Catalog

7 KASIM 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'V\KP tutsak gibi davramyor' • ANKARA (AA) - DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, AKP Hükümeti'nin en zayıfnoktasınındış politikadaki beceriksizliği olduğunu belirterek "AKP, dış politikada sanki tutsakıruş gibi davranıyor" dedi. Sezer, yaptığı basın açıklamasında, Hükümet'in bu tutumu yüzünden düne kadar Türkiye aleyhine konuşamayanlann, ulusal ve uluslararası teamülleri aşan açıklamalar yapmakta bir sakmca görmediklerini belirti. Bunun en talihsiz örneğini Kuzey Irak'taki "Kürt klanlannın sözcülerinin Türkiye'ye karşı efelenmelerinin" oluşturduğunu belirten Sezer, AKP iktidannın bunJara karşı hiçbir yanıt veremediğini ifade etti. Borç anlaşmaları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, kamu finansmanı ve borç yönetimi konusundaki bütün anlaşmalann Resmi Gazete'de yayımlanmadan yürürlüğe girmesini öngören yasa hükmünü iptal eden karan Resmi Gazete'de yayımladı. CHP, Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklık Yapılmasına Dair Kanun'un bazı hükümJerinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu. Mahkeme, "TBMM'ceuygun bulunması zorunluluğu olmayan antlaşmalardan ekonomik, tıcari veya özel kişilerin haklannı ilgilendirenlerin Resmi Gazete'de yayırrüanmadan yürürlüğe İconulmalanna olanak sağlayan" hükmü ıptal etmiş, diğer istemleri ise reddetmişti. TEDAŞ ekibine saldırı • HAKK\Rİ(AA)- Hakkâri'nin Geçitli köyünde, köylülerin. kaçak elektrik kontrolü yapan Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (TEDAŞ) ekibine saldırması sonucu 6 kişi yaralandı. TEDAŞ ll Müdürü Ismail Özdemir yaptığı açıklamada, kaçak elektrik kullanımına karşı çalışmalannı aralıksız sûrdüren TEDAŞ ebplerinin, dün gece Geçitli Köyü'nde saldınya uJradığını belirtti. Hakkâri De\let Hastanesi'nde tedavi altına alınan yıralılann sağlık durumlannın iyi olduğu ifade edildi. TTB: Taimatname geri çekMsin • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Tabıpleri Buüği(TTB)vePratisyen Kekımlik Derneği, halİcın ikca erişimini kısıtladığuıı helırttikJeri "bütçe u.gulama ülimatnamesinin" geri çîkılmesini istediler. TTB Merkez Konseyi Ikinci Eajkaru Metin Bakkalcı, dizenlediği basın tcplantısında, 2005 yılı biçesinde giderlerin azaltılması noktasında siğlık harcamalannın ajağıya çekilmesi râündeki anlayışın kabul eüemez olduğunu sijledi. Pratisyen Eeümlik Derneği feıel Sekreteri Erhan Kapaklı da yaptığı açıklamada, Maliye Bakanlığı'nın yurttaşuı siğkğıyla oynamayı ariürdüğünü söyiedi. Hükümet, 15 bin kilometre yol yapma hedefini gerçekleştirmek için formülü buldu DubleyolaArap sermayesiHACER BOYACIOGLU ANKARA-AKP hükümeti, 15 bin kilometrelik duble yol va- adinı gerçekleştirmek için her yolu deniyor. Daha önce dub- le yollara kaynak için Karayol- lan Genel Müdürlüğü'nün ara- zilerini satışa çıkaran hükümet, şündi de Arap ülkelerinden fi- nansman desteği aramaya baş- ladı. Kuveyt ve Suudi Kalkın- ma Fonlan'ndan yol yapımla- n için 80 milyon dolarlık kay- nak istenirken; Birleşik Arap Emirlikleri'yle de aynı amaç için bağlantıya geçildi. Bayındırlık ve Iskân Bakanı Zeki Ergezenin duble yollar için aynlan kaynağın yetersiz ol- duğu yönündeki şikâyetlerini yoğunlaştırmasının ardından bakanlık, yol yapımlan için ye- DYP'li Adan: • Başbakan Erdoğan'ın en büyük hedeflerinden biri olan 15 bin kilometrelik duble yol yapımı kaynak sonınuna takılınca, hükümet gözünü yurtdışma çevirdi. Kuveyt ve Suudi Kalkmma Fonlan'ndan yol yapımlan için 80 milyon dolarlık kaynak istenirken; Birleşik Arap Emirlikleri'yle de aynı amaç için bağlantıya geçildi. ni kaynak arayışına girdi. Bu kapsamda, yol yapımlannda Arap sermayesinden yararla- nılması öngörülüyor. 52 mllyon dolar kredl Bayındırbk Bakanlığı 'nın ça- hşmalanna göre, 2005 yılı için- de duble yol ve yol yapımlan için Arap ülkelerinden sağlana- cak finansman desteğinin ana hatlan şöyle: \/ Kuveyt Fonu'ndan 52 mil- yon dolarlık kredi sağlanacak. Kuveyt Kalkınma Fonu'ndan alrnacak 52 milyon dolar karş- hğında tkitelli, Gebze-Şeker- pınar, KÖrfez-Hereke Anzlı ka- lıcı konutlanna giden 6.8 kilo- metre uzunluğundaki bölün- müş yol- aynı bölgedeki 5.5 ki- lometre uzunluğundaki tek yön- lü yol, Gündoğdu, Döngel, Bah- çecik ve Karamürsel'i kalıcı konutlara bağlayan 4.5 kilo- metrelik bölünmüş yol -aynı bölgedeki 3 kilometrelik tek yönlü yol, Gölcük'te 33 kilo- metrelik bölünmüş yol- aynı bölgedeki 8.5 kilometrelik tek yönlü yol yapılacak. tf Suudi Kalkınma Fo- nu'ndan teminedilen 28.8 mil- yon dolarlık krediyle de top- lam 20 kilometre yol yapıla- cak. Suudi Kalkınma Fonu'yla yapılacak yollar arasında 2 ki- lometrelik Cumayeri bağlantı yolu, l. l kilometrelik Bolu ka- lıcı konut bağlantı yolu, Gölka- ya-Köprülü kavşağı, 7.2 kilo- metresi bölünmüş-9 kilomet- resi tek yönlü Gölkaya bağlan- tı yolu, 2 kilometrelik Subaşı bağlantı yolu, l .7 kilometrelik Soğucak bağlantı yolu, 6 kilo- metrelik Düzce bağlantı yolu da yer alıyor. tf Birleşik Arap Emirlikle- ri'nen almması öngörülen 40 milyon dolarlık krediyle 15 ki- lometrelik Düzce bağlantı yo- lu ve 9 kilometrelik Karaman- Camili kalıcı konut bağlantı yolu yapılacak. • Diğer Körfez ülkelerin- den sağlanması planlanan 20 milyon dolarlık krediyle de 21 kilometrelik yol yapımı ger- çekleştirilecek. Karayolları'nın arazilerl de satılıyor 2005 yılmda bütçeden 1.3 katrilyon liralık aktanm yapı- lacak duble yollar için, Karayoi- lan Genel Müdürlüğü'nün ara- zileri de kaynak olarak kulla- nılıyor. Genel müdürlük, dub- le yollara finansman desteği sağlamak için geçen yıl başlat- tığı bir çalışmayla içinde tesis- lerinin de bulunduğu arazileri- nı satmaya başlamıştı. Bu ara- zılerin satışından da 2004 yılı sonuna kadar 100 trilyon lira- lık kaynak gelmesi bekleniyor. Maneviyat hortumculan hesap versin • DYP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan, kendilerine tslamcı sermaye adını veren bazı şirketlerin, özellikle yurtdışındaki vatandaşlann ülkelerine ve değerlerine olan düşkünlüğünü istismar ettiğini belirtti. ANKARA (Cumhu- rij«fBürosu)-DYP Ge- nel Başkan Yardımcısı Celal Adan, kayıt dışı ortaklık sistemiyle ça- hşan Islami sermaye şir- ketlerine karşı önlem alınmasuıı istedi. Celal Adan dün yaptığı yazı- lı açıklamada, kendile- rine Islamcı sermaye admı veren bazı şirket- lerin, özellikle yurtdı- şındaki vatandaşlann ül- kelerine ve değerlerine olan düşkünlüğünü ıs- tismar ettiğini belirtti. Dini bir söylemle inandıncılık ve güven sağladıklannı vurgula- yan Adan, bu şirketle- rin siyasi iktidar üze- rinde de baskı kurdu- ğunu bildirdi. Adanşu görüşleri kaydetti: "Sonuçta bu şirketler kuralsıztığın cezasmı ba- tarak öderken, vatan- daşlanmızm birikimle- rini de yok eünişlerdir. Sermayenin kmlı, yeşi- li, sansı olnıaz. Fakat sermayenin kurallara uyanı ve uymayaru ara- suıda derin birfark var- dır.Devietinresmikural- lanna uymayan her ser- mayekaradır. şüpheMr ve meşru değüdir. İsla- mı araçlaşorarak mil- leti dolandıran insanla- nn Müslümanlık iddi- alan da utanç \ ericidir. îki yıldır işbaşında olan AKP iktidaruun bu ko- nuda atüğı tek bir adım bfleyoktur. Yatandaş so- nınilu me\ kide oturup sorumluluğunu yerine getirmeyenlerden hak- ü olarak şiiphe etnıek- te,'Kimi iktidarçe\Te- leri bu tslami görüntü- lü talanın ortağı mıdır- lar' diye sormaktadır- lar. Maneviyatçı hor- tumculardan kinı he- sap soracak?" ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART İslaıu Konferansı Örgütü tarafindan hazvrlanan, şeriata uyguu ticareti teşvik eden anlaşmayı Türkiye de onayladı. HEMEN HTRAZ ETMEYİN...BU VOLLA ÇUVALLA PARA KAZANACA&JZ İNŞALLAH '... musakart@ttnet.net.tr Baykal, hükümetin takıyye de olsa cumhuriyet dinamiklerine göre çalışmak zorunda olduğunu söyiedi 6 AKP reform karşrtı gelem HAKANDİRİK İZMİR - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal AKP'nin. Atatürk devrimleri ve cumhuriyete karşı tepki duyan bir siya- si geleneğin partisi olduğunu belirterek "Butepkikendiiçinde birikmişveçok par- tüi hayada biıükte yüzeye çıkmışür. AKP, o siyasi çizginin partisidir" dedi. Baykal, AKP'nin takıyye de olsa cumhunyet di- namikleri doğrultusunda ülkeyi yönetmek zorunda olduğunu söyiedi. Sahip olduğu siyasi geleneğin Avru- pa Birliği (AB) konusundaki söylemle- riyle ters bir uygulama içinde olması nedeniyle ortadaki manzaranın "aldat- maca" olabileceği sorusunun akla gel- diğini vurgulayan Baykal, AKP ıktida- nnın, takıyyenin ötesinde anlamlar ta- şıdığını dile getırdi. "Türkiye'nin 80 yıl öncesinden başlayan doğruİtusuna ters duşen bir uygulama>1a işbaşında kal- • AKP'nin Atatürk devrimleri ve cumhuriyete karşı tepki duyan bir siyasi geleneğin partisi olduğunu belirten Baykal, "AKP aslında tepki duyarak, değiştirmek için yola çıktığı bir uygulamanın başansma hizmet etmek durumunda kaimıştır" dedi. mak olanaksızdır" diyen Baykal, şöyle konuştu: "TürkrveniniçdinarniğLÖnün- deki ufiık çizgLsi. toplumun yıDar bmıın- ca şekillennıiş olan vapısı. bu hükümeti geüşnıe\ e ayak uydurma durumuna ge- tiriyor.Ayakuyduramaması halinde çok ciddi kırümalaruı yaşanabileceğini bili- yor. İktidarda ohnak, hükümetin ya da başbakanm kişisel tercihine bağb ohnak- tan çıkmışnr. Böyie bir zorunluluk orta- >a çrkmışür.AKPdebunugöriiyor vege- reğinivapmak zorunda. İster istemez in- sanlann akfana, bu manzara acaba biral- datmaca nu, takıyye mi sorusu geüvor. Ama Türkiye'nin temeDerinin abldığı günlerden günümüze kadar yaşanan ta- rihsel akış beliriidir. Bundan önce üç par- tili hükümet vanh. Onlann tümü de ay- nı dogrultuda işler yapmışür. MHP'nin işbaşında bulunduğu bir iktidarda idam cezalannı kaldıran yasa değişifdjği >apü- mıştır. Bu, Türkiye'nin artık hükümet- lerevebaşbakanlara bağmıfa obnayan bir dinamiğe sahip olduğunu gösterir." 'Cünlük polemik' AKP'nin değişimi, CHP'ninse statü- koyu temsil eder duruma geldiği iddi- alannı reddeden Baykal, bunlan "boş laF, ^günlükpoiemik" olarak değerlendirdi. CHP'nin gelişimin temellerini atan par- ti olduğunu kaydeden Baykal, konuş- masını şöyle sürdürdü: "AKP, tarihsel olarak bir siyasigelene- partisT ğin partisidir. Bu siyasi gelenek, büyük refonniara, değişimlere karşı tepkiyle beslenmiştir.Atatürk de\Tİmleıicumhu- riyetleçağdaş toplum ohışturma çabala- n, ister istemez belH bir tepkiyi de çek- miştir. O tepki kendi içinde birikmiş ve çok partili ha>ata geçtikten sonra \üze- ye çıkmışnr. Bu tepki son dönemde bel- îi bir si> aset çizgisinde kendisini göster- miştir. AKP o siyasi çizginin partisidir. AKPashnda tepkiduyarak, değiştirmek için yola çıktiğı bir uygulamanın başan- sma hizmet etmek durumunda kalmış- ür.Ouygulama>T.ideolojik olaraközüm- se>erekortaya koyan. onu günümüzeka- dar taşıyan ve bundan sonra da ileriye götûrmeye yönelen parti CHP'dir. Ata- türk refornılan. kendisine karşı olanla- n bile kendisi doğruItusunda çahşma zo- runluluğu içine yerleştirecek şekikte bu toplumda kökleşmiştir. Bu CHP'nin ide- olojik anlavışıdu-." TKP:AB'yegeçityok Türkhe'nin çeşitli ünhersitelerinden gelen vaklaşık 2 bin TKP'M öğrenci, Kadıköy Iskele Meydanı'nda Avnıpa Birliği'ne geçit vermeyeeeklerini bildirdiler. AJöjol Caddesi'nde toplanan öğrenciler sloganlar atarak İskek Meydanı'na yürüdüler. Mhmg alanını "ÂB'ye geçüt >t)k" pankarüan ve dövizlerh le donatan öğrencüere, öğretim üyeleri ve a> dınlar da destek verdL Mitinge Yunanistan Komünist Gençhgi örgütünden temsikiler kabldL Üıüvershe ögrencileri adına konuşan TKP Öğrenci Bürosu Sekreteri Ozgür Genç, "'sennaye düzeni fle hesaplaşmanm ve düzeni tersine çevirmenin Tamannun geldiğini" söyledi. Oğrencikre seslenen yazar Sadık .\lba> rak da Türki>'e'nin yüzde 55*inin Avrupa Biriiği'nden yana olduğu şeklindeki haberlerin yalan oJduğuna dikkati çekerek "Bugün siz bu yalanı yıktnuz" dedi Atina Ünhersitesi öğrencisi vie Yunanistan Komünist GençBği üyesi Costas Passas da Yunan gençlerin 20 vıhk dene\imleri sonucu AB'nin ne demek olduğunu öğrendilderini belirterek "AB'ye üveliğin geürdiği. eşit parasız eğitime sakun, ünhersite diplomalaruun değersizleşmesi, araşormannı toplumun değü serma>enin hizmetine sunulnıasu düzenin çarklanna hizmet etmektedir" dhe konuştu. (Fotoğraf: ŞULE KÖKTÜRK) POLİTtKA GUINLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Rüzgârın Geçidinde Nasıl Ağlamr Gülüm?.. Yeryüzünde tüm yalnızların akşamı, kaçak beyaz bir bulutun hüznüyle buluştuğu saatlerde, çiçek ko- kulu cxialarda çocuklar uyuyordu gülüm... Sevdalı bir bulut geçiyordu Abdülvahap El-Be- yatı'nın 'Ölüm ve Zaman' şiirinin üzerinden... Sürgünde birçocuk, özlem kuşunun kanatlannda uykuyla uçuşuyordu... Sonra Nâzım Hikmet'e ağıt yazılıyordu, "gençli- ğim son aşkım" dizelerinde... Akşam sokaklara çöküyordu gülüm, kış Paris'te kürklere, karlara sarılırken... Soguk, hırçındı!.. Bir erkek, yüreğı sessiz ve kimsesizdi!.. "Gülüm nasıl da yaşlandı Paris Oysa ben çocukluğumu yaşıyorum hâlâ Uğraşım gezginlik ve türküleryakmak Yeryüzünde tüm yalntzlann akşammda." Bulutlarla ve kuşlarla örülmeliydi yaşam. Kumlar- la, çakıllaıia, istiridye kabuklanyia bütünleşmelıy- diaşk... Şiddet sona ermeliydi, dünya yeniden kurulmalıy- dı!.. Ah gülüm, orkidem, inatçı kuşum, küçücük elle- rinde çok gerilerde kaldı aydınlık kapısı çocuklu- ğumun... Nedense gülüm bu akşam yıldızlara bakmaktan da yoruldum, o lacivert suların dalgınlığında... Gazete haberlennden de sıkıldım, ölümün adını sa- yıklamaktan da... Bu akşam sabaha dek Hakan Canıdemir'in kap- kaç teröründe ölümünü düşündüm gülüm... Bilıyorsun acımasızlık sarmıştı tüm dünyayı... Acı- masızlık Bağdat'taölüm kusmuştu namlulann ucun- da... ••• Bağdat öldü gülüm, öldü Bağdat!.. Istanbul da ölüyor gülüm yavaş yavaş... Akşam üstümüze çökerken gülüm, Hakan Canı- demir'in fotografına bakıyoaım... Geceyi soluyorum sessizce... Barış Dönmez cinayetıni anımsıyorum... Banş'ın boğazını keserek öldürmekten sanık Ib- rahim Biberoğlu zafer ışareti yapıyor duruşmadan çıkarken... Tanıklarsa ılginç bir tavır alıp ifadelerini değiştiri- yorlar... Avukat Ergin Cinmen sinırlenıyor... Diyor ki: "Küçük birbarda gencecik bir insan öldürülüyor. Kimse öldüreni tam olarak göremiyor. Vıcdanı olan biri sanığın kim olduğunu söylesin. Çelişkili tanık ifadelerini kabul etmiyoruz..." Kimler var işin içinde? Tanıklar İfadelerini niye degiştiriyor?.. Küçük bir barda öldürüldü Barış... Arkadaşlarının gözü önünde... Ne oldu, ne degişti? Neden suskunuz, niçin olayın derinliğine inmiyor basın? Bir çocuğun gülümseyişini çizmek istiyorum duvarlara gülüm!.. Şiddeti değil sevgiyi özlüyorum!.. Işıkların sönmesini istemiyorum, çıçeklerin unutul- masmıda... Paris sokağının o vıcık vıcık ter kokan barlannı, sar- hoş sohbetlerinı istemiyorum gülüm!.. Sabahın ilk ışıkları aydınlatıyor penceremi... "Seni aramakta Dağlann eteğinde ağhyorum , ' Denizin ve otlann eşiğinde Seni aramakta Rüzgânn geçidinde ağhyorum Mevsimlerin dörtyolunda Bulutlu gökyüzünü çevreleyen Şu kınk camın önünde" Adın gökyüzünün alnından çıkan seherdir gü- lüm!.. Ahmet Şamlı'nın sıcak bir dalgasıdır ırmak gibi akan... Bıraz Cemal Süreya. biraz da Bedri Rahmi gibi- dir... Kökünden sökülmüş bir çınar yüreğimızin içinde- dir... Bir bildik yağmuru anyorum, sandallarının başın- da türkü söyleyen balıkçılan... Açması zor tomurcuk bir çiçeğin!.. ••• Utkunun yanan coşkusunu anyorum!.. Akşam sokaklarına çökerken Paris'in sevdalı bir bulut geçiyor başının üzerinden... Kent soguk ve sessiz!.. Bir tren kalkıyor Haydarpaşa Gan'ndan, bir ka- dın ağlıyor uzak bir kentte... Çiçek kokulu odalarda çocuklar uyuyor!.. Gülüm nasıl yaşlandı Istanbul, nasıl yaşlandı Paris!.. Uyan, gökyüzü sana ellerini uzatıyor!.. hikmetcetinkaya " cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Eraslan'dan soru önergesi CHP, TEDAŞ kıyımınınpeşinde ANKARA (Cumhu- nyetBürosu)- CHP Ge- nel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, TE- DAŞ'ta 4 genel müdür, 2 teftiş kurulu başkanı ve 1 daire başkanımn görevden alınmasını TBMM gündemine ta- şıdı. Erdem, Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ınyanıtlanması is- temiyle verdiği soru önergesinde, "Görev- den alnıalar intikam amaçlı nu" diye sordu. Erdem, yasalara ay- kırı fiıleri nedeniyle gö- revden alınan persone- lin ise üst düzey görev- lere getirildiğine dik- kat çekti. Erdem, ka- mu görevlilerine yöne- lık çıkanlması planla- nan "sfcilaffi'na dikkat çekerek, "Anayasa ve DevfetMemuıian Yasa- sı'na aykm eylemlerde bulunduklan saptanan vçcezaaiaruakhklance- zalar mahkeme karar- lanDetesciledilencum- huriyet velaikük karşı- ü kişiler aklanmak rru istenmektedir'' sorusu- na yanıt istedi. Erdem, Başbakanlık Takip Kurulu'nun ta- lebi, Başbakanlık Müs- teşarhğı 'nın talimatı ile yürütülen inceleme ve soruşturmalan gerçek- leştiren ve düzenlenen raporlan işleme koyan bürokratlar hakkında soruşturma açıldığmı belirterek bunun ama- cını soriu. *