Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 20 MART 2004 CUMARTESİ
HABERLER
DU1NY4DA BUGUN Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin yoksul yurttaşlara hangi amaçla kömür ve gıda dağıttığı ortaya çıktı
ALİ SİRMEN
GS'de Nafile Seçim
Prof. Dr. Süheyi Batum Galatasaray üseli genç
bir kardeşim.
Onunla aynı yuvadan yetişmenin dışında da or-
tak yanlanmız var. Kendisiyle önce Galatasaray
Üniversitesi'nde o dekan, ben öğretim görevlisi
olarak, ardından Bahçeşehir Üniversitesi'nde, o
önce dekan sonra rektör ben öğretim görevlisi ola-
rak biriikte çalıştık.
Ikimizin de, kaynağını okulumuzdan, hatta bir
yıl okuduğumuz sınrftan alan Galatasaray kulü-
bünün tutkulu taraftarlan olduğumuzu söyleme-
ye gerek yok sanıyorum.
Aşağıdageniş özetini vereceğim yazısından da
anlayacağınız gibi, Sevgili Süheyl'in de, GS'ye
bağlılığı, satt duygulardan değil, aynı zamanda ora-
dayer bulduğunu düşündüğümüz değerlerin var-
lığından kaynaklaniyor.
Bugün bir süredir her şeyin vahim biçimde ters
ve yanlış gittiği Galatasaray Kulübü'nde seçim var.
Bu konuda günü gelince görüşlerimi yazmayı
düşünüyordum. Geçen hafta Suheyl Batum'un Va-
tan gazetesindeki köşesinde yayımlanan "GS 'den
bu kez farklı bir ders" yazısını okuyunca, görüş-
lerimin büyük bir bölümünü, çok akıcı ve çarpıcı
bir üslupla dile getirdiğini gördüm. Şimdi sözü
ona bırakıyonım:
• • •
"... Işlerbazı kişilerin GS'den para kazanmak
istemeleri ve yapılan hatalan, GS'de olmaması
gerekenlerigörmezden gelmeleri ile, yapılmamış
bir stadın sadece resimlerinin asıldığı ve yapıl-
mamış birstadın sözde koltuklarının, localannın
alkış kıyamet satıldığı toplantılarla başladı. Yapıl-
mamış stadın sadece resimlerine 'milyonlarca
dolar' harcayan sözde 'başanlı' başkanlar orta-
ya çıktı. Oyapılmayan stada milyonlarca dolarhar-
cadığını söyleyen başkanlara kucak açanlar, des-
tek verenlerle, bu milyonlarca dolar harcanırken
hiçbir haberi olmadığını iddia eden 2. başkan-
laria, yönetim kurulu üyeleriyle devam etti.
Türkiye'nin bu alandaki en önemli hukukçula-
n (Hayri Domaniç ile Oğuz Imregünj 'yapılmak
istenenAlGanlaşmasıbirtuzaktır.tefecilikanlaş-
masıdır' derken, onlan hiç dinlemeyen, 'onlarar-
tık yaşlandı, anlamazlar' diyenleri avuçlan patla-
yıncaya kadar alkışlayan Genel Kurul üyeleriyle
sürdü gitti.
...AİG ile anlaşmalaryapmakiçin aracılara mil-
yonlarca dolar vermekle, sonra da aldığından
daha fazlasını verip kurtulmaya çalışmakla ve bu
yapılanlan 'ne başarılı yöneticilerimiz var' diye al-
kışlayanlaha devam etti.
Bu duruma düşen her topluluk gibi Galatasa-
ray da değeherini kaybetmeye başlamıştı. önce
hukuk gitti, sonra saygı, sonra sevgi, onu vefa iz-
ledi; GS tarihinin en unutulmaz kişilehnden bih
olan 'Cesur Yürek Bülent'eyapılan inanılması güç
vefasızlık!
Maddi ya da manevi değerler bir kez gitmeye
başladı mı, önü alınamıyor. GS'nin 'Ada'sf, Ka-
lamış'ı Ali Sami Yen'i gitti. Basketbol, voleybol
kız takımlan gitti. Prestijigitti.. sonra futbol takı-
mı da gitti
... Çok üzüntülüyüm. 'Bu başanlan bir daha
yaşayamayız' diye değil, belki yaşanır. Ama 'bir
topluluk bu değerleri nasıl bu kadar çabuk kay-
bedebilir' diye üzgünüm...."
• • •
Süheyl Batum'un bu görüşlerine candan katı-
lıyorum.
Bu seçim gününde bu yazryı yazmamdaki amaç,
ne eski başkanlan, ne de bugünkü başkanı eleş-
tirmek.
Zaten orada çakılıp kalırsak, bu kısır döngünün
içinden çıkamayız.
Ama bir gerçeği görmemiz gerekir, birbirini iz-
leyen yönetim kurullarının ve başkanların büyük
çoğunluğu, eleştirdikJeri önceki dönemlerin sorum-
luluğunu taşımaktaydılar. Bunu ne kendileri itiraf
ettiler, ne de üyeler görebildi.
Amacım onlan da eleştirmek değil.
Çünkü burada Galatasaray'ın bütün üyelerinin,
bu arada tabii ki, benim ve Süheyl kardeşimin de
soaımluluk ve kusurlan var.
Bu koskoca camia, "O mu olsun? yoksa bu
mu?" tartışmalarını aşıp, "Bizi kim kurtanr?' so-
rusunu bırakıp, "Nasıl bir çözüm üreterek kolek-
tif bir yönetimle düze çıkanz" sorusunu sorma-
dığı ve bu yönde çağdaş çözümler üretecek pro-
jeleri oluşturamadığı, bunu yaşama geçirecek ku-
rumları işbaşına getiremediği için a'dan z'ye bü-
tün üyeleriyle sorumludur.
Galatasaray Lisesi'nin "Batı'ya açılan ilk pen-
cere "yani çağdaşlığayönelen ilkkurumlardan bi-
ri olduğu söylenir.
Yıllar önce, dostum Uğur Mumcu iie bugün ar-
tık yok olan Kalamış tesislerine gittiğimizde ağır
bir arabesk ile karşılaşmıştık. Uğur,
- "Batıya açılan ilkpencere"ye bak! diyerek, gül-
dü.
Telaşla atıldım.
- Uğurcugum, dedim, bugün rüzgârtersten esi-
yor, onu kapatıp, arka pencereyi açmışlar...
Yine öyle bir konumdayız galiba. Ve kabul et-
mek gerekir ki, biz Galatasaraylılar bu son ders-
ten fena halde bütünlemeye kaldık.
Anket sonucları mutlu etti
Erdoğan: AKP
aldı gidiyor
FARUKKIRIAY
YALOVA - Başbakan
Reccp Tayyip Erdoğan,
partisinı birinci gösteren
anketlerle ilgili olarak,
"Şunarmıyonız, şımar-
mayacağtz" dedı.
Erdoğan, Yalova Cum-
huriyet Meydaru'nda par-
tisince düzenlenen mi-
dngdehalkaseslendi. Ko-
auşması sırasında miting
alanındakilerın Deniz
Baykal aleyhine slogan
atmalan üzerine. "Hiçge-
rek yok. Hiç yormayın
kendinizL Değermi? Za-
ten Allah bizi yaratma-
mışolsaydısermayesikal-
mayacakb" diye konuş-
tu. AKP'yi birinci parti
gösteren anketlere de de-
ğinen Erdoğan şöyle de-
di: "AKP aldıgidiyor.Ta-
rihin en büyük neticesL
Bunlar bize asla rehavet
vermesin. Daha çok çab-
şacağız. Şımarmıyoruz,
şunarmayacağız."
Yardım değil siyasirüşvetMUSTAFAÇAKIR
ANKARA - AKP ilçe teşkılatlan-
nın, Melih Gökçek yönetimındeki
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin
kömür ve gıda yardımından yararla-
nan aileleri arayarak yann Ankara
Tandoğan'da yapılacak AKP mitin-
gine katılmalan çağnsında bulunup
oy istediğı ortaya çıktı. Ankara Ba-
nkent'te oturan Güngör Bektaş, ken-
disini AKP teşkilatından arayan ki-
şinin, ısrarla belediyeden yardım al-
dığını ıddia ederek "28 Mart'ta
AKP'yeov veripvermeyeceğini'' sor-
duğunu söyledi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi. ge-
çen aylarda özellikle Ankara'nın fa-
kir semtlerine bedava kömür ve gıda
yardımı yaprruştı. Kömür ve gıda yar-
dımından yararlanmak için başvuru-
da bulunanlann telefon numaralan
ve adresleri alınmıştı.
Aynı zamanda AKP'nin belediye
başkan adayı olan Melih Gökçek yö-
netimindekı Ankara Büyükşehir Be-
lediyesi, 11 Ekim 2003 ile 13 Ocak
MHP lideri Bahceli:
İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'dan savunma:
' Halkııı sılıhat, selamet ve refahı için'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - tçişlen Bakanı
Abdülkadir Aksu. CHP Ankara Milletvekili İsmafl
Değerti'nin bir soru önergesini yanıtlarken Ankara
Anakent Belediyesi'nin yardım paketleri dağıtmasının
"halkın sıhhat selamet ve refahını temin etme" amacım
taşıdığını bildirdi. Aksu, Değerli'nin bir soru
önergesini yanıtlarken alım ve dağıtımı anakent
belediyesi tarafindan ihale yoluyla yapılan gıda ve
yardım malzemeleri paketi hakkında da bilgi verdi. Bu
yardımlann kimlere, hangi kriterlerle verileceğinin
belediye meclisi tarafindan kararlaşunldığını
vurgulayan Aksu, bu pakette "d sabunu, paket banyo
sabunu, toz deterjan, bulaşık deterjaıu, pirinç, kuru
fasulye, mercimek, bulgur, nıakarna, sr\ı yağ, un. zeytm,
peynir, salça, tuz, kahvaltüık yağ ve tahin hervası"
bulunduğunu aktardı.
2004 tarihlen arasında 96 bin 271 ai-
leye toplam 48 bin ton kömür dağıt-
mıştı. Belediyenin şubat ve mart ay-
lanyla bırlıkte toplam 80 bin aileye
kömür dağıttığı tahmin edıliyor. Be-
lediyenin özellikle yoksul halka yö-
nelik bu yardımlannı hangi amaçla
yaptığı da ortaya çıktı. AKP'nin, An-
kara Tandoğan'da pazar günü yapı-
lacak mıtingı öncesinde kömür yar-
dımından yararlanmak için başvunı-
da bulunanlann evleri telefonla ara-
narak mitinge katılmalan istemyor.
AKP teşkilatından arandığını belir-
ten kişilerden bin de Batıkent'te otu-
ran Güngör Bektaş.
Bektaş'ın eşı Dudu Bektaş da kö-
mür yardımından yararlanmak için
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne
başMirmuş, ancak herhangi bir yar-
dım gelmemiş. Güngör Bektaş. çar-
şamba günü sabah saatlerinde telefo-
nun çaldığını. arayan kışinin eşi Du-
du Bektaş ı istediğini söyledi. Bek-
taş, yaşadıklannı şöyle anlattı:
"Eşimin evdeolmadığınısöylediın.
Bunun üzerine AKP'den aradıklan-
nı bildirdiler. Bana,'Siz belediyeden
yardım almışsınız' dediler. Ben 'Ha-
yır almadık' dedim. Telefondaki kişi
'Ama burada size teslim yapılmış gö-
züküyor" dedi Ben yine böylebir yar-
dım abnadığımısöyiedim.Bununüze-
rine bana, Burada imzanız var" de-
di. Sinirlendim. Yardını almadığımı-
ZL, alsak bile bunu o> karşıhğı mı ve-
recektinizdedim.Telefondakikişi ba-
na 'Neden kızıyorsunuz. Sadece
AKP'ye oy verip veremeyeceğinizi
söyleyebilirsiniz' dedL Daha sonra
da telefonu kapatn.n
Sincan'da oturan ve admı vermek
istemeyen bir kadın ise kendisini de
AKP Sincan tlçe Teşkilatı'ndan ara-
dıklannı söyledi. Telefondaki kişi-
nin kendisine pazar günü Gökçek ile
Erdoğan'ın Ankara Tandoğan'da mi-
tingi olduğunu ammsattığını dile ge-
tiren kadın, yaşanan diyaloğu şöyle
anlattı:
"Bana 'Bu mitinge katılacak mısı-
nız' diye sordular. Ben de 'Hayır ka-
tılmayacağım. Çünkü başka partiye
oy vereceğim' dedim. Bunun üzeri-
ne bana' Siz kömür ve gıda yardımın-
dan yararlandınız mı' diyesordu. Ben
de yararlandığımı söyiedim. Bunun
üzerine aynı kişi bana Bundan son-
ra Allah yardımcıruz olsun' diyerek
telefonu kapatn." AKP Sincan tlçe
Teşkilatı ıse böyle bir telefon görüş-
mesi yapılmadığını bildirdi.
'Hükümet
yıkılmak
üzere'• Ordu Belediye Meydanı'ndaki
mitingde AKP'ye yüklenen
Bahçeli. AKP hükümetinin
türbanı kullanarak iktidara
geldiğini. ancak sorunu çözmek
yerine siyasi istismar konusu
yapmaya de\am ettiğini söyledi.
ERDOĞAN ERİŞEN
ORDU - MHP Genel Başkanı Devtet
Bahçett, AKP hükümetinin yıkılmak
üzere olduğunu savunarak "Bugünkü
iktidarın ayağı yerden kesümiş, nereye
yıküacağı beüi değil" dedi. Bahçeli,
kamuoyuna açıklanan anket
sonuçlannın da gerçeği yansıtmadığını
belirterek "Bu kadar güçlüsünüz de bu
kadar seçim masrannı niye
yapıyorsunuz" diye sordu. Bahçeli,
Ordu Belediye Meydaru'nda
düzenlenen mitingde yaklaşık 6 bin
kişiye hitap etti. ANAP'tan istifa
ederek MHP'ye katılan ve yeniden
aday olan Ordu Belediye Başkanı
Fîkret Türkyılmaz a destek isteyen
Bahçeli, AKP'nin türbanı kullanarak
iktidara geldiğini, ancak sorunu
çözmek yerine siyasi istismar konusu
yapmaya devam ettiğini söyledi.
Bahçeli AKP hükümetinin yıkılmak
üzere olduğunu da belirterek şöyle
devam etti: "Başbakan geçiminin
derdine düşmüş. Ulkeye gelmiş bir
başbakana kaç lira maaş aldığını
soruyor ve sonra da Benımkı çok az'
diyor. Sen o başbakana maaşuu
soracağuıa onun ülkesindeki asgari
ücreti sor! Emekü kaç ura maaş ahyor,
onu sor! Bugünkü iktidarın ayağı
yerden kesümiş, nereye yıküacağı betti
değü. Bu baş dönmesiyie Türkiye'yi bir
felakete süruklemeden nereye
yıküacaksa yıküsm." Bahçeli
konuşmasının son bölümünde de
AKP'yi birinci parti olarak gösteren
kamuoyu anketlenru eleştirerek, "Bu
kadar güçlüsünüz de bu kadar seçim
masrannı niye yapıyorsunuz? Bu
anketler gerçeği yansrtmıyor. Gerçek
sonuç 28 Mart'ta çıkacak" dedi.
ÎĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Mehmet Ağar:
Anketeyanıtı
halk verecek
MEHMET MENEKŞE
AMASYA - DYP Genel Başkanı
Mehmet Ağar, önceki gün açıklanan
seçim anketlerine tepki göstererek "Bu
anketi yapnranlar 29 Mart sabahı
anketlerin neticesini halktan tokat gibi
alacaklanhr" dedı. Yavuz Selim
Meydanında düzenlenen mitingde
konuşan Mehmet Ağar, bazı çevrelerin
geçmiştekı hizmetleri nedeniyle
kendisini, siyasi hizmetleri nedeniyle
de DYP'yi silmeye çalıştığmı iddia etti.
Hükümetin başansız olduğu görüşünü
tekrarlayan Ağar, tanm kesiminin zor
durumda olduğunu, kapanan işyeri
sayısında artış bulunduğunu, esnafa ise
vergi memurlan tarafindan matrah
arttınmı için baskı yapıldığını belirtti.
Konuşmasmda, seçim anketleriyle
ilgili çalışmalara da değinen Ağar.
sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim
ankederimiz kummlara yapnnhnaz.
Biz Anadohı'yn kanş kanş gezeriz, tşte
gördüğünüz bu coşku, bizim anket
sonuçlanmızdır. Oturduğumuz yerden
holdinglere anket yapormayız, Bu
anketi yaptirarüar 29 Mart sabahı
anketlerin neticesini halktan tokat gibi
alacaklanhr. Medyayı susturmakla,
holdinglerin emrinde çalışmakla
vatandaşa şirin görünemez."
Bahçeşehir'de kümes ve mezarlık merkezlerine kayıtlı yaklaşık 1400 seçmen tespit edildi
Sanchğa salıte seçmen gölgesî düştü
• Ortaköy'deki
Mecidiye
Mahallesi'ndebir
apartmana gelen
ikinci seçmen
bilgi kartlan,
apartman
sakinlerini şaşırttı.
Bahçeşehir'de ise
1400 taşıma
seçmen kaydeden
sahtekarlâr bir
kümese 30 kişi
sığdırdı.
EBRU ERDOĞAN
Türkiye yerel seçimlere gün-
ler kala, her seçim öncesinde
gündeme gelen "mükerreroy"
sorunu ile bir kez daha karşı
karşıya kaldı. Beşiktaş Orta-
köy'deki Mecidiye Mahalle-
si'ndebirapartmanagelen ikin-
ci seçmen bilgi kartlan, apart-
man sakinlerini şaşırtırken Me-
cidiye Mahallesi Muhtan topu
ilçe seçim kuruluna, ilçe seçim
kurulu da Yüksek Seçim Kuru-
lu'na attı. Bahçeşehir'de ise kü-
mes ve mezarlık merkezlerine
kayıtlı yaklaşık 1400 taşıma
seçmen tespit edildi.
Beşiktaş Ortaköy'deki Me-
cidiye Mahallesi'nde bulunan
bir apartmana seçmen bilgi kart-
lannm gelmesinin ardından,
farklı isimlere ait yeni seçmen
bilgikartlan geldi. Apartmansa-
kinlerinin, yıllardır aym bina-
da oturmalan nedeniyle, bu du-
rum şaşkınlığa yol açtı.
Mecidiye Mahallesi Muhta-
n Sabit Akgün'ün bilgisayar
kayıtlanndabu isimlere ait ika-
metgâh adreslerine rastlanmaz-
ken Akgün kendilerinin konu-
dan haberdarolmadıklannı öne
sürdü. 1998 yılında kayıtlann
yenilendiğini ifade eden Ak-
gün, bunun kanşıklığa neden
olabileceğini, fakat sağlıklı bil-
ginin ilçe seçim kurulundan alı-
nabileceğini söyledi ve sorum-
luluğu ilçe seçim kuruluna yük-
ledı.
Bahçeşehir'de de yaklaşık
1400 taşıma seçmentespit edil-
di. Bu seçmenlerin 250 si me-
zarlık merkezinde, 30 kişi de Ye-
şiltepe'de birkümese kayıtlı gö-
züküyor. Ardıçlı Evler Mahal-
lesi'nde Bahçeşehir 2. Bölge
Muhtan Selahattin Paker ve
Belediye Başkanı Kemal Ay-
dın tarafindan sahte ve taşıma
seçmen kaydı yapıldığı iddia
edilirken CHP'li Bahçeşehir
belediye başkan adayı Mehmet
Polat, bu kişiler hakkında Bü-
yükçekmece Cumhuriyet Baş-
savcılığı'na ve Büyükçekme-
ce Kaymakamlığı'na suç du-
yurusunda bulunulduğunu söy-
ledi. Belediye başkanı ile muh-
tar haklonda 2 ile 5 yıl arasın-
da hapis cezası istendi.
3 Kasım seçimlerinde mü-
kerrer oy kullandığı gerekçe-
siyle, 1372 kişi hakkında top-
lam 541 dava açılmış, sonuçla-
nan 206 davada 56 kişi mahkûm
olmuş. 106 kişi beraat etmişti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Basın Konseyi, gazeteci meslek-
taşımız Burcu Göksüzoğlu'nun
Hürriyet gazetesinde yayımlanan fo-
toğrafı için yaptığı başvuruyu hak-
sız bularak reddetti. Konu gazete-
lere daha önce yansıdı. Ancak yine
de tartışmayı anımsamakta yarar
var.
Burcu Göksüzoğlu geçen aralık
ayı içinde bir konferans sırasında,
Rusya Federasyonu Olağanüstü ve
Tam Yetkili Büyükelçisi Aleksandr
Çemişev'e soru sorrnak için eğilmiş-
ti. Bu sırada görünen iç çamaşın,
meslektaşı foto muhabiri Hüsnü
Savaş tarafindan görüntülendi. Hüs-
nü Savaş çektiği bu fotoğrafı gaze-
tesi Hürriyet'e götürdü. Hürriyet ga-
zetesi de Burcu Göksüzoğlu'nun bu
görüntüsünü yayımladı.
Bir gazeteci bu durumda ne ya-
par, meslek örgütlerine başvuruda
bulunur. Göksüzoğlu da bunu yap-
tı ve Basın Konseyi'ne başvurdu.
Bu fotoğrafı çeken gazetecinin ve ga-
zetenin kınanmasını istedi. Basın
Konseyi de bu başvuruyu yerinde
Basın Konseyi Karan Üzerine
bulmadı ve şu karara vardı: "Şikâ-
yet konusu haber ve fotoğrafın ba-
yan muhabirBurcu Göksüzoğlu 'nu
aşağılayıcı unsurlartaşımadığı, mu-
habirin görevyaptığı biryerde özel
yaşamın söz konusu olamayacağı,
gazeteciliğin sıfatına gölge düşü-
rebilecekbirdavranış veya insani de-
ğerleri incitici biryayın bulunmadı-
ğı görüşünü benimseyerek..."
Basın Konseyi Yüksek Kurulu'nun
bu kararı almasına katılan heyette
acaba hiç kadın üye var mıydı? Çün-
kü, ben Cumhuriyet gazetesindeki
bütün kadın meslektaşlarıma sor-
dum. Onlann tamamı, Burcu Gök-
süzoğlu'nun tacize uğradığını dü-
şünüyorlardı. Hepsi, Hürriyet gaze-
tesindeki fotoğraftan da, Basın Kon-
seyi Yüksek Kurulu'nun kararından
da "incinmişlerdi".
Kaldı kr, eğer Burcu Göksüzoğlu,
Hürriyet gazetesinde yayımlanan bu
fotoğraftan incinmişse, -ki dilekçe-
siyle bu tepkisini dile getiriyor- tar-
tışılacak bir şey kalmamıştır. O fo-
toğraf, Burcu Göksüzloğlu'nu da
bütün kadın gazetecileri de incit-
miştir. Bu karar için yeterli nedendir.
Aynca, Hüsnü Savaş'ın savunmasın-
da dile getirdiği "Birgazetecinin ka-
musalgörev olan gazeteciliğiyapar-
ken kıyafetinin kamuya açık yerie-
re uygun olması gerekir" sözleri ise
basına egemen olan erkek egemen
bakış açısının tipik bir ifadesidir. Ka-
dınlann nasıl giyineceğine de erkek-
ler mi karar verecekler?
Basın Konseyi, karannda bu fotoğ-
rafın özel yaşamla bir ilgisi yoktur di-
yor. Nasıl yoktur: Burcu Göksüzoğ-
lu, işini yaparken her erkeğin ve ka-
dının başına gelecek şekilde isteme-
diği halde sırtı açılıyor. Bu fotoğra-
fın çekilmesi basın meslek ilkeleri-
ne aykındır. Çünkü Burcu Göksüzoğ-
lu'nun böyle bir fotoğrafın çekilme-
si için onayı yoktur. Fotoğrafın ya-
yımlanmasında bir kamu yararı da
bulunduğu iddia edilemez. Ortada
açıkça, erkek egemen bakış açısıy-
la bir kadın gazetecinin iradesi dı-
şında ve ondan habersiz bir fotoğ-
rafı yayımlanmıştır. Bu bir meslek
ayıbıdır.
Doğru olanı Hürriyet gazetesi yö-
netiminin ve foto muhabiri Hüsnü Sa-
vaş'ın meslektaşları olan Burcu'dan
özürdilemeleriydi. Haydi bunuyap-
madılar, hiçolmazsa, Basın Konse-
yi bu yapılanı kınamalıydı. Dünkü
Sabah gazetesi, konuyu gündeme
getirirken kararı sorduğu bütün ka-
dın gazeteciler, toplu olarak bu ka-
rara karşı çıkıyoriardı. Demek ki, bu-
rada kadın gazetecileri inciten bir
durum söz konusu. Gönül isterdi ki,
Basın Konseyi'nin erkek üyeleri, bir
incelik gösterip bütün erkek gaze-
teciler adına Burcu Göksüzoğlu'nun
incinmesini hafifletecek bir karar al-
malıydılar. Ne yazık ki bu inceliği
gösterememişler.
Basın Konseyi karar alırken bazı
meslek ilkelerine atıfyapmış. Ben de
bazı ilkeleri onlara anımsatmak is-
tiyorum. Gazeteciler Hak ve Sorum-
luluk Bildirgesi'nin 7. maddesi şun-
ları söylüyor: "Gazeteci, kamuya
mal olmuş bir şahsiyet Me olsa,
halkın haber alma, bılgilenme hak-
kıyla doğrudan bağlantılı olmayan
hiçbir amaç için, izin vehlmedikçe
özel yaşamın gizliiiği ilkesini ihlal
edemez."
Burada birkaç söz de Sabah ga-
zetesi için söylemek gerekiyor: Ba-
sın Konseyi'nin, gazetecileri inciten
karannı haklı olarak eleştirel bir ha-
berle duyurmuşlar. Ancak bu habe-
ri duyururken kullandıklan G string-
li kadın fotoğraflan da, bir başka
meslek yanlışını içeriyor. Acaba bu
fotoğraflar Burcu Göksüzoğlu'na ait
mi diye soranlara rastladım.
Basın Konseyi'nin karan yanlıştır.
Hürriyet'in bu yayını kınanmaJıydı. En
azından kadın meslektaşlarımıza
saygı için bu gerekiyordu.