden, leş yiyen sırtlanı softa! Sağa bastın günah, sola bastın gü- nah, yedin günah, içtin günah, resim yaptın günah, mu- siki dinledin günah, tiyatro seyrettin günah diyen zevk ve sanat düşmanı softaJ Türk'ü Türk olarak, ayn ve ulu bir ulus olarak tanımayan, Türk'ü Arap'tan aşağı görüp, Araplaştırmak isteyen, Türk'ü Türkçe'yi aşağılayan, her yerde Türkçe yerine Arapça koyan, Türkçe'yi Arapça gi- bi söylemek için ağzını burnunu çarpıtan, Türklükten çı- kıp Araplaşarak soysuzlaşan, Türk ve Türklük düşmanı, soysuz softa! Softa! Komünist, nasyonalist ne demek ol- duğunu bilmeyen, öğrenemeyecek kadar kalın kafalı olan softa! Türk oğlu Türk, Müslüman oğlu Müslüman Alevilere, Kızılbaşlara .Tahtacılara 'dinsiz, gavur, zındık' diyen, bu din ve soy kardeşlerimizin vicdanına, hürriye- tine saldıran vicdan ve hürriyet düşmanı softa! Kadın düşmanı, gençlik düşmanı, ilim düşmanı, fen düşmanı, makine düşmanı, medeniyet düşmanı, ilerilik, yenilik düşmanı softa! Softa! Sen aşağılık bir ruh değil- sin, hem de aşağılık bir soysun! Bilmez olduğun zaman da, bilır olduğun zaman da softasın, dinli olduğun zaman da softasın, dinsiz olduğun zaman da softasın! Ey gerilik ve kulluk tarihinin tek başına kahramanı olan yobaz! Ey bilgisizliğin, görgüsüzlüğün, cansızlığın ve ölülüğün en büyük timsali! Ey yobaz oğlu yobaz! Baş- kalannın sırtından geçinmek için yaratıldın. Başkalannın derisine yapış ve derisini em! Softa em, şiş, patla! Yal- nız Ulu Atatürk'e, Türk ulusunun kutsallaşmış hatırala- nna dil uzatma, inkılap tarihine karşı köpek gibi uluma! Dinlilerin anklığı, dinsizlerin açıklığı vardır. Sende ne bu anklık ne de bu açıklık yoktur. Sende yalnız ikiyüzlülük, sinsilik vardır. Ey halk düşmanı, hürlük düşmanı softa! Hâlâ yüzün kızarmadıysa, al başını, git Anıtkabir'in taş- lanna çarpa çarpa parçala!" SESSİZSEDASIZ(I) Tıcaret yapmayan tüccar Başbakan! CHP Antalya Milletvekili Feridun Baloğlu'nun, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan hakkında verdiği ticari faaliyetleriyle ilgi soru önergesini, Başbakan adına Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin şöyle yanıtladı: Soru: Sayın Başbakan, "Ben ticaret yapmazsam, oradan para kazanmaz- sam bu maaşla geçinemem" şeklinde- ki açıklamanızı doğruluyor musunuz, yoksa amacını aşan bir ifade mi söz konusudur? Yanrfc Sayın Başbakanımızın ortağı olduğu ticari kuruluşların faalıyetleri devam etmektedir. Soru: Halen hangi şirketlerde hangi oranda pay sahibısiniz ve bu şirketle- rın kuruluş tarihleri hakkında bilgi ve- rir misiniz? Yanrt... Soru: Bir Başbakanın temel görevi ülke yönetimi olduğuna göre, zamanı- nızın bir bölümünü ticari çalışmalara ayırmanız doğru mu? Yanrfc Sayın Başbakanımız, Baş- bakan sıfatı ile fiili hiçbir ticari faali- L yetin içinde bulunmamıştır. Soru: Siz bu maaşla yani millet- vekili maaşı ve Başbakanlık ödeneği ile geçinemiyorsanız, asgari ücretle ya- şamak zorunda olanlann ve maaşlan dışında geliri olmayan kamu görevlile- rinin geçinebilmesi nasıl mümkün ola- caktır? Aynca milyonlarca işsizin bu- lunduğu bir ülkenin başbakanı olarak, bu insanlara ne öneriyorsunuz? Yanrfc... Yüksek Yerilim Hatb Filmın sonunu söylüyorum: Katıl, Amerika! erdincutku ı yahoo.com ÇED KÖŞESİ OKTAY EKİNCİ Boğaziçi'ne '2 B' Köprüsü "AKP Hükümeti Boğaziçi'ne 3. köprüniin. İstanbuTun etinde kalan son ormanhk bölge olan Sarryer-Yenimahalle ile Sütiüce- Acartabya (Beykoz) arasında in- şa edilmesi için düğmeye basü. Malezvahbir şirket,yapunma ta- Bpoldu..." Nliffiyet' in, 27 Mayıs 2004 gü- nü bınnci sayfadan verdiği bu haber çıktığından beri herkes ayakta... İstanbul un ıkı yakasını raylı sıstemle bağlayacak "Manna- ray"ın daha bırkaç hafta öncekı temel atma töreninden sonra; "Çok şûkürarük yeni bir köprü- ye asla gerek kalmayacak~" dı- ye sevinenler ise neye uğradık- lannı şaşırmış dunımdalar. Çünkü "demiryolu tüneli", saatte tek yönde 70 bin kişilik toplu taşıma kapasitesi ile şim- nine davet etti... Şimdi acaba Sayın Bakan, te- melini attığı Marmaray'ın resmi proje raporlannda bile "kesmlik- le gereksiz ve kente zarar verir_." denılen bu 3. köprü projesini ne- deneleştirmiyor?.. Bu soruya yanıt için de yine Milliyet'te aynı haberin yeraldı- ğı sayfadaki başka bir başlığa ba- kalım; U AKP Hükümeti 2B'de ısrar- h_" Bu başlığın altındakı haberde de Cumhurbaşkanrna ve Ana- yasa Mahkemesı'ne takılan; "ormanlann işgalcilere satişı" yasasının, bu kez "talancdara kuilanun hakkı verUmea" ile gerçekleştirilmek istendiği yazı- lıydı... Milliyet'in yazıişleri bilmem farkında mıydı ama bu "tasa" R. T. Erdoğan, belediye başkaıuyken "taayn-" demiştL. Binali Yü- dırım, Ulaştırnıa Bakanhğı görüşünü anİatmıyor... Zeki Ergezen, "minıar" olduğu halde susuyon. diki ikı köpriinün bıle rahatla- masını sağlayacak. Metro bağlantılanyla her yere en kısa sürede ve en uygar şekıl- de ulaşacak tstanbullular, Mar- maray istasyonlannda düzenle- necek otoparklara arabalannı da bırakarak, Boğaz köprülerini ra- hatlatacaklar... Peki, yıllann bihmsel etüdleri- ne dayalı bu gerçek, devletin üst düzey sözcülerince de belirtilme- sine rağmen şimdı yine bu "3. köprü siparişj" de neyin nesi? Sorunun yanıtı; "kararverici- lerin zekâ sonınu" olamayaca- ğına göre, Malezyalı şirkete gös- terilen "köprü yeri", orman tah- ribatı dışmda acaba başka "ne yaratabiHr T ' dersiniz 9 .. Binali Yıldınm ne diyor? Doğrusu bu soruyu önce U- laştırma Bakanı Binali Yıldı- nm'a sormak isterim. Mannaray'ın temel atma tö- reninden bırkaç gün önce. TRT'de konuktum. Projeyi ge- nel olarak desteklediğimizi; hat- ta geç bile kalındığını: Suri- çi'ndeki Yenikapı-Aksaray ak- tarmasımn surdışında Kazhçeş- me-Zevtinbıınıu bölgesinde dü- şünülmesı halinde tarihi doku- nun da korunacağını; aynca yi- ne bu projeyle 3. köprü dayat- masının da "nihayet* bıteceğini söyledım... Program biter bitmez, Ulaştır- ma Bakanı aradı ve teşekkür et- ti. Göriişlerimi çok beğendiğini ve İstanbul'u artık kurtaracakla- nnı söyleyerek temel atma töre- haberleri de 3. köprüde neden '^srar" edildiğini merak edenle- ri "ayduılatacak" şekilde verile- bilirdi... Çünkü, AKP'nin çok sevdiği işgal altındaki orman arazileri, işte tam da bu köpriinün kurul- rnak istendiği bölgedeler. KLöp- rüyle birlikte gerçekleşmesi ka- çınılmaz 3. çevre yolu ve yeni bağlantılar da 2-B arazilerinin "imar ve kendeşme alanına dö- nûşmesini" sağlayacaklar... Ya Erdoğan ve Ergezen? 3. köprü, R T.Erdoğan ın bi- le belediye başkanıyken "onay*- nı" taşıyan nâzım plandaki, Is- tanbul'un "kuzeyev-ayümamaa- nı" öngören temel ilkeleri "Malezya desteğryle" geçersiz kılacak... Yine Erdoğan'ın M planmuza aytan" diyerek karşı çıktiğı, ay- nı ormanlardaki Koç Üniver- atesi'ne ve villa sitelerine de "o- to-yol" servisi verecek... Böl- gedeki yasadışı imar rantı pazan "bereketine'' ise bereket katarak, "tabn ve srjTaset" ortaklığına öl- çülemez kazançlar sağlayacak.. Ama ben yine de en çok Bayındırhk ve Iskân Bakanı Ze- ki Ergezen'in böylesi bir "doğa cinayetine" nasıl hâlâ destek verebıldığine şaşıyorum. Çünkü. biliyorsunuz kendileri "minıar''dır ve öncelikle "kenti ve çevreyi" gözetmesi gerek- tiğini öğrenmeden, diploma al- ması da olanaksızdır... oekincia cumhuriyetcom.tr KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak ı turk.net ÇtZGİLlK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci ı mynet.com H A R B l SEMtH POROY semihporoyfa yahoo.com HAYAT EPtK TtYATROSU MISTAFA BÜYÜK YAZARIMIZ YASAK KEHAL: "BASIN KAN KAYBEDİYOR DEMtŞ?.. VALLA BENIM AKLIM ERMEZ AMA ĞÖRDU5UM SÜREKLİ . . KAYBETTÎSt!.. _L_l I L T I T TARİHTE BUGÜN ML MTAZARIKAN 2 Hazirtın ıcıcıc.mumtaz-arikan.com HENRY PURCELL'MN BERI.. 485? '06 8U6ÜH, ûtdLÜ İHGİÜZ. 8ESTECİSİ Sl/Z EDU/A&O CLSAIS. DOeOÜ. ÖZEL. gi£ KAÜZİK EĞİ- T/MÎ GÖRMEKSİZİKI k&KJpi ICEtipİKIİ Y€Tı'Ç- TfeecsK. OLAN EUSAIS, RoMAArritc ÇAĞDA İNGİLTERE'PeH SeSİKJİ DüYUIZACAICTtg, 17. YÜZY/L-DA yAfAYAA/ HENBY Pue.CELL(PÖfiSlL) DAM BERİ ULUSLARAŞASI S'R BESTECİ- S/İM GĞEJJUMEDİĞİ İNGİLTEfSE'DE, ELSAI?/ YETENE&İYLE BİE- TÜH. fZÖMESAMC YA- RAT ÇOtl İYİ B/S KEMANCr DA SAYILAM EL- GAR'tU EM ÇOK ^EI/İLEfJ YAPITI &E, "EMİ6MA \ZAHlATtOAJS" (BULArtACA Çff'T- LEMELeei') otACAiarı^r PANO DENİZ KAVUKÇUOĞLU Afyon'dan İzlenimler Geçen hafta caz festivali etkinliklerine katılmak üze- re iki gün Afyon'da, üç gün de Doğan Kitapçılık'ın ya- zartannın katılımıyla düzenlenen Edebiyat Günleri için Antalya'daydım. özgün adı "Afyonkarahisar Jaz Fes- tivali" olan caz buluşması bu yıl dördüncü yaşını kut- ladı. 24-28 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşen festi- valde yerii ve yabancı olmak üzere yer alan sekiz mü- zik grubundan ben ne yazık ki yalnızca üç Avusturya- lı, iki Burkina Fasolu ve bir de Senegalli müzisyenler- den oluşan "Sigi Finkel&African Heart" grubunun açı- lış konserini izleyebildim. Dünyanın önde gelen müzis- yenleriyle çalan değerli elemanlardan oluşan bu gru- bun müziği de kendisi gibi kültürel bir çeşitlilik sunu- yor. Geleneksel Batı Afrika davulu, güçlü caz ritimleri ve mistik Afrikaşarkılarının bir sentezi olan African He- art (Afrikalı Yüreği) siyah müzisyenlerin sahne perfor- mansıyla unutulmaz bir şölene dönüşüyor. Festivalin bir özelliği de geçen yıl verdiği konserle izleyenlerin belleklerinde iz bırakmış olan ve bu yılın mart ayında bir "uyuşturvcu cinayetTne kurban giden Yıldız Teknik Üniversrtesi Sanat Tasanm Fakültesi öğ- rencisi, müzisyen, şair Can Tanyeli'nin anısına dü- zenlenmiş olmasıydı. Konser salonunun sahnesine asılmış fotoğrafına bakarken, 26 yaşında aramızdan aynlan genç sanatçının geçen yılın başında çıkardığı "Lale DeHliği" adlı kitabtnda yer alan, "Refakatimde ge- be bulutlar, elimde birboş kafes, vardığım çocuk me- zanmda beni uykumdan uyandırmayın" dizelerini anımsadım. • • • Afyon, "yabancı'ya, "öteki"ne kolay gönül açmayan görece kapalı bir kent. Türkiye'nin en güzel ve en il- ginç doğa parçalanndan biri olmasının yanı sıra bir üniversiteye, şifalı su kaynaklanna ve çok zengin tari- hi zenginliklere sahip olmasına karşın turizme açılma- masının nedeni belki de bu "kapalı yaşam seçimi". Böyle olunca Afyon'dan daha büyük birçok kentin ko- lay kolay altından kalkamayacağı caz festivalini, üste- lik dördüncü kez gerçekleştirebilmek büyük bir başa- n. Bu başannın miman ise son dört yılda, kentte üç de klasik müzik festivali düzenlemiş olan sanat yönetme- ni Hüseyin Başkadem. Onu, aldığı kısıtlı desteklerle, canını dişine takarak büyük bir özveriyle yürüttüğü bu ömek çalışması için yürekten kutlamak gerekiyor. Adı yalnızca müziği çağnştırsa da caz festivali etkin- likleri salt müzikle sınııiı değil. Festival süresince kent merkezinde saydam fotoğraf gösterisi, karikatür ve müzik kitaplan sergisi ile kente bağh ilçelerin çeşitli okullannda öğrencilerie söyleşiler düzenlenıyor Bu yıl Sincanlılı, Çaylı, Şuhutlu, Ihsaniyeli, Bayatlı ilköğretim ve lise öğrencileri Türkiye'nin dört bir yanından gelen yazarlan, şairleri, ressamlan, heykeltıraşlan, müzisyen- leri, fotoğraf sanatçılannı, karikatüristleri, tiyatroculan okullannda ağıriadılar. Festivalin ilk iki günü ressam Yavuz Tanyeli, tiyat- ro sanatçısı Betül Anm, ressam Bedia Dipşo ve mü- zisyen Emin Fındıkoğlu ile birlikte Sincanlı'da biri li- se, diğeri ilköğretim okulunda, Çay'da da Anadolu Li- sesi'nde ayn sınıflarda öğrencilerle edebiyat, resim, heykel ve müzik üzerine söyleşiler yaptık. Avusturya- lı müzisyen Werner Wurm da bir trombon dinletisi sundu çoğu çevre köylerden gelmiş, okumaya, dinle- meye, öğrenmeye kararlı çocuklara. Okullann öğret- menleri ve müdürleriyle de konuşma olanağı bulduk. örneğin Sincanlı Lisesı son sınıf öğrencilerinden Dos- toyevski, Çehov, Yaşar Kemal okuduklannı duymak, Çay Anadolu üsesi öğrencilerinin üniversite ve yük- sekokullara kabul oranının yüzde 40'ın üzerinde oldu- ğunu öğrenmek, ülkemin yannlan adına umutlandırdı beni. Yüreğim aydınlanarak aynldım yanlanndan. Baş- ta Afyon Valisi Sayın Muzaffer Dilek olmak üzere bu buluşmalara olanak tanıyan tüm kamu yetkililerine, okul müdürlerimize ve öğretmenlerimize okul söyleşi- lerine katılan tüm yazar ve sanatçılar adına teşekkür ediyorum. Üniversite bu etkinliklere niçin ilgi göstermedi, niçin el uzatmadı, niçin kapılannı açmadı? Bunu bilemiyo- rum. Ama gözlerimin açılış konserini baştan sona iz- leyen üst düzey kent protokolünün arasında Kocate- pe Üniversitesi'nin rektörünü, güzel sanatlar ve eğitim fakültesi dekanlarını, öğretim üyelerini de aradığını söylemeliyim. Belki oradaydılardaben göremedim. Di- lerim öyle olsun. (e-posta: dkavukcuoglu " superonline.com) Faks:0212-234 68 73 BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Gaziantep yöresine öz- gü, taze so- ğan ve etle yapılan bir yemek. 2/ Kurusoğuk... Bir ışık ya da ısı kaynağın- dan yayılan ışınlann top- landığı yer. 3/ 9 Kadın giysi- lerinin etek ucu. kol gibi yerlerine verev kesilrniş kumaştan yapılan süs... Biret- kinliğin geçici ola- rak durdurulduğu süre. 4/ Makbul bir sıcak ülke meyve- si... Tarla sının. 5/ Afrika'da yaşayan bir antilop... Bedenin yaşam gücü. 6/Üç boyutlu sinema tekniği. 7/Bağışlama... " — gerdanmda siyah benler sıradu-" (Gevheri)... înce deri ya da ince kabuk. 8/ Ok, kargı gibi şeylerin ucundaki sivri demir... Japon lirik dramı. 9/ Siirt'in bir il- çesi... Içe doğmayla akla gelen yaratıcı duygu. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Tunceli'ye özgü bir cins tulum peyniri... Tan- ntanımaz. 2/ Atmosferin, yeryüzünden 80 km yükseklikte başlayan son tabakası. 3/ Küçük ya- pılı bir kanguru cinsi... Yaklaşık 12.000 yıl önce Pasifik'e gömüldüğüne inanılan. insanhğın ve uygarlığın anayurdu sayılan kıta. 4/Namaz çağ- nsı... Zorunlu gereksinme maddeleri için devlet- çe saptanan fiyat. 5/ Karagöz oyununda kullanı- lan kamış düdük. 6/ Bir nota... Kale duvan.. Bir soru sözü. II Kaz Dağı'nın antik dönemlerdeki adı... Hoşa giden duygulanım. 8/ Sıvas'ın bir il- çesi... Halk edebiyatına özgü, çoğunlukla dört di- zeden oluşan şiir rürü. 9/ San, ma\i ya da kırmızı çiçekler açan otsu bir bitki.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear