02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 0 MART 2004 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ünlü sanatcılar İstanbul'da Mozart Günleri bugün başlıyor Kültür Seryisi - Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Ülker Mozart Günkri bugün başlıyor. 31 Mart'a kadar Harbıye Askeri Müzesi ve Iş Sanafta devam edecek etkinlığin açılış konserinı geçen yıl müzikseverlenn büyük ilgı gösterdıği Musica VTva Oda Orkestrası ve Alexandre Rudin verecek. Harbiye Askeri Müzesi "nde saat 20.00'de düzenlenecek konserin ardından Türk sanat musikisi sanatçısı Meral Uğuriu, Türk musikisinin ünlü bestecilerinden Sadullah Ağa'nın ünlü Beyatı-Araban faslının dört yapıtını seslendirecek. Moskova Konservatuvan'nda eğitim gören ve yaşlan 10-14 arasında değişen beş harika çocuğun vereceklen gündüz konserinin renk katacağı Ülker Mozart Günleri'ne katılacak diğer orkestra ve sanatcılar ise ChDingirian Kuartet Chnstoph Spendel, Ratko Delorko, Hollandalı ünlü soprano Renate Arends, piyanist Andreas Fröhhch, Salzburger Hofmusik. Wolfgang Bnınner \ e dünyanın en ünlü forte-piyanistlennden Andreas Staier SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk MOI ö KARAYEL Dev-Yol davasının temyiz duruşması, sanıklann 465 klasörlük dosyadan kopya almalan için mayıs ayına ertelendi Çeyrek asırbk dava fotokopiye takddıANK<VRA (Cumhuriyet Bürosn) - 12 Eylül dönemının büyük davalanndan olan ve çeyrek asırdır süren Dev-Yol davası- nın temyiz duruşması. Yargıtay'da yapıl- dı. Sanıklann 465 klasörlük dosyadan fotokopı almalan için dunışma mayıs ayına ertelendi Sanıklardan Cahit Akçam, 24 yıldır süren adaletsizliğin sıvil yargı eliyle de sürdurulmek ıstendiğını söyledi Akçam. "Hukuk herkese lanmdır. 12 Evlül huku- ku sürdürülemez*" dedi 12 Eylul'den sonra Ankara 1 No'lu Sı- kıvönetım Mahkemesrnde 1982'de 574 sanıkla başlayan ve son olarak Ankara 6 Ağır Ceza Mahkemesf nın 20 sanık hak- kında müebbet ağır hapis. 2 sanık hak- kında da 16 yıl 8'er ay ağır hapıs cezası verdığı Dev-Yol davasının temyiz duruş- ması Yargıtay 11 Ceza Daıresi'nde ya- pıldı Temyiz duruşmasına sanıklar ve sanık avukatlan katıldı Yargıtay 11 Ceza Daıresı Başkaru Er- san Ülker. bazı sanıklann ve sanık avu- katlannın 465 klasorden oluşandava dos- yasındakı bılgı ve belgelerle ilgıli foto- kopı almak ıstedıklerim belırten dilekçe verdiklennı söyledı Heyetin bu ıstekleri olumlu karşıladı- ğını kaydeden Ülker. Yargıtay 1 Başkan- lık ve Ankara Barosu'nun işbirlığıyle Yargıtay'm ek binasındaki bir odada bu- lunan kİasörlerden istevenlerinmesai sa- atleri içinde fotokopi alabıleceklennı. bu konuda gereklı desteğın venleceğıni ıfa- deettı. Bazı sanık avukatlannın klasor sayısı- nın fazla olduğunu, sürenin yetmeyece- ğini ıfade etmeleri uzerine başkan Ülker, süremn yeterli olduğunu belirtti Sanıklardan Yaşar Kambur'un. 465 klasörlük dosyadan alınacak fotokopiye venlecekparanın yüksek olacagını, bu pa- rayı veremeyeceğinı söylemesi üzenne başkan Ülker. "Hepsini almak zorunda değilsiniz. KendinizJe Ugili bölümleri ala- caksııuz" dedı Duruşmanın ardından Yargıtay'ın çı- kışında açıklama yapan sanıklardan Ca- hıt Akçam.davadaki klasor sayfasının gerçekte 471 olmasına karşın Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nden 465 olarak gondenldığını ılen sürerek, bu eksıkle venlecek karann usule ve hukuka aykı- n olacağıru savundu inizden, evinizden, Türkiye'nin ya da dünyanın herhangi biryerinden, Çalışanlarınıza ait sigor+a prim belgelerinizi ve ödemelerinizi artık intemetten yapabilecebiniz, SIZE OZEL SSK ŞUBESI.;.<»-* 'Şaşkın Aşıklar' Başrollerini Sibel TtımagöL Şahnaz Çakıralp, Devrim Saltoğlu, Asunıan Dabak ve Ali Başar'm paylaşbğı "Şaşkın Âşıklar" isimli üyatro oyununun galası Sadri Ahşık Tiyatrosu'nda yapıldi. Çapkınhklannı eve taşryarak kanşıkbk yaratan evti bir çiftin hjkâyesini anlatan oyunun galasına Kerem Alışık, Atilla Dorsay, Çolpan İlhan, Haht Krvanç, Hıncal lluç gibi birçok ünlü isim kaüldju Oyunun bitiminde konuşan Sibel TurnagöL kendisine bu teklifı sunan Kerem AhşüVa teşekkür ettiğini beiirterek "Tiyatroya devanı etnıeye karartryım, bu gecenin en muthı insanı benim" dedi Tiyatroya yülannı veren bütün isimlerden tam not alan Sibel Tumagöl'ün performansı dikkat çekkiydi. (Fotoğraflar: ALPER KIZILTAN)" ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Seçimler... Şunun şurasında bir hafta kaldı ama; "yerel seçimler" konusunda, kafam hâlâ netleşmedi. Oysa kı eskiden, "karanmı" bir hafta kala çok- tan vermış olurdum. Aslında, kafam çok kanşık da değil. Fatih ilçe~ sinde oturuyorum ve ilçe belediye başkanlığ! için, SHP adayı Cihat Başar'a oy vereceğim. Belediye meclisi için oyum hıç değişmez bir bi- çimde, CHP'ye. CHR Atatürk'ün kurduğu parti- dir. Fakat bazı arkadaşlarımız, "Atatürkçü Parti" ifadesini kullanıyortar ki, bunun çok yanlış bir şey olduğunu düşünüyorum. Türk siyasal yaşa- mında, Atatürk'ün kurucu olduğu tek parti CHP'dir ama, çok sayıda "Atatürkçü Parti" var- dır. (Çok şükür...) • • • Şışli'de yaşasaydım, oyum Sangül'e idi; Ka- dıköy'de yaşasaydım, gözü kapalı Selami Öz- türk'e oy verirdım. Beşiktaş'ta oturuyor olsay- dım, oyum Yusuf Namoğlu'na giderdi... Fakat seçımlerın genel sonuçlan konusunda, kafamda cıddi belirsızlikler var ve doğrusunu ıs- tersenız, ciddi endişeler duyuyorum. Şimdiderr "havayı germeye" çabalayanlann, seçım sonuç- lan karşısında neler yapabileceklerini düşünmek bile ıstemiyorum. Bu "köşede"; 28 Şubat "harekâtını", sonuna kadar destekledığimı ve bu desteği, günümüze kadar sürdürdüğümü bilirsiniz. Fakat sonu belir- siz "fişlemelerin" nelere yol açabileceğini dü- şünmek, tüylerimi ürpertiyor. Korkanm, bundan önce defalarca izlediğimiz bir senaryoyu, yeni- den gündeme getirmek ısteyenler var. Fakat gü- nümüz dünyasındakı "değişimi" anlayamayan- lann: Avrupa'nın kıyıcığındaki bir Türkiye'de, 12 Eylül gibisınden kepazeliklerin, bir kez daha ya- şanamayacağının bilincinde olmalan gerekir. Bu ülkede kimileri, kendini halkın üzerinde gö- rüyor ve halkı ıstediği gibi yönlendireceğıni zan-* nediyorsa; bu "zanlarının" sonuçlarmı, çok iyi düşünmek zorundadırlar. Bu ülkede yaşanabile- cek en büyük felaket, bir ıç savaş ve bûnun so- nuçlandır. • • • Sayın Deniz Baykal'a da kendimce hep "sa- hip çıktım" ve gene kendimce hep savundum. Fakat son dönemdeki bazı çıkışlarını içimize sin- dirmemizin mümkün olamayacağını düşünüyo- rum. özellikle; "Imralı'da hazırlanan listeler" konu- sunu dile getirmesinı asla "tasvip" etmiyorum. SHP gıbı, çok saygın isimlerin yer aldığı ve siya- set yaptığı bir partiyi eleştirmenin başka yollan olsa gerek. Insanın böyle dehşet verici bir it- hamda bulunabilmesı için, elinde çok ciddi ka- nıtlar olması gerekir. Böylesine "afaki" ifadeler ciddi bir siyasetçinin sorumluluk duygularıyla bağdaştınlamaz. • • • "Birieşik Sol" üst kimliği çerçevesinde, önü- müzdeki yerel seçimlere katılan partilerin tümü, devletimizin yasalarına uygun olarak kurulmuş olan ve bu yasalar çerçevesinde kalan partiler- dir. Ister beğenirsiniz, ister beğenmezsiniz. Be- nim hoşuma gitmeyen kimi "çıkışlar" da oluyor ama hiç kımse, benim hoşuma gitmek zorunda degıl. Demokrasi budur... Aynca o partilerin sempatizanlarının bir bölü- münün, benim "çıkışlanmdan" hoşlanmadıklan- na emınım. Peki şimdi ne olacak? Birbirimize mi gireceğiz?.. • • • Doğrusunu istersenız, Sayın Baykal'ın bu uy- gunsuz çıkışını, amacını aşan bir ifade olarak değerlendirmiş ve kısa bir sürede, "tevil edile- ceğini" ummuştum. Fakat boşuna umutlanmı- şım. Üstelik bu "anlayış", alt düzeylerde de pay- laşılıyor ve dile getiriliyor. Ve gitgide "çirkinleşi- yor"... Ismını vermek istemediğim bir okurum, gaze- teye bir faks göndermiş. "Murat Karayalçın'/n işbirliği yaptığı partiler sol partiler mı" sorusunu soruyor. O partilerin kımi üyelerinin, sol olarak nitelenmesı mümkün olmayan bir söylem içinde olduklarına emınim. Fakat bunun "değerlendir- mesini" yapmak bıze düşmez. CHP'Iİ bir baş- kan adayının; "CHP, Cenabı Hak Partisi demek- tir", gıbisinden yaptığı "çıkış", sol'la bağdaşır mı? Aynı sayın okurumun faksının son cümlesi, "Hepimiz ulusalcılık çizgisinde birleşmeliyiz", beni ürperrti. "Ulusalcılık çizgisini", kim belirle- yecek? Herkes, vatanını kendince sever. De- mokratik bir ülkede, hiç kımse böyle bir "çizgi" belirleyemez. Daha doğrusu; herkes böyle bir çizgi belırleyebilir ama sadece "kendisi için"... Aksi totalitarizmdir. 7/24 DANİŞMA HAHI •«•444 0 SSK 'ÜÇ SIVAS' YARGILAMASI V Erdost'un mahkûmiyeti kaldınldı (e>-bildirç(e> www.ssk.gov.tr 7/24 DANIŞMA HATTI B M44 Ö 775 .•ILLİULİ kcaLL|_-CLLLVC:fL t[:OLLtOL' L ü L ü l ü ^ U a i"\ TÜRKİYE^İBANKASI Micntsoft JîGaranti Atank Türkiye'nin Bankast 4DIŞBANK j T C. ZtRAAT BANKASI A K B A 1 M K ANADOLUBANK pHALKBANK SİSEKERBANK ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Yayıncı- yazar Muzaffer tlhan Erdost'a, "Türkiye'nin Yeni Se\T'e Zorianması Odağmda Üç Sıvas" adlı kitabı nedenıyie venlen mahkûmiyet hükmü ortadan kaldmldı. Kararla, "Üç Sıvas" kitabına gecikmeli olarak açılan özgürlük yolu, yazan Erdost içın de açıldı. Görüşü sorulan savcı Dflaver Kahveci, Erdost hakkındaki mahkûmiyet karanrun erteleme yasasası uyannca uygulandığını ve mahkûmiyetin sonuçlanyla bırlikte kalkacağı 3 yıllık sürenrn dolduğunu belirtti. Savcı, bu nedenle "mahkûmiyet hükmünün vaki olmanuş sa>ilacağı yönündeki \-asa hükmü ırvannca hükümlü hakkında yeniden bir karar \erflmesinin" mümkün olmadığını savundu. Yazar Erdost, esas hakkındaki sa\-unmasında, savcının göriişünün çelışkili olduğunu ıfade ederek, yargılamaya dayanak oluşturan Terörle Mücadele Yasası'nm 8. maddesinin kaldınldığıru vıırguladı. Erdost, 8. maddede belirtilen eylemlerin suç olmaktan çıkanldığına işaret ederek, "Bu nedenle beraatime karar veribnesini isthorum" dedı. DGM heyetı mahkûmiyet karanrun ortadan kaldınlmasına karar verdi. Duruşma ertelendi -BALIKÇI RÜŞVET ALMADIĞI İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ 1 j•i %. ARİFFARAÇ 1 ŞANLIURFA - Şanlıurfa'da TEDAŞ Müessese Müdûr 3 Yardtmcısı Hasan Bahkçı'yı öldürdükleri gerekçesiyle yargılanan 5 sanığın dunışmasuıa devam edildi. " Balıkçf nın eşı Şengül BahkçL "Tûrkrvedeflkkez bir • devlet menraru, rüşvet almadığı için öktürökhı'' dedi. 18 Ekim 2002'de öldürülen Bahkçı'yla ılgıh Şanlurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, rutuklu • sanıklar Şehmus Taşan, Yılmaz Çakmak, Zetd Akkoyıın u ve HaBm Şimşek hazır bulunurken tutuksuz sanık İrfan Akkovım katılmadı. Mahkeme heyetı, gözaltında işkence iddiasıyla ilgili Yılmaz Çakmak'ın ifadesine başvurdu. Çakmak, işkence gördügünü beyan ederek tahliyesini talep etti. Mahkeme, dosyadaki eksikliklerin t giderilmesı için duruşmayı erteledı. Hasan Bahkçı'nın av'ukatlanndan Mustafa Cinkıbç, duruşma sonrası gazetecilere yapüğı açıklamada, savcılığın işkence konusundaki soruştunnasını tamamladığını söyledi. Cinkılıç, somşturma sonunda sanıklara gözalrüıda işkence yapılmadıgının kanıtlandığını kaydettı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear